Sebze adalarını deneyen arkadaşların sanırım çoğu farkına varmıştır. Adalardaki toprak bitkilerin kök salmaları için daha elverişli olduğundan bitkilerin vegetatif gelişimi normalin iki misli oluyor. Bu yüzden sırık türü bitki dayanakları pek işe yaramıyor ya da yetersiz kalıyor. Türkçesi nedir bilmiyorum. "Trellis" denilen kafes, bağlama ve yükseltme sistemini özel olarak düşünmek ve yük taşıyacak özelliklerde yapmak gerek.
Geçen yılki bambu kafeslerle epey zorlandığım için her adaya çift seviyeli, çok amaçlı ve ağır yük taşıyacak bir sistem yapmıştım. Epey işe yarıyor
Bu yıl çok fazla domates çeşitim var. 30 çeşit kadar var sanırım. Genel olarak domateslerden memnun değilim. Vegetatif gelişmeleri fazlasıyla iyi. Bazı çeşitlerin yapraklarında deformasyon var. Önce virüs olduğunu düşündüm. Ancak, sn.Limon'Un dediği gibi, bölgede domateslerin hepsinde bir sorun var. Civarda ticari domates yetiştirenlerin çoğu tek bir domates almadan bitkileri söktüler. İlk önce, kullandığım sığır gübresinden gelen bir şey olduğunu düşündüm. Fakat öyle olmayabilir. Bazı çeşitler etkilenmedi veya az etkilendi. Bazılarını benim de sökmem gerekecek.
Buna ilave olarak, adalardaki toprakta azotun fazla geldiğini net olarak gözlemliyorum. Her adadaki büyük bir çuval sığır gübresine ilaveten, malç olarak çim kırpıntısı ve keçi gübresinden yaptığım kompostu kullandım. İkisi birden bariz bir şekilde fazla geldi. Domateslerdeki meyve tutumu geç başladı. Bunu çok önemsemiyorum. Geç de olsa kiloluk domatesler görünmeye başladı.
Seneye kabak ve salatalıkları mutlaka sürgüne göndereceğim. İşin ilginç tarafı, adalardan en az 10 metre uzağa dikilmiş dev balkabakları nasıl oldu da adaların yolunu bulup dışarıdan işgale kalkıştılar anlamadım. Her gün yakalayıp dışarı çıkartmaktan, yönlerini değiştirmekten yorgun düştüm.
|