![]() |
Alıntı:
|
Suat Bey merhaba,
Ben yeni üyelerinizdenim. Yazılanları okurken sizin Çanakkale'de ev yaptırdığınızı öğrendim. Ben de Lapseki ilçesi Suluca köyünde bir ev aldım, tadilat yaptıracağım ve iyi bir ustaya çok ihtiyacım var. Sakıncası yoksa sizin Ali Usta'yla tanışmak isterim. Nasıl ulaşabilirim, bilgi verirseniz çok sevinirim. teşekkürler daha sonra belediyeye gidip inşaat ruhsatını aldık..benim tanıdıgım ( ki kardeşimin evinide yapmış olan usta) ali ustaya işi verdim ve istanbula işimin başına döndüm...benim ustam çok dürüst bir ustadır...en azından benim ve kardeşimin evini bizim hiç başımızı agrıtmadan bitirdi...bu konuda şanslıyım gerçekten...ev bitti gel de evini sana teslim ediyim dedi ... |
Alıntı:
|
Merhaba Arkadaşlar
Ben yeni üyelerdenim, sitenin işleyişini yavaş yavaş öğreniyorum. Öncelikle ilgilendiğim konulardaki yazışmaları okuyorum. Sanırım ben buralardan kaçıp gitmek için bir adım atmış olanlara dahilim. Çanakkale'nin bir köyünde bahçeli bir ev aldım ve 4 sene sonra temelli orada yaşayacağım. Bugünlerde acil bir bilgiye ihtiyacım var. Kuyu açtırmak istiyorum. Bir mühendislik şirketinden fiyat aldım. Dalgıç pompa ile çalışaçak bir kuyu açmak için fiyat verdiler. Sanırım başka çeşit kuyular da açılabiliyor. Yani kısaca kuyu açmak ile ilgili bilgiye ihtiyacım var. Konu hakkında bilgisi olanlardan yardım rica ediyorum. teşekkürler inci |
Alıntı:
|
Alıntı:
Yeraltı sularının hepsi devletin(DSİ) zimmetinde.Kuyu açmak için resmi makamlardan izin gerekiyor.Diyelim bu izini aldınız,kuyunuza bir sayaç takıyorlar ve bu sayaç üzerinden sizin suyunuzdan ücret alıyorlar.Kuyunuzun bulunduğu yere göre de; birde atık su parası alıyorlar.Kuyu işini yakından bildiğim için ve de yaşadığım için bunları size yazıyorum.Benim önerim, resmi makamlara haber vermeden kendi olanaklarınız ile (kuyu açan firmalar aracılığı ile) bir kuyu açmanız.Bugün Türkiyede kullanılan kuyuların çok büyük bir kısmı ruhsatsızdır.Bu guruba çok büyük su tüketen firmalarda dahildir.En azından bunu Bursa bölgesi için söyleyebilirim.Kuyuya ruhsat almak,deveye hendek atlatmak gibi bir olaydır... Bulunduğunuz bölgeye göre 4-200m derinlikten su çıkartabilirsiniz.Suyun kalitesi her zaman içmeğe uygun olmayabilir.İyi bir kuyucu bulmanız gerekir. Başka bilmek istediğiniz detaylar var ise yardımcı olabilirim. İyi günler dileğiyle.. |
teşekkürler
Alıntı:
Sanırım ben de ruhsat alma işine hiç girmeyeceğim, ama su etüdünü bir jeolog yapacak, hiç olmazsa elimde bir belge olacak. Benim öğrenmek istediğim kaç çeşit kuyu açılabiliyor, hangisinin uygun olduğuna nasıl karar verilir? Bana dalgıç pompalı önerdiler, bir de santrüfüjlü, tulumbalı bir sistem varmış.. Benim arazim ev bölümü hariç 1200 m2 civarında, şu anda fazla ekili bir alan yok, meyva ağaçlarım var. Yavaş yavaş kendim düzenlemek istiyorum ama ilerde bol çiçeklerim, sebze bahçem ve biraz daha ağacım olacak. Dolayısıyla ileriye dönük bir yatırım yapmak istiyorum ve de yanlış yapmamak istiyorum :)) |
Alıntı:
Suyun toprak altında iki seviyesi vardır.Dinamik ve statik.Fazla detaya girmeden , su seviyesi toprak altında mevsimsel olarak yükselir ve alçalır.Sizin suya ulaşabileceğiniz seviye(kuyu kazarak veya toprağın içine çakacağınız boru ile) her zaman suyu yukarı alabileceğiniz bir sisteme gereksinme gösterir. Kuyu kazarak bu seviyeye ulaşamayabilirsiniz.Bu iş için en ideal yol suya bir boru yardımı ile ulaşmaktır.Yeraltı suyu ile toprak seviyesi 6m ve daha fazla ise santürfüj pompa ile suyu çekemezsiniz.Belli bir derinliğe kadar bazı özel düzeneklerle (çekvalf -tulumba gibi) zaman zaman su alabilirsiniz.Zaman zaman beklemek durumunda kalırsınız.En ideal yol su derinde ise dalgıç pompadır.Dalgıç pompalarla 200-300 m derinliklerden su alabilirsiniz. Burada sistem şu şekildedir:Toprak üstünden yer altındaki suya ulaşana kadar yere 10-100cm çapında boru çakılır.(sizin için 10 cm çapında boru yeterlidir.) Bu borunun suyun olduğu bölgelerine delikler açılır.Bu borunun içine daha ince ve ucuna dalgıç pompa monte edilmiş bir boru salınır.Bu boru geniş borunun dibine kadar gönderilmez,kuyunun derinliğine göre daha yukarıda bir seviyede bırakılır.Bu seviye hiç bir zaman susuz kalmayacak bir seviye olmalıdır.Dalgıç pompalar susuz çalışmazlar.Susuz çalıştıklarında kısa bir süre sonra yanarlar.Tamirleri de çok pahalıdır.Çünkü pompanız borunun içinden çıkarılmak zorundadır. Bana göre dalgıç pompa zahmetsiz ve daha kullanışlıdır.(kuyu derinliği fazla ise) Su seviyeniz 4-5m de ise santürfüj pompa daha kullanışlıdır.Hatta bu derinliği bir tulumba ile de idare edebilirsiniz. Su derin de ise bu işi alet ve edevatı olan bir firmaya yaptırmanızı öneririm. Selamlar |
.Çünkü pompanız borunun içinden çıkarılmak zorundadır.
Bana göre dalgıç pompa zahmetsiz ve daha kullanışlıdır.(kuyu derinliği fazla ise) Su seviyeniz 4-5m de ise santürfüj pompa daha kullanışlıdır.Hatta bu derinliği bir tulumba ile de idare edebilirsiniz. Su derin de ise bu işi alet ve edevatı olan bir firmaya yaptırmanızı öneririm. Selamlar[/QUOTE] Eyüp Bey Gerçekten çok teşekkür ederim, açıklamalarınız çok yardımcı oldu. Bu işi bir mühendislik firması ile çözmenin de doğru olacağını gördüm. Çok sağolun.. Anlamadığım birşey olursa tekrar sizi rahatsız ederim.. iyi akşamlar |
Alıntı:
Alıntı:
|
Alıntı:
Size ufak bir örnek: Benim işletmemin günlük su tüketimi 50 ton idi ve benim işletmem Bursada çok küçük boyahane sayılırdı.Fakat atıksu parası ödüyordum.Ödenmesi de gerekir.Fakat günlük tüketimi 1000t/gün olan onlarca boyahane atıksu parası ödemiyordu.O tarihte Bursada atıksu parası ödeyen işletmeler bir elin parmakları kadar azdı.Devlet maalesef diğer işletmeleri bulamıyordu!! Bugünkü durum bundan çok farklı değil. Aslında su konusu başka bir başlığı gerektirir. Bu konuda çok şeyler yazılabilir... Selamlar |
Merhaba Malina,
Doğal kaynakları bilinçsizce kullanmayacağım için çok suçlu olduğumu sanmıyorum. Benim köyümün ismi (Suluca).. gerçekten deniz seviyesinde tatlı su çıkıyor, herkesin bahçesinde bir kuyusu var. Zaten muhtarlık da bahçe sulamaları için kuyu kullanılmasını istiyor, köyün kendi su dağıtım şebekesi var, oradan bahçe sulamak yasak. Ben bu kuyuyu gerçekten bu işi bilen birilerine yaptırtmak istiyorum. Daha sonra da suyu ziyan etmeden en efektif nasıl sulama yapabilirim onu araştırıyorum. |
Size kesinlikle katılıyorum :)
Ama biliyorsunuz hukuk böyle işlemiyor. Kendinizi diğerlerine bakın önce diye savunamazsınız değil mi? Bu konuyu ayrıca açarsanız sevinirim. |
Kuyu açma işine yasal bir düzenleme geleceğini biliyorum.
Tarımsal yapıda izin alınması şu an hatırlamadığım bazı sorunları getirdiği ve bazı tarımsal yapılanmaları engellediği için meydana gelen tıknıklıklara çözüm amaçlı olarak yasal bir çözüm gelecek izin alma sınırlarını daraltacaklar. Ancak ne zaman olur bilemem. |
Eğer arazinizde yüzey suları zenginse keson kuyu açabilirsiniz. Hem çok daha ucuza çıkar, hem ruhsat almanız gerekmez.
|
Arazimin yanından geçen dereden su almak için de bir izin/ruhsat gereği var mı? Bunu sadece meraktan soruyorum ama sonuçta dereler de yeraltı suları gibi doğal kaynak ve kullanımları için bazı kurallar olabilir, hatta olmalı . Benim gibi sedece bahçesini sulayanlar bir tehdit değil ama ciddi su tüketimi olan bir imalathane dereden su çekmeye kalksa (atıklarını düşünmek bile istemiyorum...) doğal dengeye ciddi tehdit oluşturabilir.
|
Alıntı:
Günaydın Todor Keson kuyu ne demek diye sorabilir miyim? |
1 Eklenti(ler)
Sevgili ekalafat'ın evlerinden birisi. Bu gün ahşap ev kapsamında ve ziyaret amaçlı hobi evlerini ziyaret edeceğiz. İmkan dahilinde fotoğraflarını çekip yine ahşap severlere sunacağım. ;). Sizler biz gelene kadar nununla idare edin...
Eklenti 7972 |
Alıntı:
|
hobi bahçelerinde son durum
1 Eklenti(ler)
yeni bitirdiğim kulübem % 100 ahşap ve yalıtımlı. Tavsiye ederim. daha fazla bilgiyi www.reyev.com adresinden alabilirsiniz.
Eklenti 7991 |
Alıntı:
|
Taş Ev (ve Isı Yalıtımı)
Kuyuyu geçelim burada ahşap ev yapıyorduk başlarda.
Bir de taş ev var. Bu hafta konuştuğum bir arkeolog Bodrum'da taş ev yaptırmış ama dışı taş içine ısı yalıtımı, daha içe de gazbeton duvar ve sıva. Kışın iyi oluyormuş ama zaten kışın oturmuyormuş. Yazın da sıcaktan içine giremiyormuş. Başta ısı yalıtımı ve ısınmada tasarruf maksadıyla yaptığı iş yazın klima cıhazının sarfettiği elektrik sebebiyle daha pahalıya gelmiş. Halbuki içinde yalıtım olmasaydı sıcak yaz günlerinde bina içi serin kalacaktı. İçi taş olup yalıtım dışarı tarafa yakın olsaydı belki biraz geç ısınacaktı ancak daha uzun müddet içerisi sıcak kalacaktı ve ısı kaybı da aynı olacaktı. Tabii ki yalıtımı dışarı koyunca yalıtım malzemesinin üzerine yapılacak sıva taşın dokusunun görünmesine mani olacaktı. En iyisi iki taş duvar arasına sandöviç içindeki peynir gibi yalıtım koymak galiba. Hem yazın serin olur hem kışın geç ısınsa da ısı kaybı aynı dercede kalır hem de dıs ve içten taşın özgün dokusu belli olur. |
Alıntı:
inci |
Keson kuyu: çapı geniş, örme taştan, betondan veya briketten yapılan kuyular. Yüzey sularını toplarlar ve depolarlar. Hani bildiğimiz çıkrıklı kuyular. :)
|
Birileri bizden bir adım önde
http://www.ekomuze.org/ekomuze.htm
Birileri bizden bir adım önde galiba. Bir köye yerleşiyorlar, ahşap evler yeniden yapılmıyor sadece tamir ediliyor. |
Ahşap evler ve yangın tehlikesi
Ahşap evlerle ilgilenenlere bir adres de ben vereyim. Geçenlerde tesadüfen karşıma çıkan bir site, fiyatları da uygun gibi: www.baneva.com
Ahşap evler çok sevimli, çok sıcak, çok "ev gibi"; yalnız ciddi bir tehlikeye işaret etmeden de geçemeyeceğim: Yangın! Eğer evinizi haftasonları için veya mevsimlik kullanıyorsanız, özellikle de böyle sürekli oturmadığınız bir ev için daha da büyük bir tehlike yangın. Zira eviniz içinde siz yokken yapayalnız ve çaresiz! Hele de bir köyün içinde inşa etmemişseniz daha da yalnız. Kırlık yerde zayıf bir ihtimal olmakla beraber herhangi bir yardım gelse bile o zaman dek ev de içindekiler de çıra gibi yanar, hatırınızda bulunsun diyeceğim. |
Büyükşehirden kaçma gibi bir kaygınız varsa,size Bolu da Mudurnu ve Seben ilçesini öneririm.Ufak tefek tadilatlarla alabileceğiniz çok güzel ahşap evler var.İnsanlarıda sıcak ve belki başka yerde rastlayamayacağınız derecede misafirperver.Birkaç haftada sanki orda doğmuş büyümüşsünüz kadar kaynaşıyorlar.
Kısa süreliğine (mesela bir haftasonu) düşünüyorsanız,Mudurnuda 3-4 katlı ahşap evlerden restore edilmiş pansiyonlar var.Ana dokuya dokunulmamış sadece içi yenilenmiş.Mesela banyo hala eskisi gibi odadan yüksek bir dolap kapağı gibi açılan kapısıyla korunmuş sadece içi düzenlenmiş.Ve hatta imkanınız olursa yöresel bir düğüne katılmanızı öneririm.Büyükşehirden hatta küçük şehirlerden tamamen farklı,güzel geleneklerin hala yaşandığı,huzurlu bir ortam. İlle orman içinde olsun derseniz Aladağ da ahşap yayla evleri var.Üstelik birkaç yıl içinde Abant ın 4 katı büyüklüğünde bir göl yapılacak buraya.Ev fiyaları 10-15 bin YTL civarında ama tapu imkanı yok çünkü arazi devlete ait ve sadece köy halkına o köy için gösterilmiş bölgeye av yapma imkanı verilmiş.Bir de herbir köy kendi içinde bir aile gibi ve yayladan bir ev edinebilmek için yani aile içine girebilmek için doğal olarak kuvvetli referanslarınızın olması lazım . |
sn. Nil,
Ahşap evler günümüzde yangına dayanıklı olarak imal edilebiliyor. Emprenye ve yangına dayanıklı verniklerle bu süre artırılabiliyor. Kaldıki eviniz betonarme de olsa suikast halinde yanmayan bir malzeme yoktur. Ahşap söndürülene kadar taşıyıcılık özelliğini kaybetmeden dayanırken, mesela çelik 500 dereceden sonra sıvılaşıp çöker. Yani ahşap evinizde gönül rahatlığı ile oturunuz. Hiç bir şey olmaz. |
Merhaba Arkadaşlar,
Siteye dün üye oldum ama bir kaç aydır forumlarda yazılanları okuyorum. Doğrusu bizim gibi şehirden kaçma kararı vermiş bu kadar çok kişinin olması heyecan verici. Üstelik de öyle hafta sonu, tatil için değil büsbütün kaçmak. Böyle bir düşüncenin bir hayal, istek olmaktan çıkıp gerçekleştirmek üzere karar vermenin hiç de kolay olmadığını, insanın nasıl tüm hayatını, beklentilerini, standartları tekrar tekrar yargılaması gerektiğini de anlamış olduk. Yine bu forumdaki yazışmalardan kaçışların Karamürsel- Yalova - İznik üçgeni içinde yoğunlaştığını görüyoruz. Bizimki de öyle oldu. Önce oldukça geniş bir coğrafyayı göz önüne alıp artısını eksisini tarttıktan sonra, Yalova - Karamürsel bölgesine karar kıldık. Daha sonra dağ bayır dolaşarak baktığımızda da Karamürsel civarı sırtların en uygun olduğuna karar verdik. Hikayesi biraz uzun. Sonuçta Karamürsel sırtlarında, sessiz sakin, arkası kestane ormanı ve meyva bahçeleri, karşıda güzel bir manzarası olan, yer yer hafif eğimli, içinde yüz kadar samanlı cinsi zeytin ağacı olan, ayrıca diğer yerlerine muhtelif meyva fidanları dikmeye uygun, yeterli toprak kalınlığına sahip, yanında yolu elektriği olan, içine girildiğinde pozitif enerjisi hissedilen 6.5 dönüm kadar bir yeri aldık. Kısmetse haftaya evimizin inşaatı başlayacak. Biliyorum, işin inşaat kısmına hızlı atladım biraz. Arada düşünülen, uğraşılan, araştırılan, yapılan bir dolu şey var. İlgilenen arkadaşlarla paylaşırız bunları önmüzdeki günlerde. |
Hoş geldiniz Meyveli Tepe ; hem siteye , hem de Karamürsel'e. İnşaatınız hangi köy civarında?
|
Hoş geldin komşu:)
|
Alıntı:
|
Alıntı:
Sayın Nil; Benim aldığım fare kovucu alet telefon şarj cihazı büyüklüğünde vede ses çıkarmıyor. Kesinlikle çok sessiz. İnsanın duyabileceği bir ses çıkarmıyor. Yaklaşık bir yıldırda kullanılıyor. |
Sevgili Dostlar herkese merhaba,
Bu güzel cemiyete bugün üye oldum..Bir doğa aşığı olarak üye olduğum bu sitede tesadüf eseri Karamürsel ve köyleri ile ilgili bir çok güzel sözler duydum...İstanbulda oturmama rağmen ailemin karamürsel kökenli olması ve şu anda hemen hem tüm ticari yatırımlarımı yaklaşık 2 yıldan beri o bölgeye yönlendirdiğimden dolayı haftanın 3 günü o bölgede bulunmaktayım. Gerçekten o bölgeye yerleşmek veya kaçış mekanları yaratmak için eşsiz doğası,toprağı,su kaynakları,İstanbul'a,Hastanelere yakınlığıyla ,Modern hayatın imkanlarıyla ve tabiiki kucaklayan halkıyla cok dogru bir tercih oldugunu düşünüyorum.Ve bu kararı alan tüm doğa dostlarını tebrik ediyorum.. Yaklaşık 3 sene öncesinden beri bölgede , ırmak kıyısında bir hayalimi gerçekleştirmek için ,dedemin küçük bir arazisinden başlayarak ciddi cabalarla doğa harikası bir alanda yavaş yavaş 1-2 dönüm parçaları toplayarak ,ciddi büyüklükte bir araziyi satın aldım.. Benim hayalim cocukluğumda kısa sürelerle gidip inanılmaz güzel günler geçirdiğim bu cennette şimdi çocuklarımla ve dostlarımla hatta tüm kaçışı sevenlerle bir köy oluşturmak..orada insanca hem modern hayatın imkanlarından faydalanabileceğimiz ama en önemlisi doğayla içiçe bir köy hayatı, bir komün oluşturmak...İnşallah bu hayalim gerçekleşir. Karamürsele kaçışı gerçekleştirenlere mutlu yasamlar diliyorum. Umarımki karamürsel'e kaçış hepimiz için bir gün gerçekleşir. Sevgi ve Saygıyla.. |
Arkadaşlar İzmir/urla civarlarını düşünenler varsa bizim bulunduğumuz sitede de satılık evler var.Yer urla içmeler malgaç köyünde.Evler 55 metrekareye oturuyor ve batar katlı.Biz batar katları yatak odası olarak kullanıyoruz.Yazın serin kışın sıcak oluyor. Çatı izni alınmış durumda ve biz bu yaz çatı katını yapacağız.Evlerin 600- 650 metre kare bahçesi var .İkiz dubleks şeklinde yerleşim ve evlerin 3 tarafı bahçeyle çevreleniyor.40 üyeli ufak bir site.İzmire 55 km kadar uzaklıkta.Benim evimin bitişiği sanırım satılık ve 30.000 ytl civarında fiyatı. Doğramaları ,camları takılmış durumda. İçi kaba İnşaat. Suya para vermiyoruz.Kendi suyumuz ve arıtma tesisimiz var.Bizim de evimizle daha doğrusu bu ufak bahçemizle ilgili bir çok hayallerimiz var.Yerleşmek için eşimin emekli olmasını bekliyoruz ve çok az kaldı .Çok heyecanlıyız.Darısı isteyen herkezin Başına:rolleyes:
|
Arkadaşlar herkes şehirden kaçma planı yapmış durumda belli ki. Ben de yapıyorum uzun zamandır.
Ben kaçış planımı Antalya taraflarına doğru yapmayı düşünüyorum. Herkes neden Karamürsel-Yalova civarlarını tercih ediyor? Bunun özel bir sebebi var mı merak ettim? |
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Galiba haklısınız arkadaşlar.
Sebepler düşünülünce en doğru karar bile denebilir. Benim planlarım hayal aşamasında şu an. Sizler birçok şeyi çok iyi düşünmüşsünüz, ben de bu konulara dikkat etmeliyim sanıyorum. Karamürsel denilince aklıma hemen Gölcük ve birçok şey geliyor. Karamürsel ve Yalova'yı hayallerime dahil edemeyişimin sebebi bu olsa gerek. :( |
Yalova ve Karamürsel civarının tercih nedeni;
1. İstanbul' a çok yakın. 2. Toprak çok verimli 3. Çevresinde gezilebilecek çok yer var :)) |
Forum saati Türkiye saatine göredir.
GMT +2. Şu an saat: 00:14. (Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.) |
Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025