agaclar.net

agaclar.net (https://www.agaclar.net/forum/)
-   Bir bilene soralım (https://www.agaclar.net/forum/bir-bilene-soralim/)
-   -   Mine Pakkaner 'e soralım 2006-2009 (Zirai danışma, bahçe tasarımı, peyzaj) (https://www.agaclar.net/forum/bir-bilene-soralim/905.htm)

zooteknist 19-12-2008 18:31

Sn Mine Hanım

Elma ağaçlarında dal kuruması, hatta gövdede kof haline geliş, ağırlık oluştuğunda o bölgeden kırılmalar oluyor. Bu duruma acil çözüm önerileriniz ne olur?

Kiraza şu an fosfor gübresi versem baharda da DAP versem üründe nasıl sonuç alabilirim? Budama yaptığım kirazlarda kesilen yere beyaz yağlı boya sürebilirmiyim? Tavsiyelerinizi bekliyorum. Teşekkürler.

Sn Mine Hanım

Önceden yazdığım mesajı farketmediniz herhalde.

Teşekkürler.

Mine Pakkaner 19-12-2008 22:18

Zooteknist, mesajınız gözümden kaçmış, elma ağaçlarında dal kurumasının birkaç sebebi vardır. Bunlardan en önemlileri de ateş yanıklığı ve fitoftora etmenli hastalıklardır. Sizin ağacınızın sorununun hangi nedenden kaynaklandığını anlamak için, alacağınız örneklerle birlikte tarım il müdürlüğü bitki koruma şubesine başvurmanızı öneririm. Bu arada teşhis için örnek alır almaz hastalıklı dalları acil olarak kesin ve dökülen yaprakları da toplayıp hemen bahçenizden uzaklaştırın. Sonra da acilen önerilen ilaçları uygulayın.

Kiraz ağacınıza gübre vermeden önce neden bir yaprak ve toprak analizi yaptırmıyorsunuz? Bu sayede bitkinin ihtiyacı ve toprakta mevcut olan elementler açısından tam doğru sonuçları alır ve hem bütçeniz, hem toprağınız, hem de ağaçlarınız için en doğrusunu yapmış olursunuz.

Dalların kesim yerlerine yağlı boya veya silikon esaslı bir dış cephe boyası sürebilirsiniz.

Kolaylıklar dilerim.

zooteknist 20-12-2008 20:52

Sn Mine Hanım

Çok teşekkür ederim.

Saygılar.

Mine Pakkaner 21-12-2008 16:21

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi mert54
İyi günler Mine Hanım, üzüm fidesi hangi aylarda dikmemiz iyi olur? Teşekkürler.

Son baharda veya kış sonunda dikebilirsiniz.

Mine Pakkaner 21-12-2008 19:15

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi şeref
... bu yörede sarı (hambeles) ve siyah murt çalısı var,

çoğaltıp isteyen arkadaşlara göndermek istiyorum.
....
çoğaltma şeklini sitede anlatma mümkünü varsa, resimli veya kaba çizimde olabilir, ifade edilirse boş zamanlarımda uğraşmak istiyorum...

Sorunuzun cevabını http://www.agaclar.net/forum/showthr...487#post333487 başlığında verdim. Kolay gelsin.

aaylin 22-12-2008 21:18

Lutfen bana da yardim
 
Sn. Mine Hanım;

Aslinda bu mesajimi Limon ağacım hastalandı basligininda altina yazmistim ama bir cevap alamadim ve cok endiseliyim. Birde buradan size ulasmaya calisayim dedim.

"Once herkese merhabalar dilerim. benim sorunum limon agacimla ilgili. tam olarak tarihini hatirlamiyorum ama bu senenin mart ya da nisan aylarindan birinde sapanca'ya piknik yapmaya gittigimiz gol kenarinda bir seradan limon agaci aldim. Satici gecen sene urun aldiklarini soyledi. Hakikatende uzerinde limonun sapi duruyordu. Eve getirdigimde cok az yaprak doktu ama hic cicek acmadi. Ben yer degisikliginden oldugunu ve ilk sene meyve vermeyebilecegini dusundum. Acikcasi pek arastirmada yapmadim. Ancak evim her yandan ve gunun her saati gunes aliyor dolayisiyla hem yaz hem de kis cok sicak oluyor. Limonu direk gunes almayan bir yere yerlestirdim ama dedigim gibi surekli gunes alan ve aydinlik bir ev. Suyunu da hafta da bir uzeri kuru gibi gorununce veriyorum. Gelelim simdiki sorunlarima ;

1- Aldigimda pek yaprak dokmedi ama o zamandan beri pek yeni surgun ya da yaprak vermedi. Gecen aya kadar uyuma devresindeydi sanki. Gecen ay budadim ve bir surgun verdi ama ondan cikan yapraklarda oncekilere benzemiyor. Sanki hormonlanmis gibi elim kadar yapraklari oldu ve bu yapraklarin rengide oncekiler gibi koyu yesil degil daha acik yesil ve daha ince.

2- Dun de yapraklari incelerken orumcek agi gibi biseyler gordum uzerinde. yakindan inceledim ve neredeyse gozle gorulemeyecek kadar kucuk kirmizi bocekler gordum. Bocek oldugundan da emin degilim gerci cunku, sadece benek seklindeydiler bacaklarini falan goremeyecek kadar kucuklerdi. Ama elimle hepsini temizledim. Fakat yapraklarimda yapiskanlik gibi bir durum yok.

Simdi bu durumda;

a- Yeni yapraklarin boyutlariyla ilgili ne yapmam gerekiyor,
b- Bu sene cicek ve meyva alabilecekmiyim? Bunun icin gubreleme yapmam gereklimi ? Burada bir suru gubre ismi verilmis ama ben bu konuda cok cahilim hangisini tercih etmem gerektigini nerden bilecegim ya da kisacasi hangisini tercih etmeliyim? (Agac hala aldigim yerdeki saksida duruyor. Gol topragi kullanmislar. Saksisi da kucuk olmadigi icin degistirme geregi duymadim.)
c- Yapraklardaki kirmizi boceklerin bir cogunu temizledim ama kesin cozum icin ne yapmam gerekiyor? Forumda okudugum yerlerde kukurt puskurtun demisler ama bunu nereden bulacagimi, kacta kac oraninda sulandiracagimi da bilmiyorum,

Bende sizlerin resimlerini gordugum gibi limonlarim olmasini arzu ediyorum. Kizima onlardan limonata yapmak istiyorum

Bu konularda bana yardimci olabilirseniz cok sevinirim.

Simdi size bahsettigim yapraklarin ve goremedigimiz kirmizi boceklerin resimlerini de ekleyecegim.

Simdiden emegi gecen herkese cok tesekkur ederim."

Resimleri diger basliga ekledigim icin buraya ekleyemiyorum .

Mine Pakkaner 23-12-2008 18:38

Cevabınız sorunuzu asıl sorduğunuz yerde.
Selamlar.

Kiraz 25-12-2008 19:35

Mine Hanım, kasım ayında yerinden sökülüp saksılara dikilen bitkilerim var. Leylandi, lavanta, çeşme papatyası, afrika menekşesi, filbahri, çalı leylak, hedera, nar,...

Bahçedeki tadilat bitti ama bu soğuklarda yerine dikmek doğru mu (bu günlerde kar tutmasa da atıştırıyor)? Bir iki hafta bekleyip daha yumuşak havayı mı yakalayayım, kış sonunu mu bekleyeyim, heme dikebilir miyim?

Şimdiden teşekkürler.

Mine Pakkaner 26-12-2008 00:07

Bu tadilat esnasında bitkilere nerede baktınız?, İç mekanda mı, dış mekanda mı? İç mekanda baktıysanız onları dışarıya çıkarmayınız. Dış mekanda baktıysanız yerlerine dikebilirsiniz. Ancak kar ve donun kalkmasını beklerseniz yerinde olur. Çünkü can suyu ile su vereceksiniz. Don da yaparsa canınız sıkılmasın.

deli_tay 26-12-2008 12:44

***,

25 aralık 2008 de elime geçen Acer palmatum(Japon Akçaağacı) çeliğini acaba hangi aşamalardan geçirerek **** bekleterek köklendirebilirim. yoksa zamanı olmadığı için hiçbirşey yapamazmıyım. bununla ilgili acil bilgilendirirseniz çok memnun olurum.

Kiraz 26-12-2008 19:32

Teşekkürler Mine Hanım, bahçedeydiler, hava durumunu takip edeyim.

Mine Pakkaner 30-12-2008 12:41

Çelik Alma Zamanı, Çelik Tipi, Kullanılan Hormon
 
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi deli_tay (Mesaj 336097)
***,

25 aralık 2008 de elime geçen Acer palmatum(Japon Akçaağacı) çeliğini acaba hangi aşamalardan geçirerek **** bekleterek köklendirebilirim. yoksa zamanı olmadığı için hiçbirşey yapamazmıyım. bununla ilgili acil bilgilendirirseniz çok memnun olurum.

Merhaba deli_tay,

Sitemizdeki arama motorunu keşke kullansaydınız, sorunuzun cevabını hemen alabilirdiniz. Ben sizi bekletmiş oldum. Bu konu çok konuşuldu.

Şimdi alacağınız çelik işe yaramaz. Nisan ile Haziran ayları arasında alacağınız yumuşak odun çeliklerini % 0,8 oranında toz İBA ile muamele ederseniz başarıya ulaşırsınız. Yoksa köklenme gerçekleşmez.

Dış Mekan Süs Bitkilerinde Çelik Alma Zamanı, Çelik Tipi, Kullanılan Hormon ve Konsantrasyonları

Bu çizelgeyi de el altında bulundurun, çok işinize yarayacak.

Bu arada dil kullanımına da azami dikkat etme gayretindeyiz, *** gibi kısaltmalar kullanmamanızı ve temel imla kurallarına uymanızı rica edebilir miyiz?

seaa 30-12-2008 12:52

merhaba Mine hanım elimde 3 yaşında 60 cm boyunda fıstıkçamları var bunları en az 2 sene daha büyütüp öyle doğaya dikmek istiyorum malum Ankara koşullarında doğaya ekmek biraz problemli oluyor ben geçen ağustosta o hataya düşüp 2 yaşlı fıstıkçamlarını kuruttum sizce büyük saksıya almamda bir sakınca varmı çamları

Mine Pakkaner 30-12-2008 17:36

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi seaa (Mesaj 337976)
Merhaba Mine Hanım, elimde 3 yaşında 60 cm boyunda fıstık çamları var bunları en az 2 sene daha büyütüp öyle doğaya dikmek istiyorum, malum Ankara koşullarında doğaya ekmek biraz problemli oluyor. Ben geçen ağustosta o hataya düşüp 2 yaşlı fıstıkçamlarını kuruttum. Sizce büyük saksıya almamda bir sakınca varmı çamları?

Seaa, bir büyük saksıya dikmenizde hiç problem yok. Yeter ki köklerinin dağılmamasına özen gösteriniz.

Kolay gelsin.

deli_tay 31-12-2008 14:45

forumda o tabloyu daha önce incelemiştim. belki bu zamanda belli bir yöntemden sonra ilkbahar mevsiminde de köklendirilebilir diye düşünmüştüm. Teşekkür ederim Mine hanım.

peyzajci_tasci 02-01-2009 10:07

merhaba mine hanım.benim sorum bu ay içerisinde yaprak döken bitkilerin kökünü kesip taşımamızın bir zararı var mı **** hangi dönemde kökü kesilebilir.ve sizce budama için en uygun ay hangi aydır.teşekkürler

Mine Pakkaner 02-01-2009 12:52

Eğer bitki yapraklarını tamamen dökmüşse havaların iyice soğumuş, bitkinin içinde su yürümenin de durmuş olduğu bu dönemde kökü kesip taşıyabilirsiniz. Antalya'da Artesa Ltd. 'ten mikorizza alınız ve taşımada kullanınız, bu sayede kayıplarınız da minimuma iner.

Genel olarak budamayı da bu dönemde yapın. Ay veremiyorum, taşıma için geçerli kriterleri budama için de kullanabilirsiniz.

halilaras 02-01-2009 15:58

mine hanım.
terası olan bir evde çocukluğum geçtiği için, çiçekler ve bitkilerle ilgileniyorum.

fakat şimdiki evimizin terası yok, balkonları ise camla kapalı değil.
kendi odamda ve odamın güneye bakan balkonunda bu özlemimi gidermek istiyorum.

1)sizce evde bakmak için bu bitkiler uygun mu?
-schefflera, areka, guzmania, ficus benjamin, adenium, portakal :) , yukka, japon şemsiyesi, bambu, paulownia, drecena, sinameki, atlas çiçeği..

bu listeyi çok özenle hazırladım. aslına bakarsanız daha fazla bitki istiyorum ama hem mekan hem de bütçem kısıtlı.

2)bu bitkileri nasıl temin edebilirim? istanbul maltepe'de oturuyorum.
-eminönü, bauhaus, koçtaş, fidancılardan hangisini önerirsiniz kısa sürede bu listeyi tamamlamak için...

forumdan bakımlarını okudum, yine de bir sorunum olursa, ileride bu başlıktan sizi tekrar rahatsız edeceğim galiba..

teşekkürler.

Mine Pakkaner 03-01-2009 15:20

Halil Bey, şeflera, areka, benjamin, yukka, japon şemsiyesi drasena, atlas son derece dayanıklı güzel bitkiler. Benjaminle önceleri biraz sorun yaşayabilirisniz adaptasyon problemi var. Sonra bir uyum sağlarsa değmeyin keyfine.

Guzmanya çiçeği geçtikten sonta bir daha ev koşullarında açmaz. Çiçekli satılır zaten. O da geçince çok da estetik olmayan yeşil aksamı kalır senelerce. Dolayısıyla tercih etmeyiniz. Bambudan kastınız şans bambusu dediğimiz drasenysa sorun yok, gönül rahatlığıyla edinin. Ancak normal bahçe bambusundan söz ediyorsanız unutun, asla bir salon bitkisi gibi kaplı yetiştirilemez.

İstanbul fidanlıklarını bilmiyorum. Yapı marketlerin bahçe bitkileri bölümleri bazen gerçekten çok ucuz oluyor, salon bitkilerini buradan alın. Dış mekan bitkilerini de, (japon şemsiyesi, kamkat gibi) herhangi bir fidanlıktan alabilirsiniz.

Adenium normalde Afrika'nın doğal ortam bitkisi, sıcak ve ışık sorun olmasın, dikkat edin.



Portakal ise ne diyeyim. Hani kamkatdan (kumkuat) bahsediyorsanız güneşli, ışıklı, ılık bir pencere önünden başka çareniz yok. Sinameki tam anlamıyla bir bahçe bitkisi eve nasıl uyum sağlar hiç bilmiyorum. Üstelik kışın yaprak döküyor. Haydi bir süre deneyin diyeceğim ama bitkiye yazık. Kaplı yetiştirmede uzun sürede sonuç vermez zaten. Ben olsam eve koymazdım.

Pavlonya ise hayatta olmaz. "paulownia" google gibi bir yazıp arama makinesinde görsellerine bakarsanız zaten beni anlayacaksınız. Dünyanın en hızlı büyüyen ağacı diye sunulan bu ağacı bir saksıda evde bakamazsınız. Zaten kaplı yetiştiriciliğe de uygun değildir.

Antaios 03-01-2009 16:49

Mine Hanım size bişey sormak istiyorum: Neden Ağaç Hastalıkları ve Zararlıları bölümüne yeterli ilgi gösterilmiyor? Bir çok kullanıcı, bitkisi ya da ağacında bulunan hastalık ya da zararlılar için bu bölümde şikayetlerini dile getiriyor fakat yanıt ya da çözüm bulanların oranının %40'ı geçtiğini düşünmüyorum. Bu bölüme biraz daha ilgi gösterebilir misiniz?

Mine Pakkaner 03-01-2009 20:04

Soruları cevaplama gönüllü sistemine dayanıyor. Ben vakit buldukça cevap veriyorum. Diğer ziraat mühendisi üyelerimiz de bilgi ve tecrübeleri dahilinde arzu ederlerse cevap yazıyorlar. Bir de şu konu var ki bazı soruları özellikle cevaplamıyoruz. Soruların cevabını o kadar çok vermişiz ki, üyemizin de biraz araştırma yapması gerek. Saksıdaki kurt, yapraklarda bit, pamuklı bit, afit besin eksikliği hep cevaplandı, arama makinesini uygun sorularla kullanan bütün üyeler cevap bulabilir. Biraz başlığa göz gezdirmeleri de yetecek.

TuruncuHis 03-01-2009 21:19

Merhaba Mine Hanım,
Benim sorum biraz farklı. Kendi çapında bir çevreci çabasına dayanmakta.
Ben çiçek yetiştirme konusunda henüz çok başarılı olamasam da, dökülen yaprakları, solan çiçekleri bir saksıda biriktiriyor, üzerine de toprak ekliyorum. Acaba buzdolabında çürüyen bazı sebze ve otları atmak yerine aynı saksıda biriktirmek anlamlı mı?
Bahçeli evde bir çukurda biriktirirdim organik atıkları küçükken. Saksıdaki kazancım, doğadan geleni çöp depolama alanı yerine yine doğaya geri göndermek olacak. Elde ettiğim humusu saksılara gübre olarak eklerim.
Yasal prosedürle zorunluluk kazanamamış ve gecikmiş çöp ayrıştırma işlemine kişisel bir yaklaşım olur gibime geliyor.

Teşekkürler...

Mine Pakkaner 03-01-2009 21:54

Turuncu his aramıza hoşgeldiniz. Bu konudaki başlığa göz gezdirme şansınız oldu mu acaba?
Evde kompost hazırlama

Burada tecrübeli ve uygulamacı üyeler de bildiklerini paylaştılar.

TuruncuHis 04-01-2009 00:14

Çok özür dilerim. Özenle aramama rağmen rastlamadığım için sormuştum. Hemen okumaya başladım tüm mesajları.

halilaras 05-01-2009 15:43

Mine hanım çok doyurucu bir cevap, bir o kadar da akıcı yazmışsınız.
teşekkürden etmekten başka yapabileceğim birşey yok.. var mı?
teşekkürler..

Mine Pakkaner 08-01-2009 23:59

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi fatih ertaş
Selamlar Mine Hanım..
Ben geyik elması hakkında bilgilere nerden ve nasıl ulasabilirim...Bunu aramamın sebebi kalp damar hastalıklarında tıkalı damarları kısmende olsa açma özelligini duyduyum için... Şimdiden teşekkür ederim..

Geyik elması veya diğer bilinen adıyla atelmasının botanik adı Eriolobus trilobatus. Önemli doğal bitkilerimizden. Gülgiller familyasından. 6-8 m boyunda, Çukurova, Doğu Akdeniz, Kahramanmaraş civarlarında doğada mevcut, ancak yakacak olarak kullanıldığı için tükeniyor.

Siz bitkinin kendisine ulaşmak istiyorsunuz sanırım. Eğirdir Orman fidanliğı ( son dönemde yabanıl meyve yetiştirmeye başladılar diye biliyorum), Isparta Eğirdir Orman Fakültesi, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Orman Fakültesi de bu bitkinin yaygınlaştırılması ile ilgili çalışma başlatmış, Doğal Hayatı Koruma Derneği ile Kahramanmaraş Orman Müdürlüğü ortak proje geliştirmişlerdi. Bu durumda ellerinde fidan var demektir. Forumda da bitki ile ilgili mevcut şu bilgilere bilmem ulaştınız mı?

Alıntı:

13. GEYİK ELMASI (Eriolobus (Pair) Roeme.)
Meyveler olgunlaşmaya başladıkları sonbahar aylarında toplanır ve toplanmayı takiben tohumlar çıkartılır. Tohumlar çıkarmayı takiben 5-10 gün 2-4 ºC sıcaklıkta suda bekletilir ve hemen ekilir. Ekim derinliği 4-6 milimetredir. Ekimi takiben telisle örtüleme uygulanır ve donlu günlerde yastıkların üzerine örme plastik örtünün örtülmesinde yarar vardır. Tohumlar 6-7ºC sıcaklıkta çimlenmeye başlarlar. Tohumların çimlenme oranı %78-97 arasındadır. Ekimlerde 5’li çizgi ekimi kullanılır ve metrekareye 10-15 gr tohum ekilir. Metrekareden 50-100 adet fidan elde edilir. Tohumların 1000 tane ağırlığı 25-33 gr. arasıdır. Ağaçlandırmalarda 1 **** 2 yaşlı tüplü fidanlar tercih edilmelidir. Geyik elması fidanları 1 yaşında; 30-50 cm boya, 5-10 mm çapa ulaşırlar.


seaa 09-01-2009 08:09

Merhaba Mine hanım ben fidan viyolu arıyorum ama bir türlü bulamıyorum, bulduklarım da toptan satış yaptığı için bir sonuç alamıyorum. Bana kap derinliği 25 cm olan fide viyolu lazım acaba sizin bildiğiniz viyol üreten bir yer varmı? Saygılarımla

Mine Pakkaner 09-01-2009 12:48

http://www.turkeypacking.com/fideviyolu_1_24.htm adresine baktınız mı?

can.tasan 10-01-2009 21:51

Merhaba Mine hanım benim de bir sorum olacak izninizle.

Ben palamutların olgunlaşıp dökülme mevsiminde yaklaşık 80 tane palamutu pet bardaklara çiçek toprağı kullanarak ekmiştim yarıdan fazlası çimlendi ve aralarında botu 12-14 cm ye ulaşanlar var. Topraklarında çok dikkatli baktığım zaman anca görebileceğim çok çok küçük beyaz canlılar var. özellikle suladığımda yüzeye çıkıp su emilince hemen toprağa giriyorlar. Dediğim gibi çok çok küçük oldukları için fotoğraflarını çekme imkanım yok. Sormak istediğim, acaba bunlar zararlı mı ne yapmam gerekir. Başta sayıları daha azdı ama giderek arttılar. Sanırım belli bir aşamadan sornra daha da artmazlar. İnşallah yani =) İnşallak köklerine zarar vermiyorkardır. Bir tane de kestanem var onun saksısı baya büyük5 lt felan özellikle onda daha fazlalar.

Şimdiden teşekkür ederim saygılar.

Vildan Sönmez 11-01-2009 17:26

1 Eklenti(ler)
Mine Hanım,Aralığın ilk haftasında dediğiniz gibi dikkatlice ektiğim gül çeliği,dipten birde sürgün verdi. Umarım geçici bir iyiylik değildir.Son halini paylaşmak istedim.

halilaras 14-01-2009 13:09

Mine hanım,

kasımpatı için hızlı büyüyen bitki derler. kasımda çiçek açtığı için de kasımpatı adını almış sanırım. (yanlışım varsa düzeltin diye yazdım)

sorum şu: bauhaus'a gittim almak için, ama üzerinde ithal kasımpatı-tek yıllık bitki yazıyordu.

tek yıllık mı oluyor kasımpatılar?

Güngör Salman 14-01-2009 16:06

sayın mine hanım bahçemi yeni yeni oluşturmaktayım geçen yıl diktiğim meyve ağaçlarım var mesela 1 armut 2 naşi 5 kaysı 1 alıç 1 erik 1 kiraz 1 muşmula 1 manolya 2 adet çam mor salkım v.s ama bunları ben birinden yardım almadan kendim diktim sizden ricam bunları dikerken iki ağaç arasındaki mesafe ne kadar olmalı.( umarım bunu sormakta geç kalmadım)

Mine Pakkaner 15-01-2009 22:18

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi can.tasan (Mesaj 343219)
...Topraklarında çok dikkatli baktığım zaman anca görebileceğim çok çok küçük beyaz canlılar var...

Forumda topra kurtları diye bir arama yaparsanız bu konuda ilaç önerileri dahil pek çok mesaj bulacaksınız. Gelişmiş aramada mesajlarda ara seçeneğini kullanınız. :)

Mine Pakkaner 15-01-2009 23:10

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Vildan Sönmez (Mesaj 343456)
Mine Hanım,Aralığın ilk haftasında dediğiniz gibi dikkatlice ektiğim gül çeliği,dipten birde sürgün verdi. Umarım geçici bir iyiylik değildir.Son halini paylaşmak istedim.

Güçlü görünüyor, böyle gitmesini dilerim ben de, ama ben olsam budarım ki o yeni çıkan kökler güzelce taze fidanı beslesin. :)

Balıkcı 15-01-2009 23:25

1 Eklenti(ler)
Bizim narlar neden çatlıyor acaba?

Mine Pakkaner 15-01-2009 23:34

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi halilaras (Mesaj 344732)
Mine hanım,

kasımpatı için hızlı büyüyen bitki derler. kasımda çiçek açtığı için de kasımpatı adını almış sanırım. (yanlışım varsa düzeltin diye yazdım)

sorum şu: bauhaus'a gittim almak için, ama üzerinde ithal kasımpatı-tek yıllık bitki yazıyordu.

tek yıllık mı oluyor kasımpatılar?

Bitkinin bazı tek yıllık hibrit varyeteleri mevcut. İkinci yıla kalınca formu bozulmakta.

Mine Pakkaner 16-01-2009 00:22

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Güngör Salman (Mesaj 344850)
sayın mine hanım bahçemi yeni yeni oluşturmaktayım geçen yıl diktiğim meyve ağaçlarım var mesela 1 armut 2 naşi 5 kaysı 1 alıç 1 erik 1 kiraz 1 muşmula 1 manolya 2 adet çam mor salkım v.s ama bunları ben birinden yardım almadan kendim diktim sizden ricam bunları dikerken iki ağaç arasındaki mesafe ne kadar olmalı.( umarım bunu sormakta geç kalmadım)

Keşke siz bu dikimleri yapmadan önce görüşseydik. Ağaçları nasıl diktiğinizi hiç bilmiyorum ama manolya ve çamlar zaten çok aralıklı dikilir, hele manolyanın etrafına hiçbirşey dikilmez, bitkinin kendi haşmeti ve görkemi sergilenir. Naşiler birer armuttur biliyorsunuz. 4x2,5 veya 3x 5 dikilir. Kayısı çeşit ve toprak yapısına göre 3x3,5, 5x5 8x8 dikilir.Alıç erik kiraz ve muşmula zaten tekmiş, ama yanına gelen ağaç en az 4 metre uzakta olsun.

Aslında bunları bir planlama ile diktirseydiniz keşke.

Mine Pakkaner 16-01-2009 00:55

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Balıkcı (Mesaj 345580)
Bizim narlar neden çatlıyor acaba?

Sayın Balıkçı bunun pek çok nedeni var.

Çeşit özelliği, olgunlaşma gerçekleştiği halde hasat etmeme, az sulama, çok sulama, güneş yanığı, fazla azot verme vs.

Meyveler olgunlaşınca suyu kesinlikle kesmek gerek. Yoksa daneler şişip kabuğu patlatır. Çatlama fizyolojik bir sorun. Çeşidiniz genetik olarak çatlamaya yatkınsa siz ne kadar özenirseniz özenin sonuca ulaşmanız zor. Hızla çatlamayan çeşitler geliştirilmesi ile ilgili çalışmalar sürüyor. O zaman da "Ah o eski narlar." diyeceğiz :)

Balıkcı 16-01-2009 10:31

Teşekkür ederim.

En iyisi biz çatlayanları hergün kontrol edip yiyerek mücadele edelim.:p

Eski narlarımızı da kaybetmeyelim.

Ben kimyevi madde kullanmıyorum, sadece ahır gübresi ve aklıma gelince su veriyorum.

Çeşit özelliği galiba en doğru seçenek, ona da yapacak bir şey yok.

Güngör Salman 16-01-2009 14:09

Mine hanım İlginize teşekkür ederim.


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 08:52.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)

Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025