![]() |
|
|
|
|
|
#1 |
|
Ağaç Dostu
|
Yaş itibariyle birçoğunuz bilmezsiniz. Benim çocukluğumda( hatta gençliğimde) İstanbul'da böyle doğalgaz filan yoktu tabii. Çok imkanı olanların kömür karnesi vardı, bir ton Zonguldak kömürü (taşkömür) alabilirlerdi, sonra bu da yarım tona düşürüldü. Bunun kocayemişle ne alakası var demeyin. Evlerin çoğunda ısınmak için odun yakılırdı, odunun da büyük kısmı Istranca'lardan getirilirdi(meşe). Bazı mahalli diyebileceğim oduncular da çevreden, işte o Elmalı, Çavuşbaşı gibi şimdilerde villa mahallesi olan köylerden odun kesip getirirlerdi. Kocayemişin kırmızı, bükümlü odununu ben çok severdim. Bazen de oduncular kök satardı, kök ateşi çok dayanıklı olurdu. ![]() İşte o kökleri sökülen kocayemişler, artık fidanlıklarda bile arayıp bulamadığım, bir fidan bulsam da bahçeme diksem diye aranıp durduğum güzelim ağaçlar, böyle şuursuzca yok edildi. Geçen kış, ÇAmlıca korusunda çiçek açmış bir kocayemiş görünce ne kadar sevinmiştim. (Resmini çekip galeriye koymuştum.) Aaaah! hüzün... |
|
|
|
|
|
#2 | |
|
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
nil'in söylediğine göre Çamlıca'da şu anda kocayemişler çiçeklenmiş. Benim Çatalca'daki tarlamdakilerden bir tanesi kurudu ama diğeri hayatta ve sıhhatli. Hatta geçen hafta çiçekler ucundan ucundan kendini göstermişti. Tabii ki iklim Çamlıca'dan serttir ve benimki de bir yaşında henüz. İşte bir fotosu. |
|
|
|
|
|
|
#3 | |
|
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
İnşallah meyvelerini de yersin, ben de bir yerlerden bir fidan bulup bahçenin bir kenarına dikerim. Kocayemişi çok seviyorum, ağacı, odunu, çiçeği, meyvesi, her şeyi çok güzel, çok zarif. |
|
|
|
|
![]() |
| Konu Araçları | |
| Mod Seç | |
|
|