Sevgili arkadaşlar yazdıklarım benim fikirlerim. Hasbel kader çalıştığım bir sektör. Bir zamanlar tüm altın işleme ya da kuyum işleme tesisleri yalnız ve yalnız ASBEST plakalar üzerinde kaynak ve lehim yaparlardı bu gün ise durum oldukça farklı ise bunda naçizane benimde hayli katkım olmuş idi.
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi memet
İstanbul'un orta yerinde yüzlerce altın işleme atölyesi var. Her birinde yarımşar kilo siyanür kullanılıyor olsa bir ayda, yüzlerce kilo siyanür kentin ortasında rasgele geziniyor demektir. Bu kullanıldıktan sonra kanalizasyona atılan bir atık. Hiç bir kontrolü de yok. Nereye gitttiğini artık takip eden biri çıkar araştırır metni alıntılar.
|
Sayın Memet, yanlış ya da eksik bilgi sahibisiniz. Açıklamak zorunda bıraktınız beni.
-İstanbulun ortasında altın işleyen yüzlerce firma var doğru ama bunlardan ramattan altın elde edenlerin yani siyanür kullanan üretici sayısı onu bulmaz,
-Ama bilmediğiniz bir başka siyanür canavarı olan sektör varki oda ısıl işlem sektörü ve de tüm atıklar Bayrampaşa ve İkitelli semtlerinde kanalizasyona gider. Her gün en az 3 ton siyanür içeren malzeme kanalizasyonla buluşur.
- Gelelim altın işleme konusuna. Haklısınız Türkiye İtalya' nın ardından dünyada en fazla altın işleyen ikinci ülke ve de yıllık işlenen altın miktarı 115 tonun üstünde. Ama 2010' da bu rakkam düştü ve gümüş işleme miktarı arttı. Bu yılda beklentiler aynı yönde. Nedeni de yüksek altın fiyatı.
-Turkiyede üretilen altın değildir. Türkiye' yi altın işleme konusunda dünya ikincisi yapan.
Altını dahilide işlemek amacıyla yurtdışından gümrüksüz getirirsiniz. Fason olarak işlersiniz ve bu aradaki işleme kayıplarını % 1.2 yerine % 1 in altına düşürürsünüz ve de bu sizin karınızdır. Ayrıca ayarlarla ilgili oynamalardan işletmelerde kalan altında cabası. İthalatta KDV de yok.
Tadından yenmez yani.
Yoksa Bergama altını bu işlere hiç gelmez.
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi memet
Bir kaç kere sözettim. Derin araştırmalar yapılırken bu vahim durum ezbere uymadığı için görmezden geliniyor.
|
Haklısınız konuyu iyi bilerek konuşmak gerekiyor size katılıyorum.
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi memet
Ülke çöplük mü? asllına bakarsanız evet ülkemiz tam olarak bir çöplük. Çevre korumacılığı konusunda dünyanın en berbat ülkesi sıarlamasında en üstteyiz. Kimayasl atık çöplüğüyüz. Konya lağımını tuz gölüne atan bir çöplüğüz. Çeşme kanalizasyonunu orkinos zaferi elde ettiğimiz körfeze deşarj eden bir çöpüğüz. Radyokatif çayların ne yapılacağı bilinemediği için bir yerlere rastgele gömüldüğü bir çöplüğüz.
|
Hiç itirazım yok doğru bir düşünce.
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi memet
Hiç kimsenin bu trajik durumu görmeyip, tam olarak kavrayamadığı bir altı npolemiğinde taraf tutmasınıda ben sadece tek yönlü bakış açıları görüyorum.
Ayn biçimde çevreyi tahrib eden ve torpak altındaki cesetlere ulaşılamayan Elbistan orada duruyor. Yatağan snatrali ölüm kusuyor. Ama buralarda çıkarılan altın değil. İtiraz etmek gerekesiz.
|
-Burada da size katılıyorum yanlızca bir şey sormak istiyorum.
Bu konu başlığında çevresel değerler sizin için bu kadar önemli değildi ama Nükleer başlığında çevre konusunda ki yaklaşımınız farklı idi niye böyle bir farlı davranış sergilediğinizi anlamak mümkün değil.
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi memet
Konu altın işleme sektöründe en hızlı gelişen ülke olmamız, altın işleme sektöründe dünya ikincisi üçüncüsü ülke olmamızla ilgilidir. Siyanür bu yükselişi engellemek için planlanan bir düzenin ayrıtnısı olarak kullanılıyor.
|
Altın işlemek için siyanürlü leach yapmak gerekmez. Yurtdışından külçeyi alırsınız, eritir ,döver, haddeler, mekanik işlemlere tabi tutar, yeni bir formda ihraç edersiniz.
Bu iş benim mesleğim. İyi bilirim. Bilmek görmek isterseniz altın ve gümüş işleme tesisi gezdirebilirim. Isıl işlem ya da elektro galvano tesisleri konusunda da yardımcı olabilirim.
Sevgiyle kalın