Sayın Syılmaz;
''Nedeni Alman avcıların bilinçli olması, bizim ise bilinçsiz olmamız''.
Güzel sözünüz bana bir şey hatırlattı. İzniniz ile lütfen;
Cinsini hatırlamıyorum, Karadeniz' de havyarı meşhur olan çok büyük bir balık yakalandı. Karnında bilmem kaç tane dikiş yarası var idi. Bunu yakalayanlar, havyarını alır, operasyon yerini dikerler ve denize salarmış tekrar. Biliyor ki başkası da aynısını yapacak, hatta kendisi onu veya bir başkasının bıraktığı balığı tekrar yakalama şansını elde edecek. Süregen bir gelir, bindiği dalı kesmeme meselesi.
Sonuç;
İstanbul' da tezgahta garibim.
Sebeb;
benim gibi bilinçsiz birinin, hayatında görmediği balığı yakalaması. Vay be! ne balık... ne para eder...arkadaşları nasıl da çatlatırım, hemen 5-10 poz resim alayım. Ciddiyim bu konuda gerçekten. Babam bana öyle öğretti çünkü. ''Denizden baban çıksa yeyeceksin'' deyerek.
Şimdi yeni yeni kafa patlatıyorum bu işin inceliklerine.
Çok güzel yazılarınız için, çok çok teşekkürler efendim.
Nerde kalmıştık, konu neydi?
Gez,göz,arpacık, bağışladım seni...deyebilmek.
Hepsine değil canım

)).
Lütfen alınmasın kimse, şahsi görüşümdür. Bizde karacalar resmen avlanmaz. Gayri resmi...
Güzel yurdumu seviyorum yav...İlişkiler mekanik değil, korku yok yasadan, saygı var, duygu var...
Cümleten sağlıcak ile kalın inşallah.
Saygılarımla lütfen.