agaclar.net

Geri Dön   agaclar.net > Bitki Dünyası > Bitkiler Hakkında Genel Konuşmalar
(https)




Cevapla
 
Bookmark and Share Dış Bağlantılar Konu Araçları Mod Seç
Eski 17-07-2007, 15:23   #1
Yeni Üye
 
gr.kuzu's Avatar
 
Giriş Tarihi: 08-11-2006
Şehir: SAKARYA
Mesajlar: 8
İthal bitkidense yerli üretim...

Herkese selamlar;

Dört bir yanı eşsiz güzellikte olan ülkemizde , süs bitkisi yetiştiriciliği ile uğraşan herkese saygılarla sesleniyorum : Lütfen gerici yöntemleri bırakalım , bizim için olağan sayılacak kaliteli bitki üretimini neden zora koşuyoruz? İthal bitki hevesinden ve vazgeçelim artık! Tabii eğreti bitki yetiştirmektende...

gr.kuzu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 17-07-2007, 16:20   #2
Ağaç Dostu
 
sezinci's Avatar
 
Giriş Tarihi: 26-11-2004
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 2,969
Galeri: 28
gr.kuzu hoşgeldiniz aramıza.

Sitemizde sizin gibi düşünen ve üretim yapmak isteyen arkadaşlarımız var.

Dilerseniz önce burada kendinizi tanıtın.

Daha kolay bulursunuz o arkadaşları.

sezinci Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 17-07-2007, 21:13   #3
Ağaç Dostu
 
Kudret's Avatar
 
Giriş Tarihi: 11-08-2006
Şehir: YALOVA--BOLU
Mesajlar: 493
Galeri: 52
gr.kuzu söylediklerinize katılmamak mümkün değil.Sanıyorum son beş yıldır küçük üretici sayısı katlanarak artmaya başladı ama, kalite konusunda aynı şeyi söyleyemeyeceğim.En azından benim çevremdeki üreticiler için.İnşallah kulaktan dolma bilgileri atıp, araştırarak, bilgili insanlarımızdan yardım alarak süs bitkilerinde yüksek kaliteliteyi arttıracağız.

Kudret Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 18-07-2007, 09:38   #4
Moderatör
 
h_dogan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 12-07-2007
Şehir: Adana
Mesajlar: 6,003
Galeri: 22
Kesinlikle ben de katılıyorum. Sadece süs bitkilerinde değil, tüm ürünlerde bilinçli üretim yapılması gerekiyor. Bunun içinde biraz daha fazla çaba gerekiyor tabi.

h_dogan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 18-07-2007, 09:59   #5
Kaybettik...
 
praecox's Avatar
 
Giriş Tarihi: 12-06-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 4,603
Galeri: 21
Sayın gr.kuzu'ya katılmamak mümkün değil.
Özelikle de beni ilgilendiren konu olan orkidelerde...
Ancak bu iş bilginin yanı sıra sermaye gerektiriyor bunu da bilgi ile bağdaşmış olarak dış ülkelerden getiriyoruz gerek sermaye gerekse bilgi anlamında bu oluşumlar demoklesin kılıcı gibi sadece başımızda kalmıyorlar işin kaymağı da kaçıyor.
Bir diğer konu ise bu bağlamda kaliteli üretim yapmak adına şu anda özelikle sebze ve meyve fidanlarında çok genetik farklılıkları olan türlere olan eğilim.

Bir örnek geçenlerde Isparta cıvarında üretiğimiz bir kirazı memleketimizde yemek için dahi satın alamadığımızdır...
Zerdali bulunmaz oldu, pirinç derseniz adeta kimyasal bir polymer kütlesi gib bir şey... Aman yeter ki pilav yaparken unlu pirinç yapışıp çamur olmasın dedik aldık elimize plastik kaplı tatsız, ama yine de ne yaparsanız yapın yapişmıyan ama tane tane pilavlar...
Artık sütlaç, yayla çorbası dahi pişiremez olduk, zira pirinç özlenmiyor...
Bunlar şu anda iletiyi yazarken aklıma gelen benim de şahsen müzdarip olduğum örnekler.. Bu örnekler sayısızca artırmak mümkün mesela domates...

Saygılar iyi günler.

praecox Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 20-07-2007, 09:32   #6
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 27-01-2007
Şehir: BURSA
Mesajlar: 743
Galeri: 56
Sayın Praecox
Isparta da yetişen kirazı satın alamazsınız, ama İrandan gelen bademi, cevizi bütün büyük marketlerde bulabilirsiniz. İsrailden gelen kavunlar pazarlarda revac da. Yurt dışından yapılan zirai ürün ithalatı iç üretimimin bazı kalemlerini sildi süpürdü. Yalovalı artık kiwi yetiştirmeyi bıraktı. Ben bir Bursalı olarak, incir mevsiminde Bursa siyahı olarak Avrupada çok tanınan inciri ancak tanıdığım çifftçi dostlarımı ziyarete gittiğimde yiyebiliyorum. Tosya pirinci yerine Pakistandan gelen ne idiğü belirsiz pirinç ile pilav yapmağa alıştık. Yakında lezzetine de alışırız. Yurdumuzun iyileri yurt dışına, yurt dışının genetiği bozuk, ikinci kalite malları bize. Aynı olay et için de söylenebilir. Hayvancılık ne durumda? Bizim kalem pirzolalarımız nerede? Bir parça pirzola nerede ise yarım kilo geliyor.

Sergüzen Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 20-07-2007, 10:02   #7
Kaybettik...
 
praecox's Avatar
 
Giriş Tarihi: 12-06-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 4,603
Galeri: 21
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi eyüp1 Mesajı Göster
Sayın Praecox
Tosya pirinci yerine Pakistandan gelen ne idiğü belirsiz pirinç ile pilav yapmağa alıştık. Yakında lezzetine de alışırız.
Sayın eyüp1 dediğiniz gibi o pirincin lezzeti olsa alışırız belki ama ya ben tad alma duyumu kaybettim **** bu plastik pirincin tadı tuzu yok bişi ya hu ...!
razıyım pilavım tane tane olmasın .. ama tadını alayım...

praecox Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 21-07-2007, 10:27   #8
Moderatör
 
Güler's Avatar
 
Giriş Tarihi: 26-04-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 28,415
Galeri: 103
Sevgili arkadaşlar,
Biraz evvel sitemizdeki bu bölüme girdim ve yazılanları okudum. Ben de sizler gibi düşünüyorum ama,...
Bakın benim bahçemde 100 kökün üzerinde gül fidesi var. Bunlardan aşağı yukarı 30-35 tanesi ithal. Bir dostumuz İzmir civarındaki çiftliği için 300 adet sipariş vermiş buarada ben de 50 tane istedim. Benimkilerin birkısmı kargoda yok olmuş, neyse gelenleri ektik. Bu sene açtıkları zaman görmenizi isterdim.
Belki inanmıyacaksınız ama benim eski güllerimin 3 katı büyüklükte ve hemen kestane gibi patlamıyor. Çiçekler uzun zaman üstünde ve içleri dolu dolu.
Şimdi diyorum ki, bizim buradaki yetiştiriciler neden bunlara dikkat etmezler? neden daha kaliteli ürün yetiştirmezler bilmiyorum? Bu arada Isparta gülünün kokusu bunların hiçbirinde yok. Yok ama ithallerdeki gösteriş te bizdeki güllerde yok. Yıyecek ve diğer gıda maddelerinde sizlerle aynı fikirdeyim. Ama çiçek türlerinde biraz ayrılıyorum galiba.

Güler Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 21-07-2007, 13:30   #9
Yeni Üye
 
Birzat's Avatar
 
Giriş Tarihi: 19-07-2007
Şehir: BANDIRMA
Mesajlar: 9
Tüketici topluma son! İhtiyacımız olan tek şey üretmek..!


Öncelikle kendi hayatımızı kazanmaya başladığmızda insan arayış içine girmeye başlıyor. Yatırım yapmak, bişeylerle uğraşmak istiyor. Ben bunun en güzel yolunun öncelikle biyerlerden kalan mirasları değerlendirerek mümkün olduğunca meyve ağacı dikerek değerlendirmek düşünüyorum. Bu sitede ilk mesajım, benim gibi insanların var olduğunu görmek beni çok mutlu etti!
Bu formumda benim gibi tüketimden üretime geçen arkadaşlarımızın anılarını anlatmasını istiyorum. hangi yaşarda başladı, neler planladı, neler başına geldi ben bir senedir içindeyim başıma gelmeyen almadı açıkçası

Eklenen Resimler
 
Birzat Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-09-2007, 15:04   #10
Ağaç Dostu
 
kırçiçekleri's Avatar
 
Giriş Tarihi: 04-09-2007
Şehir: Aydın
Mesajlar: 201
Selam,
" Yerli malı yurdun malı herkes onu kullanmalı" sözü yalnızca bizim kuşağın belleğinde kaldı. Bir yapı marketi gezerken çiçek tohumları gördüm pakette. Almak istedim hemen. Özellikle de ROZET ÇİÇEĞİ tohumları sevindirmişti beni. Ama alışverişte , aldığım ürünün yapım yeri ve son kullanma tarihine bakmadan almamaya özen gösteririm. Çiçek tohumları bile dışarıdan alınmış. Hemen bıraktım. Çok da üzüldüm. Çiçeklerimi kendim üretmenin yollarını arıyorum. Rozet çiçeğini nasıl üretip yetiştirebilirim? Bu konuda bana yol gösterecek çiçek severler vardır umarım. Saygılar.

kırçiçekleri Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 09-09-2007, 20:53   #11
Yeni Üye
 
Giriş Tarihi: 07-08-2007
Şehir: ankara
Mesajlar: 19
Merhaba,
Ben ankara da yaşıyorum, o susuz günlerde anladım ki ben çimi hiç sevmiyorum. bütün refüjler, bütün park ve bahçeler inadıma çim üstelik. yani üstünde oynamayacaksam ya da serinip uzanmıycaksam niye çim ki?? üstelik bakımı, sulaması ekstra maliyet. yani geçmişten bu güne çime harcanan para ve emekle eminim doğal bitki örtümüzden yer örtücü özellikte çok daha nitelikli bitkiler yetiştirilebilirdi. Var mı böyle üretim yapan bir yer? Ben gönüllü çalışmaya hazırım.

abraxas Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 26-06-2011, 17:23   #12
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 02-02-2011
Şehir: İzmir
Mesajlar: 116
yine bu forumda, bana datça hurmasının ticari değeri yok, dikme demişlerdi. ben yine de dikeceğim. kimse almazsa, bakar bakar "ohh ben yetiştirdim bunları" derim en azından.

izmir'de çevre düzenlemelerinde, özellikle organize sanayi bölgesinde bir takım feniks tipi palmiye görüyorum. bunlar, arap hurması mı, datça hurması mı? kalın gövdeli oldukları için datça hurması olduklarını sanıyorum. ama, bugün konak heykelin etrafından geçtim, ince gövdeli, seyrek yapraklı. onların arap hurması olduğu belli.

konu hakkında da, Türkiye'ye özgü bitkileri ticari olarak kullanmayı becerebildikten sonra, ithal olan ürünlere ağırlık verilmesinin daha faydalı olacağını düşünüyorum.

en başta yazan arkadaşa kısmen katılıyorum; şöyle oluyor;
Türkiye'de washingtonia üretimindense, phoenix üretimini daha güzel buluyorum. çünkü, her ülke kendi doğasındaki gibi gözükmeli. yeni yapılan toplu konut sitesinin, Amerika gibi gözükmesine gerek yok.

yanlışım var ise, affola, doğrusunu göstermenizi gönülden dilerim.

bertunum Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Cevapla


Gönderme Kuralları
Yeni konu gönderemezsiniz
Konulara yanıt veremezsiniz
Ek dosya yükleyemezsiniz
Kendi gönderilerinizi düzenleyemezsiniz

BB code Açık
Smilies Açık
[IMG] Kodu Açık
HTML Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 05:35.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)


Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025