Bahçemin belli bir bölgesinde yagmur sonrasi ciddi bir drenaji sorunu yasiyorum. O bölgedeki bitkilerim curuyebilir.
Ortancalarimdaki sararma da hic düzelmemiş. Komşularımın sebze bahçeleri hatta tarım arazilerinde de sorunlar var. Gece ve gunduz arasındaki sıcaklık farkından kaynaklandığı söyleniyor. Gercekten gunduzler normale gore cok sicak ve gecelerde soguk.

Sevgili abk önümüz yaz, bu yağmurları nasıl arayacağız. Benim sulama olayım olmadığı için her sene nisan-mayıs aylarında hep ağzımda 'Yağmur da yok, Allah'ım bir yağmur yağsa'. Yani artık senin çürüme ve gece-gündüz farkı diye bir sorunun kalmayacak.

Ortancalarınızda çiçeklenme başlamış mı acaba? Benim yaprakları hafif sarımsı olanlarda başladı yarın çeker resmini koyarım.

Ben de ortancalarımı komşumun bahçesine almış idim evet şimdi sizler söyleyince dikkatimi çekti birinde sararma mevcut diğerinde yok. İkisi de yanyana.

Ciceklenme hem yesil hem sararmış olanda baslamis.
Yanyana iki ortancanin birinde sararma olmasi hastalık olmadigini düşündürüyor. Mantıklı düşünürsek topraktaki bir eksiklikte olmamalı. Ustelik Bendeki 7-8 ortancanin yarisi sararmış durumda. Bunlar arasinda toprak, su ya da gunes alma orani olarak ortak hic bir nokta bulamadım. :(

Aslında 3 farklı ilden yazıyoruz, şartlar çok farklı tahminimce. Birde benim ortancalarım saksıda olması, daha da zorlaştırıyor tahminimce. Avrupanın birçok ülkesinde yakından görme şansım oldu, hepsi müthişti...özellikle ispanya ve portekizde gördüklerim ağaç boyutundaydı resmen, çiçekleri de iki avuç büyüklüğündeydi.

Festuca toprak ile buluştu, keyfi yerinde. Festucanın arkasından sarımsı yeşil renkli, cılız bitkiler Acorus ogon. Şu anda pek güzel gözükmüyorlar.

Acorus ogon büyüyünce böyle olacak. (Umarım ;) )

Bu hanımeli ilk kez çiçek açıyor. Üç renkli çeçekleri olacaktı; kırmızı,sarı ve beyaz. Yakından bakınca öyle ama uzaktan bakınca sadece sarı gözüküyor. Solan çiçekler sarı renk alıyor.
Lonicera periclymenum serotina - early dutch honeysuckle.

Yer erguvanı, normalde boylu bir çiçek. Benimki ayakta kalamamış, yerlerde sürünüyor. Yere yattığı halde çiçek başları havaya kalktığı için bu haliyle de kötü görünmüyorlar.

Gelin tacı çiçeklerini dökmüş.
Lavantaları tavsiye üzerine budamıştım. İyi ki budamışım hatta daha da kısa budasaymışım. Tomurcuk oluşturmuşlar, yakında çiçeklenirler.

Çiçeğinin zamanı geçmiş. Demek ki tam bir ay bile çiçekli kalmıyor.

Bu hazeranın üçüncü yılı diye hatırlıyorum. Her yıl biraz daha uzuyor boyu. Çiçeği çok güzel ama rüzgarın etkisiyle yamulmuş. Bu haliyle hiç de estetik değil. Demek ki bir çubuk bağlamak gerek ona da.

Bir sürü clematisim var. Bir çoğu da yaşamadı. Zor bir çiçek değildir aslında, ama benim bahçede çokta keyifli olmuyorlar. Fazla gölge geliyor belki de. Yıllar geçtikçe daha gelişip güzelleşirler diye umuyorum.

Ah bir de salyangozlardan koruyabilsem. :(

Bu boya gelen dahlialarım olduğu gibi daha topraktan hiç çıkmamış olanlar da var. Dallanmayı arttırmak için bu boylardayken tepesinden budama öneriyorlar. Daha çok dal ve daha çok çiçek olurmuş budayınca. Ama çiçek çapı küçülürmüş. Bu yıl büyük çiçekler istiyorum, o yüzden budamayacağım.

Pembe karanfil de çiçeklenmiş.

Zakkum açmaya hazırlanıyor. Bizim buraların en dertsiz çiçeği. Tüm yaz mevsimi de çiçekli.

Yağmur yağınca çatıdan gelen su o bölgedeki bitkilerimi çürütmüş.:( Hercailerde nasibini almış.

Ortancalara tekrar saçı kıbrıs verdim. Geçen sefer verdiğim daha farklı yapıdaydı. Umarım bu kez işe yarar.

HYDRANGEA anomala petiolaris Miranda. Bahçemin yeni misafiri. Bu da bir sarmaşık ortanca türü. alacalı yaprakları çok güzel. Duvara kendi tutunarak yukarı çıkacak ki, bu benim için çok önemli. Tüm ortanca çeşitleri gibi gölgeyi tercih ediyor. Zone 4-8 arası yaşayabiliyormuş. Haziran-Temmuz aylarında da kokulu beyaz çiçekler açacakmış.

Hostalar büyümeye devam ediyor.

Beyaz gala da bahçemin yeni misafiri. Mutlu Kutlu dan aldım.

Bahçede çalışırken bir çatırtı sesi duydum. Eriğin kocaman bir dalı yükünü kaldıramayıp kırılmış. Tadı çok ekşi bir erikti ama yeşilliği, gölgesi yeter diyordum. Geçen yıl da bir dalı kırılmıştı.

Süper:)
Bitkileri yerlerine dikerken büyümüş hallerini hayal ediyorum ben de.

Sayın abk,
Benim takıntım da tam güneşte clematis yetiştirmek. Şimdilik tam güneş. Bir yerde 'açık renktekiler tam güneş, koyu renkliler yarı gölge' diye okumuştum, bunun üstüne tekrar clematis aldım, bu perşembe dikeceğim. Köklerini iyice koruyup denemek istiyorum, bitki zorlanırsa da yeşil sera örtüleriyle gölgelik yaparım diye düşündüm. Zira dikeceğim yer ilelebet tam güneş kalmayacak, bazı ağaçlar büyüdüğünde yarı gölgeye dönecek. İnşallah :)

Annemlerin bahçede tam güneşin altındaki clematisler benimkinin üç katı daha fazla gelişme gösterdi. Kök kısmı güneş almasın yeter. Kök kısmına başka bitkiler ekebilir veya ağaç kabuklarıyla malçlama yapabilirsiniz. Clematis güneşi seviyor, sadece kökleri sevmiyor diye düşünüyorum. ;)

Lavantalarınız nihayet lavantaya benzemiş Sevgili abk.:pHatırlıyorsunuz değil mi,lavantalarınız bahçe külüne benziyor demiştim.:(Budadığınız iyi olmuş.Açınca da resimleyin lütfen.

Hatırlamaz mıyım. ;) Çiçek açtıktan sonra çiçeklerini toplamak için üstten bir budama yapacağım. Gelecek bahar öncesi de çok ama çok derin bir budama daha yapacağım. ;) Öğrendim artık. ;)

Sevgili abk, hazeran ve clematisin renklerine bayıldım, maşallah bahçen coştukça renkleniyor. Hosta ve gala çok güzel olmuşlar.
Erik ağacının dalı da kocamanmış :( yazık çok üzüldüm. Yapacak bir şey yok ne yazık ki Rabbim seni de korumuş bu arada.
Emeklerine sağlık, rastgelsin inşallah!..

Sevgili Yeni Gine, ağacın dalı kırıldığı sırada ben de ağacın altindaydim. Allahtan diger taraftaydim yoksa dalın altında kalabilirdim. :(
Bitkiler, bahçeler zaman icinde guzellesiyor. Sabretmek gerek. Sabırsızlık ediyorum cogu zaman, hemen büyüsünler, hemen cicek acsınlar istiyorum. ;)

Bugun işten cikinca koye geri donduk. Bahceye adım attigim anda eriğin dalını farkettim. Sanki bir gunde bir iki metre uzayip asagi sarkmış gibiydi. Meger tepesindeki kocamı bir dal daha kirilimis. :( Sonuc olarak erik ağacım kuşa dondu. :(

Bahçenin ilk halinde bir iki metre arayla bir ağaç vardi. Bahce bir sure sahipsiz kaldigi icin kendi kendine cikan ve büyüyen agaclardi. Erik haricindeki tum ağaçları kesmiştim. Zaten bu erikte yenebilecek gibi degil ama gölgesi yeter diye dusunmustum. Simdi o keştirdigim ağaçların lanetine uğramış gibi hissediyorum kendimi.

Sayın abk,

Bence öyle demeyin, eskiler 'söz vücut bulur' derlermiş, öyle hissetseniz bile söze dökmeyin. Bilakis, daha önce erik dalı kırıldığı esnada ağacın altında oturduğunuzu yazmıştınız, bu durum bana, erik ağacının aslında sizi korumaya çalıştığını düşündürüyor. Ya daha en başta tümüyle kocaman kırılsaydı? Allah muhafaza, bir yerlerinize dallar batsaydı? Çok şükür parça parça kırılmış.

Yani bence... ağaç size zarar vermek istememiş. Nihayetinde siz, ağaçları da, çiçekleri de... yaratılmış bütün o güzellikleri seven birisiniz. Düşmanca bir niyetle yapılmadı ki önceki eylemler, daha güzelini tazece yapmak için işe giriştiniz.

Yine de kesilen her ağaç için dağda bayırda birkaç ağaç dikin, belki yapmışsınızdır bile.
Bitkiler muhabbete muhabbetle karşılık verirler, bunu yaşayan bilir, anlatmaya gelmez:) O erik ağacı sizi korumak istemiştir emin olun.

Kandiliniz de kutlu olsun bu arada:)

Tesekkur eerim sevgili nuaymu. Tekrar tekrar dalların kırılıp tam düzenledim, temizledim dedigim bahçede tekrar budama, tekrar supurme gibi işlerin cikmasi, zaten yetersiz olan zamanımı almasi canımı sıktı biraz. Ama haklısınız, olumlu düşünmek gerek.
Bugun hava yagmurluydu burada. Evin icinde yapılacak işlerle ilgilendik. Umarım yarin acar ve aydınlık bir gune uyanırız. :)

İşyerimin balkonundaki güzel. Bir müşterimin hediyesi. 3-4 yıldır aynı saksıda. Yine de çiçeklerini esirgemiyor.

Kapımız gittikçe daha kırmızı oluyor. Bir kat daha boyamak gerek. Hafta sonu yağan yağmur izin vermedi.

Taner Bey'in balkonunda görünce biz de balık alalım dedik. ;)

Yer minesi, ıtır ve kırmızı bodur yıldızlar. Yeni çiçeklerimiz.

Bu bodur yıldızlarda yeni. Çiçekçiye gidip almadan dönemediklerimden. Hiç gitmemek gerek belki de.

1:1 oranıyla perlit ve çimento karıştırarak yaptığım saksı. İlk denememe göre daha sağlam. Ama daha ağır ve rengi de beton rengi. İlkinin doğallığı yok bunda. Çimentoyu biraz daha azaltıp 1:1,5 oranlarında deneyeceğim bir sonrakinde.