![]() |
|
|
|
|
|
#2 |
|
agaclar.net
|
Diploma projesi, mezuniyet tezi veya projesidir. Pek çok fakültede (özellikle mühendislik ve mimarlık eğitimlerinde) öğrenciler mezun olabilmek için son sınıftayken derslerinin dışında bir öğretim üyesinin danışmanlığında proje veya tez hazırlarlar. Çalışmaları ve sunumları eğer kabul edilmezse veya gerekli notu alamazlarsa mezun olamazlar. |
|
|
|
|
|
#4 |
|
agaclar.net
|
22 Mart 2007 "Dünya Su Günü"
2007 YILI DÜNYA SU GÜNÜ "Su kıtlığı ile mücadele" Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, her yılın 22 Mart gününün, “Dünya Su Günü” olarak anılmasını kararlaştırmıştır. Dünya Su Günü 2007 yılı konu başlığı “Su kıtlığı ile mücadele” olarak belirlenmiştir.UNESCO kaynaklarından sağlanan dokümanlarda, 2007 yılı 22 Mart Dünya Su Günü konu başlığının Birleşmiş Milletlerce "Su Kıtlığı ile Mücadele (coping with water scarcity)” olarak belirlendiği, bununla ilgili uluslar arası sorumluluğun da Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Teşkilatı (FAO)’na verildiğiduyurulmaktadır. Dünya Su Gününün Ülkemizde kutlanmasında ihtiyaç duyulabilecek uluslararası iletişim adresleri aşağıdaki gibidir: Uluslar arası koordinasyon: FAO, Water Resources, Development and Management Service, Italy, Fax: + 39 06 57 05 62 75. Elektronik iletişim: WWD-2007@fao.org Web sayfası: http://www.unwater.org/wwd2007.html Ülkemizde Dünya Su Günü kutlamalarında lider kuruluş Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'dür. Dünya Su Günü’nün kutlanmasında yukarıda adı geçen Kuruluşlarla ilgili iletişimler DSİ Etüd ve Plan Dairesi Başkanlığı bünyesindeki Uluslararası Hidrolojik Faaliyetler Birimince yerine getirilmektedir. 22 Mart Dünya Su Günü nedeniyle konunun öneminin genç nesillere benimsetilerek suyun hayat için önemi konusunda bilgi düzeyinin artırılmasına yönelik hususların “Su kıtlığı ile mücadele” konu başlığında çeşitli faaliyetlerle işlenmesinin uygun olacağı düşünülmektedir. 2009 yılında İstanbul’da düzenlenecek olan Beşinci Dünya Su Forumuna yönelik bölgesel hazırlık toplantıları çerçevesinde 22-24 Mart 2007 tarihlerinde Antalya’da Nehir Havzaları Yönetimi Uluslararası Kongresi’nin düzenlenmesi planlanmaktadır. 2007 yılı Dünya Su Günü, söz konusu Kongre’nin açılış gününde, yurtiçi ve yurtdışından geniş bir katılımla kutlanacaktır. Bu maksatla " Su kıtlığı ile mücadele" konulu çeşitli yarışmalar düzenlenmektedir. Afiş Yarışması Fotoğraf Yarışması Resim Yarışması Kompozisyon Yarışması Kaynak: http://www.dsi.gov.tr/duyuru/y2007.htm |
|
|
|
|
|
#5 | |||||
|
agaclar.net
|
Afiş yarışması: Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
![]() |
|||||
|
|
|
|
|
#6 |
|
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 15-09-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 3,592
|
İnsanlarla dalga geçiyorlar resmen. Fotograf konusunda ilana çıkışı Ocak 2007 ,teslim süresi Şubat 2007. İnsanlar dağarcıklarındakileri mi ,arşivlerindekileri mi, yoksa yeni çektiklerini mi yollayacak. Takılmışlar sadece Antalya bölgesine. Peki İç Anadolu, Ege, Doğu Anadolu, Kuzey Doğu Anadolu, Trakya buralar ne oluyor. Suğla Gölü,Sultansazlığı,Acı Göl Kurudu. Beyşehir,Eber,Akşehir Gölleri can çekişiyor. Büyük Menderes zehir akıyor. Küçük Menderes kurumak üzere. Fırtına Deresine H.E.S yapıp Alabalıklar için özel kanaletler yapacaklarmış ) Köprülü Kanyonun Önemli kollarına birtakım özel şirketler H.E.S ler yapıp (5 MV gücünde) 15 yıl sonra devlete geri verecekler. Yap işlet devret modeli. Kim dur diyecek bunlara? Benim gibi birkaç deli çıkıp hop durun bakalım deyip ölüm tehditleri alıyorsak ve herşeye rağmen bu işler yapılıyorsa, nerede kaldı bu D.S.İ. dediğimiz kurum? Ben bu acıyı çektim Sütçülerde. Adamların kurduğu H.E.S ortaklarına doğru düzgün bir kar sağlamadı. Güzelim Tabiat Parkını Milli Parklar Kanununa rağmen rezil ettiler. ÇED raporu bile yok. Yani benim anladığım D.S.İ STK larla resmen dalga geçiyor. Doğru projelerle herşeye varım fakat Maddi çıkarlar için Devletin en önemli kurumları Siyasi olarak kullanılmıyor mu bu benim içimi acıtıyor ve YILGINLIK veriyor. Şuna inandım HER MEMLEKETİN YÖRESİNİ KORUYACAK BİR DELİSİ OLMASI LAZIM ) |
|
|
|
|
|
#7 |
|
agaclar.net
|
1. Zeytinyağı Yarışması – ARMONIA
İtalya Tarım Bakanlığı’na bağlı Zeytin Araştırma Enstitüsü’nün desteğiyle “1. Zeytinyağı Yarışması – ARMONIA”nın düzenleneceği belirtilmektedir. Yarışmaya katılım için başvuru ve örnek tesliminin 10 Şubat 2007 tarihine kadar gerçekleşmesi gereken söz konusu yarışmayla ilgili detaylı bilgiye aşağıda yer alan iletişim adreslerinden ulaşılabilmektedir. Secretary of the International Olive Oil Contest “ARMONIA” İlgili Kişi: Ms. Sara VITI, Adres: c/o CRA-Istituto Sperimentale di Olivicoltura, via Nursina 2, 06049 SPOLETO (PG) Italy Tel: +39 349 89 65 939 Faks: +39 0743 43634 SKYPE contact : sara_viti E-Posta: premio.armonia@gmail.com |
|
|
|
|
|
#8 |
|
Ağaç Dostu
|
.
http://www.zeytinim.com/ ödülleri hak eden bir zeytinyağı...6 yılda 22 ödül...Tavsiye ederim. Zeytinyağı alırken sadece asit derecesine bakarsanız yanılırsınız... Unutmayın rafine zeytinyağlarının asit derecesi de çok düşüktür.Peki fiyatı sızma yağlara göre neden düşüktür? Zeytinyağı alırken, İçindeki E vitamini oranını?ve Peroksit değerini mutlaka sorgulayın...Özgül soğurma oranı nedir araştırın...Bu oranları yazan zeytinyağlarını tercih edin derim. Zeytinyağında Peroksit Değeri Faruk Demirel Hemen hemen bütün gıdalarda olduğu gibi yağlar da tüketilmelerinden önceki "yaşantıları" boyunca, gerek maruz kaldıkları havanın oksijeniyle, gerekse kendi bünyelerindeki oksijen ile "etkileşirler". Oksijen ile etkileşme, hem yağın kendisiyle yani yağ molekülleriyle, hem de yağın içeriğindeki yağ haricindeki diğer maddelerle zaman içerisinde sürer gider. Bu süreç yağın yaşam sürecidir aslında çünkü zamana bağlı olarak bir şeyler sürekli değişir içinde, canlıların yaşlanması gibi... Ortam sıcaklığının yüksekliği ve ortamda güneş ışığının var olması da bu etkileşimi hızlandırır. Özetle, yağın ve içeriğindeki maddelerin oksijenle etkileşmesi sonucunda oluşan yeni maddelere peroksitler diyoruz. Tıpkı demirin pasa dönüşmesi gibi, ilk üretildiğinde hoş algıladığımız pek çok tadın ve kokunun nahoş hale dünüşmesi olarak da algılayabiliriz peroksitleri... Zeytinyağında, özellikle naturel sınıfı zeytinyağlarında diğer yağlara nazaran daha belirgin hissederiz peroksitleri. Çünkü mis gibi kokan, nefis lezzetteki zeytinyağının, acı, küflü ve kötü kokulu olarak algılanmasının en önemli nedenidir peroksitler. Kimyasal analizle ölçülür ve tüm yemeklik yağlar için doğrudan kalite kriteri olarak yer alır standartlarda. Değerlendirme ölçütü farklı sınıf yağlara göre değişir, örneğin naturel sızma sınıfı zeytinyağı için en fazla 20 meq O2/kg olmalıdır peroksit değeri. Eğer bu değeri aşıyorsa, asidi ve diğer özellikleri ne olursa olsun yağımız "sızma" değildir. Zeytinden yeni sıkılmış sızma zeytinyağının peroksit değeri 5 civarındadır genellikle. Fakat uygun olmayan depolama koşullarında yani yüksek sıcaklıkta, ışıklı ortamda, açık kaplarda muhafaza edilirse peroksit değeri hızla yükselir ve daha tüketime sunulmadan yağınız nefasetini kaybedebilir. Ayrıca zeytinyağının antioksidan düzeyini belirleyen, ağaç cinsi, yetiştiği iklim gibi özellikler de yağın dayanıklılığı üzerine etkendir http://www.planetburgut.net/zeytinyagsinif.htm http://www.elezoliveoil.com/test/tr/...indakalite.asp . Düzenleyen denizakvaryumu : 10-01-2007 saat 15:10 |
|
|
|
|
|
#9 |
|
Ağaç Dostu
|
SMS 3177 “Orman Yangınlarının İzlerini Silelim Kampanyası”
Yanan ormanlar için 15 milyon sms GEREKİYOR RTÜK’ün Televizyon Yayıncıları Derneği ve Çevre ve Orman Bakanlığı ile birlikte başlattığı “Orman Yangınlarının İzlerini Silelim Kampanyası” ile vatandaşlar, 3177 numaralı telefona bir SMS göndererek, bir fidan dikilmesine katkı sağlayacak. Kampanyayla yardım toplanarak mümkün olduğunca fazla arazinin yeniden ormanlaştırılması sağlanacak. Her kısa mesajın 5 YTL olarak ücretlendirileceği kampanya ile toplanan yardım paralarının tamamı Orman Genel Müdürlüğü bünyesinde kurulu bulunan Ormancılığı Geliştirme ve Orman Yangınlarıyla Mücadele Hizmetlerini Destekleme Vakfı’na aktarılacak. Kampanya televizyonlarda yayınlanacak 20 saniyelik bir tanıtım filmiyle duyurulacak. Yanan ormanların yeniden yeşillendirilebilmesi için 15 milyon SMS’e ihtiyaç duyuluyor. RTÜK’ün Televizyon Yayıncıları Derneği (TVYD) ve Çevre ve Orman Bakanlığı ile birlikte başlattığı “Orman Yangınlarının İzlerini Silelim Kampanyası” ile vatandaşlar, 3177 numaralı telefona bir SMS göndererek, bir fidan dikilmesine katkı sağlayacak. RTÜK, Televizyon Yayıncıları Derneği ile Çevre ve Orman Bakanlığı ortaklaşa fidan dikme kampanyası başlattı. Kampanya tanıtımı için Devlet Bakanı Beşir Atalay, Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe, RTÜK Başkanı Zahid Akman ve TVYD Başkanı Nuri Çolakoğlu Bilkent Otel’de bir araya geldi. Devlet Bakanı Beşir Atalay yaptığı konuşmada, kampanyanın sivil toplum ve kamu işbirliği ile yürütülmesinin önemli olduğunu söyledi. Bakan Atalay, kampanyanın sadece geçtiğimiz yıl yaşanan orman yangınlarının izini silmede değil, aynı zamanda toplumun bilinçlendirilmesi adına da önemli olduğunu kaydetti. “Televizyonlar toplumsal sorumluluk taşıyor. Ülkenin semasını kullanıyorlar. Toplumun haber, eğitim, eğlence gibi ihtiyaçlarını karşılıyorlar. Bu anlamda medya sadece ticari bir sektör değil, toplumsal sorumluluğa sahip bir sektördür” diyen Atalay, kampanyanın medyanın desteği ile yapılmasının bu sorumluluğu yerine getirmede önemli olduğunu belirtti. “TÜRKİYE ORMAN KONUSUNDA DÜNYA STANDARTLARININ ALTINDA” Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe de Türkiye’nin orman alanı bakımından dünya standartlarının altında yer aldığına işaret etti. Türkiye’nin yüzde 27’sinin ormanla kaplı olduğunu söyleyen Pepe, dünya standartlarının ise yüzde 30 olduğunu aktardı. Pepe, Cumhuriyet’in kuruluşunun 100’üncü yıldönümü olan 2023 yılında Türkiye’nin bu standarda ulaşmasını hedeflediklerini açıkladı. Pepe, “Daha önceki yıllarda Türkiye’de yılda 75 bin hektarlık ağaç dikiliyordu. Ancak bizim dönemimizde bu 350 bin hektara kadar çıkarıldı. Gelecek yıl da 500 bin hektarı ağaçlandırmayı hedefliyoruz” derken, yangınlarda kaybedilen orman alanlarının da azaldığını bildirdi. Pepe, önceki dönemlerde yılda ortalama 14 bin 500 hektar alanın yandığını kendi dönemlerinde ise bu rakamın 5 bin hektara kadar düşürüldüğünü anlattı. Pepe, 177 yangın hattına gelen orman yangını ihbarlarının yangınların azalmasında önemli katkısının olduğunu dile getirdi. Bakan Pepe, RTÜK ve TVYD ile ortaklaşa düzenlenen kampanyanın, insanda yaşama sevinci oluşturan, gelecek nesilleri garanti altına alan yeşil alanın arttırılmasına katkı sağlaması açısından çok önemli olduğunu dile getirerek; “Bu anlamda toplumsal bilinci oluşturulması çok önemli” dedi. VATANDAŞLAR DAHA DUYARLI HALE GETİRİLECEK RTÜK Başkanı Zahid Akman ise, RTÜK’ü böyle bir kampanya ile ilişkilendirmenin ilk başta zor olabileceğini çünkü RTÜK’ün televizyon ve radyo yayıncılığını denetlemek ve düzenlemek gibi bir görevi olduğunu belirtti. Başkan Akman, ancak RTÜK’ün bundan daha önemli bir sorumluluğu olduğunu bunun da, radyo ve televizyonların her türlü toplumsal olaya karşı daha duyarlı olmaya katkı sağlayacak hale getirilmeleri olduğunu söyledi. Akman, “Hatıra ormanı oluşturmak istedik ancak daha sonra Çevre ve Orman Bakanlığı ile yaptığımız görüşmeler sonucunda bunu ülke çapında büyük bir kampanyaya dönüştürme kararı aldık. Bunun gelecek nesiller açısından daha önemli olduğunu düşündük. Bu proje çok önemli. Bazı yayıncılar daha önce yaptı ve başarı sağladı. Özellikle yanan ormanların yeniden yeşillendirilmesi, halkımızın daha duyarlı hale getirilmesi amacıyla kampanyamızı başlattık.” dedi. TVYD Başkanı Nuri Çolakoğlu da yaptığı konuşmada, ilk kez kadar büyük bir kampanyanın başlatıldığına işaret ederek, geçtiğimiz yıl kaybedilen yeşil alanların tamamının geri kazanılması için 77 milyon Lira’nın toplanması gerektiğini söyledi. Çolakoğlu, bunun için 15 milyon SMS’e ihtiyaç duyulduğunu hatırlatarak; “Her 5 kişiden birinin SMS göndermesi gerekiyor. Eğer bu olursa geçen yıl yanan ormanlar yenilenecek” dedi. İlk etapta Şubat ayı sonuna kadar sürdürülmesi planlanan “1 SMS, Bir Fidan” kampanyası ilgi görmesi halinde birkaç ay daha uzatılacak. Bakan Beşir Atalay, Osman Pepe, Zahid Akman ve Nuri Çolakoğlu tanıtım toplantısı sonucunda ilk SMS’i göndererek kampanyayı başlattı. Kampanyayla yardım toplanarak mümkün olduğunca fazla arazinin yeniden ormanlaştırılması sağlanacak. Her kısa mesajın 5 YTL olarak ücretlendirileceği kampanya ile toplanan yardım paralarının tamamı Orman Genel Müdürlüğü bünyesinde kurulu bulunan Ormancılığı Geliştirme ve Orman Yangınlarıyla Mücadele Hizmetlerini Destekleme Vakfı’na aktarılacak. Kampanya televizyonlarda yayınlanacak 20 saniyelik bir tanıtım filmiyle duyurulacak Kaynak: ANKA |
|
|
|
|
|
#10 |
|
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 25-01-2007
Şehir: bursa
Mesajlar: 121
|
Böyle bir kampanya olduğundan bugün haberim oldu. Bu ve benzer kampanyaları mümkün olduğunca fazla kişiye duyurmak zorunda olduğumuzu düşünüyorum. Bende bi hatırlatma yapmış olmak için bu mesajı yazdım. Özellikle yaz aylarında sayısı artan orman yangınları nedeniyle yok olan ormanlarımızın yerlerine yenilerini koyabilmek için en azından parasal anlamda katkı yapmalıyız... İlgilenenlerin bilgisine... http://www.rtuk.org.tr/sayfalar/Icer...1-a54ed39ba5ba |
|
|
|
|
|
#11 |
|
Ağaç Dostu
|
2007 Etkinlikler/Panel, Sempozyum, Eğitim, Seminer, Sergi ve Yarışmalar
T.C ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI AFİŞ YARIŞMASI YARIŞMA KONUSU: Ülkemizin Çevre ve Orman değerlerinin korunması ÖDÜLLER Birincilik Ödülü 1 adet Dizüstü Bilgisayar İkincilik Ödülü 1 adet Projeksiyon Cihazı Üçüncülük Ödülü Digital Fotograf Makinası Mansiyon Ödülü (3 kişiye) 3 adet DVD Player Sergilenen Eserlere Teşekkür Belgesi SEÇİCİ KURUL: Dr.Mahir KÜÇÜK (Müsteşar Yardımcısı) Enver KURGUN (Eğitim ve Yayın Dairesi Başkanı) Prof. Dr. Adnan TEPECİK (Sanatçı, Dumlupınar Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı) Prof.Hasip PEKTAŞ (Sanatçı, Hacettepe Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi) Doç.Dr. Canan DELİDUMAN (Sanatçı, Gazi Üniversitesi, Mesleki Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi) YARIŞMAYA KATILIM ŞARTLARI: Yarışma amatör ve profesyonel tüm sanatçılara açıktır. Afişler, bilgisayar destekli tasarım dahil her türlü teknikle çalışabilir. Afişlerin ölçüsü 50x70 cm ebadında olacaktır. Afiş çalışmaları, zarar görmeyecek biçimde ambalajlanıp teslim edilecektir. Dereceye girecek olan çalışmaların her türlü kullanım hakkı Çevre ve Orman Bakanlığı’na ait olacaktır. ESERLERİN TESLİM TARİHİ Afişler,taşınma anında hasar görmeyecek bir biçimde paketlenecek ve 9 Mart 2007 Cuma günü saat 17.00’ye kadar aşağıdaki adrese elden veya posta yoluyla teslim edilecektir. ESERİN İADESİ: Dereceye ve sergilemeye giremeyen eserler 29 Haziran 2007 Cuma günü saat 17.00’ye kadar aynı adresten eserlerini geri alabilirler. Daha sonraki tarihlerde Bakanlık eserin kaybolması halinde sorumlu değildir. TESLİM ADRESİ T.C ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI Eğitim ve Yayın Dairesi Başkanlığı Basım, Yayın ve Dokümantasyon Şube Müdürlüğü Söğütözü cad. No:14/E A Blok Kat:3 06560 Beştepe/ANKARA Tel: 0 312 207 51 58 – 0 312 207 51 91 Faks:0 312 207 51 09 e-posta: sdeliduman@cevreorman.gov.tr |
|
|
|
|
|
#12 |
|
Ağaç Dostu
|
Sevgili Orman Mudavimleri, Yesiller-Istanbul grubundan Temiz Orman yazisma grubumuza, Istanbul'da Hava Kirliligi konulu panele katilimla ilgili olarak, ekte detaylari yazili olan davet gelmistir. Ormanimizin yanibasinda yeralan Orman Fakultesi'nden Ogretim uyesi Doc. Dr Doganay Tolunay Beyricamizi kirmamis, katilmayi ve uzmanlik dali olan konu ilgili kendi calismalarini sunmayi kabul etmistir. Sizler de isterseniz Temiz Orman tsortlerinizi giyerek 24 Ocak Carsamba gunu (yarindan sonra) saat 18:00 de Taxim Hill Otel'de boy gosterebilir, sorulariniz ve katkilarinizla sesinizi duyurabilirsiniz. Herkesle beraber ozellikle bebekli annelerin bireysel katiliminin cok ses getirecegini dusunuyorum. Sevgiler Zeki Kent sorunlari- cozumleri Konusmacilar Doc. Dr Doganay Tolunay Ist.Univ. Orman Fakultesi Dr. Gunay Can Cerrahpasa Tip Fakultesi Turksen Baser Kafaoglu Istanbul Cevre Konseyi Baskani Kolaylastirici Ender EREN Yesiller- Istanbul Tarih 24 Ocak 2007 Saat:18.00 Taxim Hill Hotel __._,_.___ |
|
|
|
|
|
#13 |
|
Ağaç Dostu
|
Suyumuza Sahip Çıkalım
Animasyon için: http://www.wwf.org.tr/fileadmin/media/wwfsu.html WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı), tüm Türkiye'yi kapsayan ve bir yıl sürmesi planlanan bir su kampanyası başlattığını duyurdu. "Suyumuza Sahip Çıkalım" çağrısıyla geniş kitlelere ulaşmayı hedefleyen kampanyayla, suyun doğru kullanımı konusunda farkındalık yaratılması ve yapılacak yasal düzenlemelerle su kaynaklarının doğru yönetilmesi hedefleniyor. WWF-Türkiye Genel Müdürü Dr. Filiz Demirayak kampanyanın detaylarını açıkladığı basın toplantısında; "Dünyada ve Türkiye’de küresel ısınmanın etkilerine dair bilimsel kanıtlar her geçen gün artıyor, bunu Dünya Bankasının baş ekonomisterinden Nicholas Stern’nin hazırladığı rapor da söylüyor. Küresel ısınma, dünyanın karşı karşıya kaldığı en büyük tehdit olarak nitelendiriliyor. Küresel ısınmanın Akdeniz ve dolayısyla Türkiye'deki en büyük etkilerinden biri de kuraklıktır. İçinde bulunduğumuz bahar havasından endişe etmeliyiz. Kuraklığın en büyük etkilerinden biri ise su kaynakları üzerinde görülmektedir. Oysa biz hala su kaynaklarını vahşi kullanımla tüketiyoruz." dedi Doğal kaynakların, dünyanın kendisini yenileyebileceğinden daha hızlı tükettildiğini belirten Demirayak, "insanlığın dev bir tüketim toplumuna dönüşmekte. WWF tarafından sonuncusu 2006’da yayınlanan "Yaşayan Gezegen Raporu"na göre, doğal kaynakların vahşice tüketilmesinin yanı sıra biyolojik çeşitlilikte süratle azalıyor. Dünyayı şu andaki hızla tüketmeye devam edersek, 2050 yılında iki tane daha dünyaya ihtiyacımız olacak dedi. AB Komisyonu küresel ısınma raporu Avrupa Birliği Komisyonu tarafından hazırlanan "Avrupa için Enerji Politikası" raporundaki çarpıcı tespitlere de dikkat çeken Dr. Filiz Demirayak, konuşmasına şöyle devam etti: "2005 yılında Avrupa’da kırk bin kişi hava sıcaklığına bağlı nedenlerden yaşamını yitirdi. Denizlerimizde doğal denge bozulmuş durumda, atmosferdeki oksijenin %70’ini üreten deniz çayırlarında büyük azalma var. Su sıcaklığındaki artışa bağlı olarak deniz canlıları azalacak. Daha sayamadığımız, aklımıza gelmeyen, birbiriyle bağlantılı pek çok alanda olumsuz durumla karşılaşacağız. Bu bilimsel tespitleri felaket senaryosu olarak görenler de var. Umarım haklı çıkarlar, ben ve bu raporları hazırlayan meslektaşlarım yanılmayı çok istiyoruz." "Ülkemizde kuraklığın en büyük etkilerinden biri su kaynakları üzerinde görülmektedir. Son kırk yılda sulakalanlarımızı, su havzalarını iyi yönetmedik. Sulakalanları kuruttuk, halla göllerin kıyılarını doldurmak için uğraşıyoruz. Kaçak yeraltı suyu kullanımı Türkiye’nin en önemli sorunlarından biridir. Başta Istanbul olmak üzere, yerleşimlerin etrafındaki su havzalarını yapılaşma, kirlenme ve su dengesini bozarak tahrip ettik. "Türkiye su fakiri olma yolunda" Dünyada ve Türkiye’de su kaynaklarının hızla azaldığına dikkat çeken WWF-Türkiye Genel Müdürü Dr. Filiz Demirayak, Türkiye’de son 40 yılda yaklaşık 1 milyon 300 bin hektar sulak alanın, üç Van Gölü büyüklüğünde bir alanın, ekolojik ve ekonomik işlevini yitirdiğini sözlerine ekledi. Türkiye’de son 20 yılda kişi başına düşen su miktarının 4.000 metreküpten 1.430 metreküpe düştüğünü ifade eden Demirayak, "Önümüzdeki 10 yıl içinde nüfusun artmasına paralel olarak bu rakamın 1.000 metreküpe düşeceği öngörülüyor. Son 40 yılda ülkemiz, su kaynaklarının % 50'sini kaybetti. Türkiye su fakiri bir ülke olma yolunda hızla ilerliyor" şeklinde konuştu. "Her damla su çok değerli" Tüm bu bilgiler ışığında kamuoyunun bilgilendirilmesi gerektiğini ve su ile ilgili var olan yanlış algıların değişmesini sağlamak amacıyla "Suyumuza Sahip Çıkalım" kampanyasını başlattıklarını açıklayan Dr. Filiz Demirayak, bir yıl sürmesini planlanan kampanya çerçevesinde kamuoyunu su konusunda uyarmayı ve farkındalık yaratmayı amaçladıklarını sözlerine ekledi. Demirayak, özellikle sektörel ve bireylse su kullanım alışkanlıklarının değişmesi konusuna ağırlık vereceklerini ve Türkiye’nin ciddi bir su sorunu ile karşı karşıya olduğunu herkesin bilmesi gerektiğini anlattı. Demirayak, "Bugün musluklarımızdan akan suyun her bir damlası bizler için çok değerli." dedi. WWF-Türkiye’nin su kaynakları koruma projeleri Düzenlenen toplantıda söz alan WWF-Türkiye Su Kaynakları Programı Müdürü Buket Bahar Dıvrak ise Türkiye'nin önemli su kaynakları ve su havzalarında sürdürdükleri başarılı koruma projeleri hakkında bilgi verdi. Özellikle, dünyadaki en önemli 8 havzadan bir tanesi olan ve her geçen gün su kaynakları azalan Konya Havzası’nda yürüttükleri projenin detaylarını anlattı. WWF-Türkiye olarak; suyu kullananlar ile suyu yönetenleri bir araya getirdiklerini ve tarımsal su kullanımında tasarrufa yönelik pilot uygulamalar gerçekleştirdiklerini belirten Dıvrak, hali hazırda bölgedeki yağışların %40-60 oranında azaldığına ve önlem alınmazsa 20 yıl sonra Konya Havzası’nın çölleşeceğine dikkat çekti. Kampanyaya özel web sitesi Basın toplantısında son olarak söz alan WWF-Türkiye İletişim Koordinatörü Haymi Behar ise "Suyumuza Sahip Çıkalım" kampanyasında kullanılacak iletişim araçları ve yöntemleri hakkında basın mensuplarına bilgi verdi. Kampanya için www.wwf.org.tr/su adresinde kapsamlı bir web sitesi ve su tüketim alışkanlıkları ile ilgili bir animasyon hazırladıklarını belirten Behar şöyle devam etti: "2007 yılı boyunca çeşitli etkinliklerle ülkemizde suyun durumu ile ilgili bilgileri kamuoyu ile paylaşacağız. Su bir ülkenin en değerli doğal kaynağıdır, her bireyin bu konuda bilinçlenmesi için çalışacağız." Bilgi için: Deniz Şilliler Tapan, Basın ve Yayın Koordinatörü, dtapan@wwf.org.tr Haymi Behar, Kurumsal İletişim Koordinatörü, hbehar@wwf.org.tr Önder Kiremitçi, Zarakol İletişim, 0212 217 29 99, onder@zarakol.com.tr |
|
|
|
|
|
#14 |
|
Ağaç Dostu
|
Peyzaj & Süs Bitkileri 2007
Peyzaj & Süs Bitkileri 2007 1 - 4 Mart 2007İstanbul Peyzaj Mimarisi ve Süs Bitkileri Fuarı 1-4 Mart tarihleri arasında SÜBİTÜD, Süs Bitkileri Üreticileri İthalat ve İhracat Derneği ve İNTERTEKS Uluslararası Fuarcılık A.Ş. işbirliği ile düzenlenen İstanbul Peyzaj Mimarisi ve Süs Bitkileri Fuarı PEYZAJ & SÜS BİTKİLERİ 2007, konusundaki en yetkin fuar olma özelliğini taşıyor. Günümüzde yaşamını şehirlerde sürdüren modern insanın köklerinden kopmamak ve doğayla olan bağını kaybetmemek için seçebileceği yollardan biri de doğanın temeli olan bitki ve çiçekleri yakınında tutmak, hayatını onlarla renklendirmektir. Bitkiler soluduğumuz havayı temizler, varlıklarıyla bize huzur verirler. Sadece renklerinin bile üzerimizde başlı başına iyileştirici etkisi vardır. İstanbul’un merkezinde toplam 8.000 metrekare kapalı alanda, tüm oteller ve restaurantlar ile iş merkezlerine yürüme mesafesindeki Lütfi Kırdar - Rumeli Exhibition Center’da düzenlenecek PEYZAJ & SÜS BİTKİLERİ 2007’de çiçekler, bitkiler, bahçe bitkileri, çiçek açan saksı bitkileri, egzotik ve minyatür ağaçlarla ilgili her tür yenilik görülebilecek. Bunun dışında toprak çeşitleri, yetiştirme ve bakım teknikleri, gübreler, bitki koruyucu kimyasallar, seralar, sulama ve fıskiye teknolojileri, bahçe ekipman ve makineleri de fuarın kapsamında bulunuyor. Fuar sadece bitki dünyasından yenilikleri sunmakla kalmıyor; peyzajın bir parçası olarak süs havuzları, bahçe heykelleri ve diğer bahçe aksesuarları da stantlarda yerlerini alacak. Tüm mimarlara, peyzaj mimarlarına, inşaat mühendislerine, müteahhitlere, il ve ilçe belediyelerine, otellere, bahçeli ev sahiplerine ve bitkilerin büyülü dünyasıyla ilgilenen herkese açık olan bu fuarda, insanların ruhunu okşayan bu sektörün en renkli dört günü yaşanacak. Çiçekler... Bitkiler... Bahçe bitkileri... Çiçek açan saksı bitkileri... Egzotik ve minyatür ağaçlar... Yetiştirme teknikleri... Bakım teknikleri... Tohum... Gübre... Bitki toprağı... Bitki koruyucu kimyasallar... Seralar... Sulama ve fıskiye teknolojileri... Bahçe düzenlemeleri... Bahçe aletleri... Bahçe ekipman ve makineleri... Çim tohumları... Çimleme teknikleri... Çim biçme makineleri... Peyzaj ve bahçe mimarisi... Bahçe dekorasyonu... Zemin ve bordür malzemeleri... Süs havuzları... Bahçe heykelleri... Saksılar... Bahçe aksesuarları... |
|
|
|
|
|
#15 |
|
Ağaçsever
|
Söyleşi: Kocaçay Deltası ve Kumulu
SÖYLEŞİ Kocaçay Deltası ve Kumulu Kıyı Bitki Örtüsü Üzerindeki Çevresel Etkiler Prof. Dr. Turhan USLU Marmara Denizi'nin güney kıyısında yer alan delta; göl, bataklik, kumul ve subasar orman ekosistemlerinden meydana gelir. Deltanin batı yarısında, toplam alanı 194 ha olan ve Malıç Deresi tarafindan beslenen Dalyan ve Poyraz gölleri, 600 ha alan kaplayan sazlıklar, 730 hektarlık bir alana yayılmış dişbudak, kızılağaç ve söğütlerden oluşan subasar ormanlar , çok çeşitli floraya sahip geniş ve tehdit altında olan bir kumul bandı bulunmaktadır. Tarih: 31 Mart Cumartesi Saat: 17:00 Yer: DOĞADER GEZİ ve İNCELEME Kocaçay Deltasının Güzelliğini ve Sorunlarını yerinde görecegiz. Fotoğrafla belgeleyeceğiz. Deltaya gidişte Ayı Barınağını da ziyaret edeceğiz, rehabilitasyon çalışmaları hakkında bilgi alacağız. Gezimiz, Prof. Dr. Turhan USLU*nun rehberliğinde yapılacaktır. * Prof. Dr. Turhan Uslu, Turkiye ve Kuzey Kıbrıs kıyı bitki örtüsünü ve kıyılarımızdaki doğal değerleri bitki ekolojisi ve bitki sosyolojisi yönünden araştıran ülkemizin ender bilim insanlarından biridir. Tarih: 1 Nisan Pazar Saat: 09:00 Toplanma Yeri: Santral Garaj 30 Mart-Cuma 18:00'e kadar kayıt yaptırılmalıdır. 0224 222 96 01 0535 568 55 11 Öğle yemeği : Ekmek arasi sucuk + Ayran Yol ve yiyecek masraflari paylaştırılacaktır ------------------------------------------------------------------ DOĞADER Doğayı ve Çevreyi Koruma Derneği Şehreküstü Mah. Cemal Nadir Cad. Koyuncuoğlu Apt. No:5 Kat:2 BURSA Tel: 222 96 01 (Pirinçhan arka kapısı karşısı) |
|
|
|
|
|
#16 |
|
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 15-09-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 3,592
|
6-7-8 Temmuz 2007 Tarihlerinde Sütçülerde 19. DUT PEKMEZİ FESTİVALİ yapılacaktır. İlgilenenlere duyurulur. |
|
|
|
|
|
#17 |
|
agaclar.net
|
Tarih : 5 - 18 Mayıs 2007 Yer : StarTest Sanat Galerisi Adres : Valikonağı Cad. Sezai Selek Sok. No.21 Nişantaşı-İstanbul www.yesimsengil.com StarTest Sanat Galerisi Yeşim Şengil’in “olağan mucizeler” isimli kişisel sergisine ev sahipliği yapıyor. Doğayı konu alan ve farklı tekniklerdeki küçük boyutlu eserlerden oluşan sergi 5 Mayıs-18 Mayıs tarihleri arasında ziyaret edilebilir. Sanatçı sergisinde her birini olağan gördüğü, ancak bir o kadar da mucizevi bulduğu doğal varlıkları resmediyor. “İçimi sevinçle dolduran, beni hayrete düşüren varlıkları kaydetmeye çalışıyorum. Belki de bunun nedeni, o uçucu sevinci çerçeveleyip zamandan bağımsız olarak anımsama isteği. Bunlar kağıdıma bazen form, bazen renk bazen de uyum olarak yansıyor.” Uzun yıllar mimar olarak çalışan sanatçı, yıllar sonra ilk göz ağrısı olan resimle tam zamanlı olarak ilgilenmeye başlamış. Çeşitli atölye çalışmalarına katıldıktan sonra, özellikle portreleri konu alan çalışmalarını kendi atölyesinde sürdürmektedir. |
|
|
|
|
|
#18 |
|
agaclar.net
|
"Doğa ve İnsan" konulu uluslararası karikatür yarışması
TEMA Vakfı, Karikatürcüler Derneği ve Cartoon Yayıncılık ile ortaklaşa "Doğa ve İnsan" konulu uluslararası karikatür yarışması düzenlenmiştir. Yarışmanın 2007 yılı konusu "Küresel İklim Değişimi ve Dünyamız" olarak belirlenmiştir. Yarışma koşulları TEMA Vakfı internet sayfasında yayınlanmıştır. http://www.tema.org.tr/BizdenHaberle...rYarismasi.htm "Doğa ve İnsan Uluslararası Karikatür Yarışması 2007 Yılı Konusu: Küresel İklim Değişimi ve Dünyamız. Son 10 – 15 yıl içinde insanlığın temel ekolojik sorunlarına bir yenisi eklenmiştir. Bunun adı, “Küresel Isınma ve Küresel İklim Değişimi”dir. Bu olayın önemi; “yeni bir atmosferik tehlike”, “artık dünyanın ateşi yükseliyor” gibi ifadelerle vurgulanmaktadır. İnsan etkisinden kaynaklanan ve “yapay iklim değişimi” olarak da nitelenen bu sürecin, tüm canlılar ve cansız çevre için potansiyel tehlikelerle dolu olduğuna ve bu değişimin artık geriye çevrilemeyeceğine inanılmaktadır. Yapay iklim değişiminin, milyonlarca yıldan beri jeolojik devirlerde cereyan eden doğal iklim değişiminden tamamen farklı olduğu, bu nedenle bütün ülkelerin endişeyle üzerinde durduğu bildirilmekte ve bu farklılıklar şu şekilde açıklanmaktadır: a. Yapay iklim değişimi, insanların çeşitli aktivitelerinden kaynaklanmaktadır. Bu zararlı aktiviteler artan hızla devam ettiğinden, bu gelişimin potansiyel tehlikeler doğuracağına kesin gözüyle bakılmaktadır. b. Jeolojik çağlarda meydana gelen iklim değişimi çok uzun zaman dönemlerinde (binlerce, hatta milyonlarca yıl) cereyan etmiştir. Oysa, yapay iklim değişimi 15 – 20 yıl gibi göreli olarak çok kısa zaman periyodu içinde ortaya çıkmıştır. Bilim insanları bu konuda şu bilgileri vermektedirler: Özel yöntemlerle belirlenen uzak geçmişteki sıcaklıklarla, son 10 – 15 yılın (özellikle 1988 – 2002 yılları arası) belirlenen hava sıcaklıkları karşılaştırıldıklarında, son yıllardaki hava sıcaklığının şimdiye kadar 600 yıl içinde yaşanan sıcaklıkların en yükseği olduğu anlaşılmıştır. c. Küresel ısınmayı, jeolojik devirlerdeki ısınma veya soğuma gibi iklim değişiminden ayıran en önemli özelliklerden başka birisi de, bu değişimin bölgesel olmayıp, küresel olmasıdır. Gerçekten, hem kuzey, hem de güney kutbunda buzulların eşzamanlı olarak erimesi, ayni sürecin birçok ana karalardaki yüksek dağlarda cereyan etmesi küresel ısınmanın en belirgin kanıtıdır. Küresel ısınma ve buna bağlı olarak meydana gelen iklim değişimi sürecinin yaratacağı veya yaratmış olduğu ekonomik, ekolojik ve sosyolojik sonuçlar, dünyanın her yerinde henüz tam anlamıyla yaşanmamıştır. O nedenle, bu sürecin potansiyel tehlikeleri tam anlamıyla kavranılamamıştır. Ancak, bilim insanları yapmış oldukları araştırmalarda, insanların bu tehlikelerle er geç karşılaşacağını ve bunların yaratacağı sonuçların neler olabileceğini bilimsel verilere dayanarak açıklamaktadırlar. Bunlara ait bazı somut örnekler aşağıda verilmiştir: a. Sıcaklıklar artınca, büyük su yüzeylerinden (deniz, göl, baraj, akarsu vb) buharlaşma artacak, toprak kuruyacaktır. Bunun sonucunda bölgesel olarak iklim değişecek, tarımsal ürünler ve ormanlar zarar görecektir. b. Buzullar eriyecek, bunun sonucunda göller, denizler ve akarsularda su düzeyi yükselecek, kıyı bölgeleri sular altında kalacaktır, sel afetleri yaşanacak ve toplumsal göçler başlayacaktır. c. Dengesiz küresel ısınmalar hem sayı hem de şiddet bakımından son derece zararlı kasırgalar yaratacaktır. d. Küresel ısınma ile Sibirya ve Kanada’daki buzlu tundra toprakları çözünecek ve bataklık haline gelecektir. Buralarda bol miktarda bataklık gazı (metan) oluşarak atmosfere karışacak, artan sera gazları nedeniyle küresel ısınma daha da artacak ve böylece kısır döngüye girilmiş olunacaktır Örnekler daha da arttırılabilir. Ancak bu sınırlı sayıdaki örnekler bile, insanlığın karşı karşıya bulunduğu ekolojik tehlike potansiyelinin ne kadar büyük olduğunu göstermektedir Karikatürcüler Derneği, TEMA Vakfı ve Cartoon Yayıncılık insanların bu tehlikelerle er geç karşılaşacağını ve bunların yaratacağı sonuçların neler olabileceğini karikatürlerle anlatarak, onları daha fazla düşünmeye yönlendirmek, bu sürecin en azından şimdiden yavaşlatılması için toplumda tutum ve davranış değişikliği oluşmasını sağlamak amacıyla bu yarışmayı düzenlemiş bulunmaktadır. • KONU : Doğa Ve İnsan • Yarışma karikatürleri yalnızca internetten gönderilecektir. • Yarışma amatör, profesyonel tüm çizerlere açıktır. • Karikatür yayımlanmış veya ödül almış olabilir. Teknik serbesttir. Renkli veya siyah beyaz olabilir. Boyutları A4 (21x29.7) • Ödüller: Her ayın sonunda o ayın “En İyi 3” karikatürü seçilecek ve adlarına 20’şer adet fidan TEKİRDAĞ Hatıra Ormanı’nda dikilecektir. Dikim bölgesine tanıtıcı bir levha dikilecektir. • Yarışmaya gönderilen eserler Karikatürcüler Derneği, TEMA Vakfı ve Cartoon Yayıncılık yayınlarında, internet sitelerinde sergilenecektir. • Yıl sonunda ödül alanlar ve seçici kurulun belirleyeceği eserler bir CD’de toplanacak, eser sahiplerine ücretsiz gönderilecektir. • Yarışma karikatürleri ödül alsın veya almasın 5846 Sayılı Yasa’dan kaynaklanan çoğaltma, yayma, temsil, umuma iletim hakklarını bedelsiz olarak (yarışmanın tanıtım duyuru sergilerinde kitap, dergi, afiş, poster, kartpostal baskıları yapılabilecektir.) Karikatürcüler Derneği, TEMA Vakfı ve Cartoon Yayıncılık’a bırakmıştır. • Bu amaçların dışında ve üçüncü şahısların kullanılması durumunda ise eser sahibinden izin alınacaktır. • Yarışmada ödül alan eser sahipleri, TEMA Vakfı İktisadi İşletmesine gelir elde etmek amacıyla kullanım hakkını da verdiğini kabul etmiş sayılır • Eserlerin kullanım hakları Türkiye sınırları içindir. • Sergi: “Erozyon”, “Orman ve Çölleşme” karikatürleri ve bu yarışmanını karikatürleri ile 05 Haziran 2007 tarihinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi Karikatür ve Mizah Müzesi’nde yapılacaktır. • Yarışmaya katılan sanatçılar katılım koşullarının tümünü kabul etmiş sayılacaklardır. Bu yarışma Karikatürcüler Derneği, TEMA Vakfı ve Cartoon Yayıncılık tarafından organize edilmektedir. Gönderme Adresi: dogalcevre@gmail.com ve naturalenv@gmail.com İlk Değerlendirme Haziran Ayında yapılacaktır. Organizasyon Genel Sorumlusu: Muhittin Köroğlu Seçici Kurul: Karikatürcüler Derneği Temsilcileri TEMA Vakfı Temsilcileri Cartoon Yayıncılık Temsilcileri " |
|
|
|
|
|
#19 |
|
Ağaç Dostu
|
IDE Projesi- Doğa Eğitimi Sertifikasi.
Bu ilanı sizlerle paylaşmak istedim. Sitemiz üyelerinin ilgileneceğini düşünüyorum. Başvuru koşulları, kimler başvurabilir. İnceleyin lütfen. http://ormanweb.sdu.edu.tr/ide/ Düzenleyen Filiz : 10-06-2007 saat 16:47 |
|
|
|
|
|
#20 |
|
agaclar.net
|
Isparta'da Doğa Eğitimi
I D E ISPARTA'DA DOĞA EĞİTİMİ "Isparta Korunan Doğal Alanlarında Doğa Eğitimi Projesi" - TÜBİTAK 4001 Katılım ücretsiz olup, katılanların Isparta il sınırları dahilindeki bütün masrafları (konaklama-yemek-eğitim-ulaşım) IDE Projesi tarafından karşılanacaktır. Eğitim sonunda katılımcılardan başarılı olanlara "Doğa Eğitimi Sertifikası" verilecektir. Son başvuru tarihleri Temmuz Dönemi: 25 Haziran 2007 Eylül Dönemi: 29 Ağustos 2007 Şubat Dönemi: 18 Ocak 2008 Mayıs Dönemi: 25 Nisan 2008 Katılım koşulları veayrıntılı bilgi için adres: http://ormanweb.sdu.edu.tr/ide/index.html![]() |
|
|
|
|
|
#21 |
|
agaclar.net
|
Bahcivanlik ve Cevre Bilinci Kursu
Istanbul Buyuksehir Belediyesi Park ve Bahceler Mudurlugu ile Halk Egitim Merkezi Mudurlukleri isbirligi ve Agac A.S.' nin koordinatorlugunde, duzenlenecek ‘‘Bahcivanlik ve Cevre Bilinci Kursu" I.B.B.'nin "Sosyal Doku" projesi cercevesinde cevrenin bilincli bir sekilde korunmasina, cevre bilincinin gelistirilmesine katkida bulunmak, kent ve meslek standartlarina uygun yetkin kisilerin yetismesini saglamak amaci ile yapilacak kurs icin basvurular Agustos ayinda baslayacaktir. ..... Eger cevrenizde belgesiz bahcivanlar ve bahcivanlik egitimi almak isteyen vasifsiz elemanlar varsa tavsiye ediniz. Dallarinda uzman egitmenler tarafindan verilecek dersler toplam 136 saat olup hafta ici Pazartesi-Carsamba-Cuma gunleri teorik ve uygulamali olarak gerceklesecektir. 8 Hafta sureli kurs programi sonunda yapilacak sinavda basarili olan kursiyerlerimize Bahcivanlik Sertifikasi verilecektir. ........ |
|
|
|
|
|
#25 |
|
Ağaç Dostu
|
Doğa Filmleri Yarışması
Doğa, doğa ve/veya onun parçası olan herşey ile ilgili kurmaca, belgesel, canlandırma, deneysel, vb. türünde filmlerin yapımını özendirmek, bu alandaki gelişime katkıda bulunmak ve dağ/doğa filmleri hafızasını oluşturabilmek amacıyla Ulusal Film Yarışması düzenlenmiştir. http://www.dagfilmfest.org/Yarisma.aspx |
|
|
|
|
|
#26 |
|
Ağaç Dostu
|
Üniversite mezunları sınavsız olarak açık öğretim 2 yıllık tarım programına kayıt olabiliyorlar. Seracılık , sebzecilik , meyvecilik gibi dersler var. http://www.aof.edu.tr/Brosurler/Tarim.pdf |
|
|
|
|
|
#27 |
|
agaclar.net
|
Keçe ve Deri gibi doğal malzemeyle takı yapımı eğitimi
![]() "Takı ve deri ürün tasarımında; tasarım eğitiminin önemi , tasarım süreci, teknolojik gelişmeler ve yeni malzemeler" konusunda 9.Kasım.2007 tarihinde sunum konuları aşağıda verilen seminer düzenlemişlerdir. Bu kapsamda Pelin Demirtaş Dikmen'in düzenlediği 1-Keçe Takı Yapımı Yürütenler: Neşem Ertan-Serpil Altun 2-Serbest Malzemeyle Sanatsal Takı Yapımı Yürütenler: Canan Erdönmez – Öznur Enes*- Mustafa Kula'nın eğitim vereceği workshop'lar gerçekleştirilecektir. Sunum Konuları: Öğr.Gör. Pelin Demirtaş Dikmen:Günümüz Tasarım Eğitimine Bakış Öğr.Gör. Serpil Altun:Takı Tasarımında Form Arayışları Ve Estetik Kaygılar Araş. Gör. Neşem Ertan:Takı Tasarımında Kullanılan Alternatif Malzemeler Öğr.Gör.Öznur Enes:Takı Tasarımı Ve Üretiminde Hızlı Prototiplendirme Tekniklerinin Kullanımı Araş. Gör. Mustafa Kula:Deri Ürün Tasarımında Yaratıcı Süreç Öğr. Gör. Canan Erdönmez:Materyal Olarak Derinin Aksesuar Tasarımında Kullanımı |
|
|
|
|
|
#28 |
|
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 25-11-2007
Şehir: ankara
Mesajlar: 1
|
Arkadaslar Bana Ankaradaki Panel Ve Sempozyumlar Hakkin Da Bilgi Veren Site Ve Ya Da Siz Verseniz De Olur Yardimci Olursaniz Sevinirim |
|
|
|
|
|
#30 |
|
Ağaç Dostu
|
İlk Yardım Kursu
Merhabalar Bu bilgileri üyesi olduğum diğer siteden getirdim. İlgilenen olursa ... http://www.balikavi.net/forum/showthread.php?t=7042 |
|
|
|
![]() |
| Etiketler |
| kamp, öğrenci, sanat, yaz |
|
|