agaclar.net

agaclar.net (https://www.agaclar.net/forum/)
-   Bir bilene soralım (https://www.agaclar.net/forum/bir-bilene-soralim/)
-   -   Mine Pakkaner 'e soralım 2006-2009 (Zirai danışma, bahçe tasarımı, peyzaj) (https://www.agaclar.net/forum/bir-bilene-soralim/905.htm)

Oğuz Alper 02-02-2009 00:53

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Gülbeşeker (Mesaj 354075)
mine hanım 18.18.18 gübre kimyasal gübremi oluyor organik tarımda kullanılırmı

NPK N18 ,P18,K18 anlamındadır ve kimyasaldır.

Mine Pakkaner 02-02-2009 20:19

Gülbeşeker cevabınızı Oğuz Bey vermiş gerçi ama be de yineleyeyim, 18 18 18 gibi NPK oranları verilen gübreler kimyasal gübrelerdir ve kimyasal gübrelerin hiçbiri organik tarımda kullanılmaz.

halilaras 03-02-2009 16:19

Sayın Mine hanım,

Sayın çınaraltı, ücretsiz olarak sultaniye üzüm çeliği gönderdi (3 adet). Boyları yaklaşık olarak 40 cm.
Tutma şansını artırmak için neler yapmalıyız?
Ben balkonda büyük bir saksıya dikeceğim. (başka yerim yok)
Acaba şansı artımak için çelikleri ortadan tekrar kessem, nasıl olur?

Köklendirici kullanmalı mıyım?
Dikene kadar nerede bekletmeliyim? (köklendirici hormon almaya gidicem eğer gerekiyorsa)

Nasıl bir toprakta daha kolay tutar?

teşekkürler..

mahsuni 04-02-2009 15:35

2 Eklenti(ler)
mine hanım resimleri gönderiyorum değerlendiripi sorunu ve çözüm yollarını bana yazarsanız çok sevinirim ayrıca budama ile ilgili resimli bir kay nak var mı

nariçi 04-02-2009 19:31

Mavi selvi tohumları kozalaktan çıkarmak için özel bir işlem gerekiyor mu?

Harun Parlak 04-02-2009 19:37

Kozalakları kurumaya bırakmanız yeterli kendiliğinden açılıp dökülecektir. Bir çoğumuz Servi leri selvi diyoruz. Buda bu şekilde yeygınlaşıyor.

Mine Pakkaner 04-02-2009 21:48

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi mahsuni (Mesaj 355252)
mine hanım resimleri gönderiyorum değerlendiripi sorunu ve çözüm yollarını bana yazarsanız çok sevinirim ayrıca budama ile ilgili resimli bir kay nak var mı

Mahsuni ağacınızın kök böğazındaki mekanik bir hasardan kaynaklanmış görünüyor, Fidan güneş yanıklığına da maruz kalmış olabilir. Ancak üst taraftaki görüntü yapraklara da bakınca bize bir hastalığı düşündürüyor. Bakteriyel bir etmen varsa durum çok cansıkıcı da olabilir. Çok acil tarım müdürlüğü bitki koruma şubesine başvurunuz. Kısaca yerinizde olsam öyle yaparım, çünkü ben size böyle uzaktan bakarak daha fazla yardımcı olamayacağım.

Bordo bulamacı uygulamayı ihmal etmeyin.

nariçi 04-02-2009 22:11

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Tekin (Mesaj 355372)
Kozalakları kurumaya bırakmanız yeterli kendiliğinden açılıp dökülecektir. Bir çoğumuz Servi leri selvi diyoruz. Buda bu şekilde yeygınlaşıyor.


Tekin bey merhaba.
Diğer İbrelilerin kozalaklarında bu durum var ama mavi servinin kozalaklarını soba yanına koydum yine açılmadı. Ya tam olgunlaşmamışlar! elle zorlayınca tohumlar dökülüyor, aslında dediğiniz gibi kendiliğinden açılması gerekir. Bu mazı türleri aniden açılıyor, altuni mazı bir baktım tohumlarını dökmüş. Halen pramidal ve boylu servi mavi servi kozalakları ağaç üstünde açılmadılar. Bir sabah, bir bakarım ki tohumları döküvermişler.

Mine Pakkaner 04-02-2009 22:57

Sorunuzun cevabını kendiniz bulmuşsunuz nariçi. Kozalak olgunlaşınca ve içindeki tohumlar hazır olunca kendiliğinden açılır.

Mine Pakkaner 04-02-2009 23:07

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi halilaras (Mesaj 354739)
...sultaniye üzüm çeliği gönderdi (3 adet). Boyları yaklaşık olarak 40 cm.
Tutma şansını artırmak için neler yapmalıyız?
Ben balkonda büyük bir saksıya dikeceğim. (başka yerim yok)
Acaba şansı artımak için çelikleri ortadan tekrar kessem, nasıl olur?

Köklendirici kullanmalı mıyım?
Dikene kadar nerede bekletmeliyim? (köklendirici hormon almaya gidicem eğer gerekiyorsa)

Nasıl bir toprakta daha kolay tutar?

teşekkürler..

Çelikleri ortadan kesmeyin, muhtemelen o boy bir çelik zaten 3-5 göz içerir. Perlite dikip köklendirebilirsiniz. İBA kullanmak köklenme şansını, hızını arttırır.

Dikene kadar serin bir yerde nemli bir beze sararak bekletiniz. Çeliğin en üst ve en alt gözleri hariç ortadaki gözlerini körleyiniz.

Bu arada gerçi siz eviniz için birkaç fidan yetiştirmek istiyorsunuz ama yine de okuyuculara şu bilgiyi verelim, ticari yetiştiricilikte asla çelikten yetişmiş fidanla bağ tesis edilmez. Ülkemiz topraklarına filoksera zararlısı yüzünde aşılı fidanla yetiştiricilik yapılır. Anaç da amerikan asma anacıdır.

halilaras 05-02-2009 12:26

Bauhaus'a gittim ve bana "naa" diye bir köklendirici olduğunu söyledikleri tozu verdiler.

Çeliklerin köklenmesini istediğim 5cm lik kısmını suda beklettim ve naa'ya daldırıp toprağa yaklaşık 10-15 cm kadar batırdım.

Şu an 3'ü de aynı saksıda, balkonda bekliyor. Acaba köklenmesini sağlamak için toprağı nemli tutmanın dışında üzerlerine naylon falan da geçirmeli miyim?

Ek: Gözleri körlemek nasıl oluyor?
Uçlarından keseyim mi?

merkezvv 06-02-2009 21:55

mine hanım geçen günlerde elime manolya tohumu geçti forumdan aldığım bilgilerle tohumalara soğuk katlama yaptım (yoğurt kabının içine kum ve kokopit karışımıyla kum, tohum, kum, tohum) Benim sormak istedim 20 cm kadar bir yüksekliği oldu alt kısımlarda su birikmesi olurmu tohumlarım çürüme ihtimali var mı? Teşekkürler

kaybol.2008 08-02-2009 16:49

Mine Hanım, forumda;
"3/4 birim kaynamış su + 1/4 birim bal karıştırılıp 8 saat bekletin" şeklinde, doğal, köklendirmeyi hızlandırıcı tarif okumuştum. Şimdi hangi başlık olduğunu bulamıyorum.
Sizin tarifiniz olıup olmadığı konusunda emin değilim ama, sorum şu:
- 8 saat beklettikten sonra tohumu bu karışıma batırıp ekecek miyiz?
- Yoksa bu karışım ile sulama mı yapacağız?
İyi günler.

TuruncuHis 08-02-2009 17:24

Sayın kaybol.2008, ilgili link aşağıdadır. Foruma ilk katkım da bu oldu:)
http://www.agaclar.net/forum/showthr...?t=1429&page=5

Mine Pakkaner 08-02-2009 18:16

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi halilaras (Mesaj 355692)
Bauhaus'a gittim ve bana "naa" diye bir köklendirici olduğunu söyledikleri tozu verdiler.

Çeliklerin köklenmesini istediğim 5cm lik kısmını suda beklettim ve naa'ya daldırıp toprağa yaklaşık 10-15 cm kadar batırdım.

Şu an 3'ü de aynı saksıda, balkonda bekliyor. Acaba köklenmesini sağlamak için toprağı nemli tutmanın dışında üzerlerine naylon falan da geçirmeli miyim?

Ek: Gözleri körlemek nasıl oluyor?
Uçlarından keseyim mi?

Naa da bir köklendirme hormonudur ancak kullanımı iba kadar yaygn değildir. Bilimsel araştırmalara göre iba çok daha fazla sayıda bitki çeşidinde daha iyi sonuç vermektedir. Bazı bitkilerde ise iba ve naa karışımları köklenmede daha olumlu sonuç verir.

Köklenmenin temel şartlarından biri de ısıdır. Naylon geçirirseniz sıcağı kısmen daha fazla korur, sera etkisi yaratır.

Gözleri körletmek ise buralardan sürgün vermesini önlemek demektir. Bir bıçakla gözlerin üzerini hafifçe çiziniz.

Mine Pakkaner 08-02-2009 18:35

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi merkezvv (Mesaj 356490)
Mine Hanım geçen günlerde elime manolya tohumu geçti forumdan aldığım bilgilerle tohumalara soğuk katlama yaptım (yoğurt kabının içine kum ve kokopit karışımıyla kum, tohum, kum, tohum) Benim sormak istedim 20 cm kadar bir yüksekliği oldu alt kısımlarda su birikmesi olurmu tohumlarım çürüme ihtimali var mı? Teşekkürler

Fazla su koymadınızsa sorun olmaz. Su fazlaysa kabın altına küçük bir delik açıp drenaj sağlayın. Bu işi tohumları nemli bir beze sarıp naylon poşete koyarak yapabilirdiniz. Poşeti de buzdolabınızın sebeliğinde muhafaza edecesiniz. Aklınızda olsun.

kaybol.2008 08-02-2009 19:42

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi TuruncuHis (Mesaj 357277)
Sayın kaybol.2008, ilgili link aşağıdadır. Foruma ilk katkım da bu oldu:)
http://www.agaclar.net/forum/showthr...?t=1429&page=5

TuruncuHis,
Teşekkür ederim.

indomie 09-02-2009 13:58

Selamlar,

Ortanca'nın budanacağını bilmiyordum. Geçen yıl adığım gelişmiş ortanca'yı şimdi budasam acaba olur mu?

Balıkcı 09-02-2009 14:08

1 Eklenti(ler)
Stefanotis imdat çığlıkları atıyor ama ben ne yapayım bilmiyorum.
Yok, tabii ki biliyorum, ben de Mine hanım, imdaat diye bağıracağım.:p

Bunun saksısını bir süre önce değiştirdim, toprağı kuruymuş, biraz dağıldı, ne tam çıplak kök ne de topraklı durumda yeni saksıya aktardım, niye küstü bilmiyorum, soğuk mu idi, vakit mi erkendi?:(

Durduğu yer, doğrudan güneş vurmayan, çok aydınlık, sıcaklığı 10 dereceden aşağı düşmeyen(genellilke 12-15C) ortalama nem %80 civarında olan kapalı balkon.

Hiç ellemeden sabırla toparlanmasını mı bekliyeyim, içeri, 20-22 C sıcaklığa mı alayım,....kısaca ne yapayım?

Teşekkürler.

Mine Pakkaner 10-02-2009 12:41

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi indomie (Mesaj 357652)
Selamlar,

Ortanca'nın budanacağını bilmiyordum. Geçen yıl adığım gelişmiş ortanca'yı şimdi budasam acaba olur mu?

Ortancalarınızı hem yaz sonu çiçekler geçince budarsınız ( geçen çiçek kafalarını temizlersiniz), hem de kış sonu. Kış sonu üzerinde eski sezondan kalan çiçek kafası varsa onları alırsınız. Çok yaşlı dalları dipten çıkarırsınız, bitkiyi kompakt tutmak isterseniz daha sert budamanız da mümkün. Bir fotoğrafını yüklerseniz üzerinde konuşuruz.

Mine Pakkaner 10-02-2009 13:51

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Balıkcı (Mesaj 357660)
...
Bunun saksısını bir süre önce değiştirdim, toprağı kuruymuş, biraz dağıldı, ne tam çıplak kök ne de topraklı durumda yeni saksıya aktardım, niye küstü bilmiyorum, soğuk mu idi, vakit mi erkendi?:(

Durduğu yer, doğrudan güneş vurmayan, çok aydınlık, sıcaklığı 10 dereceden aşağı düşmeyen(genellilke 12-15C) ortalama nem %80 civarında olan kapalı balkon.

Hiç ellemeden sabırla toparlanmasını mı bekliyeyim, içeri, 20-22 C sıcaklığa mı alayım,....kısaca ne yapayım?...

Toprak kuru ve dağılırsa saksı değiştirmede sizin de tahmin ettiğiniz sıkıntılar yaşanabiliyor. Her bitkinin bu duruma tahammülü eşit değil. kimisinin toprağını silkeleseniz çıplak köklü dikseniz umuru olmuyor, kimisi de azıcık silkeleseniz sorun çıkarıyor, heleki begonvil, o az toprağı dağılsa ölüyor.

Sizin bu güzelim bitkiniz zaten kışı sevmiyor, bir de şaşırtma sarsıntısı geçirince bu sıkıntı olmuş. 20 -22 derece sıcağa alırsanız daha iyi olacak ama mümkünse şimdiki yeriyle aynı ışığı yakalayın. Daha sıkışırsanız budama da yapabilirsiniz ama inşallah gerekmez.

Oksijenli su solüsyonu vermeniz iyi olur. Bu sadece dezenfektan değildir. Bitkiler stres anında peroksidaz enzimi salgılarlar, siz dışarıdan hidrojen peroksitli bu solüsyonu verince bitkiyi bu enzimi salgılamışcanına aktive edersiniz. Benim her derde deva kocakarı ilacı tariflerim sıktı ama aspirinli su da yeni kökler verip intibak etmesine destek olacaktır. Aynı şekilde B12 vitamini de dayanımını arttırır.

Elinizde deniz yosunlu bir preparat var mı? Varsa hemen kullanınız :)

Geçmiş olsun.

Balıkcı 10-02-2009 16:17

Çok teşekkür ederim.

Ben kocakarı ilaçlarının meraklısıyım:p, beni hiç sıkmaz, her okuduğumda Allah razı olsun diyorum.

Yazmayı unutmuşum, önceki saksıda başladı bu yaprak sararmaları, ben de toprağında hiç besin kalmadı, kökler de neredeyse kuş yuvası oldu diye biraz acele etmek zorunda kaldım.

Hemen tavsiyelere uyup duaya başlıyorum.:p
Oksijenli su, B12 ve aspirini peşpeşe veya aynı anda verebilir miyim, yoksa sulama gerektiğinde (ki an sık haftada bir olur) sırayla mı vereyim?

Deniz yosunlu müstahzarım yok,:( daha önce demiştim ya bende ancak hakiki deniz yosunu olur, tuzlu tuzlu.:p

Tekrar teşekkürler.

Mine Pakkaner 10-02-2009 16:39

Sorun önceden başladıysa üşüme ilk akla gelenlerden.Sararma yaşlı yapraklarda daha mı çok acaba? O zaman bir açlık da mevzubahis olmuştur elbette. Kuş yuvası oluşumu için size bir şey tavsiye edeyim bu vesileyle üretici okurlarımın da yararına dokunsun. Eğer bir bitki bir kapta uzun süre kalmak durumundaysa ve kuş yuvası gibi kök sarmasın isteniyorsa ( ki istenmemesinin imkanı yok :) ) engel olmanın bir çaresi var. Saksının içine yani dibine bakırlı bir kimyasalı fırça ile sürüp kurutunuz. Kökler kenara doğru gelip kuş yuvası şeklinde sarmazlar.

Zeytinci 12-02-2009 22:12

Sn. Mine Pakkaner hocam,
 
Soğuklama nedir?
Hangi bitkiler soğuklama ister? Soğuklama ihtiyacı sebebiyle her bitki her yere dikilemez midir?

Saygılarımla.

Balıkcı 12-02-2009 23:29

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Mine Pakkaner (Mesaj 358418)
Sorun önceden başladıysa üşüme ilk akla gelenlerden.Sararma yaşlı yapraklarda daha mı çok acaba? O zaman bir açlık da mevzubahis olmuştur elbette. Saksının içine yani dibine bakırlı bir kimyasalı fırça ile sürüp kurutunuz. Kökler kenara doğru gelip kuş yuvası şeklinde sarmazlar.

Sararma alttaki yapraklardan başladı, yavaş yavaş sararıp dökülüyor. Yeni sürgün ucları da kuruyor.
Bir şey daha dikkatimi çekmişti.
Yazın sundurma altında bol ışıkta duruyordu, çiçek goncaları çıkarıyordu, onlar bir türlü açmadılar, öylece kaldılar, sonra galiba Kasım ayında 180 km kadar yolculuk yaparak dış mekandan kapalı balkona geldi.
Böyle yıllık git geller yaşıyor çiçeğimiz ama bundan çok rahatsız olduğunu söyleyemem.
Üşüdü ve aç kaldı herhalde, gerçi arada bir sıvı besin veriyordum.:(
Şimdi yön itibariyle aynı konumda ve içeride, inşallah toparlanır.

Kökler, bakırdan hoşlanmıyor demek ki, ilginç bir tespit.
Teşekkürler.

Mine Pakkaner 13-02-2009 00:35


Sayın zeytinci
,

Soğuklama bitkilerin 7,2 derece sıcaklığın altında geçirmesi gereken zaman ihtiyacıdır. Soğuklama ihtiyacı teknik olarak meyveler için çok önemlidir.

Soğuklama ihtiyacı yetiştiricilikte önemli ve belirleyici, kısıtlayıcı bir faktördür. Kış soğuklama ihtiyaçlarını karşılanmadığında zaman, çiçekler ve çiçek tomurcukları dökülür, çiçeklenme gecikir ve düzensizleşir. Meyve vermez, veya meyve kalitesi düşer.

Çeşitlerin de soğuklama ihtiyacı farklı olabilir. Bu da hangi yörede hangi çeşidin yaygınlaşacağını belirler. Floradsun şeftali 250 saat soğuklama ihtiyacı ile Akdeniz sahilinde yetişir, Rio-CSO-GEM Marmara'da yetişir soğuklama isteği 900 saattir.

Örneğin İzmir merkezde elma yetiştiremezsiniz. Çünkü soğuklama isteği +7oC nin altında 2300-2700 saattir. İzmir'deyse uzun yıllar sıcaklık ortalaması en soğuk ay olan ocakta bile 9,8 derecedir. Değil ki 3 aydan fazla süre ile 7,2 derece ve altında sıcaklık yakalasın, bu imkansız.

Umarım cevabım açıklayıcı olmuştur.


Süleyman Koçak 13-02-2009 10:15

Yapraklardaki alacalılığın kaybolması.
 
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Mine Pakkaner (Mesaj 289034)
Beyaz alacalılık bitkinin o bölgesindeki pigment üretiminin eksikliğinden kaynaklanır. Turuncu, sarı alacalılık ise yeşil klorofil maddesinin az üretimi sonucu diğer sarıdaki ksantofil, turuncudaki karoten maddelerinin baskınlığından kaynaklanır, Kırmızı, mor, pembe ise antosiyanin sonucu oluşur.

Aşırı azotlu gübreleme bitkinin rengini yeşile döndürebilir. Işık yoğunluğu da etki eder. Karanlık ortamlarda alacalılık kaybolmaya başlar, bitki buna tahammül edemez çünkü fotosentez için az klorofil mevcuttur. Aşırı ışık ise ayrı bir sorun olabilir çünkü yaprağın renk durumunu koruyacak olan pigmentasyon bozulur.

Alacalı bitkilerde karşılaşılabilen en önemli sorun bazı alacalılıkların stabil olmamasıdır. Bu durumda bitki albino veya düz koyu yeşil sürgünler verebilir. Bunların kesilerek uzaklaştırılması gerek.

Ancak sizin sorununuz bu değil. Bu yüzden siz sakın dal kesmeyiniz. Bitkilerinizin ışık yoğunluklarını değiştirip fosfor ve potasyumlu besinler veriniz.

Mine Hanım; benim alaca benjaminimdeki sorun biraz geriler gibi oldu. Şöyle ki: Kış aylarının girmesi ile beraber NPK 20 20 20 ve güvercin gübresi vermeyi bıraktım, sulama periyodunu da seyrelttim. Daha önce çıkan yapraklar yeşile çok yakınken, bu dönemde çıkan yapraklarda hafiften bir renk açılması tespit ettim.
Şu aşamada bu sorundan tamamen ve kesin olarak kurtulmak için, hangi hazır besini tavsiye edersiniz. Mesela çiçekli bitkiler için kullanılan çiçek coşturan olabilir mi? Ya da bu tamamı yeşile yakın yaprakları uzaklaştırmalı mıyım?
Ayrıca şefleramın da alacalı yapraklı olması için bu uygulamayı ona da yapabilir miyim?
Saygılarımla..

halilaras 13-02-2009 10:24

Merhabalar,

3 adet üzüm çeliğini naa'ya daldırıp saksıya koydum. Saksı da şu an balkonda. Dediğiniz gibi çeliğin ortasındaki gözleri körledim. Üzerine naylon geçirdim.

Fakat önümüzde şubat'ın yarısı ve malum mart ayı var. Nisana kadar üzerinde naylon geçirilmiş olarak ev içinde bir köşeye koysam, faydası olur mu köklenmesine?

pelpel 13-02-2009 12:37

Merhabalar,
Evde yetişen bitkilerin toprağı için torfa değişik şeyler (perlit,kum v.b.) eklenerek karışımlar hazırlanması gerektiğini şimdiye kadar öğrendim. Ben marketten aldığım poşetli toprakları kullanıyordum. Bunlara baktım üzerlerinde torf yazıyor. Acaba bunlar tamamen torf mu yoksa diğer topraklarla hazır karışım mı? Yani marketlerden aldığımız bu toprakları direkt kullanabilir miyiz?

mdidinir 13-02-2009 15:51

Mine Hanım merhaba,
Uzun süredir siteyi takip ediyor ve sizi çok takdir ediyorum.
12 kök Yaban Mersini diktim. Yer İstanbul Silivri'de 150 Mt. rakım ve güneye bakan hafif eğimli bir yer, toprak yapısı kumlu ve PH 7 idi mevcut üst toprağa yanmış ahır gübresi, biraz çam talaşı, yakındaki bir çamlık altından çürümüş iğne yapraklı toprak, leonardit ve birazda perlitle hazırladığım karışıma yeteri kadar toz kükürt katarak Ekim ayında 80-90 Cm derinlik ve 1 Mt. genişlikteki çukurları doldurmuştum.
Geçenlerde yaptığım ölçümde PH 5.5 gibi çıktı ve saksılardaki fidanları diktim. Şimdi PH'ı 5 te sabit tutmak istiyorum bunun için sulama suyu PH değerleri ne olmalı? Suyun PH'nı düşürmek için hidroklorikasit, sülfirik asit, fosforik asit veya nitrik asit(Beyana bağlı olduğu için temini biraz zormuş) öneriliyor hangisini kullanmam daha sağlıklı? Zaman zaman kükürt takviyesi istermi?
Yaban Mersini yetiştiriciliği için başka tavsiyeleriniz nelerdir?

Saygılarımla,

Mine Pakkaner 13-02-2009 21:29

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Süleyman KOÇAK (Mesaj 359908)
...benim alaca benjaminimdeki sorun biraz geriler gibi oldu. Şöyle ki: Kış aylarının girmesi ile beraber NPK 20 20 20 ve güvercin gübresi vermeyi bıraktım, sulama periyodunu da seyrelttim. Daha önce çıkan yapraklar yeşile çok yakınken, bu dönemde çıkan yapraklarda hafiften bir renk açılması tespit ettim.
Şu aşamada bu sorundan tamamen ve kesin olarak kurtulmak için, hangi hazır besini tavsiye edersiniz. Mesela çiçekli bitkiler için kullanılan çiçek coşturan olabilir mi? Ya da bu tamamı yeşile yakın yaprakları uzaklaştırmalı mıyım?
Ayrıca şefleramın da alacalı yapraklı olması için bu uygulamayı ona da yapabilir miyim?
...

Şu aşamada hiçbir besin vermeyiniz. Daha sonra tamamı yeşile dönen dal varsa uzaklaştırın. Mart sonu çiçekli bitkiler için verilen besinden vermeye başlayın. Aşırı ışık almalarını engelleyin. Şefleranız kuzey pencerede durdukça alacası bollanacaktır.

Mine Pakkaner 13-02-2009 21:36

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi halilaras (Mesaj 359914)
...
3 adet üzüm çeliğini naa'ya daldırıp saksıya koydum. Saksı da şu an balkonda. Dediğiniz gibi çeliğin ortasındaki gözleri körledim. Üzerine naylon geçirdim.

Fakat önümüzde şubat'ın yarısı ve malum mart ayı var. Nisana kadar üzerinde naylon geçirilmiş olarak ev içinde bir köşeye koysam, faydası olur mu köklenmesine?

Elbette sıcaklık köklenmede önemli bir faktör. İçeriye alırsanız köklenme şansı artar. Yalnız lütfen havalandırmaya azami dikkat edin. Nemi muhafaza edin ama naylonun altında çeliği küflendirmeyin.

Zeytinci 13-02-2009 21:47

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Mine Pakkaner (Mesaj 359791)

Sayın zeytinci
,

Soğuklama bitkilerin 7,2 derece sıcaklığın altında geçirmesi gereken zaman ihtiyacıdır. Soğuklama ihtiyacı teknik olarak meyveler için çok önemlidir.

Örneğin İzmir merkezde elma yetiştiremezsiniz. Çünkü soğuklama isteği +7oC nin altında 2300-2700 saattir. İzmir'deyse uzun yıllar sıcaklık ortalaması en soğuk ay olan ocakta bile 9,8 derecedir. Değil ki 3 aydan fazla süre ile 7,2 derece ve altında sıcaklık yakalasın, bu imkansız.

Umarım cevabım açıklayıcı olmuştur.
[/SIZE][/FONT]

Mine hocam cevabınız için teşekkürler.

Armut başlığında bilgi bulamadım. Deveci cinsi armut soğuklama ihtiyacını Karaburun iklim şartlarında temin edebilir mi? Bu bölgede diğer armut cinsleri yetişiyor fakat Deveci cinsi yok.
Yabani armuta (ahlat) Deveci aşılamıştım iki yıl oldu 2 metre boylandı. Ayrıca bu cinste tozlama sorunu olur mu?

Mine Pakkaner 13-02-2009 22:09

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi mdidinir (Mesaj 360136)
...
12 kök Yaban Mersini diktim. Yer İstanbul Silivri'de 150 Mt. rakım ve güneye bakan hafif eğimli bir yer, toprak yapısı kumlu ve PH 7 idi mevcut üst toprağa yanmış ahır gübresi, biraz çam talaşı, yakındaki bir çamlık altından çürümüş iğne yapraklı toprak, leonardit ve birazda perlitle hazırladığım karışıma yeteri kadar toz kükürt katarak Ekim ayında 80-90 Cm derinlik ve 1 Mt. genişlikteki çukurları doldurmuştum.
Geçenlerde yaptığım ölçümde PH 5.5 gibi çıktı ve saksılardaki fidanları diktim. Şimdi PH'ı 5 te sabit tutmak istiyorum bunun için sulama suyu PH değerleri ne olmalı? Suyun PH'nı düşürmek için hidroklorikasit, sülfirik asit, fosforik asit veya nitrik asit(Beyana bağlı olduğu için temini biraz zormuş) öneriliyor hangisini kullanmam daha sağlıklı? Zaman zaman kükürt takviyesi istermi?
Yaban Mersini yetiştiriciliği için başka tavsiyeleriniz nelerdir?

Saygılarımla,

Sayın mdidinir, topraktaki pH yı bu dediğiniz şekilde sabit tutmak için su nötr olmalı. Ancak vereceğiniz gübreler de zaman içinde pH yı etkileyecektir. Suyun pH sını basit bir şekilde düşürmek için sulama suyuna MAP katınız. Bu gübre suyu asitleştirecektir. Ayrıca sitrik asit yani limon tuzu da bu işi görür ama o besin değil. Bu maddeleri kolayca temin edebilirsiniz. Zaman zaman PH yı ölçüp kontrolü elden bırakmayın. Yükselirse kükürt ilave edersiniz.

Mine Pakkaner 13-02-2009 23:39

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Zeytinci (Mesaj 360370)
Mine hocam cevabınız için teşekkürler.

Armut başlığında bilgi bulamadım. Deveci cinsi armut soğuklama ihtiyacını Karaburun iklim şartlarında temin edebilir mi? Bu bölgede diğer armut cinsleri yetişiyor fakat Deveci cinsi yok.
Yabani armuta (ahlat) Deveci aşılamıştım iki yıl oldu 2 metre boylandı. Ayrıca bu cinste tozlama sorunu olur mu?

Deveci armudu daha çok Marmara'da iyi sonuç veriyor, Karaburun'da soğuk ihtiyacı karşılanır mı değerlendiremiyorum, çünkü soğuklama ihtiyacını saat olarak bilmiyorum, Karaburun'un iklim değerleri de elimde yok, ancak İzmir merkezden kesinlikle daha fazla olması gerek soğuk saatlerin.

Deveci armut ve diğer tüm armutlar kendilerine kısırdır. Tozlaşma konusunda sorun yaşarsınız. Meyve alamazsınız. Bu yüzden akça armudu da dikiniz. Akça armudu deveci armudunun tozlayıcısıdır.

Mine Pakkaner 13-02-2009 23:55

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi deren223
Mine hanım merhaba

çimlerde meydana gelen sararma ve azalmadan dolayı yaptığım internetteki incelemede sizin yazılarınızı gördüm. Çok teşekkür ederim vermiş olduğunuz bilgilerden dolayı. Huwasan dezenfektanının satışını yapan firmada çalışıyorum. huwasan hakkındada bir çk şeyi biliyorum İstanbul başta olmak üzere bir çok yere pazarlamasını yapmaktayız bahsetmiş olduğum çim alanındada huwasanı uygulayacağız ancak birkaç ilaç önermişsiniz fungusid ilacı bu ilaçları huwasan ile dezenfekte ettikten sonra yapılacak ancak hangi sıklıkla yapmalıyım ve yağışların fazla olmasından dolayı ilaçın etki oranı nekadar bu konuda bana yardımcı olabilirmisini çok teşekkür ederim.
Saygılarımla

Önce Huwasan uygulayınız, arkasından 10 gün sonra fungusit uygulayınız. ıo gün ara ile iki fungusit uygulaması yapmanız gerek. Yağışlı günlerde ilaçlama yapmayınız. İlaçlama sonrası 24 saat kuru geçmesi olumlu olur.

Ancak önce sorunun hastalık olduğundan emin olmalısınız. Zirai ilaçları da artık kanun gereği reçetesiz alamazsınız. Yetkili ziraat mühendisi teşhis eder ve reçetesini yazar. Bayi de ilacı bu reçete ile verir. Bayilerdeki ziraat mühendisleri reçete yazamaz, reçete yazan bir mühendisle ortaklık kuramaz, reçetede yazılanı değiştirip başka etkili madde öneremez. Her yetkili mühendis sadece kendi ilinde reçete yazabilir. Bir bölgede yazılan ilaç başka bölgeden alınamaz.

Kısaca, daha önce söz ettiğim ilaçları alabilmek için reçete yazdırmak, bunun için de teşhis ettirmek ve hepsinden önemlisi reçete yazmaya yetkili bir mühendis bulmak durumundasınız.

halilaras 14-02-2009 11:03

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Mine Pakkaner (Mesaj 360360)
Elbette sıcaklık köklenmede önemli bir faktör. İçeriye alırsanız köklenme şansı artar. Yalnız lütfen havalandırmaya azami dikkat edin. Nemi muhafaza edin ama naylonun altında çeliği küflendirmeyin.

Toprak kurumadan arada bir sulamaya devam edeceğim sanırım.
Havalandırmayı nasıl sağlayacağım?

Mesela, naylonu günde 1 saat kaldıracak mıyım?
Yoksa pencereleri açarak toprakta hava sirkülasyonu olmasını mı sağlayacağım?

deren223 14-02-2009 18:59

Bilgilendirdiğiniz için çok teşekkür ederim
Saygılarımla

kaybol.2008 14-02-2009 22:40

2 Eklenti(ler)
Mine Hanım,
Bu çiçeklerin yapraklar niye böyle yana yatıyor acaba? (her ili saksı birbirinden farklı)
Aynı durum sümbülteberde de var. Sümbülteberin yapraklarında böcek olduğu için acı biberli tarifiniz ile ilaçlama yapmıştım. Ancak bunlara herhangi bir ilaç vs de uygulamadım. Sorun ne olabilir?

attaleia 14-02-2009 23:35

****** mine hanım karadeniz gezisinde aldığım ve tohumlarını ekip bahçemde yetişen kabağın cinsini merak ettim merakımı giderirseniz sevinirim...bu konuyu yanlışlıkla sukulet sayfasına yazmıştım fakat orada tanıyan çıkmadı cevaplarsanız sevinirim resim orada var.


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 16:08.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)

Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025