çok teşekkürler ama bu forumu okumuştum benim çiçeğimi kurtarmam için yeterli bilgi bulaamadım

teşekkürler link için ama çiçeği kurtarmam için gerekli bilgileri burdan da edinemedim

O zaman Bitki Hastalık ve Zararlıları başlığına çiçeğinizin resmini koyup, sorununuzu orada yazabilirseniz, konuyla ilgili uzmanlar size cevap verebilirler. Zira burası Paşakılıcı başlığı.

cok tesekkür ederim.

Arkadaşlar içiniz de sarı paşa kılıcı çeliğini diktikten sonra sarı şeritli yavrular elde edeniniz var mı? Bunu başaran varsa tarifini yazabilir mi?

ben 22 yaşındayım ve küçüklüğümden beri anneannemin paşa kılıcıyla oynardım kırardım çocukluk işte:) burdaki yazıları okuyunca anneanneme sordum kaç yıllık diye oda bana "oğlum o kılıç anneninde çocukluğunu hatırlıyor." dedi boyu 2 küsür civarı dedi fakat ben yinede gidince fotosunu çekeceğim sizlerle paylaşmak için.nası bakıyosun diye sorduğumda o kendine bakıyor arada sırada su veriyorum kışın 2 2buçuk ayda bir yazında ayda 1 güneşe direkt maruz bırakmıyorum dedi anneannem:)
buyurun sizlere 78 yaşında ilkokul terk kadından bilgiler:) utandım valla bi kaç çiçek hakkında da bilgiler sordum herşeyi anlattı:) kitap yazacağım ona:)

Sayın tuğrul anlattığınız bakım şekli biraz farklı benim kılıçların boyu bir metreyi geçemedi belki bu uzayan kılıçlar farklı türdendir siz anlatınca imrendim doğrusu. Benim kılıç onbir yaşında ve en uzun yaprak bir metre inşallah çiçeğiniz daha uzun yıllar yaşar.

Kılıçların çok fazla türü vardır. Kimisi kısa yapraklı kimisi ise uzun yapraklıdır. Benim de evimde 1 saksı kısa yapraklı türü 1 saksı da uzun yapraklı türü var.

Pembegül sizde ki çok uzun yapraklı türlerden biri değil galiba...

Evet faruktalas benim kılıç çiçeğim çok uzamıyor iki senediir çiçek açıyor mis gibi kokusu var. Birde bodur kılıç var yaprak uzunluğu en uzun 25 cm çiçekçilerde gördüğüm türdense lale büyüklükte kırmızı çiçek açıyor yedi yıldır bende olmasına rağmen hala açmadı .

Bende ki saksılardan biri 5 diğeri 3 yaşında olmasına rağmen benimkiler de bu zamana kadar hiç çiçeklenmediler...

Kılıç çiçeğinin bizdeki durumunun resimlerini koyayım bende. İlk resimler yani çiçekli olanlar yazınki hali. Mayısdan itibaren balkonda durur. Eylül gibi eve alırım. Çünkü bulunduğumuz yer aşırı rüzgar alır. Hazirandan itibaren çiçek sapları çıkartılmaya başlar. Ve ağustos sonlarına kadar devam eder. Başlangıç tarihini hatırlıyorum, ama bitiş tarihi ağustos başlarıda olabilir tam hatırlayamıyorum.
Çiçekli resimleri çok net değil kusura bakmayın. En son resimde şimdiki hali:

Ayine-i Esma paşa kılıcınız ne kadar güzel öyle. Hakikaten baka kaldım. Benim paşa kılıçlarım bunun anca yarısının yarısı kadar. O kadar ilgilenmeme rağmen. Ekstra değişik besin ve bakım yöntemi uyguluyormusunuz? Uyguluyorsanız ben gibi bu bitkinin meraklılarıyla paylaşırsanız sevinirim...

Hayır hiçbir besin ya da gübre uygulamadık. Anlattıklarım dışında ek olarak söyleyeceğim şu olabilir: Artık saksısı çok fazla sürgün gönderildiğinden kırılmıştı. Geçen bahar torf ve toprak karışımı olan yeni bir saksıya aldık ve yine balkona koyduk yazın. Bir de evin en sevilen çiçeklerinden olması var yöntem olarak. : )

O zaman senin paşa kılıcının sırrı yazın balkonda durması galiba...

Daha yeni fark ettim şeritli olan çeliğin altı çürümüş yine yeşil çıkacağını bile bile soktum toprağa bakalım kaç haftada yavrulayacak.tabi ev istemeyide unutmadım:p

bunlarda son durumları 3.resimdeki şeritlinin yavrusu:p

Fatihciğim inşallah dileğin olur...

Merhaba arkadaşlar,
Sabantan beri çok üzgünüm, çiçeklerimi kontrol ederken paşa kılıcımın toprağını karıştırıp nemine bakmayım dedim ve çiçek oluşumu olduğunu tahmin ettiğim parçasını kırdım.
Daha dikkatli olmam gerekirdi, gelişsin diye gözünün içine bakıyordum.
İnşallah fazla zarar vermemişimdir de bana bir şans daha verir.

Ulker sizin adınıza üzüldüm. Sizde biliyorsunuz ki paşa kılıçları çok nadiren çiçek açarlar. Üzülmeyin saksıda kalan parçada belki bir kaç tane çiçek oluşur....

İyi dileğiniz için teşekkür ederim Sayın faruktalas.
Bu durum bana ders oldu, bundan sonra daha dikkatli davranıp daha az merak edeceğim.

Merhaba arkadaşlar.sayfaya uzun zamandır kimse uğramamış galiba.. ben bu çiçeği gerçekten çok seviyorum ve yetiştirmek istiyorum..annemin vardı eskiden çocukluğumun çiçeği.. benimle paylaşmak isteyen olursa alıcı ödemeli kargoyla istiyorum..simdiden çok teşekkürler...

Sayın Aydemir80 sizin de belirttiğiniz gibi yetiştirmesi çok keyifli bir çiçek. İnşallah en kısa zamanda yetiştirmeye başlarsınız...

Ben gönderebilirim
adresinizi özelden bırakırasanız. ;)

Bizde de var bundan. Ağaçlar.net'i buılmadan önce kılıçın bir tür succulent olduğundan habersiz elimde inatla yaşayan (hep unutur ve su vermem öyle) tek bitki olması ile övünürdüm :P Daha sonra kabı dar geldi ve değiştirdi bu da ağaçlar.net öncesiydi ve ne yazık ki çiçek alma şansım bir süre daha kayboldu (sıkı saksıda çiçek verirmiş sanırım). Şimdi yine yavruluyor ancak toprağından pek memnun değilim. Bugün bir başka yazıda biri torfun kökler için gevşek kalabildiğinden bahsetmişti. Acaba ben o zamanlar torf mu almışım da şimdi pek bir gevşek toprağı? Üstünden biraz toprak eklesem olur mu yoksa baştan mı yapmalı işi?

Sayın Perilimerili torfun içine torf miktarında dere kumu koyup bu karışıma dikerseniz kılıç bitkisi için çok daha sağlıklı bir bir toprak ve kütle olarak daha ağır bir saksı elde etmiş olurunuz...

paşa kılıcı
 

Merhabalar.
Bunlar da benim Paşa Kılıcı bitkimin fotografları. Yeni yeni haklarında bilgi sahibi olmaya başladığım bu bitkilerin, evdeki elektronik araç gereçlerden ve çeşitli eşyalardan ve yayılan zararlı kimyasal maddeleri bertaraf etme konusundaki faydalarını da öğrenince (Zaman gazetesinin bir haberi idi), daha bir ihtimam gösterir oldum. Kanantimce bir saksıda iki ayrı cinsi de var. Şu an çiçek açmak üzereler. Çiçeklerini merak ediyorum doğrusu..

Merhabalar,
Bu çiçek için daha önce yazdım, ancak bir iki gelişme daha oldu onlarıda ilave etmek istiyorum.
Evimizdeki evyaptıranımın bir tanesi geçen yaz sonu ani bir gelişme göstererek 2 metre gibi bir boya erişti. Füze gibi yükselen bu yaprağın ucuna bir şey değmemesi ve kendi ağırlığı ile eğilip bükülmemesi için üstün gayret gösterdim ve hep tamam benim köydeki taş evi işim kesin hallolur kısa zamanda diye de sevinmekte iken kıymetli kayınvalidem misafirliğe geldi.
Belli bir süre bizde kaldıktan sonra bir hafta sonu bu kadar yeter çocuklar ben gideyim evime dedi. Tamam anne hafta sonu olsun biz götürürüz seni dedik.
Ama bizde olduğu sürede hemen her gece evyaptıran konusu sohbete girdi, hatta " aman anne nazar değecek çiçeğe, benim köy evi işi sakatlanacak masallah deyin" diye de şaka yapmış idim.
Hafta sonu oldu arabaya eşyalar yüklendi, arka koltuğun arkasına camın altına da uzun bir paket, gazeteye sarılı uzatıldı. Kayınvalide İzmire geldimi çarşıda ne bulursa alıp memleketine götürdüğü için anne ne var bunda da demedim.
Kayınvalideyi hafta sonu götürdük evine, 2 gün sonrada döndük biz evimize.
Bu çiçeği ben özel olarak gözlemem, zaten suda çok istemez, 3 hafta bile sulamadığım olur, ama uzun yaprak sebebi ile daha sık bakar olmuşdum çiçeğe. Ancak seyahat dönüşünü takip eden zamanda benim çiçekde keyf gitti. O uzun yaprak da maalesef bozularak kurudu. Üzüldüm ama sebebini de aramadım özel olarak. Bir akşam eşime bu çiçek ne oldu da böyle bozuldu akıl ermiyor, benim taş ev işi suyamı düşecek acaba derken, eşimin gülüşünden şimşek çaktı. Kayınvalidem korkunç bir çiçek düşkünüdür. Evi denizin ortasında sayılır ama oda köyde küçük bir ev ister uzun zamandır ve kızına sakın damada bir şey deme ama ben bu çiçekten bir kaç kök yürüteceğim demiş ve benim çiçeği saksısından sökmüş, bir kaç kök çıkarıp, gazeteye sararak bana bir güzel taşıttırmış. Sonrada saksıya aynen tıkmış benim çiçekleri.
Yapacak bir şey yokdu. Bu sene nisan başında çiçeklerimi saksıdan çıkarttım. Topraklarını havalandırdım ve çok sıkılaşan köklerden 5-6 tane ayırdım. Diğerlerini tekrar dikerek salonda aynı yerlerine koydum.( direkt güneş almayan ama epeycene ışık alan kısımda dururlar. Salon öğlen vaktine kadar iyi güneş alan bir konumda.).
Şu anda iki saksımda maşaallah denecek durumdalar. Yazın hafta sonu yazlığa gittiğimizde ev kapalı kalıyor ve bu çiçekler o kapalı günlerde çok daha keyfle büyüyorlar. Sanırım kaktüs cinsi olmalarından kaynaklanan bir durum.
Şimdi geliyorum işin ilginç kısmına:
Oturduğumuz apartmanın kapıcısının ev sahibi olmayı ne kadar arzuladığını bildiğim için, ayırdığım köklerden 3 tanesini ona dikerek ufak bir saksıda verdim. Buna iyi bakın, size ev yaptıracaktır inanırsanız dedim.
İki hafta önce bir sabah önüme çıktı ve abi sana ilk söylüyorum ama biz bir ev aldık dedi. Hayırlısı olsun dedim. Gerçekten çok sevindim, ama çiçek ile alakalı tek kelime ne o etti ne de ben.
Az bir birikimleri varmış üstüne banka kredisi koyarak 10 yaşlarında bir daire bulmuşlar ve anlaşmışlar. Bir kaç gün sonrada tapuyu aldılar. İçindeki kiracı ilede anlaşmışlar, kiranın katkısı ilede taksitlerini ödemekte zorlanmayacaklarmış.
Bu arada onlara köyden taş getirmişdim ve hıdırellezde bahçeye bir küçük minyatür ev yapmışlar idi.
Eve sebep ne oldu bilmiyorum ama bunları çok yeni yaşadım.
Şimdi beklediğim kalan kökleri verdiğim komşumuz. Onlardan da böyle güzel bir haber alır isem çiçeğe bu ismin hakkı ile verildiğine inancım tam olacak.
Hoşçakalın.

Sayın Süleyman KOÇAK bitkiniz aynı saksıda 2 tür çok uyumlu duruyor. Bende bu şekilde 2 türü aynı sakıya diktim. Çokta mutlular. Bitkiniz çokta güzel çiçeklenmişler. Çiçeklerini bizim yerimizede koklayın;))