Bol yağmur yağdı bu sene, gece mumları açmaya devam ediyor.

Eklenti 317145

Bodur dahlialar çok yıllık gibi, iki senedir aynı yerde çıkıyor.

Eklenti 317146

Eklenti 317147

Ağaçların arasına birer kök hıyar karpuz ve kabak diktim.

Eklenti 317149

Eklenti 317150

Dört tane kabak hasat ettim.
Eklenti 317151

On kök de mısır var.

Eklenti 317153

Kayısılar sararmaya başladı.

Eklenti 317152

Küpelerin keyfi yerinde ama bir türlü coşmadılar nedense.

Eklenti 317154

Eklenti 317155

Lobelyalar geçmiş yıllardaki saksılarında kendiliğinden çimlendi.
Bunlar iki yıl önce tohumdan yetiştirdiğim sarkan tür.

Eklenti 317156

Eklenti 317157

Biraz daha fotoğraf var, onları da yarına bırakalım.
Şimdilik bu kadar.

Adalet hanım,herşey her zamanki gibi muhteşem..

Çok güzel!

Benekli liliumu bu sene aldım, biraz cılız ama seneye daha güçlü olacak.

Eklenti 317410

Eklenti 317411

Fotoğrafta rengi tam çıkmamış, mercan rengi bir lilium, o da yenilerden.

Eklenti 317412

Ortancalar pek keyifli değiller, çiçekleri küçüldü.

Eklenti 317413

Monardayı çok sevdim, hem zahmetsiz hem de yayılıp bulunduğu alanı dolduruyor, uzun süredir çiçekli.

Eklenti 317414

Sardunyalar fırtınadan sonra kendine gelmeye başladılar.

Eklenti 317415

Eklenti 317416

İlk baharda bütün dalları donmuştu, çok üzülmüştüm, dipten yeniden sürgün verdi ve benim güzel solanumum ilk çiçeklerini gösterdi.

Eklenti 317417

Eklenti 317418

Petunyalar iki aydır yaşıyor, her zaman böyle olmuyor, diktikten bir iki ay sonra hastalanıyorlardı.

Eklenti 317419

Eklenti 317420

Verbenalar çok güzel çiçekleniyor, pembeler kokulu değil.

Eklenti 317421

Morların çok hoş bir kokusu var, bunu çoğaltmalı.

Eklenti 317422

Adalet Hanım, benekli lilium ve monardanız harikalar ellerinize sağlık.

Hiç kokan verbena yetiştirmemiştim, bugünden itibaren kokulusunu arıyorum merak ettim..:)

Demek petunyalar gibi verbenaların da morları kokuyor, her gün yeni birşey öğreniyorum sizlerden.. Paylaştığınız için teşekkürler..

Menekşelerin sarı-turuncu gibi olanları da güzel kokar, bal gibi gelir bana..

Monarda ve benekli lilium kokuyor mu?

Solanumu ben bir kış yaşatabildim, yaylada yaşadığına göre yaşamama sebebi soğuklar değilmiş diyorum.

Yaylada kışın kaç dereceye kadar düşer hava sıcaklığı sizce?

Adalet Hanım, bu ne güzellik ya! Kıskanıyorum vallahi:) Bombardıman gibi hangisine bakacağımı şaşırdım. Tek kelimeyle harika!

Eee ben de sevdim ne olacak şimdi :p
Hakikaten çok güzelmiş bayıldım :)

Sevgili Feriha hanım;
Verbenalar çok güzel bitkiler, her rengi ayrı güzel, hele de kokulu olanları.
Siz kokulu bulamazsanız ben size bunlardan diker gönderirim.

Monarda ve benekli lilium kokusuz ama, monardanın yaprakları çok güzel kokuyor, kekik limon karışımı çok güçlü bir koku.
Ayrıca iki yıl önce tek kökten bu kadar çoğalması da harika.

Solanum kışı hiç sevmiyor Feriha hanım, yaylaya kışın gitmediğim için kaç derecelere kadar düşüyor bilmiyorum, tahminim -10 °C oluyordur.
Ankara'nın kışı ile mukayese edilemez.
Yetiştirmek istiyorsanız saksıda büyütün, kışın içeri alırsanız sorun olmaz.
Tüm yaz bol çiçekleri ile harika bir şölen sunar size.
Sevgiler.

Sevgili peyyide;
İki seneden beri bahçemi çok ihmal ettim, istediğim düzenlemeleri yapamadım bir türlü.
Bu halini beğendiyseniz, düzenlenmiş hali ile daha çok beğenirsiniz inşallah.
İlk hedefim, küçük bir süs havuzu, içinde nilüferler, kenarlarında gallalar vb.
Eylül sonu gibi düşünüyorum ama kısmet.
Sevgiler.

Bakarız bir çaresine sevgili selis :)
Bu sene monardayı değişik yerlere de dikeceğim, o zaman size de bir kök fidelerim.

Bilseydim mordanyanın bu kadar güzel olduğunu daha çok sökmezmiydim dibinden,ama söktüğümde yaşıyor çok sevindim...
bahçen şahane canım ellerine sağlık....

Alcen'ciğim, göreceksin, seneye en az 20 kök olacaklardır, çok çabuk yayılıp gelişiyorlar.
Ne zaman istersen gel, istediğini götür canım.

Sayın Adalet hanım,

çiçekleriniz yine her zamanki güzelliklerine bürünmüşler. Mümkünse monarda söküm zamanı 1 kök bende rica edebilirmiyim.

Tüm güzelliklerin sizinle olması dileğimle muğladan selamlarımla.

Ablam, bana yolladığın monarda küçücüktü. Öldü derken yeni sürgünler verdi. Hem güzel hem de yaşama ve yayılma isteği olan bitkilere hayran olmamak mümkün değil.

Sevgili Adalet Hanım,

Bahçenize bugün bir kez daha dolaştım. Hakikaten ilk baştan bugüne yaptıklarınızı çok takdir ettim. Çiçeklerinizin hangisini söylesem, rengarenk gülleriniz hepsi çok güzeller, zaten gül görünce bir siz bir de Güler Hanım aklıma geliyorsunuz. Clematisleriniz harikalar, ben de Blue Angel aldım yazlığa diktim, umarım sizinki gibi yetiştirebilirim. Monardaya herkes gibi ben de bayıldım, alcen sizden çelik aldı diye okudum sanırım, çeliğin çeliği nasıl olur acaba ;)

Kavınvalidemin de Gülek yaylasında bahçeli bir evleri var. Rahatsız olduğu için pek bahçeyle ilgilenemiyorlar. Bol bol meyve ağaçları var.
Yaylaya her yıl kirazların tadına bakmak için özellikle Haziran'da giderdik. Bu yıl olmadı. Güneyin deniz kıyısından çok yaylalarını çok seviyoruz. Mis gibi orman havası, çamların kekikle karışan kokusu...Meyve ağaçları, kirazlar, erikler, dutlar, kızılcıklar, sumaklar...

Dağdan kekik ve sarı kantaron toplarız...Sumaklar yaz sonu olur, onu görümcem halleder. Kızımın ve benim kebap ve dut yemekten illaki bir bağırsaklarımız bozulur...Damacana su kavramı yoktur, çeşmeden akan su Hayat suyudur...

Mersin yaylalarına gidemedik ama çok daha güzel olduğu söyleniyor, seneye gideriz oralara umarım...

Sevgilerimle,

Hoş geldiniz sevgili syuksek;

Monardayı isteyen çok arkadaşım var, küçük plastik bardaklara dikip hazırlamak istiyorum, sizin için de bir tane ayırırım.
Çelikten tutmuyor sanırım, kökten ayırmak lazım, şu an hâlâ çiçekleri var üzerinde, tohum yapacak mı diye bakıyorum.

Gülek yaylası bizden çok daha yüksekte, oralar gerçek yayla, yaylanın da yaylası yani.
Çok verimli, toprağı, tertemiz nefes açan bir havası vardır.
Eskiden Hayat suyunun olduğu yerde otobüsler mola verirdi, herkes suyunu doldururdu oradan, tam Torosların tepesi.

Mersin yaylalarına yolunuz düşerse buyrun gelin, kapım siz sevgili dostlarıma her zaman açıktır.
Sevgilerimle.

Sn. Adalet Hanım,

Antalya'da tatildeydim, pek uğrama fırsatım olmamıştı bu sayfalara, şimdi şöyle bir bakayım dedim, bahçenizde yok yok:) Her biri ayrı güzel.

Ben de fırtınadan dolayı kırılan, bozulan bitkiler ve yaprak bitleri ile uğraşmaktan bunalmıştım bir ara. Ama insan ne olursa olsun kopamıyor işte.

Bu güzellikleri bizimle paylaştığınız için ellerinize ve yüreğinize sağlık, bahçenizi gezince içim açıldı inanın:)

adalet ablacim bakmaya doyamadim cok guzeller eline emeyine yureyine saglik.o guzel ciceklerinle huzurlu saglikli bir omur dilegiyle.saygi ve sevgilerimle

ablacim ya benimkide boyle oldu bir caresini bulduysan banada soylermisin?

Sevgili no lina, ben de balkondaki sebzeleri merak ediyordum, demek tatildeydiniz.
Dilerim güzelce dinlenip yılın yorgunluğunu atmışsınızdır.

Sayın Orhan Özbilgiç'in bahçesinin halini görünce(Samsun), benim yaşadığımın hafif kaldığını düşündüm.
Elbette kopmayacağız, esneyebildiğimiz kadar esneyeceğiz ama kopmak yok :)
Sevgiler.

Sevgili Türkan;
Bahçeme hoş geldiniz, beğenileriniz için teşekkürler ediyorum.

Tam da zamanında petunyalar için sormuşsunuz.
Dün şıkır şıkır olan pembe petunyam bu sabah yığılmış kalmış, görünce üzüldüm tabii.

Hemen bir tane aspirini bir bardak suda eritip verdim, bakalım bir kaç gün sonra durum ne olacak.
Başka da çaresini bilmiyorum.
Sevgiler.