Hayırlı ve Bereketli bir Sezon Temennisiyle...
 

Bahar yaklaşırken sezonun ilk bahçesel hareketimi, hayırlı ve bereketli bir sezon temennisi ile paylaşayım :)
Çok arayıp da bulamadığım, lakin hiç ummadığım bir yerde karşıma çıkan enginar fidelerini önce torfda bardakta köklendirerek işimi garantiye almaya çalıştım. Mayıs gibi ise asıl yerlerine geçecekler...
Enginarın çok yıllık bir sebze olduğunu yeni öğrendim. Bu türün ise (Bayrampaşa) nispeten soğuğa daha dayanıklı olması benim için ekstra bonus oldu. Malûm Gönen’de 500 rakımlı bir köyde yetişecekler. Henüz dört adet fidem var, ama çok hızlı yeni fideler verdiği için seneye on köke tamamlayıp, fazla fideleri ise talep edenlerle paylaşmayı düşünüyorum.

kısmet olursa ilk taliplisi ben olayım çok güzel görünüyor

Karayemiş (Taflan)
 

Merhaba arkadaşlar, acil olarak bilgilerinize ihtiyacım var:)
İki sene evvel karayemiş fidanı almıştım. Sonra ise “o kadar fidanın ardından bu ne açgözlülük, zira iklim uygun değil” diyerek aldığıma pişman olmuş, zaten kuruyacaktır düşüncesiyle bahçenin toprağı taşlı, çukurunu bile zorla açtığımız en kötü noktasına dikmiştim.
Şuan Gönen’de olmadığım için bahçeyle ilgilenen abimizden birkaç fotoğraf istedim. Gönderdiği fotoğraflardan ilk gözüme çarpan bu karayemiş oldu. Biz meyvesinden vazgeçtik, madem yaşıyor yeşilliği yeter diye düşünürken üzerindeki oluşumlar bana çiçek tomurcukları gibi geldi. Karayemiş meyvesini alabilmek için yıllarca bekleyenleri duyunca da, bu kadar kötü toprakda ve iklimi uyumsuz bir bölgede fotoğrafdaki oluşumlar beni çok heyecanlandırdı.
Ama teyide ihtiyacım var, çünkü daha önce hiç karayemiş çiçeği görmedim. Ne dersiniz bu oluşumlar tomurcuk mu? Eğer tomurcuksa kendini döller ve meyveye dönerler mi?

Sayın obabilgesi, neden "bu kadar kötü toprakta" ve "iklimi uyumsuz bir bölgede" dediğinize anlam veremedim. Gönen son derece geniş tarım alanlarına sahip verimli topraklarla kaplı bir bölge.

Ayrıca İstanbul'un, Avrupa yakasının güney sahillerinde (Zeytinburnu, Bakırköy, Florya, Küçükçekmece, Avcılar), Marmara'nın hemen karşı kıyısında Gönen'e yakın çevre ilçeler olan Çanakkale/Biga, Çan ve Yenice'de meyve veren pek çok karayemiş ağacı var. Belki fidanken biraz bakım yapmanız, sulamanız gerekebilir ancak yetişme ve meyve verme konusunda sorun olacağını hiç sanmıyorum.

Evet resimde görünenler tomurcuk. Ağacınız yakında çiçek açacak. Karayemiş çiçekleri hermafrodit ve gözlemlediğim kadarıyla kendine uyumsuzluk durumu yok bu yüzden meyve vereceklerdir. Çevresinde aynı türden başka ağaç olmadığı halde meyve veren karayemiş ağaçları biliyorum.

Merhaba Syn CornusMas :)
Mesajım tamamen yanlış anlaşılmış :) Şöyle ki, “kötü toprak” dedim, çünkü bahçenin fidan çukurunu bile zor açtığımız çitlere yakın kumlu-taşlı bir noktasına dikmiştik. Normalde bahçe toprağımız bildiğiniz humus ve komposttan oluşan inanılmaz verimli bir toprak. “İklimi uyumsuz derken de, Gönen karadeniz iklimine nazaran çok daha kuru ve güneşli bir bölge. Tüm bunları düşününce mümkün değil yetişmez diye düşünmüştüm.
Şimdi, “peki neden diktiniz? diye soracaksınız.
Tamamen gözün doymaması :) Fidan alışverişi sırasında 50 civarı karışık meyve fidanı olmıştım. O da, bu da olsun derken iki tane de karayemiş fidanı almıştım. Fidanları diken abimiz “bunlar burada olmaz abi” diyerek, diğer fidanlardan kalan bir yere dikti. Dikildiği sene 1 tanesi kuruyunca ümidim iyice tükenmişti, ama şimdi kalanı bu halde görünce tabi hem çok sevindim, hem çok şaşırdım. Hele ki yıllarca çiçeğini görmeyi bekleyenleri duyunca da, şaşkınlığım katlanarak arttı.
Verdiğinizi bilgiler için ayrıca çok teşekkür ederim, yeşilliği kalsa yeter diye bakımını yaparken üçüncü senesinde meyvesini yiyebileceğiz desenize.
Çok sağolun:)

Yapacağımız eti lezzetlendirmek için getirmişler, bahçedekilerden habersiz...
Kokusu biraz farklı gelince birazına el koyup çelikler hazırladım, birkaç dal kekik-biberiye eksik yesinler:)

Salvia Officinalis (english sage)
 

Tohumdan adaçayı denememiz :)
Bu sene ciddi bir alanı aromatik ve şifalı bitkilere ayırmayı düşünüyorum. Kekik, adaçayı türleri, nane, tarhun, çıbrıska, fesleğen, sarımsak otu, frenk soğanı, melisa, alman papatyası, sarı kantoron bunlardan ilk aklıma gelenler... Birçoğunun tohumunu temin ettim ve çimlendirme çalışmalarına başladım.
Bahçenin bu kısmını plastik lambiri ile çerçeveleyip bölümlere ayırarak, 20 cm’lik yükseltilmiş yatak şeklinde organize edeceğim. Böylelikle hem bakım kolaylığını, hem de olası bir istilânın önüne geçmeyi hedefliyorum .
Bakalım zaman ne gösterecek...

Bahar gelince tohum kutularının açılma vaktide geldi. Bazılarını sizlerden, bazılarını ise çeşitli kişi veya kuruluşlardan tedarik ettiğim yerli-yabancı atalık tohumlar ve benim için her biri servet değerinde...

Baharat tarhım için hazırladığım fideler (zahter, kekik türleri, adaçayı türleri, nane türleri, mercan köşk, biberiye ve tohumdan yetişen birkaç şifalı ot daha). Şehirlerarası seyahat yasağının kalkmasıyla bahçedeki tarhımda yer alacaklar.
Bu endişeli günlerimiz de geçecek evelallah, ben o güzel günleri hayal ederek teselli oluyorum.

Bu sene ilk karşılaşmamız! Hissediyorum, uğurlu bir sezon olacak :)

Bu sezon her domates fidesinin dibine kardeş bitki olarak ceneviz fesleğeni ekeceğiz. Bu şekilde hem domatesin lezzetini katlarken, hem de zararlıları uzak tutmayı hedefliyorum. Tabi hasat ettiğimiz fesleğenlerden yapacağımız pesto sos da cabası olacak :)

Ne Yapacağım Şimdi?
 

Merhaba e-devlet’den seyahat izni için içişlerine başvuru yaptım ve ret yedim! Şimdi ne yapacağım ben? Herşeyi geçtim geçen sene dikilen, hünnap gibi suyu seven fidanlar var ve susuz kalacaklar.
Birisini ayarlıyayım desem, ağaç sayısı fazla olduğu için basınç yeterli gelsin diye damlama hortumları gruplar halinde ayrılmıştı. Telefonda anlatmam mümkün değil, kezâ sağolsunlar başında dursan gene çok zor anlatabiliyorsun! Fena stres oldum:(

Bahçeniz ne kadar uzaklıkta, Sayın obabilgesi? İl sınırı dışında değilse bizim gibi yapabilirsiniz.

Bizim burada şöyle bir uygulama var. Çiftçi belgesi olmadığı ve yaşa takıldığı halde eşim her gün gidiyor.

Uygulama başladığında bir kaç gün çaresiz evde kalmıştı. Sonradan araziye ait tapu belgesi arabada bulundurulursa sorun çıkarmıyorlar, diye duyduk. Bazen yalnız bazen beraber, sokağa çıkma yasağı olduğu günler dahil gidiyoruz. Durduran bile olmadı.

Bir de arabanın tepesindeki bagaja birkaç çapa kürek bağladı. Deneyin isterseniz.

Telefonda yazmak zor oluyor, biraz karışık bir anlatım oldu.

Kolay gelsin.

Anladım, çok iyi anladım teşekkür ederim Sevgi hn, ama maalesef il dışında :( Zaten tüm sıkıntı da buradan doğuyor. Nasıl üzülüyorum anlatamam, şöyle birkaçgün sağlam yağmur yağsın diye dua ediyorum. En azından bahçeyi 10-15 gün idare eder...

Yukaridaki ile araniz iyi galiba obabilgesi. Cuma ve Sali gunu yagis gorunuyor.

Su zor gunlerde islerinizde kolayliklar ve saglikli gunler dilerim.

ing. klavye icin ozur.

Teşekkür ederim ama hava durumu genelde tutmuyor Osman bey :)
Bu sefer deneyeceğim, bakalım seviyor mu sevmiyor mu?

Benim iki hünnap fidanım var. Biri pek küçük (2-3 karış boyu var.)bahçede dikili vaziyette, diğeri saksıda idi. Üç yıldır ne suzuzluklar çektiler bir bilseniz.

Suyu sevseler de susuzluğa çok dayanıklılar.

Umarım zararsız atlatırlar.

İnşallah sevgili Asoo, inşallah...
İnşallah sıfır zarar ile şu süreci atlatabilirim. Çünkü her birinde öyle emek var ki, çok üzülürüm :(

Merhaba, Çiftçi Kayıt Sistemi'ne kaydolun sorununuz çözülecektir. Ben AKS'ye (Arıcı Kayıt Sistemi) kayıtlıyım. Şehir içi ya da şehirler arası hiç sorun yok. Sadece ilçe tarımdan aktif arıcı olduğumu belgeleyen bir evrak aldım o kadar. Yasaklar başladığından beri kendi arabamla seyehat ediyorum, hiç durduran olmadı. Ancak belgenin olması insana güven veriyor.

Sayın obabilgesi bir kerede evinizin bulunduğu semt karakolundan izin almayı deneyin.

giriş-çıkış kısıtlaması bulunan illere semt karakolu izin veremez, seyahat izin kurulundan izin alınması gerekir veya çks, ticari faaliyeti varsa vergi levhası veya sigortalı çalıştığını gösterir kaydı olması gerekir ki yinede iller arası farklı uygulamalar mevcut.

sayın obabilgesi bildiğim kadarı ile emekli en kolayı ÇKS kayıt yaptırması ve mevcut arazisini çks'sine işletmesi olacaktır.

Bu sabah itibarıyla uygulama değişti. Gideceğim ve 1 ay kalacağım dediğinizde izin çıkıyor artık.
Bence tekrar deneyin izin almayı.

sayın:feyzalp, söylemiş olduğunuz uygulama 65 yaş üstü için geçerlidir, bir ay kalacağım dediğinde gittiğini düşünürsek bir aydan önce geri dönüş yapamaz

Cevaplarınız için hepinize çok teşekkür ederim. Bu ÇKS olayını derhal araştırıp şartlar uygunsa müracaatlarımı yapıyorum. Sonucu buradan bildireceğim, çok heyecanlandım :)

Tekrar merhaba;
Çiftçilik belgesi hazır diyelim, şimdi ne yapmak gerekiyor?

çiftçilik belgenize bahçenizi ve bulunduğu ili işletiyorsunuz, ondan sonra seyahat izin komisyonundan veya e-devlet üzerinden başvuru yapıyorsunuz, sistemden belge talebi yapılırsa belgeyi tarayıp yüklüyorsunuz,
En kısa yolu ÇKS belgenizi ve dökümünü yanınıza alarak seyahat izin komisyonuna başvurun.

diğer türlü ise; bahçenizin bulunduğu şehire gidecek olan bir 65 yaş üstü vatandaş buluyorsunuz yanında refakatçi olarak kendinizi yazdırıyorsunuz, vatandaşı bırakıp, 72 saat içerisinde gidip geliyorsunuz.

Talep edilen tüm evrakları online olarak gönderdim:) Bir tanıdık muhtara imzalatıp benim adıma müracaatı yaptı. Görünürdeki tek iş olarak benim imzam kaldı, onu da yarın bir şekilde (vekâlet vs artık nasıl olacaksa) halledeceğiz.
Belgede bahçe ve bulunduğu il zaten otomatik olarak işleniyormuş. Yarın sonuçlandırabilirsek, çiftçilik belgemle bakanlığa tekrar müracaat edeceğim. İnş bu sefer onay alabilirim...

sayın obabilgesi, herhalde sizin izin çıkmaya iller arası seyahat kısıtlaması tamamen kalkacak, kısıtlamalar 03 Haziran'da yeniden değerlendirilecek

Aklıma o da gelmiyor değil hani, gerçekten çok gülerim. Ama ben her ihtimale karşı önlemlerimi alayım da, kısıtlamalar temmuz sonuna kadar sarkabilir gibime geliyor.
Çiftçilik belgem tamamdır, e-devletten başvurumu yaptım.
En güzel gelişme Gönen’de yağmurun başlaması oldu, ağaçlar güzelce sulandı ve onlar sulandıkça yüreğime su serpildi sanki. Gelişeleri aktaracağım :)

Bana Geçmiş Olsun :)
 

Çiftçilik belgesinin ardından izini kaptım çok şükür, şimdi oraya varınca uzatmak için ikinci bir müracaatta bulunacağım...

Sayın obabilgesi, biz çks yanımızda olunca onunla serbest olarak gezebiliyoruz. Tarihli bir izin belgesi falan almıyoruz. Ama bizim gidip geldiğimiz yer aynı şehirde. Bu yüzden sorun olmuyor belki de. Yine de yolda kontrolden geçerken bir sorun isterseniz. Belki de ayrı izin almanıza gerek kalmaz.

Aynı şehirde olduğu içindir, şehirlerarası seyahatte maalesef sorun oluyor. Yalnız bugün şunu öğrendim, eğer izin süresi bitiminde dönüş yapmazsan, 15 gün bulunduğun yerde konaklaman gerekiyormuş. Bunu araştıracağım, doğru ise çok işime gelecek:)

sayın obabilgesi; dönüş süresini geçirdiğinizde 15 gün konaklama zorunluluğu yok, geri döneceğiniz il kısıtlama kapsamında ise giriş için ve kısıtlama kapsamındaki ilden çıkış için yeniden izin almanız gerekir, 72 saat yani üç gün içerisinde dönerseniz aynı izin ile gidiş dönüş yapabilirsiniz,
(Selim GÜNEY Nevşehir Seyahat İzin Kurulu Başkanı)

Verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederim, ama her işte olduğu gibi bu işte de geç kaldım. Ben organizasyonu yapana kadar yasak kalktı zaten:) Siz zaten demiştiniz, tamam kabul ediyorum ve susuyorum:D

Biliyorum geç kaldık...
Gerek pandemi, gerekse sürekli yağmur hali bir türlü fırsat vermedi bize. Nihayetinde bugün derin sürüm yaptık, toprak biraz daha tavını bulunca düzlenip inceltilecek.
Bu arada tüm obsesif halimle fidanlara bir damlama döşedim, cetvelle kağıt üzerine çizilse sanırım ancak bu kadar olur, mutluyum��

Hasadınız bol olsun. Fotoğraf efektleriniz çok güzel. Bulutlar ve dağlara baktıkça ''Orda bir köy var uzakta'' şarkısı düşüyor aklıma.

Teşekkür ederim :)
Fotoğraflarla oynamayı çok seviyorum, tabi bunlar gayet amatörce filtreler. Belki ileride eğitim alıp profesyonel bir doğa fotoğrafçısı olabilirim. (sahi, ne güzel olur...)

Kendine gel armut!
 

Daha çok bebeksin:)
Japon armudunun tozlayıcısı olmadan meyve tutmayacağını duymuştum. Tabi tozlayıcı desteğiyle öyle verimli olurmuş ki, muhakkak meyve seyreltmesi icap edermiş...
Lakin resimde görülen kosui armudum, tozlayıcısı olmadan ciddi ciddi meyve tutmuş. Şimdi düşündüm de, tozlayıcısı olup fazla verimden meyve seyretmesi yapacağıma, tozlayıcısız büyütebileceği kadar meyve tutmasını tercih ederim. Hem yerden tasarruf, hem de işçilikten.
Haksız mıyım?