![]() |
|
|
![]() |
#1 |
Ağaç Dostu
|
Keserek kebap yapar gibi ama az pişirerek yaptığım deneme çok başarısız. Birincisi kestaneler kebap sırasında az bile pişse içindeki su buharlaştığından plastik gibi olup bir daha haşlasanız da lokum gibi olmuyorlar. İkincisi, kabuğunu keserken muhakkak kestaneye de bıçak değidiğinden, çok az bile çizilse şerbetli suda haşlanırken o yerlerden açılmaya başlıyorlar, görünümleri çok çirkin oluyor. Evde şeker kalmayınca esmer şekerle yapayım dedim, berbat oldu, sakın esmer şekerle denemeye kalkmayın. ![]() Sn. Gurbik'in yazdığı gibi kabukla da pişirilebilir ama o zaman da kabuklar kestanenin rengini çok boyar diye düşünüyorum. Çünkü dış kabuğunu soyduktan sonra, iç kabuğu için sıcak suya koyduğumda bile su simsiyah oluyor. Ben kestanelerimin renginin kahverengi olmasını istemiyorum, bal rengi olmasını istiyorum. ![]() |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 25-01-2008
Şehir: Zonguldak
Mesajlar: 868
|
Sayın limon kestanenin suyunun iç kısmını boyamaması için dış kabuğunu keserken zarını kesmemeye özen gösterin. Yukarıda yazdığım deneme yanılma olayı değildir. Herkes farklı yapabilir ancak yukardaki tarif bursada kestane şekeri yapan arkadaşın verdiği tariftir. Kestaneler fazla büyük olmamalı müsait zamanda resmini de koyduğumda anlayabilirsiniz. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#3 |
Ağaç Dostu
|
Pazardan aldığım Bursa kestanelerinin yarısını ayırmıştım. Bu bölümde anlatılanları okudukça benim de kestane şekeri yapasım geldi. Oldum olası kestaneye ve bittabii şekerine bayılırım. Buradaki kestane şekeri tarifleri o kadar şeker ki, başarısız bile olsalar, okurken tadından yenmiyorlar. ![]() Gerçekten de laboratuvara girmiş bilim adamı ciddiyeti ile yazılmış tariflerin samimiyeti, okurken gülümsetiyor. Pazar günü yarısını közleyip yediğimiz, kalan yarısını ayırdığımız kestanelerle bir de ben deneme yaptım. Oldukça iri olan kestanelerin kabuklarını soydum, 15 dakika kadar suda haşlandılar, tabi bu arada bi taraftan da bir buçuk su bardağı şekere, 1 su bardağı su ölçüsüyle şurubunu kaynattım. Şekeri yoğun olursa şerbetin kestanenin içine girişi zor olacaktır diye düşündüm. ![]() İlk kez denediğim bu tatlıda, empati kurmayı, kestane olmayı denedim önce. "Beni kaynatsalar ve soğuk şuruba atsalar üşür, büzülürdüm ve şekeri içime alamazdım" dedim. "Ama ısımız şurupla aynı olursa, şekeri höpürdetmem daha kolay olur" diye düşündüm. Bu yüzden parmaklarım yana yana kestanelerin üzerindeki, zaten kaynayınca çoğu kalkan zarları soydum ve kestaneleri hemen aynı ısıdaki şurup içinde tek sıra halinde dizdim. İki üç saat sonra şurup soğumuştu ve düşük ısıda çok fazla kaynatmadan yine ocağın altını ve tencerenin kapağını kapattım. 7-8 saat sonra her aşamada tatmaktan biraz daha eksilen kestaneler iyice yumuşamışlardı. ![]() Şimdi düşünüyorum da, kestaneleri içine attığım ilk şuruptan sonra ikinci ısıtmada daha konsantre bir şuruba dönüştürülürse başarı artacak gibi görünüyor. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
|
|