Dozer çalışması daha epey bir sürecek mi ve masraf ne oluyor?

Yani merak ettiğim daha bahçeye girmeden ne kadar bir para ayırmak gerekiyor?

Bir de yavaştan baraka/ev için düşünceleriniz olgunlaşmaya başladı mı?

Sayın Denizakvaryumu hayırlı olsun. Yabani hayatla ilgili belgesel çekip arazinin parasını çıkarabilirsiniz. Kıskançlığımdan gidip süperloto oynadım.

Dozerin saatine 60 Tl veriyorum.Bu hafta dozer çalışmasını kesin bitirmek istiyorum ama bu yağmurda dozer bile çalışamaz.Pazar günü hava açık gözüküyor bu durumda toplantıya gelemeyeceğim gibi.Cumartesi günü belli olur.

Ev barakayı düşünebilmem için düz bir arazi olması lazım :D Bu sene sadece arazi düzeltmesi yapabilirim.Başka bir şey olmaz.

Valla belgesellik mi bilemem ama tam benlik.

Elektrik yok, yol yok, sessizlik ve dinginlik.

Cır cır böceğinin sesi bile yok.AVM lerin havasız ve gürültülü ortamlarını düşündükçe...(yaşlandım galiba ben):D

Yaz gelecek, kış gelecek, ne olursa olsun keyf gelecek:)

Denizakvaryumu; topragı olan şanslı kişi:))

Meyvelitepe'nin bu sene uyguladığı yöntemi gördünüz mü? Toprağınız nasıl olursa olsun hazırlayacağınız bölümlere gübre+torf+toprak karışımıyla hemen ekim-dikim yapabilirsiniz bence.

İlk sene öylesine attığım karpuz tohumlarından çıkan karpuzların tadını bir dahaki yıllarda hiç bulamadık. İlk olduğundandı muhakkak :)

Hayırlı olsun. İnşallah gönlünüze göre bir bahçeniz olur. Kolay gelsin.:)

Sn.k0900

muhteşem bir güzellik, umarım buna benzer bir ortam ben de yapabilirim.

Aman Tokat'lılar sizin balık yaptığınızı görmesin :D

İnşallah, teşekkürler.

Sarı boya çalısı, Red robin, naneler kuytu köşelere dikildi bakalım ne olacak.

Ama önce araziyi bir dengeye getirmeye çalışıyım, şimdilik himalaya dağına benzetiyorum :D

Bence dozerle daha fazla uğraşmayın, foseptik konusunda ne yapılacağını başkanla görüşüp fikir aldıysanız, sadece onu halledin, birde fidanlar için çukurlar, yeter bence. Eğer hava müsait olursa Cumartesi günü bir göreyim o zaman kesin belirleriz inşallah neler gerektiğini.

Pazar günü potlaçlı toplantıya katılmayı ihmal etmeyin, bizi üzmeyin, o kadar diyorum:mad:

Sevgili Denizakvaryumu, size bundan sonra Karaterrarium'u mu desek acaba? Terrarium ve Aquarium ... kara ve su... :p

Kurduğunuz yeni devasa "terrarium" unuz hayırlı, içinde börtü böceği az, mahsulü bol olsun.;)

Arazinin sürülebilmesi için dozerin çalışması lazım aksi halde bahçenin sürülmesi mümkün olmuyor.

Foseptik için 2-3 metrelik bir çukur kazdırdım.Sonrasında kime-nasıl yaptıracağız araştırmamız lazım.

Cumartesi günü hava yağışlı gözüküyor, cumartesi dozer, pazar bahçeyi sürdürme planlarım var, pazar günü için durum bu ...Yani yeni yetme bahçeci olarak heyacan ve şevkle çalışmaktayım.:D

Teşekkürler.

Bahçe içindeki börtü böceğin az olmayacağı kesin, onların bölgesine girdim.Sayıları oldukça fazla, bakalım ne olacak?

Zaten bugünlerde en çok tükettiğim parfüm kenkov :D

Geçenlerde Chewbacca adlı arkadaşımız (o da forum üyesidir ama pek ortada görünmüyor) bana uğradı ve yeni piyasaya çıkan bir "parfüm" ü tanıttı. Şimdi ismini hatırlayamayacağım ama bu parfüm şu an piyasada satılan eau de toilette türü değil, direkt cilde sıkılan cinsinden. Ona eau de parfüm mü deniyor?:p

Böylece o güzelim pantolon paçalarını, çorap içine tıkıştırmaktan kurtulmuş olursunuz.

Kayınçonun üzerinde gezen keneyi evvelki hafta gördük (Balıkçı Serdar keneyi öldürdü ) ondan sonraki hafta çocuğun elbisesinin üzerinde ...

Bu durumda değil pantalonu üzerimde ne varsa çoraba sıkıştıracağım da ...:D

E şimdi de domuz gribi, arazinin her tarafında domuzların yürümediği alan yok zaten.Yüze de bir maske yakışır , maske dediysek vahşi batı kovboylarının taktığı cinsden, korktuğumuz anlaşılmasın hani ya:D

Paçalar çorabın içinde, yüzde kovboy maskesi.... mazallah insan karanlıkta görse korkar, en azından korkuluğa ihtiyacınız olmayacak...:dilli:

Şaka bir yana, aman lütfen dikkatli olun, keneyi geçtik, açık arazide arı bile soksa risk oluşturuyor. Tedbiri elden bırakmayın. Size kolaylıklar diliyorum.

Sevgili Denizakvaryumu,
Öncelikle bahçe çalışmalarınız hayırlı olsun,anlattığınız araziyi alma cesaretini gösteren onu ıslah etmede de azimli ve karalıdır.üstelik Himalaya dağları,da dağların kralıdır unutmayalım.

Kenelere gelince bence oraya önce bir kümes yapın ,salın çayıra tavukları yemlenip dursunlar .(şakaydı)
Bizim yörelerde,(Elazığ) keneler hayvanlara yapışırdı dedem eliyle temizlerdi,keneden öleni de duymazdık. Ne oldu da böyle canileştiler anlamadım.
Elinize gayret,kesenize bereket size de bol hareket diliyorum.

Merhaba sayın Denizakvaryumu, bahçeniz hayırlı olsun ve size kolay gelsin.

Bizim Mersin toroslarda 70 dönüm bahçemiz aynı topraktan. Hatta bitki örtüsü bile aynı görünüyor. Bizim bahçe de başlangıçta aynı sizinki gibiydi. Beyaz topraklı tarlalarda genelde yer altı suyu zengindir. Biraz gübre ile herşey yetişiyor.

Bizim bahçede elma ve ceviz çoğunlukta. Çok lezzetli kiraz, pembe domates ve üzüm yetişiyor. Beyaz toprakta yetişen -benim sadece bizim oralarda gördüğüm- iki çeşit üzüm var. Bir tanesi pembe kokulu -yöresel adı Müşkü-,diğeri küçük taneli erken olan kırmızı bir üzüm. İkiside sulanmadan bağda yetişiyor. Hiç hastalık olmuyor. Sadece küllenmeye karşı kükürt kullanırız. Denemek isterseniz Kasım ayında size getirebilirim.

Mutlaka biraz Ceviz ekin. Şebin ve Bilecik özellikle bu iklime uygun. Aşılı fidan alırsanız ikinci yıl ürün veriyor. Gölgesi ve rüzgarı meşeden çok daha güzel bence. Ama sincapları ve kargaları ne yaparsınız bilemiyorum. Kiraz için de kuşlar çok büyük sorun.

Bizim 35 tane kiraz ağacından bize yetecek kiraz zor toplayabiliyoruz. Cevizlerin ortalama yarısı gidiyor.(Ona göre sayıyı belirleyin diye yazıyorum :) Bahçe anladığım kadarı ile ilk kez ekilecek. Ne ekerseniz ekin çok lezzetli olacak. Bizim oralarda bir laf vardır. "60 yaşında bahçe yaparsan 90 yaşını sağlıklı geçirirsin" diye. Güle güle büyütün.

İğneleyen yeterki arı olsun, şifa niyetine.Zaten kovanı gelecek sene bahçeye getireceğim.

Kapıya "dikkat arı var" yazacağım.:D

Bir şekilde bu topraklarda kenelerle birlikte yaşayacağız artık.:D

Teşekkürler.

Hımmm açıkçası böyle yazılar beni cesaretlendiriyor.

Tamam mercimeği de severim ama hep mercimek hep mercimek nereye kadar.

Bahçede farklı bir şeyler de olması lazım.

Üzüm konusunda her türlü deneme için yardım kabul edilir.Sonbahara görüşürüz.

Zaten bahçenin kapısına " her türlü fidan yardımlarınızı meşe ağacının altındaki kutuya bırakın, boş geçmeyin " diye yazdım :D

Teşekkürler

Bu yılın sizin için biraz toprağı tanıma ve deneme-yanılma yılı olacağını ve fazla riske girmeyeceğinizi düşünüyorum. Şimdilik çok denenmiş bitkileri kullanmanızda, daha deneysel olanlarını gelecek yıllara saklamanızda yarar var gibi geliyor. Gerçi bunları yanlış birine söylediğimin, elinizin durmayacağının bilincindeyim de, olsun balık bilmezse halik bilirmiş:p

O RR'ler haftada bir sulanmayla yaşayabilecek mi dersiniz? Genelde bu tür durumlarda ne yapılır bilmiyorum ama sıcaklarda bitkiler susuzluğa nasıl dayanacak diye düşünmeden de edemiyorum. Sahi, nasıl bir çözüm bulacaksınız(haftada birkaç gitme olanağınız var mı bilmiyorum bunları yazarken ama biraz zor gibi görünüyor bana)?

http://www.kocaeli.bel.tr/print.asp?...ontentID=15493
Keneden kurtulmanın en doğal yolu buymuş. Ortamı yapınca küçükde bir kümes, 3-5 tane yerli tavuk senin kene problemini çözecektir. Hem de mis gibi organik yumurta yeme şansın olur :D

Bu konunun sizin bahçenizle ne ilgisi var gibi görünse de var aslında.

Geçen gün Koçtaşa gidiyordum, kestirme olsun diye metro köprüsünün altından geçerken birden daha önce hiç dikkatimi çekmeyen bir görüntüyle karşılaştım. Oradan Ankara'nın malum isimli deresi geçiyormuş meğer. O derenin Koçtaş tarafındaki beton setin dibinde bir incir ağacı gördüm. Çok şaşırıp olabildiğince yaklaştım. Üzerinde küçük küçük meyveleri de vardı. O zaman sizin bir konuda "Ankara'da incir ağacı bile var" yazınız aklıma geldi.
Eklenti 80507
Eklenti 80508

Evet Karanfil sokağın Akay tarafında, bir de benim bildiğim Sıhhiye pazarının hemen yanında ve şimdi yıkılmakta olan binanın önünde kocaman incir ağaçları vardır. Bahçelievlerdeki arkadaşımın bürosunun bahçesinde yenidünya ağacı var.

Yani Ankara iklimi bir garip. Karasal iklim, donlar oluyor ama bu ağaçlar (insanlar yoketmezse) yaşamayı sürdürüyor. Hiç umulmadık görüntülerle karşı karşıya gelinebiliyor Ankara'da.

Diyeceğim kısaca şu ki, Ankara iklimi deneysel çalışmaya da çok açık sanki;) Ayaş'ınki daha da yumuşak bir iklim diye biliyorum.

Haftada bir su isteyen bitkiler en sevdiğim bitkiler olacak.:D

Gerçi daha sonrası için 3 tonluk bir depo ve damla sulama ile bu süre 2 haftaya kadar rahat çıkabilir.

Damla sulama ve depo beş yıllık kalkınma planları arasında :)

Kuş yuvasını hiç düşünmemiştim.İyi hatırlattınız.Etkili olacağını sanıyorum.

Teşekkürler.

Tavuk konusu en çok istediğim olay ama imkansız , haftada bir uğranılan bir yer için yemleme-güvenli kümes kapısı gibi olayları nasıl çözeceğim.

Arazideki tilki-gelincik gibi hayvanlar akşamları kümes kapısından girerek keneleri yiyenleri, yerker diye düşünüyorum. :)

Nevsune Hn.

bu incir meselesi gerçekten beni şaşırtıyor.Ben de incir ağaçlarını görüyordum ama resmi çektiğiniz yer çok iyi.

Hem b..lu hem zehirli bir dere hem de kışın -12 -15 leri gören bir yer.Anlamadım ben bu işi.

Bu inciri birisinin diktiğini da sanmıyorum, bir şekilde yenen bir incirin çekirdeği bir şekilde çıkarılmış :) ve burada çimlenmiştir.

Aklıma Galapagos adaları geldi.

O çekirdekten çıkan filiz ölmemek için zaman içinde değişikliğe uğramış olabilir mi? Üstelik o pis suyun içinde.

Ben en iyisi o incirden bir çelik alayım, en azından reçellik incirimiz olur.


Sizin sayenizde ocağıma incir ağacı dikmiş olurum :D

Bahçelievlerdeki arkadaşınızın bürosunun bahçesinden de yenidünya çeliği alalım derim.

Umarım hayalleriniz gerçeğe dönüşür.
İlgiyle takip edeceğim konuyu.
Not: 5 yıllık kalkınma planı içerisinde bir koi havuzuda vardır gibi geliyor bana :) ?

5 yıllık kalkınma planın içinde çok şeyler var da "görmemişin bahçesi oldu, atıp tutmaya başladı" derler diye uçuk fikirlerimi saklıyorum :D