![]() |
2 gün önce yeni çay yapmaya başladım. Su soğuk olduğu için oluşma geç olacak sanırım. Otlar neredeyse olduğu gibi duruyor. Salı sabahı şişenin içindeki su donmuştu.
Sıcaklığıda kontrol altına almak lazım, bunun için neler yapabilirim. Veya geç olmasında bir sakınca var mı? |
Merhaba. Blogunuz da irfan çayının durgun su kültüründe nasıl davranacağını bilemediğinizi yazmışsınız.Ben durgun su kültürü kullanmak istiyorum.Acaba yapacağım çayda sürekli aynı bitkileri kullanırsam mikroflora dengeli olur mu?Son bir yıl içinde hiç durgun su kültüründe deneme yaptınız mı?
|
Alıntı:
1.10'dan kasıt me/l mi acaba? |
Alıntı:
Durgun su kültürünü inorganik solusyon ile denemiştim. Organik İrfan çayı ile denemedim. Organik İrfan çayı biyolojik olarak aktif bir ortam. Uzun süre aynı çayın kullanımı biyolojik kırılmaya uğrayabilir. İnorganik veya organik durgun su kültürü hiç töleranssız bir yöntem olduğu için tercih etmiyorum. Katı ortamın töleransları çok yüksek ve başarı olasılığı çok daha yüksek. |
1 Eklenti(ler)
Şöyle bir rapor buldum me/lt olarak geçiyor. Tam bölgesi yazmıyor sadece. Diğerleri için sadece ortalama ph 10, kondaktivite 0.21 denmiş.
Eklenti 635985 |
Bu raporun sizin suyunuzu da temsil ettiğini düşünürsek;
Na 1,7 me/l x 23 = 39,1 ppm Cl 1 me/l x 35,5 = 35,5 ppm Bu durumda sodyum oranı çok tanıdık geldi. Klor da epey yüksek. Muhtemelen sizin suyunuzu analiz ettirdiğinizde klor oranı daha yüksek çıkacaktır. Tahmin ediyorum ki yapraklardan suya geçecek sodyum ve klor oranları 3-4 ppm'i geçmez. Sudaki bu kadar yüksek sodyum oranı sizi sıkıntıya sokar. Silisyum yapraklardan gelmiş olabilir ve bir sorun olmadığı gibi gayet de iyi. |
Sulama suyu için şöyle bir içerik buldum;
"Sodyums Bitki büyümesi için çok küçük konsantrasyonlarda gereksinim duyulur. Yüksek konsantrasyonlarda bitkilere toksik etki yapar. Ayrıca toprak fizik*sel özellikleri üzerine olumsuz etkide bulunur. Sodyumlu topraklar yağlı görünüm*de, su geçirgenliği düşük topraklardır. Kuruduklarında sertleşir, kaymak tabakası bağlar ve büyük çatlaklar meydana getirirler. Sulama suyu kaiitesi sınıflandırma bakımından sodyum en önemli iyonlardan birisidir." Şimdi sodyum değerini yüksek kabul edersek, yukarıdaki değerlerin birisi bile toprakta gözükmüyor. Acaba toprağın değerleri bu yüksekliği azaltıyor mu? Toprak kumlu tınlı ve bugün aşırı yağmur yağsa 2 gün sonra toprak tava gelir. Hiç sulama olmasa bile çatlamalar olmaz. Bahçe eskiden çay yatağıymış, 100 cmden sonrası kum ve çakıl. (Konu dışına çıkmıyoruzdur umarım?) |
Sodyumun toprağa olan etkileri konusu çok göreceli ve sizin toprağınızın fiziksel durumuna göre tamamen değişkendir.
Bence şöyle bakmak daha doğru olur. Yetiştirdiğiniz bitkiler köklerinden beslenirken besinleri suda çözünmüş olarak alırlar. Dolayısı ile köklerden alınan şey, içinde erimiş mineraller vs. bulunan sudur. Daha dün rastladığım bir araştırmada bitkiler için 12 ppm sodyumun üst sınır olduğunu, bunun üstünün toksik olduğu söyleniyordu. (gerekirse bu yazışmaları daha ilgili başka bir başlığa taşırız) |
Şu anlamda anlatmak istedim, sodyum değeri yüksek olan sulama sularında topraklarda bu özellikler gözüküyormuş. Sodyum değeri fazla ama neden bitki bunu belirti olarak göstermiyor. Mesela eksik olduğunda yaprakların küçülmesi sıcaklarda solgunluk gibi denmiş. (Topraklı üretim için ne gibi bir zararları olur, ki sanırım bu analiz tüm bölgeyi kapsıyor.)
Katı ortam topraksız tarım için sodyumun yüksekliği nasıl bir sorun teşkil eder, bitkiye geçer mi? Bizi nasıl sıkıntıya sokar? |
2 Eklenti(ler)
Sol kısım İrfan Çayı, sağ tarafın yarısı kimyasal diğer yarısı sadece sulama suyu. Aşırı bir fark olmayacak gibi.
Eklenti 636008 Bu serada ise 1:1 oranında İrfan Çayı'nı sulandırıp yapraktan uyguladım. Bu serada sadece yapraktan uygulama yapacağım. Eklenti 636009 Bunlar burada kalsın. İlerde lazım olur. :) |
1 Eklenti(ler)
Sulama suyundaki sodyumun etkileri ile ilgili epey bir literatür taradım. Aslında söz konusu olan sadece sodyum değil, sodyum klorür, yani bildiğimiz tuz.
Tuzun bitkiler üzerindeki etkileri muhtelif. Bitkisine göre değişiyor. Buna göre bitkileri tuz töleransı bakımından gruplamışlar. Bazılar tuza çok hassas, bazıları kısmen tölere edebiliyor. Bazıları daha fazla tölere edebiliyor. Neticede tuzun bitkilere etkisi negatif. Sizin suyunuzda da NaCl'nin formülüne uygun olarak hafif-orta seviyede tuzluluk var. Elimizde yakın zamanda yapılmış bir toprak analizi de olsaydı hedefe daha çok isabet eden çıkarımlarda bulunabilirdik. Söz gelimi toprağınızdaki kalsiyum ve magnezyum miktarlarının ne olduğu çok önem arzediyor. Sulama suyunuzda sodyum ve klor oranlarınız yüksek ama kalsiyum ve magnezyum oranlarınız düşük. Bu yüzden SAR (Sodium Adsorption Rate) oranınız yüksek. Yüksek derken, o kadar da değil. Orta seviyede sayılır ve tuza hassas bitkilerde sorun yaşayabilirsiniz. Bir de toprağınızda zaman içinde birikim yaratabilir, yapısal olumsuz değişimlere yol açabilir. Bir de sodyumun toprakta potasyum ile rekabet edip bitkilerin potasyum alımını azaltması söz konusu. Yaptığınız İrfan çayını ilk analiz ettirdiğiniz yerde SAR için 0,611 me/l denmiş. Bu değer gayet iyi. Sebebi de çaydaki yapraklardan suya geçen kalsiyum ve magnezyum değerleri. Bu sayede kabaca olumsuz etkiler nötralize olmuş diyebilriz. Öte yandan suyunuzu kısmen de olsa temsil ettiğini var saydığımız su analizinde SAR değeri 1,46 Toprağınızın durumu bilsek kalsiyum sülfat (cips) ve magnezyum sülfat eklenmesinin uygun olup olmayacağını görebilirdik. SAR değeri; Eklenti 636068 şeklinde hesaplanıyor. Kaynak Etkileriyle ilgili bir dolu döküman var. Özetin özeti 1 değerini aşmaması gerekiyormuş. Sulamada, özellikle de hidroponik uygulamalarda yağmur suyu depolayıp kullanabilseniz çok daha iyi olur ama bunu yapamasanız da bence çok önemli bir engel değil. İrfan çayı bu problemi kendiliğinden çözmüş görünüyor. İnorganik besleme yaparsanız da besin eriyiklerini hazırlarken uygulayacağınız formüllerde dikkate almanız gerekecek. Okunmasında fayda gördüğüm birkaç kaynak: Water Quality Evaluation - FAO Plants and sodium ions: keeping company with the enemy Effects of poor quality water on plants and soil FACTSHEET 2 |
Acaba irfan çayını daha fazla saklmak istersek,bakterilere besin olarak ne vermeliyiz?
|
Alıntı:
http://www.agaclar.net/forum/1375814-post16.htm |
1 Eklenti(ler)
Bugün Adwa ad-31 ec metre siparişi vermiştim o geldi. Sonuçları aşağıdaki şekilde mi okuyoruz? Durum bu şekilde ise, tuzluluğun sebebini buldum sanırım. :)
Eklenti 636397 |
Evet, mS kolonundaki gibi okuyoruz.
|
Alıntı:
Ben koca bir varilde yapamayacağım,küçük bir kovada olacak muhtemelen.Kovaya kendim her gün 200-300 kez hava pompasıyla hava bassam olur mu? |
Alıntı:
|
5 Eklenti(ler)
Bugün marullarda yapraktan bir uygulama yaptım. Ec değerini sulama suyu ile 1e indirdim. Daha sonra marullara uyguladım.
Ec metre ile kullanım daha kolay ve garanti olacak gibi. Sanırım uygulamada yanlışlık yok? Büyük serada damlamadan ve yapraktan kullanacağım. Tünel serada ise sadece yapraktan uygulayacağım. Eklenti 636466 Eklenti 636467 Eklenti 636468 Eklenti 636469 Eklenti 636470 |
Alıntı:
|
1 Eklenti(ler)
Soğuk hava gelmeden damlamadan ve yapraktan İrfan Çayı uygulaması yaptım. Sağ tarafta ise azot ve potasyum kullandım.
Bu sefer ki çay daha canlı renkte oldu, bakalım nasıl etki gösterecek. Şu anlık neredeyse hiç fark yok gibi, sağ tarafta göbeklenme biraz daha fazla. Bu gübrelemelerin dışında başka hiçbir ürün kullanmıyorum. Eklenti 636901 |
1 Eklenti(ler)
Çay bittikten sonra geriye kalan artıklar. Saplarda olmasa neredeyse hiç bişey kalmayacakmış.
Salıdan sonra yeni marul dikeceğiz, 100 litrelik bidon ve hava motoru yetersiz gelecek. En az 2 adet 250 litrelik bidon gerekecek. Karıştırmak içinde 1 tonluk tanker, sistemi güzelce kurup motor ile hepsini birbirine bağlayıp otomatik yapacağım. 2 bidondan ve kuyudan ayrı ayrı emiş alıp, sonra bunları ayrı ayrı 1 tonluk tankere aktarağım. Tankerden emiş ilede sisteme gidecek. Eklenti 637282 |
Kalanları da bir köşede biriktirin, üzerlerine ince bir toprak atın. Baharda kullanırsınız.
|
uzun zamandan beri konuyu takip ediyorum araştırma uygulama imkanım olmadı
hernekadar sn meyvelitepe uygulama yapsada toprakta var olan minarel gübre vs elenementlerimi çözüyor yoksa gerecekten gübremi! |
Alıntı:
|
İrfan çayının tüm mineralleri ve iz elementleri olması gereken miktar ve dengede içerdiğini varsayıyoruz. Ancak toprakta bu denge bozuksa irfan çayının doğru dengede olmasının bir anlamı kalır mı?
|
Alıntı:
|
Alıntı:
bu yöntem dışında daha organik bir ürün yetiştirmek $ imkansız gibi |
Alıntı:
İrfan çayı mikrobiyal ve organik mineral içerikli bir bitki besleyicidir. Dolayısıyla "kalıntı" kavramıyla ilişkisizdir. |
Sayın Mine Pakkaner bana irfan çayına söğüt yaprağı ve dalları eklememi tavsiye etti,bu sayede çay asetik salsilik asitte içerirmiş..Söğüt mineral içeriği bakımından irfan çayına uygun mudur?
|
Bu soruyu Mine Pakkanere danışmak üzere buraya bırakıyorum.
Sayın meyveli tepe daha çok bitki beslenmesini dikkate aldığını,bitki hastalıklardan koruma gibi özellikleri araştırma fırsatının olmadığını belirtmişti.Benim bu konuda iki sorum var: 1-Çaya kadife yaprağı,söğüt yaprağı-dalı-kabuğu gibi bitkilere hastalıklarla mücadelede etkin olduğunu bildiğimiz kimyasal maddeler içeren bu kısımları eklersek kimyasallar tatmin edici derecede suya geçer mi? 2-İkinci olarak ta irfan çayı oksijen verme yoluyla demlenen bir çay.Birde bizim bildiğim bitkiyi suya atıp bekleterek içindekilerin suya geçmesini sağlama var.Hangisi kimyasalların suya geçmesi konusunda daha etkilidir? Benim ikinci bahsettiğim yol,aşağıdaki tarifteki gibidir: Bir avuç kadife çiçeği, havanda ezilerek, bulamaç kıvamına getirildikten sonra, 1 litre suyun içinde erittiğiniz 2 kaşık arap sabunu karışımına ekleyin. Bir saat bekletip, süzdükten sonra bitkilerin üzerine püskürtebilirsiniz. |
Forum saati Türkiye saatine göredir.
GMT +2. Şu an saat: 18:38. (Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.) |
Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025