![]() |
3 Eklenti(ler)
Prensesim(Epiphyllum oxypetalum)'i kumrulardan korumak için uyguladığım ilk ve saçma yöntem (saksısına rastgele şişler daldırmak) en işe yarayanı oldu, bu sayede artık saksıya yaklaşmayı denemiyorlar bile...
Ancak Prenses'in saksısına yaklaşamayınca diğer saksıları yuva olarak yoklamaya başladılar (kötü balkonuma neden kafayı taktıklarını bir anlayabilsem) ve bu kez de geçenlerde budamış olduğum nakkaş sarmaşığının saksısına göz koydular :mad: Aslında bunu sorun etmezdim ama el kadar balkonumda bütün bitkilerim mecburen iç içe duruyorlar. Kumruların o saksıya gelip gidebilmek için atlaslarıma çarpmadan geçebilme şansları çok az, ayrıca ben çok sık balkona çıkıyorum (bu kadar insan hareketi olan balkona yuva yapmak için bu ısrar niyedir onu da bilemedim) ve kumru hayvanı kendi gölgesinden bile korkuyor, haliyle ben balkona çıktıkça da ürkeceklerdir... Kumru düşmanı olmadan önce (ki buna ramak kalmıştı) bu soruna yapıcı bir çözüm bulmak adına harekete geçmeliydim. Kullanmadığım malzemelerin arasında eski bir sepet gözüme ilişti, 'harika bir yuva' diye içimden çığlık attım (kumru gibi düşünmeye fazla kaptırmışım, kabul ediyorum :D) ve balkondaki (benim hareketlerimden ve atlaslarımdan) en uzak köşeye güzelce yerleştirdim. Sabırsız kumru çiftimiz için 'içine biraz toprak koyup, üstüne de kurumuş nakkaş sarmaşığı dallarını yerleştirerek' ellerimle yuva hazırladım... Yuvanın yanından uzaklaşmamla birlikte incelemeye geldiler hemen, inşallah beğenirler de bizi rahat bırakırlar artık :) Eklenti 563514 Küçücük ve pis balkonumun sıkışıklığını da göstereyim size... Birer de yumurta kabuğu taktım kızlarıma, pek nostaljik oldular ;) Eklenti 563512 Bu da Süslü(Epiphyllum curio)'nün, balkona çıktıktan sonra serpilmeye başlayan yeni sürgünü yani benim için 'balkonu sevdiğinin ispatı' ;) Eklenti 563513 |
Yaramazlar benimde balkonuma dadanıyorlar, benimde kullanmadığım hasır bir sepetim var. Onlarında işine yarasın ben de onların haylazlıklarından kurtulayım. Harika bir fikir oldu :) Teşekkürler.
|
Sevgili A_NOMAD' cığım, senin hikayelerini ve maceralarını önceden bildiğim bitkilerini (hepsinin ismini burada tek tek saymıyorum ;) ) yine senin o keyifli anlatımın eşliğinde evinin balkonunda, pencerenin önünde arz-ı endam ederlerken görebilecek olmamız ne kadar da hoş oldu.
Her birine verdiğin değer ve gösterdiğin özenli bakımından artık daha detaylı bilgilere ulaşabileceğiz. Hem şu an bu forumda olan ve gelecekte olacak herkes de sayfandaki paylaşımlarından alabilecekleri yeni referanslar ile kendi bitkilerine bir çok katkıda bulunabilecekler. Ne harika bir gelişme. :) Hepsi hayırlı olsun, yeni yerlerinde mutlu, bereketli, bol çiçekli, her daim yemyeşil olsunlar. Bir gecelik gelinin tomurcuğunu yakından takip etmek, hanımeli ile başlayan yeni serüvenine tanık olacak olmak, bitki sarmak için kullandığın dantel şeridinden tut da kumrulara hazırladığın sepete, mini domateslerinin kızarmasını takip etmek ve daha nicesini okumak için ben de burada olacağım. Ellerine, emeklerine sağlık. Harikasın! ;) |
Alıntı:
Şişler çok isabetli olmuş bu nadide prensesi korumak adına. :) Ancak yumurta kabuğunun işlevsel bir yanı var galiba ama ben onu anlamadım doğrusu. :D |
Alıntı:
Son zamanlarda bu nostaljiye 2 oldu rastladım, yıllardır görmemiştim yoksa sadece algıda seçicilik mi bilmiyorum. Bir de kumrular insanlardan pek korkmuyorlar. 3 yıldır bizim balkonun yarım metre kıyısındaki penceremize yuva yapıp bizi seyreden kumrularımız var :) |
Canım arkadaşım kelebek çalısı, gönül okşayıcı yorumların için çok teşekkür ederim, öyle ki saçlarımı okşamış kadar oldun ;)
Alıntı:
Alıntı:
Çocukluğumda bitkiler süslü saksılarda değil, yağ tenekelerinde olurlardı ve sahibinin en çok sevdiklerine / kıymetlilerine de birer yumurta kabuğu takılırdı. O zamanlar yaşlı bir komşumuza ve babaanneme (çocuk aklımla bile şüpheci davranıyorum bakın, karşılaştırma yapabilmek için iki farklı kişiden yorum alıyorum :rolleyes:) sormuştum, yumurta kabuklarının neden takıldığını... Birisi 'nazar için', diğeri 'böcek gelmesin diye' demişti. Aslında o zaman bile hiç inandırıcı gelmemişti, anlamlı bir uygulama olduğunu sanmıyorum yani... Buna rağmen bir süre yumurta kabuklarını takibe almış olsam da sonraları baktım ki bu konu benim için eski 'gizemli' halini kaybetti, ben de peşini bıraktım :D Benim takma maksadım ise tamamen 'çocukluk anılarımdan bir görüntüyü yaşatma isteği'nden ibaret... Kumrular... Benim evin diğer cephesinde kuşlar için su kabı var, kışın kar ya da yağmur olduğu zamanlarda birer avuç da bulgur atıyorum. İşte 'o cephede gördükleri ben'den korkmuyorlar hatta elimden bulgur çalmaya yeltendikleri oluyor ama balkonun bulunduğu tarafta hiç muhatap olmamıştık daha önce. O nedenle 'balkon tarafında gördükleri ben'den epey korkuyorlar şimdilik, zeka küpleri :D |
Yumurta kabuklarını ben de hatırlarım, hiç de merak etmemiştim ta ki sevgili A-NOMAD senin yumurta kabuklarını görene kadar ve de çok güzel görünüyorlar.
Araştırayım deyince de şöyle bir yoruma denk geldim. 'Çok eski bir gelenek. İlk kullanış amacı neydi bilmiyorum ama zamanla yumurtaların nazar boncuğu gibi kullanıldığına inanılmış. Peki acaba öyle miydi? Yoksa bitki bitlerini def edici etkisi mi var? Osmanlı hatırası camilerde kocaman devekuşu yumurtaları görebilirsiniz. Süs için değilmiş. Örümcekler camide barınamasın, duvarlara ağ örmesin diye camilerde devekuşu yumurtası bulundururlarmış. Gerçekten işe yarıyormuş. Etkisi şimdiye kadar devam ediyor, o camilerde örümcek olmuyor.' O güzel sepetinde de inşallah minik minik kumru yavrularını görürsün sevgili A-NOMAD. |
Alıntı:
Ben yumurta kabuklarını da nazar boncuklarını da dekoratif olarak kullanıyorum ama eğer gerçekten böceklere karşı böyle bir etkisi varsa harika, bir nevi bonus olur benim için ;) Malum, bitkilerim balkona çıkınca zararlılara karşı savunmasız kalmış oldular. Kumrular henüz sepeti sahiplenmediler ama umarım bir an evvel yerleşmeye karar verirler. O kadar özene bezene yuva hazırladım, kullansınlar işte :D |
2 Eklenti(ler)
Domateslerimiz pek güzeller, biraz da büyük olsalardı...
Aslında çok daha minik domatesleri oluyordu ama akıl küpü ben, bir şiş yardımıyla (buradan da anlayacağımız gibi bu 'şiş' denen gerecin çok fonksiyonu oluyor :D) çapa yapmaya başlayınca bundan çok hoşlandı ve domatesleri daha büyük, daha göz alıcı olmaya başladı ;) Eklenti 564605 ...Ve lezzetli, mis kokulu... Eklenti 564606 Lezzet konusunda enzimin etkili olduğunu sanıyorum çünkü enzim vermeye başlamadan önceki domatesler (yine güzel kokuluydu ama) ekşiydi, enzimden sonraki domatesler ise oldukça tatlı ;) |
Alıntı:
Bence çapadan değildir o :D :D ( şişle tehdit etti ) |
Benim de tohumdan yetiştirdiğim 3 tanecik domatesim var ama daha çiçek bile vermediler.Ben de mi şişle tehdit etsem ne.:p:p
|
1 Eklenti(ler)
Atlaslarımı balkona çıkarırken 3 büyük endişem vardı: Yetersiz ışık, bol rüzgar ve zararlılar…
*Çok şükür zararlılarla şimdilik sorun yaşamadık / karşılaşmadık. Hemen hemen her sulamalarında enzim kullanıyorum, ara sıra da yapraktan enzim uyguluyorum ve enzimin kesinlikle çok etkili olduğunu söyleyebilirim. Belki zararlılara karşı güçlenmelerine de yardım etmiş olabilir zira temizlikte kullanırken tecrübe ettim ki enzimin böcek kaçırıcı etkisi de var… *Rüzgar da zannettiğimden daha az rahatsız etmiş gibi görünüyor, zarar vermemesine hayret etsem de bunun için günde çok kere şükürler ediyorum. Balkonumun rüzgarla yaşadığı şiddetli bir aşk var, artık bundan eminim :D Bütün şehirde yaprak kıpırdamazken bizim balkonda 'El Nino' hüküm sürüyor! Atlaslarım sürekli sallanmayı / savrulmayı oyun gibi mi algıladılar bilemiyorum ama her ne sebeple olursa olsun, bundan kötü etkilenmemiş olmaları çok sevindirici. *Işık konusu ise benim için tam bir sürpriz oldu. Şöyle ki, içerideyken bol güneşte yaşıyorlardı ve bu durumdan memnun görünüyorlardı ama balkona çıktıklarından beri gün boyu bol aydınlık olmasına rağmen güneşi sadece sabahları ve kısa süreliğine görebiliyorlar. Görünümlerinde güneş ışığı eksikliğine işaret eden (renk tonunda değişiklikler, sürgünlerde anormal incelme ve uzamalar, cılızlaşmalar, yapraklarda yumuşama-incelme ya da şekil bozuklukları gibi) hiçbir şey olmaması bir tarafa, balkona çıktıklarından beri çok daha sağlıklı görünmeye ve daha güzel gelişmeye başladılar, güçlendiler. Elbette tamamen açık havada olmalarının katkısı da yadsınamaz. ''Az güneşi, bol güneşten çok daha fazla sevdiler'' diyebilirim yani… **Tüm bu iyi gelişmelerin yanında canımı sıkan şeyler de oldu. Prenses (Epiphyllum oxypetalum)’in ilk tomurcuğunun gelişmesi bir noktada durdu… Tomurcuk hala canlı (umut tamamen bitmiş değil yani) ama büyümüyor ve gerçekçi olmak gerekirse büyük olasılıkla kısa süre içinde tutunmayı bırakıp düşecektir. Eklenti 564795 Aslında bunu bekliyordum çünkü yaptığım hataların bilincindeyim. -Tomurcuk çıkartmış olduğu halde Prenses’in yerini değiştirmem çok yanlıştı, bile bile bunu yaptım :mad: -Tomurcuğa dokunmamak gerekiyor ama ben (tahmin edeceğiniz üzere) bunu da yaptım, bir kez de değil üstelik… :rolleyes: -Balkona aldıktan sonraki ilk sulamayı biraz geciktirdim, toprağını her zamankinden daha fazla kuruttum yani… Bu tamamen tecrübesizlikten (ilk tomurcuk sonuçta) kaynaklandı aslında, birçok bitki 'tomurcuklanma döneminde suyunun azaltılmasını istiyor' diye öyle davrandım. Sonradan öğrendim ki bir gecelik gelinleri tomurcuklanma döneminde susuz bırakmamak gerekiyormuş, takip eden sulamalarını her zamanki düzeninde devam ettirdim ama olan olmuştu artık… [Çocukluktan itibaren 'deneme-yanılma' yöntemiyle öğrenmeye programlanmış bir jenerasyona mensubum ve kanımca en etkili öğrenme yöntemi de budur. Okuyarak, dinleyerek, görerek öğrendiklerimiz unutulabiliyor (aslında hiçbir şey unutulmaz, bilinç altına girip saklanırlar ve bazen saklandıkları yerden çıkartmak da çok zordur) ya da bu bilgileri bulabilmek için hafızamızın altını üstüne getirmemiz gerekebiliyor... Oysa canımız yanarak öğrendiklerimizi asla unutmayız. Bu şekilde edinilmiş bilgiler, bilinç altımıza doğru 'yan gözle bile' bakmazlar. Örnek: Yanan sobanın sıcak olduğu bilgisi :D] Elbette tomurcuğun gidişatında kontolüm dışında şeyler de etkili olmuş olabilir. -Havalar bir türlü ısınmadığı için tomurcuğun gelişmesi durmuş ya da rüzgar nedeniyle tomurcuk etkilenmiş olabilir, bunlara müdahale şansım yok… **Güzel sürprizlerle de karşılaştım: Birkaç yeni tomurcuğumuz daha geliyor! ''Şişleri tehdit olarak algılamış olabilir mi?'' diye aklımdan geçmedi değil :D Alıntı:
(!) Kendime hatırlatma: Yeni tomurcukların zarar görmemeleri için (rüzgar konusunda yapabileceğim tek şey dua etmek) ne yapıp edip kendimi frenlemeli, yeni tomurcukları sadece uzaktan sevmeliyim ve sulamayı aksatmamalıyım! |
Ben ilk fotoda oklava gördum
iPhone 'den Tapatalk aracılığı ile gönderildi |
Evet, oklavadan desteklerim var. :)
|
3 Eklenti(ler)
Farklı farklı başlıklarda hep görürdüm, bazı şanslı üyelerimizin 'bu sabah bir de ne göreyim, benim X bitkim meğer kocaman tomurcuk yapmış da bunca zaman benden saklamış' tarzı mesajlarını ve özenirdim, 'benimkiler de acaba bir gün bana böyle bir sürpriz yapar mı ki' diye içimden geçirirdim...
Bu sabah, o heveslisi olduğum hoş sürprizle bana günaydın diyen ''Yıldız (Stapelia grandiflora)'' oldu ;) Onca tomurcuk kaybetti diye üzülüp duruyordum, hatta yardım almak için 'tomurcuk kaybı yaşamayan' üyelerimizden yardım istemeye de başlamıştım. Her gün kontrol etmeme rağmen bu yaramaz, benim meraklı gözlerimden saklanmayı başarmış ama bu sabah yakalandı, inşallah açılmış halini de paylaşmak kısmet olur :) Yıldız'ın yaşatabildiği 3 tomurcuktan biri ve epey büyümüş, her ne kadar hala 'tomurcuklanma döneminde yapılması gereken doğru sulamanın' ne şekilde olduğunu öğrenememiş olsam da onu gördüğüme çok sevindim... Eklenti 565140 Yıldız Hanım'ın tomurcuklarıyla verdiği poz da hoşuma gitti. Eklenti 565141 Ayşe (Senecio rowleyanus) ise güzellik uykusuna yattı, sonbaharda uyanıp süslenecek inşallah ;) Eklenti 565142 |
Sevgili A_NOMAD,
Bendeki senecio rowleyanus (Ayşenin akrabası) uykuya falan geçmedi, uzayıp duruyor. Nisan ayında dikmiştim, o günden beri gelişimine devam ediyor. Sizden öğrendiğim bilgilere göre sonbaharda gelişmesi gerekiyor, acaba yanlış giden bir şey olabilir mi? Bitkimi kaybetmek istemiyorum. |
Alıntı:
Sıcakları hissetmeye başlayınca uyuyacak, en azından şekerleme yapacaktır, dert etme ;) |
Sevgili A_NOMAD, stapelialar dilini çözemediğim bitkilerden ve bende hep gelişememişler, tomurcuk yapıp açamamışlardır. Sizin tomurcuğu görünce kendiminmiş gibi sevindim.:)
En yakın zamanda çiçeğini görmek dileğiyle... Biraz önce ben de, epeydendir açmasını beklediğim kaynana dilimin çiçeğini gördüm. Bir sevinç bir sevinç, görmelisiniz.:) |
Alıntı:
Umarım bu tomurcuklar bari açar da çiçek görebiliriz, dilleriyle ilgili bir ipucu bulursam ilk size haber edeceğim ki sizinkiler de çiçeklensin artık :) Sevincimi paylaşmanız ve sevincinizi de paylaşmanız beni çok mutlu etti, hemen sizin kaynana dili çiçeklerinize bakmaya geliyorum (fotoğraflarını yüklemediyseniz, yüklemenizi beklerim artık), biraz gözüm-gönlüm açılsın ;) |
1 Eklenti(ler)
Sevgili kelebek çalısı teyzeleri sağ olsun, balkondaki kızlarım için sinek/böcek tuzağı getirmişti dün...
Sabah tuzağı kontrol ettiğimde, vakit kaybetmeden çalışmaya başladığını gördüm, kendisine tekrar çok teşekkürler ;) (Çift taraflı yapışkan, sarı bir levha, zehir içermiyor) Eklenti 565153 Ben de gözüme, tohumla dolu birkaç 'Tespih ağacı (Melia azedarac)' kestirdim... Tohumlarından bol bol toplayayım ki elimde tedbir bulunsun :) |
1 Eklenti(ler)
Tatil dönüşü (yani tam olarak yarım saat önce :D) Yıldız'ın açmak üzere olan tomurcuğu ile karşılaşmak pek hoş oldu ;)
Eklenti 567197 |
Bu süper bir görüntü, ben de tatilden döndüm ama hiç tomurcuk yok.
Darısı benimkinin başına:) |
1 Eklenti(ler)
Çok sevinçliyim! Şükür kavuşturana...
Sabahtan beri 'sevgiliye mayhoş mayhoş bakan aşık modunda' bu kocaman güzelliği seyrediyorum ;) Darısı başına sevgili arkadaşım resimsel ve bu çiçeğe kavuşmayı bekleyen herkes... Bu arada burnunuzun dibine kadar yaklaştırmadıkça hiç kötü koku almıyorsunuz, illa kokusunu duymaya çalışmanızı da tavsiye etmiyorum :D Eklenti 567825 |
Oy bu ne güzellik yirim :p ben onu. Yıldız hanımla size mutluluklar dilerim.
|
Gerçekten başdöndürücü güzellikte.. Adıyla yaşasın :)
|
3 Eklenti(ler)
Çiçeğimiz açıldığı gün, akşama kadar yavaş yavaş şekil değiştirdi.
Eklenti 568550 Yapraklar geriye doğru iyice kıvrılarak çiçeğin göbek kısmını ön plana çıkardılar, bunun amacını tahmin etmek zor değil :) Eklenti 568551 Yıldız'ın çiçeğini daha uzun süre seyredebilmek için (tozlaşma gerçekleşirse, çiçek artık görevini tamamladığı için hızla kapanıyor) ve tohum alma arzum da olmadığından içeride tutuyordum, sinekler ulaşamasın diye... Ancak önceki gece büyük bir sinek, bir yolunu bulup eve girmiş :mad: Dün sabah çiçeğimin üstünde dolaşan beyaz kurtçukları görünce (kurtlu halinin fotoğrafını çekmedim, çiçeğimi kirlenmiş hissettiğim için elim varmadı) kendi kendime 'ne kadar izole etmeye çalışsan da üreme döngüsünü kıramamışsın işte' dedim ve kısa süre içinde faili de bulup kapı dışarı ettim hemen :) Tohum tutmuş mudur bilmiyorum ama bu sabah önce rengi soluklaşmaya, ardından da geriye kıvrılmış olan yapraklar öne doğru hareket etmeye başladı ve çiçeğimiz, 4 gün açık kaldıktan sonra yavaş yavaş kapandı. Kapanırken bile havalıydı :rolleyes: Eklenti 568552 Darısı yeni çiçeklere artık ;) |
1 Eklenti(ler)
Prensesim (Epiphyllum oxypetalum) bir yandan tomurcuklarını büyütmeye, bir yandan da gelişmeye uğraşıyor, pek çalışkan oldu maşallah ;)
Yeni bir gövde sürgünü, hızını almış gidiyor bakalım :rolleyes: Eklenti 568558 |
1 Eklenti(ler)
Yıldız Hanım yeni tomurcuklarını büyütüyor ;)
Fotoğraf karesinin sağında görülen 2 dal, psikopat kumruların ısrarla üstüne konmaya çalışmaları nedeniyle eğildi ama kırılmadı neyse ki... Sivri sivri uçlara illa konmaya çalışmak neyin kafasıdır, ne sapık kuşlarmışsınız arkadaş! :mad: Allahım al şu kumruları YeniGine'ye gönder yalvarırım :D Eklenti 571718 |
A_NOMAD;Yıldız Hanım yeni tomurcuklarını büyütüyor ;)
Maşallah, kıskanmamak elde mi? Bizimki seneye kaldı:) |
Sizinki seneye de kalsa eminim öyle tek tek değil, üçer beşer çiçek verecek size, çok güzel dallanıp budaklanmış çünkü ;)
|
Forum saati Türkiye saatine göredir.
GMT +2. Şu an saat: 06:16. (Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.) |
Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025