![]() |
|
|
|
|
|
#1 |
|
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 22-12-2008
Şehir: zonguldak
Mesajlar: 78
|
Sizlere bir şey söylemek istiyorum 38 yaşında ve bu yaşıma kadar TC.devletinden 1 kuruş parasal bir katkı görmeden hayatımı idam ettirdim.2 tane oğlum var ama bu mülkiyetimizi elimizden aldıktan sonra yapılan bunca insafsızca yargılamalara muhattap kaldık.Herkesin hukuk devleti olduğunu idda edenlerin hepsi vatandaşına yalan söylemektedir 1 hafta önce e-devlet üzerinden orman bakanlığına vatandaşı bilgilendirme kanununa göre orman arazileri imara açılıp inşaat izni verilirmi bilgisine cevap kanunlarla yanıt verilip bu bilgiyi alamayacam hakkındaydı.anayasa mahkemelerinin bile kendi içinde kavgalı olan bir ülkede hangi hukuk var ki benim ve bizim gibilerin hakkını savunacak.6bin ytl maaş alan küçük yerlerde hakimlik görevi yapan devlet memuru koltuğundan olmamak için o yerin millet vekili ne buyurursa o kararı vermektedir bu nedenle bizlere asker ol vergi ver ve kapa çeneni denmektedir.kesinlikle hukuk siyasallaşmıştır.bana tapuyu vererek beni dolandıran bu devlete hiç bir bedel almadan 15 ay bedava hizmet ettim ve karşılığı olarak sadece köle olmaktan başka bir hediye görmedim.şimdi soruyorum sizlere eğer benim hakkımı yabancı bir devlet hukuku verirse ben o zaman onlara hizmet etmem gerekmezmi.eğerki davamı kazanırım ki büyük bir ihtimal kazanacam andım olsun o araziye koskoca yazıyla A.İ.H.M mahkemelerine teşekkür ederim yazacam.Maymun gözünü açtı ,dili çözüldü,kulağı duyuyor yok artık eğer bu devlet beni fişlediyse (TC kimliği)hakkımı verecek basın bile avanta almadan haber yapmamaktadır....ey güzel vatandaşım hakkınızı sizi soyup soğana çeviren bu anlayışa dur deyin.kimse dava açmasın diye o kadar ağır mahkeme masrafları varki gariban bir insan kesinlikle hak arayamaz.ama a.i.h.m mahkemeleri kuruş almıyor bunu bilin iç hukuku bitiren direkt başvursun eğer protokollere de uyuyorsa mağduriyeti devletle uğraşılmaz demeyim bassın mahkemeyi.ne kadar Türkiye alehine karar çıkar o kadar hukuk kendini düzeltir yok sa halk olarak biz üzülürüz........ ![]() |
|
|
|
|
|
#2 |
|
Ağaç Dostu
|
Merhaba. Sn. angel67, Sizin de en az bizim kadar Ülkenizi sevdiğinizi biliyorum. Haksızlığa uğrayan her kişi ilk başta böyle düşünür. Ben de aynı sizin hissettiklerinizi hissetmiştim. Ancak 6831 sayılı Orman Kanununu ve 3402 sayılı Kadastro Kanununu okuyunca bizim haklarımızı gaspedenin devletimiz değil de, belli makamları işgal etmiş olanlar oldukları kannatine vardım. Devletler Anayasa denilen kurallarla yönetilirler. Anayasanın vatandaşa verdiği hakkı, hiç kimse, bilerek veya bilmeyerek hatta kötü niyetli yöneticiler bile olsa elinden alamaz, kısıtlayamaz, yok sayamaz, ortadan kaldıramaz, değiştiremez. Nasıl bazı insanlar Ülkemizin sahibinin kendileri olduğunu sanıyorlarsa, Zaman içinde ağaçları korumak için de bazı işgüzarlar ortaya çıkıp o an elindeki yetkilerinden dolayı yanlış uygulamalara imza atmış olabilirler. Attıkları bu imzalar ve adaletsiz yapılan icraatlardan dolayı geçici bir dönem size Anayasanın vermiş olduğu hakları kısıtlayabilir. Ama bu yanlış adımlarının bedelini de öderler! Size, bize ve herkese düşen vatandaşlık görevi ise, devlet adına bu yanlış uygulamaların sahiplerini bir şekilde yargı önüne çıkartıp işlediği Anayasal suçun karşılığında hakettikleri cezayı almasını sağlamaktır. Bizden sonra tapularına saldırılacak olanların faydalanabilmeleri ve bizim muhatap olduğumuz olaylar ile karşılaşmamaları için, yanlış uygulamalara imza atmış olan bir orman bölge müdürünü veya orman işletme şefini mahkum ettirilebilirsek bakalım sonraki görevliler işlerine daha sıkı sarılıp attıkları imzalara daha dikkat etmezler mi? Ve tabi ki Anayasanın tanımış olduğu mülkiyet hakkına daha çok saygı göstermezler mi? Saygılar |
|
|
|
|
|
#3 |
|
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 22-12-2008
Şehir: zonguldak
Mesajlar: 78
|
29.12.2008 akşamı haberlerde devletin istanbulda taş ocaklarına nasıl kendi eliyle orman kıyımı yaptırdığını izledim ve o ağaçlara insan kesmişler kadar da üzüldüm.Bizlerin elinden tapularını alan hukuk bu tür kıyımlara sessiz kalmakta bu ne lahana turşusu anlıyamıyorum gerçekten de bu kadar sahipsizmiyiz ya.Benim hakkıma düşüpte ödediğim bir kuruş vergi helal olmasın.çünkü vergi adı altında bir nevi bizlerden vatandaş değil oturum izni bedeli alınmakta herşeyi ben kendim çalışarak ödüyorsam bağkur,eğitim,sağlık,otoyollar,atık su paraları,yola dökülen asvalt,belediyelerin yaptığı ve herseferinde bozduğu kaldırmları eeeee ozaman ben her ülkede yaşarım ne anlamı kalıyor Türk vatandaşı olmanın ne avntajı var bize anlamıyorum avrupada **** ortadoğuda **** uzakdoğuda bir saygınlığımız mı var vizeyi kaç modern ülke veriyor ki bize.hadi almanyaya akrabalarınızı ziyarete gidin bakalım çıkabilecekmisiniz gümrükten.. |
|
|
|
|
|
#4 |
|
Ağaç Dostu
|
Gençleştirme adı altında ağaçlar katlediliyor.
Merhaba. Sn. angel67, Doğru, Orman İdareleri bir taraftan vatandaşın devrilen ağacı almasına bile izin vermezken ve her fırsatta tapulu arazilere orman bahanesiyle dava açarken, diğer taraftan gençleştirme adı altında 100 yıllık ağaçları devirir. Düz kesimler yapıp oluşmuş ormanları katleder. Buna benzer daha bir sürü yanlış yapılan iş var. Olmasaydı çoktan her yer orman olurdu. Orman İdaresinin yanlış politikaları yüzünden bir sürü ağaç malesef hala katlediliyor. Ama nedense bozuk ormanlara bir ağaç dikmezler. Belediyelerimiz de ayrı yanlışlar peşinde. Saygılar. |
|
|
|
|
|
#5 |
|
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 22-12-2008
Şehir: zonguldak
Mesajlar: 78
|
4785 Sayılı kanunun 3.maddesini iptal ettiler.Bu madde devletleştirilecek ormanlaraödenecek bedel 1936 vergi değerinin 2 mislini geçemez.Anayasa mahkemesi gerçek bedelin ödenmesini söyleyerek mülkiyet hakkına tecavüz saydı ve iptal etti vede üstelik dediki ben bunu iptal ediyorum burda bir boşluk doğuyormuş gibi görünüyor ama kamulaştırma kanunu uygulanmalı dedi...Varmı uygulayan? |
|
|
|
|
|
#6 |
|
Ağaç Dostu
|
Merhaba. Bir yıl önce, Trabzon'un Maçka ilçesinde kadastro çalışmaları yapıldı. Tabi her kadastro çalışmasında olduğu gibi bir sürü yanlışlık yapıldı. Neredeyse kadastrosu doğru yapılan arazi yok gibi. Yörenin doğasından dolayı birkaç sene arazisinin temizliğini yapmamış olanların arazilerinde yükselmiş Çam Ağaçları yüzünden orman yazılma olayları oldu. Bizim arazimizin bir kısmı da orman yazıldı. Konuşmak için Orman Müdürlüğüne gittiğimde dosyalardan kümeler oluştuğunu gördüm. Herkes benim gibiydi. Ama birçoğu da itiraz etmemişti. Buna rağmen yetkili emur 2000' e yakın mahkemelik dosya olduğunu söyledi. Konuşurken benim gibi itiraza gelenlerin bazılarına da nasıl olsa kazanamazsınız niye itiraz ediyorsunuz demeyi ihmal etmedi. Memura arazimizin tümünün fındıklık olduğunu mahkeme sırasında tesbite gelen bilirkişinin Fındık Ağaçlarını Orman gösteremeyeceğini söylediğimde ise haklısın demek zorunda kaldı. Kadastro genelde her yeri orman yazıyor. Zaten birçoğu itiraz etmiyor. Geri kalanların da yarısı ya mahkeme gününü kaçırıyor ya da başka nedenlerden dolayı haklarını kaybediyor. Akrabalarımın, Maçkada bulunan tanıdıklarımın ve Kayınvalidemin fındıklığı da aynı şekilde orman yazıldı. Bahsettiğim yerlerin %95' i tapulu yerler. Bakalım ne olacak? Saygılar |
|
|
|
|
|
#7 |
|
Ağaç Dostu
|
Sayın Yücel Özlem, Geç yazılmış bir cevap olacak ama yeni gördüm yazınızın sonundaki sorunuzu. Şöyle sormuşsunuz 124 numaralı mesajınızın sonunda: " Bu serbest meslek sahipleri ne iş yaparlar " Benimde profilimde de " serbest " yazdığı için sorunuzu üzerime aldım. Serbest meslek faaliyeti 193 sayılı gelir vergisi yasasında vergilendirmeye esas olmak üzere şöyle tarif edilmektedir : " Serbest meslek faaliyeti : sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin, işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır." Örnek vermek gerekirse kendi adına çalışan bir mimar, mühendis, doktor, avukat, mali müşavir, eğitim danışmanı vb. ler kendilerine mesleğiniz nedir dendiğinde " serbest meslek " diye cevap vermek hakkına sahiptirler. İyi ama serbest te hangi serbest onu yazın derseniz, onu da sanal ortama karşı temkinli yaklaşıma bağlı bir korunma iç güdüsü olarak görün lütfen, aynen sizin profilinizde emekli ama nereden emekli ayrıntısının yer almaması gibi. Hoşçakalınız. |
|
|
|
|
|
#8 | |
|
Ağaç Dostu
|
Merhaba. Orman Bakanlığı, Müdürlükleri ve Şeflikleri bu günlerde Kadastroyu da yanlarına alarak milletin 100 belki de daha eski arazilerine saldırıyor. İşte kanıtı. . .! ![]() ![]() bu yazıda orman müdürlüğünün iddiası, daha doğrusu bahanesi, arazinin ormandan ayırıcı unsuru bulunmadığını iddia etmesidir. Dilekçesinde belirttiği 123 ada 8 parsel de bulunan diye ifade etmiş olması zaten parselin kadastro tarafından parsel numarası verilerek belirlendiğini göstermektedir. Şimdi aşağıya 3402 sayılı kadastro kanununun 1. maddesi olan amaç bölümünü yapıştırıyorum. Bakalım kadastronun amacı neymiş? Alıntı:
Devlet bir taraftan kanun çıkararak kurallar koyuyor. Sonra bazı kurumların işine elmeyince bu kurallar sadece vatandaşın uymak zorunda olduğu kurallar olarak kalıyor. Vatandaş hırslı, adi ve işgalci olabilir. Devletin görevi zaten bu gibi durumlarda milletin hakkını birkaç kişiye yedirmemektir. Ancak devlet olmanın ciddiyeti ve şerefi olduğu gibi vatandaşın da Anayasadan kaynaklanan bazı hakları vardır. Üzerinde T.C. yazan ve devletin kendisinin düzenlemiş olduğu bir tapu belgesini kimse iptal edemez. Etmemeli. Eğer böyle bir eylemi yapabiliyorsa, Devletin Her seviyedeki memuru ve yaptığı işler şaibe altında kalır. Çünkü o işler de Tapu gibi devletin teminatı altındadır. Bankalar veya diğer şirketler nasıl üzerinde isimleri ve ünvanları yazılı kıymetli evraklara sahip çıkmak zorundalar ise, Devlet de imzaladığı evraka sahip çıkmalıdır. Bir büyükelçinin imzaladığı andlaşmayı ben tanımıyorum diyebiliyor musunuz? Bir bürokratın yıllar önce vermiş olduğu evrakı tanımam diyebiliyormusunuz? Bu nüfus kağıdından, ehliyete, tapudan, diplomaya kadar her evrak olabilir. Sadece sahte olursa ki devletin verdiği tapunun sahte olması diye bir ihtimal olamaz. Özetlersek, Devlet, millete ait olan ormana kimsenin el koymasına göz yummamalıdır. Devlet başka ülkelerin baskısı gerekmeden verdiği evraklara sahip çıkmalıdır. Hele bu kapı gibi T.C. Tapusu olursa. . . . Saygılar |
|
|
|
|
|
|
#9 |
|
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 01-11-2009
Şehir: İZMİR
Mesajlar: 2
|
Herkese merhabalar, ben de mağdur olanlardanım işte özeti; 2008 ekim ayında izmirin belen başı köyü yakınlarında yaklaşık 2500 m2 bir tarla buldum. alanı ve şehir merkezine yakın olması itibariyle 15-20 yıl sonra emekli olabilirsek 2 göz oda yaparsak, doğayla içi içe yaşlanır gideriz düşüncesiyle ilgili kadastro müdürlüğünden aplikasyon raporları alındıktan sonra Tapu ile satın aldık. Satın aldıktan yaklaşık iki gün sonra çevre düzenlemesini yaptırmak adına tarlaya gittik yaklaşık on dakika içinde orman memurları gelip bu alanın orman olduğunu söylediler.(aplikasyon yapılırken yaklaşık yarım gün bu alanda çalışıldı nerelerdeydiler kimbilir) bu arada yakınımda bir ev bir at çifliği var ve yanımdaki parselin etrafı tel örgü ile çevrilmiş içine zeytin ağaçları dikilmiş halde tapulu bir parsel daha var. tabi biz bunları gördümüz için hiç konduramıyoruz bir problem olabileceğine, bir de tapumuz var ortada. Bunun üzerine detaylı araştırma yapmaya başladık, orman bölge müdürlüğüne gittik, konuyu sorduk anlattılar, bu bölgenin problemli olduğunu ve bu bölgedeki alanların orman olduğunu söyleyerek tapulu alanımız üzerinde işlem (sürme ağaç dikme ,tel örgü ile çevirme vb..) yaptırmayacaklarını, aksi taktirde yapan kişiler hakıında yasal işlem yapacaklarını ilgili makineleri de(traktör vs...)bağlayacaklarını söylediler(zaten köylüye bu alandaki yerlerle ilgili yapılmazları söylemişler ki köylü de korkuyor tarım makinesini bu alana sokmaya). araştırmayı daha derine indirdiğimizde tarlamızla ilgili alana 1964 yılında orman işletmesi tarafından açılmış bir tapu iptal davası olduğunu ancak orman işletmesinin bu davayı kaybettiğini öğrendik (yani bu ülkede akli selim insanlar tapu varken açılmış haksız bir tapu iptal davasını yanlış olduğunu ormanın yüzüne vurmuş ve tapu sahibi lehine kararını vermiş). biz bu davanın sonucunu eke koyarak dilekçe yazdık ve ilgili alanda tarım yapmak istediğimizi belirttik (köylüyü orman memurlarının korkuttuğunu hatırlatmak isterim) fakat beyefendiler bir ay içerisinde cevap vereceklerken (yasa gereği) bizi oyaladılar, yaklaşık 4-5 ayı buldu cevaplamaları. aslında süre daha da uzardı fakat savcılığa gideceğimi söyleyince hemen cevap yazdılar. ''ilgili alanda sınırlar dışına çıkmadan her türlü tasarruf tapu sahibine aittir ancak zaman içinde bu alana tekrar tapu iptal davası açılacaktır" cevabını verdiler. Sözel olarak söyledikleri'' bu alana sakın yatırım yapmayın biz burayı sizin elinizden alacağız paranıza yazık'' vb. söylemler de beraberinde... insan sinir oluyor, hem orman müdürlüğünün çalışanlarına hem de yaşadıklarına, ben bu alanın problemli yer olduğunu bilseydim almazdım ******, madem böyle alanlar var neden tapuya şerh koymuyorlar, iş olup bittikten sonra ortaya çıkıyorlar. Malesef utanıyorum bunu söylerken ama orman bölge müdürlüğünün kasıtlı davrandığını düşünüyorum. çalışanları samimi değiller çünkü dilekçeme verdikleri cevap ve yazılı olmayan cevapları beni böyle düşünmeye sevk ediyor. Şimdi ben tarlanın içindeki birkaçtane çam agacını kesip tarlanın tamamına zeytin ağacı dikmek istiyorum. şifaen verdikleri cevap "tabi ki olmaz, kesemezsiniz, izin vermeyiz". ben de bu günlerde yazılı olarak başvurmayı düşünüyorum. bu konuda bilgiisi olan arkadaşlar cevap yazarsa sevinirim. yani neye göre kesebilirim ya da neye göre kesemem? bu arada orman müdürlüğü çalışanları için ağaç sadece çam ağacıdır, zeytin ağacı ya da diğerlerini ağaç olarak görmüyorlar yazık yazık yazık........ |
|
|
|
|
|
#10 | |||||
|
Ağaç Dostu
|
Merhaba. Sn. cansimidim, Önce hoşgeldiniz diyeyim. Belli ki siz de, Orman İdaresinin, görevlerini zamanında yapmayan memurları yüzünden mağdur olanlardansınız. Alıntı:
Alıntı:
Böyle birden dava açınca sanki bilinmeyen bir olayı ortaya çıkarıyormuş gibi bir de bir sürü tutanak filan tutarlar. Olay büyür, sanki ormanı çalmış gibi hissetmenizi sağlarlar. İlk başta ben de öyle hissetmiştim. Alıntı:
T.C. Tapusu elinizdeyse hiç korkmayınız. Tapunun geçersiz olduğunu kendileri ispat etmek zorundalar. Aksi olana ( tapunuzu mahkeme yoluyla iptal ettirene kadar) siz tapulu arazinizin üzerinde ister park yaparsınız ister domates yetiştirir, isterseniz ağaç diker, isterseniz ev yaparsınız. Kimse karışamaz. Kaldı ki artık T.C. tapusunu kolayca (büyük bir yanlış yapıldığı ispatlanmadan) kimse iptal ettiremez. Diyelim ki tapunuzu mahkemede iptal ettiler. Yine endişelenmeyiniz. Yargıtay(temyiz) aşaması var. Diyelim ki orada da kaybettiniz. A.İ.H.M (Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi) var. Artık eskisi gibi değil. A.İ.H.M.'ne böyle tapulu arazi iptalleri başvurularında dava kaybedilmiyor. Aksine bir de Devletinizden tazminat almaya hak kazanıyorsunuz(tabi güzel bir şey değil. Ama son çare) Alıntı:
İlk önce, ormandan ve tapudan aşağıdaki belgeleri isteyiniz. Dava aşamasında çok işinize yarayacaktır. 1- Araziniz geldisi( yani ne suretle tapulanmış? Kadastro veya diğer sebepler). 2- Kadastro tutanağında vasfı hanesinde ne yazıyor? tarım arazisi,orman sayılmayan alan, çalılık, dereyatağı vb gibi. 3-Orman Kadastrosu geçiş tarihi ve tutanağın sizi ilgilendiren sayfaları. 4-Kadastronun geçiş tarihindeki amenajman haritası.(vermek istemiyorlar). 5-Satın aldığınızda, tapuda orman şerhi olup olmadığı(Tapudan istenecek). 6- Kadastro tutanaklarını ve askı tarihi nedir? 7- Dört komşunuz da orman mı? Bu da önemli çünkü bu konuda yargıtay kararı var. Size verecekleri her belge savunmanızı kuvvetlendireceğinden vermek istemeyeceklerdir. Her belgeyi yazılı ve 4982 sayılı kanuna binaen isterseniz vermek zorunda kalacaklardır. Her yazışmayı saklayınız. Ne zaman lazım olacağı belli olmuyor. Bazen senelerce sürdüğü oluyor. Kısaca, Tapunuz eskiden olduğu gibi kolayca iptal edilemiyor. Ben de Tapulu arazi mağduruyum. Hem de Orman Kadastrosu geçeli 16 yıl olmuş. Yargıtay aşamasında bekliyorum. Bizim gibi çok insan var ama birçoğu davasını takip etmiyor ya da edemiyor. Ormanın kazanma sebeplerinden en önemlisi de bu. Saygılar |
|||||
|
|
|
|
|
#11 |
|
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 17-10-2009
Şehir: istanbul
Mesajlar: 4
|
20. Hukuk Dairesi Hakimlerine AİHM Tazminatları Ceplerinden Ödetilsin
Yargıtayın Orman Davalarına Bakan En üst Mercii Olan Yargıtay 20. Hukuk Dairesi, Verdiği Kararlarla Türkiyede Orman ve Hazine Tarafından Açılmış davalarda Vatandaşların Mülkiyet Hakkını Yok Saymakta, Tapularını Hiç Bir Bedel Ödemeden İptal etmektedir. Yüzyıllık Tarlaların, Köylerin, Yerleşik Alanların, Hatta 300 Yıl...lık Camilerin bile Orman Alanında kaldığı gerekçesiyle tapularını iptal etmektedir. Bu sebeple AİHM 'e Başvuran Yüzlerce Vatandaşımız Tazminat Hakkı Kazanmaya Başlamıştır. Ederi Milyonlarca Dolarlık Davalara Dönüşen Bu Tazminatları, Türkiye Cumhuriyeti Ödemek Zorunda Değildir. 26 Mart 2002`de çıkarılan AB uyum yasasına göre 'AİHM`nin verdiği tazminat cezaları sorumlu personele ödettirilecektir.' İbaresi Mevcuttur. Mülkiyet Hakkına Gerekli Değeri Vermeyerek Devleti Milyonlarca Lira Tazminat Ödemeye Mahkum Ettiren 20. Hukuk Dairesi Hakimlerine, AİHM Tazminatları Rücu Edilmeli, Tazminatları Kendi Şahsi Bütçelerinden Ödeme Zorunluluğu Getirilmelidir. Hukukun Yanlış Yorumlanmasının Bedelini Bütün T.C Vatandaşlarına ödetmek Doğru Bir Yaklaşım Değildir. En son Verilen karar Olan Turgut ve Diğerleri davasında T.C Arazi Sahiplerine 1.350.000 Euro (Bir Milyon Üçyüz Elli Bin Euro) Tazminat ödemeye Mahkum edilmiştir. Yine Köktepe Davasında T.C Arazi sahibine 2B alanında kalan arazisinin Kullanımının kısıtlanıp, Mülkiyet hakkının tahdit edildiği için 100.000 Euro tazminat ödemeye mahkum edilmiştir. Daha sırada tazminata hükmedilecek onlarca dava vardır. Sırf Orman olduğu gerekçesiyle tapusu iptali edilen kişilerin AİHM 'e başvuru sayısı 2000 adedi geçmiştir. Bu sayı önümüzdeki günlerde daha da artacaktır. Bu Tazminatların Bedellerinin 20. Hukuk Dairesi Başkanları ve Üyelerine rücu edilmesi gerekmektedir. Adaletin doğru tecellisi ancak yaptıklarının bedelini ödemekle gerçekleşir. |
|
|
|
|
|
#12 |
|
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 17-10-2009
Şehir: istanbul
Mesajlar: 4
|
Sayın oğuz Karsan hala ümitli...Fakat nasıl bir cehenneme düştüğünü bilmiyor...
Kısaca, Tapunuz eskiden olduğu gibi kolayca iptal edilemiyor. Ben de Tapulu arazi mağduruyum. Hem de Orman Kadastrosu geçeli 16 yıl olmuş. Yargıtay aşamasında bekliyorum. Bizim gibi çok insan var ama birçoğu davasını takip etmiyor ya da edemiyor. Ormanın kazanma sebeplerinden en önemlisi de bu. En önemli sebebi maalesef bu değil Oğuz Bey. Yargıtayın verdiği kararlarda, Orman tahdit haritasının içermediği açık olan ADA evet 4 tarafı su ile çevrili adayı (Yanlış anlaşılmasın hem de açık deniz adası, göl adası değil.) DAHİ ORMAN TAHDİDİ içine almıştır. Yine bir başka mahkeme kararında orman tahdit haritası sınırları dışında olan bir yarımada (evet 3 tarafı deniz ile çevrili yarımada.) yı dahi orman tahdidi dışında olduğunu kabul edip, eğim ve toprak yapısı üzerinden ormana dahil etmiştir. Oğuz bey siz ne yaparsanız yapın AİHM den başka bir seçeneğiniz yok. Biz de aynı durumdayız maalesef, pek ümitkar olmayın derim ben, vatandaş davasının peşine düşse bile sonuç bu maalesef, Ha kendi adaletimizi koyalım derseniz mümkün. Onlar kendi adaletlerini koyuyorken... |
|
|
|
|
|
#13 |
|
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 01-11-2009
Şehir: İZMİR
Mesajlar: 2
|
]Merhaba. Sn. cansimidim, Önce hoşgeldiniz diyeyim. Belli ki siz de, Orman İdaresinin, görevlerini zamanında yapmayan memurları yüzünden mağdur olanlardansınız. Orman İdaresi bu yanlış uygulamayı hep yapıyor. Ama sakın üzülmeyiniz. Bu size mahsus veya piyango gibi size rastlamış bir olay da değil. Dediğiniz doğru, madem orman süphesi olan bir arazi var. Tapuya şerh koyarsınız olur biter. Ama o zaman kendi yanlışlıkları ve görevlerini savsakladıkları ortaya çıkar. Böyle birden dava açınca sanki bilinmeyen bir olayı ortaya çıkarıyormuş gibi bir de bir sürü tutanak filan tutarlar. Olay büyür, sanki ormanı çalmış gibi hissetmenizi sağlarlar. İlk başta ben de öyle hissetmiştim. Bir de tapulu insanları tehdit ve şantaj ile korkutmaya çalışıyor ve utanmadan suç işliyorlar. T.C. Tapusu elinizdeyse hiç korkmayınız. Tapunun geçersiz olduğunu kendileri ispat etmek zorundalar. Aksi olana ( tapunuzu mahkeme yoluyla iptal ettirene kadar) siz tapulu arazinizin üzerinde ister park yaparsınız ister domates yetiştirir, isterseniz ağaç diker, isterseniz ev yaparsınız. Kimse karışamaz. Kaldı ki artık T.C. tapusunu kolayca (büyük bir yanlış yapıldığı ispatlanmadan) kimse iptal ettiremez. Diyelim ki tapunuzu mahkemede iptal ettiler. Yine endişelenmeyiniz. Yargıtay(temyiz) aşaması var. Diyelim ki orada da kaybettiniz. A.İ.H.M (Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi) var. Artık eskisi gibi değil. A.İ.H.M.'ne böyle tapulu arazi iptalleri başvurularında dava kaybedilmiyor. Aksine bir de Devletinizden tazminat almaya hak kazanıyorsunuz(tabi güzel bir şey değil. Ama son çare) 4982 sayılı bilgi edinme yasasına göre, Her daireden istediğiniz bilgi ve belgeyi isteyebilirsiniz. İlk önce, ormandan ve tapudan aşağıdaki belgeleri isteyiniz. Dava aşamasında çok işinize yarayacaktır. 1- Araziniz geldisi( yani ne suretle tapulanmış? Kadastro veya diğer sebepler). 2- Kadastro tutanağında vasfı hanesinde ne yazıyor? tarım arazisi,orman sayılmayan alan, çalılık, dereyatağı vb gibi. 3-Orman Kadastrosu geçiş tarihi ve tutanağın sizi ilgilendiren sayfaları. 4-Kadastronun geçiş tarihindeki amenajman haritası.(vermek istemiyorlar). 5-Satın aldığınızda, tapuda orman şerhi olup olmadığı(Tapudan istenecek). 6- Kadastro tutanaklarını ve askı tarihi nedir? 7- Dört komşunuz da orman mı? Bu da önemli çünkü bu konuda yargıtay kararı var. Size verecekleri her belge savunmanızı kuvvetlendireceğinden vermek istemeyeceklerdir. Her belgeyi yazılı ve 4982 sayılı kanuna binaen isterseniz vermek zorunda kalacaklardır. Her yazışmayı saklayınız. Ne zaman lazım olacağı belli olmuyor. Bazen senelerce sürdüğü oluyor. Kısaca, Tapunuz eskiden olduğu gibi kolayca iptal edilemiyor. Ben de Tapulu arazi mağduruyum. Hem de Orman Kadastrosu geçeli 16 yıl olmuş. Yargıtay aşamasında bekliyorum. Bizim gibi çok insan var ama birçoğu davasını takip etmiyor ya da edemiyor. Ormanın kazanma sebeplerinden en önemlisi de bu. Saygılar[/QUOTE] |
|
|
|
|
|
#14 | |
|
Ağaç Dostu
|
Merhaba. Sn. cansimidim, yazmış olduğum yazıyı kopyalamışsınız, ancak siz birşey yazmamışsınız Acaba bir yanlışlık mı oldu?. Alıntı:
Sn. yelizakan, Nasıl bir cehenneme düştüğümü malesef çok iyi biliyorum. Görevlerini zamanında yapmayan veya menfaat sağlamak için yapmak istemeyen orman çalışanları yüzünden birçok kişi mağdur oluyor. Bu ülkemizin acı gerçeği. Bir başka acı gerçeği ise, bu gibi orman çalışanlarına, ormanları koruyorum zannederek kanunları çiğneme pahasına garip kararlara imza atan ....Hukuk dairesi. İşte bu iki devlet çalışanı profilinin haksız ve hukuksuz uygulamaları yüzünden de her yıl yüzbinlerce dönüm Ormanımız malesef yanıyor. Yanan Ormanlarımızın katili bence bu zihniyet. Çünkü herkes bizim gibi hakkını karmaşık hukuk kuralları içerisinde arayamıyor. Hıncını Ormandan almayı seçiyor. Tabi bedeli savunmasız Ağaçlar ödüyor. Şimdiye kadar yakalananı da hiç duymadım. Mağdurlardan az bir miktarı bile AİHM'ne başvursa, ülkemizin tapulu arazi ihlalleri yüzünden ödemek zorunda kaldığı tazminatlar da cabası. İsterseniz bunu tartışalım. Körükörüne ormanı korumak uğruna hukuğu ayaklar altına alanlar sizce Ormanı korumuş mu oluyorlar? Yoksa tapulu arazi sahiplerini kışkırtarak sebep oldukları Orman yangınları yüzünden daha mı fazla zarar veriyorlar? Yeri gelmişken bir tahminde daha bulunayım. Bu yıl Karadenizde, özellikle Trabzon civarında birsürü Orman Yangını çıkacaktır. Sebebi ise kadastronun kasıtlı olarak orman yazdığı fındıklıklar olacaktır. Benden söylemesi. Saygılar |
|
|
|
|
|
|
#15 |
|
Ağaç Dostu
|
Şimdi benim 25 dönüme yakın bir tarlam var. Bu tarlanın tahmini 2 dönüm kadarı el değmemiş orman. El değmemesinin sebebide tarıma uygun olmaması, ormanın içinde dev kayalar var bir bölümündede 30 metre kadar yükseklikte kayalık var. Başka kişilerden duyduğuma göre bahçenin içinde bulunan ormanları imar yaparken insanların elinden alıyorlar. Bu yüzdende bazı insanlar tapulu ormanlarını kesip yok ediyor. Ben tek bir dalına bile zarar verilmesine kıyamam, içine girince huzur bulurum. Normalde çoktan imar yapılmıştı ama belediye, ormaniye ile anlaşılamadığı için imar yapılamıyor. Sonuç olarak sorum şu ilerde bu ormanımı elimden alacaklar mı ![]() |
|
|
|
|
|
#16 | |
|
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
|
|
|
|
|
|
|
#17 | |
|
Ağaç Dostu
|
Merhaba. Sn. Samsunlu55, Sorunuzun cevabını bulabilmek için daha çok bilgiye ihtiyaç var. Arazinizin 25 dönüm olduğunu ve sadece 2 dönümünün ormanlık alan olduğunu veya içinde Ağaç bulunduğunu yazmışsınız. Orman kanunları o kadar garip ve anlaşılmaz ifadeler içerebilir ki inanamazsınız. Mesela, içinde kalın bir meşe ağacı bile var ise, yargıtay kararına dayanarak burası ormandır diyebilirler. Veya eskiden burası ormandı diyebilirler veya daha eskiden de burası ormanmış işte belgesi diyerek ortaya kimsenin yorum yapamayacağı silik bir harita fotokopisi çıkarabilirler. Ağacı sevmenin bedeli bazen ağır olabiliyor. Benim arazime de aynı şekilde dava açtılar. Sn. cansimidim'e de aynı tavsiyelerde bulunmuştum. Esasında, aşağıda saydıklarım orman ile başı belaya girsin girmesin her arazi sahibinin edinmesi gereken bilgiler. 1- Araziniz geldisi( yani ne suretle tapulanmış? Kadastro veya diğer sebepler). 2- Kadastro tutanağında vasfı hanesinde ne yazıyor? tarım arazisi,orman sayılmayan alan, çalılık, dereyatağı vb gibi. 3-Orman Kadastrosu geçiş tarihi ve tutanağın sizi ilgilendiren sayfaları. 4-Kadastronun geçiş tarihindeki amenajman haritası.(vermek istemiyorlar). 5-Satın aldığınızda, tapuda orman şerhi olup olmadığı(Tapudan istenecek). 6- Kadastro tutanaklarını ve askı tarihi nedir? 7- Dört komşunuz da orman mı? Bu da önemli çünkü bu konuda yargıtay kararı var. Size verecekleri her belge savunmanızı kuvvetlendireceğinden vermek istemeyeceklerdir. Her belgeyi yazılı ve 4982 sayılı kanuna binaen isterseniz vermek zorunda kalacaklardır. Her yazışmayı saklayınız. Ne zaman lazım olacağı belli olmuyor. Bazen senelerce sürdüğü oluyor. Okuduğum orman kanunları ve kitaplardan edinebildiğim bilgi bu. Kısaca, Tapunuz eskiden olduğu gibi kolayca iptal edilemiyor. Ben de Tapulu arazi mağduruyum. Hem de Orman Kadastrosu geçeli 16 yıl olmuş. Yargıtay aşamasında bekliyorum. Bizim gibi çok insan var ama birçoğu davasını takip etmiyor ya da edemiyor. Ormanın kazanma sebeplerinden en önemlisi de bu. Alıntı:
Saygılar |
|
|
|
|
|
|
#18 |
|
Ağaç Dostu
|
Çok haklısınız Sn. Oğuz. Hele birde benim bahçenin etrafı ormanla çevrili bir miktarda hazine var. Allah sonumuzu hayır etsin. Tekkeköy Belediye başkanının köyü olduğundan, kendi köylüsünün yüzüne bakabilmek için bu işi çözmeye çalışıyor bakalım zaman ne gösterecek. |
|
|
|
|
|
#19 |
|
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 13-11-2009
Şehir: Rize
Mesajlar: 3
|
Tarlanın orman olarak tescili isteniyor...
forumda pekçok yararlı bilgiye kavuşmak mümkün,herkese teşekkürler... ben bir konuda net ve kesin bir cevap bekliyorum... 1985 memleket haritalarında orman dışı açıklık olan ve 2008 kadastro çalışmalarında tarla olarak orman kadastrosu dışında bırakılan bir alanın,sonradan orman olarak tescili isteniyor.Üstelik arazide elma,armut gibi pekçok meyve ağacı(en az 40 yıllık) ve ev yıkıntısı var,tapu var... Orman idaresi,çevrenin ağaçlık oluşunu öne sürüyor...Burası bozkır değil ki,zaten karadenizin bitki örtüsü orman..Hem yıllardır bir çalıyı bile kesmeyip koruyan yöre halkının cezalandırması değil midir bu? saygı ve teşekkürlerimle... |
|
|
|
|
|
#20 | |
|
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
|
|
|
|
|
|
|
#21 | |
|
Ağaç Dostu
|
Merhaba. Alıntı:
Sn. yesilsurgun, Bu konularda en söz sahibi kişilerden olan Av.Mustafa Öztok varken bana laf düşmez. Benim kanaatim : Norman şartlar altında, kanunların uygulanması kurcalanmazsa ve zorlama hukuk kuralları çıkartılmaz ise, Orman Kadastrosu çalışmalarında tarla vasfı ile tapuya işlenen bir araziyi kimse alamamalı. Eğer, Bağımsız olduğunu sandığımız yargımız bir sürpriz yaparsa, o zaman da A.İ.H.M. devreye girer cezayı keser. Yani hakkınız kaybolmaz sanırım. İstanbul da doğup büyümeme rağmen Trabzonlu bir aileye mensup olmam sebebiyle sizi çok iyi anlıyorum. Tamamiyle haklısınız. Karadenizde, halk Ağacı ve Ormanı sever. Sevmekle kalmaz korur da. Maçkada herkesin sahiplendiği bir Ormanı vardır. Bakımını yapar Ağaçların altını temizler, dikenlerini ve Ağaca zarar verebilecek sarmaşıkları ayıklar. Asla Ağaç kesmez. Ama yasalardan korktuğundan değil, Ağacı ve Ormanı sevdiği için kesmez. Ormanın değerini bildiği için kesmez. Geçen yıl, kadastro geçti. Bütün FIndıklıkları kasten Orman yazdı. Herkes mahkemelik oldu. İnsanları tahrik etmemek lazım. 100 yıllık Fındıklıkları ormana yazmanın ormana ne faydası olabilir? Bilirkişi gelince fındıkları görmezden mi gelecek? Yoksa Fındık Ağacına Meşe mi diyecek. Diyelim ki, Orman bütün Fındıklıkları alsın. Ne olacak? bakımını yapabilecek mi? Kazdağlarını çok iyi biliyorum ve izliyorum. Sadece köylünün tarlasını alarak orman alanını genişletebiliyorlar. Heryeri kesip duruyorlar. Ben Ormanı yöre insanının daha iyi koruduğuna ve bundan sonra da koruyacağına eminim. Ancak, Bazı sorumsuz sorumlular yüzünden Ağaçlar ve Orman zarar görebilir. Saygılar |
|
|
|
|
|
|
#22 |
|
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 14-11-2009
Şehir: çanakkale
Mesajlar: 3
|
Sarıyerde bir arazi için AİHM son kararı 10 kasımda çıktı AFFAIRE CİN ET AUTRES c. TURQUIE (Requête no 305/03) 44 § 2 de la Convention, 980 000 EUR |
|
|
|
|
|
#23 |
|
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 17-10-2009
Şehir: istanbul
Mesajlar: 4
|
Evet ben de katılıyorum bu görüşe, ülke çapında orduda, siyasette,emniyette hemen her yerde yapılanması bulunan ergenekon örgütünün bir uzantısının da "Yargıtay 20. Hukuk Dairesi" olması çok muhtemel. Sonuçta hakim olmak, bir takım suçlara ortak olmasına engel değildir zannımca. Pek çok hakim türkiyede geçmişte de çeşitli suçlara ve örgütlere mensup olduğu için tutuklanmıştı... Araştırılsın bakalım, Yargıtayda eğer ergenekoncu birileri var ise ortaya çıksın. |
|
|
|
|
|
#24 |
|
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 11-12-2009
Şehir: İZMİR
Mesajlar: 5
|
SN CANSIMIDIM , aynı bolgede belenbası corlu mevkıde bende aynı sorunu yasıyorum.2007 yılında atcıflıgının yanında tapudan yapmıs oldugum kontrolde sorun cıkmadıgı ıcın 12 donum belenbasından arazı aldım ,aplıkasyonunuda tapu kadastroya yaptırdım ,..cevrede herkes ev yapmısken ,benım arazımdekı makılerı temızlememe bile ızın vermedıler ,orman muhafaza gelıp gayrı resmı bır tutanak tuttular..2-3 kez orman bolge mudurulugune gıttıgımde resmı oalrak dılekcelerıme cevap verılmedı sumen altı yapıldı .cevap verırsek dava acıp el koymamız gerekır dıye gayrı resmı bılgıler verdıler ..oysakı bıraz otede bır tarla davayı kazandıgı ıcın orman yolunu degıstırdıler ..bızler devletle davalık olmamak ıcın hep bekledık 2008 agustosunda sozde orman kadastro calısmaları yapılacaktı ama hala yapılmadı ..sımdı kırıklar koyunde kadastro calısmaları baslıyacagının bılgısını aldım..almıs oldugum arazıyı surmemem bıle ızın vermıyorlar. |
|
|
|
|
|
#25 |
|
ercan sanat
Giriş Tarihi: 27-08-2007
Şehir: izmir
Mesajlar: 4
|
İyi akşamlar , orman çalışanlarından ve yaptıklarından şikayetçisiniz. Belenbaşınında içinde bulunduğu kaç köy, kaç belde ve kaç ilçeye İzmir şefliğinden kaç kişi bakıyordur sizce. Muhafaza memuru sayısı kaçtır. 2010 a 20 gün kala belenbaşı köyünün sayısal kadastrosu bile yoktur. Orman tahdidi 1947-1948 yıllarında yapılmış.Orman kadastrosu yenilemeye girmiş ama köylü istememiş acaba neden? Sizler tarlaları almışsınız fiyatını düşünmeden , belkide neden ucuz sorgulamadan. Birçoğunuzun tarlasında 100 yaşında çam var hemde kapalılık oluşturacak düzeyde. Tapu verilirken çamlarda ordaymış tanıklık etmişler bu duruma.Bazı parsellerin mahkeme kararı var orman değil diye bilirkişi raporuna bakıyoruz dava konusu alan orman tahdit hattı dışında gösterilmiş. Krokide ki yerle parselin yeri gerçekte farklı , gerçekte ormanın göbeğinde hemde 1km içerde... Orman kadastrosu girecek hayırlısı ile kadastro çalşmasını tamamlasın. Bu alanların çoğu 2B olacak belkide çünki 1982 den önce orman vasfını kaybetmiş. Şeflik dava açsa mahkeme kararı ile orman olacak ve infaz gereği ağaçlandırıp alandan çıkacak. Sonra orman kadastrosu orasını 2b de yapamayacak. Suçlamalarda var ; sümen altı etmeler, korkutma , sindirme ve adam kayırma. Şeflikteki arkadaşların hepsini tanırım bu iftiraları hak etmiyorlar. Sizinle dertleri yok onların olmazda. Görevlerini yapıyorlar sadece..Birazda bu taraftan bakın diye yazdım. İzmirdeki orman kadastrosu sorunlarınızla ilgili bilgiyi İşletme Müdürlüğüne gelerek yapabilirsiniz. Elimden geldiğince ve fırsat buldukça cevaplamaya çalışırım. Saygılarımla. Ercan SUZAN Kad. Mülk. Şefi. |
|
|
|
|
|
#26 |
|
Ağaç Dostu
|
Merhaba. Sn. ercan35, Verdiğiniz bilgiler ile mağdur olan vatandaşlara yardm etmek istediğiniz ve bu durumdan rahatsız olduğunuz ortada. En azından, durumu kabullenmeniz ve bazı yanlışlıkların yapıldığını ortaya koymanız dürüst bir davranış. Hepimiz bazı yanlışlıkların yapılmış olduğunu biliyoruz. Ancak bu yanlışlıklarda araziyi tapudan satın alanların ne suçu günahı var. Tek suçumuz devletimize güvenmek. Ancak, tapudan satış yapılırken sesini çıkarmayan orman şeflikleri, aradan 15-20 ve hatta bazen 30 yıl sonra burası orman diye ortaya çıkıyor. Bizim isyanımız bu keyfiliğe. Hakimlerimiz de bunca yıl aklınız nerdeydi demiyorlar. Cezayı, araziyi tapudan alanlara kesiyorlar Kanunlar belli, orman kadastrosu yapılırken görevini yapmayanlar, askı süresi içinde itiraz etmeyi akıl etmeyenler, 10 yıllık itiraz süresinde bile kılını kıpırdatmayanlar var. Ve aynı kişiler dikkatinizi çekerim aynı görevliler arazi birkaç kere el değiştirince birileri düğmeye basmışlar gibi harekete geçiyorlar. Orman Kadastro komisyonlarındaki orman mühendisleri ne iş yaparlar? Madem arazi ormandı buna niye karşı çıkmadınız diye neden kimse hesabını sormaz? Bu iş suistimal değil de nedir? Tapusu haksız şekilde iptal edilen köylü, ormanı yakarsa bu suçu kim azmettirmiş olur? Bu olayları hep yaşamıyor muyuz? Mahkemelerde orman davalarının nasıl gittiğini ve ne şekilde sonuçlandığını bizden iyi bilirsiniz. Tapu iptali ile karşılaşanlar kendilerini, sanki orman suçu işlemiş gibi hissediyorlar. % 1'i A.İ.H.M'e gidiyor ve genellikle de kazanıyorlar. Ödenen tazminat hepimizin cebinden çıkıyor. Vatandaş bir arazi alacağı zaman, orman mı değil mi bilmez. Biraz yol yordam bilen biri ise belki orman şefliğine gidip danışır. Ben onlardan biriyim. Mülki Amir olan kaymakamlar işlerini greği gibi yapmayan görevliler hakkında soruşturma izni vermiyorlar. Çünkü küçük yerlerde akşam olunca orman şefi, kaymakam, savcı, hakim, milli eğitim müdürü hep aynı lokalde çay içiyorlar. Malum. Bir düşünün, bu ülkede görevini yapmayan ormancılar veya yanlışlık yapan kadastrocular yüzünden kaç kişi mağdur oldu? Bu konuda sizin gibi kurumların nasıl çalıştığını bilen ve özeleştiri yaparak, aksayan yönleri düzeltecek kişilere çok ihtiyaç var. Saygılar |
|
|
|
|
|
#27 | |
|
Ağaç Dostu
|
Merhaba. Sn. ercan35, Hoşgeldiniz. Konuyu bilen kişilerden olmanız sebebiyle, foruma olumlu katkı sağlayacağınızı umuyorum. Katkılarınız için şimdiden teşekkür ederim. Benim sorunum Çanakkale de. Sormak istediğim ise yeni çıkan kanuna rağmen, orman şefliklerinin birçok yeri orman ilan etmesi. Bunu yaparken de orman kadastrosunu bahane ediyorlar. halbuki kanun söyle demektedir. Alıntı:
Peki bu hayati hataları yapanlara neden bir ceza öngörülmemiş. Bu ne biçim adalettir? Sen maaş aldığın işi savsakla veya yanlış yap. 20 yıl sonra adamın tapusu iptal edilsin, yanlışı yapana birşey yok. Sadece T.C. Tapusuna güvenen cezalandırılıyor. Tapu ile arazi alan kişinin arazisi üzerinde ne gibi bir yanlışlık yapma hakkı vardır ki? Sınırları mı değiştirebilir? kadastroyu mu? Dolayısıyla yapılması muhtemel bütün yanlışlıklar kadastro veya orman idaresince yapılabilir. Kanunlar, kaç yıl geçerse geçsin yapılan yanlışlıkları düzeltebilmesi için ormana sınırsız yetki vermiş. Ancak, tapu sahiplerinin olası yanlışlıklara itiraz edebilme süresi sadece 10 yıl. Galiba, çalışanların işlerini gereği gibi yapmamalarının da sebebi bu olsa gerek. Yanlış mı düşünüyorum? Saygılar |
|
|
|
|
|
|
#28 |
|
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 11-12-2009
Şehir: İZMİR
Mesajlar: 5
|
merhaba Ercan bey , ben tarlamı 2007 yılında aldım,almadan önce Buca tapu müdürlüğüne giderek tapu kütüklerinde herhangi bir şerh var mı diye kontrol ettirdim ayrıca kadastroya aplikasyon harcı yatırarak ,aplikasyon yaptırdıktan sonra tapu kayıtlarında tarla vasıflı gözüken araziyi satın aldım.Daha sonra orman idaresi orman kadastrosunun geçmediğini kadastro geçmeden hiçbir şekilde tasarrufta bulunmamamızı ,bulunursak tapu iptal davası açılacağı bilgisi verildi. oysaki aynı statüde bulunan bölgede diğer tarlaların çevresi teller çevrili ,bir çoğunda evler var,kiraz bahçeleri ve at çiftliği bile var .nasıl oluyor da kanunlar bazılarını engellerken diğerlerine göz yumuyor..ayrıca tarlamın daha ilerisindeki bir tarlanın davayı kazandığı için orman idaresinin orman yolunu değiştirdiğini gözlerimle gördüm.Ayrıca aynı arazi belediye kayıtlarında da koy içi yerleşim alanı olarak gözüküyor.tapuda ve belediye de sorun yokken Orman kayıtlarında farklı olması vatandaşın suçu mu yoksa kurumların mı? Orman idaresi 2008 ağustos ayında kadastro çalışmalarının bitirileceğini söylemişti 2010 yılına geldiğimizde hala bir çalışmanın başladığı bilgisini alamadık. verilmiş olan tapular 20.10.1964 yılında ilamı kesinleşmiş tapular, neden Orman idaresi bu kadastroya o tarihten bu yana itiraz etmiyor da vatandaş tapuya güvenerek alınca , ucuz aldınız diye bizleri suçluyorsunuz .açıkcası benim için hiç te ucuz değildi ...lütfen doğayla iç içe yaşamak isteyip çocuklarına ağaç dikmeyi ,meyvelerin market reyonlarında olmadığını göstermek isteyenlerle ,, ormanı yakıp gasp edenleri , siyasilerle anlaşıp siteler yapanları bir tutmayın... umarım orman kadastrosu 2010 yılında bizlerde bizlerde rahat ederiz .umarım kanunlara saygılı olduğumuz için bundan zara görmeyiz.. |
|
|
|
|
|
#29 |
|
ercan sanat
Giriş Tarihi: 27-08-2007
Şehir: izmir
Mesajlar: 4
|
Orman tahdit çalışmaları tapulamadan önce yapılan yerlerde , tapulama orman sınır tutanaklarını ve krokilerini dikkate almadan sadece vatandaşın kullandığı alanı çevirerek tescil ettirmiş. Geri kalan alana tescil harici alan demiş veya orman olarak tapuya tescil ettirmiş.Orman tahdit hattı dışında kalan alanların , yani hiç orman olmamış ve halen de olmayan alanların dahi tescilini orman olarak yapmışlar. Orman sınırları içerisinde kaldığı halde şahıslar adına tapuya tescilli parseller oluşturmuşlar. Orman tahdit tutanak ve krokisi o zamanın şartlarına göre (1950 li yıllar ) elle hazırlanmış ve kern aleti ile ölçülmüş açı ve mesafelerden oluşuyor. O tarihteki komisyonun hattı nasıl geçirdiği bu açı ve mesafe değerlerine göre Kadastro komisyonlarınca incelenerek aplikasyon yapılıyor ve 1/5000 haritalar oluşturuluyor. Orman sınır hattı içerisinde taşınmazlar tespit edilince tapu iptal davalarının açılmasıda kaçınılmaz oluyor. Mahkemelerde yapılan bilirkişi incelemelerinde en eski hava fotoğrafları, memleket haritaları , amenajman haritaları ,orman tahdit kroki ve tutanakları incelenerek değerlendiriliyor. Orman sınırları içerisindeki parsellere dava açmanın zaman aşımı yok. Parsellerin çoğuda kadastroda mevzii veya imar koordinatlı. Bu nedenle memleket koordinat düzlemi üzerindeki konumunu bir kadastro elamanı ölçünce biliyor birde tapu sahibi doğru hatırlarsa. orman sınırları içerisinde kalan bir alanda sürme , ağaç kesme veya bir tesis kurulmaya kalktığında burası orman sınırları içerisinde diyerek tapusu varsa tapu iptali yoksa direkt açma ve faydalanmadan hakkında suç zaptı düzenleyerek savcılığa gönderiyoruz. Yeni Takbis sistemi (hatalı veriler olsada fikir veriyorlar) ile verileri artık memleket koordinatlı olarak orman paftaları üzerine atıp orman sınırları içerisinde kalan parselleri tespit etmeye başladık. Bu güne kadar tapu iptal davalarının açılmamış olmasının nedeni budur. |
|
|
|
|
|
#30 |
|
ercan sanat
Giriş Tarihi: 27-08-2007
Şehir: izmir
Mesajlar: 4
|
Tapu iptal davalarını çoğu orman kadastro komisyonlarının aplikasyonu sonucu tespit edilebiliniyor.İlanla birlikte tapu iptali davası açılacak parsellerin listesi ve ormanda kalan miktar işletme müd. bildiriliyor ve davalar o yıl açılıyor, sadece parsel maliki hazine ise hazineden orman vasfı ile tahsisin yapılması talep ediliyor.Tahsis işlemi reddedilirse hazineye de tapu iptali ve orman vasfı ile tescil davası açılıyor. Kadastro komisyonunun hatası tespit edildiğinde 4999 sayılı Yasa kapsamında görevlendirilen orman kadastro komisyonunca bu hata düzeltilip ilan edilir.Bu hatalar fenni ölçüm hatalarıdır. |
|
|
|
![]() |
|
|