![]() |
|
|
|
|
|
#1 | |
|
Ağaç Dostu
|
Merhaba. Alıntı:
Sn. yesilsurgun, Bu konularda en söz sahibi kişilerden olan Av.Mustafa Öztok varken bana laf düşmez. Benim kanaatim : Norman şartlar altında, kanunların uygulanması kurcalanmazsa ve zorlama hukuk kuralları çıkartılmaz ise, Orman Kadastrosu çalışmalarında tarla vasfı ile tapuya işlenen bir araziyi kimse alamamalı. Eğer, Bağımsız olduğunu sandığımız yargımız bir sürpriz yaparsa, o zaman da A.İ.H.M. devreye girer cezayı keser. Yani hakkınız kaybolmaz sanırım. İstanbul da doğup büyümeme rağmen Trabzonlu bir aileye mensup olmam sebebiyle sizi çok iyi anlıyorum. Tamamiyle haklısınız. Karadenizde, halk Ağacı ve Ormanı sever. Sevmekle kalmaz korur da. Maçkada herkesin sahiplendiği bir Ormanı vardır. Bakımını yapar Ağaçların altını temizler, dikenlerini ve Ağaca zarar verebilecek sarmaşıkları ayıklar. Asla Ağaç kesmez. Ama yasalardan korktuğundan değil, Ağacı ve Ormanı sevdiği için kesmez. Ormanın değerini bildiği için kesmez. Geçen yıl, kadastro geçti. Bütün FIndıklıkları kasten Orman yazdı. Herkes mahkemelik oldu. İnsanları tahrik etmemek lazım. 100 yıllık Fındıklıkları ormana yazmanın ormana ne faydası olabilir? Bilirkişi gelince fındıkları görmezden mi gelecek? Yoksa Fındık Ağacına Meşe mi diyecek. Diyelim ki, Orman bütün Fındıklıkları alsın. Ne olacak? bakımını yapabilecek mi? Kazdağlarını çok iyi biliyorum ve izliyorum. Sadece köylünün tarlasını alarak orman alanını genişletebiliyorlar. Heryeri kesip duruyorlar. Ben Ormanı yöre insanının daha iyi koruduğuna ve bundan sonra da koruyacağına eminim. Ancak, Bazı sorumsuz sorumlular yüzünden Ağaçlar ve Orman zarar görebilir. Saygılar |
|
|
|
|
|
|
#2 |
|
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 14-11-2009
Şehir: çanakkale
Mesajlar: 3
|
Sarıyerde bir arazi için AİHM son kararı 10 kasımda çıktı AFFAIRE CİN ET AUTRES c. TURQUIE (Requête no 305/03) 44 § 2 de la Convention, 980 000 EUR |
|
|
|
|
|
#3 |
|
/
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 1
|
20.Hukuk Dairesi Kararlarının Sebep Olduğu yıkımları araştıracak bir irade neden yok?
AİHM yine örnek olacak bir karara imza attı... 20. Hukuk Dairesinin verdiği kararlardan birisini daha hukuka ve insan haklarına aykırı buldu... Bir TC vatandaşı olarak bu durumdan mı utansam ? yoksa kendi vatandaşına verdiği kararlar ile eziyet etmekten çekinmeyen bir yapılanmadan mı utansam bilememekteyim... 20. Hukuk Dairesinin hakimlerine ne olacak... Verdikleri Kararların sebep olduğu adaletsizlikleri ve yıkımları, onlardan soracak bir irade neden bulunamıyor ? Ergenekon örgütlenmesi bile, gün be gün su yüzüne çıkarken, Bu dairenin verdiği kararlar ve içinde bulunduğu ilişkiler ağı neden hala sorgulanamamaktadır ? Neden haklarındaki soruşturma talepleri büyük bir hızla sümenaltı edilmektedir. Bir zamanlar bu ülkede perde arkasından darbe tasarlayıp, muhtıra veren generaller, albaylar vardı... Üzerlerinde dokunulmazlık örtüsü mevcuttu ve tüm gerçekler bilinmesine rağmen kimse bir şey yapamıyordu... Bir savcı Zekeriya Öz ortaya çıktı ve tüm iplikleri bir bir pazara çıkardı... sesleri yavaş yavaş kesildi...Burada da Bu dairenin Eski "Onursal Başkanı" cumhuriyet gazetesinde zaman zaman yazılar yazmakta. Bir takım çevre vakıflarının toplantı ve panellerinde konuşmalar yapmaktadır. Çevre sorunlarına bu kadar "duyarlı !" olan bu kişinin, ne gibi bir yapılanmanın içinde olduğu ya da mevcut durumda verilen kararlar içinde ne gibi bir rol üstlendiği bir başka soru işaretidir... 20. Hukuk Dairesi kararlarının arkasındaki bu iradeyi nereden almaktadırlar ? Mevcut Ergenekon yapılanmasıyla bir ilgileri var mıdır ? Bu soruları sormak bir vatandaş olarak benim en tabi hakkımdır. Eğer böyle bir şey varsa bu araştırılmalı... Böyle bir şey yoksa insanların suçsuzluğu zaten araştırma sonunda su yüzüne çıkacaktır... Buradan kimseyi suçlamıyorum. Sadece bu araştırılmalı diyorum... Adolf Hitler zamanında Almanyada mahkemeler mevcuttu. Yahudilerin mallarına el koyma kararlarının temyiz edildiği Bağımsız "Almanya Mahkemeleri" ... kararları daha baştan belliydi... Yahudilerin mal varlıklarına Almanya adına el koyuyor ve bunların devletin mülkiyetine geçmesini "Nürnberg Yasalarına" dayanarak meşru kılıyordu... Buradan talep ediyorum. Bu son AİHM kararının tazminatını lütfen Özcelike veya Atbaşoğluna ve aynı zamanda kararın verildiği dönemdeki diğer 20. Hukuk Dairesi üyelerine rücu edin ve onların kişisel varlıklarından, maaşlarından haciz yoluyla alın... 900.000 Euro tazminatı ve daha önceki tüm tazminatları, onların kişisel varlıklarından haciz ve el koyma yoluyla tahsil edin... |
|
|
|
![]() |
|
|