Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi soilless
Şimdi bu noktada şöyle bir sorum var;
Kaolinin yaygınlaştığını ve de bir çok üretici tarafından;
- hem sıcaklık
-hem pestisit (Kovucu-uzaklaştırıcı) etkisini
-hem de sıcaklık etkisini düşünerek fazla sürgün gelişimi
-hem de zeytinde EGE bölgesinde gemlik türünün sıcaklık etkisi ile daha fazla kabuk bağlama özelliğini engelleme nedeniyle
yaygın olarak kullanıldığını düşünelim. (Ki olacağına inancım sonsuzdur. Az sonra gibi gibi)
Bu durumda bazı üreticiler (fazla duyarlı olmayanlar veya maliyet kuruş hesabı yapanlar) dikkatlice ve özenle kaolin uygulama ve de özellikle yıkama işine özen göstermeyecektir.
Bu durumda tüketicinin önüne gelecek meyve sebze tüketiciyi satın alma konusunda ne kadar etkiler, alırsa ne yapması lazım?
Böylece son nihai noktalara gelmiş oluruz diye düşünüyorum
|
Sevgili soilless,
kaolinin kullanım alanları sınırlıdır.
Sebzelerin çoğunda kaolin kullanamazsın. Sebzeler tarladan kaldırıldıktan sonra bir yerde yıkanır, temizlenir, kaybettiği su tekrar kazandırılır.
Örneğin,
maydanoz, tere, ıspanak, marul, biber v.b sebzelerde kaolin kullanamazsın, zaten kış aylarına denk gelir.
Meyvelere gelince;
örneğin elma, armut, zeytin, üzüm, antep fıstığı, mandalina, trabzon hurması, domates v.b. ürünler hasat edildiğinde
yıkanmaz, pazara bu şekilde sunulur.
Üretici meyve üzerindeki kaolinin ne olduğunu ve neden kullandığını kendisi bilmek zorunda; bunun savunmasını yapmak zorunda... Yani
bilinçlenmek zorunda...
Tüketici ise ister üretici, ister tüketici_üretici çevrelerce
bilgilenmek zorunda...
Tüketicinin meyve üzerinde gördüğünü zararlı gibi algılama ön yargısı, görünmeyen zararlı _ kimyasal ilaç_ kadar tehlikelidir.
Bu kaygılarınıza katılıyorum.