19-04-2012, 00:51 | #31 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,526
|
Dünyanın en sağlıksız ekmeği Türkiye’de üretiliyor.
Ekmek, Anadolu insanın temel besin maddesi. Oysa günümüzün sağlıklı gıdası olması beklenen ekmek, ne yazık ki en sağlıksız gıda maddelerinden biri durumunda. Sağlık ve Gıda Güvenliği Hareketi, ekmeklere '' SAĞLIĞA ZARARLIDIR” ibaresinin eklenmesini önerdi. İşte ayrıntılar: http://www.gidahareketi.org/Turkiye’...68-haberi.aspx Üretici itiraf etti: Ekmeğe boya katıyoruz http://www.gidahareketi.org/Uretici-...03-haberi.aspx |
19-04-2012, 03:03 | #32 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 03-10-2007
Şehir: Toronto-Ankara
Mesajlar: 1,567
|
Şu bir gerçek ki iyi ve sağlıklı gıda çok para. 50-60 kuruşa aldığın ekmekle 2 TL'ya aldığın ekmekdeki fark bu. Biri hileli, diğeri has ekmek. Organik domatesin kilosu 5 TL, olmayanın 2 TL... Şehirdeki insanı sağlığını satın almaya mecbur bıraktılar. Çok merak ediyorum; binlerce üyeye sahip bu forumda bu konularda bize bilgi verecek bir tane ziraat mühendisi, gıda mühendisi ya da gıda sağlığı uzmanı yok mu? Konuşun dostlar... Biz de bilelim ne kadar ömrümüz kaldı. Ne de olsa radyasyon neslindeniz... |
19-04-2012, 07:05 | #33 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 07-10-2011
Şehir: Aydın
Mesajlar: 158
|
Özellikle kepekli ekmeğe kepek yerine boya konduğunu biliyorum. Çok koyu renkli ekmekler maalesef renklendiricili oluyorlar. Ekmek makinamda saf kepek, tam buğday, yulaf unu ve çavdar unlarını karıştırarak ekmek yapmaktayım. Satın aldığım esmer ekmeği yanına koyduğumda benim ekmek açık renkli kalıyor ki tüm unlarım esmer olmasına rağmen. Bunu carrefour bile yapıyorsa gerisini siz düşünün. Sırf bu nedenle unumu paketsiz direk değirmenden alıyor ve hiç bir katkı olmadan ekmek yapıyorum. Vakti olanlara tavsiye ederim. Ekmek makinası olanların işi daha da kolay. |
19-04-2012, 10:40 | #34 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,526
|
Varsa yoksa sigara.. TV'lerde hep sigara.. Ama..7'den 70'e herkesin hergün kullandığı en temel besin maddesi olan ekmeğin içine 30 kadar katkı maddesi kullanılabiliyor.. Bebek, 3 yaşında çocuk tabi ki sigara içmez..ama bu katkı maddeli yiyecek ve içecekleri yemeğe mecbur.. Bunu düşünen yok.. Sigara mutlaka sağlığa zararlıdır ama, onun yanında insanların yemek zorunda kaldığı binlerce katkı maddeli gıdayı düşününce, sanki sigara yasağı tüm bunları kamufle etmek için günah keçisi ilan edilmiş gibi geliyor bana.. Sigara yasağı için devlet bunca para harca harcayacağına, biraz da gıda güvenliği, güvenilir gıdaların tanıtımı, imalatı için uğraşsınlar.. Sigaranın sağlığa zararlı olduğunu bilmeyen yok.. Ama gıda konusunda toplumun bilmediği çok şey var.. Onları tanıtsın devlet.. Mesela..kimse keyfine göre ekmek yapmasın..''standart, sağlıklı ekmek imalatı'' ile ilgili yasa yapsınlar.. Uymayan fırıncıya hapis versinler..para cezası değil.. ''Sigarayı yasakladık..bakın halkın sağlığını ne kadar çok düşünüyoruz'' denecek durumda değil ülkemiz insanı.. Sigara bir tarafa..ama her türlü melanet te var gıdalarda.. |
19-04-2012, 12:20 | #35 |
Ağaç Dostu
|
Bazen sıvı organik bitki besini ile beslenmeyi düşünüyorum ama tüm uluslar arası organik,kalite vs sertifikaları olacak.. En temel besinlerimiz neler (en azından benim);ekmek,süt,yoğurt,peynir,domates,tavuk Son günlerde çıkan haberlerin korkunçluğu ortada.. Ve ben maddi durumum yetmediği için organik beslenemiyorum.. Bir kaç hafta önce Beylikdüzü ekolojik pazarına gittim eşimin şakayla karışık demediği kalmadı.. Yani çok pahalıya patladı. Parası olmayana eğitim,sağlık,ulaşım yok. Listeye ne yazık ki beslenmede eklendi.. |
19-04-2012, 12:56 | #36 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 12-02-2011
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 621
|
Alıntı:
*Dışarıda yemek zorunda kaldığınız da ekmek yemiyorsanız *Hatta simit bile yemiyorsanız *Ailenizin diğer fertleri, çocuklarınız dışarda tost, sandviç vs. yemiyorsa dediğiniz gibi işiniz kolay... |
|
19-04-2012, 14:26 | #37 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 09-05-2011
Şehir: MERSİN
Mesajlar: 83
|
sağlık en büyük zenginliktir
Merhaba Yaşadığımız dünyada gerçekten sağlık konusu aslında çok önemli ve asla göz ardı edilemeyecek kadar ciddiyettedir. Çünkü sağlık olmazsa hayatta yaşam kalitemiz ve yaşam azmimiz maalesef zayıf kalmaktadır. Ne yazık ki işte sağlığımızı yani yaşam kalitemizin bağlı olduğu oluşumu elde etmek için sağlıklı besinlerle bedenimizi besleyerek bedenimizin de bizi yaşadığımız dünyada varolmamızı sağlaması en büyük zenginliktir sanırım. İşte bu büyük dediğimiz, aslında küçük olan zenginliği insanoğlu ne yazık ki birbirine çok görmektedir. Çünkü beslendiğimiz besinleri üretime sunanlar yine insanoğlunun ta kendisidir. Üretime sunulan sağlıksız besinlerle insanlar geçmiştekinden daha çok hastalanır oldu, sağlıklı nesiller yetiştirmek ne yazık ki zor. Sağlıksız gıdalarla varolmanın bu denli zorlaştırılması neden. Oysaki ülkemiz coğrafik konumu dolayısıyla gıda üretimi konusunda zengin bir konumda bulunduğu halde neden bu zenginliği elbirliği ile sağlıklı bir şekilde üretip tüketemiyoruz. Lütfen herkes kendi besinini kendi üretsin ki sağlıklı ile sağlıksızı ayırt etmeyi, yaşam kalitesinin ne denli kıymetli olduğunun farkına varalım. İlk başta zor olacak ama alışınca kolaylaşacak… |
20-04-2012, 03:10 | #38 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 01-10-2011
Şehir: Almanya
Mesajlar: 56
|
Efendim, kimin lobi'si kuvvetliyse, o kamuoyu hükümdarlığına müşterektir. Bizim bitişiğimizde sayılan, Almanya'nın en büyük demirçelik firması var. Bunun onlarca bacalarından, her gün kim bilir netür ve nekadar toz duman dışarıya atılıyor ki, bundan 2-3 sene önce bizim yerel gazete çok büyük zahmet (!) edib, bizim çok duyarlı (!) belediye'nin çevre dairesi uyarısına -taş çatlasın- 4 cm² yer vermişti. Uyarı meali:" xxx değerlerin ölçüsü norm'un az üstünde kaldığından dolayı, sağlığa herhangi bir zararı olmasa'da, xxx firması çevresindeki bahçe sahiblerine, bahçelerinde yetişen sebze ve meyvelerin tüketimini halen tavsiye etmiyoruz." Peki, bir zararı yoksa, niye tavsiye etmiyorsunuz ki? En az'ından yıkayıp veya soyup yenmesinde bir tavsiye'de bulunsalardı, insan "tamam" der, hani "nede olsa, yakınımda koskocaman bir, günün 24 saati, yılın 365 günü işletilen demirçelik firması var. Nekadar çevre(cilik) kanunlarına uygun işletilse'de, bacalardan kaçan yançizenler olur" der, elmasını yıkar/ soyar yer..... Kusura bakmayın, ister istemez uzatıyorum. Demek istediğim, bu firmanın etrafında yüzlerce aileler oturuyor, kreşler, okullar var. Çevredeki bahçe ürünlerin tüketimini tavsiye etmiyorsanız, demek o çevredeki okijenin tüketimini hiç tavsiye etmemeniz lazım. |
20-04-2012, 07:49 | #39 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 07-10-2011
Şehir: Aydın
Mesajlar: 158
|
Bir başka konu hazır pastaların pasta kekleri (pandispanya). Bir çok pastanenin imalat sorumlusuna evde yapılan pasta altı keklerin yumurtalarını ne kadar çırpsak ta fazla kabarmadığı idi. Bana söylenen kendilerinin 10 pasta için anca 2-3 yumurta kullandıkları, kabarmasını sağlayanın ise gofret, küllah v.b ürünler için kullanılan homojenize unlar olduğu idi. Homojenize unlar pastanelerin en baş malzemesidir. Yaş ve kuru pastaların ana maddesi olup, içine katılan nasıl bir katkı maddesi ise bayatlamayı geciktirir. Ben katkı maddeleri kullanmayan tek pastane bile bilmiyorum. Bunları öğrendiğim andan beri elimden geldiğince yaş ve kuru pastalarımı da kendim yapıyorum. Kullanılan yağlara ise hiç girmeyim. Güvendiğiniz bir unlu mamülcüye işletmelerini gezmeyi teklif edin, çoğu sizi içeri almayacaktır. Sevgili Uğur Dündar'ın bu mutfaklara baskınlar yapıp tespit edemedikleri ile dolu hala ülkemiz. |
01-05-2012, 15:01 | #40 |
agaclar.net
|
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın, güvenilir gıda konusunda gelen talepleri karşılamak üzere Türkiye genelinde hizmete geçirdiği “*** Gıda 174” hattına, 1 Ocak-30 Nisan tarihleri arasında yapılan 74 bin 215 aramanın 14 bin 928'i gıda ihbar ve şikayet kapsamında kayıt altına alındı. Vatandaşların telefonla yaptığı başvuruların 11 bin 636'sı sonuçlandırıldı. Başvuruların 10 bin 189'una ilişkin yapılan denetimlerde cezai işlem gerektirecek bir uygunsuzluk tespit edilmedi. Ancak, başvurular neticesinde bin 447 iş yerine cezai işlem uygulanmasına karar verildi. Bu cezaların bin 409'u idari para cezası (yüzde 97), 28'i üretim veya faaliyetten men (yüzde 2), 10'u da (yüzde 1) Cumhuriyet savcılığına suç duyurusu olarak gerçekleşti. *** 174 Gıda hattına, genel itibariyle gıda üreten ve satan işletmelerin hijyen kurallarına aykırı faaliyetler gösterdikleri, ürünlerin içerisinde yabancı maddelerin çıkması, ürünlerin etiket bilgilerinde yeterli bilgi bulunmaması ve haksız rekabete neden olan ifadeler içeren etiketler, son tüketim tarihi geçmiş ürünlerin satışı, gıda zehirlenmesi şüphesi, izinsiz gıda satışı gibi konularda şikayetler geliyor En çok şikayet unlu mamuller ile et ürünlerinden - Hürriyet 28'i üretim veya faaliyetten men (yüzde 2), 10'u da (yüzde 1) Cumhuriyet savcılığına suç duyurusu olarak gerçekleşti. Durum o kadar kötü görünmüyor |
08-01-2015, 23:10 | #41 |
Ağaç Dostu.
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,526
|
|
02-09-2015, 20:00 | #42 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 16-10-2014
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 269
|
Alıntı:
Madem bilimsel izah istiyorsunuz. Buyrun şu kitabı okuyun ; "Dünyada Gıda ve İlaç Terörü-İsmail Tokalak"... Yazılanlar maalesef buz dağının görünen kısmı. Denetim çok önemli ama her şeyden önce halkın bilinçlenmesi daha önemli. En iyi denetçi halkın kendisidir. Allah gıda üreticilerimize vicdan versin inşallah. Sağlıkla kalın. |
|
06-09-2015, 12:56 | #43 |
Moderatör
Giriş Tarihi: 08-05-2012
Şehir: Istanbul
Mesajlar: 1,772
|
Türkiye Ziraatçılar Derneği gıdada yapılan hile yöntemlerini açıklamış, listenin uzunluğuna dikkatinizi çekerim, ki eksiği vardır fazlası yoktur. Haberin tamamamı aşağıdaki linkte. Hileli gda raporu akland, bu yntemlere dikkat! - Hrriyet Ekonomi HİLELİ GIDA ÜRETİM YÖNTEMLERİ Yetkin, yaptıkları araştırma sonucu en sık rastlanan hileli gıda üretme yöntemlerini şöyle sıraladı: - Yüzde 100 dana eti diye satılan sucuklarda at, eşek ve kanatlı eti uzun soyulmuş sosise kanatlı eti, yabancı doku ve iç organ katılıyor - Sucuk, salam imalatında kullanılan sarmısak kireç suyunda soyuluyor - Tereyağa bitkisel yağ karıştırılıyor - Soya baharatla karıştırılıp sucuk imalatında kullanılıyor. Sucuğun raf ömrünü uzatmak için nitrat katılıyor - Yoğurda bitkisel yağ ve jelatin karıştırılıyor - Yoğurt ve ayrana peynir suyu ve nişasta ekleniyor - Hem UHT sütlere hem de sokak sütlerine su ekleniyor - Yağlı tulum peynirine bitkisel ve hayvansal yağ ve nişasta katılıyor - Atık yağ olarak anılan kullanılmış kızartmalık yağ çeşitli gıda maddelerine karıştırılıyor - Şekere tekstil boyası, yumuşak şekere domuz jelatini ve tekstil boyası katılıyor - Küp şekeri kalıp haline getirmek için mumsu maddeler kullanılıyor - Çikolataya hayvan yemi olarak kullanılan soya tozu, margarin, keçi boynuzu tozu, leblebi tozu, kavrulmuş bakliyat tozu, fındık zarı karıştırılıyor - Tatlılarda Antep fıstığı yerine bezelye ve yeşile boyanmış yer fıstığı kullanılıyor - İncirler hidrojen peroksitle ağartılıyor. Bozuk, ezik ve kurtlu incirlerden 'incir lokumu' gibi ürünler yapılıyor - 'Haşerelere karşı önlem' için kuru üzümler kurutulmadan önce mazota bulanıyor - Tereyağlı diye satılan baklavalara tereyağı aroması ekleniyor - Süt kremasının yerine, sıvı ve katı formdaki bitkisel yağlar, bitkisel orijinli proteinler ve ithal ucuz süt tozları kullanılıyor - Baklava şerbetlerinde şeker yerine tatlandırıcı ve mısır glikozu kullanılıyor - Şekerpancarı pekmezi üzüm pekmezi diye satılıyor - Helvanın içine beyaz susam yerine Sudan'dan ithal edilen ucuz susam konuluyor - 'Takoz' diye tabir ettikleri eski dönerlerin üzerine yeniden et konularak satılıyor - Tavuk döner içine öğütülmüş inek memesi, sakatat parçaları, bağırsak, kıyılmış tavuk derisi ve paça katılıyor. - Et terbiye edilirken yüzde 20*25 oranında su verilip ağırlaştırılıyor -Et yerine nişasta, tavuk derisi, zar, baharat karışımı kullanılıyor - Yağ ve kemik külünden lahmacun yapılıyor - Beyaz et klora batırılıp taze görüntüsü veriliyor - Kırmızı bibere kiremit tozu, karabibere renk alması için kanserojen boya katılıyor - Kakaolu fındık kremasında kakao yerine keçiboynuzu tozu ve margarin kullanılıyor - Zeytinyağına kanola, fındık ve soya yağı karıştırılıyor - Zeytinler kimyasal boya ile renklendiriliyor - Bozuk ve kırık yumurtalar pastacılık sektöründe kullanılıyor - Dökme baharatlar arasına kurutulmuş ot*sap karıştırılıyor - Kaçak sigaralarda kullanılan tütünün içine tahta tozu katılıyor - İçkiye katılan metil alkol zehirliyor ve körlüğe neden olabiliyor - Şaraplara su ve şeker katılabiliyor - Reçelin içine az miktarda meyve, bol miktarda şeker şurubu konuluyor - Dondurmaların içine doğal sahlep yerine suni sahlep, süt yerine su ve süt tozu, meyve yerine yapay meyve boyası katılıyor - Meyve sularına aroma olarak kimyasal ürünler katılıyor - Günü geçmiş sütlü tatlılar hazır yemek firmaları aracılığıyla tüketilebiliyor |
10-02-2016, 13:44 | #44 |
agaclar.net
|
Olay, Gıdada oynanan oyunlar faslını geçtiği için ayrı başlık olarak taşıdım.... http://www.agaclar.net/forum/daha-iy...icin/38852.htm |
29-02-2016, 13:13 | #45 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 02-12-2015
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 393
|
Bu ne yaman çelişki ? Fotoğraf yüklenince biraz kalitesi düştü. Yazılar okunmuyor ama izah edeyim hemen... Sağ köşede 'Trans Yağ Yoktur' diye amblem var. Fakat sol tarafta içindekiler bölümünde 'Trans Yağ .... 0.14gr ' yazıyor. Onlara göre görmezden gelinebilir bir miktar heralde ? |
|
|