![]() |
Teşekkürler Mahmut Bey. Evet, Çatalca Bld.ne bağlı.
Biz evi yaparken bağlı olduğumuz köy belediyesinin izni yeterli idi, bu sayede elektrik ve su bağlanmıştı. Yani yasaldı. Ruhsatlandırma istememin nedeni, ileride satış durumu olursa daha değerlenmiş olur, ve bu işler daha zorlaşır diye diye düşündüm. Yanlış mı yapmış olurum bunu da bilemiyorum. Uzun, yorucu ve pahalı bir işlemse.. Sizce hangisi mantıklı? |
Bodrum'da emlak
Alıntı:
Eşim Bodrum 'da hemen hemen son bakir kalmış yerlerden Yalı Beldesi'nde emlak işiyle uğraşıyor,yardımcı olabilir belki temasa geçerseniz info adresini buradan vermem uygun olur mu? Kararsız kaldım... Hoşçakalın, "AĞAÇLAR"la kalın! |
Sevgili Çekirdek anladığım kadarı ile işlemleriniz eksik. İnşaata başladığınız dönemde bağlı bulunduğunuz köy muhtarlığının inşaat izni verme yetkisi yoktu. Ancak Bayındırlık ve İskan Müdürlüğü bu izni veriyordu.Sonra Büyükşehir belediyesi kurulunca tüm yetki onlara geçti.
Bu arada inşaat esnasında SSK bildirimi de yapılması gerekiyordu. Şimdi öncelikle Büyükşehir belediyesi Çatalca Belediye başkanlığı Fen işlerinden detaylı bilgi almanız gerekmekte (Son uygulamalar için ,zira yeni deprem yönetmeliklerinden sonra birçok genelge yayınlandı ) |
Sevgili İlker Eroğlu size yanıt vermemiştim özellikle. Zira nerede yapmayı planladığınızı sonradan açıklamıştınız.
Şimdi siz eğer Bodrumda böyle bir ev yapmayı planlıyorsanız ? Sıralama şöyle gelişecek 1-Arsa yı almadan önce o arsanın Bağlı bulunduğu belediyeden İmar durumunu yazılı olarak almalısınız. 2-Zemin Etüdü ve uygulayacağınız projeyi tasdik ettirmelisiniz. 3_İnşaata başlarken SSK ya bildirimde bulunmalısınız. 4-Prefabrik konut üreten ve uygulayan bazı firmalar yukarıdaki işlemleride yürütmektedirler. 5-Eğer kendiniz Su basmanını yapıp üzerini prefabrik yaptırmak istiyorsanız bunu da belediyeye bildirmelisinizki sonradan başınız ağrımasın. 6-Bütün bu işlemler evraklarla yürütülmeliki ileride ruhsat ve oturma izni ve tapu edinebilmeniz için gerekli. 7- Ha birde biliyorsunuz bodrumda belli aylarda inşaat yasağı var,bunada uymalısınız. Kolaylıklar dilerim. |
Alıntı:
İlginiz için tesekkür ederim Bodrum'daki emlak fiyatlarını internet sitelerinden takip ediyorum buna benzer bir evi satın almam için en az 200.000-300.000 € param olması gerektigini düşünmekteyim. Bu kadar parada bende yok :(:( Ben o resmini gönderdigim ev gibi bir ev yaptırmak istiyorum ev içinde ayırdıgım bütçe 100.000 ytl umarım gerçekleştirebilirim. Saygılarımla İlker |
Alıntı:
3. maddedeki SSK bildirimini neden yapılmaktadır ilk defa duyuyorum daha çok şeyler ögrenecegiz sayenizde. ilker |
İnşaatınızda işçi çalıştırıyorsunuz,dolayısı ile sorumluluk altına giriyorsunuz.O nedenle SSK ya müracaat etmelisiniz
|
Antalya-Isparta karayolu üzerinde Karacaören barajı civarında yaşamaya ne dersiniz..istiyorsanız ben hafta sonu araştırmaya gideceğim...fiyat bildiririm...hem göl var hem su var hem yüksek...daha ne
|
mesajlarınızı mail adresime gönderin burdan bakamayabilirm...burdan mail yazılabiliyormu bilmiyorum ama yazıyorum...editör affetsin...perihanas@yahoo.com
|
Yazışmalarınızı burdan yapsanızda herkes fikir sahibi olsa.
Mail adresinize bakıp cevap yazabilecekseniz burası için neden yazamıyorsunuz? |
cevapları bulamam diye korktumda ondan...
|
tapu ortaklığı
Merhaba arkadaşlar;
eğer kısmet olur ve fiatta da anlaşabilirsek bir arkadaşımla ortak bir tarla alacağız. Alacağımız tarla şu anda 4 kişi üzerine tapulu. Eskiden 4 kişi üzerine tapuda kayıtlı olan bir tarlayı 4 kişi ortak olarak üzerine alabiliyordu, fakat ne zaman çıktığını bilmediğim ve gerçekten hak verdiğim bir kanunla bu iptal olmuş. Sadece bir kişi tapu alabiliyor arazinin parçalanmaması adına. Benim sormak istediğim şu; biz 2 kişi olarak tarlayı alacağız ama tapu sadece 1 kişinin üzerine olacak. Ve ilerde, her ne olursa olsun çıkan herhangi bir anlaşmazlıkta, olay mahkemeye intikal edecek olursa, mahkemece haklı görülebilecek bir ortaklık anlaşması imzalayabilir miyiz? Hemen belirteyim; böyle bir anlaşmazlık olacağını düşünüyorsanız o kişiyle ortak olmayın gibi bir düşünce de oluşmasın. Hak verirsiniz ki hayatın ne getireceği belli olmaz. Oldukça uzun oldu ama , daha önce böyle deneyim yaşamış, anlaşma imzalamış veya mahkemeye delil olarak sunmuş arkadaşlar varsa ve nasıl bir anlaşma imzaladıklarını anlatırlarsa çok makbule geçecek. Noterler bu işe pek yanaşmıyor, onu da belirteyim. İlgilerinize şimdiden teşekkür ederim... |
sayın Tufan,gayrimenkul devri ve o gayrimenkul üzerinde hak sahipliği ancak tapu kaydı ile mümkündür.Bir gayrimenkulde hak sahipliği adi yazılı belge(sözleşme)ile mümkün değildir.Noter de ancak bir gayrimenkulu konu alan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi yapabilirsiniz.Bu sözleşme türü ise sizin istediğiniz sonucu vermez.Bu nedenle istediğiniz şekilde bir sözleşme Noterde yapılamaz.Eğer bir gayrimenkulde,hissedar olacaksanız bu müşterek veya iştirak mülkiyet halinde mülkiyet ile mümkündür.Bu mülkiyet biçimi de son yasal değişikliklerle ancak mirasçılar için kullanılan bir malsahipliği şekli.Sizin olayınızda;bir g.menkulü iki kişi satın alıpta,güvene dayalı olarak taşınmaz bir kişi üzerine yağılacaksa,taraflar arasında haricen aralarında yapılacak olan sözleşme,ileride meydana gelecek bir mülkiyet sorununda,tapu maliki görülmeyen ortağı mahkemede zor duruma düşürür.Arada imzalanan harici adi yazılı belge ile,taşınmazda hak sahibi olamazsınız.Sadece taşınmazın alımında ödediğiniz katkı payını yasal faizi ile geri alabilirsiniz.Böyle bir anlaşmayı güvene dayalı da olsa hukuken tavsiye etmem.İyi günler.
|
Alıntı:
açıklamalarınız için çok teşekkür ederim, bakalım anlayabilmiş miyim? Böyle bir tarlayı 20 ytl. ye aldık diyelim, tapu ve noterde sözleşme yapamıyoruz. Sadece aramızda bir adi sözleşme yaptık, bu sözleşmeye fiatı da yazdık. Aradan 5 yıl geçti, anlaşmazlık mahkemeye taşındı ve tarlanın o günki değeri 200 ytl., ben sadece kendi payım olan 10 ytl. ve 10 ytl.nin yasal faizini alabiliyorum, tarla hakkında herhangi bir tasarruf hakkımda olmuyor. Peki, tarlayı aldık ve aramızda satış vaadi sözleşimesi yaptık, kaç sene için geçerlidir? O sözleşmede şu fiata, yarısını şu tarihe kadar satıyorum diyebilir mi? Derse de , sizin açıklamalarınız aynen geçerli olur mu ? Tekrar ilgilerinize teşekkür ederim... |
sayın Tufan,mesajınızı hafta sonu olması nedeniyle yeni gördüm.Beni çok iyi anlamışsınız.Aynen açıkladığınız gibi,katılma payı olarak vermiş olduğunuz 10.000 YTL'nin yasal faizi ile tahsilini isteyebilirsiniz.Satış vaadi sözleşmesine gelince;bu sözleşmenin amacı alıcı ve satıcı arasınsa,bir şartın **** adı üstünde vaadin gerçekleşmesi ve bedelin ödenmesine ilişkin olarak Noterde düzenlenen süresi duruma göre 10 yıl geçerli olan bir sözleşmedir.Ancak,sizin durumunuz için uygun bir özleşme türü değildir.Zira,tapu senedi üzerine olan ortağınız,bu sözlşeme ile size ilerideki bir tarih için taşınmazın yarı hissesini devretme vaadinde bulunamaz,böyle bir vaadin yasa karşısında korunması gerekir.Yani nasıl şimdi müşterek hissedar olamıyorsanız,sözleşme ile de bu hakkınız korunamaz.Dilerim,hayalinizi yasal elverişlilik içerisinde gerçekleştirirsiniz.
|
Sn.AYLAYILMAZ;
yanıtlarınıza çok teşekkür ederim, işime gelmeyen şeyler!:D söylemenize rağmen. Biz, ilerde olabilecek anlaşmazlıkları yasal olarak çözmek istediğimiz için zaten direkt olarak adım atmak istemedik. Zaten tarla sahiplerinden de bir cevap gelmedi, sanırım verdiğimiz fiatı beğenmediler, hayırlısı diyelim, yapacak birşey yok. Ben bir ay önce, içinde zeytin ve incir ağaçları olan bir tarla almıştım zaten, bu alacağımız yer, kısa sürede imara açılabilecek bir yerdi, yani kısa vadeli ve yatırım amaçlı düşünüyorduk, tabii fiatta yüksek olduğu için 2 ortak alalım diye hesap yapmıştık. Ne diyelim, herşey olacağına varır. Ben tekrar yardımlarınız için teşekkür ederim. Hafta sonu yapılacak Bursa yaz toplantımız da sizi de aramızda görmek isteriz. İyi çalışmalar... |
sayın Tufan,nazik davetiniz için teşekkür ederim.Şu günlerde istanbul'dan İzmir'in bir sahil kasabasına taşınma telaşı içerisindeyiz.Biz'de kalabalıklardan daha tenha ve huzurlu bir yerde yaşamayı seçtik.Bu nedenle,hafta sonları toparlanmaya çalışıyoruz.Bundan sonraki toplantılarınızı izlemeye çalışrım.Size iyi çalışmalar.
|
Sn. AYLAYILMAZ;
1999 depreminden birkaç ay evvel, biz de İstanbul' dan göçederken; aynı telaşı, aynı heyecanları yaşamıştık. Biz o zaman ancak Bursa' ya kadar inebildik, siz daha iyisini, kısa zamanda yapmış olacaksınız. Ve ileriki zamanlarda İstanbul' a sadece Turistik amaçlı ! ( gezmek, görmek, eğlenmek ) gidilebileceğini görmüş olacaksınız. Kolay gelsin... |
En iyi kaçış , şehre en yakın kaçışdır
Bir ayağınız şehirde, diğer ayağınız bağlık-bahçelikde olacak ve şehre en fazla 1 saat uzaklıkta olacaksınız. Evet, burası tam orası. Sapanca İstanbula 1 saat 15 dakika, Ankaraya 3 saat Sapanca İstanbul'dan Ankara'ya tren veya otobüsle gidenler, İzmit'ten sonra daldıkları ağaç denizi içinde, birden mavi bir su ile karşılaşırlar. Burası berrak suları ile SAPANCA GÖLÜ' dür. Etrafı ağaç denizi ile çevrili olan gölün, manzarası çok güzeldir. Son yıllarda bu belde çevrenin en güzel mesire ve dinlenme yeri olarak seçilmiştir. Sapanca Gölü'nün kıyıları yeşilin her rengi, çiçeğin her çeşidi, sulardaki berraklığın verdiği mavi ile bir renk cümbüşü içindedir. Yer yer yükselen çınar kokuları, elma ve sebze bahçeleri, meyvelikler, bahçeler arasında uzanan gölgeli yollar Sapanca'yı cennetten bir köşe haline koyar. SAPANCA'NIN COĞRAFİ KONUMU Marmara bölgesinde Sakarya iline bağlı bir ilçedir. Kuzeyinde Sapanca Gölü, doğusunda Sakarya merkez ilçesi Adapazarı, güneyinde Samanlı Dağları, Geyve ve Pamukova İlçesi, batısında da Kocaeli merkez ilçesi İzmit yer alır. Yüz ölçümü I4 km denizden yüksekliği de 36 m'dir. Sakarya'nın yüzölçümü (alanı) en küçük, nüfus yoğunluğu en fazla olan ilçesidir. SAPANCA'NIN YERYÜZÜ ŞEKİLLERİ İlçe toprakları yer şekilleri bakımından iki bölüme ayrılır, Birinci bölümü, Bolu'nun güneyinden uzanan Köroğlu Dağları'nın bölgedeki uzantısı olan Samanlı Dağlan'nın kuzey yamaçları ve bu yamaçlarda oluşmuş vadileri içine alır. Bu bölüm oldukça engebelidir. İkinci bölümünü ise, Samanlı Dağları'nın kuzey eteklerinde Sapanca ilçe merkezinin de yer aldığı dağ eteği ovasıdır. Bu ova dağların kuzey yamaçlarından inen derelerin taşıdığı alüvyonlarla oluşmuştur. Bu dağlardan inen derelerin en önemlileri İstanbul Deresi, Kurtköy Deresi ve Mahmudiye Deresidir. Ayrıca ilçenin en önemli deresi olan Akçay Deresi de Sakarya Nehri ile birleşir. Kuzey Anadolu deprem kuşağı (fay hattı) Sapanca Gölünden geçer. Bu sebeple ilçe. birinci derece deprem bölgesidir. Ancak fay hattının gölden geçmesi ilçe merkezinin ve diğer yerleşim alanlarının depremden daha az etkilenmesini sağlamıştır, ilçe 17 Ağustos 1999 depremini bu sebeple az hasarla atlatmıştır. SAPANCA'NIN SPOR FAALİYETLERİ Su Kayağı: Su kayağı, Sapanca Gölü'nde son yıllarda çok az bir kesim kendi imkanları doğ-rultusunda eğlence amaçlı yaptığı spordur. Yakın bir gelecekte Sapanca'da bu spor dalı da aranan sporlardan biri olacaktır. Yelken: Sapanca Gölü yelken sporuna da çok elverişlidir. Yüzme: Sapanca'da halkımızın %90'nı yüzme sporunu yapmaktadır. Yümeyi hem spor amaçlı hemde eğlence,serinleme ve tatil amaçlı yapmaktadır. KÜREK (Kırkpınar Beldesi) Günümüzde yarışmaya yönelik sporlardan dünya üzerinde amatör uygulamasını en fazla koruyabilmiş birkaç spordan birisidir. Ülkemizde kürek sporu denildiğinde ilk olarak akıllara Sapanca Gölü gelir. Sapanca'nın ve Sapanca Gölü'nün bu spora elverişli olması, parkurlarının bulunması aynı zamanda ulaşım yönünden İstanbul'a yakın olması nedeni ile avantaj teşkil etmektedir. Her yıl düzenlenen Türkiye Şampi-yonaları Sapanca'da yapılmaktadır. Türkiye kürek Milli Takımı antremanlarını ve kampını da Sapanca Gölü'nde yapmaktadır. DAĞ SPORLARI Dağcılık: Sapanca İlçesi dağcılık sporu için çok elverişlidir. Yürüyüş: Halkımız boş zamanlarını değerlendirmek amacıyla dağlara yürüyüş için çıkmaktadır. Sapanca da yürüyüş alanları oldukça fazladır. Avcılık: Sapanca da bir çok insanımız tarafından sevilen bir spordur. Sapanca Dağları avcılık sporu için oldukça elverişlidir. SAPANCA'NIN İKLİMİ İlçe ve çevresinde Akdeniz ve Karadeniz iklimleri arasında geçiş iklimi hüküm sürer. Kışlar yağışlı ve az soğuk, yazlar ise sıcak ve kurak geçer. Ancak yaz kuraklığı Akdeniz iklimine, göre Karadeniz ikliminin etkisi ile hafiflemistir. Yıllık ortalama sıcaklık 13,5 derece, en soğuk ay Ocak, en sıcak aylar ise Temmuz-Ağustos aylarıdır. Yıllık yağış miktarı 500-1000 mm civarında olup orta yağışlı bir yöredir. En fazla yağış kış, en az yağış ise yaz aylarında düşer. Kışları kar yağışları olağandır, ancak yerde kalma süresi azdır. Yörede havadaki nem oranı (bağıl nem ort.%72) oldukça yüksektir. Bu da yaz sıcaklarının etkisini artırarak zaman zaman bunaltıcı havaların oluşmasına sebep olur. Kuzeyden esen rüzgarlar kısın havayı soğutur, yazın ise serinletir. Güneyden esen özellikle, lodos kış ve bahar aylarında etkili olup havanın zaman zaman okdukça ısınmasına sebep olur. Sapanca'da Bitki Örtüsü SAPANCA'NIN BİTKİ ÖRTÜSÜ Sapanca'nın Dağları gür ormanlarla kaplı iken, diğer alanlar meyve bahçeleriyle doludur, İlçe ve çevresi ülkemizin en yeşil yörelerindendir. İlçe merkezinden güneye Samanlı Dağları'na doğru çıkıldıkça orman örtüsü gürleşir. Ormanlık alan, Yanık Deresi'nin göle aktığı, yerden başlar; doğuda Sakarya Nehri'ne, güneyde ise Mühlipınar Deresine kadar uzanır. Yüzölçümü 140 km2 olan ilçede ormanlar 10.543 hektarlık alanla ilçenin %65'ini kaplar.Sapanca' nın dağlarında; yüksek kısımlarda ağaçların çoğu kayın olmak üzere gürgen, çam, köknar, kızıl ağaç, meşe, ıhlamur, kestane ve kavak gibi pek çok ağaç türü bulunur. TARIM ve ORMANCILIK Tarım alanı İlçe yüzölçümünün %30'unu teşkil etmektedir. İlçenin topografik yapısı itibari ile dağlık ve engebeli bir yapıya sahip olması tarım arazilerinin azlığına neden olmaktadır. Samanlı Dağları'nın kuzey eteği ile Sapanca Gölü arasında Sapanca Ovası bulunur. Bu ova Samanlı Dağları'ndan Sapanca Gölü'ne doğru akan derelerin taşıyıp biriktirdikleri alüvyonlardan oluşmuştur. Ova göle doğru gittikçe genişlemektedir. Sapanca Ovası çok sulak olduğundan mısır ekiminden başka tarla tarımına da elverişli değildir. Onun için bölge bütün çalışmalarını bahçe tarımına yöneltmiştir. Meyve ağaçlarının araları da tarım alanı olarak kullanılmaktadır. MEYVECİLİK İlçede tarımsal faaliyetlerin başında meyvecilik gelmektedir. Üretilen meyvelerin büyük bir bölümü iç pazarda tüketilir. Tanrının bereketiyle süslenmiş toprak çok az yerde bu kadar cömerttir. Sapanca Ovasındaki verimli topraklar meyve ağaçları ile doludur. İlçede üretilen erik, kiraz, ceviz, elma, hurma, fındık, armut ve kestane dış pazarlarda satılmakta ve tercih edilmektedir. Ayrıca meyve fidanı üretiminde de son yıllarda önemli artış görülmektedir. SERACILIK, SEBZECİLİK, MANTARCILIK İlçemizde son yıllarda seracılığa ağırlık verilmiştir. 1994 yılında ilçedeki sera sayısı iki iken bu sayı elliye ulaşmıştır. Sapanca'da seracılığa alternatif tarım gözüyle bakılır. İlçede genellikle aile işletmeciliği şeklinde yapılan sebzecilikte, üretilen ürünün hemen hemen tamamı iç pazarda tüketilmektedir. İlçemizde üretim yapan 3 adet mantar tesisi bulunmaktadır. Bu tesislerin üretimleri yıllık altmış ton civarlarındadır. FİDAN ve BAHÇE BİTKİLERİ İlçemizde kazanç getiren diğer iş kolları da süs bitkileri ve fidancılıktır. Birçok aile bu yolda geçimini sağlamaktadır. Üretilen fidan ve süs bitkileri iç ve dış pazarlarda satılmaktadır. İlçemiz fidanlık ve seralarında her türlü meyve fidanı ve bakçe bitkisi bulunur. BALIKÇILIK Sapanca Gölü tatlı su balıkçılığının merkezlerinden biridir. Göl kıyısındaki sazlıklar balıkların üremesi için çok elverişli doğal bir ortam oluşturmaktadır. Bu nedenle göl balık bakımından oldukça zengindir. Jeopolitik durumu Marmara Denizi ile mevcut olan irtibatı halen Karadeniz'e olan akıntısı nedeni ile gölde Karadeniz menşeli eleman kalıntıları ile Akdeniz tiplerine yakınlığı olan bazı balık tiplerinin varlığına rastlanmaktadır. Suyu tatlı olan bu gölde 20 çeşit balığın yaşadığı tespit edilmiştir. Sapanca Gölü Doğal bir akvaryum gibidir. Avlanma, yerli amatör balıkçıar tarafından balıkçı tekneleri ve sandallarla yapılmaktadır. Avlanma ayları Ocak, Şubat, Mart, Ekim, Kasımdır. ARICILIK İlçede geçimini arıcılıkla sağlayan 32 çiftçi mevcuttur. Yıllık ortalama bal üretimi 45 tonu geçer. 30 kovanın üzerinde arıya sahip olan çiftçiler gezginci arıcılıkla uğraşır. HAYVANCILIK Sapanca İlçesinde hayvancılık aile işletmeciliği şeklinde yapılmaktadır. Meraların dar oluşu hayvancılığın gelişmesini önlemektedir. Aile işletmeciliği şeklinde yapılan bu hayvancılıkta elde edilen ürünler iç pazarda tüketilmektedir. Bu ürünlerin ortalama yıllık üretim miktarı 50 ton et, 2000 ton süt şeklindedir. Bu ürünlerin ilçeye sağladığı yıllık tahmini gelir 60 milyar TL civarındadır. SAPANCA' DA FİDANCILIK Doğu Marmara'da yer alan İlçemiz Akdeniz iklim kuşağı ile Karadeniz iklim kuşağının kesiştiği noktada bulunmaktadır. Sapanca Gölü kenarlarında kurulan şirin ilçemizin güneyinde bulu-nan Samanlı Dağları Karadeniz'den gelen bulutların önünü kesmekte ve bol yağışa sebep ol-maktadır. Bu özelliği dolayısıyla kışları ve baharları yağışlı geçmektedir. Bu durum doğanın çok canlı olmasını sağlamaktadır. Bitki örtüsü itibariyle yapraklı cinsler meşe, kestane, çı-nar, defne, ıhlamur, palamut ve kayın ormanlarımızın tabi süsüdür. Sapanca konumu itibariyle de çok şanslı bir durumdadır. Türkiye'nin en büyük metropolü ve tüketim merkezi olan İstanbul'a 120 km., Başkente 330 km, Bursa'ya ise 180 km. uzaklık-tadır. İzmit ve Adapazarı burnumuzun dibindedir. Tertemiz akan dereleri ve içme suyu hav-zası gölümüz ve ormanlarımız burasını turizm açısından da cazip kılmaktadır. Uzun yıllar meyvecilik ve meyve fidancılığı yapılan ilçemizde, yaklaşık olarak otuz yıldır dış mekan süs bitkileri üretimi yapılmaktadır. Üretimde bilinçsiz bir şekilde ibreli türlere ağılık verilmiştir. Babadan dededen gördükleri usulde fidancılık yapan bu insanları bir kooperatif çatısı altında birleştirmek kolay olmamıştır. 2002 yılı içerisinde kurduğumuz kooperatifte 85 üye kayıtlıdır. Kooperatif olarak mevcut durum tespit edilmiş, üreticilerimize işin uzmanları tarafından seminerler verdirilmiştir, yurtiçi fuarları gezdirilmiş, büyük üreticilerle ve peyzajcılarla birebir temaslar sağlanmıştır. Bunun neticesinde kooperatif kurulana kadar formlu, kaliteli bitkiyi tanımayan, makas kullanmasını bilmeyen, başkası yaparsa pazarımız daralır endişesiyle bilgilerini paylaşmayan fidancılarımız düşüncelerinin ne kadar yanlış oldu-ğunu anlamışlardır. Sapanca'da tam bir zihniyet değişikliği olmuştur. Bugün esnafından çift-çisine kadar herkes fidancılığın önemini kavramış ve üretim yapmak için adeta yarış haline girmişlerdir. Tespitlerimize göre aile işletmesi şeklinde iki yüz elli civarında işletme bulunmakta ve bin dönüm arazide üretim yapılmaktadır. Sapanca Gölü'nün içme suyu havzası olması dolayısıyla 0-300 mutlak koruma alanında ve büyük ölçüde atıl vaziyette bulunan üç bin dönüm civa-rındaki arazi fidancılık açısından son derece elverişli durumdadır. Şu an yeni üreticilerimiz saksılı, torflu ve ponzalı üretime geçmişler ve makas kullanmaya başlamışlardır. Zamana bağlı olarak bir kaç yıl içerisinde son derece kaliteli, formlu bitkileri pazara çıkarma şansına sahip olacağız. Özellikle çalı gruplarında, sarmaşıklarda ve özellik isteyen Açelya, Kamelya ve Orman gülü gibi bitkilerin üretiminde iddialı duruma gelmek için çalışmalarımız devam et-mektedir. Ülkemizde şimşir deyince akla gelen tek yer Sapanca'dır. Son iki yıl içerisinde 55 vatandaşımız Kaymakamlık tarafından üretici hale getirilmiştir. Bu yıl en az yüz aileyi daha üretim yapar hale getireceğiz. Hedefimiz İlçemizi hem üretici hem de pazarın oluştuğu bir yer haline getirmektir. Bunun İçin herkesle işbirliğine hazırız. |
Bende ÇATALCA dan arsa arıyorum yaklaşık 5 aydır fakat içime sinen bi yer bulamadım. yolu olması şimdilik en önemli unsur. bir çoğunun su sorunu var ona bi şekilde çözüm getirmeyi planladım elektirikte problem hal böyle olunca dönüm fiyatlarıda 20 civarına çıkıyor. yakında olsun istiyorum sonuçda günübirlik gidip gelcem zamanım yolda geçmesin. durum böyle olunca 5 aydır bir yer bulamıyorsunuz...
|
affedin beni
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Merhabalar,
Arsa arayışlarımız sonunda istedigimiz gibi bir arsa bulduğumuzu varsayarak bazı şeyler sormak istiyorum. Arsamızı **** müstakil veyahut apartman dairesini emlakçı, emlak internet siteleri ve tanıdık vasıtasıyla ulaştık. Gayrimenkulu gitti gördük ve kararımızı verdik pazarlık yapıp el şıkıştık. Şimdi ne yapmalıyız aldatılmamak için. Bildigim kadarıyla satın alacagımız gayrimenkulun tapusunu alıp bölgesine göre tapu kadstro yahut imar müdürlügüne gidilmeli buralara gidilince neler yapılmalı buralar haricinde başka nerelerde nasıl şlemler yapmamız gerekmektedir. Konu hakkında bilgisi olan arkdaşların paylaşımlarını bekliyoruz. Saygılarımla İlker |
Sevgili İlker,
Karar verilecek yer ARSA ise bağlı olduğu belediyeye gidip imar durumunu öğrenmek lazım. Eğer köy mücavir alanı dışında ise yine köyün bağlı olduğu İlin Bayındırlık ve İskan Müdürlüğüne gidip arazinin kaydına ve inşaat yapabilme iznine bakılmalı. Müstakil **** apartman şeklinde konut **** bina ise önce bağlı bulunduğu Tapu Sicil md lüğünden kaydına bakılmalı ve şartlar uygunsa tapuda kayıtlı kişi ile Notere gidip satışı gerçekleştirmeli ve yapılan anlaşma karşılığındaki Gayrimenkul ederini orada ödemeli. Pazarlık yapılıp el sıkıştığınızda şartları bir kağıda döküp karşılıklı imzalamalı (Tapu kaydında ki kişi ile)geçici olarak. Belediye İmar müdürlüklerine gittiğinizde arsanın imar durumunu yazılı olarak isteyin.(Ada pafta parsel no belirterek) İlk aklıma geliverenler bunlar.Diğerlerinide ilave edeceğim. |
Sn Mahmut Leventoğlu,
Şu şekil bişi geliyor aklıma size bir yer gösteriliyor ama siz o kişini verdigi bilgiye güvenmek zorundasınız belki arsanın yeri başka tapu başka, bina ve müstakiller için nu şekil bir problemle karşılaşmamak adına neler yapılmalı. İlker Alıntı:
|
Sevgili İlker ,
Bu devirde güvenmek yerine etraflıca araştırmak gerekiyor. Arsa **** bina komşularından da soruşturmak gerek.Arsa **** bina tapu bilgilerinide sorgulamak gerek daha sonra anlaşma yapacağınız kişinin verdiği bilgilerle örtüşmeli.Eğer örtüşüyorsa satın almayı gerçekleştirmelisiniz.Bütün alışveriş bittikten sonra Arsa ise eğer Tapu Kadastrolara gidip köşe kazıklarını çaktırmalısınız(harçlarını yatırarak)En sağlıklısı bu.Yani bütün herşeyi gerçekleştirdikten sonra bina inşaatına başlamadan önce bu yapılmalı. |
Alıntı:
|
yer tespiti yaptirilmali
Alıntı:
Endisenizde cok haklisiniz... Arsa saticisi size iste arsaniz bu diye her hangi güzel bir yer gösterebilir. Bunu önlemek icin Tapu ile yerin gösterilen yer olup olmadigini tespit ettirebilirsiniz. Yapilmasi gerekenleri söyle siralayabilirim: 1- arsanin fotokopisi ile belediyenin Fen isleri dairesine gidip;arsanin imar durumu,kac kat bina yapabileceginiz,sit vb. sorunlari varmi,yokmu ögrenilir. Bu silemi yaparken arsa saticisi yaninizda olmamali... Zira kücük yerlerde memurlar saticinin sattigi malin eksikliklerini saticinin gözünün icine baka,baka söyleyememektedirler. 2- tapu kadastro`dan size gösterilen yerin tapudaki yer olup olmadiinin tespitini istersiniz. Bunun icin iki kadastro memurunu tapudan arabayla alip arsaya götürmek ve islem bittikten sonra geri götürmek zorunlulugu vardir.Bunun icin ödenecek rakam: arsa sayet yerlesim yerinin icinde ise 80-100 ytl.civarindadir. 3- satis tamamlanip tapu alindiginda da yine kadastrodan iki memuru götürüp arsanin köselerine kazik caktirmak gerekir. Sevgili dost umarim size yararli seylerdir yazdiklarim... AYRICA Gökceada`da uygun fiyata nefis arsalar var...Turizm **** tarim üzerine is yapmak isteyenlerede ciddi tesvik kredisi var.Ilgilenenlere duyrulur. Selam ve sevgilerimle |
Ben de Altınoluk tan yer almak istiyorum.Oraları bilen, yardımcı olmak isteyen arkadaşlarımız var mı acaba?Ağustos sonu orda olacağım.İnşallah hayallerimiz gerçekleşir dostlar.
|
Sevgili Cemo Altınoluk a gidince beni arayın :)Özelinize telefon numaramı bırakıyorum.
|
Forum saati Türkiye saatine göredir.
GMT +2. Şu an saat: 08:01. (Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.) |
Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025