agaclar.net

agaclar.net (https://www.agaclar.net/forum/)
-   Buralardan Çekip Gitmek (Ev yapımları) (https://www.agaclar.net/forum/buralardan-cekip-gitmek-ev-yapimlari/)
-   -   Yer seçimleri ve arsa arayışları (https://www.agaclar.net/forum/buralardan-cekip-gitmek-ev-yapimlari/3201.htm)

hosseda 22-07-2008 18:13

Merhabalar,
Gayrimenkul alımında dikkat çekmemek çok mühimdir. Diyelimki bir köyde arsa buldunuz ve fiat ve konum itibari ile arsa size çok uygun. O andan itibaren alıcı olduğunuzu etrafa fazlası ile duyurur iseniz o arsa büyük ihtimal ile sizin alacağınız fiattan veya biraz üzerinden başkasına satılacaktır. Yukarıda arkadaşlarca yazılan araştırmalar tabii ki çok mühim ama bunları herkese duyurarak yapmak o arsa için iç çekmekte olan ama nasılsa satıldığı yok zamanı gelince alırım diyenleri harekete geçirecektir. Şunu unutmamak lazım, beğendiğiniz gayrimenkulden büyük ihtimal ile başka bir tane daha yok. Yani siz tek olan bir malı almaktasınız. Onun için bir gayrimenkule alıcı oldu iseniz ( aldatılma halleri dışında) hiç sallanmadan işi bitirmelisiniz. Aksi halde insan bakar kalır arkasından.
Hoşçakalınız.

dkp 22-07-2008 20:40

Sayın cemo,Altınoluk çok pahalı bir bölge ne öğrenmek istiyorsanız sorabilirsiniz.Tek tek cevaplayabilirim.

cemo 26-07-2008 20:22

Arkadaşlar hepinize teşekkür ediyorum..
Yerinde araştırmak en güzeli dediler.Ağustos sonu görüşmek dileğiyle.İnşallah oralarda benimde ekip dikecek bir bahçem olur.Balkonlarda debelenmekten yoruldum da:p

ilker_eroglu 04-08-2008 09:55

Merhabalar,

Hisseli bir arsamız var ve satışı konusunda sorun yaşıyoruz hisseli olması nedeniyle satılmıyor hissedarlar arasındada çok ucuz fiyata alıcı buluyor.
Bu nedenle imar ve ifrazını yaptırmamız gerekiyor.

Belediye ile yapmış oldugumuz görüşmelerde hisse sahiplerin tamamının başvurması gerektigini söylüyor on kişi etrafımızda onları biliyoruz geri kalan 80 parsel ise emlakçıya ait emlakçıda imar ve ifraza yanaşmıyor çünkü tarla olarak ekiliyor ve gelir saglanıyor bunlara ek olarak belediye arsamızın bulundugu tarlayı tarım alanı kabul etmiş bu bilgiler ışıgında paylaşımlarınızı rica ederim.

Saygılarımla

İlker

açık-pozisyon 04-08-2008 13:48

Sayın ilker_eroglu,

Öncelikle şu çok önemli; tarlanız gerçekten tarım alanı mı, köy alanının dışında ve etrafı uçsuz bucaksız tarlalarla mı kaplı yoksa yerleşim alanı içerisi sayılabilecek bir yerde ama 18 (ifraz) uygulaması geçmediğinden imar planı içerisinde mi değil? Yani gerçekten tarla mı yoksa tapuda tarla gözüken tarla olmayan bir yer mi?

Eğer ikinci dediğim ise
- tapu memurları ile sıcak ilişkisi olan bir emlakçı bulunuz
- tapu memuruna "satmak istediğim arazi/hisse tarım arazisi değildir" diye yazı veriniz ve bu emlakçı vasıtası ile tapu memurunu bir miktar memnun ederek yazının kabulunu sağlayınız
- hissenizi satmak istediğiniz kişiyi de konu hakkında bilgilendiriniz
- verdiğiniz beyan yazısı sayesinde satışı gerçekleştiriniz

Araziniz tam olarak nerededir, kaça kaç hisselidir. Eğer ilgi alanıma giren bölgelerden biri ise emlakçı konusunda size yardımcı olabilirim. Özelden mesaj atabilirsiniz...

ilker_eroglu 05-08-2008 06:30

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi açık-pozisyon (Mesaj 265059)
Sayın ilker_eroglu,

Öncelikle şu çok önemli; tarlanız gerçekten tarım alanı mı, köy alanının dışında ve etrafı uçsuz bucaksız tarlalarla mı kaplı yoksa yerleşim alanı içerisi sayılabilecek bir yerde ama 18 (ifraz) uygulaması geçmediğinden imar planı içerisinde mi değil? Yani gerçekten tarla mı yoksa tapuda tarla gözüken tarla olmayan bir yer mi?

Eğer ikinci dediğim ise
- tapu memurları ile sıcak ilişkisi olan bir emlakçı bulunuz
- tapu memuruna "satmak istediğim arazi/hisse tarım arazisi değildir" diye yazı veriniz ve bu emlakçı vasıtası ile tapu memurunu bir miktar memnun ederek yazının kabulunu sağlayınız
- hissenizi satmak istediğiniz kişiyi de konu hakkında bilgilendiriniz
- verdiğiniz beyan yazısı sayesinde satışı gerçekleştiriniz

Araziniz tam olarak nerededir, kaça kaç hisselidir. Eğer ilgi alanıma giren bölgelerden biri ise emlakçı konusunda size yardımcı olabilirim. Özelden mesaj atabilirsiniz...

Sayın açık-pozisyon,

Arsamızın içersinde bulundugu tarlanın sağında ve solunda yapılaşma mevcuttur.

Farklı belediyelerin farklı mahalleri arasında kalmıştır.

Arazi Çerkezköydedir ve 90 hisselidir.

Saygılarımla

İlker

İlker

açık-pozisyon 06-08-2008 08:39

Maalesef o bölge ile ilgilenen tanıdığım gayrimenkul uzmanı yok... Ama dediğim gibi tapu memurları ile sıcak ilişki içinde olan bir emlakçı / arsa tüccarı bulabilirseniz olayı dediğim şekilde halledebilirsiniz...

ilker_eroglu 06-08-2008 09:22

Sn açık-pozisyon,

ilgi ve alakanız için tesekkür ederim.

Saygılarımla

İlker

Emine Aktaş 06-08-2008 09:26

İlker bey, siz çözüm bulursanız, bize de örnek teşkil etsin. Benzer bir durum, bizim de başımızda. Ama çözüm olacağını düşünmediğimiz için öylece bıraktık. Verasetli çok arsamız var, dolayısı ile hiç arsamız yok...

Mahmut Leventoğlu 06-08-2008 18:54

Aslında veraset yolu ile intikal eden taşınmazların Hukuki yollarla gereğinin yapılması bence bir VATANDAŞLIK GÖREVİ OLMALI Çünki bir süre sonra içinden çıkılmaz bir hal alacak ve evlatlarımız bize biraz surat asacaklar.Kaldıki bu parçalanmalarla herkesin elinde saksı toprağı kadar yer kalacak. Bence bu tip konularda ulusal bir kampanya başlatıp Hukuki yollarla gereğinin yapılması lazım. Ben Sütçülerde ailemizden bizlere düşen taşınmazlar konusunda bir Avukata yetki verdim. Düşünebiliyormusunuz 75 m2 arsa 26 hisseye bölünecek ve 3 kat imarı var. Şimdi bu 26 kişi zaten bir araya gelemiyor **** herhangi birisi satın almak için çaba göstermiyor.Bende en iyisi hukuki yollar deyip bir Avukat aracılığı İzale-i Suyu davası açtım. En sağlıklısıda bu bence .Hiç olmazsa alan kişinin işine yarar.Kanuni olduğu için de kimse alınıp gücenmez.

Ayrıca Miras malı diye ülkemizin birçok yerinde bu tip taşınmazlar bakımsızlıktan harap olmakta,bağlar bahçeler inanılmaz hallere gelmekte vede en kötüsü bakılmadığı için kontrolsüz yağışlar ve doğal etkilerle içler acısı hale gelmektedir dolayısı ile bizlerde duygusal olarak çok üzülmekteyiz.
Bence bu konuda ulusal bir kampanya başlatılmalı diye düşünüyorum.

Sanıyorum bu konuda bizleri en iyi Yücel Özlem ağabey aydınlatabilir.

kiwici77 09-08-2008 00:10

Sayın Onder Yıkdız, Sapanca'yı coğrafya öğretmeni edasıyla çok güzel tanıtmışsınız ama keşke şort ve tayt giyen sporculara son 1 yılda 2 kere yapılan sözlü ve fiili sataşmalardan da bahsetseydiniz...

Çünkü ancak o zaman bir yerin bizim kaçış planlarımızın içinde olup olmadığını anlayabiliriz...

Doğal Doğa 09-08-2008 22:50

Sayın İlker Eroğlu ve ilgilenen diğer arkadaşlar arazideki bir arsanın doğruluğunu;
1.(mücavir alan sınırı dışında ise) çevresindeki belirgin bir işaretten(Tepe, dere yatağı, göl, ana yol veya köy yolları) faydalanarak bu işaretlere göre konumunu hafızanıza gerekirse bir yere not alın.

2.Kadastro müdürlüklerinin tamamında tüm paftalar mevcuttur. Tapu üzerindeki pafta ve ada numarasından arsanın yerini bulun ve daha önce işaretlediğiniz yerleri görmeye çalışın.
gerekirse bir cetvel yardımıyla ölçün.

3.Emin olduktan sonra pafta üzerinden o parselin numarasını tapu müdürlüğünde aramalısınız. Tabii türkiyedeki tapu müdürlüklerindeki durum malum herşey olabilir dikkatli olmak lazım. Buyazdıklarım basit herkesin kolayca uygulayabileceği bir yol tabiiki güvendiğiniz bir haritacıya da arzi ve paftalar gösterilebilir. Kolaylıklar diliyorum.

Mehmet Can 21-08-2008 21:04

sakın bergama kozak için kaçış planı yapmayın.burası berbat biyer.insanlarımız o kadar medeniyetsizki çatalı sağ eliyle tutuyorlar.:)

kazim polat 22-08-2008 14:22

Arkadaşlar!
Buralarda hiç de alışık olmadığımız tavırlar yeralmaya başladı. Neler olduğunu anlamış değiliz, lütfen biraz daha dikkatli olalım yazarken!

Mehmet Can 24-08-2008 17:55

sayın Kazım bey kastettiğiniz benim yazdıklarımsa evet biraz ağır ama gercek.biz köylerde yaşayan halk şehirlilerin köylerimize yerleşmesinden tedirgin oluyoruz.çünkü bunu son yıllarda apacık görüyoruz.Sadece pazar günü piknik için gelen yabancılar köylülerin yaşamını sürdürdüğü tertemiz baktıkları doğayı mafedip gidiyorlar.bir pazar gününde u kadar zarar veren ya o köylerimize yerleşirse neler yapmaz acaba hiç düşündünüzmü????bunları fotoğraflayıp burada sergilemeyi düşünüyorum

Mehmet Can 25-08-2008 00:27

****** çevre bilinçi olan kişileri aramızda görmek bize mutluluk verir.Ama şu konuda size nasıl güvenebilirim ki;nitekim benim köylülerime biz kurtlu elma ,üzüm vs...istemiyoruz diyerek zehir kullanmayıda şehirliler öğretmişti.annem veya köylüler bulaşıkları külle yıkardı şehirliler tetarjan kullanmayı öğretti.komşum ilaç kalıntılarıntan mide kanseri oldu öldü.Ben kültürlerin karışmalarına karşıyım.nasıl ben köyden şehire indiğimde sol elimle çatal tutmadığım için şehirliler tarafından ''aaa bak medeniyetsize bak''diye bir sözle karşılaşıyorsam şehirlilerde köylere geldiklerinde değişik sorunlarla karşılaşacaklardır.Lakin misafir olarak kim gelirse gelsin başımızın üzerinde yeriniz var

Oğuz Karsan 25-08-2008 18:35

enigma_6643 'ün endişelerine katılıyorum. Haksız sayılmaz.
 
Merhaba,

Sn. enigma_6643' ün endişelerine katılmamak elde değil.

Büyükşehirlerden, küçük Anadolu ve kıyı kasabalarına giden kişiler daha sonra orada yaptıkları icraatlar ile o güzel köy, belde ve kasabaları olumsuz etkilemiş ve şehirlerdeki yaşamlarından buralara taşıdıkları alışkanlıklar nedeniyle bu güzel yerleri de şehirlere çevirerer adeta tahrip etmişlerdir.

Bodrum, Marmaris, Kuşadası, Mersin, Silifke, Ayvalık, Patara, Erdek, Altınoluk, Şile, Yenifoça, ve ekleyebileceğimiz yüzlercesi malesef enigma_6643'ün korktuğu biçimde bu günkü hallerine getirilmedi mi? Bu yerleşimlerin 1970 li yıllardaki hallerini eski resimlerden görünce tahribatın boyutunu daha iyi anlayabiliyoruz.

Bu güzel beldelerde yaşayanlar da şehirlere geldiklerinde, istemeden de olsa mutlaka bazı zararlar veriyorlar. İnsanların seyahat özgürlükleri kısıtlanamayacağına göre, Bu problemin çözümü zor görünüyor. Şehirliler köylere, köylüler ise şehirlere bazı olumsuzluklar taşıyor.

Aslında çaresi var. Önce eğitim sonra insanlara saygı. İnsan gibi davranmayıp etrafına zarar verenleri, önce ikaz edip sonra görevlilere şikayet etmek de hepimizin görevimiz sanırım.

Saygılar.

caretta 25-08-2008 23:46

Şimdi bir şehirlinin Sn.Enigmaya çatalı sağ elle tuttuğu için dalga geçmesinin ceremesini biz mi çekeceğiz..? :))
Hoş; biz gereken yerde sağ elle de çatal tutmasını seven insanlarız çoğunlukla,yaparızda.. ama
sapla samanı karıştırmayalım bence.Ne tüm şehirliler (Sn.Enigma)sizin anlattığınız kadar kötülüklere açık ve insanlara bunları yaymaya çalışan bulaşıcı hastalıklar gibi..Ne de tüm köylüler sütten çıkmış ak kaşık.
İnsanların nerede yaşadığı onların kişiliklerine etki eden bir faktör olabilir ama öncelikle insanlık adına iyi ya da kötü diye ayırmamız gerekmez mi, şehirli ya da köylü yerine..
Sn.Enigma gibi kimsenin buraya gelmeyin diye bir lüksü olamaz en azından böyle şansımız olsaydı Türkiye de başka bir şehir yokmuş gibi herkes İstanbul'a koşmazdı.Orayı kurtarırdık.İnanın bu kadar çok tercih edilmeden önce orası da en az köylerimiz kadar güzel ve harika bir yerdi ( hala da öyle:))
Bu tarz söylemlerin kimseye bir faydası olacağını sanmadığım gibi bizi bir yere götüreceğine de inanmıyorum.
Bence nasıl daha iyi yaşayabileceğimizi ve nereden gelirsek gelelim hayatı nasıl daha iyi paylaşmaya çalışacağımıza kafa yorsak nasıl olur..?

hosseda 26-08-2008 17:24

Sayın enigma 6643,
Kültürünüzü, daha doğrusu yaşamınızı bizlerden sakınmanızı aslında sevmemek mümkün değil.

Bundan çok uzun bir süre önce bir büyük gazetenin pazar ekini sabah okumak için açtım ve beynimden vurulmuşa döndüm. Gökovada orman yolu hariç karadan ulaşımı o tarihte mümkün olmayan bir koyu (Löngöz) iki sahife olarak resimler ile anlatmaktaydı bir seyyah. Çok söylendim kendi kendime ve ahtapot burayı da buldu dedim içimden. Şimdi o koylarda teknelere bile yer kalmadı demirlemek için desek yanlış olmayacağı gibi, Marmarisden günü birlik karadan balık tutmaya gelende gırla tabii. Dünya da böyle kaç tane koy varki onlar hoyratca harcansın.

Bunun yanında yine bir sitede Kaçkar dağlarının doruklarına nasıl turlar düzenlendiğini okumuşdum ve dayanamadım yorum yazdım oraya " insaf bırakın buraları bari kendi haline" diye.

Sizin yöreniz de özel ve inanıyorum ki o dağların tüm yerlisi özel kişiler ki oraları kültürünüz ile beraber bu günlere taşımıssınız. Ancak unutmayın ki bize yerleri sizler satmaktasınız. Bu işe karşı koymanın tek yolu var oda ne paha biçilirse biçilsin dayanmak. Ama gün o gün değil. Siz dayansanız yarın çocuklarınız dayanamayacak. Köylünün geliri ortada. Yerler her yıl katlanarak fiatlanmakta iken sizlerin geliri maalesef artmamakta. Ne yazıkki ters bir orantı var. Umarım dayanırsınız ve yabancı almazsınız yörenize. Ancak şunu da unutmayın, eğer yerleriniz satılacak ise hiç değilse sn. MeyveliTepe gibi tabiata saygılı ve duyarlı kişilere satılmasına gayret etmeniz en güzel çözüm diye düşünüyorum.

Hoşçakalın.

MeyveliTepe 26-08-2008 22:24

Sn.Hosseda,
Teşekkür ederim, iltifat etmişsiniz.

Bu konuya niye müdahil oldum bilemiyorum. Sanırım Sn.Enigma_6643'ün yazındaki biraz uslup çokça da önyargı sebep oldu. Fakat aynı zamanda da "şehirlerin deniz kenarlarına, koylara veya genel olarak kırsala yayılmasın"nın da "şehirden kırsal yaşama kaçış" diye algılanabildiğini farkettim.

Belki de bu yazışmaların faydalı tarafı, çokça sözünü ettiğimiz "kaçış"ın ne anlama geldiğini tekrar etme fırsatı olacak, en azından benim açımdan.

Bir grup kişinin şehir dışında, söz gelimi köyde, hatta (diyelim ki) Bergama'da büyükçe bir arazi alıp orada siteler inşaa etmesi, giderek alış veriş merkezleri, diskotekler, barlar vb. eklenmesi (ki Sn.Oguz_Karsan'ın adını andığı yerlerin başına gelen budur), şehirli nüfusun elde ettiği sermaye birikimini dilediğince tatil yapabileceği sayfiye yerlerine yatırma çabasının ve sürecinin bir sonucudur.

Bana göre, şehirde yetişmiş birinin şehir hayatını terkedip bir köyde veya köy yakınında bir bahçe alıp yerleşmesi, bu bahçede fidan dikmesi, sebze, çiçek yetiştirmesi başka bir şeydir. Bu şehirli artık metropol hayatı yaşamak yerine o köyde insanlar ne yapıyorlarsa, nasıl yaşıyorlara öyle yaşıyordur. Fazladan, herhangi bir şekilde metropol yaşantısı özlemi veya özentisi yoktur. Olsa olsa, daha iyi tarım yapabilmenin yollarını araştırıyordur, köylerde yaşamakta olanlar kanıksadıkları için yeni şeyler öğrenme ihtiyacı hissetmezken, yeni gelen "köylü" sürekli sorguluyordur, vs. Benim anladığım böyle bir şey.

Söz gelimi, Meyvelitepe'nin bulunduğu bölge imara açılır, birileri gelir site filan kurar diye ödümüz patlıyor. DSİ'nin sulama göleti projesi vesilesiyle bizi de içine alan genişçe bir alan tarım bölgesi ilan edilip, uzunca bir süre "imara açma" olasılığını yok etti de rahatladık.

Naçizane tavsiyem şudur. Köyde yaşayan vatandaşlarımız bu anlamda şehirden kaçan birini bulurlarsa kaçırmasınlar. Hatta arazi fiyatını da makul tutsunlar. Bu şekilde gelenlerin köye, kırsal yaşama, tarıma çok katkıları olur, herkes kazanır ve mutlu olur. Öteyandan bir çok köylümüz, "buraları imara açılsa da arazileri, tarlaları iyi fiyata satsak, sonra da şehire gidip yerleşsek" beklentisi içinde. Bizim köyde komşuların çocukları arazileri, bahçeleri olduğu halde gidip bir fabrikada akşama kadar cıvata sıkmayı tercih ediyorlar. Bu yüzden komşular ikide bir çocuklarıyla bizi bir araya getirip terapi seansları :) düzenlemeye başladılar, çocukların ellerindeki ve gözlerinin önündeki değerleri görmelerine yardımcı olalım diye. Bu da yaşamın bir başka çelişkisi olsa gerek...

kazim polat 27-08-2008 10:59

Ne de güzel anlatmışsınız sevgili Meyveli Tepe. Tarla komşularım çok iyi insanlar, çok da yardımseverler. Ne zaman görseler beni yanıma gelmeden geçmiyorlar sağolsunlar."Ya hocam, biz buralardan kurtulalım diye bakıyoruz, siz kalkmışınız buraya gelmişiniz, sizde hiç akıl yok mu?" diyorlar, ayağımdaki naylon çizmelere hayretle bakıp.
Arazimizi satın aldığımız Ahmet ağabey dünya tatlısı birisi. Dönümlerce arazisi ve de kestanelikleri var. Oğlu endüstri meslek lisesinde okuyor. Bulunduğumuz ilçeden küçük bir ev aldılar bizim aracılığımızla. Ahmet ağabey diyor ki:"Bizim oğlanın okuyacağı yok, askerden sonra sanayide bi işe girer, evlenir başını sokacak bir evi olsun." Ben anlam veremiyorum bukadar imkan ve de güzellik nasıl olur da görmezlikten gelinir diye.

MeyveliTepe 27-08-2008 11:10

Çok haklısınız Sn.Kazım Polat. Bu sanırım, insanın zaten elinde olanı görmeme körlüğü olsa gerek..

Mehmet Can 27-08-2008 19:12

merhaba cevre dostları
 
1 Eklenti(ler)
Bu resimdeki köyde siz yaşasaydınız, siz yabancıların gelip yerleşmesinden(bir kaç aileyi kastetmiyorum) düzenin bozulmasından rahatsızlık duymazmıydınız.

denizakvaryumu 27-08-2008 21:30

Yabancılar neden düzeni bozuyor anlamadım. Kurallar şehirde de köyde de aynıdır.

Kurallara saygılı insanlar, her yerde saygılıdır. Köy-şehir fark etmez.

Kurallara uymak istemeyen insan için de köy-şehir yine fark etmez.

Yani yabancılar diyerek bir genelleme yapmak yerine, düzeni bozan yabancılar deseniz daha doğru olur.

Mehmet Can 27-08-2008 22:04

Özür dilerim herkezden.Bakın burada bile uslubumu ve imla kurallarına uymayı becerememi eleştiren aranızda beni istemeyenler var.Bazen kime nasıl cevap vereceğimide şaşırıyorum.Bundan çok değil köyün 5 yıl önceki durumuyla şimdiyi kıyaslıyorum ve aradaki farka baktığımda bu tavır ortaya çıkıyo.

MeyveliTepe 27-08-2008 23:04

Sn.Enigma_6643,
Köyünüz çok güzel, güle güle oturun. Kendi adıma yakınından bile geçmiyeceğime söz veririm..

Yanlız nasıl oldu da Sarımsaklı'daki bir zeytinliği satışa çıkarmışsınız anlam vermedim, üstelik de Ankara'dan birine teklif etmişsiniz :))

caretta 28-08-2008 00:21

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi enigma_6643 (Mesaj 272240)
Bu resimdeki köyde siz yaşasaydınız, siz yabancıların gelip yerleşmesinden(bir kaç aileyi kastetmiyorum) düzenin bozulmasından rahatsızlık duymazmıydınız.

Ben şahsen duymazdım :) Hatta sizin oralara birilerini yollamayı bile düşünüyorum :) En azından bizlere laf yetiştirmeye vaktiniz kalmazdı onlarla uğraşmaktan :)))

kiwici77 28-08-2008 01:32

Sayın enigmanın duyarlılığına saygı duymak gerekir bence, benim yaşadığım yer 11 yaşımdayken köydü, belediyelik oldu ve liseyi bitirmeden ilçe oldu.
Fakat sayın enigmanın da bu siteye zaman ayıranların ne denli duyarlı kişiler olduğunu bence site formatından anlaması gerekirdi. Tuzla tersanesinin alternatifi ve yedeği olan Altınova tersanesi istihdama başladı, bir de benim yerimde olsaydın eğer? ne düşünürdün?

sakagun 28-08-2008 09:42

Enigma'ya hak veriyorum. Bir yere yerleşeceksek, oranın kültürünü bozmadan ayak uydurmalıyız. Nasıl Bostancı sahilinde piknik yapan bazı insanlara basın yoluyla hakaret edecek kadar tepki gösteriliyorsa, köyde de köyün yaşam tarzına uymayan insanların garip karşılanması doğaldır.

İnsan bir yere yerleşecekse oraya uymalıdır.

kazim polat 01-09-2008 20:28

Arkadaşlar lütfen şu anlamsız çekişmeye bir son verelim. Sitemizde çevre duyarlılığına sahip olmayan üye olduğunu sanmıyorum. Burada ortak bir amaç için bir şeyler paylaştığımızı, çabaladığımızı düşünüyorum. Belki de içimizden bazıları anlatmak istediklerini tam da anlatmak istedikleri gibi ifade edemiyor, buradan kaynaklanıyor bu anlamsız çekişme. Hadi lütfen ağaçlar.net'in diğer sitelerden farklı olduğunu gösterelim.


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 05:49.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)

Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025