Gençliğimde, izlemekten hiç keyif alamadığım bilimkurgu türü film ve diziler vardı. Gökyüzünde güneşten koruyucu kalkanlar olurdu. Seçilmiş insanlar o kalkanların altında mutlu mesut yaşarken, insanlığın büyük bölümü ise güneşin zararlı etkileri yüzünden hastalıklı, mutasyona uğramış bir halde yaşam savaşı verirlerdi. Belki de bu eşitsizlikti bu tür filmleri sevemeyişimin nedeni.
Son zamanlarda gözüme takılan haberler sanki bu senaryoların yakınlarda gerçekleşeceği izlenimini veriyor. Gelişmiş ülkelerde tohum bankaları kuruluyor, bilimadamları yaklaşmakta olan felaketlere çareler arıyor, çözümlere yöneliniyor. Bütün bunlar çok büyük maliyetler gerektiren projeler. Bu projeleri gerçekleştirmek, gelişmiş ülkelerin bütçeleriyle olabilecek şeyler.
Sormaya korkuyorum ama bu senaryolarda bizlere (gelişmenin neresinde olduğu belli olmayan ülkelerin vatandaşları) biçilen roller ne ola ki acaba?
|