12-06-2007, 10:35 | #31 |
Ağaç Dostu
|
Kuş gribi de , kırım kongo kenesi de yeni çıkan hastalıklar olduğu için eskiyle mukayese edilip önemsenmiyor...Ancak her iki hastalıktan da Türkiye de onlarca kişi öldü ölmeye devam ediyor... Kırda bayırda pikniğe çıkacaklar, hobi bahçesinde çalışacaklar, bana bir şey olmaz diyenler mutlaka ama mutlaka önleminizi alın ...özellikle çocuklarınıza dikkat edin... . |
12-06-2007, 13:08 | #32 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 08-12-2006
Şehir: istanbul
Mesajlar: 1,239
|
Kırım Kongo kenesi için açık alanlarda BİOSİT EC, kapalı alanlarda AYCON 10 CS kullanın. |
12-06-2007, 13:31 | #33 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
. |
|
15-06-2007, 09:34 | #34 |
Ağaç Dostu
|
Keneden ölenlerin sayısı bu yıl 10'a yükseldi 14 Haziran 2007 11:30 KKKA HASTALIĞINDAN BU YIL ÖLENLERİN SAYISI 10'A YÜKSELDİ DUYGU BEKTAŞ ANKARA (İHA) - Sağlık Bakanlığı, 2007 yılı içerisinde Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığından hayatını kaybedenlerin sayısının 10'a ulaştığını açıkladı. Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamaya göre, 2007 yılı içerisinde sonuçlanan labaratuvar testleriyle KKKA vakası sayısı 172, hastalıktan vefat eden kişi sayısı da 10'a ulaştı. Samsun'da KKKA'dan bir kişi öldü Samsun'da, Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Hastanesinde Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığı şüphesiyle tedavi altına alınan bir kadın öldü. Edinilen bilgiye göre, üç gün önce Vezirköprü ilçesinin Kuyumcu köyünde kene ısırması nedeniyle OMÜ Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi altına alınan 6 çocuk annesi Yeter Yılmaz (42), kurtarılamadı. Yetkililer, Kuyumcu köyünde İlçe Sağlık ve İlçe Tarım Müdürlüğü ekiplerinin olası başka vakaların önlenmesi amacıyla çalışma başlattığını bildirdiler. Yetkililer, Kuyumcu köyünde İlçe Sağlık ve İlçe Tarım Müdürlüğü ekiplerinin olası başka vakaların önlenmesi amacıyla çalışma başlattığını bildirdiler. |
15-06-2007, 18:37 | #35 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 23-12-2006
Şehir: b.paşa /istanbul
Mesajlar: 12
|
kuş gribi var diye bütün kanatlı hayvanları yok ettiler kene hastalığı çıktı kanatlı hayvanlar keneleri yeyirek çoğalmasını engellerdi ekolojik denge vardı yani bunu bozdular şimdide keneleri yok etmeye çalışırlar, bunlarıda yok ederlerse daha kötü hastalıklar çıkacaktır ekolojik dengeyi bozuyolar bu bouldukça bir sürü çeşit canlı ortaya çıkacaktır |
29-06-2007, 00:21 | #38 |
adige
|
Kene olduğundan eminim ama türünü bilmiyorum.Sırtıma yapıştı,cımbızla çıkarttılar.Büyük ihtimalle virus taşımıyor.Aynı yerde daha önce kene tarafından ısırılanlar oldu.Daha önce hayvanlarda çok kene gördüm ama bu kadar küçük olanını ilk kez gördüm. Geçen yıla kadar evlerde tavuklar vardı,şimdi yok.Tavuklar varken kimse kenenin varlığından haberdar değildi. |
29-06-2007, 01:09 | #39 |
Ağaç Dostu
|
Keneye Karşı Önlem
Keneden tehlikesiz kurtulmak için işe yarayan kolay bir yöntem var. Özellikle parmak aralarına ve saç diplerine ve sırta yapışanlar için büyük bir kolaylık. Bir büyük parça pamuğu top haline getirin ve üzerine sıvı sabun dökerek tamamen sıvı sabun ile kaplanmasını sağlayın. Daha sonra kenenin bulunduğu derinin üzerini (sıvı sabuna alerjiniz yoksa tabii) bu pamuk ile kaplayın. 15-20 saniye sonra kenenin girdiği yerden kendiliğinden çıktığını göreceksiniz. Bu yararlı bilgiyi lütfen doğayı sevenlere, avcılara, diğer ihtiyaç duyabileceklere iletin. *Dr. Mehmet OZER* *Ankara Atatürk E.A.H.* *Bilkent / ANKARA* |
29-06-2007, 15:15 | #40 |
Ağaç Dostu
|
Zenfree bizim sitemizin internet sayfasında bu konu tartışılmıştı. Ve Prof. Doktor bir bey hepimize tek tek mail atarak bu yöntemin kesinlikle uygulanmamasını çok tehlikeli olacağını yazdı. Çünkü : Bu sıvı sabunla kaplamak meselesi kenenin hava alamaması ve havasız kalınca da çıkacağına dayanıyor. FAKAT HAVASIZ KALAN KENE STRESE GİRİP VÜCUDUMUZA KUSARMIŞ. KENE BİZE YAPIŞTIĞI ZAMAN HASTALIK BULAŞTIRMA RİSKİ YOKKEN KUSUNCA BU RİSK ÇOK FAZLA ARTARMIŞ. BU YÜZDEN KENEYİ EĞER NASIL ÇIKARACAĞINI BİLMİYORSANIZ EN YAKIN SAĞLIK KURUMUNA GİTMENİZ GEREKİYOR. En sağlıklı çıkarma yolu ise kenenin baş tarafından cımbızla tutup bir hamlede çıkarmakmış. Eğer bunu başaramayacağınıza inanıyorsanız sakın kendiniz yapmaya kalkmayın. |
29-06-2007, 18:49 | #42 |
Ağaç Dostu
|
Evet limonun bahsettiği mail'i ben de gördüm.Sabun yöntemi tehlikeliymiş. Yıllar önce bir köpek bakımı kitabında kenenin eterle bayıltılıp çıkarılması gerektiğini okumuştum.Bu sıralar o yöntemden de bahsedilmiyor? Ben kedilerin dolaştığı yerleri kenaz ile ilaçladım |
03-07-2007, 14:58 | #44 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 28-06-2007
Şehir: İstanbul/Ümraniye
Mesajlar: 1
|
limon açıklaman için saol |
13-07-2007, 16:10 | #45 |
Ağaç Dostu
|
20 yaşındaki Hülya kenenin 22. kurbanı Türkiye’de şimdiye kadar 21 kişinin ölümüne yol açan keneler dün bir can daha aldı. Türkiye’de şimdiye kadar 21 kişinin ölümüne yol açan keneler dün bir can daha aldı. Karabük’ün Eskipazar İlçesi’ne bağlı Üçevler Köyü’nde, 5 gün önce kene ısırması sonucu hastaneye başvuran 20 yaşındaki Hülya Ekren, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığı şüphesiyle sevk edildiği Ankara Numune Hastanesi’nde yaşamını yitirdi. Ekren’in ölümüyle birlikte Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığı sonucu ölenlerin sayısı 22’ye çıktı. Üçevler Köyü’nde ailesiyle yaşayan Hülya Ekren, 8 Temmuz günü kene ısırması sonucu Karabük Devlet Hastanesi’ne başvurdu. Hülya Ekren, aynı gün KKKA şüphesiyle Ankara Numune Hastanesi’ne sevk edildi. Hastanede tedavi gören Hülya Ekren, dün yaşamını yitirdi. 22 il risk altında Türkiye’de virüs taşıyan keneler Karadeniz iklimi ile step ikliminin kesiştiği bölgelerde bulunuyor. Bu tür keneler bodur meşelik alanlar ile yaban hayvanların bulunduğu yerleri tercih ediyor. Türkiye’de risk altında 22 il bulunuyor. Virüs taşıyabilen keneler için birinci derecede riskli iller arasında Çorum, Amasya, Tokat, Yozgat, ikinci sırada da Çankırı, Gümüşhane, Siva, Kastamonu, Artvin ve Erzurum bulunuyor. Riski en az olan bölge ise Akdeniz. Haber: Seyhan SEVİNÇ http://www4.gazetevatan.com/haberdet...3&Categoryid=7 |
15-07-2007, 09:35 | #46 |
Ağaç Dostu
|
Bu toprağın sesi programına konuk olan bir veteriner de, bu kenelerin toprak altında dururken, konukçusunu hissettiği anda sese ve harekete yönelerek konukçusunu takip ettiğini söylemişti. Aklıma gelince kötü oluyorum illa da benim kenenin yaşadığı yerlere gitmeme gerek yok o beni buluyor! |
23-07-2007, 14:07 | #47 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 23-07-2007
Şehir: İZMİR
Mesajlar: 1
|
SAHTAKARLIĞA SON VERİN ARTIK Chrysamed Home hasere ilacı hakkında önemli !!! Daha önce İlimizde ve bazı illerde kene ilacı olarak tanıtılan ve satışa sunulan Chrysamed Home Yüksek Etkili Geniş Spekturumlu Haşere İlacı isimli insektisit Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nün 20.06.2007 tarih ve 14113 sayılı yazısı ile "Sağlık Bakanlığı'nın 14.12.2005 tarihli ve 17057 sayılı izni ile üretilmiştir."ibareli ancak ürün adı Chrysamed Home Yüksek Etkili Geniş Spekturumlu Haşere İlacı" ve haşere grubunun "Sivrisinek,karasinek,bit,pire,kene güve karafatma,hamam böceği,karınca,akrep v.s uçan ve yürüyen tüm haşerelere karşı yüksek etkili" olduğunun belirtildiği Chrysamed Kimya San.ve Dış Tic.Ltd.Şti'ne ait ürünlerin satışı yasaklanmıştır. Söz konu insektisit in bazı eczanelerimizde şatışta olduğu görülmüştür. Eczanelerimizin ilgili ürünü derhal aldıkları depolara iade etmeleri ve iade faturalarını saklamaları istendiği takdirde ibraz etmeleri gerekmektedir. Aksi davrananlar hakkında yasal işlem yapılacaktır. Tüm eczacılarımızın bilgisine sunulur.SİVAS İL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ |
24-04-2008, 12:33 | #48 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 16-03-2006
Mesajlar: 71
|
Kene / Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA)
Bu konu belki böcek sayfasında açmak gerekiyor ama önemli bir konu , Keneleri bende fazla dikkate almazdım ama ne bileyim bizim de başımıza geleceğini, Ankara çubuk sirkelide bizlerde tanışmış olduk , (23 nisan da) aralık ayında gübre getirtmiştik, büyük olasılıkla ondan geldiğini düşünüyoruz, eşim ve 2,5 yaşındaki oğlumun üzerini aniden kapladılar, oğlumda 3-4 tane varken eşimde 10 tane filan çıktı, allahtan eşimin annesi yanımızda olduğundan ( eşim böcek sanıp atmaya çalıştı ama uçmuyor atılmıyor da ) hemen keneleri elbiselerden attılar, akşam eve döndüğümüzde oğlumun üzerine iyice baktığımızda omzunda kene olduğunu gördük ve hemen Ankara Numune hastanesine gittik ( eger çoçugunuzda böyle bir olay olursa Ankara Numune hastanesine gitmeyin çünkü Ankara hastanesine gönderiyorlar ) hastanede üzerine bir krem sürdü doktor, sanırım bayer in bir kremiydi ve 15 dk bekledik böyle sonra cımbız gibi birşeyle çekmeden aldı sürükleyerek, sanki dışarıda gibiydi , hemen farkettiğimizden çok fazla aşağı inmemişti, doktor bey sonra alkolle sildi ve arkasından 3 tüp kan verdik , 1 hafta boyunca kan vereceğiz, 10 ve 15 . gün tekrar gideceğiz, doktor keşke çöpe atacağına keneyi test için bize verseydi, sizin başınıza gelirse keneyi şişeye koyup test ettirmesini rica edin ,inşallah gelmez panik olmayız derdim hep, kesinlikle insan heyecanlanıyor, keneye el bile degmeyin, sakin olup hastaneye gidin, ayriyeten elbiseden de çırpmayla gitmiyorlar, ve görünmeyecek kadar küçükler, ben zannediliyorlar, tek çare vücüdu 2-3 kere kontrol etmek ( biz kontrol ettiğimiz halde ilkinde göremedik **** sonradan oldu olay ) elbise değiştirmek, |
24-04-2008, 13:03 | #49 |
Ağaç Dostu
|
Geçen sene haberlere konu olan keneler bizi de korkutmuştu ve o dönem fındık toplarken üzerimize böcek kovucu sıkmıştık, çünkü köyde bizden önce kenelerin birkaç kişiyi soktuğunu öğrenmiştik. kısa kollu kıyafetler yerine uzun kollu kıyafetler tercih etmiştik. Piyasada ne idüğü belirsiz uzman görusleri dolasıyor. Vucudunuza bir kene yapıstıgında yok sıvı sabun damlatıln, bir pamukla bastırın bekletin, havasız kalması sigara atesiyle yakılması vs. Asla bu gibi seyler yapmayın.Kene bu sırada agzındaki kanı geri kusuyor ve siz hastalıgı kapıyorsunuz. Sağlık bakanlığınca yapılan poster; |
24-04-2008, 13:56 | #51 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 16-03-2006
Mesajlar: 71
|
okuduğum haberlere göre bu sene kene istilası olacakmış, allahtan üstlerindeki keneleri atmışız hemen, gübreler kesinlikle tehlikeli köyden gübre aldığıma pişman oldum, çoçukları gübrelerden uzak tutmakta fayda var , |
24-04-2008, 17:37 | #52 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 25-04-2007
Şehir: İzmir - Saraykent 6
Mesajlar: 141
|
İlginçtir geçen gün de bizim evin içinde yatağın yanındaki pencerede bulunan perdede bir kene gördüm. Gerçi kendisi öylece hareketsiz duruyordu ölmüş bile olabilir. Bizim buralar da bahçelikli ve ormanlık alanlar çoğunlukta. Eğer bu sene kene istilası falan olacak deniyorsa çok dikkat etmek gerekli. |
25-04-2008, 11:16 | #54 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 16-03-2006
Mesajlar: 71
|
Herkeze çok teşekkürler, dün akşam kontrol için kan vermeye gittiğimizde 2 çocuk daha hastaneye gelmişti, 1. çocuk konya da köyde başından ısırılmış, kene baya büyümüş sanırım 5 gün filan saçın arasında durmuş, doktor çıkarırken yapışkanımsı sıvı çıkmış, çocuk çok huysuz ve halsiz gözüküyordu , diğer çocuk ilginçtir parkta oynarken ısırılmış oda başından, ailesi hemen farketmiş , busene istila olacağı şimdiden gelen vakalarla ortaya çıkmaya başlamış, sanırım çocuklarımızı parka bile gönderemiyeceğiz belediyelerin şimdiden önlem alması ve ilaçlaması gerekiyor, bizim oğlan parkı seviyor can atıyor ama sanırım yasaklayacağız, başından ısırılması için büyük olasılıkla yüksekten düşmesi gerekiyor, uçmayı bilmiyorlarsa |
25-04-2008, 20:37 | #55 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 14-02-2007
Şehir: Belçika
Mesajlar: 285
|
Sayın mavi öncelikle geçmiş olsun. Bundan 12 yıl önce benim eşimide ısırmıştı. Çok tesadüfen farkettik. Vücudundaki benin hızla büyüdüğünü söyledi bizde hayret ettik. Hiç abartısız bir bezelye tanesi kadar olmuştu. Baktık inceledikki kene. Biz onu normal elle çıkarmaya çalıştık olmadı. En sonunda cımbızla zorla çekip çıkardık. Yerinde bir çukur oluştu. Hala çukur ve yeri de belli. Acaba başka bir tür kene olduğu için mi zarar vermedi. Kenelermi farklılaştı anlamadım. |
30-04-2008, 10:18 | #56 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 16-03-2006
Mesajlar: 71
|
son gelişmelere bakarsak Ankara hastanesine ortalama günde 2 kene vakası gelmeye başlamış, busene piknik yapmakta sorun olacak |
30-04-2008, 11:20 | #57 |
Ağaç Dostu
|
Evet bu sene olağandan fazla sayıda kene ve eşek arısı var. Gerek köpeklerin gerekse benim üzerimden eksik olmuyorlar. Köpekler ilaçlı, keneler veya pireler ısırdıkları zaman ölüyorlar. Fakat benim herhangi bir korunmam yok. Bazen ısırdığını 2 gün sonra fark ediyorum. Farkedince çıkartıyorum. |
01-05-2008, 01:21 | #58 |
Ağaç Dostu
|
Keneye karşı nasıl korunulabilir? Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi hastalığının kaynağı olarak gösterilen keneden korunmanın yolları neler? Kimler dikkat etmeli? Kene ısırmasına karşı nasıl önlem alınabilir? Kırım-Kongo kanamalı ateşi(KKKA), ilk olarak hastalığın ismini aldığı Kırım ve Kongo’da görülen, virüs denilen mikropların sebep olduğu ölümcül seyredebilen bir hastalıktır. Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi ,keneler tarafından taşınan Nairovirüs isimli bir mikrobiyal etken tarafından neden olunan ateş, cilt içi ve diğer alanlarda kanama gibi bulgular ile seyreden hayvan kaynaklı bir enfeksiyondur. Son yıllarda tedavide görülen gelişmelere rağmen, bu enfeksiyonlarda ölüm oranları hâla yüksektir. Kırım-Kongo Kanamalı Ateşinin Belirtileri; ani başlayan baş ağrısı, kas ağrısı, kırıklık, halsizlik ve belirgin iştahsızlıkla başlar. Bulantı, kusma, karın ağrısı ve ishal gibi şikayetler görülebilir. İlk günlerde, yüzde ve göğüste kızarmalar ile gözlerde kanlanmalar ortaya çıkabilir. Göğüs ve karından başlamak üzere vücuda yayılan küçük nokta şeklindeki kanamalar olabilir ve bu kanamalar büyüyerek vücuda yayılabilir. Burun dişeti kanamaları gibi vücudun değişik yerlerinde kanamalar olabilir. Yukarıda belirtilen bir durum olması halinde kişilerin son iki hafta içinde; Kene ısırması veya kene ile teması varsa, Çalı, çırpı, su kenarları veya gür otların bulunduğu alanlarda piknik amaçlı veya diğer bir sebeple bu alanlara gitmeleri söz konusu ise, Hayvanların kanlarına, vücut sıvılarına veya diğer dokularına temasları var ise, Bu hastalığa yakalanmış kişilerin kan ve vücut sıvılarına bir temasları olmuş ise Kırım-Kongo kanamalı ateşinden şüphe edilmeli ve vakit kaybetmeden en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi, Virüs alındıktan sonra genellikle 1-3 günde ortaya çıkar; bu süre en fazla 9 gün olabilmektedir. Hasta insan veya hayvanlar ait kan, vücut sıvıları veya diğer dokulara doğrudan temas sonucu meydana gelen bulaşmalarda hastalığın belirtilerinin ortaya çıkma süresi 5-6 gündür; bu süre de en fazla 13 gün kadar olabilmektedir. Hastalık çoğunlukla bulaştırıcı kenelerin aktif olduğu bahar ve yaz aylarında ortaya çıkabilmektedir. Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi genellikle Afrika, Asya, Orta Doğu ve Doğu Avrupa’da görülmektedir. Son yıllarda Kosova, Arnavutluk, İran, Pakistan, Afganistan ve Güney Afrika’da da tek tek vakalara ve salgınlar şeklinde ortaya çıktığı bildirilmiştir. Ülkemiz coğrafik yapısı ve iklimi kenelerin yaşamaları için uygun bir yapıya sahiptir. Bu sebeple hastalık özellikle hayvancılığın yapıldığı, nemin, çalı, çırpılı alanlar ile gür otlakların bulunduğu yerler başta olmak üzere, ülkemizin her yerinde görülebilir. Kırım-Kongo Kanamalı Ateşinin Tedavisi için erken teşhis çok önemlidir. Şüpheli bir durumun bulunması halinde hastanın en yakın sağlık kuruluşuna müracaatı ile teşhis ve tedavi için gerekenler yapılabilmektedir. Kırım-Kongo Kanamalı Ateşinden korunmanın yolları; Hayvanlarda kene mücadelesi yapılması, Hayvan barınakları kenelere karşı ilaçlanmalı, barınakların duvarları sıvanmalı ve badanaları yapılarak kenelerin buralarda yaşmaları engellenmelidir. Hayvanların ve insanların kanlarına veya diğer vücut sıvılarına eldivensiz temas edilmemelidir. Hayvanların barınaklarına girdikten veya hayvanlarla temastan sonra, vücut kene yönünden muayene edilmeli, kene varsa en yakın sağlık kuruluşuna müracaat edilmelidir. Çalı, çırpı, su kenarı ve gür otların bulunduğu alanlara piknik veya başka bir amaçla gidilmesi gerektiğinde pantolonun paçaları çorap içine alınmalı ve dönüşte vücut mutlaka kene yönünden kontrol edilmelidir. Bu tür yerlere gidildiğinde mümkünse çizme giyilmelidir. Keneler vücuttan uzaklaştırılırken kopartılmamalı, bir cımbızla kenenin vücuda yapıştığı kısımdan tutup çivi çıkarır gibi sağa sola oynatılarak çıkarılmalıdır. Keneler kesinlikle elle öldürülmemeli ve patlatılmamalıdır. Keneleri vücuttan uzaklaştırmak amacıyla, kenelerin üzerine sigara basmak veya kolonya ve gazyağı dökmek gibi yöntemlere başvurulmamalıdır. Zira bu uygulamalar kenelerin kusmasına sebebiyet verebileceğinden, kusmuktaki virüslerin, kan emmek için ısırdığı yerden vücuda girmesine neden olabilir. Kenelerin yaşama alanlarında bulunabilecek kişiler, repellent olarak bilinen böceksavar ilaçları vücutlarına sürerek veya elbiselerine emdirerek kullanabilirler. Hasta olan kişilerin kullandığı malzemeler ve tuvaletler çamaşır suyu ile dezenfekte edilmelidir. PİKNİKÇİLERE UYARI Keneler mayıs ayıyla beraber yeniden canlanmaktadır. “ilkbahar ve yaz aylarında, pikniği sıkça tercih eden vatandaşlarımız piknik alanlarına gittiklerinde zeminle direk temas etmemelidirler. Oturacakları yere en azından bir örtü sermeliler. Kenelerden insanlara geçen KKKA hastalığı, sadece çiftçilikle uğraşanlar için değil, pikniğe giden vatandaşlar için de tehlike oluşturmaktadır. “Piknikte çorap, ayakkabı gibi koruyucu eşyaları çıkararak çıplak ayakla çimende yürümek yanlıştır. Vatandaşlarımız bu tür bir sosyal aktiviteyle stres atma çabası içindeyken, yeni bir tehlikeyle karşılaşabilirler. Kenelerin bu tür bir hastalığa neden olduğunu bilmek ve önlem almak gerekmektedir. Doğanın her yerinde keneler vardır. Dünyada keneyi yok etme çalışmaları hiçbir zaman başarılı olamamıştır. Keneyi doğadan yok edemeyeceğimize göre kendimizi korumalıyız.” Unutmayınız! vücuda yapışan kene ne kadar kısa zamanda vücuttan uzaklaştırılırsa hastalığın bulaşma riski o kadar azalabilmektedir. Kene ısırması vakası gerçekleşmesi halinde en yakın sağlık kuruluşuna müracaat ediniz. Site adresi KÜTAHYA VALİLİĞİ İL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ |
01-05-2008, 12:14 | #59 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 25-04-2007
Şehir: İzmir - Saraykent 6
Mesajlar: 141
|
Birkaç gündür ben de evin dış duvarında kene görmeye başladım. Tam emin olamadım kene mi değil mi ama gayet keneye benziyorlar. Merak ettiğim kenelerin kanatları oluyor mu? Çünkü bu gördüğüm böceklerin kabuklarının altında kanatları olduğunu gördüm. Bizim buralar ormanlık alanla çevrili. Aslında bu hastalık yapan keneler avrupada çok yaygın. Orada çocuklar doğduğunda ve ilkokulda aşılanıyorlar kenelerden geçen hastalıklara karşı. Bizim buralarda pek bilmezdik bu kadar yaygın kene tehlikesini ama nasıl olduysa buralara da gelmeye başladılar. |
17-05-2008, 00:10 | #60 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 02-05-2008
Şehir: Afyonkarahisar
Mesajlar: 132
|
Fazlaca Korkulan Hayvanlar: KENELER VE BÖYÜLER Geçen yaza iki hayvan grubu damgasını vurdu. Biraz da basının abartmasıyla, keneler ve böyüler korkulu rüyamız haline geldi. Keneler ya da bilim dünyasındaki adıyla akarlar, tabiatta binlerce türü olan ve çok çeşitli ortamlarda yaşayan eklembacaklılardır. Evlerde uçuşan tozlarda, deri altında, bitki yaprakları üzerinde, un, peynir gibi gıdalarda ve çoğu da hayvanlar üzerinde parazit olarak yaşarlar. Kırım-Kongo kanamalı hastalığını taşıyanlar ise çoğu Hyalomma cinsinden olan ve keçi, koyun gibi evcil hayvanlarda yaşayan 30 kadar kene türüdür. Bu hastalık mikrobu vücuda girdikten sonra kanın yapısını bozmakta ve hasta vücut boşluklarından kanlar sızarak ölmektedir. Ne var ki bu hastalık yeni ortaya çıkmış değildir. Oldukça eski kaynaklarda bile Kırım kanamalı humması şeklinde geçiyor. Yine Sağlık Bakanlığı’nın açıklamasına göre ülkemizde uzun süredir bilinmekte olup, her yıl ölümlere yol açmaktadır. Hastalığın belirli illerde görülmesi en büyük şanstır. Henüz çoğu ilimizden kayıt yoktur. İlaçlama ve hayvan nakliyatındaki sıkı denetimlerle, hastalığın yayılması önlenebilir. Gelelim, hiç hak etmedikleri “et yiyen dev örümcek” sıfatı yakıştırılan böyülere. Her şeyden önce böyüler örümcek değildir. Bunlar akrepler, keneler, örümcekler gibi hayvanların oluşturduğu, keliserli omurgasızların ayrı bir takımıdır. Bunlar bozkır, yarı çöl ve çöllerde yaşayan; bol tüylü bacakları ve kuvvetli çeneleri olan canlılardır. Sıradan bir örümceğe göre oldukça iridirler. Böyülerin hiçbir türünde zehir yoktur. Oysa örümceklerin tamamı zehirlidir. Genellikle geceleri avlanırlar. Yakaladıkları omurgasızları, bazen de kertenkele, kuş yavrusu gibi daha büyük avları, kuvvetli çeneleriyle parçalayıp yerler. İnsan derisini ısırdıklarında kanatabilirler. Ama bu hiçbir zaman öldürecek bir darbe değildir. Köpek ısırmalarında bile ölüm oranı oldukça azdır. Ülkemizde üç türü bulunan ve genellikle “sarıkız” denilen bu hayvanların, ürkütücü görüntüsünden başka zararı yoktur. Kaynak: M. Ali TOLUNAY Özel Zooloji Cilt:1 Omurgasızlar Ankara Üniv. Yayını 1953. |
Konu Araçları | |
Mod Seç | |
|
|