![]() |
|
![]() |
#271 |
Ağaç Dostu
|
Eti madenin şuanki yerinin daha yukarılarda olması gerektiğini düşünüyorum. Yazın oraya gelmiştim, biraz gezme şansımda oldu, herkes karınca gibi çalışıyor ![]() Sağ tarafta büyük öbekler halinde malzemeler vardı. İşlenmemiş bor olduğunu öğrenmiştim, dünya kadar çeşitli madde üretiliyormuş. Elimde önceden meyvelerde kullandığımız Boraks dekahidrat var. Acaba bunu ne şekilde değerlendirebilirim bilgi verir misiniz? |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#272 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-04-2009
Şehir: Balıkesir /Bandırma
Mesajlar: 336
|
İsmail Bey, Gerek Boraks Dekahidratı, gerekse Boraks Pentahidratı veya Borik Asiti, gübre amacı ile kullanabilirsiniz. Ancak bu ürünlerin farklı çözünürlük değerleri ve bor oranları vardır. Etidot-67 %20,8 bor içerirken, Boraks dekahidratta bu değer %10 civarındadır. Borik Asitte ise %17 civarındadır. Yani, bor gübrelemesi için 100 g Etidot-67 yerine 200 gram Boraks dekahidrat kullanırsanız, yaklaşık olarak aynı miktarda bor gübrelemesi yapmış olursunuz. Etidot-67 nin avantajları, konu içerisinde anlatılmıştır. Saygılarımla |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#273 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-04-2009
Şehir: Balıkesir /Bandırma
Mesajlar: 336
|
Etidot-67 reklamlarımız dünden beri yayınlanmaya başladı. Ben beğendim. Umarım sizler de beğenirsiniz. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#274 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 26-02-2014
Şehir: Balıkesir
Mesajlar: 6
|
Zeytinde Etido-67 kullanmak,
Zeytinde Etidot-67 kullanmak istiyorum."1. uygulama: Çiçeklenmeden hemen sonra, 70g/ağaç dozda yapılır." belirtiliyor.Toprakta uygulama konusunda, ağaç taç iz düşümüne sulandırılmış solüsyonu dökülmek suretiyle uygulanabilir mi? Ya da doğrudan toz formu uygulanabilir mi? Topraktan uygulama yapılacağı için, bazı mesajlarda, hasat sonu (Şubat ) olarak belirtiliyor.Çiçeklenme öncesi, Şubat sonu -Mart başı uygun olur mu? Konuyla ilgili bilgi verebilir misiniz? Teşekkürler, |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#275 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-04-2009
Şehir: Balıkesir /Bandırma
Mesajlar: 336
|
Alıntı:
Öncelikle 70 gram/ağaç oranı toprakta bor sıfır kabul edilerek verilmiş olan değerdir. Buradaki "ağaç" ise tam verimde olan ağaçları kastetmektedir. Eğer hayvan gübrelemesi de yapıyorsanız, ki hayvan gübresi de ayrı bir bor kaynağıdır, dozaj belirlerken bu husus da dikkate alınmalıdır. Topraktan uygulama ile yapraktan uygulama neticeleri bakımından farklılıklar göstermektedir. Elbette topraktan da bor uygulayabilirsiniz. Burada belirleyici olan şartlarınız ve çiftçiliğinizdir. Topraktan uygulama, biraz da Etidot-67 çıkmadan evvel çiftçilerin bor uygulama metodu idi. O zaman, genellikle boraks kullanırdı çiftçiler. Boraks ise, suda Etidot-67 gibi kolay, hızlı ve yüksek oranda çözünmez. Çiftçilerimiz de -yağmurdan hemen önce- topraktan boraks uygularlardı. Literatüre göre Bor, bitkide en çok hızlı gelişme döneminde (vejetatif) kullanılmaktadır. Ayrıca, polen tüpünün gelişimi gibi çiçeklenme dönemine özel faydaları da vardır. Öte yandan, ağaçların yeni sezona güçlü girebilmeleri için kış dinlenme periyoduna da güçlü girmeleri gerekir. Tüm bu bilgiler birleştirildiğinde, borun genellikle çiçeklenme döneminin öncesinde/sonrasında kullanımı ve hasattan sonra kullanımı tavsiye edilmektedir. Ayrıca, Etidot-67, mantar-böcek-ot ilaçları ile de karıştırılacak kullanılabildiğinden, bazı çiftçilerimiz de uygulama dönemlerini kolaylık ve maliyet azaltmak için ilaç kullanım dönemlerine kaydırmaktadırlar. Sakıncası yoktur. Tüm burada yazdıklarım düşünülersek, çiftçilerimiz uygulama şekli ve zamanına kendileri karar vermelidir. Zeytin özelinde, özellikle sineğe karşı mücadele için tarımsal kaplama yapılacaksa, tarımsal kaplama malzemesi ile de karıştırılacak kullanılabilir. Tekrar etmek gerekirse, bitkinin hızlı gelişim döneminde ve hasattan sonra bor uygulaması yapmak faydalı olup, bahar-yaz döneminde uygulanacak kısmı da tercihen bölerek 2-3 seferde de uygulanabilir. Ancak şartlarınız ve çiftçiliğiniz önemlidir. Bu şekilde düşünüp hareket ettikten sonra, uygun zamanı kendiniz tayin edebilirsiniz. Umarım faydalı olabilmişimdir. |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#276 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 26-02-2014
Şehir: Balıkesir
Mesajlar: 6
|
Yakup Bey; Kısa sürede verdiğiniz yararlı bilgiler için teşekkür ederim, Saygılarımla |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#277 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-04-2009
Şehir: Balıkesir /Bandırma
Mesajlar: 336
|
Alıntı:
Saygılarımla |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#278 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 24-02-2014
Şehir: sana uzak bir yer
Mesajlar: 11
|
peki bu eriyen boru leonarit hayvan gübresi vb şeylerle karıştıtısak bir sorun oluyormu? |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#279 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-04-2009
Şehir: Balıkesir /Bandırma
Mesajlar: 336
|
Karışabilirlik Durumu
Etidot-67 yi, dediğiniz şekilde karıştırabilirsiniz. Taban gübreleri ile veya hayvan gübresi ile de karıştırabilirsiniz. Sadece, tohumlara karıştırarak (tohuma sardırarak) uygulamayın. Yoksa tohumlarınız çimlenmez. Delik deşik olmaları beklenir. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#280 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 26-03-2014
Şehir: ANTALYA
Mesajlar: 31
|
Bu ürünün değeri bilinmiyor aslında mevya tutumunu arttırdığı periyodiseyi ortadan kaldırdığı pek bilinmez,yine kalsiyum gibi ağaç sertliğini arttırıp bitkiyi hastalık ve diğer stres koşullarına karşı koruduğu, meyve kalite özelliklerini özellikle meyve içindeki bu element eksikliğinden dolayı oluşan mantarlaşmaları boşlukları önlediği, meyvede şeker taşınımını potasyumla beraber arttırdığı, kalsiyumun alımını arttırdığı çoğu bu işi teknik boyutuyla inceleyen kişiler dışında bilmez. madem kalsiyumun alımını arttırıyor karıştırıp verelim diyenleri dumura uğratacaktır çünkü katılaşır çökelir, belli oran dışında karışmaz 12:1 civarı bir oranda karışabilir anca.Bu tipteki ürünlerin etiketlerini incelerseniz bu oran dışında bir ürün olmadığını görürsünüz ya da daha düşük bor düzeyleri.meyve tutumu için çinkoyla mükemmel ikili oluştururlar ![]() |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#281 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-04-2009
Şehir: Balıkesir /Bandırma
Mesajlar: 336
|
Alıntı:
Sizinle tanışmak isterim. 2013 Antalya Tarım Fuarına gelmiştim.Ancak bu sene fuar listelerinde güncelleme yaptık. Bir değişiklik olmazsa bu sene başka fuara gitmeyeceğim. Hayırlısı. |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#282 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,527
|
Eşim bor, çamaşır sodası, karbonat ve rendelenmiş sabunu çamaşır deterjanı olarak kullanmaya özendi.. Aktarlardan boru buldum bugün.. Hazır bor bulmuşken sorayım istedim bilenlere..Aldığım bor fidanlığımda topraktan kullanılabilir mi ? Bu bor türevinin kimyasal yapısı bitkilerin alımı için uygun mudur acaba ? |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#283 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-04-2009
Şehir: Balıkesir /Bandırma
Mesajlar: 336
|
Alıntı:
Boraks olsa da olmasa da bitkileriniz için kullanabilirsiniz. Her ihtimale karşı binde beş i geçmeyiniz. |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#284 | |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,527
|
Alıntı:
Sağolun Yakup Bey.. Ben bir kilo alıp, geçen kıştan kalan 50-60 kilo odun külüne karıştırıp elle saçacağım bu yıl 5 dekarlık zeytinliğime.. |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#285 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-04-2009
Şehir: Balıkesir /Bandırma
Mesajlar: 336
|
Alıntı:
Ancak, 1 kg boraks/5 dekar oranı daha ziyade yaprak uygulaması için kullanılan dir oran. Bu sene hasattan sonra da bu işi yapabilirsiniz (yapraktan). |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#286 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,527
|
Yakup Bey, ben zeytinlere her yıl yapraktan en az 5 kez DoktorTarsa'nın ithal denizyosununu veriyorum zaten..Yosunda, bitki için gerekli bor ve diğer iz elementler var.. Amacım, topraktan da az bir miktar verip takviye yapmak sadece..Onun için az vereceğim..Duruma göre tekrarlarım. Düzenleyen pria : 25-08-2014 saat 21:07 |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#287 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-04-2009
Şehir: Balıkesir /Bandırma
Mesajlar: 336
|
Balıkesir Tanıtım Günleri
11-14 Eylül tarihlerinde, İstanbul Feshane'de, 2. Balıkesir Tanıtım Günleri düzenlenecek. Balıkesir ve İlçelerinin tanıtılacağı fuarda, Eti Maden ürünleri (Eti Matik dahil) tanıtılacak. Nasipse ben de orada olacağım. Görüşmek üzere. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#288 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 14-07-2012
Şehir: Ankara/Morgantown
Mesajlar: 2,797
|
Bu urun, gubre olarak mi geciyor (yorumdan ziyade ambalajin son halini kastediyorum)? Eger oyleyse, neye dayanilarak gubre deniliyor? |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#289 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-04-2009
Şehir: Balıkesir /Bandırma
Mesajlar: 336
|
Ürün gübredir. Tescillidir. Yapılan yorumlarda, afaki olmaktan kaçınılmış, kullanıcı tecrübeleri yansıtılmaya çalışılmıştır. Ürün, içerik olarak ABD de satılan solubor ticari isimli ürüne neredeyse eşdeğerdir (proses gereği farklılıklar olabilir yani). Düzenleyen Yakup : 08-09-2014 saat 11:23 Neden: Bağlantı eklendi. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#290 | |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 31-08-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 15
|
Alıntı:
Online satışını yapan bir site bulamadım. |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#291 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-04-2009
Şehir: Balıkesir /Bandırma
Mesajlar: 336
|
Alıntı:
|
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#292 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-04-2009
Şehir: Balıkesir /Bandırma
Mesajlar: 336
|
Üyelerimizden adaşım Yakup Bey ziyaret ettiler. Kendileri ile Etidot-67 üzerine sohbet ettik. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#293 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 21-06-2009
Şehir: İstanbul/Balıkesir
Mesajlar: 100
|
Sayın Yakup Bey hiç üşenmeden sorularımı detaylı cevapladığınız ve ikramınız için çok teşekkür ederim. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#294 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-04-2009
Şehir: Balıkesir /Bandırma
Mesajlar: 336
|
Rica ederim. Umarım faydalı olmuşumdur. Saygılarımla |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#295 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 14-07-2012
Şehir: Ankara/Morgantown
Mesajlar: 2,797
|
Solubor, gubre olarak tescillenmis bir urun degil (hic kullanmadim). Sadece topraktaki Bor eksikliginin raporla tespit edildigi durumlarda, toprak bileseni/takviye urun olarak kullanilabiliyor (bu, "Bor eksikligi tespit edilip izin alinmadan kullanilmasi yasak" demek oluyor). Urunun onay sayfasi: Products List Search: solubor | Organic Materials Review Institute (urun sentetik ama -anladigima gore- temelde gubreyle karistirilarak, doz asimi yapmamak kaydiyla, organik tarim kapsaminda kullanilabilir gibi gozukuyor). Etidot-67'nin de gubre olarak sunulmasi ne derece dogru bilmiyorum (Turkiye standartlarinda gubre tanimina uyuyorsa, herhalde o yuzden gubre olarak tescillenmistir). Alıntı:
|
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#296 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,527
|
Bor da diğer iz elementler gibi bitkiler için vazgeçilmez bir mikro besin olduğuna göre ''gübre'' tanımlaması yanlış değildir bence.. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#297 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,527
|
Farklı Düzeyde Bor İçeren Sulama Sularının Zeytin Fidanlarının Gelişme ve Besin Maddesi İçeriklerine Etkisi Saime Seferoğlu, Emre Dalgıç Adnan Menderes Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Bölümü, Aydın GİRİŞ Türkiye, dünyadaki başlıca zeytin ve zeytinyağı üreticisi ülkeler arasındadır. Türkiye dünya zeytin ağaç varlığında dördüncü, zeytinyağı üretiminde beşinci sırada yer almaktadır. Bütün bitkilerde az veya çok miktarlarda bulunan ve bitkilerin yaşamasını sağlayan elementlere ilave olarak minimal miktarlarda bazı diğer elementlere de ihtiyaç vardır. Bunlar; Bor, demir, bakır, manganez, çinko, molibden, cobalt, vanadiyum, Wolfram gibi iz elementlerdir. Bu elementlerin çok yüksek bir katsayıları vardır ve çok az miktarlarda dahi optimum tesiri sağlamak için yeterlidirler (Güner, 1961). Bor elementinin fazlalığı da eksikliği gibi, bitki için tehlikeli olmaktadır. Bu elementin ve bileşiklerinin sularda ve toprakta belirli bir konsantrasyonun üzerinde bulunmasının insan, hayvan ve bitkilere zararlı etkileri bulunduğu tespit edilmiştir (Göncü, 1982). Borun bitkiler için optimum ve toksik düzeyleri arasındaki fark oldukça düşük olduğundan bitkilerin bor toksititesi ve etkinliğini ayarlamak oldukça güçtür. Bu nedenle bitkilerde noksanlık ve toksitite belirtileri en yaygın görülen mikro elementlerin başında bor gelmektedir (Keren ve Bingham, 1985; Sakal ve Singh, 1985; Goldberg, 1997). Kültür bitkileri B içerikleri yönünden önemli ayrımlılık gösterir. Genellikle tahıl bitkilerinin bor gereksinimleri göreceli olarak azdır. Yonca gibi baklagil bitkileri ile pancar, lahana ve benzeri bitkilerin bor gereksinimleri ise göreceli olarak fazladır. Pamuk, zeytin, tütün, marul, domates ve kimi bitkilerin bor gereksinimleri orta düzeydedir. Borun bitkiler için gerekli miktarı ile zehirli miktarı arasında çok dar bir sınır vardır ve bu sınır bitki türlerine göre değişmektedir. Bitki çeşitleri arasında dahi farklar görülür. Toprakta veya sulama sularında fazlaca bor bulunması halinde bazı bitkilerin zarar görmelerine karşılık bazıları etkilenmezler. Bor fazlalığında büyüme noktaları uzun zaman sağlıklı kaldıkları halde yaşlı yapraklar zarar görür. Kökler ise zarar görür ve ölürler. Bitkiler bor isteklerine göre farklı şekilde sınıflandırılabilirler. Bitkilerde bor noksanlığı belirtileri görülmeye başladığı noktaya göre gruplandırılırlar. Örneğin; yonca için bu kritik seviye 20 ppm, elma ve şeker pancarı için 14 ppm, tütün için 10 ppm'dir. Marul noksanlık belirtilerini bitkinin bor kapsamı 30 ppm' e düştüğünde gösterir (Berger, 1949). Bor bitkilerde genellikle su ile taşındığından sulama suyunun bor içeriğine göre, hem sular hem de bitkiler gruplandırılabilir. Eaton, (1940)’a göre 0,3-1,0 ppm bor seviyesinde bor hassas bitkiler, 1,0-2,0 ppm bor seviyesinde bora orta hassas bitkiler, 0-4,0 ppm bor seviyesinde bora toleranslı bitkiler yetişir. Sulama suyunda veya toprakta yüksek düzeyde bor bulunması bor toksititesi nedeniyle ürün kayıplarına neden olmaktadır. Bu durum özellikle kurak ve yarı kurak bölgelerde ortaya çıkmaktadır (Staiger ve Machelet, 1984). Toprak çözeltisinde bor etkili olmakta ve özellikle tuzlu topraklarda bor fazlalığı görülmektedir. Toprakların saturasyon ekstraktında 0,7 ppm bor içeriği ve daha aşağısı hassas bitkiler için normal kabul edilebilir sınır olarak kabul edilebilir (Sezen, 1988). Bor’ un bitkiler tarafından alınımını etkileyen en önemli toprak özelliği toprak pH’sıdır. Toprak pH’sındaki artışa ve gereğinden fazla kireçlemeye bağlı olarak bitkilerde bor alımı azalmaktadır(Bartleta ve Picarelli, 1973; Bennett ve Mathias, 1973). (Fernandez-Escobar vd. 2006) Mineral gübrelemenin zeytin verimine ve yağ kalitesini etkilediğini bildirmişlerdir. (Ateyyeh ve Sahatat, 2006) Borun bir mikro besin elementi olduğunu ve yeterli bor beslenmesinin sadece yüksek kaliteli ürün ve verim için ölçüt olduğunu bildirmiştir. (Nyomora vd.,1997)’de yaptığı çalışmada B noksanlığı sonucunda düşük polen oluşumu, polen çimlenmesinin zayıf ve gelişen tüpte polenin azaldığını bildirmiştir. Pek çok araştırıcı bor uygulamalarının çiçek taslağının ve meyve verimi ve fındıkta arttığını bildirmişlerdir (Baron, 1973; Chaplin, vd. 1977; Hanson, 1991; Nyomora, vd. 1977). (Perica, vd. 2001b) tarafından yapraktan bor uygulamalarından sonra zeytinlerde meyve tutumunun arttığını bildirmişlerdir. Yapraktan 300mg L-1 dozunda sulu borun 2 yıl uygulamada yaprakların bor seviyelerini arttırdığını, meyve kalitesini, ürün miktarını ve yağ kalitesi üzerine etkisinin önemsiz olduğunu belirlemişlerdir (Larbi, vd. 2011) Bitkilerde bor alınımını etkileyen çevre etmenlerinin başında toprakların nem içerikleri gelir. Kuraklık stresi öteki mikro elementlere göre bor alımını göreceli olarak daha fazla etkiler ve bitkilerde bor alımı önemli derecede azalır (Sherrell ve Toxopus, 1978, Mcquarrie vd., 1983). Ege bölgesi koşullarında, Büyük Menderes nehrinin ve yer altı sularının B seviyesi çevredeki jeotermal kaynaklardan dolayı gün geçtikçe artmakta ve toprakların kalitesi bor yüzünden bozulduğunu bildirmişlerdir (Aydın ve Seferoğlu 2000). Araştırmanın amacı; artan oranlarda bor içeren sulama suları ile sulanan zeytin fidanlarının bora karşı dayanıklılığının belirlenmesidir. Bu çalışmayla bor toksitesine karşı toprak kalitesinin nasıl ve ne ölçüde arttırılabilirliği ortaya çıkarılacaktır. MATERYAL VE METOT Araştırma, ADÜ Ziraat Fakültesi Toprak Bölümü serasında 2012-2013 yıllarında 12 kg’lık saksılarda 2 yaşında Gemlik zeytin çeşidi fidanlarında 3 tekerrürlü olarak yürütülmüştür. Saksılar; (1/3) Kum, (1/3) Toprak, (1/3) Organik gübre karışımından oluşturuldu. Sulama suyu bor dozları 0-1-2-4-6-8 ppm olup, bor dozları Sodyum Oktaborat (Na2B8O13)’la oluşturulmuştur. Sulama işlemi kış aylarında 15-20 günde bir, yaz aylarında ise haftada 2 kez yapılmıştır. Daha sonra her iki yılda da kış dinlenme döneminde (Aralık) 25 g/saksı 15:15:15 kompoze gübresi, nisan ayında 20 g/saksı % 33 lük amonyum nitrat gübresi uygulanmıştır. Zeytin fidanlarının yetiştirildiği saksı topraklarından deneme öncesi alınan örneklerde bazı fiziksel ve kimyasal analizleri (Kacar, 2009)’e göre ve bor analizi Azomethin-H yöntemi ile yapılmıştır (Wolf, 1971). Bitkilerden 2012 ve 2013 yıllarında mart-mayıs aylarında olmak üzere 4 kez ve 5. örnekleme ise kasım ayında olmak üzere 5 örnekleme yapılarak yaprakların bor içerikleri Azomethin-H yöntemi ile (Wolf, 1971) belirlenmiştir. Deneme öncesi alınan toprağın bazı analiz sonuçları Çizelge 1’de, sulama da suyun bazı analiz sonuçları Çizelge 2’de verilmiştir. BULGULAR ve TARTIŞMA Farklı dozlarda sulama suyu olarak uygulanan bor, saksıların içerisindeki toprakların bor konsantrasyonunu etkilemiştir (Çizelge 3). Kontrolden itibaren artan bor konsantrasyonuna paralel olarak toprakların bor konsantrasyonu her iki yılda da doğrusal olarak arttığı belirlenmiştir. Toprakların bor içerikleri 2011 yılında 1,03-8,59 ppm, 2012 yılında 0,42-12,11 ppm arasında iken, 2012 yılında 6 ppm’den 2013 yılında ise, 4 ppm’den sonraki bor uygulanan topraklarda borun toksik seviyede olduğu belirlenmiştir. Reisenauer vd. 1973’de sulama suyunda bulunan 1 mg B L–1’un duyarlı bitkilerde gözle görülebilen toksik belirtilere yol açtığını bildirmişlerdir. Artan bor dozlarının zeytin fidanlarının boy uzunluklarını 3 boy ölçümü zamanında da etkisinin negatif yönde olduğu ve boylarının kontrole göre gelişimlerinin daha düşük olduğu belirlenmiştir Çizelge 4. Bu da bor besin elementinin bitkinin büyüme noktalarını etkilediği ve bitkinin boyuna büyümesini özellikle 3. örnekleme döneminde olumsuz yönde etkilediğini göstermektedir. Yadav vd. (1989) tuzluluk ve B’un nohut bitkisinin çimlenme, büyüme ve mineral bileşimi üzerine etkisini araştırmışlar ve borca zengin tuzlu toprakların çimlenme ve büyüme üzerine etkili olduğunu diğer topraklara göre zararlı etkisinin meydana geldiğini bildirmişlerdir. (Zabunoğlu vd. 1977)’in Gemlik zeytin çeşidi için yaprakların besin maddesi yeterlilik sınır değerleri Çizelge 5’de verilmiştir. Yaprakların bor yeterlik sınırının gemlik çeşidi için 11-23 ppm olarak belirlenmiştir. Bor için yeterlilik değeri göz önüne alındığında yaprakların bor içerikleri 2012 yılında artan bor konsantrasyonuna paralel olarak artış sağlamış, ancak bu artış istatistiki açıdan önemli bulunmamıştır. Artışlar mart ayı örneklemesine göre mayıs ayındaki örneklemelerde her iki yılda da daha fazla olmuştur. 2013 yılı mayıs ayında ise en yüksek bor değeri 8 ppm uygulamasında 45,19 ppm olarak elde edilmiştir (Çizelge 5–6). Ortalama değerleri göz önüne aldığımızda artan bor konsantrasyonuna paralel olarak kontrole göre yaprakların bor içeriklerinde artış sağlanmış, en yüksek bor içeriği 8 ppm bor uygulamasından elde edilmiş ve istatistiki açıdan p≥ 0,01 önemli olduğu belirlenmiştir. (Chatzıssavvıdıs vd. 2004) yaptıkları çalışmada yüksek seviyede borlu (3,6 mg L–1 ) sularla sulanan 2 farklı zeytin çeşidinin yapraklarındaki besin elementlerin mevsimsel değişimi konulu çalışmasında yapraklarda en yüksek bor içeriğini 175 mg kg–1, en düşük bor içeriğini ise 70 mg kg–1 olarak belirlemişlerdir. Her iki yılda da Mart ayına göre mayıs ayı yaprak örneklerinin bor içeriğinin daha yüksek olmasının nedeni, sıcaklığın artmasıyla traspirasyonla bor taşınımın da artış olması ve buna bağlı olarak bor birikiminde artış göstermesidir. Hava sıcaklığının ve güneşlenmenin artmasından dolayı (transpirasyon) mart ayına göre mayıs ayının Bor değerleri daha yüksek olarak belirlenmiştir. Bu durumda ışık intensitesi ve sıcaklığın da bor alımı üzerine etkili olduğu belirlenmiştir. Işık intensitesine bağlı olarak fotosentez süresinin uzaması ve transpirasyon oranının artması, bitkilerde bor alınımını olumlu ve önemli bir etki yapmaktadır (McInnes ve Albert, 1969, Çakmak vd. 1995). (Boncukçuoğlu vd. 2003), toprakta veya sulama suyundaki bor derişimin belirli sınırları aşması durumunda bitki yaprağında sararma, yanma ve yarılmalar, olgunlaşmış yapraklarda dökülme ve büyüme hızının yavaşladığını bildirmişlerdir. Bununla birlikte 2012 yılında özellikle 6 ppm bor uygulanmış fidanların yaşlı yapraklarının (alt) uçlarında kurumalar meydana gelmiştir. 8 ppm uygulamasında ise 1 yıllık borlu sularla sulama sonucunda fidanların kurumasına ve çalı olmasına neden olduğu belirlenmiştir. 2013 yılında ise 4-6 ve 8 ppm bor uygulanan bitkilerde nekroz şeklinde yanmalar gözlemlenmiş olup, bu değerlerde Zabunoğlu vd. (1977)’in belirlediği 23 ppm bor değerinden yüksektir. Her iki yılın mart ve mayıs aylarının bor içeriklerindeki değişim Şekil 1-2-3-4’de regresyon grafikleri halinde verilmiştir. Yaprakların bor içerikleri her iki yılda da 8 ppm uygulamasında ve mayıs ayındaki örneklemede en yüksek seviyededir. 5. örnekleme (kasım) değerleri ise ikisinin arasında bir değerdedir. Bu değerlendirmeler istatistiki açıdan p≥ 0,01 seviyesinde önemli bulunmuştur. (Seferoğlu vd. 2000) iki farklı zamanda ve iki farklı dozda yapraktan uyguladığı borik asitin (% 0,25–0,40) 5 farklı zeytin çeşidinde bitkilerin mevsimsel değişimine ve yaprakların bor içeriklerini arttırdığını belirlemiştir. İki yıl boyunca yapraklarda ve meyvelerde bor içeriğini yapraklarda (12-28 ppm) meyvelerde (31-41 ppm) olarak belirlemiştir. Uygulanan borik asitin her iki dozda da yaprakların ve meyvelerin bor içeriğini arttırdığını bildirmişlerdir. Daha önceden yapılmış olan çalışmalarda belirtildiği üzere, zeytin bitkisi 1 ve 2 pmm bor’ a dayanıklı bir bitki olduğu görülmüştür (Gupta vd. 1985; Demirtaş, 2005; Lardi,2011 ![]() ve 4 ppm bor uygulanan bitkilerde herhangi bir toksite belirtisi gözlemlenmemiştir. SONUÇ VE ÖNERİLER Zeytin ağaçlarında, yüksek ve kaliteli bir verim artışı sağlanabilmesi için bitki besin elementlerinin bitkide ihtiyaç duyulduğu kadar bulunması gerekmektedir. Aksi halde bu besin elementlerinin birbirlerine antagonistik etki oluşturması sonucu bitki bu besinlerden yararlanamaz ve noksanlık çeker. Bazen Çizelge 6. Farklı bor içerikli sularla sulanan, zeytin fidanlarının farklı dönmelerdeki yapraklarının bor analiz sonuçları. de besin elementinin çok fazla olması bor’da görüldüğü gibi zehir etkisi oluşturarak yapraklarda meydana gelen kloroz ve nekrozlar nedeniyle fotosentez ve solunumu olumsuz yönde etkileyerek bitki gelişimini engellemektedir. Bunun sonucunda da verim ve kalitede olumsuzlukların oluşmasına neden olmaktadır. Bu durumların oluşmaması için bitkileri sulamada kullandığımız sulardaki kalite parametreleri ve özellikle bor içeriği göz önünde bulundurularak yetiştiricilik yapılmalıdır. Çalışmanın sonucunda; zeytin bitkisi için sularda ilk yıl 6 ppm’de toksite oluşurken 2. yıl 4 ppm’de toksite belirtileri belirlenmiştir. İkinci yılda ise 4-6-8 ppm uygulamalarda bor toksitesine gerek yaprakların 23 ppm’den yüksek olması ile ve gerekse yapraklardaki toksite belirtilerinden dolayı uygun olmadığı belirlenmiştir. Böylece literatür de belirtilen zeytin için 2 ppm’den sonra bora karşı duyarlılığın doğru olduğu bir kez daha kanıtlanmış olmaktadır. Gemlik zeytin fidanlarının sulanmasında kullanılacak olan sulama suyunun bor içeriğinin 2 ppm’den fazla olmaması gerektiği ortaya konmuştur. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#298 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-04-2009
Şehir: Balıkesir /Bandırma
Mesajlar: 336
|
Alıntı:
Agriculture sayfasını inceleyin. Ayrıca Türk tarım mevzuatı ab regülasyonlarına dayanılarak hazırlanmıştır. Yani, biz Etidot-67 üzerine EC-Fertilizer ibaresini tamamen AB mevZuatına uygun olarak yazıyoruz. Daha önce de dediğim gibi, ürünümüz gübre olarak tescillidir. Saygılarımla |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#299 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-04-2009
Şehir: Balıkesir /Bandırma
Mesajlar: 336
|
Yani Etidot-67 min gübre olarak sunulması %100 doğrudur. Organik tarımdan fazla anlamam. Ancak temelde bir doz ve teknik meselesi olarak yorumluyorum. Bizim ürünümüz kimyevi gübre olarak tescillidir. Ancak bu durum, Etidot-67 nin organik tarımda kullanılamayacağı anlamına (en azından%100 olarak) gelmemektedir. Sertifikasyon kuruluşunun şartlarına göre kullanılır ya da kullanılmaz. Saygılarımla |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#300 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,527
|
Anladığım kadarıyla boru, toprak, sulamada kulklanılan su ve yaprak analizi yapmadan topraktan veya yapraktan vermek çok sakıncalı ve telafisi mümkün olmayan sonuçlara neden olabileceğidir. Gelişigüzel verilmeyecek bir mikro besin bu. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
Etiketler |
bor, eti maden, etidot-67, gübre, tarım |
|
|