Çektiğimiz petekleri eve getirdim. Cam ile kapatılmış kare şeklinde bir balkonumuz var. Sağımı orada yaptım. Sağım makinesinin ayaklarına ses yapmasın diye gazete bağladım. Görseli düzgün olan peteklerden bir kısmını bir müşterim için paketledim. Cam tabaktaki tam dolmamış petekler de bana kaldı.

Balı hasat edilen peteklerden bir görüntü. Hepsini kestim. Hurda petek olarak verdim. Eritilip plaka haline getirilecek. Aslında petekleri bahara kadar muhafaza edebilsem baharda arı için büyük kolaylık olurdu. Ancak İzmir'in sıcak havasında petekleri korumak çok zor. Bir hafta içinde mum güvesi oluşuyor ve 30 gün içinde de petek diye bir şey bırakmıyorlar:( Bu nedenle petekleri hemen kesip eritmeye vermek gerekiyor.

Keşke yakın olsaydık. İki kovan da olsa arılarımıza sizin hazır çıtalardan iyi olanlardan sizden alıp baharda arılara hazır petek verebilirdik. Arı kuşları pek bir şey bırakmadı gibi. Çevrede arı kalmayınca bizim arılara dadandılar. Bunda biraz da benim branda çekip hem arılara hem de çevredeki canlıların su ihtiyacını karşılamak için su koymam etkili olmuş olabilir.

Sayın Muda, önümüzdeki bir ay içerisinde arılarınıza yavru attırıp kovan içi nüfusunu gençleştirebilirseniz arılar kışın sıkıntı çekmeyebilir. Eğer nüfuslar çok zayıf ise kovanları birleştirin derim. Bu şekilde hayatta kalma şansları artar.

15 Eylül'de yaptığım ikinci hasat sonrasında arılarımı yavru yapması için ovaya indirmiştim. Arılarım 22 Ekim tarihine kadar ovada kaldı. Sonrasında tekrar çam bölgesine çıkardım. Kışlık stoklarını yapsınlar diye düşünürken beklentimin üzerinde bir bal stoğu oluştu. üçüncü bal hasadını da 19/11/2016 tarihinde gerçekleştirdim.

Petekleri eve getirdim. Oğlumla el ele verip kovanları eve çıkardık. Bal süzme işine yarın başlayacağım.

Bal sağımı yapılan peteklerden bazı görüntüler.

Bu da doğal petekli bal.

Valla Sayın Kamil Bey sabah sabah harika gözüküyor insanın gözüne. Afiyetle yiyin inşallah.

Arılarımı 27/11/2016 tarihinde kontrol ettim. Bir hafta önce sağım yapmıştım. Arılar çamdan bal getirmeye devam ediyor. Sağımda arıları iyice sıkıştırdım. Arılar kovan içindeki petekleri kaplıyor. Kovanlarda yavru yok. Bu gün itibariyle havalar da soğudu. Arılar biraz dinlensin bakalım.

Uzun zamandır bloğuma yükleme yapmamıştım. An itibariyle 2017 nin ilk yüklemesini yaptım. Bu sezon bol video ve fotoğraf yüklemeyi planlıyorum. Daha önce yüklediğim fotoğraf ve videoları aşağıdaki linkten izleyebilirsiniz.

balpower

S.a. Kamil bey
Ben izmir buca da arıya merak salmış ancak başlamaya korkan biriyim.arıcı bir arkadaşım çok teferruatlı zahmetli riskli iş deyip beni korkutmuştu.denizli de bi arkadaşta kovanları telef edince iyice korkmuştum.bu sene gene bir heves araştırmaya başladım.birşeyler öğrenirsem seneye 3-4 kovan ile başlama niyetindeyim.

GT-I8190 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Torbalı helvacı köyünde küçük bir bahçem var.çam zeytinlik kekik bol yer.380m yükseklikte köyün 400 metre dışında.ancak eve 55km uzaklıkta.yakın köylere kovan koyabilirmiyim.nerelere başvuruluyor,hırsızlık durumuna karşı ne yapabilirim.eğer sizler için mahsuru yoksa diğer soruları burdan ve izmirde birkaç arıcı arkadaşın arılığında gezip sorarak öğrenmeye çalışacağım.

GT-I8190 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Merhaba Sayın Acar, her işin bir riski ve zorluğu vardır. Arıyı, balı ve doğayı seviyorsanız 3-4 kovanla başlayın derim. Olursa ne hoş, olmazsa da ne kaybedersiniz 300-500 TL para:) Bir çok insanın zararlı alışkanlıkları için harcadığı aylık para bu rakamdan daha büyük:(

Net bilgiyi arıcılık yönetmeliğini okuyarak öğrenebilirsiniz.

Kovanlar; şahış arazisi, ormanlar ve köy meralarına konulabilir.
Ormanlar için Orman İşletme Şefliklerinden, köyler için köy muhtarlarından yer göstermeleri istenebilir. İlçe tarım müdürlüklerine de konaklama yeri bilgisi verilir.

Şahıs arazisi ya da bir köye koyacağınız 3-5 kovan arı çevreye zararı olmadığı sürece bir sıkıntı olmaz.

Hırsızlık olabilir ancak koyduğunuz yer bu konuda önemli... Hırsızlık ihtimali arıda düşük bir risktir.

Cevabınız için teşekkürler.beni en çok korkutan hırsızlık.bu sene biraz öğrenip seneye buca belenbaşı tarafında başlarım inşallah.bir kovan arısı ile ne kadar acaba.haftasonu bakımı yeterli gelirmi yoksa daha fazlamı ilgi ister.

GT-I8190 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Daha önce süs tavukları ve yıllar önce keçi besledim.hayvancılığı çok seviyorum maalesef yer ve şartlar müssit değil.torbalıda küçük bir yer almıştım gidip gelirken yol kenarında kovanlar dikkatimi çekti oradan merak saldım.arılığa girdim lakin arıcılarla karşılaşamadım.

GT-I8190 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Arıcılığa başlanacak en iyi zaman Nisan ayıdır. Tam dolu kovan almanıza gerek yok. Sağlıklı 4-5 çıtalık bir arı uygundur. Bahar olduğu için arı çoğalıp kovanı doldurur. Kovanın yeni ya da ikinci el olması ve kovan içindeki arı miktarına bağlı olarak 200-300TL arasında değişir. Şu an tahmini bir rakam verdim. Arının çıta fiyatı baharda belli olur.

Oğul ihtimalinin olmadığı zamanlarda, amatör bir kişi için hafta sonu bakımı yeterlidir.

İlginize teşekkürler.inşallah öğrenecek bir arılık bulur başlarım.iyi geceler.saygılar

GT-I8190 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Bugün arılarımı Bayındır'ın Karahalilli Köyü'ne naklettim. Arıların yanına saat 11:00 civarında vardık. Kesin olarak bilmiyorum ancak burada (Vişneli Köyü) rakım 400-500 metre aralığında... Hava güneşli olmasına rağmen hava soğuktu ve arı uçmuyordu. Hemen arıların uçuş deliklerini kapattım.

Işığa aldanarak dışarı çıkan 3-5 arı vardı. Onlar da dışarıda kaldı. İçeri girmeleri için uçuş deliğini tekrar açsam daha fazla arı dışarı çıkabilirdi. Çünkü uçuş deliğini kapatırken bir ses yaptık. Açsak ikinci bir ses ve tıkırtı oluşacak içerideki arılardan daha fazla dışarı çıkan olabilecekti. Yapacak bir şey yoktu. Dışarıda kalan arı sayısı 10 tane bile değil.

Kovanları arabaya yükledik ve sıkıca bağladık.

Arıları yaklaşık 50 Km lik bir yolculuk sonrasında yeni yataklarına indirdik. Fırtına öncesi bir sessizlik var:) Arılar kızmış durumda biraz sonra uçuş deliklerini açacağım.

Kovanların uçuş deliklerini açar açmaz arıların bir kısmı dışarı fırladı. Saldırı kaçınılmaz! Ama ben tedbirimi baştan aldım. Maske ve eldivenlerim var. Arıyı yüklediğimiz yer ile indirdiğimiz yer arasında en az 6 derece sıcaklık farkı var. Arı dağda salkım halindeydi. Şimdi uçuşa geçti. Arıyı özellikle gündüz naklettik. Gece soğuğunda salkımdan düşen arı düştüğü yerden kalkamaz ve ölürdü.

Sıcaklığı ölçecek bir termometrem yoktu. Tahminen öğle vakti hava 15-16 derece sıcaklığa sahipti. Bu da arının uçuşu için uygun bir sıcaklık.

Kovanların arka tarafına gelen yerden (kuzey) bir görüntü. Bu yıl havalar çok soğuk geçti. Geçmiş yıllarda bu zamanda arıda kapalı yavru olurdu. Turp otları da çiçek açmış olurdu. Şu an etrafta ne çiçek var ne de turp otları boy atmış. Bademler çiçek açmaya başlar hemen arkasından da erikler gelir. Haydi hayırlısı... Sezonu açtık:)

Kamil bey kovanlaeınız yerde karınca fare kirpi tehlikesi yaşamıyormusunuz.bunlara karşı arıları nasıl koruyorsunuz.

izmir buca dan bir arı meraklısı abidinacar

Merhaba Sayın acar, yılda en az 4 defa yer değişimi yapıyorum. Sabit arıcılık yapsam arıları bir platform üzerine alırdım. Gezginci arıcılıkta malzeme taşımak zor. Kovanları yerden yükseltmek kovanlardaki rutubeti azaltır ve kovan ömrünü uzatır.

Kovanları yerden yükseltmek karınca ve fare için çare değil. Bu iki hayvan her yere yürüyerek çıkabilir. Belki kirpi yükseğe çıkamaz.

Fare için giriş deliklerini dar tutuyorum. Kovan içindeki arı güçlü olduğu sürece kovan içine hiç bir canlıyı sokmaz. Sadece karıncalar ara kapakların arasına yuva yaparlar. Onları da her arıya gidişte temizliyorum.

Kirpiye gelince bu hayvan çoğunlukla gece ortaya çıkar. Arıcılardan dinlediğim: gece kovan girişinde tıkırtı yapıp dışarı çıkan arıları yediği...

Arıları sel ve su birikme riski olmayan yerlere koymaya çalışıyorum. En son konaklama yerinde de arı tarlanın en yüksek yerinde.

Son olarak karıncanın bana zararının olduğunu düşünmüyorum. Fare için kovan girişleri dar ve arı kendini savunuyor. Kirpiler için bir şey yapmıyorum:)

Yukarıdaki zararlı olarak bildiğimiz canlılarla bir sıkıntım yok:) En büyük tehlike bilinçsiz insan (gerekli gereksiz ilaçlama yapanlar). Bir de Kötü niyetli insanlar.

Bereketli olsun, bu sene yağışlarda güzel gidiyor. Bahar ayı inşallah bereketli geçer. 1 kovan dahi olsa her bahçeye gerekli bence.

İki ayaklı fareler her yerde var malesef. Bazı üreticiler çıtalara harf basıyor. Buna rağmen kendini haklı çıkaranlar bile var.

Kamil Bey bereketli bir yil olur inşaallah.Bizlerde o lezzeti ballarinizdan kismet olursa yine yeriz. :)

Konunuzu baştan sona kadar okudum. Ben de arıcılığa başlamayı ve köye yerleşemeyi düşünüyorum. İnşallah mart-nisan gibi 3-4 kovan arı alacağım.

Sizin gibi gezgin arıcılık yapamayacağım ama sabit arıcılıkta da aileme yetecek kadar bal, polen, hatta süt üretebilirim diye düşünüyorum :).

Konunuzun takipçisiyim. Allah emeklerinizin karşılığını boşa çıkartmasın.