10-02-2007, 12:13 | #31 |
agaclar.net
|
Küresel Isınmaya El Koyun
TEMA Diyor ki; Toprağı Koruyun,Küresel Isınmaya El Koyun!.. Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli Raporu (IPCC), küresel ısınmanın son 50 yılda % 90 oranında insan eliyle arttığını ve asırlarca süreceğini resmen ilan etti. Rapora göre, sera gazlarından biri olan karbondioksitin küresel düzeydeki artışı büyük ölçüde fosil yakıt (petrol, petrol türevleri,doğalgaz ve kömür) kullanımından ve tarımsal faaliyetlerden kaynaklanıyor. Metan ve diazot mono oksit(N20) oranlarındaki değişimlerin kaynağı da yine tarımsal faaliyetler. ABD, Rusya ve Japonya Atmosferi En Çok Kirleten Üç Ülke Uzmanlar, küresel ısınmanın etkilerinin asırlarca süreceğini kaydediyorlar. Ama mücadele için kararlı olursak ve harekete geçersek, bu etkiyi azaltabilir, en aza indirgeyebiliriz. IPCC Raporu’na göre, karbondioksit sera etkisine neden olan en etkin gazdır. Eğer topraklarımızı doğru yöntemlerle işler ve akılcı kullanırsak hem sera etkisi yaratan bu gazın azalmasını hem de organik karbon tutulmasını sağlayarak toprağın verimini arttırırız. Topraktaki Organik Karbonu Yöneterek, Toprağın Verimini Arttırabilir, Küresel Isınmanın Etkilerini Azaltabiliriz TEMA Diyor ki; Küresel Isınmaya Karşı Mücadelede Çaresiz Değiliz Toprakta organik karbon tutulması her yönüyle kazanç sağlayan bir süreçtir. Verimliliğini kaybetmiş toprakların rehabilitasyonundan, kaynağı belli olmayan kirliliğin azaltılarak yüzey, yer altı sularının temizlenmesi gibi yan faydalarla ekosistem kalitesinin yükseltilmesine ve fosil yakıt emisyonunu azaltarak atmosferdeki CO2 miktarının azaltılmasına kadar bir çok yönü vardır. Nitekim, yapılan bilimsel tespitler; toprak işleme yöntemleri, bitkilendirme, tarımsal ormancılık(ağaç tarımı) gibi uygulamalar ile hektar başına 1.3 tona kadar organik karbonun toprakta tutulmasının sağlanabildiğini göstermiştir. İnsan Neslinin Devamı İçin Kararı Biz Vereceğiz Toprak Yoksa Hayat Yok...El Koyun; Türkiye Çöl Olmasın !.. TEMA VAKFI Editöre Notlar: Toprak Yoksa Hayat Yok... El Koyun !.. TEMA Vakfı Birleşmiş Milletler tarafından Çöller ve Çölleşme Yılı olarak ilan 2006 yılında Toprak Yoksa Hayat Yok.... Toprak Yoksa Ekmek Yok...Soruna El Koyun” sloganıyla bir kırsal kalkınma seferberliği başlattı. 2007 yılında da devam eden kampanya ile 10 köyde daha topraklarımızı verimli kılacak küresel ısınmanın etkilerini azaltmaya katkı sağlayacak 10 kırsal kalkınma projesi uygulanacak. Ülker Gıda Kırklareli, Evyap Erzurum, halkımız da Ardahan’a El Koydu. 5 köy daha el konulmasını bekliyor. Verimli topraklarımız gidiyor. Biraz dikkatli düşününce sonuç çok açık: toprak yoksa ekmek yok, toprak yoksa süt yok, toprak yoksa su yok, toprak yoksa hayat yok...El Koymazsanız 30 yıl sonra el koyacak toprağımız kalmayacak. Daha fazla bilgi ve katılım yöntemleri için; www.elkoyun.com IPCC- İklim Değişikliğiyle İlgili Hükümetlerarası Paneli 1988 yılında Birleşmiş Milletler Çevre Programı ve Dünya Meteoroloji Örgütü’nün desteğiyle kurulan “Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC)” insan kaynaklı iklim değişikliği riskinin anlaşılması konusuna ilişkin bilimsel, teknik ve sosyo-ekonomik bilgilerin değerlendirilmesi amacına yöneliktir. Panel, 1990, 1996 ve 2001 yıllarında üç tane geniş çaplı değerlendirme raporu yayınlamıştır. Bu değerlendirme raporlarının yanında, özel raporlar da hazırlamakta ve teknik çalışmalar da yapmaktadır. Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli’nin yapmış olduğu tüm bu çalışmalar, uluslararası politika ve iklim değişikliği hakkındaki müzakerelerde yol gösterici rehberler olarak kullanılmaktadır. Toprakta Karbon Tutulması Dünya toprakları içerdiği 1550 Petagram organik (1 Petagram=1 Milyar ton) ve 750 Petagram inorganik karbonla yerküredeki 5 karbon havuzu içinde okyanuslar ve jeolojik havuzun ardından üçüncü sırayı alır. Topraktaki karbon havuzu büyük ve değişken bir stok olduğundan topraktaki karbon bağlama potansiyelinin alan kullanımı ve yönetimine bağlı değişimlerinin belirlenmesi önemli bir strateji olarak karşımıza çıkmaktadır. Topraktaki yaşam (biota) için birincil enerji kaynağı ve besin olan toprak karbon havuzu topraktaki biyolojik aktivitenin devamlılığını da sağlar. Sera Gazları Karbondioksit : Fosil yakıtların (petrol ve türevleri, kömürlerin ve doğal gazın) sanayide kullanılması sonucunda oluşarak atmosfere karışmaktadır. %80 – 85’i fosil yakıtlardan, %15-20’si de canlıların solunumundan ve mikroskobik canlıların organik maddeleri ayrıştırmasından kaynaklanmaktadır. Küresel ısınmada % 50 paya sahiptir. Atmosferdeki ömrü 50 – 100 yıldır. Halokarbonlar: En fazla bilinenleri kloroflorokarbonlar (CFC’ler), Hidrocloroflorokarbonlar (HCFC’ler) ve Hidroflorokarbonlar’dır (HFC’ler). Yoğunlukları diğer sera gazlarının çok altında olup karbondioksiten 3.000-13.000 kat küresel ısınmada etkili olurlar. Doğal olarak çok nadir meydana gelirler. Atmosferde 400 yıl kadar kalabilirler. Kloroflourkarbon Gazları (CFC-H): Bu sera gazları için doğal kaynak yoktur. Spreylerdeki püskürtücü gazlar, soğutucu aletlerde kullanılan gazlar, bilgisayar temizleyiciler, bu gazların başlıca yapay kaynaklarıdır. Küresel ısınmadaki payları % 22 oranındadır. Metan: Organik artıkların oksijensiz ortamda ayrışması sonucunda meydana gelmektedir. Başlıca kaynakları pirinç tarlaları, çiftlik gübreleri, çöp yığınları ve bataklıklardır. Etki payı % 13 kadardır.Küresel ısınmada karbondioksite göre 23 kat daha fazla etkilidir. Atmosferde kalış süresi 11-12 yıldır. Ozon: Başlıca kaynağı, egzoz gazlarının 2/3’ünü oluşturan azot oksitlerin ultraviyole ışınları ile fizikoşimik reaksiyona girmesidir. Güneşin ışınlarına bağlı olduğu için (geceleri üretilmez) miktarı çok değildir. Küresel ısınmadaki sera etkisi % 7 kadardır. Azot Oksitleri: Kaynakları egzoz gazları, fosil yakıtlar ve organik maddelerdir. Küresel ısınmadaki payı % 5’dir. Isıyı tutmada Karbondioksitten 200-300 kat daha etkilidir. Ancak atmosferdeki miktarı karbondioksite göre daha azdır. Atmosferde kalış süresi 150 yıldır. Atmosferde artmasında azot içeren gübreler, lağım suyuyla temas etmiş bitkiler ana sebebi olabilir. (Odun yakmak da azot oksitlerin artmasına neden olur.) Su Buharı: Küresel ısınmada sera etkisi bakımından en başta gelir. Ancak yeryüzüne yakın atmosfer içindeki miktarı çok nadir hallerde yükselir. Bol miktarda bulunduğu atmosfer katmanı genellikle bulutların oluştuğu yükseklerdeki atmosfer tabakalarındadır. O nedenle daha çok güneşten gelen ışınları tutmada ve yükseklere yansıtmada (albedo) etkilidir. Atmosferdeki yoğunlukları değişir. Soğuk hava az su tuttuğundan dolayı kutuplarda su buharı çok azdır. Bunun aksine tropik bölgelerde ise atmosferdeki rutubet % 4’e kadar su buharı içerebilir. İnsan aktivitelerinin su buharı oluşumu üzerindeki etkisi çok azdır. Kaynakça: 1.Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli Raporu (IPCC) - Şubat 2007 2.BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), “Çiftlik Hayvanlarının Uzun Gölgesi”.Raporu – Kasım 2006 (Çeviri: Süreyya İsfendiyaroğlu, TEMA Vakfı Proje Yöneticisi) 3.Vagen T. G., Lal R., Singh B.r; (2005): Soil Carbon Sequestration in Sub-Saharan Africa: A Review ( Afrika’da Sahra-altı Bölgede Toprakta Karbon Tutulması), Land Degredation & Development Sayı :16, sf: 53-71. (İngilizce). 4.Lal R.; (2003): Offsetting Global Carbon Emissions by Restoration of Degraded Soils and Intensification of World Agriculture and Forestry, (Bozulmuş Toprakların Restorasyonu, Dünyaki Tarım ve Ormancılığının Yoğunlaştırılmasıyla Küresel Karbon Emisyonlarının Azaltılması), Land Degredation & Development Sayı :14, sf: 309-322. (İngilizce). 5.Lal R.; (2006): Enhancing Crop Yields in the Developing Countries through Restoration of the Soil Organic Carbon Pool in Agricultural Lands, ( Tarım alanlarındaki Toprak Organik Karbonu Havuzlarının Restorasyonuyla Gelişmekte Olan Ülkelerdeki Tahıl Hasadının Arttırılması.), Land Degredation & Development Sayı :17, sf: 197-209. (İngilizce). |
20-02-2007, 10:25 | #32 |
Ağaç Dostu
|
|
27-02-2007, 21:28 | #33 |
Ağaç Dostu
|
Küresel Isınma
Küresel ısınma eylemine çağrı Son günlerde internette dolaşan bir elektronik posta, küresel ısınmaya karşı ortak eylem çağrısı yapıyor. Elektronik postada yer alan eylem planı şöyle: 1 Mart 2007 tarihinde yerel saatlerin farklılığı gözetilmeksizin saat 19.55 ile 20.00 arası tüm dünyada enerji kaynakları kesilecek. Bu tür eylemleri insanların bugünlerine ve geleceklerine sahip çıkmak olarak nitelendiren WWF Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) Genel Müdürü Dr. Filiz Demirayak, ‘Bu maili, büyük tehlikeye yönelik farkındalığın artması şeklinde okumak gerek” dedi. “ŞALTERLERİ İNDİRELİM, KONTAKLARI KAPATALIM” “1 Mart günü saatler 19.55’i gösterdiğinde evde ya da iş yerlerinde şalterleri indirelim! Arabadaysak yol kenarına çekip kontak kapatalım!” şeklinde çağrı yapan e-postada amaç; 5 dakikalık kesinti ve sonrasında meydana gelecek enerji tasarrufuyla karar mercilerinin dikkatini çekmek. Dünyanın her yerinde enerji kaynaklarını 5 dakikalık süreyle kesintiye çağıran e-postanın kaynağı ise belli değil. “KÜRESEL ISINMADA TOPLUMLAR UYANIYOR” Bu tür eylemlerin, geleceklerine sahip çıkmak isteyen insanların harekete geçme isteğini ortaya koyduğunu söyleyen Dr.Filiz Demirayak, “Böyle eylemlerin bu kadar yaygın bir şekilde ve küresel ölçekte sirküle ediliyor olmasını insanların bu büyük tehlikenin farkına varmaları, farkındalığın artması ve harekete geçme isteği olarak okuyorum ki bu bilinç, küresel ısınmada çok zorunlu bir parça. Bu konuda toplumların uyanıyor olması çok önemli” dedi. “BU TÜR EYLEMLERİN DESTEKLENMESİ LAZIM” Eylemin siyasilere bir mesaj olduğunun altını çizen Demirayak, “Karar vericilerin bakış açısında, toplumsal hareketler etkili olacaktır. Siyaset ve iş dünyası bu konuda bir tür uyanışa geçti, bu tür hareketler birbirlerini tetikleyen ve destekleyen demokratik hareketlerdir, o yüzden cesaretlendirilmeleri gerekir. Bunun diğer farklı proje ve eylemlerle de bütünleşmesi lazım ki, herkes üzerine düşeni yapsın” diye konuştu. “EYFEL KULESİ DE KARARTILMIŞTI” Birleşmiş Milletler Hükümetler Arası İklim Değişikliği Paneli raporunun yayınladığı Şubat ayı başlarında da benzer bir eylem yapılmış ve küresel ısınmanın etkilerine dikkat çekmek isteyen çevre örgütleri beş dakikalığına ışıkları kapatma çağrısında bulunmuştu. Eylemde, 20 bin ampülle aydınlatılan Eyfel Kulesi karanlığa gömülmüş, ülke çapında yapılan eylemin ardından elektrik şirketi, bu süre içinde 800 megawatt’lık bir düşüş kaydettiğini bunun da normal tüketimin yüzde 1’i olduğunu açıklamıştı. Roma’da ünlü Kolezyum, Madrid’in en ünlü anıtı Puerta de Alcala’da da ışıklar kısa bir süreliğine söndürülmüştü. EYLEME KATILARAK DESTEK VERECEK HERKESE TEŞEKKÜRLER! Saygılarımla... |
27-02-2007, 22:30 | #34 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 07-02-2007
Şehir: kocaeli
Mesajlar: 342
|
Acı ve çaresiz günlere giriş yaptık..çareler tükenmeden uyanmak lazım..evet bende bu maili dağıtarak bu eyleme katılacağım..tüm üyeleri de davet ediyorum.. |
27-02-2007, 22:32 | #35 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 07-02-2007
Şehir: kocaeli
Mesajlar: 342
|
Bu çağrıyı bizimle paylaştığın için teşekkür ederim Sayın Tolkien.. |
27-02-2007, 23:44 | #36 |
agaclar.net
|
Aslında bunu (mesela) her pazartesi 19.55 ile 20.00 arası düzenli yapmak gerek. |
28-02-2007, 11:06 | #37 |
Ağaç Dostu
|
Aslında eylemin yapılacağı gün ve saatte evde olmak yerine az çok sözümüzün geçebileceği cafe ,pastane gibi işyerlerine dağılsakta daha çok cep telefonu , daha çok ampul ,daha çok musluk kapattırsak fena olmaz değil mi ? Bir fikir benimkisi ne dersiniz |
28-02-2007, 11:43 | #38 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Ortaya koyduğunuz fikir çok güzel ve bir o kadar da önemli. Ben projeden, evraktan falan pek anlamam. Benim yaşadığım çevrede de kirlilik başlangıcı var. Bu konuda kendi imkanlarımla, yaşadığım beldenin yönetimine bir proje sunmak istiyorum. Bu konuda özellikle birkaç gün veya birkaç hafta yoğun bir çalışma yapmaya karar verdim. Kirlilikle ilgili olarak fotoğraf çekme imkanım var. Bunları belgeleyerek, güzel bir anlatımla etrafımdaki insanları bilinçlendirmeye çalışacağım. Beldede bir şey olmazsa Ankara'ya kadar yolu var. Dünyayı değiştirmek istiyorsak önce kendimizi (ve beraberinde etrafımızdakileri) değiştirmeliyiz. Okyanuslar bile küçük damlalardan oluşmuştur. Bu konuyla direkt ilgili olarak, "medeni" tabir edilen dünyaya "ilkel" tabir edilen büyük bir insandan bir söz: "Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde; beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak!.." Kızılderili Şef Seatle Saygılarımla... |
|
28-02-2007, 12:29 | #39 |
Ağaç Dostu
|
Az önce kayıtlı tüm arkadaşlarıma mail attım. Birazdan da elemanlarımla yapacağım haftalık toplantının sonunda durumun vehametimden bahsedip eyleme çağıracağım. Hani ilkokulda ödev verirlerdi. Gökyüzünü inceleyip günlük notlar alırdık.Ödev olduğu için yapmama şansımız olmazdı. Bende personelime dışarı çıkıp mahallelerindeki katılım yüzdesini öğrenmelerini söyleyeceğim. Zorla da olsa birşeylerin ucundan tutmak ve tutturmak gerekiyor. Çünkü ''YARIN ÇOK GEÇ OLABİLİR'' sözünün artık hükmü yok. '' BUGÜN PEK ÇOK ŞEY İÇİN ÇOK GEÇ'' |
28-02-2007, 16:52 | #40 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 04-07-2006
Şehir: Ankara
Mesajlar: 43
|
Bu eylem çağrısı benim de bugün elime geçti. Hemen tanıdığım herkese yolladım. Umarım başarılı bir eylem olur. Bir an önce harekete geçmemiz gerek çünkü. |
28-02-2007, 17:06 | #41 |
agaclar.net
|
agaclar.net gibi bir forumda bile konuya sadece 5 kişi yazdıysa benim hiç umudum yok ! Kahvede çok daha fazla sohbet ediliyor. Eee buraya hobi için geliyoruz, politikaya ne gerek var. |
28-02-2007, 19:30 | #42 |
Ağaç Dostu
|
Bu e-posta'nın yayılma amacının "bu" olduğuna inanmıyorum. Bu e-postadan yola çıkarak yola çıkarak bir şeyler yapılacaksa iyi güzel ama benimde posta kutuma düşen bu e-postayı açmadım ve yaymadım. Birilerinin belirli "zaafları" kullanarak bunu pek çok kez yaptığını biliyoruz. |
28-02-2007, 19:33 | #43 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 01-01-2007
Şehir: Konak/İzmir
Mesajlar: 272
|
Arkadaşlar çok daha geç olmadan bu sene içinde dernek gibi birşey açılması lazım belki size komik gelebilir ama.Bence dünya çapında etkili olabilmesi için ilk kendi ülkemizde adım atıp sonra dünya çapında yaymamız lazım. |
28-02-2007, 20:37 | #44 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 01-01-2007
Şehir: Konak/İzmir
Mesajlar: 272
|
Sevgili darkyes google da 1 mart küresel ısınma eylemine çağrı diye aratırsanız doğruluğunu görürsünüz.Bu maili siz ve bütün üyelerin maille arkadaşlarına,yakınlarına yollayıp uygulamanızı tavsiye ederim.Ben şu anda yollayacak bir forum ve arkadaş arıyorum ama nerdeyse herkese yolladım. Düzenleyen caploonba : 09-05-2010 saat 11:24 |
28-02-2007, 22:39 | #46 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 24-12-2006
Şehir: manisa
Mesajlar: 12
|
Bilgisayarla çok geç tanışan ve uzun bir süre bilgisayara uzay mekiği muamelesi yapan biri olarak bende aynı e postayı tanıdıklarıma yolladım.Eylemede kendimce destek vermeye çalışacağım. Bilgilendirme için teşekkürler. |
28-02-2007, 22:39 | #47 | ||
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Alıntı:
Sonuçta katılınılır veya katılınırılmaz ama ben o e-postaya "inanmıyorum" Bu arada bir alınan her e-posta aynı mı dikkat ettiniz mi? Kaç tane bu konuyla ilgili e-posta aldınız? Biçim olarak tıpatıp aynı mı idiler? Geldikleri -ileten harici- kaynak neresiydi? vs. vs. vs. Sevgili Tolkien başta bir alıntı yapmış ama alıntı'da WWF'nin adı geçmekte. Bu durumda ben şuralarda bir yerde buna ilişkin bir şeyler olmasını beklerdim. http://www.wwf.org.tr/haberler/haber-odasi/ Peki bu garip değil mi? Yanlış anlaşılmasın ama www.eksisozluk.com ya da sozluk.sourtimes.org sitesi bir yalan haber oluşturmuş özellikle internet medyası haberi gerçek gibi bir anda duyuru vermişti. |
||
28-02-2007, 22:45 | #48 |
Ağaç Dostu
|
Türkiye ilginç bir ülke; http://ya2003.yeniasir.com.tr/12/21/...iz1&bolum=dizi http://www.sifiryokolus.org/?sayfa=29&id=75 http://www.kesfetmekicinbak.com/doga/03694/ bu ve benzer olaylara tepki yok..... --------------------------------------------------------------------- Türkiye de altın çıkarmak yasak Türkiye de nükleer santral kurulması yasak Yurt dışından dolara ve euroya endeksli altın alımı serbest Yurt dışından dolara endeksli doğal gaz alımı serbest -------------------------------------------------------------------- şimdi Türkiye üzerinde "kyotoyu imzala " baskısı -------------------------------------------------------------------- Bir yorum; ..."Mesele bir sözleşmenin imzalanması basitliğine indirildiği için şüphelidir. Sebepleri ve çözümleri konusunda şüphelidir. Eski ABD başkan yardımcısının da dahil olduğu, "olağan şüpheliler" tarafından dillendirildiği için şüphelidir. Batının, kendisine rakip olmak üzere olan Hindistan, Brezilya, Çin gibi ülkeler üzerinde baskı aracı yaratma faaliyeti olarak göründüğü için şiddetli derecede şüphelidir! Doğa aşkımızı kıskançça korumak zorundayız. Bu duygumuzu sömürmeye kalkanlara karşı dikkatli olmalıyız. Üçüncü dünyalılar olarak, eski sömürgecilerin her dediğine inanan eski Afrika ve Amerikan yerlilerinden farklı olduğumuzu, o sömürgecilere göstermek zorundayız!" Erkan Mazıcıoğlu . |
28-02-2007, 22:54 | #49 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 24-12-2006
Şehir: manisa
Mesajlar: 12
|
Sayın darkyes lütfen yanlış anlamayın. Tartışma açmak amacıyla değil bilgilenmek için soruyorum. Hangi deli ne için hangi kuyuya taş atmış. Sera gazının ana sebebi olarak gösterilen fosil kaynaklı yakıtların kullanımının azaltılamasına benzer tedbirler bildiğim kadarıyla tüm dünyanın gündeminde.Bu sembolik eylemin ne tür bir sakıncası olabilir. |
28-02-2007, 23:03 | #50 | |
Ağaç Dostu
|
Eylemin sakıncası yok aksine yararı var. Buna kesinlikle lafım yok. İlk yazdığım cümle şuydu mailin başında: "Bu e-posta'nın yayılma amacının "bu" olduğuna inanmıyorum." Bunu göz önüne alarak yazdıklarımı tekrar incelerseniz benim tasvip etmediğimin böyle bir eylemenin yapılması olmadığını göreceksinizdir. Unutmuşum özür dilerim. Delinin kuyuya taş atma işi şunun gibi bir şeydir. Alıntı:
|
|
28-02-2007, 23:34 | #51 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 24-12-2006
Şehir: manisa
Mesajlar: 12
|
Mümkündür. Teşekkürler. |
01-03-2007, 00:26 | #52 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Bence buraya yazılmamasının sebebi genel itibariyle foruma yazılmaması ile aynı. Ayrıca belirli üyülerin sadece belirli konuları/bölümleri takip etmesi bu tür konuların gözden kaçmasına sebep oluyor. Çok ziyaretçi alan kahvehaneye de uğramayan onca üye var aylardır bir yerlerde yazmalarına rağmen Olmazsa bu konuya yarın kahvehanede de değinelim. Böylece oradakilerin de ilgisini çeker. Bazı şeylerin keşfedilmesini beklemeyip keşfetmesi gerekenlerin gözüne sokmak gerekbilir. |
|
01-03-2007, 01:07 | #53 |
Ağaç Dostu
|
Bu mail bana da bir hafta boyunca yaklaşık 5-6 kez geldi. Okulda herkesin dilinde. Haberlerde bile gördüm. Ben de elimden geldiğince yaymaya çalışıyorum. Eyleme katılmayacak mıyım? Katılacağım FAKAT sorarsanız fikrin ne diye, haybeye çaba harcamaktan başka birşey değil derim. Beş dakikalık bir tasarrufumuz olacak evet ama sizce kim anlayacak bu durumdan birşeyler? Kimler ders çıkaracak? Eylemi gerçekleştirecek olanlar zaten bilinçli olan kesim olacak. Karanlığı, gelecekteki yokluğu beş dakikalığına yaşayacak olanlar da yine aynı kesim yani hali hazırda geleceği görebilen kesim. O sırada insanlar sinemalarında patlamış mısırlarını kıtırdatırken bir yandan filmlerini seyredecekler. Hangi işletmeci şalterlerini indirir ki? Hoş(!) müzikler eşliğinde eller havaya partiler devam edecek. Cadde'de(!), otobanda, yarış pistlerinde asfaltlar ağlatılmaya devam edecek. Petrol kuyuları yerin dibini sömürmeye devam edecek (Düşünsenize beş dakikalığına şalter indirdiklerini...). Daha çok örnek var verebileceğim ama ne bende o mecal var bu ne de bu saydıklarımı yapanlarda arlanma. Velhasılıkelam bunlar boşa giden son çırpınmalarımızdan başka birşey değil. Bu tür provokasyonlara karşı heyecan duyabilmeyi isterdim ama sonuçta elle tutulur şeyler olmadığı sürece malesef bazı şeyler çok komik geliyor. |
01-03-2007, 06:46 | #54 |
Ağaç Dostu
|
DarkYES gibi bende, yayabildiğiniz kadar yayın maillerine itibar etmem. Ticari olarak satılan "5 milyon e-posta adresi" gibi cd lerin bu şekilde toplandığını düşünüyorum. Yoksa posta kutuma, gelen benimle hiç alakası olmayan reklam içerikli e-postaları gönderenler, e-posta adresime nasıl ulaşsın ki? Unutmayalım adres satmak önemli bir sektör. |
01-03-2007, 09:00 | #55 |
agaclar.net
|
En azından biraz daha konuşulmaya başlanması güzel. Mail bana doğrudan gelmedi, bir arkadaşım özel olarak bilgilendirdi. Başlatanın belli olmaması yüzünden, foruma duyurmakta kararsız davrandık. Küresel ısınmayı bırakıp ayrıntıya takılıyorum ama, bu belirsizlik dışında dikkatimi çeken bir şey vardı. Tüm dünyada aynı anda ama saat 20'de... Bize çok uygun bir saat olması ilginç geldi. |
01-03-2007, 09:55 | #59 |
Ağaç Dostu
|
Evet çok şey için umutlandık bu ülkede bugüne kadar ve defalarca umutlarımız söndü. Kan bağışlarından tutunda , yardım kampanyalarına , ağaç dikme organizasyonlarına kadar heyecan duyduğumuz her işin sonunda kendimizi kötü hissetmemizi sağlayacak bir ''ACABA ? '' kaldı aklımızda. Haklısınız. Ama umut yaşatır insanı ve heyecan duymadığınız zaman zevk alamazsınız yaptığınız hiç bir şeyden. Belkide insan olmak bunu gerektirir. yeniden yeniden heyecanlanıp umutlanmayı. Ben bu tür kitlesel girişimleri görünce kişisel aktivitelerimi artırmak için inanılmaz istek duyuyorum. Dünyanın geleceği için umudum olmazsa oğluma o dünyanın güzelliklerini , tabiatı, canlılığın devamını öğretemem ki. Yürümenin en önemli koşulu ilk adımı atmaktır. Adımı kimin ne amaçla attığı çok ta önemli değil. Ben ve organize ettiğim kendimce kalabalık bir ekip dünyaya 5 dakika hediye edecek bugün. Ondan çaldığımız yüzyıllara karşılık gelmeyecek elbet ama benimde son adımım olmayacak. 6 nolu mesajda Tolkien'in belirttiği gibi paranın yenmeyeceğini öğretebileceğimiz çok insan var ama zaman yok! |
01-03-2007, 09:55 | #60 |
agaclar.net
|
Küresel eylem günü Hürriyet |
|
|