agaclar.net

agaclar.net (https://www.agaclar.net/forum/)
-   SIK SORULAN SORULAR / FORUM KULLANMA KILAVUZU (https://www.agaclar.net/forum/sik-sorulan-sorular-forum-kullanma-kilavuzu/)
-   -   Forumda Türkçenin doğru kullanımı hakkında (https://www.agaclar.net/forum/sik-sorulan-sorular-forum-kullanma-kilavuzu/1669.htm)

Güler 25-03-2012 10:09

Sevgili pria, çalışma hayatında alışagelinmiş, belirli yazış stilleri vardır. Adeta klişeleşmiştir.

Zamanla öyle alışıyorsunuz ki, günlük hayatınızda bile kullanmaya başlıyorsunuz.

Ben de siteye yeni üye olduğumda sayın malina ve Mine Hanım'a yazdığım mesajlarda galiba böyle bitirişler yapıyordum ki bir gün malina'dan bir mesaj aldım.

" Dosdoğru yaz, kendimi resmi dairede müdür hissediyorum" demişti.

İşte ipin ucu öylecene kaçtı ki şimdi de yaz babam yazıyorum. Şimdi de bana diyorlar ki " nasıl bu kadar uzun uzun yazabiliyorsun, hiç üşenmiyor musun?" :p

peyyide 25-03-2012 10:59

Bu sayfayı okuyunca çok sevdiğim bir şiiri sizlerle paylaşmak istedim.


KAYBEDİLENLER

Birgün insan virgülü kaybetti , o zaman zor cümlelerden korkar oldu ve basit ifadeler
kullanmaya başladı.Cümleleri basitleşince,düşünceleri de basitleşti.
Bir başka gün ise,ünlem işaretini kaybetti . Alçak bir sesle ve ses tonunu değiştirmeden
konuşmaya başladı.Artık ne bir şeye kızıyor ne de bir şeye seviniyordu. Üstelik hiçbir şey,
onda en ufak bir heyecan uyandırmıyordu.

Bir süre sonra, soru işaretini kaybetti ve soru sormaz oldu.Hiçbir şey,ama hiçbir şey onu
ilgilendirmiyordu...Ne kainat,ne dünya,ne de kendisi umurundaydı.

Birkaç sene sonra iki nokta üstüste işaretini kaybetti ve davranışlarının sebeplerini,
başkalarına açıklamaktan vazgeçti.

Ömrünün sonuna doğru elinde yalnız tırnak işareti kalmıştı. Kendine has tek düşüncesi
yoktu,yalnız başkalarının düşüncelerini tekrarlıyordu.

Son noktaya geldiğinde , düşünmeyi ve okumayı unutmuş vaziyetteydi.

A.Kanevski

pria 25-03-2012 11:11

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi peyyide (Mesaj 930811)
Son noktaya geldiğinde , düşünmeyi ve okumayı unutmuş vaziyetteydi.

Her halde böyle biriydi, mesajdaki tarife tıpa tıp uyuyor:

"Gazete okumaya bile bu yıl başladm" - Gazeteport.com

Haberin altındaki yorumlar çok güzel..Maalesef günümüzde böylesi gençler çok..

selis 28-03-2012 08:29

1 Eklenti(ler)
Facebookta paylaşılmış.. Çok güldüm :))

Güler 28-03-2012 09:34

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi selis (Mesaj 932492)
Facebookta paylaşılmış.. Çok güldüm :))

Sevgili selis, ne yazık ki ben gülemiyor hatta çok üzülüyorum.

(senin de sinirlendiğin için güldüğünü düşünüyorum.)

Sûz-i Dilârâ 28-03-2012 13:17

Ben ne tepki vereceğimi şaşırdım. Üç kuruşluk insanlar! Yazık değerlerimize ki alay ediliyor, aşağılanıyor bunların elinde.

Horozun eline geçen elmas misali... Daha kötüleri de var da yazmayım şimdi.

tiya 29-03-2012 21:32

Kısaltmaların farkında mısınız? Alfabe'de harf kalmadı. Yazı dilinde açıklamasını parantez içine yazarak kullanılan kısaltmalar sözlü olarak kullanılıyor.

Alfabemizde yer almayan "kalın K" çirkin anlamlar taşırken şimdi Bir genel başkanın adını söylerken dile getiriliyor ve ben masum olduğuna inanmıyorum bu hatanın. KKTC'nin açılımı yerine "kaka tc" diye keyifle okuyan da var, yanlışlıkla dil sürçmesi yaşayan da. Aynı keyfi ya da dil sürçmesini Sayın Kılıçdaroğlu için yapıyorlar. Başbakana isminin baş harfleriyle hitap edenler şimdi bu işlemi nasıl durduracaklar? Hangi kanal, hangi spiker söyledi hatırlamıyorum ama Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'ndan "Sayın Kaka" diye seslenildiğini duydum. Biraz özen, biraz saygı...

tiya 29-03-2012 21:38

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Güler (Mesaj 444762)
Pek çoğumuzun bildiği, ama yazarken dikkat etmediği bir iki hususu aydınlatmak istedim.

Bağlaç olan ki eki ayrı yazılır.
Demek ki, kaldı ki, olmaz ki, diyorlar ki.

Kalıplaşmış örneklerde beraber yazılır.
Belki, halbuki, meğerki, oysaki, sanki, mademki.

Şüphe ve pekiştirme göreviyle kullanılan ki, sözü ayrı yazılır.
Babam geldi mi ki?
Başbakan konuşacak mı ki?

Hata yapmaktan korkanlar kullandıkları "ki" sözcüğüne ler-lar eklesinler. Taşıyorsa bileşik, taşımıyorsa ayrı yazılır.

ÖRNEK: Evdeki - Evde ki
.

pria 30-03-2012 22:26

http://www.uludag.edu.tr/dergi5/sinanoglu.pdf

Sûz-i Dilârâ 31-03-2012 16:00

Dil ve yabancılara toprak satışı: Önümüzdeki en büyük iki meselemiz. Gerisi hikâye, bunları elimizde tuttuğumuz sürece her şeyi zamanla hâlledebiliriz ama dilimizde konuşacak sözcüğümüz ve ayağımızın altında basacak toprağımız olmadığı sürece biz zaten yokuzdur.

Sûz-i Dilârâ 31-03-2012 19:37

1 Eklenti(ler)
"Tanrı'nın dili Türkçedir."

(Sözün sahibi meşhur bir Avrupalı ama adını şimdi hatırlayamadım. Hatırlayınca eklerim.)

kelebek çalısı 01-04-2012 00:55

Kaç kişi doğan çocuğuna isim koyarken öz Türkçe olmasına özen gösteriyor?

İsmimi öz Türkçe koyan aileme buradan teşekkür ediyorum.

TÜRK DİL KURUMU


Not: Mesajımda geçen konu, forum içi yazışmalardaki Türkçe kullanımı ile ilgili bir konu değil, yine de Türkçe söz konusu olduğunda aklıma ilk gelen bu soru olduğu için paylaşmak istedim.

pria 08-06-2012 11:38

Profesörün Türkçesi böyle olursa...
 
Bir açıklama ve ‘profesör Türkçesi!’

Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Sosyoloji Profesörü Faruk Birtek, hafta başında VATAN‘da yayınlanan söyleşisinde söylediği sözler nedeniyle kendisine “Günaydın” dediğim için bana çok kızmış. Oturup uzunca bir mektup yazmış.

Bu mektubu yanıt hakkına duyduğum saygı gereği (yazım ve ifade hatalarını bile düzeltmeden) aynen yayınlıyorum:

***

Alıntı:


“Muhterem Mustafa Bey saygı değerli sütunlarınızda benim Mine Şenocaklı ile yapmış olduğum mulakata geniş yer vermenizden ötürü size minnettarım.

Geniş okuyucu kitlesine sahip, dürüstlüğü ile tanınan bir yazarın dikkatini çekmek beni ancak bahtiyar eder.

Mine Hanım’a da bu konuda muteşekkirim. Kendisinin editörlük becerisi sayesinde bu mülakat bu kadar yankı yapabildi.

Yalnız ne yazık ki köşenizde beni yanlış tanıtınız, size merbut okuyucalarınızı yanılttınız. Tabii benim daha evvel acizane yazdık ve söylediklerimden haberdarr olmıyabilirdiniz ama sizin gibi araştırmacı bir yazar beni ağır dille itham ederken bir iki kişiye sorabilir, benim hakkımda mütalaa alabilirdi.

Ben son Referenduma şiddetle karşı çıkmış ve bunun sadece parti iktidarını pekiştirecek bir unsur olduğunu söylemiştim.

Taraf gazetesinde yazıyor diye en yakın arkadaşlarımı protesto mahiyeti görmüyor mahrumiyetlerini çekiyorum.

Benim Allah’a şükür bugün erişmiş olduğum maddi ve manevi mertebenin üstüne çıkarmaya AKP iktidarının gücü yetmez. O THY idare heyeti vesaire örneğinin hiciv mahiyetinde olduğunu mülakatta zaten belirtmişdim. Amacım hiciv ederek bugün olayların ne kadar ‘fırkacı’, ideolojik hale geldiğini göstermekdi.

Hiçbir zaman AKP yandaşı olmadım. Erdoğan’ın ilk seçildiği günkü konuşmasından etkilenmişdim. Beni çok şaşırtmışdı. Çok olumlu düşündüm. Prensibim, her zaman insanların doğru söylediğini varsaymaktır ta ki yalanları isbat edilene kadar.

AKP’nin başlangıçtaki Kıbrıs politikasını fevkalade cesur ve doğru buldum. Eski bir CHP sempatizanı olarak Baykal’ın CHP’sini kısır, banaz ve Cumhuriyet çizgisinde gerici buldum, tenkid ettim. Bu AKP yandaşlığı değildi ama AKP’ye belirli konularda hak vermek idi. Parti tutmadan, ön yargılı olmadan doğru gördüğünü söylemek akademik konumumun gereği olduğunu düşünürüm. Kemal Alemdar’ın laiklik iddiasını yobaz buldum çünkü laiklik o değildi. Ayrıca bu zorbalık bugün kü AKP iktidarının neticede önünü açtı. AKP’nin yanında olmadım ama başörtülü kızları hep destekledim. İnançlarından ötürü onların ezilmiş ve hakları yenilmiş olduğunu gördüm hatta onların AKP’den bağımsızlaşmalarını önerdim her hür vicdan gibi. Her zaman vicdan hürriyetlerinin yanında oldum. Şimdi de Sezaryen ve Kürtaj konusunda kadınlarının mahremiyetin yanında aynı imanla duracağım gibi.

Allah muhalefet mürekkebimi kurutmasın. 1957den beri, çocuklukdan beri, özgürce muhalefet yaptım. Bu bana rahmetli babamın yadigarı, hiç bir güç tanımadanm hiç bir menfaat gözetmeden gerekli muhalefet yapma mesuliyeti. Kamusal alanda çalışan biri olarak, geniş okuyucusu olan sütunlarınızda beni yanlış itham ile yanlış tanıtmanız benim prestijimi haleldar etmekde, kamusal konumumu rencide etmekde. Kamusal bir kişi olarak tek gücüm ettiğim söz ve onunda arkasındaki benliğim. Beni yanlış tanıtmak demek kamusal güvenilirliğimi benden çalmak demek benim sesimi kesmek demek, kamusal çalışmama set çekmek demek, manevi bir Silivri’ye göndermek demek. Halbuki bu gün Türkiye’de söylenecek daha çok şey var. Mesela 30 Ağustos gelirken niye bu kadar muvazzaf uydurma delil, düzmece itham ile Silivri’de diye sormak gerekiyor.

Turk Hukuk sistemi ne yazik ki kamusal veya özel benliğin korunmasını sağlamıyor. Bu bu yanlış tanıtımınızın yargı yolu ile telafisine imkan yok. Ümidim himmet eder yanlış tanıtımınızı kısaca da olsa düzeltirsiniz.

Bana cok acı gelen, kamusal kimliiimi katleden, yerine gelmemiş menfaat ten AKP’ye muhalifim olmuş olmam ithamı. Bereket beni tanıyan yuzlerce insan ve binlerce oğrencime bu itham tabi çok gülünç gelecekdir. Benim bugun eristiğim manevi noktada öğrencimin sevgisinden başka kulun verebileceği herşey ancak ıvır zıvır, AKP ne ki, bugun var yarın yok!

Saygılarımla

Faruk Birtek”

Yanıt hakkına saygı duydum; mektubu yayınladım. Mektuptan öğrendiğim tek şey var:

Bugünkü eğitim sisteminin yetersizliği!

Acilen; profesörler başta olmak üzere tüm öğretim üyelerine “Türkçe ve Yazım Kuralları” dersleri verilmesi gerekiyor!Yoksa öğrencileri, onların “kamusal güvenilirlikleri” yıprandığı için değil de yazılarını okuduklarında fena halde hayal kırıklığına uğrayabilirler.

Mustafa MUTLU- VATAN Gazetesi yazarı

Bir açıklama ve ?profesör Türkçesi!? - Gerçek Gündem

Odeh 08-06-2012 12:02

Eğitimsizlikle bilgisizlikle ilgili değil sayın pria, üniversitenin adı bu işin nedenini açıklıyor.
İngilizce düşünüp Türkçe yazmaya, konuşmaya çalışırsan işte olacağı budur.

hk50 19-06-2012 04:34

Rahmetli Aşık Mahsuni,Bir dörtlüğünde (Ey Arabça okuyanlar Allah Türkçe bilmiyormu) derdi ?
Kısaca Bende diyorum ki, Özellikle 'Üyelerin bahçesinde'Bitki isimlerini Latinçe veya Yabançı dilde yazanlar,Forum kurallarını ihlal etmiyormu ?
İsimlerini (Türkçe)herkesin anlıyaçağı dilde yazınça.bitkiler küsüyor da çiçekmi açmıyor?
Benim dağımın bitkisinin ismini Ebeveynimin söylediği gibi değilde,Latinçemi söylemem lazım?
Eğer Türkçe karşılığı yok deniyorsa TDK ne güne duruyor?
Bitki isimlerini herkesin anlıyaçağı dilde Türkçe yazılmasını arzu ediyorum.
Olamazmı,çokmu zor?
(Sürçü lisan .......... .. ....)

hk50 19-06-2012 05:16

Bazı isimler var ki, dendimi? Olumsuzluk çağrışımları alarak diyorumki.Kaç kişi Yer kirazının (Altın çilek) Physalis olduğunu bilir?
Demekki Türkçe karşılığı bulunabiliyormuş.
Saygılar.

limon 19-06-2012 07:26

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi hk50 (Mesaj 986880)
'Üyelerin bahçesinde'Bitki isimlerini Latinçe veya Yabançı dilde yazanlar,Forum kurallarını ihlal etmiyormu ?

Etmiyor çünkü bu durum farklı.

Bitkilerin binlerce alt türü var sevmeseniz de hepsi Latince isimlendirilmiş.

Aynı bitki her yörede farklı isimlendirebilir ama Latince bunların uluslarası isimleri. Mesela bir bitki tanıttınız o yörede adı "kedi kuyruğu" diyelim. Googlada daha geniş araştırmak istediğinizde Latincesi olduğu taktirde uçsuz bucaksız bilgi bulabilirsiniz ama "kedi kuyruğu" olarak aratırsanız tek tük bitki bulursunuz.

Ben tam aksi görüşteyim, Türkçesinin yanında Latincelerinin kesinlikle olması gerektiğini düşünüyorum.

Önceliği yazım yanlışlarına,(mesela kelimeler arasında ve noktalama işaretlerinden sonra boşluk bırakmak, kelimeleri doğru yazmak vb..) versek daha güzel olacak sanırım...

hk50 19-06-2012 11:15

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi limon (Mesaj 986905)
Etmiyor çünkü bu durum farklı.

Bitkilerin binlerce alt türü var sevmeseniz de hepsi Latince isimlendirilmiş.

Aynı bitki her yörede farklı isimlendirebilir ama Latince bunların uluslarası isimleri. Mesela bir bitki tanıttınız o yörede adı "kedi kuyruğu" diyelim. Googlada daha geniş araştırmak istediğinizde Latincesi olduğu taktirde uçsuz bucaksız bilgi bulabilirsiniz ama "kedi kuyruğu" olarak aratırsanız tek tük bitki bulursunuz.

Ben tam aksi görüşteyim, Türkçesinin yanında Latincelerinin kesinlikle olması gerektiğini düşünüyorum.

Önceliği yazım yanlışlarına,(mesela kelimeler arasında ve noktalama işaretlerinden sonra boşluk bırakmak, kelimeleri doğru yazmak vb..) versek daha güzel olacak sanırım...

Aramızdaki görüş de fark göremedim.
Bende diyorumki latincesinin yanına Genelde bilinen ismi ile Türkçe yazılsın.Bende Türkçe okuyup bileyim.Efendim.

malina 19-06-2012 11:21

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi hk50 (Mesaj 987002)
Bende diyorumki latincesinin yanına Genelde bilinen ismi ile Türkçe yazılsın.Bende Türkçe okuyup bileyim.Efendim.

Zaten çoğunlukla böyle yapılıyor. Hatta sadece Türkçesi yazılıyor.
Bunun istisnası, mum çiçeği yerine hoya demek gibi bir kaç bitkiyle sınırlıdır. Bunca zamandır bunu da öğrenmişsinizdir artık değil mi?

Serpent 30-07-2012 13:16

Forumda bir kelimenin yanlış kullanımı
 
Sayın Yönetici,

Bildiğim kadarıyla Türkçenin doğru ve düzgün kullanımına özen gösteriyorsunuz. Üyelerden de bir çoğu buna özen gösteriyor. Ancak genel olarak yapılan bir yanlış kullanımı siz de yapıyorsunuz.

Bu kelime “beğeni” kelimesi. “Beğeni kelimesi “, “zevk” kelimesine Türkçe karşılık olarak önerilmiş bir kelimedir ve bu anlamda kullanılmalıdır. Yani, “beğeni toplamak”, “beğenisine sunmak” gibi ifadeler toplumumuzda hep yanlış kullanılmaktadır.

Bu kelime, ”zevk” anlamında kullanılması gereken bir kelime olduğu için örneğin, “bu kazağın rengi benim beğenime uymuyor” diyebilirsiniz. Ama “beğenilenler” veya “beğenenler” anlamına “beğeniler” kelimesini kullanamazsınız.

Maalesef forumunuzda “beğeniler” ifadesi yanlış bir şekilde kullanılmaktadır. Bu yanlış kullanım şeklini düzeltmenizi öneriyorum.


Örneğin bir üye şöyle yazabiliyor:

http://www.agaclar.net/forum/1002219-post193.htm

"begeni yapamiyorum.sorun ne?"


Saygılarımla..

aygün 04-08-2012 15:01

Yıllar önce henüz üniverstede öğrenciyken, Türkçe Öğretimi hocasının, bir arkadaşımızı kurduğu devrik cümlesinden ötürü şöyle elştirdiğini anımsadım:

"Heyranım Türkçenizi." :(

simetri 06-08-2012 02:41

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Serpent (Mesaj 1003968)

Bildiğim kadarıyla Türkçenin doğru ve düzgün kullanımına özen gösteriyorsunuz. Üyelerden de bir çoğu buna özen gösteriyor. Ancak genel olarak yapılan bir yanlış kullanımı siz de yapıyorsunuz.

Bu kelime “beğeni” kelimesi. “Beğeni kelimesi “, “zevk” kelimesine Türkçe karşılık olarak önerilmiş bir kelimedir ve bu anlamda kullanılmalıdır. Yani, “beğeni toplamak”, “beğenisine sunmak” gibi ifadeler toplumumuzda hep yanlış kullanılmaktadır.

Bu kelime, ”zevk” anlamında kullanılması gereken bir kelime olduğu için örneğin, “bu kazağın rengi benim beğenime uymuyor” diyebilirsiniz. Ama “beğenilenler” veya “beğenenler” anlamına “beğeniler” kelimesini kullanamazsınız.

Maalesef forumunuzda “beğeniler” ifadesi yanlış bir şekilde kullanılmaktadır. Bu yanlış kullanım şeklini düzeltmenizi öneriyorum.


Hiç katılmıyorum yazdıklarınıza. Hele “beğeni” kelimesininmesi “, “zevk” kelimesine Türkçe karşılık olarak önerilmiş bir kelime olduğu savını örneklendirmenizi isterim.

malina 06-08-2012 13:55

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi simetri (Mesaj 1006377)
Hiç katılmıyorum yazdıklarınıza. Hele “beğeni” kelimesininmesi “, “zevk” kelimesine Türkçe karşılık olarak önerilmiş bir kelime olduğu savını örneklendirmenizi isterim.

tdk.gov.tr

malina 06-08-2012 13:58

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Serpent (Mesaj 1003968)
Sayın Yönetici,

Bildiğim kadarıyla Türkçenin doğru ve düzgün kullanımına özen gösteriyorsunuz. Üyelerden de bir çoğu buna özen gösteriyor. Ancak genel olarak yapılan bir yanlış kullanımı siz de yapıyorsunuz.

Bu kelime “beğeni” kelimesi. “Beğeni kelimesi “, “zevk” kelimesine Türkçe karşılık olarak önerilmiş bir kelimedir ve bu anlamda kullanılmalıdır. Yani, “beğeni toplamak”, “beğenisine sunmak” gibi ifadeler toplumumuzda hep yanlış kullanılmaktadır.

Bu kelime, ”zevk” anlamında kullanılması gereken bir kelime olduğu için örneğin, “bu kazağın rengi benim beğenime uymuyor” diyebilirsiniz. Ama “beğenilenler” veya “beğenenler” anlamına “beğeniler” kelimesini kullanamazsınız.

Maalesef forumunuzda “beğeniler” ifadesi yanlış bir şekilde kullanılmaktadır. Bu yanlış kullanım şeklini düzeltmenizi öneriyorum.


Beğeni: Güzel veya çirkin yargısını verdiren duygu, herhangi bir konuda güzeli çirkinden ayırma yetisi

Sizin öneriniz nedir?

loveforlife 09-08-2012 18:09

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi malina (Mesaj 1006480)
Beğeni: Güzel veya çirkin yargısını verdiren duygu, herhangi bir konuda güzeli çirkinden ayırma yetisi

Sizin öneriniz nedir?

Yıllarca bu işin eğitimini vermiş biri olarak bu konuda Türk Dil Kurumu'nun önemli bir rehber olduğu görüşündeyim. Bu noktada da tıpkı Sayın Malina'nın da alıntıladığı gibi güzel ve çirkini birbirinden ayırma yetisi olduğu görüşünden yola çıkarak; beğeni kelimesinin, "ben bunu beğendim" anlamında kullanıldığını düşünüyorum... "Beğeni yapamıyorum" söylemi doğru bir kullanım değil, haklısınız. Ancak sitedeki kullanım amacını farklı bir anlam altına taşımak da yersiz. TDK Bilim ve Sanat Terimleri Sözlüğü / Felsefe bölümünde de "kesin, güvenilir, ince ayrımlara varan bir duyguya dayanan estetik yargılama ve değerleme gücü; güzeli çirkinden ayırma yetisi" olarak tanımlanan "BEĞENİ" kelimesi üzerinde bu kadar çok tartışmak yerine kullandığımız kelimelerde mümkün olduğunca hata yapmama gayretinde olsak nasıl olur?

Örneğin Sayın Serpent'in mesajında ilk dikkatimi çeken yanlış kullanımı yapmak tabiri ve birçoğu kelimesinin bitişik yazılmasının gerekliliği bence daha büyük önem taşıyor...

Saygılarımla...

tener 16-08-2012 13:01

" Beğeni " kelimesi kelimesi sitede yerinde ve doğru olarak uygulanıyor.
Bundan eminim.
Ancak , Profesör'ün yazısı ile ilgili konuda ,bir söz söylemek istiyorum.
Hangi dile hakim olursa olsun , o kişinin hakim olduğu dili , en güzel şekilde okuma ve yazma yetisine sahip olması gerekir.
Öğrendiği 2. dilde de farklı kurallar olsa bile ( Mesela : Almanca' da tüm isimler büyük harfle yazılır) , onları da yerinde ve doğru kullanmak zorundadır.
Aksi halde Profesör yani , konusunda en uzman kişi vasfına sahip olunmaz.
Naçizane görüş belirtmek istedim.(Umarım bir yazılım hatası da ben yapmamışımdır. ) :))

loveforlife 16-08-2012 18:19

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi tener (Mesaj 1009559)
Hangi dile hakim olursa olsa olsun ....

(Umarım bir yazılım hatası da ben yapmamışımdır. ) :))

Yakaladım...:o

Bazen ne kadar dikkatli olsak da hatalar olabiliyor Sevgili Tener... "Yazılım" ve "yazım" birbirinden farklı kavramlar ve burada kullanmanız gereken "yazım" olmalıydı.

Sevgi ve saygılarımla...

incii 16-08-2012 19:53

Alıntı:

Örneğin Sayın Serpent'in mesajında ilk dikkatimi çeken yanlış kullanımı yapmak tabiri ve birçoğu kelimesinin bitişik yazılmasının gerekliliği bence daha büyük önem taşıyor...
Kusura bakmayin ama konuyu okuduktan sonra acikcasi eyvah dedim:) Acaba benim ne kadar hatalarim oldu diye düsünmedim degil.
Yurtdisinda dogmus büymüs, okul hayatini sonrada is hayatini, aile icinde haric hep almanca konusan biri olarak gercekten teraddüt ettim. Bende bir cok kelimlerin nasil yazilacagini veye anlamini tam olarak bilemiyorum fakat elimden geldikce özen gösteriyorum, yine bunada sükür:). Insan yabanci bir ülkede yasadiginda türkcenin gramatigini ve bu kadar derecesini malesef tam olarak bilemiyor ******, buna biz hayatta kosturmaktan firsat kalmiyor diyelim. Bu nedenle bu hatalari görmemek gerek diye düsünüyorum. Aksi halde benim gibi bundan sonra aman ha dikkat edecegim diyerekten, mesaj yazmaktan da vazgecile bilinir:) Saygilarlimla...

syılmaz 18-08-2012 19:23

1 Eklenti(ler)
Aslında bu kadar basit.

Coyan 23-08-2012 09:28

Türkçenin doğru kullanımı konusundaki duyarlığından dolayı başta site yönetimi olmak üzere, herkesi kutluyorum.


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 21:50.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)

Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025