![]() |
Çelik tencerede olur mu?
|
Fırının ısısını emen ve onu üstünde taşıyacak dokuda bir kap olmalı. Metal kaplar o anlamda iyi değiller. Demirdöküm tencereler denediğim kadarıyla en ideali. Ama toprak kaplarda da fena olmuyor. Ağzından ekmeğin rahatça çıkacağı biçimde bir göveciniz varsa onda da deneyebilirsiniz.
|
2 Eklenti(ler)
Aman ben kusur kalmayayım:)
Ben de hemen hemen sizlerle aynı süreçte ekşi mayalı ekmek yapmaya başlamıştım. ekmeksanati.com bana harika bir öğretici oldu, bu arada sizleri de izlemekten geri kalmadım. Her birinizin deneyimlerini keyif ve merakla okudum. Her birinizin ellerine sağlık. Nasıl siz giderek ustalaştıysanız, biz de maya ve hamur ile birbirimize alıştıkça yavaştan işler yoluna girdi. Epey bir panikledikten, epey bir ölçülerle deneme yanılmacılık oynadıktan ve hamurla epey bir cebelleştikten sonra bu noktadan, bu noktaya gelebildim. Eklenti 209105 Eklenti 209106 Çok keyifli, istediğiniz malzemelerle serbestçe oynayabildiğiniz harika bir iş. Müjgan'ın yazdığı gibi ne yediğinizi biliyorsunuz. Hele ki ekşi maya lezzeti bambaşka. |
1 Eklenti(ler)
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Teşekkürler sevgili Kiraz:) Pek kabarmamıştı ama acemi şansı herhalde, lezzeti yerindeydi.
Sizin de gelişmelerinizi izledim. Son ekmekleriniz oldukça başarılı, ellerinize sağlık. |
Sevgili Nevsun burada olman ne güzell:)) Gözlerim ışıldadı yine...
Ekmekte bayaca ustalaşmışın dostum. Tecrübelerine ihtiyacımız olacak :) |
Sağol Müjgancım, da ustalaşmak için daha kırk fırın ekmek yemek (yapmak) var. Benimki henüz çıraklık aşamasında:)
Sizler ekşi mayalı (hamurlu) ekmeği gayet güzel anlattığınız için lafa girmediydim. Aslında benim hedefimde ekmeklerin kraliçesi diye adlandırılan "yoğrulmamış ekmek"i ekşi mayayla yapmak vardı. Bunun için iki-üç deneme yaptıysam da sonuç hezimet oldu. Yapması çok kolay görünüp aslında güçlük derecesi oldukça fazla ve ciddi bir ustalık istiyor. İşte onu becerip size anlatmayı çok istemiştim ama bunun için daha zaman ve beceri kazanmaya gerek olduğuna karar verdim. Becerebildiğim an itibariyle, işte onu göğsümü gere gere sizlerle paylaşacağım. Ben yeni başlayacak arkadaşlara kolaylık olsun diye en iyi sonuç aldığım ölçüyü vermek istedim. Hamurun en güzel düştüğü, içinin hamur veya tıkız olmadığı bir kıvamı bu ölçüyle yakaladım. Bunu oranlar ölçüsünde artırıp azaltmak mümkün. 350 gr. un (buğday unu+çavdar unu ağırlıklı ve beyaz un karışımı), bir çay kaşığının yarısı kadar instant maya, 3/4 cup (180 ml. kadar) ekşi maya, 3/4 cup ılık su, 1 çay kaşığı pekmez, el ölçüsü tuz. Bu ölçüyle yaptığım ekmek yeni aldığım 26 cm uzunluğunda (hemen hemen normal kek kalıpları boyutunda, belki yarım cm daha geniş) uzun formlu toprak kap için tam uygun oldu. Aynı ölçünün az biraz fazlasını, (ikinci fotoğraftaki ekmek) 20 cm çapındaki yuvarlak toprak kapta kullanıyorum. Ev kalabalık olmadığı ve taze taze yapmak adına bu boyut tam geldi bana. Yapım aşamalarını diğer arkadaşlar çok güzel anlatmışlar. Benim ilave edeceğim birşey kalmamış:) |
Yazıp yazmamak konusunda çok düşündüm, birkaç kere yazdım, sonra sildim ama sonuç olarak toprak kaplar konusunda küçük bir uyarı yapmaya karar verdim: Iyi sırlanmamış toprak kaplardan önemli miktarda ağır metal bulaşması olabiliyor. Madem ki evde ekmek yapmak doğal ve sağlıklı beslenmeye dair birşey, bu bağlamda kullandığımız toprak kapların kalitesine de çok özen gösterelim. Hem güveç yemeklerinde hem de ekmek yaparken tercihimiz içi iyi sırlı ve kaliteli toprak kaplardan yana olmalı. ( Ekmekde hiç kullanmadım ama güveç yemeklerinde ben toprak yerine cam kapları tercih ediyorum)
|
Doğru bir uyarıda bulunmuşsunuz. Kullandığım kaplar tamamen sırsız ve doğal olduğu için yazdım zaten:) Ben de sizin gibi sırlı kaplardan yana değilim.
Hatta Esse'de gördüğüm dışı döküm ama içi sırlı olan tencereleri (ki oldukça kalitelilerdi) çok beğendiğim halde almaktan vazgeçmiştim. |
Nevsun'cum biz bekleriz, sen dene, yanıl ve şu ekmeklerin kraliçesini yap artık gölgelerin gücü adına !:p
Ben yoğrulmayanı hiç denemedim. Ekmek yoğrulurken insanın bedenindeki enerjinin de hamura aktığına inanırım ben. Sevginin de bittabiii... Yoğrulmadan, uzaktan uzağa da bu sevgiyi akıtmak mümkündür. Ama tercihim hep yoğurmaktan yana... :) |
Sırlı kaplar konusunda çok haklısınız. Ağır metaller kol geziyor olabilir.
Ama mayalanmış ekmeğin oluşan dış kabuğu ve üzerindeki un tabakası ile kapla ıslak teması olmuyor. Bu nedenle yağlı, sulu salçalı yemekler, asit içeren sıvılarla ağır metaller açığa çıkacağından, ekmek pişerken bu riskin az olduğunu düşünüyorum. Tabi risk risktir, hiç kulanılmasa daha iyi. |
Alıntı:
Döküm tencerelerin içindeki ise -görmedim ama- muhtemelen sırdan farklı bir malzeme, Acaba emaye kaplama olabilir mi? |
Paşabahçeden aldığım, irice bir toprak sufle kabında pişirdiğim ekmek başarılı olmuştu. Hatta avanos'a yıllık ziyaretlerimden birini yaptığımda bunun kocaman olanından alayım diye de düşünmedim değil :)
|
Alıntı:
|
Benim tercihim de ekşi mayadan yana, endüstriyel mayaları ancak acil ekmek ihtiyacında kullanmak daha makul. Tabii evde tadından hoşlananlar varsa...
Evet meslekdaşız Eser İlhan, ama siz sanırım akademisyensiniz. Meslekdaşımla ekmek sohbeti yapmak mesleki sohbetlerden daha keyifli... :) |
Alıntı:
Emaye çizilmediği takdirde sağlıklı ama çizilme veya atma durumlarında tehlikeli. Dökümler hakkında bir bilgim yok :) |
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Ben methini duyunca, ve araştırdığım kadarıyla da mantıklı bulunca bir adet demirdöküm tencere aldım. Hecha marka. Ankara'da bir çok mağazada araştırdığım halde bulamayınca, internet yoluyla direkt hecha' yı arayıp istedim. Sağolsunlar agaclar.netten arıyorum deyince %15 lik bir indirim yapıyorlar.
Kurduğum mantık şuydu, normal olarak köylerde odun ateşi ile ısıtılan toprak fırınlarda, fırının zemini ve duvarları tuğla. Ve yüksek ısıya ulaşıp o ısıyı içerde tutabiliyor. Demirdöküm tencere önceden fırında 220-230 derece ısıtılıyor ve o ısıyı uzun süre muhafaza ediyor. Ekmek piştikten sonra fırından çıkardığımda tencere uzun süre ısısını koruyor ve çok geç soğuyor. Bu ısıyı muhafazası nedeniyle ve pişirilirken ilk 10-15 dakikada ağzı kapalı tutulduğu için oluşan buhar nedeniyle, hamur kabuk tutamadan iyice kabarıyor. İşte demirdöküm tencere sırrı bu :) |
Nohut mayası ekmeği ekşi mayadan çok daha lezzetli oluyordu zannediyorum.
Kizilay Alp billuriyede çıkarken görüp sorduğum tencerelerin demir döküm olduğunu söylediler. O gun bakamamistim, bir daha gidersem bakacagim. |
Ben uzun süre dolaştım bulmak için. Alp billuriye artık getirmiyormuş. Boyner de öyle. Ümitköy'deki mağazalarda da yok. Dedim ya, Ankara merkezde ulaşabileceğim noktalarda bulamadım ben. :)
|
Bugüm 3. gün her iki ekşi mayamda da (nohutlu ve unlu) henüz gözle görülür hiçbr hareket yok :( Sadece kokuları değişti biraz. Pazartesiye kadar yokum. Mayaları anneme emaet edeceğim. Pazartesi hala bir hareket olmazsa sil baştan :( :(
|
Nohutlu maya sıcak ortam istiyor. Havaların biraz daha ısındığı zaman yapmak daha iyi olacak sanırım. Ben Temmuz-Ağustos sıcağında yaptığımda sabahtan akşama köpürüyordu.
Unlu ekşi mayanız için 3. gün zaten erken. Ancak 5-6. günlerde kendine gelmeye başlıyor. Döndüğünüzde bir sürprizle karşılaşabilirsiniz:) |
1 Eklenti(ler)
Ekşi mayalı da bugün ki durum bu.
180 derece az gelmiş. ya da pişme süresi biraz daha uzatılmalı imiş, daha iyi pişmeli sanki. Gelecek günlerde nohut mayası da yapılacak. |
Alıntı:
Biraz un ilave edip suluca bir hamur haline getirsem ve beklemeye devam etsem nasıl olur dersiniz. Ya da atıp yeniden mi başlayayım ?? |
Eser hanım, ben 2 deneme yaptım. İlkinde 6. günde hala mayalanma gerçekleşmemiş unla su ayrı dünyalardaymış görüntüsündeydi. Sonra ertesi sabah bir de baktım keyfi gelivermiş. Bir iki gün daha un ve su ilavesiyle devam etseniz, belki oluşmaya karar verir. Olmazsa düşündüğünüz gibi yenisini denersiniz.
|
Alıntı:
Belki Alp Billuriyeye de vermişlerdir. |
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Forum saati Türkiye saatine göredir.
GMT +2. Şu an saat: 17:30. (Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.) |
Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025