04-11-2010, 22:19 | #91 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 11-09-2008
Şehir: izmir
Mesajlar: 1,631
|
Merhaba Sayın Tuğrulbaba, öncelikle şunu belirteyim, arılar soğuktan kolay kolay ölmez. İzmir için söyliyeyim bizim burada arı ölümleri açlıktan oluyor. Arılar bal yiyerek ısı üretirler, aç kalırsalar o zaman soğuk onları öldürür. Bir de kovanlar kışa girerken kovan içindeki arı mevcudu yeterli sayıda olmalıdır. Kovanların güneye bakan yerlerde kışlatılması uygun olur. İnsanı rahatsız etmeyen esinti arıyı da rahatsız etmez. Kovanları seranın içine almanın uygun olmadığını düşünüyorum. Sera nem yapar ve bu arılar için iyi olmaz. Kovan içinde su birikmesine neden olur. Kovanların kara yollarından ve asfalttan uzak olması iyidir. Yoldan geçen araçlar arılara çarpıp ölümlerine neden oluyor. Asfalttan uzak olmalı çünkü arılar propolis sıkıntısı çektikleri zaman asfaltı propolis niyetine kovana taşıyorlar. |
06-11-2010, 20:01 | #92 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 15-10-2010
Şehir: Konya
Mesajlar: 194
|
şimdi diyelimki 7 kovan aldım. Ne zaman almalıyım? Alır almaz ilk yapacağım şey ne olmalı? Kovanları bahçemde serpiştirmem mi doğrudur yoksa bakım kolaylığı açısından derli toplu mu koymalıyım? her şeye rağman kovanların kuzey cephelerini korunaklı hale getirmelimiyim? Kovanları ısı yalıtım malzemesi ile kaplarsam faydalı olur mu? (sıcak - soğuk açısından) Aklıma geldikçe yeni sorularla başınızı ağrıtacağım Kamil bey. Şimdiden sabrınız için şükranlarımı sunarım. Çalışmalarınızda kolaylıklar dilerim. |
07-11-2010, 21:53 | #93 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 11-09-2008
Şehir: izmir
Mesajlar: 1,631
|
Sayın Tuğrulbaba, arıcılığa başlanacak en iyi tarih; İzmir için Nisan ayı, Konya için Mayıs'ın 3.-4. haftası... Şuan arı almak isabetli olmaz. Kışın kim öle kim kala... 3 cm kalınlığında ağaç kovanlarda yeter sayıda arı mevcudu olan koloniler kışın sıkıntı çekmez. Kovanda yeterli nufus yoksa kalorifer sistemi döşeseniz arı kıştan çıkamaz. Forum ana sayfanın en altında "Çiftlik Hayvanları" bölümü var. Orada arıcılıkla ilgili epeyce bilgi var incelediniz mi? http://www.agaclar.net/forum/aricilik/ Arıcılık benim tekelimde değil Forumda arıcılık konusunda bilgisi olan arkadaşlar var onlardan da katılım olursa daha güzel olur. Selamlar... |
07-11-2010, 22:09 | #94 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 11-09-2008
Şehir: izmir
Mesajlar: 1,631
|
Dün arılıktaydım. Dağçileği çiçek açmaya başladı. Meyve ve çiçek yanyana... Meyveler olgunlaşırken, çiçek de açıyor. Arı mevcutları iyice azaldı. Kış yaklaşıyor. |
07-11-2010, 22:34 | #95 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 11-09-2008
Şehir: izmir
Mesajlar: 1,631
|
Bu bir fenni kovanda doğal üretim (karakovan) Bu petek yaylada da bu kadar bala sahipti. Hala tamamı balla dolacak diye bekliyorum. Vermeyince Mabud, neylesin Sultan Mahmut.... Arıyı gereğinden daha fazla sıkıştırıyorum (yani kovan içinde az petek bırakıyorum, kalan petekler üzerindeki arı yoğunluğunu arttırıyorum) yine de olmuyor. Bu yıl, çam balı verimi çok düşük. |
07-11-2010, 22:39 | #96 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 11-09-2008
Şehir: izmir
Mesajlar: 1,631
|
Bal sağımı için alınan peteklerden biri... Alt kısmına yeni polen koymuş. |
10-11-2010, 13:13 | #97 | |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,526
|
Alıntı:
Asıl adı Kocayemiş,Çanakkale yöresel adı DAVULGA olan bu dağçileklerinin sizin oralarda kıymeti biliniyor mu bilmem? Bu doğal meyveyi ben çok seviyorum..Her yıl ya toplar ya da Biga'da köylülerin pazarından alarak İstanbul'da eşe dosta armağan olarak götürürüm.. Harika meyveler bunlar.. Ama maalesef yerel insanlarımızca bile pek kıymeti bilinmiyor.. FOÇA gibi bir yerde bile bile pek kıymeti bilinmiyor: http://www.google.com.tr/imgres?imgu...ed=0CCQQ9QEwBA Oysa bunlar toplanıp özellikle İstanbul'daki organik pazarlarında satışa sunulsa çok gelir getirir.. Siz bu güzelim DAĞÇİLEĞİ/Kocayemiş/Davulga'dan söz açmışken bir iki satır yazayım dedim.. Kolay gelsin.. |
|
13-11-2010, 01:58 | #98 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 11-09-2008
Şehir: izmir
Mesajlar: 1,631
|
Sayın pria, dağçileğinin kıymeti burada da bilinmiyor. Bu bitki tarım alanlarından uzak orman içlerinde yetiştiği için (her türlü ilaç ve kimyasaldan uzak) sizin de belirtiğiniz gibi organik bir bitki... Tabiatta doğal şekilde kendiliğinden yetişiyor. Yemesi çok zevkli... Meyveler lezzetli... İnsan yerken bıkmıyor. Ticareti yapılsa bir çok köylü için gelir kapısı olabilir. Maalesef Şuanda dağçileği meyvelerini kuşlar böcekler ve toprak yiyor. |
29-11-2010, 23:14 | #99 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 11-09-2008
Şehir: izmir
Mesajlar: 1,631
|
Bir gün önce arılıktaydım. Bal gelimi güzelleşmiş ancak, bal toplayacak arı nufusu kalmadı Kış arifesinde koloni nüfusları iyice azaldığı için arılar ancak kendi kışlık stoklarını tamamlıyor. Sarmaşıklar çiçek açmış. Dağ çileğinin bal verimi azalmış. Arı sarmaşıktan ve çamdan güzel bal getiriyor. Peteklerde avuç içinden birazdaha büyük yavru var. |
29-11-2010, 23:17 | #100 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 11-09-2008
Şehir: izmir
Mesajlar: 1,631
|
Bal işi bitti sıra çıntarda... |
18-12-2010, 10:46 | #101 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 04-12-2010
Şehir: EDİRNE
Mesajlar: 4
|
Sn Kamil35 verdiğiniz tüm bilgiler için teşekkür ederim.Ben söğüt ve meşe ağacından arılar nasıl faydalanır onu merak ediyorum.hiç yeme fırsatım olmadı ama bazı sitelerde söğüt balından bahsediliyor.arılar söğütün neresinden nektar toplar?yoksa oda çam balı gibi salgı balı mı? |
19-12-2010, 21:40 | #103 | |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 11-09-2008
Şehir: izmir
Mesajlar: 1,631
|
Alıntı:
|
|
19-12-2010, 21:56 | #104 | |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 11-09-2008
Şehir: izmir
Mesajlar: 1,631
|
Alıntı:
Varrao için; bu yıl perizin, Rulamit-Va ve formikasit (jel olarak) kullandım. Petekleri güvelerden korumak için; havalar soğuyana kadar haftada bir, sır tarağı ile oluşan güve kurtlarını temizledim. Petek sayısı az olduğu için pek sıkıntı olmadı. Çıkan kurtlar kelebeğe dönmeden temizlendiğinde bir ay gibi bir sürede tüm güve yumurtaları çatlamış oluyor. Fakat kurtlar kelebek olur da yeni yumurta atarsalar petekleri kurtarmak zor. Havalar soğudu diye uzun zamandır da kontrol yapmadım. Zarar gören petekleri kesip hurda petek olarak satarım. |
|
04-01-2011, 23:37 | #106 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 07-01-2010
Şehir: Mersin
Mesajlar: 217
|
Değerli Kamil 35; Bir başka konu başlığında, fenni tip karakovan arıcılığı yapmaktan söz ediyorsunuz. Fikrinizde bir gelişme oldu mu? Herhangi bir uygulama imkanınız oldu mu? Ben, bir emekli sınıf öğretmeniyim. Bazı görev yerlerimde birkaç arı sahibi olmuş, deneyim kazanmıştım. Epey bir zaman geçti. Şimdi arıcılığa tekrar başlamayı düşünüyorum. Yirmi yıl önce de ilaç kullanmak içime sinmemişti, şimdi de sinmiyor. Eğer siz, düşüncelerinizi uygulanabilir bir hale getirmişseniz, benimle paylaşmanızı isterim. Selamlar. |
15-01-2011, 20:30 | #107 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 11-09-2008
Şehir: izmir
Mesajlar: 1,631
|
Sayın Bozon, Sizin de belirttiğiniz gibi fenni tip karakovan arıcılığından bahsetmiştim. Kovan fenni kovan tipinde olacak yani üstten açılır ve içinde çerçeveler olacak. Bu, standart fenni kovanlar içinde yapılabileceği gibi, özel çıta ebatlarına göre hazırlanmış kovanlarda da yapılabilir. Aslında fenni karakovanların bir standardı ve belli bir şekli yok. önemli olan temel petek kullanılmadan üretim yapmak ve arı ilaçlarından uzak durmak, ilaç kullanılacaksa da kuralına göre ve ruhsatlı ilaçları kullanmak gerekiyor. Bu yıl standart kovanlar içinde karakovan üretim yapmayı planlıyorum. 2010'da da böyle bir planım vardı ancak çam balı verimi çok düşük olduğu için, üretimi gerçekleştiremedim. Daha önce resimlemiş olduğum fenni kovanda karakovan peteklerinden iki görüntü... |
15-01-2011, 22:29 | #108 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 07-01-2010
Şehir: Mersin
Mesajlar: 217
|
Birinci çerçeve hakkında bilgi verebilir misiniz? Arıcılıktan epeyce uzak kaldığım için, niye böyle bir yapısı var, anlayamadım. Selamlar. |
16-01-2011, 13:25 | #109 | |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 11-09-2008
Şehir: izmir
Mesajlar: 1,631
|
Alıntı:
Arıcılıkta ana üretimi adresinde bununla ilgili ayrıntılı açıklama ve resimlerim var. 3. ve 18. mesajlara bakınız. |
|
17-01-2011, 20:52 | #110 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 07-01-2010
Şehir: Mersin
Mesajlar: 217
|
Teşekkür ederim. |
05-02-2011, 00:20 | #111 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 11-09-2008
Şehir: izmir
Mesajlar: 1,631
|
Tarih 02/02/2011 sabah 09:30 Osmanlar Köyü... Yerde buz var. Arı uçabilecek kadar sıcaklık yok. Rakım tahmini 500 m. Arıları ovaya indirme vakti geldi. Bu fotoğraf çekildikten 10 dakika sonra kovanları kapatıp kamyonete yükledik. |
05-02-2011, 00:42 | #112 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 11-09-2008
Şehir: izmir
Mesajlar: 1,631
|
Burası da Karahalilli Köyü... Kuzeyinde dağ var. Kuzeyden gelen soğuk hava akımını engelliyor. Rakım 50 m civarında... Turp otları açmış durumda... Kovanları kamyonetten indirdik ve uçuş deliklerini açtık. Osmanlar'da uçmayan arı burada uçmaya başladı. Yukarısı ile aşağısı arasında yaklaşık 3-4 derece ısı farkı var. Böylece 2011 sezonunu da açmış olduk. İnşallah verimli bir yıl geçiririz. |
05-02-2011, 08:21 | #113 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 05-12-2010
Şehir: Kütahya
Mesajlar: 147
|
Sayın Kamil35; Yeni sezonunuz hayırlı olsun. Bol verimli ve güzel bir yıl geçirmenizi temenni ederim. |
13-02-2011, 18:46 | #114 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 11-09-2008
Şehir: izmir
Mesajlar: 1,631
|
Sayın novazet, iyi dilekleriniz için çok teşekkür ederim. Bu gün arılıktaydım. Havalar on gündür arının uçuşu için çok uygun. Tam kapasite olmasa da polen ve bal geliyor. Turp otları açık durumda... Geçen pazar ve bugün varroa mücadelesi için perizin kullandım. Varrao mücadelesi yapılırken arıda yavrunun olmadığı ya da en az olduğu dönem seçilmelidir. Şu an bal hasadına da en uzak dönem olduğu için varroa mücadelesinin tam zamanı... |
13-02-2011, 18:54 | #115 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 11-09-2008
Şehir: izmir
Mesajlar: 1,631
|
Arıların durumu gayet güzel. Şuan kovan içi nufuslarının minimum seviyede bulunduğu bir zaman. Bundan sonra yavru atışı gün geçtikçe artacak ve nufuslar da çoğalacak. Baharla birlikte arılar üreme dönemine girdi. Kovan nufusları 3-5 çıta arasında değişiyor. Kışa girerken kovan içlerinde arının ihtiyacından fazla petek bırakmıyorum. Kural şu; kovan içindeki arı nufusu petekleri tam anlamıyla kaplamalı, kaplamıyor ise; fazla petekler çekilmeli... Sağlıklı bir koloni isteniyorsa petek üzerindeki arı yoğunluğu resimdeki gibi olmalı... |
13-02-2011, 19:15 | #116 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 11-09-2008
Şehir: izmir
Mesajlar: 1,631
|
Yayladan 37 kovanla İzmir'e dönmüştüm. Ana kaybeden ya da çok zayıf kolonileri birleştirdik. Bir arkadaşa da sonbaharda 6 kovan arı sattım. Son olarak 25 arılı kovan kalmıştı.Bu günkü kontrolde bir kovanın daha ana kaybettiğini farkettim. Yandaki kovanla birleştirdim. Ana memesi yapmış ancak zaman, ana üretimine uygun olmadığı için en iyi karar birleştirmekti. Resimde ana kaybeden kovanın yaptığı ana memesi görünüyor. Şu an 24 arılı kovan var. İnşallah bal sezonuna 50 dolu kovanla girebilirim. Bu mümkün, hatta daha fazlası da... Herşey nektara, polene ve havaya bağlı... |
13-02-2011, 19:25 | #117 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 11-09-2008
Şehir: izmir
Mesajlar: 1,631
|
Arılarda el kadar kapalı yavru var. Güçlü kovanlarda daha da fazla... Havalar ısındıkça polen ve nektar akımı hızlanacak. Buna bağlı olarak yavru alanı da genişleyecek. Arıların bacaklarında getirdikleri polenler var. |
13-02-2011, 19:36 | #118 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 11-09-2008
Şehir: izmir
Mesajlar: 1,631
|
Bilindiği üzere balarıları soktuktan sonra iğnelerini batırdıkları yerden çıkaramazlar ve arka kısımlarından koparırlar ve bu da arının sonu olur. İşimi bitirdim arabaya bineceğim bir arı peşimi bırakmıyor, bana hınçla saldırıyor. Arabaya bindim maskemi çıkardım. O da içeri girmiş. Saldırıya devam... Sokamadığı için iğnesini kaybettiğini farkettim ve tuttum. Küçük bir arıdaki savunma duygusuna (görev aşkı) bakın ki ölmek üzere olmasına rağmen saldırıya devam ediyor. Tüm canlılarda olduğu gibi, arılarda en mükemmel şekilde yaratılmış bunu bir daha anlıyorum. Düzenleyen kamil35 : 19-02-2011 saat 16:07 Neden: Eksik harf tamamlandı. |
14-02-2011, 18:18 | #119 |
Ağaç Dostu
|
Kamil bey, dün bahçeye gittim orada bir tane arım var bu sene yakaladım. Kovanın önüne oturdum uzun süre bekledim hareket var mı diye. Kovanın önünde 15-20 kadar ölmüş arı gördüm yere rast gele atılmışlar diye düşündüm. Yaşam izi göremedim sanki! kulağımı verdim dinledim, gene ses alamadım acaba arılarım öldüler mi yoksa bu durum normalmıdır. Ne dersiniz? |
15-02-2011, 07:29 | #120 | |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 11-09-2008
Şehir: izmir
Mesajlar: 1,631
|
Alıntı:
Ankara'da arılar bu tarihte faaliyete geçmez. İzmir ile kıyaslama yapmayınız. Arada çok fazla sıcaklık farkı var. Sizin orada arıdaki faaliyet 15 Mart'tan sonra başlar. Soğuk havalarda kovana dokunmayınız. Arılar salkım halindedir. Sarsıntı sonucu salkım bozulursa yere düşen arı tekrar salkıma ulaşamaz ve ölür. Kışa girerken arınızda yeterli bal var ise sıkıntı olacağını zannetmiyorum. Havaların ısınmasını bekleyiniz. |
|
|
|