02-05-2006, 13:47 | #1 |
agaclar.net
|
Ağaç budamanın ölçüsü ya da ölçüsüzlüğü
Evden çıkınca gördüm, daha sık çıkmam gerektiğini de anladım Volkan'la konuşmamızda, onun da bu duruma şahit olduğunu gördüm. İstanbulun bazı ilçelerinde Nisan ayında yapıldığı belli olan (Çünkü daha önce budanmışlardan sürgün çıkmaya başlamış) tek yaprak bırakılmamış çok derin budamalar var. Fotoğrafladıklarınızı buraya ekler misiniz? Bilenler de bunun nedenlerini yazarsa sevinirim... Beykoz Korusu (Çok daha kötü durumda olanlar vardı, onları koşullarım gereği fotoğraflayamadım) |
02-05-2006, 14:02 | #2 |
Ağaç Dostu
|
Böyle bir fotoğraf eklemiştim galeriye ben de; http://www.agaclar.net/gallery/agac.php?id=3705 kökü duruyor, nasılsa büyür mantığı işliyor budama yapılırken sanırım... |
02-05-2006, 15:05 | #3 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 26-04-2006
Şehir: Türkiye
Mesajlar: 365
|
Çok yaşlı ağaçlarda gençleştirme yapmak için sert kesimler yapılabilir, ama bu fotoğraffta öyle bir durum gözükmüyor. Malesef Türkiye de bıçkın Belediye çalışanları 'bunları böyle keseceksinden' ibaret olan bilgileriyle çoğu ağacı katlediyorlar. Yıllar önce Milliyet te bir haber okumuştum. Ülkelerden örneklerle ağaç budama resimli bir haber vardı. En iyi budama kuzey ülkelerinde, hatta Yunanistan da bile çok güzel kesilmiş ağaçlar vardı. Haberin Türkiye tarafı ise İstanbulda kesilmiş bir ağaçtı. Durumunu hiç anlatmayalım. Belki de yukarıdaki resimin yazınki halinden daha kötü idi. |
04-05-2006, 18:51 | #4 |
Ağaç Dostu
|
Erguvan Muhibbinin Dükkanında bu konuyu örnekleri ile gündeme getirmiştim. Orman Mühendisi arkadaşlar ne düşünüyorlar. Millet Caddesindeki ağaçlar ve daha pekçok yerde bu budamalar bu sene yapılıyor. Belediye bir broşür yayınlamış ve budamaları savunuyor. Prag dan örnek resimler koymuşlar. Bu tür kesimler cadde kenarlarında belki akul olabilir ama Parklarda veya meydanlardaki ağaçlar böyle budanmamalıdır. Bugün zevkle seyrettiğimiz o ulu çınarlar başka türlü nasıl bugüne ulaşırdı? |
04-05-2006, 22:31 | #5 | ||
agaclar.net
|
Birileri daha bu konuda fikir yazmıştır diye internette araştırma yaptım.. Bunları buldum: Alıntı:
6 nisan 2006 Alıntı:
|
||
25-05-2006, 09:53 | #6 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 25-05-2006
Mesajlar: 2
|
B U D A M A ( M I ) !?!???
Merhaba, Günlerdir İstanbul-Sarıyer'deki sahil şeridinde (Sarıyer-İstinye arası) birşeyler oluyor. Belediye ekipleri sanırım budama adı altında koskaca ağaçları çırıpçıplak edene kadar dallarını köklerinden kesiyorlar ve ortada sadece gövdesi kalıyor. Bu nasıl bir çevre düzenlemesidir anlamıyorum. Budama dediğin bu değildir! Yazın sıcağında sahillerimizde, parklarımızda insanlarımız, bizler nasıl güneşten korunacak nasıl serinleyeceğiz? Çevreye duyarlı olduğunu iddia eden belediyelere bu yaptıklarının hesabını kim soracak? İstiklal Caddesindeki ağaçları kaldıran zihniyete ne kadar daha seyirci kalacağız. Sahillerimizi yeşil bir çehreye bürüyen ve altında serinlediğimiz, kuşların yuva yaptığı ağaçlarımız katlediyorlar buna dur demeli... Sevgiler... |
25-05-2006, 11:22 | #9 | |
agaclar.net
|
Birleştirdim... Alıntı:
|
|
25-05-2006, 11:24 | #10 | |
agaclar.net
|
Alıntı:
|
|
27-05-2006, 12:10 | #11 | |
agaclar.net
|
Alıntı:
2002 yılında Yanlış budama ağacın ömrünü kısaltan nedenlerden biri sayılmış. Ne değişti bu güne kadar? Bu yıl çok sayıda ağaç yanlış budanmış gibi görünüyor? |
|
02-06-2006, 10:13 | #13 | |
agaclar.net
|
İletilen bir mailden... Alıntı:
|
|
02-06-2006, 11:44 | #14 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Bu çiçekler en fazla bu yaz için. Tek burası için de değil. Bostancı-Maltepe sahil yolunda da aynı çalışma var. Her tarafa çiçek dikiliyor. "Bu çeşmenin suyu nereden gelir?. " "Bu çalışmanın "programı, hesabı nedir?" bir araştırsak mı? Gerçi bunun kokusu sonra çıkar. Ama asırlık ağaçlara verilen zararın (!) faturası hepimiz için ağır olur. |
|
02-06-2006, 15:00 | #16 |
agaclar.net
|
Eskimo teşekkür ederim. Fotoğraf çeken başka arkadaş yok mu? |
02-06-2006, 15:11 | #17 |
Ağaç Dostu
|
İzmit' te de bu tip budamalar zaman zaman görünüyor. Özellikle yürüyüş yolundaki asırlık çınarlara bu tür ağır budamaları her sene yaparlar. Benim düşüncem şu ki budamayı yapan, yapmakla görevlendirilen belediye görevlileri aslında bu işten anlamıyor. Kes gitsin mantığı var işte. Gerçekten bu işten anlayan birileri bu budamaları yapsa bu kadar kötü görüntüler ortaya çıkmaz. |
07-06-2006, 16:49 | #20 |
agaclar.net
|
Eskimo, fotoğrafların galeriye uygun büyüklüklerini ağaçlara ettiklerimiz isimli bölüme de yükler misin? |
07-06-2006, 19:06 | #21 |
Ağaç Dostu
|
malesef yükleyemiyorum malina. resimleri forma sığdırmak için özgün boyutundan bu hale getirmişim büyütmeye çalıştıkça bulanıklaşıyor. hala bu konuda beceriksizim ama bir iki tane daha, az kötü budanmış fotograflar var onları gönderebilirim. |
07-06-2006, 19:47 | #22 |
agaclar.net
|
|
10-06-2006, 15:18 | #23 |
agaclar.net
|
İki çınarın öyküsü Adriyatik kıyısındaki Trieste'de çınarların altından geçerken aklıma İstanbul'un çınarları geldi. İstanbul'un fidanken doğru dürüst desteklenmedikleri için eğri büyüyen, kötü budandıkları için gövdeleri delik çınarları. Çınarlar bu iki şehirde yaşayan insanların eğitim, kültür, estetik ve doğa sevgisi arasındaki farkın ölçüsü gibi geldi bana. Diri, sağlıklı, bakımlı yüksek çınarlar. Eğri, delik, asker tıraşının ağaç versiyonu uygulanmış çınarlar. Estetik düzeyi olağanüstü gelişmiş, müreffeh, kendisiyle barışık bir toplum. Yüzyıllar boyu karnını doyurma sorununu aşamamış, estetiği gündemine alamamış, sinirli, kızgın bir toplum. Tenhalık. Kalabalık. Şehirlilerin yaşadığı bir şehir. Köylülükten şehirliliğe geçememiş olanların şehri. Ağaç budamak insanların ilk öğrendiği şeylerden biridir. Meyve ağaçlarından iyi ürün almak budamadaki ustalığa bağlıdır. Her ağacın kendine has bir budama mevsimi ve yöntemi var. Bunlara uymazsanız az ürün alırsınız veya hiç ürün alamazsınız. Kara üzüm ayrı, beyaz üzüm ayrı budanır. Doğru budanmazsa hiç üzüm vermez. Şeftali budanmazsa her yıl daha az meyve verir. Kalın direk gerekir Süs veya gölge için büyütülen ağaçların budanma şekli değişiktir. Çınar gibi yana değil, yukarı doğru büyümesi için budananlar var. Akasya gibi top şeklinde görünmeleri için budananlar var. Çam gibi kural olarak hiç budanmayanlar. Çınarın dik büyümesini sağlamak için ekileceği çukurun yanına, derine, yere dikey, adam boyu, kalın bir direk dikmek, fidanı ona bağlamak gerekir. Yoksa ağaç rüzgârın önünde eğilir, çarpık büyür. İstanbul'da gördüğünüz birçok çınarın eğri olmasının nedeni budur. İstanbul Belediyesi'nin diktiği desteklerin çoğu entipüftendir. Âdet yerini bulsun diye dikilirler. Yeteri kadar ihtimamla, yeteri kadar derine gömülmedikleri için, onlar fidanı değil, fidan onları destekler. Ağaç, çocuk gibidir Ağaç yetiştirmek çocuk yetiştirmek gibidir. İhtimam göstermezseniz, ayrıntılara önem vermezseniz, kötü sonuç alırsınız. Eğri destek, eğri ağaç. Kötü eğitim, vasıfsız gençlik. Trieste'de bir budama ustasının çırağına budama öğrettiğinde yaptığı, bir nesilden diğer nesle bilgi naklidir. İstanbul'da bir nesilden diğerine nakledilen cehalettir, çünkü, şehrimizde ağaç budamasını bilmeyenler ağaç budamasını bilmeyenlere ağaç budamayı öğretiyor. Belediyeler hizmet kapısı olmadan önce rant kapısı oldukları için bu cehalet çemberi sonsuza kadar böyle dönebilir. Eğitimin, bir nesilden diğer nesle bilgi ve deneyim transfer etmenin rantı yoktur. Onun için eğitmek ilginç değildir. Çınarlar büyük resmin sembolüdür. Çınarlar eğri ve yaralı büyür, Türkiye eğri ve yaralı büyüyor. Gayri safi milli hasıla ülke ağacının meyvesidir. Az ürün alıyorsak, çınarlarımız gibi, memleketimizin de kötü budandığındandır. Metin MÜNİR milliyet.com.tr |
29-06-2006, 10:27 | #24 |
agaclar.net
|
Budanan ağaçlar arasında bu boya ulaşmış olanlar var. Budandıktan sonraki görünümü yaklaşık böyle... Çok sert bir budama yapılıyor... Ağaçları tanıma yöntemlerimizinden biri de onların silueti... Bu biçimde budanan bir ağaç eski siluetine kavuşabilir mi? Yoksa yaklaşık buna benzer bir hale mi dönüşür... örnek olarak kullanmak üzere www.pas.rochester.edu sitesinden kopyaladım. |
11-08-2006, 00:28 | #25 | |
agaclar.net
|
Alıntı:
Hürriyet |
|
17-08-2006, 15:26 | #27 |
Ağaç Dostu
|
Bu budamalar ızdırap veriyor
Benim dükkanda bu budamalarla ilgili yazmıştım buraya yeniden fotoğraflar ekliyorum. Bu budamaları akıl ile mantık ile vicdan ile izah etmek mümkün değildir. Tek kelime ile vahşettir. -fotoğrafları görünür halde ekledim (aybala) Düzenleyen aybala : 17-08-2006 saat 16:21 |
19-08-2006, 11:38 | #28 |
Ağaç Dostu
|
Dostlarım Yukarıda eklediğim ve sağolsun Aybalamın da görünür hale getirdiği fotoğraflardan meselenin önemi tam anlaşılmıyor. En alttaki fotoğrafta ağacın dallarının uzunluğunu hissetmeniz lazım. Ortadaki fotoğraf ise ağacın yakın plan bir çekimiydi budanmadan önce çekmiştim. Sultanahmetteki sevgilim ismini koymuştum. Kollarını açmış beni kucaklıyordu her buluşmamızda. En üstte ise hani bir filim vardı kutunun içinde kolları kesilmiş bir kız olan. Aynı ofilmdeki gibi kolları doğranmış bir kız gibi duruyor. Çengelköy'de, Kanlıca'da çınar dallarının altına beton direklerle destek yapıldığının örneklerini sanırım görmüşsünüzdür. Malesef ingilizcem yetersiz. Yurt dışındaki ağaç uzmanlarından sormak istiyorum ve bu olayla ilgili yorumlarını almak istiyorum. Yuirt dışında bir site görmüştüm adamlar yüzlerce ton ağırlığındaki ağaçları taşıyorlardı tırlarla. Sadece ağaç taşımakta uzmanlaşmış bir şirket. |
22-08-2006, 13:40 | #29 |
Ağaç Dostu
|
ağlamamak içten değil nasıl olur aklım almıyor o benim de sevgilimdi Sultan ahmet'i onun için sevdim desem yeridir. yol boyunca onu rahat görebileceğim boş bir bank için dua ederdim. her hafta hiç olmazsa bir selam vermeden geçmezdim. ben de insanım artık nasıl bakıcam ona dili olsa demez miydi "Al işte kolsuz kanatsız sevgilin, Ya sen nerdeydin?" Sakın ha! bu katliamdam Topkapı Sarayı da payını almış demeyin. Yoksa dönmeyeceğim, dönemeyeceğim. |
05-01-2007, 18:37 | #30 | |
agaclar.net
|
Yollar bitti, sıra parklara geldi sanırım... Alıntı:
|
|
Konu Araçları | |
Mod Seç | |
|
|