agaclar.net

Geri Dön   agaclar.net > Doğaya ve Yaşamınıza Sahip Çıkın > Doğa, Çevre, Ekoloji, Gıda Hukuk ve Politikaları
(https)




Beğeni Düzeni1Beğeniler

Cevapla
 
Bookmark and Share Dış Bağlantılar Konu Araçları Mod Seç
Eski 04-05-2010, 18:55   #1
agaclar.net
 
malina's Avatar
 
Giriş Tarihi: 03-04-2004
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 37,245
Galeri: 88
Abant Güzelleşiyor(!)

Bolu Valisi Akpınar, Radikal’in sorularını yanıtladı:

“Abant’ta uzun devreli gelişme planı çerçevesinde alt yapı çalışmalarını yapıyoruz. Elektrik hattının yer altına alınması, kanalizasyon hattı döşenmesi, yolda kısmı düzeltmelerle birlikte parke döşenecek, yaya yolu ve bisiklet yolu yapılacak. Kaba inşaat bitti.

Çalışmalar, Abant’ın Uzun Devreli Gelişme Planı’na uygun olarak, Milli Parklar Genel Müdürlüğü ile birlikte yapılıyor. Abant daha güzel, daha kullanılabilir hale gelecek. Tabiata en az zarar vererek, maksimum fayda sağlayacak şekilde bir çalışma sürdürüyoruz.

Çalışmalar için göl seviyesinin biraz yükseltilmesi söz konusuydu ancak bu kadar yükselmesi elimizde olmayan nedenlerden kaynaklandı. Kar yağışları ve şiddetli yağışlar nedeniyle göl seviyesi yükseldi. Su altında kalan ağaçlara bazı yerlerde mecburen toprak atıldı.

Yavru Abant’la ilgili Milli Parklar inceleme yapıyor. Buna göre göl olacak veya olmayacak. Aşırı yağışlarla Abant taşıyordu, daha yukarıda su tutulması için Yavru Abant mecburen yapıldı. Yamaç paraşütçüleri için de olumsuz bir durum söz konusu değil, Projenin toplam bedeli Abant’ı Mudurnu’ya bağlayan çevre yolu dahil 7 milyon TL.

Tüm çalışmalar kapsamında tek bir ağaç bile kesilmedi.”

SERKAN OCAK
Radikal

malina Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 04-05-2010, 20:07   #2
Ağaç Dostu
 
nariçi's Avatar
 
Giriş Tarihi: 28-09-2008
Şehir: Gaziantep-Adıyaman
Mesajlar: 3,412
Galeri: 8
Ben geçen gün bu konuda bir TV kanalında proğram izledim ve görüntüleri de yakinen dikkatle inceledim. Milli park karakterine uymayan şalışmalar yapılıyor. Tüm sahili göl kıyısını takiben yolla çevirmişler. Önceden de yol vardı ama her tarafta, bu kadar su kenarını takip etmiyordu.

Diğer habitat konuları ayrı konu!

Ben yıllar önce yabancı bir belgesel izlemiştim. Milli parkın içinde bir şelale var. Bu şelalenin ve çevredeki doğanın sesini duymak, çevreyi gözlemleyip seyretmek için turistler belli bir seyir terasından izliyorlar. Ön taraftaki vadinin karşı yamacında ise dörter şeritli (4+4) otoban geçiyordu. Animasyonla karşı (bu) otoyolu doğayı kirlettiği için sildiler (iptal ettiler) tekrar orasını da çevresinin topoğrafik yapısına uyumlu hale getirip otoyolu kapattılat dağın arka tarafından yaptılar.

Şimdi bunu hatırlarken İstanbul'a yapılacak 3. köprü de aklıma geldi.


Düzenleyen nariçi : 05-05-2010 saat 00:39 Neden: imla
nariçi Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 04-05-2010, 22:29   #3
Ağaç Dostu
 
nariçi's Avatar
 
Giriş Tarihi: 28-09-2008
Şehir: Gaziantep-Adıyaman
Mesajlar: 3,412
Galeri: 8
Tabiat parklarında ve milli parklar da önemli olan özellik, kaynak değerleri dışında özellikle yapay görünüm ve tesislerin olmamasıdır.

Oraya giden bir ziyaretçi ilk gördüğü anda o alanı ilk kendisi görüp keşfediyormuş duygusu uyanmalıdır. Yani beşeri müdahale ve etkinin ne adı, ne de izi olmalıdır.

Mesela bir kıyıdan karşı tarafı ya da yan tarafı seyrederken göknar ormanlarından itibaren göle doğru uzanan yeşil örtünün çiçekleriyle birlikte kesintisiz sahile uzanıyor olması veya öyle görünüm vermesi gerekir. Gül alanını ve çevresini bir koydan veya bir dinlenme alanından seyrederken ne bina ve tesis gözükmeli, ne de yol v.s. altyapı gözükmemelidir.

Bu doğallık görsel bakımdan önemli olduğu gibi bu alanda ki canlı populasyonunun yaşam alanlarının bölünmemesi engeller koyulmaması ve ses gürültü ve diğer olumsuz etkilerin olmaması gerekir.

nariçi Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 05-05-2010, 08:18   #4
Ağaç Dostu
 
nariçi's Avatar
 
Giriş Tarihi: 28-09-2008
Şehir: Gaziantep-Adıyaman
Mesajlar: 3,412
Galeri: 8
Bölge halklarının kültürel arzusu ve duygusu modernizm açlığıdır. Ancak yaşam bakımından tutucu davranışsal yobazlık kabalık çevre isteği de modernizmdir. Doğallık özlemi ve bilinci yoktur. Buda kırsal kültür içindeki alışkanlıklarından kaynaklanıyor. Doğanın özünü ve kıymetini anlamadığından kaynaklanmaktadır.

Ben olsam Abant'ın göl çevresi alanında ki tüm yolları kapatır, sadece görüntüye takılmayan bir patika bırakırım; bisiklet ve yaya için. Arabalar park alanına girmemeli. Bina ve Beton tesisler park kaynak değeri alanının dışında olmalıdır.

nariçi Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 05-05-2010, 11:08   #5
Ağaç Dostu
 
nariçi's Avatar
 
Giriş Tarihi: 28-09-2008
Şehir: Gaziantep-Adıyaman
Mesajlar: 3,412
Galeri: 8
Halkımızın modernizm özlemi oryantalist bir kültüre dayalı olunca batı kentleşme modeli cazip geliyor, kentlerdeki betonlaşma kendisini doğal alanların kullanımında da gösteriyor. Taşrada il ve özellikle ilçelerde apartman ve site yaşamı modern bir cazibe taşıyor. Kentin ekonomik gücü elinde olan birçok işadamı tüccar dahi apartman yaşamına imrenerek son yıllarda küçük ilçeler de bile toki binalarına taşınır oldular.

Kentsel yaşamda ki bu yanlışlık milli doğal alanların kullanımında da kendini göstermektedir. İstiyorlar ki ören yerlerinin anıtsal eserleri yanına kadar endüstriyel tüketim imkanları yapılsın. Yollar gitsin, oteller ve tesisler sit alanı,hatta kaynak değerinin koruma alanı içine yapılsın, (Göreme de ve başka alanlarda olduğu gibi).

Yani dünyayı tükettiğimiz gibi milli moral değerlerimizi de buna bağlı olarak farkında veya değil tüketiyoruz.

nariçi Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 05-05-2010, 11:18   #6
Ağaç Dostu
 
nariçi's Avatar
 
Giriş Tarihi: 28-09-2008
Şehir: Gaziantep-Adıyaman
Mesajlar: 3,412
Galeri: 8
Bu doğal ve kültürel milli kayanak değerine sahip olan alanlar ziyaretçilerce öyle titiz kullanılmalı ki altyapı tesisleri sahanın içinde olmayacağı gibi saha kullanım yoğunluğu ve temizliği de bunun kadar önemlidir.

Tarihi kültürel bir alana giren turist-ziyaretçi bu anını öyle hissetmeli ki kültürel değerin yaşam çağında olduğunu zannetsin. Yani ne tüketim katı atıkları çöpleri görsün ne de çevrede bu alanın arkeolajik deri dışındaki özellikle son çağların etkisni görsün! O kendisini binyıllar yüzyıllar öncesinde hissetmeli.

Doğal alanlarda ki ziyaretlerde tıpkı böyle; sanki bir mağarayı bir tepeyi, vadiyi veya gölü ilk defa kendisi görüp keşfetmiş hissine kapılmalıdır. Bunlar da ancak hizmet yatırımlarının planlamasında ki bilimsel yaklaşımlar ve kullanım - ziyaret planlanması titizliği ile mümkündür.

nariçi Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 05-05-2010, 15:58   #7
Ağaç Dostu
 
nariçi's Avatar
 
Giriş Tarihi: 28-09-2008
Şehir: Gaziantep-Adıyaman
Mesajlar: 3,412
Galeri: 8
Yöneticiler de halk da bu doğal kaynak değerlerini bütünü ile asli amacı mesire yeri gibi görüp değerlendirmek istiyorlar.

Elbette zaruri ihtiyaç ve dinlenme ve yemek yeme, mesire alanları da tefrik etmek gerekli ancak o tali bir konudur. Doğal değer veya kültürel değerleri etkilemeyecek şekilde ve alanda yapmak gerekmektedir.

nariçi Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 05-05-2010, 18:49   #8
Ağaç Dostu
 
nariçi's Avatar
 
Giriş Tarihi: 28-09-2008
Şehir: Gaziantep-Adıyaman
Mesajlar: 3,412
Galeri: 8
Bu ülke değerlerinin korunması uzmanlarınca yapılacak veya yapılmış olan Mastır Plan ve gelişim alanları planlamasına göre çalışmaktır.

Öbür türlü köy bakkalı karlılık anlayışı ve karmaşıklığından ve cahilliğinden başka bir şey olmaz.

nariçi Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 06-05-2010, 00:13   #9
Ağaç Dostu
 
S Güngör's Avatar
 
Giriş Tarihi: 29-05-2009
Şehir: istanbul
Mesajlar: 199
"Modernizm açlığı" bence kilit nokta burası. Malesef milletimizde betona, plastiğe, karşı bir görmemişlik var. Betona öyle bir sarılındı ki son yüzyılda Türkiye'de, ahşabın ucuzluğu, kullanım kolaylığı, estetiği, herşeyi ayaklar altına alındı. Beton olsun isterse çirkin olsun önemli değil.

Bir örnek vermek gerekirse, Büyüklerimiz, babalarından yadigar sedef kakma sandığı satıp yerine plastik leğen aldılar, bunu yaparken de kendilerini oldukça kazançlı hissettiler. Bu örneği bir yerde okumuştum, kaynağı aklımda kalmamış malesef. Gerçekten psikolojimizi iyi özetliyor.

Belki abant'ta hiç ağaç kesilmemiştir. Ve eminim eskisinden çok daha konforlu olur abant. Ben yine de önceliğin insan memnuniyeti olmaması gerektiğini düşünüyorum. Mesela Abant'a palmiye eksek, yol kenarlarına begonvil, çiğdemlerin arasına afrika menekşesi, insanların hoşuna gidecektir bu. Doğal olup olmamasını umursamazlar çünkü. abant'a toki yapın insanlar bayılır.

Neyse ben uçtum yine. Uyusam iyi olur...

S Güngör Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-05-2010, 02:36   #10
Yeni Üye
 
Giriş Tarihi: 25-12-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 6
Abant öldü; başımız sağ olsun!

Bu sayfada, ''Abant güzelleşiyor'' şeklinde bir mesajı okuyunca, dayanamadım ve kalvyeye sarıldım (eskiden kağıda, kaleme sarılırdık)..

Son 1-2 ay içerisinde Abant Gölü Tabiat Parkı'na gitmediyseniz, bir daha da hiç gitmeyin, bırakın Abant, fotoğraflarda, anılarda kaldığı gibi yaşamaya devam etsin; çünkü Abant öldü, başımız sağolsun!

Bu iş nasıl mı oldu!?

Bolu Valisi'nin iş blmezliği ve İl Özel İdaresi'nin işbirliği ile, inanılması güç bir dehşet tablosu ortaya çıktı ve yüzyılların Abant Gölü, bir kaç ay içerisinde, sonsuza kadar değişmeyecek bir şekilde yıkıma uğratıldı!

Önce, tüm su kaynaklarının göle akması sağlandı, ardından suyu tahliye eden sisteme müdahele edildi ve tahliye engellendi, peşi sıra da korku filmi gibi bir tablo ortaya çıkıverdi..

Sular 2 metre yükselince, önce Abant Çiğdemi'nin, nilüferlerin, sazlıkların, bodur çalıların ve bazı endemik bitkilerin ve su kuşlarının, su samurlarının yaşam alanı da olan göl kenarı bitki formasyonu, göle yakın tüm ağaçlarla birlikte suların altında kaldı..

Bu yetmedi, suyun altında kalan bu formasyonun üzerine, 2.000 kamyondan fazla hafriyat, moloz ve kaya parçaları döküldü..

Bu kamyonların taşıyacağı hafriyat için, yakındaki bir dağın zirvesi yok edildi ve nihayetinde, gölü çepeçevre saran, mendirek benzeri bir yapı oluşturuldu..

Abant'ın, kendisine özgü, virajlı, inişli çıkşlı şirin yolu sular altında kalmıştı ve devreye ağır iş makineleri girdiler..

Tabiat parkının tatlı meyilleri, endemik bitkilerle bezeli göl kenarı yamaçları, yer yer 4-5 metrelere varan yarmalara dönüşecek şekilde kazındı ve 11 metre genişliğinde bir yol oluşturuldu.. Bu yol aynı zamanda, yeryüzünün ilk tabiat parkı otoyolu olma özelliğine de sahipti..

Bu ülkenin en güzel yerlerinden birisi, Çevre ve Orman Bakanlığı, Milli Parklar Genel Müdürlüğü'ne bağlı ve üstelik bir düzine yasayla, uluslararası sözleşmelerle de korunan Abant Gölü Tabiat Parkı, 2 ay gibi kısa bir sürede tamamen doğal özelliğini kaybederek, korkunç bir yıkıma uğratıldı..

Birileri de, doğal özellikleriyle korunabilsin diye tabiat parkı ilan edilen bu bölgenin, şehir parrkı gibi düzenleniyor (!) olmasına methiyeler düzebiliyor!!

Sizleri, tüm ağaç ve doğa severleri, geç de olsa, iş işten geçmiş de olsa, Abant Gölü için ses vermeye çağırıyorum..

Bu konuda bir şeyler yapabilmek için onlarca imza kampanyası düzenleniyor, yerel ve ulusal STK'ları, üniversiteler, öğrenciler, halk, yerel gazeteler ve yer yer de ulusal medya ve politik unsurlar bu konu için ayağa kalkmış bir halde!

Lütfen sizler de bu yıkıma karşı sesinizi çıkartın ve aşağıdaki link'e giderek, imzanızı verin!

http://www.abantyokoluyor.com/

Ruhi Köktürk, Çevre Misyonu Platformu, Yayın Yönetmeni (ÇEVREM), İstanbul

Eklenen Resimler
 
ruhi Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-05-2010, 11:28   #11
Ağaç Dostu
 
nariçi's Avatar
 
Giriş Tarihi: 28-09-2008
Şehir: Gaziantep-Adıyaman
Mesajlar: 3,412
Galeri: 8
Kapanyayı imzaladım.

nariçi Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 09-05-2010, 23:31   #12
Ağaç Dostu
 
S Güngör's Avatar
 
Giriş Tarihi: 29-05-2009
Şehir: istanbul
Mesajlar: 199
Ben zaten 2 hafta önce falan imzalamıştım. Bu arada, "Birileri de, doğal özellikleriyle korunabilsin diye tabiat parkı ilan edilen bu bölgenin, şehir parkı gibi düzenleniyor (!) olmasına methiyeler düzebiliyor!!" diyerek benim demeye çalışıp da diyemediğimi demişsiniz. Ama yapılacak birşey yok. Kalan sağlar bizimdir.

S Güngör Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 18-05-2010, 11:10   #13
Ağaç Dostu
 
Yücel Özlem's Avatar
 
Giriş Tarihi: 19-04-2006
Şehir: ANKARA
Mesajlar: 3,116
Galeri: 137
Alıntı:
Abant'ı mahvettiler, uyarıları dinleyen yok!Name:  Abant_1.JPG
Views: 1037
Size:  46.0 KB
17 Mayıs 2010, 16:40

Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, Abant'ta yapılan yol çalışmalarının 'Uzun Devreli Gelişme Planı'na uygun olarak yapılmadığına' ilişkin Bolu Valiliği'ne 3'üncü uyarı yazı göndermesine rağmen, Valilik çalışmaları durdurmadı.

Bolu İl Özel İdare Müdürlüğü'nün Abant Tabiat Parkı'nın işletme hakkını Çevre ve Orman Bakanlığı'ndan almasının ardından, geçen yıl Kasım ayında inşaat çalışmalarına başladı.Gölün dere ile bağlantısının önüne menfez yapılması nedeniyle Şubat ayında karların erimesi ve yağmur nedeniyle göldeki su seviyesi yükseldi.Abant'ın etrafındaki yollar sular altında kalırken iskeleler de sulara gömüldü. Göl seviyesinin yükselmesiyle piknik alanları ve Göl Gazinosu'nun zemin katı da sular altında kaldı.

Gölde su seviyesinin yükselmesini önlemek amacıyla Abant'ın batısında kalan Örencik Yaylası'nda Yavru Abant Göleti oluşturulurken, endemik bitkiler sular altında kaldı.Sivil toplum kuruluşları Abant'ta yapılan çalışmalarla doğanın katledildiği gerekçesiyle tepki gösterirken, bazı sivil toplum kuruluşları da Bolu Valiliği hakkında Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Uyarı yazılarıAbant'ta yapılan çalışmaların, 'Uzun Devreli Gelişme Planı'na uymadığı' gerekçesiyle Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ve Bolu İl Çevre ve Orman Müdürlüğü 3'er uyarı yazısı, Batı Karadeniz Ormancılık Araştırma Müdürlüğü de bir rapor hazırlayarak Bolu Valiliği'ne gönderdi. Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü'nden, 11 Mayıs'ta Bolu Valiliği'ne gönderilen uyarı yazısında da Abant'ta yapılan çalışmaların 'Uzun Devreli Gelişme Planı'na aykırı olduğu' yinelenerek, ağaçların kesilmesine neden olacak Abant- Mudurnu yoluna başlanılmaması istenerek, "Abant-Mudurnu yolunun yükünü azaltmak için Uzun Devreli Gelişme Planı'nda yapılacak revizyon çalışması nedeniyle, yol inşatında hiç bir faaliyet yapılmaması" ifadesi yer aldı. Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü'nün, Abant'ta yapılan hataları sıraladığı yazıda göldeki su seviyesinin eski kotuna indirilmesi, Örencik Yaylası'nda oluşturulan Yavru Abant Göleti'nin tahliye edilerek eski konumuna getirilmesi talep edildi.Abant'ın çevresine yapılan yollara ilişkin ise şu ifadelere yer verildi:"Abant çevresine yapılacak olan yol güzergahları 4 metre araç yolu, 2 metre fayton, 2 metre de bisiklet yolu olarak kullanılacak. Gerektiğinde 2 metrelik fayton yolu 4 metrelik araç yoluna ilave edilerek araçların kullanımına tahsis edilecek. Abant Göl Gazinosu'nun yanından geçen yol da 8 metreyi geçmeyecek. Yol çalışması 50 ve 100 metre aralıklarla yapılacak. Yapımı bittikten sonra geri kalan kısımların inşaatına başlanacak."Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından 'Uzun Devreli Gelişme Planı' hazırlandığında Abant'ın ekolojik dengesinin bozulmaması için Abant Gölü çevresine motorlu araçların giriş yapmasına izin verilmeyeceği maddesi yer alırken, araçlar için de Abant'ın girişine de bu nedenle 250 araçlık otopark yapıldı.,

Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü'nün gönderdiği yazıda ise göl etrafında park için ceplerin oluşturulacağı maddesi dikkat çekti. İş makineleri çalışıyorYapılan uyarılara rağmen ise Bolu İl Özel İdare Müdürlüğü'ne bağlı ekipler tüm hızıyla çalışmalara devam ediyor. Kotu yükseltilen yolda iş makineleri parke çalışması için yolu düzeltirken, silindir ile dolgu yapılan zemin sıkıştırılıyor.Parke taşı kaplaması için ise TIR'larla getirilen parkeler yol kenarlarına depolanıyor. Elektrik hatlarının yer altına alınması çalışması kapsamında ise kepçe ile yol kenarlarında çukurlar kazılıyor. "Uyarıları dikkate alacağız"Bolu İl Özel İdare Genel Sekreteri Tahsin Akduman, uyarılara rağmen çalışmaların devam etmesiyle ilgili olarak, "En son olarak Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü'nden uyarı yazısı geldi. Abant'ta yapılan yanlışlıkların sıralandığı yazı bizim için önemli. Burada yazılanlar bizim önümüzü açacak. Abant'da yapacağımız çalışmalarda bu önerileri dikkate alacağız. O yolla ilgili Karayolları okeylemişti, uygun olduğunu söylemişti. Biz de Çevre ve Orman Bakanlığı'na yazdık. Bakanlık da uygun olduğunu söylemişti. Şu anda inceleme başlatıldı. Bize oluru gelmeden çalışma yapamıyoruz. Bakanlık'tan gelecek olan yazıya göre çalışma yapacağız. Biz plan ve projelerimizi gönderdik. Bakanlık'tan gelecek olan yazıya göre hareket edeceğiz" dedi.
Kaynak:http://www.gazeteci.tv/abanti-mahvet...ok-76254h.htm#

Yücel Özlem Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 18-05-2010, 20:51   #14
Ağaç Dostu
 
Yücel Özlem's Avatar
 
Giriş Tarihi: 19-04-2006
Şehir: ANKARA
Mesajlar: 3,116
Galeri: 137
Alıntı:
Yeni Abant manzarası
Name:  170520102249172450949.jpg
Views: 964
Size:  9.5 KB
Tüm yasal 'engellemelere' ve uyarılara rağmen, bir doğa harikası daha yok oluyor!

Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nün üçüncü kez ’uygun değil’ yazısı göndermesine rağmen Abant’ta yol çalışması yapılıyor, ağaç katliamının önü açılıyor.

Bolu İl Özel İdare Müdürlüğü’nün Abant Tabiat Parkı’nın işletme hakkını Çevre ve Orman Bakanlığı’ndan almasının ardından, geçen yıl Kasım ayında inşaat çalışmalarına başladı. Gölün dere ile bağlantısının önüne menfez yapılması nedeniyle Şubat’ta karların erimesi ve yağmur nedeniyle göldeki su seviyesi yükseldi. Abant’ın etrafındaki yollar sular altında kalırken, iskeleler de sulara gömüldü. Göl seviyesinin yükselmesiyle piknik alanları ve Göl Gazinosu’nun zemin katı da sular altında kaldı.

‘Hiçbir faaliyet yapmayın’

Gölde su seviyesinin yükselmesini önlemek amacıyla Örencik Yaylası’nda Yavru Abant Göleti oluşturulurken, endemik bitkiler sular altında kaldı. Sivil toplum kuruluşları Abant’taki çalışmalarla doğanın katledildiği gerekçesiyle tepki gösterirken, bazı sivil toplum kuruluşları da Bolu Valiliği hakkında suç duyurusunda bulundu.

Çalışmaların, ‘Uzun Devreli Gelişme Planı’na uymadığı’ gerekçesiyle Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ve Bolu İl Çevre ve Orman Müdürlüğü 3’er uyarı yazısı, Batı Karadeniz Ormancılık Araştırma Müdürlüğü de bir rapor hazırlayarak Bolu Valiliği’ne gönderdi.

Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nden, 11 Mayıs’ta gönderilen uyarı yazısında da çalışmaların ‘Uzun Devreli Gelişme Planı’na aykırı olduğu’ yinelenerek, ağaçların kesilmesine neden olacak Abant- Mudurnu yoluna başlanılmaması istenerek, “Abant-Mudurnu yolunun yükünü azaltmak için Uzun Devreli Gelişme Planı’nda yapılacak revizyon çalışması nedeniyle, yol inşatında hiçbir faaliyet yapılmaması” ifadesi yer aldı. Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nün, Abant’ta yapılan hataları sıraladığı yazıda, göldeki su seviyesinin eski kotuna indirilmesi, Örencik Yaylası’nda oluşturulan Yavru Abant Göleti’nin tahliye edilerek eski konumuna getirilmesi istendi.

Uyarılara rağmen ekipler tüm hızıyla çalışmalara devam ediyor. Kotu yükseltilen yolda iş makineleri parke çalışması için yolu düzeltirken, silindir ile dolgu yapılan zemin sıkıştırılıyor. Kaplama için ise TIR’larla getirilen parkeler yol kenarlarına depolanıyor. Elektrik hatlarının yer altına alınması çalışması kapsamında ise kepçe ile yol kenarlarında çukurlar kazılıyor.

İŞ MAKİNELERİ HARIL HARIL

Milli Parklar, yol kotunun göl seviyesine getirilmesini isterken, iş makineleri kotü yükseltilen yolda parke taşı kaplaması için çalışma yapıyor. Yol için de ayrıca kazı çalışması yapılıyor.
Kaynak: http://haber.gazetevatan.com/yeni-ab...306133/7/Yasam

Yücel Özlem Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 04-05-2010, 18:55   #15
agaclar.net
 
malina's Avatar
 
Giriş Tarihi: 03-04-2004
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 37,245
Galeri: 88
Name:  abant1.jpg
Views: 1041
Size:  59.9 KB

Name:  abant2.jpg
Views: 1035
Size:  59.4 KB

Name:  abant4.jpg
Views: 1119
Size:  59.9 KB

Name:  abant5.jpg
Views: 1090
Size:  66.2 KB

Name:  abantkok.jpg
Views: 656
Size:  50.3 KB

malina Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 25-06-2010, 14:48   #16
Yeni Üye
 
Giriş Tarihi: 25-12-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 6
Ben, Güzel yurdumuzun sahip olduğu çok az sayıdaki doğal güzelliklerden birisi olan ve en üst sıralarda yer alan Abant Gölü Tabiat Parkı'nın böyles çılgın, başına buyruk ve yasa tanımaz tavırlarla yok edilmiş bulunmasına, ülke kamuoyu ve duyarlı olması gereken kişi, kurum ve sivil çevre organizasyonları tarafından yeterli tepkinin verilmediğini; hatta hiç tepki verilmediğini düşünüyorum!

''Uyuyan insanlar için aydınlık ve karanlık, gündüz ve gece birdir'' özdeyişine sahip çıkan bir aymazlığın sonucu da, sahip olduğumuz tüm doğal güzelliklerin belli bir süreç sonunda tümüyle elden çıkacağıdır ve bu ne yazık ki kaçınılmazdır!..

ruhi Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Cevapla


Gönderme Kuralları
Yeni konu gönderemezsiniz
Konulara yanıt veremezsiniz
Ek dosya yükleyemezsiniz
Kendi gönderilerinizi düzenleyemezsiniz

BB code Açık
Smilies Açık
[IMG] Kodu Açık
HTML Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 15:32.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)


Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025