Şimdi geldi sıra pişirmeye.
Bakalım ödevimi iyi çalışmışmıyım?
Tokat sobasının her iki gözünde de meşe odunu yaktım.
Ortada tepsiye domatesleri koydum ve fırına sürdüm.
Önce sivrileri sallandırdım.10 dakikada helva gibi oldular.
Odunlar iyice yanıp köze dönünceye yakın kapağı açıp şişleri içine sallandırdım.

Saat tuttum.Her 5 dakikada bir kapağı açıp vaziyete bakarken buharını da aldım.

İlk 8 şişlik parti 25 dakikada,ikinci 8 şişlik parti 22 dakikada pişti.Patlıcanlar ve etler tam kıvamında olmuştu.Patlıcan kurumamış,etlerde suyunu kaçırmamış lokum gibiydi.
Tepsinin altına lavaşları koydum.(Maalesef hakiki lavaş değil,marketlerde poşette satılan hazır lavaşlardan.Ne yapalım keçinin olmadığı yerde koyuna Abdurrahman Çelebi derlermiş)
Şişler lavaşların üstüne çektim.

Ortasına fırından çıkan damlayan yağlarla pişmiş domatesleri döktüm.
Üstüne de sivrileri dizdim.

Ondan sonra doğru sofraya...

Akşam 19.00 da başladığım operasyon,saat 21.25 de sofrada son buldu.
Hakikaten çok nefis olmuştu.
Babalar günün de mutlu son...