agaclar.net

agaclar.net (https://www.agaclar.net/forum/)
-   Solucan Kompostu (https://www.agaclar.net/forum/solucan-kompostu/)
-   -   0,064 m³'te kompostlama: balkonda Eisenia fetida kultivasyonu denemesi (https://www.agaclar.net/forum/solucan-kompostu/25287.htm)

eflone 10-09-2011 22:28

0,064 m³'te kompostlama: balkonda Eisenia fetida kultivasyonu denemesi
 
5 Eklenti(ler)
Her şey 2011 baharında başladı..
Balkonumu bitki yetiştirmek için eski depo halinden kurtarmaya kalkıştım.Saatler süren temizlik sonunda gelebildiğim nokta buydu Eklenti 245025
Ama başlangıç için bu da yeterdi.İnternet üzerinden tohum satın alarak bir ileri hamle daha yaptım.Fakat aldığım yalnızca tohum değildi.100w akkor bitki lambası ve solucan gübresi aynı zamanda.. Kısa bir araştırma sonucu bundan sonra tercih edeceğim gübrenin solucan gübresi olduğunu anladım. Başarılı bir kompost çayı girişiminden sonra
Eklenti 245026
çayı bulabildiğim her bitkiye veriyordum. Yapraklar, toprak.. Keşke kontol amaçlı bir bitkiye vermeseydim ama gönlüm elvermedi.

Her neyse, konuyu uzatmadan, o zamandan beri balkonda aynı zamanda solucan yetiştirebilmenin hayalini kurar, fiziki şartları olgunlaştırmanın yollarını arardım. Geçen hafta itibariyle hayallerim gerçek oldu ve balkonumda artık 150 adet Eisenia fetida' m var.
Eklenti 245027
Onları gazete kağıdı, kurumuş, bekletilmiş yaprak, kesilip kenara atılmış çim tümseğinden aldığım bir parça çürümüş çim, muz kabuğu, çay posası, kahve artığı ile beslemeye başladım.
Eklenti 245028
İlk kompost deneyimim başarıyla biterse ikinci sefere C:N oranını 30a sabitleyecek, nemi daha efektif kontrol eden bir sistem kurmak istiyorum. Solucanlarım geldikleri güne göre çok iyiler. Dokunmayla hareket etmekte zorlanan solucanlar şimdi adlarını verdiren pis kokuyu çıkartmaya izin vermeden ellerimin arasından kaçıyorlar. Daha önceki büyük solucanıma göre çok sportif ve açlar.Öyle ki bir tanesini kahve artıklarına doğru iştahla dalarken kakasını:) yaparken bile gördüm. Ve tahminlerimin aksine izlemesi keyif verdi.
Yavru solucanlar geceleri 23-25 dereceye inen sıcaklıklardan faydalanıp semiriyorlar,dört gündür kurup kurup değiştirdiğim sistemim güzel işliyor gibi görünüyor.Yalnız solucanları aldığım sırada solucan popülasyonuna denk sayıda olan sinek kurtçuklarını saymazsak.. Kapağı kaldırdığımda hareket eden tek şeyin solucanlar olması tek dileğim.
Eklenti 245029
Onları kendi ellerimle yaptığım 40X40X40 cmlik bu küp kutuda bakıyorum. Solucanlarla birlikte buranın dizaynı ve konforu da artacaktır. Her zamanki gibi düşünmeye devam ediyorum burası için.

eflone 12-09-2011 21:08

3 Eklenti(ler)
Eklenti 245372
kullandığım kap budur.
Eklenti 245373
kapağı kapatıp gece saatlerinde havalanmasına katkıda bulunmak için açıyorum.

konuyu takip eden sizleri fotoğrafsız bırakmak istemiyorum fakat solucanları da stress altına sokmak istemiyorum. O yüzden sık sık fotoğraflarını çekiyor olamayacağım. Hatta çektiğim ender fotoğraflarından biri olacak sanıyorum bu. Çünkü kapağı açtığım anda içeri kaçışmaya başlıyorlar. Çekebildiklerim o kadar hızlı olamayanlar.
Eklenti 245374

Dün de kabın içeriğine ve solucanların sağlığını kontrol etmek için detaylı kazılar yaptım, karanlık ortamda dahi birçok yavru solucan heyecanla oradan oraya sürünüyordu. Çiftleşme davranışı sergileyen solucanlar görmedim, o kadar derine inmedim zaten. Solucanlar çok sorunlu durmuyorlar. Solucanları aldığımdaki besiyerlerindeki sinek larvaları aynen duruyor. Ve ayriyeten kırmızı mit Dermanyssus gallinae olduğundan korktuğum böcekler var. Popülasyon tehlike altına girerse koruma önlemlerini harekete geçirebilirim.

Değerli öneri ve yorumlarınızı bekliyorum.

selsipahi 13-09-2011 05:16

Takipteyim ve kompost cayi nedir?
 
Ayrintili fotograf ve bilgi icin tesekkurler, bu konuyu takip edecegim. Kucuk bir soru, kompost cayini nasil yaptiniz? Kucuk bahcemdeki domates ve fasulyelerime de cay ikram edebilir miyim? Kompost konusunu ben de bu forumdan arastiriyorum, mutfak artiklarimi ve yesilliklerimi biriktirmeye basladim bile.

Zeytinlibahçe 13-09-2011 19:36

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi selsipahi (Mesaj 858571)
Kucuk bir soru, kompost cayini nasil yaptiniz? Kucuk bahcemdeki domates ve fasulyelerime de cay ikram edebilir miyim?


Kompost çayı

Savaş 13-09-2011 20:42

Sayın eflone,

hemen belirtmek isterim ki, bu vermikompost solucanları ne kadar geniş bir yüzey alanı olursa o kadar rahat yaşar, ürer ve beslenip gübre üretirler. Kabınız hacim ve yüzey alanı olarak küçük.

Daha geniş bir kap seçmeni iyi olacaktır. Ayrıca kabın altına delikler açtınız mı bilmiyorum ama eğer delik açarsanız havalandırmayı sağlarsınız. Eğer delik açarsanız altına başka bir kap koymayı ihmal etmeyin. Olası sıvı akışını engellersiniz.

Eğer sinek olağandan fazla ise kaba koyduğunuz yaş sebze, meyve gibi atıklar solucanların tüketebileceklerinden daha fazladır. Başlangıçta az yiyecek verin.

Solucan gübresi kabında ayrışmayı ve gübre oluşumunu sadece solucanlar yapmazlar. Solucanları bir çok komşusu vardır. Onlar abartılı ölçüde olmamak koşuluyla gerekli ajanlardır.

Solucanlar çok fazla rahatsız edilmekten hoşlanmazlar ve stres altına girerler. Bu nedenle, bir süre takip ederek yiyeceklerini ne kadar zamanda bitirdiğini tespit edin. Örneğin hafta bir yiyecek vermeniz gerekiyorsa solucanları ve kabı haftada bir kontrol edin. Ara sıra nem kontrolünü kabaca yapabilirsiniz.

Şimdilik bu kadar.

Saygılarımla.

eflone 14-09-2011 19:50

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi selsipahi (Mesaj 858571)
Ayrintili fotograf ve bilgi icin tesekkurler, bu konuyu takip edecegim. Kucuk bir soru, kompost cayini nasil yaptiniz? Kucuk bahcemdeki domates ve fasulyelerime de cay ikram edebilir miyim? Kompost konusunu ben de bu forumdan arastiriyorum, mutfak artiklarimi ve yesilliklerimi biriktirmeye basladim bile.

Solucan konusuyla ilgili dinamik hareket ettiğim için takip etmeniz hem beni mutlu edecek hem de sizin de bir takım tecrübeler üzerinden bilgi sahibi olmanızı sağlayacaktır. İkimizin adına da mutlu oldum. Kompost çayı konusunda zeytinlibahçenin verdiği linkten detaylı bilgi edinmişsinizdir zannediyorum. Ekstra olarak vereceğim tavsiye youtube videoları izlemeniz. Böylece hem süreci anlamak hem de görsel olarak çok daha fazla fikir edineceksiniz. Hem de yıllardır tecrübe sahibi insanlar yurtdışındakiler, bu işi bizden çok daha iyi yaptıklarını düşünüyorum. Hem londra' da yaşayan biri olarak yabancı dil konusunda hiçbir sıkıntı yaşamayacak olmanız sizin büyük bir avantajınız. Orada bu işlerle uğraşan kişilerle de iletişime geçebilirsiniz. Size tavsiyem mümkün olduğu kadar yabancı kaynaklara ulaşmaya çalışın, çok farklı bilgilere ulaşabiliyorsunuz.

eflone 14-09-2011 20:16

3 Eklenti(ler)
Yeni gelişmelerle hepinize merhaba.Öncelikle solucanlarla ilgili bilgi vereyim. Solucanlar dipteki maddeleri tükettikçe yüzeye daha çok çıkar oldular. Dün gördüğüm ilk kokonumun ardından yeni yavru solucanlar görüyorum her gün. Büyük sıkıntıları var gibi görünmüyor. Sistem güzel işlemeye devam ediyor.
Eklenti 245704
Solucanlar için hep almak istediğim kutulardan bir tane aldım bugün.
Eklenti 245706
Yeni kutuda şu an delik açmadım. Evsel atıklarda mikroorganizmal kolonizasyonla birlikte bir miktar ayrışmanın olmasını istiyorum. Solucanlar şu anki yerlerinde uygun bir sayıya ulaştıklarında buraya taşıyacağım. İleride kutuya meyil verip ucuna takacağım hortumla olası su birikintilerini toplayacağım. Hava akımı için delikler açmayacağım çünkü sirkülasyon için fazla efektif olduklarını düşünmüyorum. Kompost çayı için kullandığım hava pompasını günün belirli saatlerinde çalıştırıp kompost içine döşediğim borulardan havalandırma sağlayacağım.

Savaş Bey' in bahsettiği yüzey alanı konusundan haberdarım, zaten baştan beri böyle bir kutu almaktı amacım.Şu an kullandığım kap solucanları aylarca tutacağım bir yer değildi. Fakat şu an 150-200 solucanım olduğu için yüzey/derinlik oranının çok önemli olduğunu veya benim sistemimde bu konuyla ilgili bir sorun olduğunu düşünmüyorum.

Eklenti 245705
Bu arada kutumu straforla , ilkel bir şekilde de olsa, izole etmeye çalıştım. Bir süre daha solucanlar bu kapta duracak, sonra büyük kutuya alınacaklar. Ve kış geldiğinde her ihtimale karşı bir kısım solucanı tekrar buraya alacağım. Kış balkonda sıfırın altında geçse bile solucan popülasyonunun sıfıra inmeyeceğini düşünüyorum. Çünkü makalelerde solucanlar ölse bile kokonların soğuğa dayanıklı oldukları yazıyor. Öğrenmek için daha aylarım var, bakalım.

Solucanların diğer komşuları hususunda, araknidlerin ayrıştırma konusunda solucanlara yardımcı olduklarını pek zannetmiyorum. Belki bu böcekler mekanik ayrıştırma yapıyorlardır ama onu da kendi beslenmeleri uğruna yapıyorlardır diye düşünüyorum. Hem çok faydalı olsalar bile kutunun dışına çıkıp evimi istila edebileceklerinden faydalarından kolayca vazgeçebilirim.Kaldı ki bu böceklerin solucan ektoparaziti olan kırmızı akar olma ihtimalleri var. Ve kutuda her geçen gün çoğaldıkları hissine kapılıyorum. Dediğim gibi, solucanları tehdit altında hissedersem pest içermeyen yeni bir kaba aktaracağım.

Solucan kaplarında böcek olmaması ya da normalden az olması gibi bir fenomen varmış. Kanıtlanamamış olsa da bunun sebebinin böcek 'eksoskeleton'undaki kitini sindiren kitinaz enzimi olduğu ileri sürülmüş.İleride kitinazdan büyük işler bekliyorum.

selsipahi 15-09-2011 14:10

Sevgili Zeytinlibahce ve ayrintili cevap yazan Eflone'a tesekkurler. Kompost cayi bolumunu sonradan bulup okudum evet, en kisa zamanda bir akvaryum motoru bulup cayimi demlemeye baslamaliyim kis bastirmadan. Henuz kendi kompostumu hazirlayamadigim icin hazir kompostlardan satin almayi dusunuyorum. Tavsiyeleriniz icin de tesekkurler, ozellikle youtube guzel bir kaynak gercekten.
Biraz kendimi tanitayim izninizle; cunku bunlar agaclar.net'teki ilk mesajlarim ve burasi da ilk ve tek yazi yazdigim bolum. 10 senedir Londra'dayim, son 5 senesinde de kucucuk bir arka bahcesi bulunan bir evim var ve bos vakitlerimde kendimce sebze yetistiriyorum. Bu forumu ya da internetteki baska kaynaklari kullanmayi daha once dusunebilseydim inaniyorum ki daha basarili olurdum. Bundan sonra ben de ogrendiklerimi sizinle paylasmak istiyorum ve sizden cok sey ogrenecegimi de biliyorum.
Kompost konusunda burada okuduklarima gore aklima solucanlar yerine EM urununu kullanip fermantasyon yapmak daha cok yatmaya basladi. Bakalim zaman ne gosterecek. Hepinize bol ve taze domates kokulu urunler diliyorum :)

eflone 16-09-2011 23:19

Merhaba. Bugün derinlemesine yaptığım incelemeler sonucu:
-Solucanlar gayet sağlıklı.
-Sayıları en az 200 olmuş durumda(abartı olmasın diye mütevazı davranıyorum)
-Her çeşit evreden solucan bulmak mümkün(yenidoğan bir cm'lik bebeklerden henüz yeni renklenmiş gençlere, yetişkinliğe adım atmak üzere olan ergenlere kadar) ve kompost içinde onlarca kokon var.
-Kutunun hemen yarısı sindirilmiş, granül halinde dışkılanmış durumda.
-Solucanlar okşanmaktan hoşlanmıyor:)

eflone 17-09-2011 11:32

2 Eklenti(ler)
dün akşam eve geldiğimde beni bekleyen sürprizim.
Eklenti 246189
hemen bulabildiğim her yerde denemeye başladım ve işe yaradığını söyleyebilirim. Uğraşımı farklı bir yere çekmiş oldu toprak ölçüm aletim
Eklenti 246190
Kompost kutumu elimden geldiğince doldurmaya devam ediyorum. Karton koli almak için markete uğramam gerekecek bir gün.Bir de orman toprağı gezip güzel çürümüş çürümekte olan yapraklar bulmam lazım.

Şimdi bir soru: Sizce bu kutu için yanmış at veya inek gübresi almalı mıyım? Ticari boyutta solucan gübresi üreticileri çiftlik gübresi kullanır genellikle.
Bir de yumurta kabuklarını öğütmek için çok çaba harcıyorum ve istediğim inceliğe getiremiyorum.Şeker tozu kadar kalıyorlar en küçük hallerinde. Un haline nasıl getirebilirim, bir sistem tavsiyesi olan var mıdır?

Savaş 17-09-2011 20:39

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi eflone (Mesaj 859306)
...
Solucanların diğer komşuları hususunda, araknidlerin ayrıştırma konusunda solucanlara yardımcı olduklarını pek zannetmiyorum. Belki bu böcekler mekanik ayrıştırma yapıyorlardır ama onu da kendi beslenmeleri uğruna yapıyorlardır diye düşünüyorum. Hem çok faydalı olsalar bile kutunun dışına çıkıp evimi istila edebileceklerinden faydalarından kolayca vazgeçebilirim.Kaldı ki bu böceklerin solucan ektoparaziti olan kırmızı akar olma ihtimalleri var. Ve kutuda her geçen gün çoğaldıkları hissine kapılıyorum. Dediğim gibi, solucanları tehdit altında hissedersem pest içermeyen yeni bir kaba aktaracağım.

Solucan kaplarında böcek olmaması ya da normalden az olması gibi bir fenomen varmış. Kanıtlanamamış olsa da bunun sebebinin böcek 'eksoskeleton'undaki kitini sindiren kitinaz enzimi olduğu ileri sürülmüş.İleride kitinazdan büyük işler bekliyorum.

Merhaba sayın eflone.
Yukarıdaki alıntıda bahsettiğiniz araknidler biraz ürkütücü olmuş. Aslında solucan kabında olabilecek olası diğer canlılar araknit sınıfı ölçüsünde sayılmazlar. Bir kaç komşudan ibaretler ve hemen hepsi de sistem için olmazsa olmazlardadır. Komşular hakkında detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.

Bu arada yumurta kabuları konusunda ben bildiğimiz eskiden kullanılan kahve değirmenini salık veririm. Un kıvamında çekebiliyorsunuz. Ben akşamdan akşama biriken ve önceden biraz ufatılmış yumurta kabuklarını değirmenle çekiyorum. Hem kol kasları egzersizi yapıyorum hem de hakiketen un kıvamında kalsiyum stoğu elde ediyorum.

Bu arada solucan gübresi üretim kabını akvaryum motoruyla havalandırma fikri oldukça zekice. Bunu detaylandırmak gerek. Ancak burada önemli olan sürekli bir hava sirkülasyonu sağlamak. Bu nedenle motoru uzun süre çalıştırmak zorunda kalabiliriz. Deneyelim bakalım. Ne çıkacak?

Saygılarımla.

Savaş 17-09-2011 20:40

Bu arada,

solucanlar için yani kabınıza atıkları biriktirmeye başlamışsınız. Bu atıkları çok fazla biriktirmeden solucanları kaba almalısınız. Çok fazla atık anaerobik olarak ayrışmaya başlar bu da hem solucanlar için iyi değildir hem de ürün kalitesini kötü etkiler.

Solucanları yeni bir kaba almadan önce kaba atık + yataklama malzemesini koyup 3-4 gün bekletmeniz yeterli. Daha fazla bekletmeden solucanlar ekleyin ve ilk seferde az atık ile besleyin solucanlar. Zamanla besleme atıkalrını solucanların sayısına oranlara dengeli bir biçimde arttırarak vermeye devam edebilirsiniz.

Kaba yeterli miktarda yanmış hayvan gübresi vermeniz çok iyi bir sonuç elde etmenizi sağlar. Hiç bir zararı olmaz. Ben bulamadığım için şu sıralar katamıyorum. Siz nereden temin edeceksiniz?

Saygılarımla.

eflone 20-09-2011 17:58

1 Eklenti(ler)
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Savaş (Mesaj 860292)
Merhaba sayın eflone.
Yukarıdaki alıntıda bahsettiğiniz araknidler biraz ürkütücü olmuş. Aslında solucan kabında olabilecek olası diğer canlılar araknit sınıfı ölçüsünde sayılmazlar. Bir kaç komşudan ibaretler ve hemen hepsi de sistem için olmazsa olmazlardadır. Komşular hakkında detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.

Bu arada yumurta kabuları konusunda ben bildiğimiz eskiden kullanılan kahve değirmenini salık veririm. Un kıvamında çekebiliyorsunuz. Ben akşamdan akşama biriken ve önceden biraz ufatılmış yumurta kabuklarını değirmenle çekiyorum. Hem kol kasları egzersizi yapıyorum hem de hakiketen un kıvamında kalsiyum stoğu elde ediyorum.

Bu arada solucan gübresi üretim kabını akvaryum motoruyla havalandırma fikri oldukça zekice. Bunu detaylandırmak gerek. Ancak burada önemli olan sürekli bir hava sirkülasyonu sağlamak. Bu nedenle motoru uzun süre çalıştırmak zorunda kalabiliriz. Deneyelim bakalım. Ne çıkacak?

Saygılarımla.

Savaş Bey, yumurta kabuğu konusunda verdiğiniz tavsiye ve faydalı olduğunu düşündüğüm link için teşekkür ederim.
Eklenti 246695
Kutudaki canlıların çekebileceğim en demonstratif fotoğrafı
Verdiğiniz linkteki hangi canlıya uyuyor bilmiyorum ama tek hücreli bir ökaryot ya da prokaryot olmadığı kesin. Belki ayrışma işlemine yardımcı oluyorlar, bilmiyorum; ancak sayılarının artmasından dolayı solucan popülasyonuyla rekabete girmelerinden korkuyorum. Evimi istila etme konusunda artık o kadar evhamlı değilim, çünkü besinin olduğu yerde ikamet eden canlılar bütün o kutudakiler. Ancak yine de bu canlılardan istemiyorum, kompostun kalitesini ne şekilde etkiliyor olursa olsunlar. Bu kutu kompost haline gelip solucanlarımı aldıktan sonra gübreyi çay olarak kullanıp kurtulmak istiyorum bu canlılardan.

Hava pompası kısmına gelince, yüzde yüz efektif çalışan bir sistem kurmak olmadığı için amacım 24 saat çalıştırmayı düşünmüyorum. Sistemi daha kurmadım zaten. Birazdan daha ayrıntılı değineceğim.

eflone 20-09-2011 18:04

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Savaş (Mesaj 860294)
Bu arada,

solucanlar için yani kabınıza atıkları biriktirmeye başlamışsınız. Bu atıkları çok fazla biriktirmeden solucanları kaba almalısınız. Çok fazla atık anaerobik olarak ayrışmaya başlar bu da hem solucanlar için iyi değildir hem de ürün kalitesini kötü etkiler.

Solucanları yeni bir kaba almadan önce kaba atık + yataklama malzemesini koyup 3-4 gün bekletmeniz yeterli. Daha fazla bekletmeden solucanlar ekleyin ve ilk seferde az atık ile besleyin solucanlar. Zamanla besleme atıkalrını solucanların sayısına oranlara dengeli bir biçimde arttırarak vermeye devam edebilirsiniz.

Kaba yeterli miktarda yanmış hayvan gübresi vermeniz çok iyi bir sonuç elde etmenizi sağlar. Hiç bir zararı olmaz. Ben bulamadığım için şu sıralar katamıyorum. Siz nereden temin edeceksiniz?

Saygılarımla.

Plastik kasa solucanları koymak için çok çok büyük Savaş Bey. Hem şu an yarıya yaklaşmış doluluk oranıyla okyanustaki deniz kaplumbağaları gibi olurlar. Kutuda, nispeten kontrollü, çoğalmalarını sağlayınca salmayı düşünüyorum(ki bu önümüzdeki baharı bulabilir). O yüzden kasada solucansız kompost yapabilirim, tam olarak emin değilim. Tek bildiğim içini günden güne doldurduğum. Anaerob oluşumların önüne geçemeyeceğimin farkındayım ama en az günde bir kere alt üst yapıp havalandırma sağlıyorum. Alt katmanda sıcaklıklar el yakıyor:)

Hayvan gübresi daha önce satın almadım, o yüzden ne zaman satışta oluyor bir bilgim yok. Benimki sadece düşünceydi, o yüzden malesef sorunuza cevap veremeyeceğim.

eflone 20-09-2011 18:23

4 Eklenti(ler)
Konuyu takip eden herkese tekrar merhaba:)

Güncel gelişmelerle tekrar beraberiz. Öncelikle kompost kasam hakkında gelişmelerle başlayayım. Bu pazar kuru yaprak toplamak için okulumun ormanına gittim. Bir poşet kadar topladıktan sonra yaprak kurtları tarafından istila edildiğimi fark edip taze yaprak almak üzere fikrimi değiştirdim. Eve getirdiğim kuru ve yaş yaprakları suda bekletip hem üzerlerindeki böceklerin ölmesini sağladım, hem de ayrışmalarını hızlandıracak nemi bünyelerinde toplamalarına yardımcı oldum
Eklenti 246696
Yarım saat kadar önce çektiğim fotoğrafta kasamın yarıya yakın doluluk oranıyla beraber taze söğüt yaprakları dikkat çekiyor. Dün evimize aldığımız ters osmoz su arıtma sisteminin mukavvasını ince ince parçalayıp kasaya koyduğumu da görebilirsiniz. Arıtma sisteminin devreye girmesiyle hem çiçeklerime kaliteli su vermiş olacağım, hem yaprak spreylerken gönül rahatlığıyla hareket edeceğim, hem de kompost için verdiğim sudaki klorun bakterisid etkisinden kurtulmuş olacağım. Umuyorum:)

Kutuyu her karıştırdığımda dipteki sıcaklık ellerimi ısıtıyor, işler orada da yolunda sanıyorum. Solucanları aktarmak için daha çok bekleyeceğim sanırım, o arada bahsettiğim havalandırma sistemini ve su toplama borusunu kurabilirim. Hava pompasını sisteme sokarsam gece belirli saatlerde ve mikrobiyal aktivitenin pik yaptığını düşündüğüm öğlen saatlerinde çalıştıracağım. Bana özgü dengelerde en mantıklısı bu sanıyorum.

Eklenti 246697
Gelelim solucanlı kısmımıza. Kutudaki akarlardan hoşlanmadığım için 5 kadar solucanı bu kaba almıştım. Onlar da yaşamaya devam ediyorlar. Kutudaki solucanlarımın başına bir şey gelirse medeniyeti sıfırdan inşa etme görevi onların olacak.
Eklenti 246698
Flaştan çok korkuyorlar ama bir tanecik de olsa çektim onları kabın altından

Eklenti 246699
Ana kutumuzda ise her şey yolunda.Dün kazı yaparken elimi attığım her tabakada kokonlar onlarca yavru, bebek, ergen solucanla karşılaştım. Kahverengileşmiş bir kokonu fazla sıkınca gözüme içerik sıçradı. Sanırım istemeden öldürmüş oldum 4-8 adet solucanı : ( İnternette izlediğim videoda böyle masaj yaparken solucanlar doğuyordu, her izlediğimi yapmamam lazımmış.

Sanırım şimdilik bu kadar. Gelişmeler olursa sizleri haberdar edeceğim. Bu arada önerileriniz veya sorularınız olursa lütfen söyleyin:)

Savaş 20-09-2011 20:01

Sayın eflone,

resimdeki canlı kırmızı kene gibi duruyor.
http://www.bizimbahce.net/resim/images/krmzmites.jpg

Eğer öyleyse durum tehlikeli demektir. Eğer sizin yüklediğiniz fotoğraf yanıltımıyorsa tabi. Emin olmak zor. Ancak bana sorarsanız eğer sayıları çabuk ve fazlaca çoğalıyorlarsa elinmizdeki gübreyi feragat ederek mümkün oldukça solucanları, yavruları ve kokonları ayıklayım yeni bir sistem kurmanız iyi olacaktır. Çünkü sayıları bir kez çoğaldıktan sonra geriye bırakacakları larva veya yumurtaları, artık her hasıl çoğalıyorlarsa, onların varlığının daim olmalarına neden olacaktır.

Anlayamadığım, bu canlı kaba bereden gelmiş olabilir. Kaba en baştan beri neler kattınız ve bu malzemeleri nereden temin ettiniz?

Kokonu sıktığında patlamasının nedeni, kokonların ağzı çok sıkı mühürlüdür. Öyle ki, kurak havalara 4-5 yıl kadar dayanabildileri tespit edilmiş. Yani içindeki nemi yitirmeyecek kadar mühürlü. İnternette gördüğünüz, ki ben de aynı şekilde yavruları çıkartmayı başardım, artık olgunlaşmasını tamamlamış ve neredeyse kendiliğinden yavru çıkartacak aşama gelmiş kokonlar. Bu kokonların mührü artık açılmaya başladığı için içindeki yavru çıkabiliyor. Diğer taraftan olgunlaşmamış kokonu sıktığınız zaman henüz yeni döllenmiş yumurtaları sıkmış olursunuz. Onu da denedim. Haliyle solucanlara benzemiyorlar.

Eğer kompost kabında sıcaklık el yakacak düzeyde ise anaerobik ortam kolay kolay oluşmaz. Demek ki sıcak kompost yapıyorsunuz. Bu iyi. Size tavsiyem kabtaki sıcak yanma olayı bitince hemen hemen siyahlaşmış olan kompostu nemini iyice yitirmesi için beklettikten sonra siyah çöp torbasında mümkün oldukça uzun süre bekletim iyice kompostlaşmasını bekleyin. O halde çok iyi bir yataklama malzemesi oluyor.

Ben geçen yıl 5 kg kadar yarı yanmış hayvan gübresini bu şekilde siyah naylon torbaya 6-7 ay beklettim ve son ürünü eleyerek içindeki taş vb iri parçaları eledeim. Son ürün çok güzel bir yataklama malzemesi oldu. ay solucanlar çok ama çok mutlu idiler.
Bu arada, en yakın Ankara kalesinin arka tarafındaki fidanlıklardan yanmış hayvan gübresi temin etmek mümkün. 5 kg kadar alınıp vermikompost kabına eklenebilir. Bu son çıktı ürünün kalitesini belirgin bir biçimde arttıracaktır. Dilerseniz bir ara buluşup hem sohbet edelim hem de ordadan gübre temin edelim. Ne dersiniz?

Şimdilik bu kadar.
Kolay gelsin!

idris şenol 21-09-2011 20:30

sayın savaş beyin solcan konusunda tecrübeleri takdir edilecek ölçüde
keşke solcan çalışmalarına dönebilecek güçte olabilsem
maalesef şuan hazır solcan gübreleri kullanıyorum ama ilk fırsatta tekrar,,,
ama bu sefer sadece kalforniya solcanları ile üretim yapmayı düşünyorum
yerli solcanlar çok nazlı:))

Savaş 21-09-2011 20:38

İdris bey merhaba ve teşekkür ederim.

Ömrümüz oldukça elbet biz de amacımızı gerçekleştirip mutluluğa nail olacağız. Ben olmazsa olmaz bir yerde yarı sanayi tipi bir üretip yapabiliyorsam herkes yapar. Ama tabi şunu baştan kabul etmek gerek, gülsuyu üretmiyoruz
veya çilek reçeli. Eh, haliyle yaptığımız iş pis ama biz pis iş yapmıyoruz. Her şey yoluna girecek bir gün.

Saygılarımla.

eflone 21-09-2011 21:52

Merhaba. Dün Savaş Bey' in tavsiyesine uyup solucanları kaptan ayırmak için 5 buçuk saat uğraştım. Solucanların üzerlerinde bazen akar geziyor halde yakaladığım için suyla resmen banyo yaptırdım.. Elimde kompostluk yeni malzeme olmadığı için kompost kasasından aldığım iki avuç kadar malzemeyle yeni bir kap oluşturdum. Kutuda kalan komposttaki yavru solucanlar ve ayıramadığım kokonların ölmesine kıyamadığımdan bu sabah apartman bahçesine gömdüm. Okuluma gidip akşam geldiğimde balkondaki koku çok yoğundu. Yeni kaplarına aldığım solucanların hemen hepsi ölmüştü. Şu an çok üzgünüm.
Ölümlerine ne sebep oldu bilmiyorum ama hala şok içindeyim. Eski yerlerinde o kadar mutluydular ki, dün bir çoğunu ayırmak için ne kadar uğraşmıştım. Güçlük çıkaran solucanlara yarın çok daha rahat bir yerde olacaksın, hadi, diyordum. Pis bir yalancı gibi hissediyorum şu an..

Savaş 21-09-2011 22:43

Sayın eflone,

üzülmeyin. Ben bu işe başlarken yaklaşık 2000 adet solucanı, ki 1000 tanesini bir gecede öldürdüm. Daha doğrusu yaptığım yanlışlardan dolayı öldürmek zorunda kaldım.

Ben size solucan verebilirim. Siz yeter ki vazgeçmeyin. Yerinde görmedikten sonra solucanların enden öldükleri konusunda bir şey demek zor. Ancak bir çok yerde belirttiğim üzere, solucanlar yeni bir kaba aktarılacaklarsa eğer yeni kabın duruma göre 3-5 gün önceden hazırlanması gerek. Çünkü yeni hazırlanan bir kaptaki malzemelerde ısı yükselmesi, asidik ortam oluşması gibi dolucanların ölümüne neden olabilecek etkenler ortaya çıkabiliyor. Diğer taraftan solucanlar yer değişikliği nedeniyle stres altına girebiliyorlar. Yanılmıyorsam siz o kompost ürettiğiniz o büyük kabın diplerinin el değmeyecek kadar sıcak olduğundan bahsetmiştiniz. Belki yarı olmuş bu kompostun ısısı veya solucanlara patojen etki gösteren bir şey onları öldürmüş olabilir.

Uygun bir zamanda görüşelim. Size solucan vereyim. Bu iş ancak böyle öğreniliyor. Ekosol geçen yıl milyonlarca solucan yitirmişti. Solidem keza yine işe başlarken ilk solucanların hemen hepsini yitirmişti. Yabancı kaynaklardaki üreticiler de aynı sıkıntıyı sıklıkla yaşamışlar.

Sağlıcakla kalın.

eflone 24-09-2011 17:28

5 Eklenti(ler)
Felaketten günler sonra tekrar merhaba. Konu üzerinde konuşmak için zamanın geçmesini bekledim çünkü sıcağı sıcağına konuşmak istemiyordum ve konuşunca hırpalanmış hissediyordum. Bugün felaketle ilgili ayrıntılı fotoğraf paylaşacağım ve şu anki durumum hakkında özet geçeceğim.

Önceden söylediğim gibi kutudaki kırmızı akarların gitmesini istediğim için solucan ve kokon toplamaya başlamıştım.
Eklenti 247754
Eklenti 247755
Yaklaşık 4,5 saat sonra kutunun dibine gelmiştim. Görebildiğim ve aktarabildiğim bütün solucanları adeta banyo yaptırıp geçici olarak bir kaba aktarmıştım. Kaba da, yeni almış olduğum plastik kasadaki ayrışmaya başlamış yaprak kahve çay yumurta sebze kabukları vs. koymuştum.
Eklenti 247757
Ayrı bir kapta tuttuğum kokonlar görülmekte fotoğrafta. Sonradan bir kısmını geçici kaba, bir kısmını da ölmeleri halinde solucanların devamlılığını sağlayacak olan 5 6 adet solucanın olduğu kaba aktardım.
Eklenti 247756
Solucanlardan ve kokonlardan elimden geldiğince ayrıştırdığım yarı olmuş gübreyi burada tuttum. Dikkat edilirse canlıların kaçmasını önlemek adına etrafının su dolu olduğu görülebilir. 5.5 saatlik uğraşının ne kadar titizlikle yapıldığını görmeniz adına yardımcı olabilir.

İşlem bitip eski kutunun yıkanmasının ardından solucanları tekrar eski kutularına almıştım.Her şeyin daha iyi olacağına dair inancım tamdı.
Eklenti 247758

eflone 24-09-2011 17:32

1 Eklenti(ler)
Eklenti 247759
Kutunun yakından çekimi. Solucanlardan herhangi bir sorun görünmüyor. Sadece çok üst üsteler.ayırmak için uğraşmıştım gerçi ama hareket edip uzaklaşırlar diye düşündüğümden çok da ellememiştim. Ki bir çoğu içerilere katetmişti zamanla

eflone 24-09-2011 18:25

3 Eklenti(ler)
Her neyse, bu üzücü hadiseden bahsetmeyi bırakıp şu anki durumdan söz edeyim. Ölümlerin olduğu kaptaki içeriği olduğu gibi plastik kasaya aktardım o gün. Peşine yapacağımı söylediğim hava pompalı sistemi kurdum ve 8cm'lik bir fan ekledim. 2 gün boyunca aralıksız çalıştılar. Bugün kontrol için karıştırdım ve yaşayan 3 tane solucan ancak görebildim. Fakat onlarca kokon hala kasanın içinde ve çıkmaları yakın bir tarihte gerçekleşecek.


Eklenti 247766
Bu kasanın bugünkü hali. Solucan ekledikten sonra yeni atık yerleştirme hızımı azalttım, yakında keseceğim. Sistemi doğal halinde bırakıp fazla karışmayacağım. Fanı ve hava borularını söktüm çünkü ekstra katkıları olmadı, sistemin nemini azalttılar üstelik. Zaten çürümüş materyal o kadar az ki havalandırma sorun olmuyor. Sadece bir yaprak hacminin 4 5 katı alanı boşaltıp havayla dolduruyor.

Eklenti 247764
Kontrol için tuttuğum kaptaki solucanlar yaşamaya devam ediyorlar. Olası patojenlerden korunmak adına taze atık veriyorum. Mikroorganizma üreyecekse de onların kontrolünde üresin.



Eklenti 247765
O geceden koyduğum kokonlar rahatlıkla görünüyor. Burada oluşturacağım solucan popülasyonuyla tekrar işe koyulacağım. Umarım bir daha üzücü bir hadiseyle karşılaşmam.

Son olarak; Savaş Bey, teklifiniz için teşekkür ederim. Fakat bendeki solucanlarımla devam etmek istiyorum. Sanayileşmiş bir gözle solucanlara sigortasız işçi gözüyle bakıp yeni bir kitle ölümüne yol açmaktansa sempati kuracağım üç beş solucanla yoluma devam etmeyi yeğlerim. Zaten üzüntüm artık gübre üretemeyecek olmaktan ziyade 200den fazla solucanı bu şekilde öldürmektendi.
Derslerim yoğun ve kalan zamanları farklı şekillerde değerlendirmek zorunda olduğum için görüşme teklifinizi de başka bir tarihe ertelemek zorundayım.
Esen kalın.

Savaş 25-09-2011 12:29

Sayın eflone,

madem bu konuya bu kadar ilgi duydunuz o halde teklifim her zaman için geçerlidir. Projelerim için daha fazla solucana ihtiyacım olduğu için sadece size bu sözü veriyorum.

Solucanlar çoğu zaman bir arada ve üst üste yığılırlar. Bunun nedeni birbirlerini ürettikleri mukusumsu sıvı ile nemlendirmektir. Yanlız bir solucan ölüme yakın bir solucandır. Solucanlar en ufak bir tehlike anında hep bir araya toplanırlar. Sadece yiyecek azlığı durumunda çoğunluklu birbirinden ayrışarak gezintiye çıkarlar. Bu şekilde dağılmış ve ölüme gideceklerini bile bile kabın dışına çıkmaya meyleden solucanları kaba geri almanın en etkin ve stressiz yolu ışıkla terbiye yöntemidir. Bir el lambası veya benzeri bir ışık kaynağını solucan kabının üstüne tutarsanız solucanlar kaba geri döneceklerdir.

http://www.agaclar.net/forum/attachm...-agaclar23.jpg
http://www.agaclar.net/forum/attachm...-agaclar24.jpg
http://www.agaclar.net/forum/attachm...-agaclar25.jpg

Bu resimlere baktığımda kabın içindeki yiyecek dengesinin, C/N dengesinin yeterli olmadığı hissine kapılıyorum. Ben mümkün oldukça şöyle yapıyorum. Battal boy siyah çöp torbasında kuru ve sarı ağaç yapraklarını nemlendirerek, ve tabi sık sık havalandırarak çürütüyorum. Bir süre sonra geriye torf kıvamında orman kokulu siyah bir toprak kalıyor. Bu toprağı solucanlar için en temel yataklama malzemesi olarak kullanıyorum. İçerisinde bakteri yoğunlu ve iyi ve hazır bir yiyecek kaynağı olarak solucanlar bundan oldukça hoşlanıyorlar.

Diğer halde materyaller kaba direk konulduğunda çürüme esnasında oluşan asidik ortam solucanlar için sakınca yaratabiliyor. Bu arada söğüt ağacı yaprağında bulunan bir madde, kinin olabilir solucanların pek hoşlanmadığı bir madde. Söğüt yaprağını iyice sararmış ise ve çürüyüp ayrışmış ise kullanmayı tercih ediyorum.

Sağlıcakla kalın.

eflone 28-09-2011 10:08

Savaş Bey, söğüt için verdiğiniz bilgi için teşekkürler. Zaten yaprak toplamak için dışarı çıktığım gün söğüt hesapta yoktu. Kuru yapraklarda çok sayıda böcek vardı, o yüzden eve getirmek istememiştim. Yapraklarında böcek olmayan söğüt gözüme çarptı. Hem de esnek dallarını kullanarak kendime bir şeyler yapıyorum. O yüzden kullanmıştım.

C/N oranlarına gelince, baştan beri o kasayı almamım nedeni sizin battal çöp torbasında yaptığınızı yapmaktı. Orada çürüttüğüm nesneleri solucanlara vermekti. Aslında hiç yapmamam gereken o taşıma işlemini yapmasaydım öyle de olacaktı. Yeterince çürüdükleri zaman azar azar solucan kabına ilave edecektim. Malesef olmadı.

Diğer plastik saklama kabına gelince, solucanların bir kısmı zaten o kapta gelmişti. Temelli yaşama bölgeleri olarak kullanmıyorum ben de. Şeffaf olduğu için kontrolü daha kolay oluyor. Ve belirteyim; bu kapta da kırmızı mitlerden var. Dahası ne benim korktuğum, ne de sizin tahmin ettiğiniz gibi parazitik değiller. Birlikte normal bir şekilde yaşıyorlar. Bu nedenlerden dolayı o kapta ideal olmayan besinlerle yaşamaya devam edecekler.
Yataklama malzemesi kullanmayacağım çünkü kırmızı böcekler aralarında saklanıyorlar. Bu haliyle onları yakalayıp öldürebiliyorum yine de. Yoksa şu an elimde 3 katlı 3300 ml lik kaplarım ve eski kompost kabım duruyor. Buralara alırsam sanırım daha rahat ederler, ama bu kadar rahat kontrol edemiyorum o kutularda. Hem kış geldiğinde sıcak malzemeler içine sarmak çok daha kolay olacak bu küçük kutuyu

eflone 28-09-2011 10:25

4 Eklenti(ler)
Kompost kasasının son hali.
Eklenti 248489
Geçen bulduğum solucanları dün gece bulamadım. Belki onlar da ölmüştür. 3 4 tane de sinek larvası gördüm, bugün emin olduktan sonra bir dahaki sefere camdan aşağı atarım. Kaderlerini orada kendileri belirlesinler.

Kontrol grubu solucanları
Eklenti 248490

Kutuya ilk aldığımda iplik kadar olan bir yenidoğan erişkin boya yaklaştı. Umarım kokonlardan da tatmin edici sonuçlar çıkar. Ve tekrar, yaralarımız sarılmış şekilde, aynı hataları yapmadan, mutlu bir şekilde yolumuza devam ederiz.

eflone 28-09-2011 20:54

2 Eklenti(ler)
Bugün öğleden sonra, ayrıca kasayı karıştırdım. Kalan 3 solucandan eser yoktu. Ayrıca ölülerin kalıntıları da ortadan kalkmıştı. Ölen solucanlar 7 gün içinde tamamen ayrışıyormuş.
Ayrıca bahsettiğim larvalardan 5 adet gördüm, bir de pulpa gördüm. Apartmanın bahçesine atmak suretiyle kurtuldum. Öncesinde, tek elle kötü de olsa fotoğraf çekebildim:
Eklenti 248613

Solucanların neden öldükleri hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak için daha önce öldükleri ortamdan biraz bir kaba alıp kalan solucanlardan bir tanesini oraya yolladım.
Eklenti 248615
Akşam bakmak için gittiğimde ortamdan uzakta kapağa yakın duruyordu. Işıkla dibe yolladım. Arkadaşları akut bir şekilde 1 günde ölmüşlerdi. Yarın okuldan gelince aynı tabloyla karşılaşmamayı umuyorum

gaddar 28-09-2011 21:22

Sayın eflone Merhaba

Umarim solucanlariniz yasar ve bir an once cogalirlar.Bende evde benzer bir sistem kurmak istiyorum evde cak ekosoldeki 100 solucan icin 80TL fiyati biraz yuksek buldum.Siz nereden almistiniz? Yurtdisindan getirtmek bir alternatif olabilir mi? Hic bir sey yapamazsak mecburen ekosolden alacagiz gibi gorunuyor?

Kolay gelsin..

eflone 28-09-2011 22:10

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi gaddar (Mesaj 864158)
Sayın eflone Merhaba

Umarim solucanlariniz yasar ve bir an once cogalirlar.Bende evde benzer bir sistem kurmak istiyorum evde cak ekosoldeki 100 solucan icin 80TL fiyati biraz yuksek buldum.Siz nereden almistiniz? Yurtdisindan getirtmek bir alternatif olabilir mi? Hic bir sey yapamazsak mecburen ekosolden alacagiz gibi gorunuyor?

Kolay gelsin..

Sayın gaddar, ben de EKOSOL' den almıştım. Türkiye' de internet üzerinden satın alınabilecek bildiğim tek yer EKOSOL. Ki EKOSOL internet üzerinden satıyor demek de yanlış olur, herhangi bir satış sözleşmesi yok, hesaplarına havale yapılıyor ve gönderme garantileri de olmuyor. Bir haftadan fazla ne çektiğimi tahmin edemezsiniz. Ve fatura da yollamadılar. Belki başlığı okuduğunuzda solucanlarla uğraşımın çetin geçtiğini düşünebilirsiniz; ancak insanlarla uğraşmak çok daha zor. Saatler içinde ümitleriniz yıkılıp başka bir yerden filizlenebiliyor.

Dünyada da kompost solucanları pahalı olarak nitelendiriliyor. Fakat Türkiye' de EKOSOL ün çıkardığı fiyata göre bedava sayılacak nitelikte. Sayın gaddar, o dönemde yaşadığım gerginlikleri tekrar yaşattınız bana:) kelimelere yansımıştır sanırım duygularım.

Bütün bunlara rağmen yurtdışından almanızı tavsiye etmiyorum, çünkü gümrükten geçerlerse (geçmeleri de garanti değil) bile teslimat 3-4 haftayı bulabiliyor. Bu süreci atlatabileceklerini sanmıyorum, atlarsalar bile post-travmatik süreçte memnun edici sonuçlar çıkarmayabilirler. Ama yine de deneyip başarılı olursanız benim de satın almak istediğim bir solucan türü var, ben de onu denemek isterim. Yapılan çalışmalarda humus düzeyi şu an forum üyeleirnin kullandığı Eisenia fetida' ya göre 1.5 kat kadar yüksek bulunmuş.
Başlıkta da belirtmiştim, yurtdışında genel anlamda ilerilik söz konusu. Keşke çok daha etkileşim içinde olabilsek..
Projenizi detaylandırırsanız haberdar olmayı çok isterim. Tavsiyemi isterseniz, forumlardan da yararlanın fakat video izleyip bol bol yabancı kaynaktan bilgi edinin.
Tekrar haberleşmek dileğiyle.

Savaş 29-09-2011 00:13

Sayın eflone,

yataklam malzemesi kullanmak solucanlar için vazgeçilmez bir koşuldur. En temelde onun içinde rahat ederler. İnce ince doğranmış siyah-beyaz gazete kağıtlarını bir gün önceden ıslatıp nemlendirerek kaba koyabilirsiniz. Kapta ısı yükselse, asidik bir ortam oluşsa bile solucanların sığınacakları tek yer bu malzeme olmaktadır.

Diğer taraftan sizin malzemenin asit düzeyi dengesiz olabilir. Solucanlar bu nedenle ölmüş olabilir.

Kolay gelsin.

selsipahi 29-09-2011 14:07

yurtdisinda solucan
 
Sayin Eflone,

"..benim de satın almak istediğim bir solucan türü var, ben de onu denemek isterim. Yapılan çalışmalarda humus düzeyi şu an forum üyeleirnin kullandığı Eisenia fetida' ya göre 1.5 kat kadar yüksek bulunmuş. " demissiniz. Buldugunuz bu turun ismi nedir acaba? Belki ben Ingiltere'de bulup Turkiye'ye giden bir arkadasla size gonderebilirim. Hava alani kontrollerinde sorun cikarmaz herhalde buyuk bavul icerisindeki solucanlar.

Ileride ben de deneyebilirim solucan kompostunu, dedigim gibi tecrubelerinizi ilgiyle takip ediyorum.

Tesekkurler.

Selim

eflone 30-09-2011 16:57

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi selsipahi (Mesaj 864338)
Sayin Eflone,

"..benim de satın almak istediğim bir solucan türü var, ben de onu denemek isterim. Yapılan çalışmalarda humus düzeyi şu an forum üyeleirnin kullandığı Eisenia fetida' ya göre 1.5 kat kadar yüksek bulunmuş. " demissiniz. Buldugunuz bu turun ismi nedir acaba? Belki ben Ingiltere'de bulup Turkiye'ye giden bir arkadasla size gonderebilirim. Hava alani kontrollerinde sorun cikarmaz herhalde buyuk bavul icerisindeki solucanlar.

Ileride ben de deneyebilirim solucan kompostunu, dedigim gibi tecrubelerinizi ilgiyle takip ediyorum.

Tesekkurler.

Selim

Selim Bey, türü tabi ki söyleyebilirim. Bende saklı kalması için söylememiştim, sadece sayfada yeni bir tartışma onun üzerinden açılmasın istemiştim. Eudrilus eugeniae türün adı, african nightcrawler diye de biliniyor. İngiltere' de kolaylıkla bulabileceğinizi düşünüyorum. Arkadaşlarınız tarafından Türkiye' ye de getirilirse memnuniyetle karşılığını ödeyebilirim:)
Selim Bey başlıktan da okuduğunuz gibi bu benim ilk solucan deneyimim ve başlangıçta düşündüğümden çok daha öğretici, üzüntülere sahne olsa da, hayli eğlenceli geçmekte. Çevreye olan bakışımı oldukça değiştirdi. 1 cm' den biraz büyük bebek solucanları izlemenizi bir an önce tavsiye ederim. Çünkü evcil hayvan izlemek kadar keyifli oluyor:)
Sağlıcakla kalın.

eflone 30-09-2011 17:09

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Savaş (Mesaj 864207)
Sayın eflone,

yataklama malzemesi kullanmak solucanlar için vazgeçilmez bir koşuldur. En temelde onun içinde rahat ederler. İnce ince doğranmış siyah-beyaz gazete kağıtlarını bir gün önceden ıslatıp nemlendirerek kaba koyabilirsiniz. Kapta ısı yükselse, asidik bir ortam oluşsa bile solucanların sığınacakları tek yer bu malzeme olmaktadır.

Diğer taraftan sizin malzemenin asit düzeyi dengesiz olabilir. Solucanlar bu nedenle ölmüş olabilir.

Kolay gelsin.

Savaş Bey, şu ana kadar verdiğiniz bütün tavsiyeler için teşekkür ederim. Yataklamanın önemli olduğunu bildiğim için bütün fotoğraflarda görebileceğiniz gibi mukavva kullanıyorum. http://www.agaclar.net/forum/attachm...-agaclar33.jpg fotoğraftaki deneysel kapta da tepede görünenlerin hemen hepsi mukavvadır. Merak ettiğim, acaba az kullandığımı mı düşünüyorsunuz? Çünkü bana şu an az kullanıyorum gibi geldi. Bu arada sizinle deneyin sonucunu paylaşmak isterim: malesef o kasada bir dengesizlik var, bu solucan da öldü. Ancak talihsiz ölümü diğer solucanların hayatını kurtarmış olabilir. Dilerseniz size kasanın şu ana kadar geçtiği merhalelerden bahsedeyim;
Öncelikle kasayı doldurmaya fazla miktarda muz kabuğu mukavva kahve artığıyla başlamış; salatalık, patates, yumurta kabukları, çotanak eklemiştim. Sonraki gelişimi forumda da paylaştım, yarı çürümüş yaprak, taze söğüt yaprakları, biraz daha mukavva vs.. Fakat burada hata yapmış olabileceğim iki noktaya forumda değinmedim:
-Kahve artıklarını kutunun kuru ağırlığının yarısı olacak kadar fazla koymuştum, ortamın asit olmasına sebep olabilir
-ikinci ve daha önemli olduğunu düşündüğüm, bir şişede aylardır limon yaprağını kompostluyordum. Yeterli olduğunu düşündüğüm bir zaman açıp bir miktar bitkilere vermiştim. pH ölçerimle kabaca ölçtüğüm pH 4-5 arası gibiydi. O zaman kasada solucanlar olmadığı için kompost kasasına da eklemiştim. Mikroorganizma ekmenin yararlı olabileceğini düşünmüştüm.

Başka bir yerde hata yapmışsam belirtmenizi rica ediyorum. Bir de gerçekten ortamda yoğun bir asidite varsa kokonlarından çıkacak yüzlerce solucanın ölmemesi adına acil önlem olarak ne alabilirim sizce? Çünkü kokonları el yordamıyla bulup başka bir kaba almak mümkün görünmüyor.

eflone 01-10-2011 17:32

Kısa olarak gelişmeler:
-kasanın vermitoksik içerikli olduğu kesin bir şekilde ortaya çıkınca içeriği olduğu gibi boşalttım. Kasanın içindeki bol miktardaki muz kabuğundaki veya sebze kabuğundaki pestisidlerin sebep olabileceğini düşünüyorum.
-Kalan solucanları (6 erişkin, 4 yavru) ve kokonları eskiden olduğu gibi kaba aldım. Yataklama olarak bu sefer torf kullandım. Sphagnum değil, üzernde humus katkılı yazan normal bir torf. İki gündür fazla sorunlu durmuyorlar.

Marketten alınan sebze meyve kabuklarındaki zirai ilaçların solucan öldürdüklerini artık öğrendiğime göre artık onlardan katmayacağım. Ama geriye ne kaldı ki? Bakalım ilerleyen günlerde ne tür gelişmelere şahit olacağız.

sırça 10-10-2011 10:57

Dostlar,
metrekareye 2000-2500 solucan koyulması öneriliyor.Bir halının yüzey alanı en ile boy çarpımıdır,ama bir kutunun yüzey alanı ise,(a.b+a.c+b.c).2 dir. Eni 1 metre boyu 2 metre olursa 2 metre kare olur o da 4000-5000 solucan koyacağız. Eni bir metre boyu 2 metre yüksekliği 30 santimetre olursa 5.8 metrekare olur ki o da,11600 solucan olur hangini seçeceğiz.Bu oranları göremediğim için bilgilerinize sundum.
İkinci konu:bizim toprak solucanlarıyla bu iş olmaz diyorlar,yurt dışından da, tarım bakanlığı izin vermiyor.Nasıl yapılacak bu iş?
Sevgi ile,

Savaş 11-10-2011 12:07

Sayın sırça,

yükseklik bu bakımdan önemli değil. Solucanlar zaten yüzeyde beslenen canlılar. Bu neden boy ve en çarpımına yani metrekareye bakacaksınız. Yükseklik ancak kabın içinde çok fazla yığın birikmemesi açısından önemli Çünkü aksi kalde solucanlar kendi dışkıları içinde ezilip haraketsiz kalıyor ve ölebiliyorlar.

eflone 16-10-2011 10:45

2 Eklenti(ler)
Uzun bir aradan sonra herkese merhaba,
Kısa kısa gelişmelerden bahsedeyim:
-Son zamanlarda değişen havanın solucanlar üzerine etkisini kabaca incelemekteyim, balkonda ısı güneşli zamanlarda öğlen 31 derece akşam 15 derece gibi oluyordu. Şimdi sıfır güneşli havada sabah 18 akşam 10 °C oluyor. Biz insanlar için soğuk olsa da solucanların optimum 20 derecede yaşadıkları bilgisiyle sağlıksız olmadığını düşündüğüm bir ortamda olduklarını düşünüyorum. Yalnız yaklaşan kış ayı için tedbirler düşünmekteyim. Battaniye vs dışında önerilerinizi bekliyorum.
-Şu ana kadar denediğim vasatlar içinde solucanların en sağlıklı göründükleri vasat torfmuş. Önceki denemelerimde yuvarlak solucanlar yassı solucan gibi görünüyorlardı, şimdi gerçekten silindirik şişman toprak solucanı gibi görünüyorlar. Belki de alışkanlıkları değişti, şu an çoğalmaktan ziyade yaşamak için bulunuyorlar.Belki bu gidişle elimdeki az solucan popülasyonuyla hedeflemem gereken hızlı çoğalmayı yakalayamayacağım. Ancak farklı durumlara verdikleri tepkileri ölçüp aramızdaki anlayışı geliştirdiğinden şu anki durumdan oldukça memnunum.
-Bütün bahsettiklerime rağmen solucanlar artıyorlar. Belki daha önce bıraktığım kokonlardan, belki de yeni bırakılan kokonlardan çıkan birkaç solucan gördüm bugün.Zaten torf her yerlerine yapıştığı için yavruları ayırt etmek oldukça güç oluyor.
Eklenti 251409
Haftalardır besin takviyesi yapmıyordum, bugün uygun bir gün olabilir gibi geldi ve daha önce ölümcül sonuç vermiş kasadan aldığım çim artıkları ve balkonumda kendi yetiştirdiğim:) domatesimden verdim. Domatesi verme amacım yoktu ama dalından yanlışlıkla kopunca boşa(!) gitmesini istemedim. Umarım hoşlarına gider.

Eklenti 251408
Ölümcül kasanın son hali.Baştan aşağı yıkayıp tekrar düzenledim. Bahara yakın dönemde bunun gibi kasalardan alıp sebzelerimi bunda yetiştirmeyi düşünüyorum. Küçük saksılarda aldığım sonuçlar gayet sevindiriciyken burada harika sonuçlar alacağımı umuyorum:)

eflone 21-10-2011 12:01

2 Eklenti(ler)
Bugün havanın güneşli olmasından faydalanıp okulu astım ve balkonumla ilgilendim. sebze fidelerimi yeni saksılara koydum, aranjmanlar yaptım ve solucanlarımın keyfine baktım. Keratalar:p ı güneşe çıkardım kemikleri ısınsın diye :] hemen toprağa kaçtılar kıvrıla kıvrıla. Bugün keyifliyim o yüzden üslubuma fazla takılmayın. Solucan popülasyonum adeta bir gelişmekte olan ülke, adeta bir Türkiye. Bir yetişkin yaşlı solucana 5 6 yavru solucan düşüyor. Kokonlar hemen hemen tükenmişler yavrular ortalıkta cirit atıyor. Bahara kalmadan yüzü buluruz merak etme sen diyorlar.

Eklenti 251895
Yetişkinlerimizden biri. 'clitellum'uyla gövde gösterisi yapıyor.

Eklenti 251896
Torf güzel bir vasatmış, küçüğünden büyüğüne solucanlar hoşlanıyorlar. Keşke zamanında bütün kokonları buraya alsaydım. Şimdi en az yüz solucanım bu kutuda olabilirdi.

eflone 24-10-2011 20:47

4 Eklenti(ler)
Herkese tekrar merhaba. Bu sefer çok ilginizi çekeceğini düşündüğüm solucan dışı bir konuyla ilgili haberlerle karşınızdayım:) Ama önce solucanlardan bahsedeyim yine de.
Geçen söylediğim gibi gençlerin hakim olduğu popülasyon gelişimine devam ediyor. Dün halk arasında kulağa kaçan adı verilen böceği kapalı balkonumda gördüm. Nereden geldi bilmiyorum ama solucanlar için tehdit oluşturabilirdi. Hemen uzaklaştırdım. Ve kilitli ilkel yalıtımlı kutu sistemini geliştirdiğim için başarılı hissettim kendimi. Her neyse asıl haberim başka.
Dün birkaç yıllık limon ağacına kumkuat aşısı yaptım. Tutar mı bilmem ama bayağı öğretici ve eğlenceliydi.

Aslında üç göz aşıladım ama gece fotoğraf makinesi çekimi güzel olmadığı için üçüncüyü bir türlü odaklayamadım. Sabahları da evde olmadığım için malesef şimdilik bu fotoğraflarla yetiniyorum. Baharda tomurcuklar çıkmaya başlayınca fotoğraf eklemeye devam ederim inşallah:)
Eklenti 252471

Eklenti 252472

Bu arada daha önceki kompost kasamın tam üstüne toprak doldurduğum yeni kasamı ekledim. Umarım balkonun yük taşıma sistemine zararlı bir ekleme yapmamışımdır. Hep yapmak istiyordum, dün yaptım:) kışlık yeşil yapraklı sebze ihtiyacımı karşılasa yeterli olacak:) Kendi kendine yeten bir balkon olması için çalışmalarım sürecek.. İleride bir zaman için hedefim: Dışarıdan yarı bağımsız bir ekosistem oluşturmak.

Eklenti 252473
Hal-i hazırdaki roka ve kırmızı marullarımı hemen ektim. Bakalım lezzetlerini kaç haftada tadar olacağım.
Eklenti 252474

eflone 26-11-2011 09:53

5 Eklenti(ler)
Bir ay kadar bir süreden sonra herkese merhaba.
Hem kışın gelmesi hem de okul yüzünden yalnızca kişisel mesajlara cevap verebildim. Ama bugünlerde oluşan küçük aradan faydalanıp sizleri gelişmelerden haberdar etmek istiyorum;

Kış balkona gelip gitti-her an geri gelmesini bekliyoruz-, dona yakalanan çiftçiler gibi bir kısım çok sevdiğim bitkimi feda etmek, kalanları da evin güneş almayan sıcak yerlerine taşımak zorunda kaldım. Solucanlar içinse:
Eklenti 257086
Eklenti 257085
Önce bir kat daha strafor döşeyip kapı ekledim strafordan. Bununla yetinmeyip eski kapısına sünger çektim. Ve içeri 1 litre sıcak su koydum hemen her gece kalorifer etksi yapması için.

Ancak yine de çok soğuk oluyordu geceleri. Solucanlar eski hareketliliklerini yitirmeye başlamışlardı. O yüzden içeri aldım yavrucakları. Yavrucak diyorum çünkü hala erişkin çok az solucan onlarca yavru solucan var kutuda.

Bugün beslenme günleriydi:
Eklenti 257087


Eklenti 257088
Bu fotoğraf eski diğerlerine göre. Kış gelmeden önce çekmiştim ama foruma ekleme şansım olmamıştı. Epigeik solucanların farkı işte bu durumlarda ortaya çıkıyor. Tek başlarına yuvalarında yaşamaktansa çoğu zaman yan yana dayanışma halinde, değişen koşullara inanılmaz hızda adapte oluyorlar. Benim görevimse onları değişen koşullarına en iyi şekilde adapte etmek.


Eklenti 257084
Bunu da sizinle paylaşmak istedim, çünkü bahardan beri uğraştığım şeylerin meyvelerini topladım bu sonbahar. Her gün belki de ayrı bir mutluluğa şahit oldu. İlk senemde kendimi yeterince başarılı hissediyorum :)


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 03:33.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)

Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025