Sevgili Mormenekşe, gönlün ne kadar geniş, teşekkür ederim.

Eşimin diş ağrısı yüzünden, hafta sonu gözüm dünyayı görmedi.
Doktor, çeşitli ilaçlar verdi ama ağrının kaynağını bulamadığı için sıkıntı yaşadık.

Haliyle ben, ne çiçeklerimle ne, ne de balkonumla ilgilenemedim, sağlık sorunu olduğunda, bitkiler ikinci planda kalıyor maalesef.

Sevgili Volare, seranın önünden geçerken, japonları gördüm, evime çok yakın bir yer, müsait olduğumda oradan alacağım artık.

Plan yapmayı hiç sevmiyorum, mutlaka bozuluyor, en iyisi plansız yaşamak.:(

Ah benim bitki delisi güzel arkadaşım, şimdi de japon gülüne mi takıldınız?
Herkes seferber olmuş sizin için, beyazı, pembesi, turuncusu mutlaka çok yakışacaktır balkonunuza, işin güzel tarafı da japon gülleri saksılarda bile olur, öyle çok geniş saksılar da istemez.

Harika çiçeklerinizile huzurlu bir yaz geçirmenizi diliyorum.
Sevgi ve muhabbetle.

Ne yapayım Adalet Hanım, "delidir, ne yapsa yeridir" mantığı...
Bilenler hoşgörüp yardımcı olmaya çalışıyorlar.:o
Ağrıyan benim dişim olsaydı, beni kimse tutamazdı da, eşim olunca akan sular duruyor.
laf aramızda, (erkekler daha mı nazlı oluyor ne?):D

ülker hanım balkonunuz bence harika.hele kaktüsleriniz çok güzel.ben kaktüslerimi geçen sene oğlumun sünnetinde kaybettim.gelenler susuz kalmışlar diye kaktüslerimi suya boğmuşlar.bende düğün telaşıyla farketmedim ve tüm kaktüslerim öldü.çok üzüldüm.bir dahada kaktüs almadım.siz balkonunuza bahtsız demişsiniz ama çok bahtlılar bence.benim balkonumda rüzgar alıyor.inanın çiçekleri balkon içine almaktan yoruldum ama rüzgarın kötü etkisinden kurtaramadım.sizin çiçekler o yüzden şanslı.benimde balkonumda çiçeklerim var ama pek tatları yok.sizinkiler çok güzeller ve bol çeşit var maşallah.rüzgar bile çiçeklerinizin güzelliğini bozamamış.

Birkaç resim daha ekleyeyim, belki farklı fikirler verirsiniz.
Benim yaptığım hata, saksıları fazla düzenli sıralayıp, estetik düşünmemek sanırım.

Sevgili Mehtap051, öncelikle balkonuma hoşgeldiniz.
Kaktüsleriniz için çok üzüldüm, buradaki dostluk öyle güzel ki, benim kaktüslerim sizin sayılır.
İstediğiniz varsa, söylemeniz yeter.
Güzel sözleriniz için teşekkür ederim, beni çok rahatlattınız.

Biberleri afiyetle yiyoruz,
Kaktüslerim hızla büyüyor, büyüdükçe tek saksıya almaya devam ediyorum, iki adet raf daha aldım, kışa doğru üzerlerine dizeceğim.
Henüz fotoğrafarını çekmemişim.(gözden ırak olan, gönülden de ırak olur" muş.):(
Arap saçları çok arsız, 3 saksı oldular.
Peyunyalarım 5 renk, olgunlaştıkça tohumlarını topluyorum.

Sevgili Ülker hanım, bu biberler çıtır çıtır yenir valla, afiyet olsun, emeğinize sağlık. Kaktüslere pek meraklı değilimdir, ama tavşan kulağı gibi olan, çok sevimli göründü gözüme. Saksıları da çok dekoratif olmuş, elinize, emeğinize sağlık. Yok yok sizin balkon bahtsız değil, bahtı, yolu açık balkon:)

Ülker'im yaaa, hiç bir işe yaramayacak biliyorum ama (ki bence de yaramamalı:D ) Japon gülünden vazgeç derim.
Kışın içeri aldığım için azdı, kudurdu, içeride bile çiçek açtı, 50 civarında tomurcuk yaptı. Hava ısınınca dışarı çıkardım aman sen misin çıkaran; biti bitmedi ayol. Yeni yapraklar açmadan içinden bit fışkırıyor. 3 ay uğraşım sonunda pes edip iki ana dal bırakarak budadım. Bu sefer de bitlerden kurtulduğu için yaprak fışkırdı. Neredeyse sulandırmadan dellenip, zehiri bastım, tüm yapraklar ve bitler öldü ama yeni yapraklarla birlikte yine peydah oldular.
Ne dersin? Hala isteyesin var değil mi Japon gülünü? Biliyorum var ve alacaksın :D E hadi kolay gele...

Sevgili Bennur Hanım, bu yıl dört çeşit biber diktim,
Bunları kıyamayarak da olsa yiyoruz, diğerleri bulundukları yerde çok rüzgar aldığı için yaprakları ve çiçekleri devamlı dökülüyor.
Kaktüsleri seviyorum, çok cefakar ve dekoratif oluyorlar.
Beğenmeniz beni çok memnun etti, sizin terasın kardeşi olur benim balkonlar.;)

Turuncuhis'im üzülerek söylemeliyim ki, hala japon alasım var, hemi de her rengini.:o
Benim çiçeklerde yaprak biti mazi oldu,
ya kırmızı örümcek popilasyonu yüzünden benim balkondan taşındılar ya da yöntemlerim işe yaradı ondan.
Sanırım kırmızı örümcekler de gidiyor, yeni yapraklar sağlıklı gibi.
agaclar.net üylerinin duaları işe yaradı galiba.:rolleyes:
Bir de rüzgar için okuyup üfleseniz iyi olacak, bugün yine hepsini fena sallıyor.:(

Sevgili Ülker,
Bu kadar rüzgarlı bir balkonda, demirlere monte ettiğin saksılar nasıl sabit kalabiliyor? Ben de uygulamak istiyorum. Lütfen yakın çekim foto ekler misin?
Sevgiler

Sevgili Ülker,

Bahtsız balkonunuzun bahtı pek açık göründü bana:) Hepsinin maşallahı var, gayet sağlıklı ve canlılar. Daha ne olsun du?:p

33 no'lu mesajınızdaki duvara monte, yarım saksılarda sanırım alttan su akacak delik yok. Sulamayı nasıl ayarlıyorsunuz? Çok hoşuma gittiği halde cesaret edip bu saksılardan alamadım. Oysa çok dekoratif.

Sevgili Maki01,
Nalburdan aldığım çelik telleri belli ölçülerde üç parça olarak kestim ve her bir teli dengeli duracak şekilde saksının uçlarından ısıtarak geçirip penseyle sıktım.
Amacım hem rüzgardan devrilmesin hem de temizlik yaparken kolaylık olsun.
Bilirsin balkon yıkarken saksı kaldırmak, altlarını temizlemek meşekkatli iştir.:rolleyes:
Yakın zamanda fotoğraflayıp yüklerim.

Sevgili DefneD.,
Eskiden yarım saksı yerine yuvarlak saksılar asıyordum, fakat bu balkonda fazla sallanıp başları döndüğü için yarım kullanmaya karar verdim.
Altlarına çakıl yerleştirip, bitkileri ön tarafa doğru diktim, toprağını da az koydum ki, sulama esnasında akıtmayayım.
Duvara sıkı monte edilince akıtmıyor, fakat gevşek vidalarsan vida yerlerinden su sızıyor.
Tecrübeyle sabittir.:rolleyes:

Ayın sonunu sabırsızlıkla bekliyorum.
Taşınıp taşınmayacağımız netleştikten sonra dostlardan gelecek bir çok bitkim olacak.
Melisalar, krizantemler, kaktüs ve sukulentler...
Sizleri çok seviyorum, iyi ki varsınız.:rolleyes:

Sevgili Ülker hanım ellerinize sağlık.. Rüzgara ne güzel çözümler bulmuş, saksıları sabitlemişsiniz. Bitkilerinizde çok güzel gelişmiş. Biberlerinizi bizim içinde tadın afiyet olsun..
Teptipli, düzenli bir yerleşim ne güzel..

Japon gülü isteğiniz konusunda dikkatimi çekti mesajlarda iki değişik gülden bahsediliyor. Kuşburnu şeklinde meyvesi olan gülü kokan japon gülü ve de sizin bahsettiğiniz katmerli sevgili koyu yeşilin japon gülü .. Bu ara her ikisi de aynı adla anılır oldu. Sipariş verirken aklınızda olsun satıcı boşuna bekletmesin sizi..

Çiçeklerinizle mutlu günler diliyorum..

Çok teşekkür ederim Feriha Hanım, sizlerin fikirleriyle daha güzel şeyler de yapacağım inşallah.

Japon güllerine gelince; her iki türün de farklı isimleri var fakat ben isimleri hiç aklımda tutamam.
Satıcı neler getirmişti bakmaya gidemedim ama Volare'nin dediğine göre çok fazla çeşit varmış, renk ve çeşit ayırt etmiyorum aslında, hepsi mutlu eder beni.
Evimin yakınında da küçük bir sera var, orada da gördüm.
Sitenin bahçesinde de farklı bir türü var, alacalı renkte ve sık çiçekli, adını bilmiyorum ama dibinden sürgün vermesini bekliyorum.
Benim gibi deli otla da sevinir vesselam.
İlginiz beni mutlu etti, fikirlerinizi bekliyorum.

Fırtınanın dinmeyeceğine kanaat getirip, yavaş yavaş bitkilerimi içeri almaya başladım.
Çok zarar görmüşler, içim acıdı.
Temmuzun ortasında bu nasıl bir fırtınadır, anlamadım.

Evet aynı kaderi paylaşıyorlar:( ama olsun bunu da bulamayanlar var, halimize çok şükür. Geçmiş olsun, burada rüzgar durdu biraz. Adana'dan arkadaşım telefon açtı, "perişan olduk, böyle yağmur, fırtına olmaz, yazlığın bahçesi balçık altında kaldı" diyor. Kısa sürer tekrarlamaz inşaallah. Allah bereketli, hayırlı yağmurlar versin. Sevgiyle kalın

Burada dün sabahtan beri fırtına var. Balkondaki bütün saksılarımı yere indirdim. Ama o kadar şiddetli esiyor ki hala toprak, yaprak uçuşup duruyor. Balkon leş gibi. Hava raporuna göre yarın da devam edecekmiş :(

Adana bile aynı durumu yaşadı. Saksıdaki domatesler devrildi. Sardunyaların dalları kırıldı. İçeri almak için balkon kapısını araladığımda havada uçuşan toprak olduğu gibi salona doldu ve kapıyı kapatamadım. Allahtan oğlum evdeydi bağrmalarıma yetişti o kapattı. Dünkü kadar şiddetli olmasa da bugün yine deli deli esiyor. İşimiz zor...

Sevgili Bennur ve DefneD., haklısınız buna da şükür.
İnanın balkonun temizliğini gözüm görmüyor artık, yaprağı güzel ve begonyalarımın tüm yaprakları dökülmüş, diğerlerinin de dalları kopmuş.
Balkonda kalanlar, çelik tellerle bağlı olanlar.,
Sökmeye üşendiğim için, hırpalandılar maalesef, tembelliğime doymayayım:(

Sevgili Maki01, gerçekten işimiz zor.
Bu gidişle hepsini içeri doldurup, ellerimi bağlayıp oturacağım.

Balkonunuzu bir daha dolaştım bu akşam.
Daha önce yazacaktım. Balkon kapısının yanındaki üç saksı: kuşkonmaz, begonya ve parlak mustafa beni her defasında yeni evli olduğum ve vergi dairesinde çalıştığım yıllara götürüyor. O yıllarda bu üçü hepimizin evinde vardı. Bir de arapsaçı. Çatır çatır koparır yeni saksılarda çoğaltırdık.
Şimdi yepyeni türlerde bir çok çeşit olsa da bunlar 'yerli' çiçekler bana göre. Ne yazık ki o kadar az görüyoruz ki.

Sağlıkla kalın....

Dolaştığınızı farkettim Vildan Hanım, balkon kapısını açık unutmuşsunuz.;)
Parlakmustafa, tül kuşkonmaz, çilli begonya, arapsaçı, atlas, kalp kalbe karşı... ısrarla tercih ettiğim bitkiler.
Onlarda çocukluğumun kokusu var sanki.

Canııııııım,
İşte sen çocukluğunu yaşarken, ben yeni evli, tazecik bir memurdum. Sitemizin güzelliği de burada işte kuşakların dostluğu, hemde birbirini hiç görmeden...
Sevgiler...

İşte bunu seviyorum...
Sitemizde, herkes aynı yaşta, aynı güzellikte.
Yüzyüze bile gelmeden pekçok ortak nokta ve samimi bir dostluk.
Çok şanslıyız, çoook.

Ülker hanım, ne zaman isterseniz buyrun:)
Pazara Torbalı'dan gelen emekli sera teknikeri bir çiçekçi var. Bütün çiçekçilerde bulunan çiçek, sebze fidelerinin yanı sıra lisiden sellukaya az bulunan bitkileri de satıyor. Belki İzmir'deki semt pazarlarına da gidiyordur. Cuma günü denk gelirse sorarım:)

Sevgili Defne Hanım, gelmeyi çok isterim, ben de sizi İzmir'e beklerim çok yakınız.
Torbalı'daki seraları dolaşmak bana herzaman keyif veriyor, birlikte gezmek daha güzel olur.
Cuma günü karşılaşırsanız, sorar mısınız? hem yerleri neredeymiş, hem de semt pazarına geliyor muymuş?

Domatesimin çiçeklerinin, çoğu rüzgardan dökülse de inatla hayata tutunuyor, yemelere kıyamam.
Gül biberimin çiçekleri döküldü ama, yeni tomurcuklar geliyor.
Petunyalarım muhteşem kokuyor, seneye kalmayacaklarını bilmek üzücü.
Petunya ve fil kulağımı geçici olarak sehba üstüne almıştım, orada kaldılar, nereye koyacağımı bilemedim.
Daha dışardakiler var... raflar yetmiyor...oof of...