Genel anlamda bitkilerle, çiçeklerle uğraşmak bana terapi gibi geliyor fakat kaktüsler ve sukulentler de baştacım.

Haklısınız onlara emek vermek ve sonunda güzel çiçeklerini görmek çok keyif verici.

Haworthialar

Haworthialar Almanya ikliminde diğer sukulentlere nazaran daha rahat yetiştirilebiliyor. Bana göre en dayanıklı türlerden biri Haworthialar. Sanırım diğer sukulentlere nazaran daha az güneş talep ettiklerinden ve gölgede de keyifli olduklarından burada mutlular. Su ihtiyaçları da oldukça az.

Baharla birlikte ilk birkaç sulamanın ardından kaktüslere uygun sıvı besinle Haworthiaları da takviye ediyorum.

Almanya'ya bitkilerim nakledildikten sonra ortam değişikliğinden biraz yıprandılar, hastalıklar peşpeşe geldi fakat Haworthialar bu anlamda da daha dirençliler.

Şimdi ev içerisindeler. Bu aranjmandaki Haworthia viscosa en sevdiğim türlerden birisi. Spiral şekilde dönerek boylanması ile diğer Haworthialardan farklı bir cins. Yanlardan bir hayli zor yavru veriyor. 3 sene sonra ilk kez dibinden minik bir yavru görünce çok sevindim.
Ferda Hanım'a tekrar teşekkür ediyorum viscosalar için.

Haworthia turuncata da çok güzel. Kesilmiş gibi görünen uç kısımları çok hoşuma gidiyor.
Eklenti 123942

Ne kadar sevimli bir aranjman olmuş Sayın Selenn. Bir önceki de öyleydi. Neden bilmiyorum, ben hepsini tek tek saksılarda yetiştiriyorum. Galiba çabuk büyüyeceklerini düşünüyorum ve sürekli kaplarını değiştirip rahatsız olmalarını istemiyorum. Biraz seracı gibi davranıyorum galiba. Varsa, yanlışım bu olabilir. :)

Sevgili Selenn
Haworthialar herbiri ayrı güzel, hepsi birarada ayrı güzel. Eline sağlık.

Sayın PlentyPlant tek tek saksılarda bitkileri yetiştirmek, her bir saksıyı etiketleyip koleksiyon oluşturmak çok güzel fakat yer sıkıntısı nedeniyle aranjmanlar çok iyi oluyor. Yeterli derinlikteki bir saksıda birlikte de çok keyifli büyüyebiliyorlar.

Haworthiaların kökleri son derece kalın ve gelişmiş olduğundan bu aranjmanda bir hayli derin bir saksıya yerleştirdim bitkileri. Bu şekilde de rahat büyüyebiliyorlar. Şimdilik benim yer sıkıntım olduğundan böyle bir çözüm buldum ama sizin raf sisteminiz de çok güzel bir çözüm olacak:)

Örnek olarak Haworthia maughanii'nin köklerin kalınlığından bu mesajımda bahsetmiştim.

Teşekkürler Vildan Hanım.

Bu başlığa girip türleri incelemek, bilmediklerimi öğrenmek ve aranjmanlarınıza bakmak çok güzel Selen Hanım ;) Arada birde Denizimizi gördüğümüzde ise yüzümüz gülüyor ;)

Bu aralar bende sukulent koleksiyonu yapmaya başladım, bu başlık bizim için çok öğretici. Özellikle Sedum türleri çok hoşuma gidiyor. Çalışmalarınızın ve yazılarının devamı dileği ile...

Sevgiler ;)

Sevgili Sebahattin Sargın, sukulent koleksiyonu yapmaya başlamana eyvah diyorum:))

Bir bulaşmaya gör hastalık çok hızlı ilerliyor. Hastalık mı demeliyim yoksa delilik mi bilemedim ama çok keyifli birşey olduğu kesin. Umarım aradığın her türe sahip olur ve koleksiyonuna yeni türler ekler, fotoğraflarını bizimle de paylaşırsın.

Güzel sözlerin için çok teşekkürler.

Sayın selenn,

Hawortia'larınızdan güzel bir demet daha sunmuşsunuz. Haworthia turuncata gerçekten ilginçmiş. İlk fotoğrafa bakmış ve sanırım başına bir haller gelmiş diye düşünmüştüm.

Güle güle büyütünüz.

Sevgili Selen; kaktüs ve sukulent dünyası müthiş zengin. Olağanüstü güzel çeşitler var mümkün değil tabi ne kadar zengin koleksiyon olursa olsun hepsine sahip olabilmek.

Sunduklarınızın da ötesinde çeşitleriniz olduğu sanısına neden vardım bilmiyorum ama sunumlarınız çok güzel. Bitkiyle ilgili kısa sıkmayacak bir bilimsel açıklama ve kendi hikayeniz. Teşekkürler. Çok güzel:) Sunumlarınızı ilgiyle izliyorum:)

Görmüştüm Sayın Selenn. Aranjmanınız yukarıdan çekildiği için, derinliği algılamamıştım. Doğru söylüyorsunuz, bu şartlarda gayet güzel büyüyebilirler. Sizinki hem sevgi, hem estetik. Böyle daha güzel. :)

Çok teşekkürler sayın sevim.K.

Sevgili Selenn, 2 ay olmuş uğramayalı özledik sizi umarım herşey yolundadır sevgiler.

Selenn Almanya'ya gitmeden önce burada özel olarak Almanca dersi aldı. Gittiğinde de gayet güzel anlıyor ama rahat konuşamıyordu. Orada bulunan yabancıları konuşamadıkları takdirde mutlaka kursa tâbi tutuyorlarmış.
Selenn de mecbur oldu ve kursa başladı hergün sabah 8-13 arası kursa devam ediyor. Sanırım üçüncü kurda şimdi. Hem birinci kurda hem de ikinci kurda sınıf birincisi olmuş.

Kurstan sonra eve gelince de ancak ev işleri ve çocuğu ile meşgul olduğu için siteye girmeye vakti olmuyor, site haberlerini de bana telefon ettikçe öğreniyor.

Bu pazar bahçesini tanzim etmiş, clematislerini ekmiş. Birkaç gündür de Bursa'dan misafirleri vardı.
Hepinize selamları var.

Güler hanım, teşekkür ederiz selamını aldık hepsi iyi haber benim güzel arkadaşıma bizdende selamlar sevgiler.

Güler ablacığım siz de Selen'e selamlarımızı iletin lütfen. Çok teşekkürler:)

İlginize çok teşekkürler. Teyzem bana sizlerin selamlarını iletti. Bu aralar biraz vakitsizlikten sıkıntım var. Ufaklık büyüdükçe istekleri ve koşturmacası da arttı. Kurstan arta kalan zamanın nasıl bu kadar hızlı geçtiğini anlamıyorum. Saat gece yarısı olunca oturmaya vakit ancak bulabiliyorum. O zaman da sabah altıda kalma mecburiyeti devreye giriyor. Umarım zamanla Deniz büyüdükçe kendime ayıracağım vakit miktarı da artar. (Aman yok artmaz demeyin çok bozuluyorum:)

Bütün bunların yanısıra kaktüs ve Sukulentler de son derece moralsizler. Almanya'yı hiç sevmediler. Yaklaşık 8 aydır inatla Almanya ikliminde de kaktüs yetiştirilebilir diye çaba sarfediyorum ama sonuç malesef benim inandığımın tam aksi.

Bundan sonra Türkiye'ye dönene kadar yeni bitki almamaya karar verdim. Her bitki kaybında çok üzülüyorum. Kaktüslerin ve sukulentlerin bu cansız halleri de biraz başlığa yazmama mani oldu galiba. Bu zaman zarfında Türkiye'ye dönene kadar yeni bitki almak yerine bilgi edinmek sanırım daha mantıklı olacak.

Yine de Sempervivumlar, Agave'ler ve Haworthia, Gasteria türleri Almanya iklimi için uygun olan türler. Bunlarla yola devam şimdilik. Kendimi ve bitkilerimi biraz toparladıktan sonra resimleri paylaşmak üzere... Sevgiler.

İstanbul'a geldiğimde annemdeki sukulentlerimi gözlemlemek çok keyifli oluyor.
Birkaç ayda ne kadar hızlı geliştiklerinin farkına varıyorum. Havaalanından eve gelir gelmez odama girince ilk işim camdan dışarı kafamı uzatıp balkondaki emanetlerimi incelemek oluyor.

Annem sağolsun onlara çok güzel bakmış. Bu resim geçen yıl Kaktüs - Sukulent Düzenleme Yarışmasına katıldığım 1 numaralı aranjmanın bugünkü hali. Temmuz 2009'dan bu yana bir hayli gelişmiş bitkiler. Opuntia microdasys'in gövdesi kalınlaşmış, boğumları büyümüş.

Rebutia pygmea 1 sene evvelki haline nazaran daha da tombikleşmiş. Ama en büyük gelişimi Stapelia grandiflora göstermiş. Hem tombikleşmiş hem de gövde sayısı artmış. Saksının genel görünüşü eskisine nazaran daha dolu olmuş.

Bu da yarışmanın düzenlendiği tarihteki hali.

Önümüzdeki bahar saksı değişimi yapmak bitkiler için daha faydalı olacak gibi gözüküyor.

Eklenti 139786

Echeveria'nın yaprak uçları çok hoşuma gidiyor.

Eklenti 139787

Çok güzel görünüyor. Tüm kaktüs ve sukulentleriniz çok güzel. Echeveira' ları çok beğeniyorum. Asil bitkiler.

Annem telefonda konuştuğumuzda en son Kalanchoe'nun çiçekleri çok güzel açtı ama göremeyeceksin diye hayıflanmıştı. Süpriz yapıp İstanbul'a geldiğimizde Kalanchoe blossfeldiana'nın çiçekleri geçmeye yüz tutmuştu ama katmerli çiçeklerini görebildim.

Kalanchoe longifolia ise çok güzel kızarmış. Biraz yaprak biti istilasına uğramışlar ama üstesinden geliriz.

Eklenti 139788

Ben de Echeveria'ları çok seviyorum sayın köknar. Fakat Almanya'da çok zorlanıyorlar. İstanbul'dakinin bu canlı halini görmek bana moral oldu.

Yokluğunuzda güzel bakılmışlar belli ki :)

Türkiye dönüşü her zamanki gibi önce Deniz sonra ben grip olduk. 2 gündür evde bir Deniz öksürüyor, bir ben. Bu sabah kalkınca baktım çok kötüyüm, kursa gitmeme kararı aldım.

"Gözüm yatakta" tabiri tam durumumu anlatıyor ama sürekli ilgi bekleyen bir ufaklıkla malesef yatılamıyor. Baktım biraz gözüm açıldı uzun zamandır kilerde bekleyen 2 saksı sukulenti alıp eve çıktım. Kışın soğuktan etkilenen bitkileri temizlemekti niyetim ama normal olarak onunla kalmadım. Saksıları birleştirip yer kazanmak için geçen sonbahar 2 uzun dikdörtgen saksı almıştım. 40'a yakın türü topralayabilmiştim bu iki saksıda.

Evdekilerden boş kalan yerlere takviye yaptım. Biraz toprak ilavesi ile 2 saksıyı camın dışına yerleştirdim. Hava hala yağmurlu, güneş hala yok ortalıkta ama kilerdeki yetersiz ışıktan daha iyidir.

İşte camdan sukulent ve çevrenin manzarası;

Eklenti 142126

Saksıların diğer tarafı;

Eklenti 142129

Geçen sonbaharda kendi kaktüsümden (yanılmıyorsam Mammillaria'dandı) aldığım tohumlar çimlendiler. Bebekler hemen camın iç tarafında mümkün olduğunca aydınlık bir yerdeler.

Eklenti 142133

Sayın selenn,

Sukulent düzenlemeleri güzel olmuş. Bebekler ise... evet mammillaria. Bende çimlendirmiştim tohumdan. Ama benimkiler henüz minikler, sizinkiler geçen yıldan kalma oldukları için sanırım büyükler.

Ben o minişleri yerim yaa... Çooook tatlılar güle güle büyütün.
Bu arada geçmiş olsun :)

Sayın skaraca, Mammillaria tohumları kolay çimleniyor ama büyümeleri bir hayli zaman alıyor. Aslında çok da büyük değiller. Makro çekimden dolayı biraz büyük gözüküyorlar. Bebek büyütür gibi emek vereceğiz artık:)

Sevgili Selenn sukulentler harika görünüyor echeveria ve sukulent çeşitlerini ben de çok seviyorum.Cam kenarı sukulent bahçen çok hoşuma gitti Bebeleri de güle güle büyüt:)