Alicim inanki şoklardayım sen nerelerdesin yahu :) Teşekkür ederim güzel sözlerin için benim çiçeklerim senin de kedilerin meşur bayıldım üsttekine çok tatlılar :)

Siz bütün sülale çiçekçisiniz sanırım. :) Hepside çok güzeller ya özendim valla.

Evet resul abicim hemen hemen herkes çiçek bakar bizim sülalede, çok şanslıyım bu konuda ;)

Hey yo, Mr. T., nasılsın, ne var ne yok dostum?:) Wassup man? Özledim sizleri, zaten moralim bozuk, ekürilerim Dağçiçee ve de müstakbel başkan Rana da yoklar, sayfana bakayım dedim.

Önceki mesajlarda sardunyaya sardunya aşıladım diye ağzından kaçırmışsın, bunu görmeyeceğimi mi sandın?;) Derhal izahat talep ediyorum bu hususla alakalı. Ayrıca zavallı Sabriye yoluna yoluna bit kadar kalmıştır diyeceğim ama maaşallah bereketli sanırım halen çelik aldığını okudum. Ve de S.Ü.M.'den yani zat-ı alinizin meşhuuur Sabriye Üretim Merkezi'nden bir adet sipariş vermek istiyorum, sende bir bardakta dursun, sonra bir ara alırım, o zamana kadar sen bak. Emir cümlesi gibi oldu ama sadece mümkünse rica ediyorum - ama yapmazsan sana ne çorap ne de akide var, ona göre:) Ayrıca hazır istiyorken, daha önce sipariş verdiğim Cevdet yavrusu vardı biliyorsun, beyaz istemiştim:dilli: ama sarı ve yeşil çıktı, ne yapalım. Sarının önce Adli Tıp'ta filan cinsiyetini kesin olarak netleştirelim, sonra o benim ama o da sende dursun, benim ama sen bak, olur mu? Aslında kedileri çok seviyorum diyemem ama Cevdet ve yavruları gönlümüze taht kurdu. Hepimiz Cevdetiz, anlıyorsun değil mi?:dilli:

Ben gene arada uğrarım, bize dua et olur mu? Sevgiler, selamlar.

Dur geri geldim notu: Hazır sormuşken, bana bir de sen oradan bir dal çingene şalvarı köklendirebilir misin? Taa ilk resminden beri aklımda o da.

Vicdan azabı notu: Bu arada kısa keseyim diye fazla soru sormadım ama inşallah iyisindir, dersler, okul vs herşey yolundadır umarım.

Hoş geldin ablaların ablası çok özlettin ya yemin ediyorum içim cız etti mesajını görünce sayfamda :( Ara ara uğra her zaman dua ediyorum hiç merak etme ablacım. Sardunyayı normal meyve ağacı çubuk aşısı gibi yapmıştım ;) Sabriye dikerim ablacım tabi köye bi gideyim de istediğin sabriye olsun :p Kedine de senin için bakıcam ablacım hatta ve hatta kedi alıyorum evime en kısa sürede gelicek burdan bi köyden getirecekler :) Başka istediğin bişey varsa dikeyim ablacım. Ve dağçiçeği ablamla rana ablam da yok gelin artık :(

Nota cevap: Çingene şalvarını dikilmiş bil abla ve Allah'a çok şükür iyiyim herşey yolunda iyi akşamlar :)

Demek meyve ağacı çubuk aşısı gibi, ha evet tamam, kolaymış o zaman canım....!!!!! Ben de hemen anladım zati o dediğini:dilli:

Yavrucum ben o dediğin zamazingoyu hayatımda yaptım mı da öyle haldır hop diye geçiştiriyorsun?;)

Şimdi zor birşeyse bu hiç kalkışmayayım, ömrümde aşı yapmamış birisi olarak. Neyse evet bu cümlemle gerçeği idrak ederekten vazgeçiyorum o halde. De, gene de hani izleyicilerimiz :dilli: içinden hani yapmak isteyen filan olursa sen anlat, sen bilirsin gene de. yani sardunyada aşı olayını ilk kez duydum, ağaç değil ki bu, ağaç dışındaki bitkilerde aşı oluyor mu? Bir de aşı yapılacak dalın o halde mesela odunsulaşmış kart bir dal olması gerekir herhalde. Amaç ne ayrıca aşıda? Farklı renk elde etmek filan mı?

Eve kedi alıyorum demişsin, Cevdet'in üstüne gül nasıl koklarsın sen? Cevdet duymasın, acısından evden kaçıp kötü yola filan düşerse garibim? Yani olacak iş mi Cevdet'e kuma getirmek? Çok bozulduk Cevdet sempatizanları olarak bilesin. Yaşasın Cevdetizm!!! :dilli: Tek yol Cevdet, tek yol direniş!

Çok teşekkür ederim ayrıca cömertliğin için de. Başka istediğim olmaz olur mu söz konusu senin şahane çiçeklerin olunca, ama hepsini aklımda tutamıyorum, ayrıca daha fazla yüzsüzlük etmeyeyim. Görüşmek dileğiyle.

Ablacım aşıdaki amaç bi kök üzerinde farklı renkler açtırmak. Sadece benimki meraktı denedim. Öyle şeylere gerek yok diye düşünüyorum aslında hani bi saksıya yanyana iki üç renk dik ozamanda renk cümbüşü yakalayabilirsin hem de aşıyla falan uğraşmadan :)

Cevdetimin üstüne gül koklar mıyım ben ablacım hiç, o köyde kaldı getirebilsem inan başka kediye yan bile bakmam yemin olsun insan gibi akıllı Cevdetim. Ama malesef getirme şansım yok hem o özgür yaşamaya alıştı yapamaz o şehir yerlerinde apartmanlarda ben bile sararıp solcam diye korkuyorum alışamadım hala şu şehir hayatına daralıp bunalıyorum :( Alışmaktan başka çare yok. Ben alışırım ama Cevdetimi o özgür yaşantısından, yavrularından koparıp buraya getiremem o orda çok mutlu :) Ben başka alıp onu bağrıma basıcam artık :) Ablacım ne yüzsüzlüğü estağfurullah ne istiyosan söyle köye gidince göndereyim.

Hiiiiii, demek hint bülbülü alıyorsun, onlar çok tatlı ya. Ben tesadüfen bir kuşçuda görmüştüm, nasıl hoşuma gitti, minicik, eve sürpriz olsun diye aldım geldim, evde eski kafes var diye biliyordum, meğer atmışız, kuşu gerisin geri götürdüm, ama çok tatlılar. Aslında kanarya da bakabilirsin, onlar da çok tatlı.

Gidiyorum derken geri geldim.

Muhabbet çiçeği dediğin hani benim senin sayfana ilk geldiğimde ilk mesajıma vesile olan, yani ilk sorduğum çiçek değil mi? Begonya türü değil mi o? Onu da yazalım benim köklendirme listeme:D 50 kuruşa nasıl buldun o diğerlerini, şanslısın gerçekten, soğanlar filan da gelmiş, odanı coşturmuşsun, ne güzel. Maaşallah diyeyim.

Neyse artık gideyim gerçekten:)

Hint bülbülleri ertelendi ablacım kedi kararım kesinleşince :) Tamam muhabbet çiçeğini de oldu bil ablacım. Evet o da begonya türü :) Onları 50 kuruşe tesadüfen sera gezerken buldum kaçırır mıyım aldım hemen :) Soğanlarımı herşeyimi getirdim, yeniden sıfırdan başladım menekşe yetiştirmeye ilk getirdiklerim tomurcuk yaptılar bile ablacım :) İyi akşamlar ablacım özletme bukadar lütfen :)

Hmm, biz de inandık, tamam, oldu. Sen kimi kandırıyorsun Tömürcek?

Bak bana bu neyi anımsattı biliyor musun? Hani Almanya'ya giden gurbetçiler karısını çoluğu çocuğu evde köyde bırakır, sonra orada gider bir Alman kadınla tanışır falan filan...Hatta filmlere konu olmuştur.

İşte seninki de o hesap...gittin tabi büyük şehire zavallı Cevdet'i beğenmez oldun ha? Garibim Cevdet ne talihsiz kediymiş ya, valla başına gelmeyen kalmadı:dilli: Sen şimdi o alamancılar hesabı, kendine orada bir Alman kedisi pardon Denizli kedisi buldun demek? Adı da Helga olsun bari:dilli:

Ben bu Cevdet'in hikayesini filmleştirmeye karar verdim, adı da "Cevdet nasıl kurtulur?" olsun veya ne olsun? Cevdet'in suçu ne olsun. Cevdet ne yaşar ne yaşamaz olsun. Serbest çağrışım:dilli:

gel sen şu Helga'dan vazgeç, hintbülbülü al. Cevdet yolunu gözlerken bebelerle, Helga neymiş? Bugün Helga yarın Olga, sonu yok bu işin.

Senden hiç beklemezdik Tömürcek, sen de mi?

Ablacım şaka da olsa böyle deme ya 'sen de mi' falan kötü hissediyorum kendimi. Benimde aklımda Dürüyenin Güğümleri canlandı izler miydin bilmem ablacım kendimi zühtü gibi hissettim töbeler olsun :D Kedimi görünce onu da çok seviceksin abla şimdiden önyargılı yaklaşma ;) Sen bana adresini gönder istediklerini gönderiyim ablacım :)

Kedimi görünce çok seveceksin filan türü lakırdılar...ha, yani kararlısın? Ben şimdi açar ağzımı yumardım gözümü ama;) Tipik erkek, ne diyelim:dilli: Sevmeyeceğiz işte onu, heh, hadi bakalım, sıkıysa o kediden bir daha bahset, hele bir resmini koy bakın Helga filan diye, boykot ederiz sayfanı, bilesin.

Biz Cevdet'i yedirmeyiz!:dilli: O kadar!

O Helga Helga diye bağıranı alın, alın onu!



Yani bir rahat duramadın orada:dilli: Kuş al, son sözüm bu bak, daha da konuşturma, çıkacağım dedim çıkamadım bak.

Çok sinirlendim, paskalya aşısını anlat hemen, sakinleşmem lazım:dilli: Onu da duymamıştım. Kesin gidiyorum şimdi, bir dahaki girişimde okurum olmazsa cevabını - Helga melga yok, duydun mu beni! Hele bi al, hele bi al:dilli: Hadi kapat, kapat, çok yazdı! Helgaymış! Görürsün sen:dilli:

Ablacım ama kedi çıktı bile yola kedi taşıma şeysi bile aldım ;) Hatta bi kedi aldım geçen hafta geri verdim hırçın çıktı ısırdı beni :D Paskalya aşısına gelince paskalyanın uygun bi yaprağını jiletle kes abla böyle ekmek arası yapar gibi yukardan başla yarısına kadar yar içini sonra oraya istediğin renk paskalya yaprağını ya da yılbaşı yaprağını yerleştir sonra streçle güzelce sar ablacım bukadar :) İyi akşamlar :)

Kardo, naber?:dilli:

Isırılmana üzüldüm ama bir yandan da yani işte görüyorsun, kim Cevdoş'un yerini tutaplüp?

Ben sana paskalya aşısını sordum, sen bana aşıyı anlatacğın yerde tost - sandviç tarifi vermişsin? ;) Ne yani şimdi bu? Şimdi paskalyaya cızık atacağız ve ekmeğin arasına mı koyacağız?:dilli: Streçle sar, bir gece buzdolabında beklet filan. Bu ne şimdi çocuum?

Sen şu işi baştan, bilmeyen birine anlatır gibi (ki bilmiyorum) tane tane, güzelce anlatır mısın? Hatta aslında bu gizemli olayın resmi filan var mı? Daha net anlaşılır öyle sanırım. Valla anlamadım, yukarıdan yar filan demişsin, nereyi yarıyoruz? Kestiğimiz dalı mı? Yoksa saksıda kalan dalın kalan kısmını mı? Ayrıca dikey mi kesiyoruz? Napıyoruz anlamadım ki, esrarengiz bir takım işler gene. Streç olayını da netleştirelim lütfen. Pardon ya, bitte demek istedim, hilfe bitte:) Sen şimdi Almanca da öğreniyorsundur, ondan diyorum. Ayrıca du bist neun zehn jahre alt. Ya, bak dehşet bir Almancam var:dilli:

Neyse, bir de şu konuda yardım lütfen. Şimdik, ben bir süre önce minik bir operasyonla bir bitki ele geçirdim - kendime ve ekürilerime. Ama ne olduğunu yazmayayım, Rana gizli gizli gelip okuyor, sürprizi bozulmasın:) Neyse, ne yazık ki aldığım milyonlarca çelik daldan kala kala 2 dal kaldı, diğerleri öldü niyeyse. Şimdi geçen en son kuruyup ölen dalı saksıdan çıkardığımda (direkt saksılara dikmiştim dalları), dalın en dibinde böyle mikroskobik miniklikte beyaz kıl kurdu gibi bir şey kımıl kımıl ediyordu. Nasıl midem bulandı, hem de çok sinirlendim. Yani işte dalı çektim topraktan, en dip kısmına baktım kök var mı diye, aaa, herif orada, böyle kımıl kımıl, ama çok çok minik.

Şimdi bu durumda o saksıda toprağın içinde bu vatandaşın hısım akrabası da ikamet ediyor olabilir, henüz korkumdan toprağı deşmedim. Sorun şu ki, o kalan yaşayan dallardan biri bu saksıda, hani ona da musallat olmasınlar. Ben nasıl o toprağı bu hayvanattan arındırırım?

a) Saksıya çamaşır suyu boca etmek
b) Saksıya kaynar su boca etmek
c) Saksıdaki toprağı tuz ruhu ile pırıl pırıl yapmak
d) Telekinezi ile yani beyin gücümle varsa o hayvanatları öldürmek
e) hepsi

Böyle bir durumda ne yapılması gerekir? Sen misal böyle bir sorun yaşadıysan nasıl kurtuldun? Misal asprinli su tarzı bir şey döksek bu adamlar ölür mü? Asprin bir örnek elbette. Kalan o dalı saksıdan çıkarıp başka saksıya almam gerek ama hani bu tür bir durum.da ne yapıyoruz? O toprağı atmak dışında ne yapılır? Yani mesela asprinli suyu köklenmeyi teşvik için arada yapıyoruz ya, işte sulama sularına filan böyle böcek öldürücü ne karıştırabiliriz ki? Yani böcek ölecek ama çiçek ölmeyecek - İskender'in düğümü gibi bir şey oldu ama. Bu mesajı okuyan ve konuyla ilgili bilgisi olan başka arkadaşlar da varsa - kızlı erkekli :p farketmez, seve seve dinlerim önerileri.

Bu arada, geçen gün bir dükkanın önünde bordo horoz ibiği gördüm, hani kıvır kıvır var ya böyle, benim çok hoşuma gidiyor, tohumundan rica ettim, adam izin verdi, aldım. Kızlara ayıracağım, sana da ayırayım mı? Sende vardır belki ama yoksa ayırayım. Ateş kırmızısı horoz ibiğim de var, ondan da ayırabilirim.

Haydin cümleten çüs, auf Widersehen.

(80 tane konudan bahsettim, hepsine cevap verirsin gayrı)

Isırıldım ama yılmadım gari yılmayıvecem bu kedi işinden :D Ablacım bu aşı işi baya baya karışmış ben bunu fotoğraflı şekilde anlatcam sayfamda ;) Şu saksındaki kurtlardan da arınman pek kolay olmaz. Hemen ölmüyor o geberesiceler. İstersen diğer çeliği de çıkar toprağı tepsiye dök havalandır abla sonrada yüksek ısıda fırınla içindeki mikroplar, yumurtalar vs. de ölsünler. Sonra toprapını temiz temiz yeniden kullan ablacım.

Horoz ibiği tohumlarından da ayırırsan sevinirim cymbelina abla yüzsüzlük yapasım var :D Ama benim en sevdiğim limon sarısı horoz ibiği bayılıyorum ona ondan va mı? :D

Balkon sayfam baya öksüz kaldı gene :D Biraz canlandırayım ;) Kış geldi balkon boşalınca hercai aldım bikaç tane :p Ama malesef tömürcek köyde olmadığından toprak sıkıntısı çekiyor şimdi şehirde oturan yeşil sever dostlarımı çok iyi anladım :( Bu sabah çıktım dışarı apartın karşısını bişey için kazmışlar o topraktan aldım kovayla hiç hoşuma gitmedi ama yapıcak bişey yok o toprağa diktim ve Allah'a emanet ettim ;)

Eklenti 460332

Eklenti 460333

Eklenti 460334

İkinci kedi maceramda fiyasko olunca evin düzenini yeniden değiştirdim :dilli: :o Yatak odasına taşıdığım menekşe masamı tekrar salona aydınlık yere aldım ;) Ve menekşelerim çiçeklenmeye başladı :p Kılıcım da oldu artıkın :D Ve hızlıca büyüyen fil kulağım :p

Eklenti 460335

Eklenti 460336

Eklenti 460337

Eklenti 460338

Menekşelerim buraya gelirken getirdiğim ilk yavrular şimdi çiçek açmaya başladılar ;)

Eklenti 460342

Eklenti 460343

Eklenti 460344

Eklenti 460345

...

Eklenti 460346

Eklenti 460347

Eklenti 460348

Eklenti 460349

Nilgün abladan yaprak olarak aldığım minyatür menekşem :p Bu inci menekşeyi de geçen Sakarya'ya gidişimde almıştım kardeşi Fatih'de şuan çiçeği soldu ama yenisini açar yakında ;)

Eklenti 460350

Eklenti 460351

Eklenti 460352

Eklenti 460353

Carrefour menekşelerim ve siteden beyaz papatya ablanın hediye ettiği çiçeğim adını bilmiyorum yelken zannediyordum ama sanırım değil ;)

Eklenti 460357

Eklenti 460358

Eklenti 460359

Eklenti 460360

Menekşe yavrularım ;)

Eklenti 460361

Eklenti 460362

Eklenti 460363

Eklenti 460364

Balkondaki çiçeklerimi soğuklar başlayınca içeri aldım ama malesef begonyalarım dayanmadı kaloriferin sıcağına ve yapraklarını döktüler bende çıkardım kapının önüne apartın koridoruna :D Geçen gün de temizlikçi abla geldi yukarı katta boş bi çalışma masası var al onu çiçeklerini üstüne koy dedi çiçeklerim gayet mutlular da inşallah beni aparttan atmazlar :D:D

Eklenti 460365

Eklenti 460366

Eklenti 460367

Gözümden kaçan bikaç fotoğraf daha ;)

Eklenti 460368

Eklenti 460369

Eklenti 460370

Senin menekşeler bence ergenliğe geçmiş Tömürcek'cim. Hiç yavru gibi değiller maşallah :D

Bayağı büyüdüler yağmur ablacım buraya getirdikten sonra ;) İlk getirdiklerim açıyorlar şimdi ikinci getirdiklerim de büyümeye çalışıyorlar :p

Çok güzeller tömürcek'im:) Bu sefer de favorilerim, hercailerin. Toprak konusunda pekte seçici olduklarını düşünmüyorum. Çünkü; burada refüjlerde vs. hep hercai menekşeler var ve toprakları da çok sert diyebilirim:)

Afrika menekşelerin de bir harika:)

Apart konusunda pek sıkıntı yaşayacağını zannetmem ama bu gidişle bizim, "bitkici öğrenciler" diye bir dernek kurmamız şart olacak gibi :D

Elinin değdiği her şey güzelleşiyor, bir kez daha kutlamak istiyorum seni:)

Güzel yorumun için çok teşekkür ederim emrecim ;) Hercailer dediğin gibi çok toprak şeçmiyorlar ama köydeyken hayvan gübresine dikerdim ve açmaya doyamazlardı :p Dernek kuralım emre ama sen buraya gel öyle yapalım bu işi hatta kampüse stand falan kurarız :D

Sevgili tömürcek; bak gördün bize hak verirsin artık ne toprağımız var, ne gübremiz var, ne suyumuz var, hep derim hele benim kendime ait bir hortumum bile yok :(; ama işte çiçek, bitki sevgisi deyip kolları sıvıyoruz, başarabildiğimiz kadar, İstanbul gibi yerde buna da şükür.
1577 nolu mesajdaki menekşe masasına bayıldım çok güzel görünüyorlar. Hercailerin de ayrı bir güzel. Ellerine sağlık ;) zaten seni hep takdir etmişimdir. Gönlüne göre inşallah...

Evet yenigine ablacım sizlere hak verdim deneyerek görerek :( Bir avuç gübre bişey yok yapı marketten, seradan alman lazım onlarda ne hikmetse çok bereketsiz oluyolar almayla baş olacak gibi değil. Menekşelerim için köyden söğüt, çınar gübresi getirdim şimdilik küçük pet bardaktalar yetiyor ama saksılarını byütünce nolucak bilmiyorum şehirde yaşamak zor zor diyodum bir zorluğunu daha görmüş oldum :(

Menekşelerimi koyacak yer olmadığından masanın üzerine koydum ablacım beğenmene sevindim ;) Şimdi bir de toplu olarak açsınlar ozaman daha güzel gözükecek diye umuyorum o masanın üzeri :p