![]() |
|
|
![]() |
#1 |
Ağaç Dostu
|
Sevgili Vildan Sönmez, nevsune ve limon, teşekkür ederim ![]() Kum zambakları tamamen torfa ekili, çok az sulandılar yazın bile. Çok sulanınca hemen yaprakları sararıyor, az sulayınca ise coştukça coşuyor. Son hali böyle: ![]() Sevgili limon, annem de bayılıyor çiçeklere, ben kışın okuldayken başlarından ayrılmıyor, her gün aralarında dolaşıp inceliyor; bir değişim gördüğünde telefona sarılıp bana haber veriyor "tomurcuk geliyor" ya da "ne oldu buna böyle" diye ![]() Ben gittiğimde tüm bakımlarını yapıyorum, sonrasında anneme emanet ediyorum. Bazılarına benden daha iyi bakıyor ![]() Sevgili nevsune, scillalarımdan bu sene umudum az. Yazın kuru bir yerde saklamıştım ama çıkardığımda çoğu kupkuru olmuştu, elimde un ufak oluverdiler ![]() Çiğdemlerimden güzün ve baharın açanları sanırım Ramazan Bayramı'nda kumlu toprağa ekmiştim, güzün açanlar açmış ve görsel olarak epey hoş bir tablo sunmuşlar bizimkilere ![]() Bahar çiğdemlerinde ise hareket varmış ama çiçek henüz yokmuş. İşte güzlük çiğdemlerim: ![]() ![]() ]Sevgili Vildan Sönmez, bu sene inşallah okulum bitiyor, yazın sizi gezdirebilirim ![]() |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2 | |
Ağaç Dostu
|
Vallahi yarın şansımı deneyeceğim. Kaç yıl olduğunu bile unuttum, Datça'dan bir kök kum zambağı getirmiştim. Üç yaprak bile olaması ama ölmedi de. Dediğin gibi, torfa ekicem, hatta bu yaz getirdiğim tohumlardan da aynı saksıya ekicem, bakalım ne olacak. Tabi İstanbul ikliminde o kadar da büyüyemez ama en azından gelişir belki. En alttaki davetin de çok hoşuma gitti, olur mu olur, kısmet, teşekkürler... Alıntı:
|
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
|
|