11-10-2007, 00:34 | #62 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 27-11-2006
Şehir: Istanbul / Milas-Muğla
Mesajlar: 35
|
Ben Bir Kiraz Ağacıydım...
Ben bir kiraz ağacıydım... Meyvelerim napolyon cinsine benzerdi, kuşlar ve çocuklar meyvelerimden yedikçe ben de mutlu olurdum. 20'li yaşlarımı çoktan devirmiştim. Ticari anlamda bir yetiştiricilik yapılmadığı için sahiplerimin kalın gövdeme takılmadıklarını biliyordum. Birgün bulunduğum bahçeye dışarıdan kimse girmesin diye 2 metrelik bahçe teli ile çevre koruması için düzenleme yapıldı ve benim içinde kabuslar başladı. Yoldan geçen insanlar tellere tırmanıp kirazlarımdan yemek için daha üst dallarıma ulaşmaya çalışıyorlardı. 2006'nın yazında, dallarımda meyvelerim varken beni budamaya başladılar. Bana gözü gibi bakan sahibim o yaz Milasta kalmak zorundaydı. Bu sebeple beni koruyamadı. 2007'nin başladığı ilk gün Istanbula döndüğünde beni fotoğraflamaya başladı. Artık ben kurumuş bir kiraz ağacıyım. Bu sene ilkbaharda bir iki filiz vermiştim ama yaşama şansı bulamadım... İşte birkaç fotoğrafla beni nasıl budadılar, görün bakalım... |
11-10-2007, 00:39 | #63 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 27-11-2006
Şehir: Istanbul / Milas-Muğla
Mesajlar: 35
|
Sahibim beni gördükçe üzülüyor ama elinden de birşey gelmiyor. Önümüzdeki bahara kadar bekleyecek, eğer canlanırsam, yeşillenirsem çok mutlu olacak ama bir daha yapraklanamayacağımı düşündüğünden beni toprağa yakın bir yerden kesmek istiyor. Ne dersiniz, yorumunuz nasıl olur? Bu arada, boyum yaklaşık 5 metre, gövdem hemen hemen 152 cm (toprağa en yakın yerim)... |
12-11-2007, 20:26 | #65 |
Ağaç Dostu
|
Aynı durum denizlidede mevcut. Acaba doğru budadıklarını iddia edenler ağır budamalarda yaraya macun sürülmesi gerektiğinide biliyorlarmı. Buralardan başlayan çürümeler ağacın oyulmasına sebeb oluyor. Özellikle dut ağaçları nasılsa kaldırır diye katlediliyor. kaldırıyor olmaları onların kuşa çevrilip ağır yaralarla çürümeye bırakılmasını gerektirmiyor. Böyle çürüyen çok ağaç var merkezde. İmkanım olursa resim çekerim. |
12-11-2007, 23:20 | #66 | |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 18-09-2007
Şehir: Manavgat
Mesajlar: 46
|
Alıntı:
|
|
06-11-2011, 15:50 | #67 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 06-11-2011
Şehir: Ankara
Mesajlar: 3
|
Ankara'da Çankaya belediyesi de aynı şekilde ağaçları buduyor(!) Daha dün karşı komşumuz otuz yıllık ağacı kökünden kesti... neymiş arabasını parkedecekmiş oraya... bu adam bir de mimar olacak... hayır her şeyi bıraktım zaten o otoparka yine aynı sayıda araba sığıyor...o ağaçla ilgisi yoktu...! ama işte hesaplama yapmayı bile bilmiyorlar...! ağacı da odun sandılar... ! Ankara'da oturan varsa biraraya gelip belediyeyle konuşmaya gidelim istiyorum. Lütfen mesaj bırakın bana... Sessiz kalmayalım. |
15-12-2011, 00:00 | #68 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 06-11-2011
Şehir: izmir
Mesajlar: 6
|
Ağaç Budama
selamlar ekteki resimde Kadiköy Bld. nin çalışması sırasında çekilmiştir bir ağaç ın budaması bu şekilde mi olur. saygılarımla |
15-12-2011, 00:30 | #69 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 23-11-2011
Şehir: adana
Mesajlar: 228
|
Çınar ağacı galiba. |
01-01-2012, 15:03 | #70 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 16-03-2007
Şehir: İstanbul ve Yalova
Mesajlar: 3
|
Çoğundan iyi durumda. Aslında sorun şu. "Kör değneğini bellemiş" derler ya. Çınarın nasıl bir formu olduğunu bilirler ve yine de her yere dikerler. Sonra da koca ağaçtan rahatsız olurlar. Yalova'da enstitü bahçesinde hiç testere değmemiş çınarı bir görseniz. Ağacın nerdeyse altına girilmiyor. Bizde sokaktaki ağaca form vermek diye bir şey yok. Hepsi aynı muameleyi görüyor. Cehalet kötü bir şey. Buna rağmen biliyorum sanmak hepsinden beter. |
16-06-2013, 06:59 | #71 |
Ağaçsever
|
Kiraza ağacı için üzüldüm Budama ile ilgili bilgileri bu linkten okuyabilirsiniz http://web.ogm.gov.tr/birimler/merke...Teknikleri.pdf |
16-05-2016, 19:00 | #72 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 16-05-2016
Şehir: Konya
Mesajlar: 2
|
Aynı durum bizim bloğa da yapılmış. Kökü var diye her yerini kesmişler. |
08-01-2020, 18:18 | #73 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 08-01-2020
Şehir: Ankara
Mesajlar: 1
|
Derin Budama
Merhaba, Konuşmaların üzerinden süre geçmiş ama internette bu konuda başka yorum dahi görmedim. Bugün aynı şikayetlerle, her gün altında beklediğim ağacın ana dallarına kadar budandığını görünce, Mavimasa'ya ve Yenimahalle Belediyesi'ne şikayette bulundum, sonuç bekliyorum. Sanırım ilk telefondan sonra biraz mesafe kaydedildi. Eve dönerken budamanın durduğunu gördüm. En kötüsü de bilgi alamamak ve bu uygulamalara dahil olamamak. Mesela yetkin bir ekip mi karar veriyor, elinde hızar olan adama şurayı kes, şu dala sakın dokunma diyen bir uzman var mı başında ekiplerin? Hızar kullanmayı bilen işçinin aynı anda ziraat mühendisi olması ihtimali nedir? Demokrasi böyle bir şey olmamalı. Kimin, neye, niye karar verdiğini; hangi gerekçeler ve yöntemlerle uygulamaya koyduğunu bilmiyoruz, fikrimizi soran da olmuyor, izin isteyen de ama sorsanız bu ülke hepimizin ve demokrasi var?! Öyle mi gerçekten? Evimin önündeki ağacın akıbetine bile karışamıyorum. |
|
|