agaclar.net

Geri Dön   agaclar.net > Bonsai > Yeni başlayanlar için yardım
(https)




Beğeni Düzeni44Beğeniler
  • 5 Gönderen Harun Parlak
  • 1 Gönderen tekomusti
  • 5 Gönderen Sakaki
  • 3 Gönderen yamadorian
  • 1 Gönderen bonsaisan
  • 3 Gönderen Sakaki
  • 2 Gönderen Sakaki
  • 1 Gönderen Sakaki
  • 11 Gönderen memet
  • 8 Gönderen Ali H. ALI
  • 4 Gönderen Harun Parlak

Cevapla
 
Bookmark and Share Dış Bağlantılar Konu Araçları Mod Seç
Eski 20-05-2012, 14:59   #1
Ağaç Dostu
 
Harun Parlak's Avatar
 
Giriş Tarihi: 19-01-2007
Şehir: İstanbul Sarıyer
Mesajlar: 4,272
Galeri: 22
Bir Bonsai Nasıl Olmalı?

Bir bonsai tam olarak bitmiş olmasa da zengin görünümüne ulaştığında, doğadaki büyük boylarına göre aradaki fark sadece minyatür olması olmalı. Bonsai her türlü insan müdahalesi olmadan bonsai olmaz.

Bonsai yaparken en önemli konuların başında orantıyı yakalamak lazım.

Bonsaide Eğme, Bükme,Oyma, Yakma, Çürütme, Kırma, Çekiçleme. Telleme aklımıza gelecek diğer müdahaleler hepsi olacak ama baktığımızda yapılan tüm bu müdahaleler doğal yollardan gelmiş gibi görünmeli insan eli değmemiş gibi gürünmeli,

Kesik yaraları yanma oyma yaraları kırılma gibi tüm yapılan işlemler doğada ki yan etkenlerin oluşturmuş düşüncesinin yansıtılması olmalı.

Eğimler kıvrımlar yapmacık görünmemeli eğimler ve yönlendirilmeler, Gün Işığı, Rüzgar, Yıldırım, Kurt yeniği Cürüme ve Oyuklar Her ne olursa olsun doğal afetlerden başına gelmiş olabileceği yansıtılmalı.

Bir bonsai saksı ve ya oturduğu zemin ile bir bütünlük sağlamalı.

İzleyen kişiyi doğaya sürüklemli bir kayalıkta ise önce kayaya tırmanmak sonra ağcın dibinde dinlenmek dinlendikten sonra da ağaca tırmanmak ister gibi olmalı.

Şimdilik aklıma gelen bunlar hatırladıkça yazmaya çalışacağımz. Bu konudaki olması gerekenlerden sizlerin de düşünceleri var ise buradan yazıp paylaşırsanız bonsai nasıl olması gerektiğini hep beraber irdelemiş oluruz.

Latif, sagol, Tanuki ve 2 kişi beğendi.
Harun Parlak Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 20-05-2012, 17:18   #2
Ağaç Dostu
 
tekomusti's Avatar
 
Giriş Tarihi: 04-03-2011
Şehir: konya
Mesajlar: 1,497
Eyvallah tekin hocam verdiginiz bilgiler için çok teşekkür ler sagolun
Saygılar

Harun Parlak beğendi.
tekomusti Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 20-05-2012, 20:11   #3
Ağaç Dostu
 
Sakaki's Avatar
 
Giriş Tarihi: 06-06-2010
Şehir: Adana
Mesajlar: 4,815
Benim diyebileceğim tek cümle:
"Uzaktan bir gerçek ağacı seyrediyormuş hissi vermeli".
Açılımı çok geniş belki ama özeti bence bu.
Gerçek bir ağacın gövde, dal, dalcık, yaprak boyutu oranlarına (tam olmasa da çok yakın) olmalı.

Sakaki Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 21-05-2012, 12:14   #4
Ağaç Dostu
 
yamadorian's Avatar
 
Giriş Tarihi: 20-06-2009
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 239
Galeri: 1
Alt açıdan bakıldığında gerçek bir ağacın altından bakıyormuş hissi vermeli.Bu nedenle karşılıklı dallar,içeriye doğru uzayan dallar ve birbirinin tam üstünden geçen dallar bir bonsaide olmamalıdır.Bir boşluğu doldursun diye olmayacak bir dalı olmayacak bir hareketle eğmek,bükmek ağaç üstünde insan müdahalesi olduğu hissi verebilir.
Ters ışıkta alt açıdan çekilen bonsai fotoğraflarında bu tür hatalar belirgin bir şekilde görülebilir.
Örnek
_MG_6387.JPG
Telleme sırasında sürekli olarak ağaca karşısından ,arkasından, üstünden ve alt açısından bakmak gerekir.Bazı bonsailerin "çiğ" görünme sebebi, ilk anda farkedilmeyen bu tür küçük hatalardan kaynaklıdır.

yamadorian Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 21-05-2012, 12:49   #5
Ağaç Dostu
 
bonsaisan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 25-10-2005
Şehir: İzmir
Mesajlar: 2,793
Galeri: 18
Bir BONSAİ nasıl olmalıdır?

Bu göreçeli bir kavramdır. Kişiden kişiye, çalışandan çalışana, İzleyen den İzleyene ,Ülkeden ülke’ye ,kültürler’den kültürlere , Felsefenden , felsefeye sanatsal akımlardan etkilenmesine bölgelerden bölgelere ve v.b gibi…..

Bir çok yapı ,oluşum ,iklimsel ve çevresel faktörler ,düşünce ,felsefe, mitoloji gibi bir çok şeye göre değişkenlik gösterir.

Çünkü bonsai çok çeşitlilikli bir özeliğe ve tabi ki de sanatsal akımlarında etkisine açıktır.

Ama asıl sebeb şudur.
Bonsai kavramını oluşturan geliştiren değiştiren insanoğludur.
Zaman ve düşünce tarzı değiştikçe Bonsai nasıl olması gerektiği bir takım referans noktalarıda değişim gösterir.

Misal Bunjin stilli dönemsel bir değişim etkisidir.Diğer formlarda zaman içinde değişmişlerdir.

Yıllar yılı süren Bonsai Tarihi süreçi bu süreçe dahil olmaya başlıyan bir çok farklı kültürde kültüründe etkileri ile değişimler yaşamak da yeni geişmeler ve farklar göstermektedir.

Avrupada Bonsai Konusunda yaşanan bir refom ya da rönesas döneminin öncüsü Walter Pall olmuştur.

Bu dünya da bir çok bonsai bakış açısında değişime ya da bakış açısına sebeb olmuştur.

1970 ve 80 yıllarda bu yüzden Japon ya da ki Bonsai ustaları bir araya gelerek bir takım kural ve sunum şekilleri ile tarzları bir kurala bağlamışlar .
Bu kuralar ve referanslar üzerinde değerlendirme ve kesinlikler oluşturmaya çalışmışlardır.

Ve inanıyorum ki belkide yıllar sonra tüm dünya da ki bonsai konusunda yetkin ustalar bir araya yine gelerek farklı ve değişik kural ve sunumlar içeren yeni kural ve düşünceleri ortak noktada birleştirmeye çalışaçaklardır.

Sürekli olarak değişen bu dünyada zaman içerisinde herşey değişkendir.Durağan değildir.
Bonsai özünde durağan olmayan gelişen değişen ve gelişen bir sanat eseridir.

Bu bağlamda Bonsai nasıl olmalıdır? Sorusu değişime açık ve yukarıda yer alan durmlardan ötürü farklı yorumlana bilir.

Saygılar

Emre Kuzu beğendi.
bonsaisan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 21-05-2012, 13:19   #6
Ağaç Dostu
 
Sakaki's Avatar
 
Giriş Tarihi: 06-06-2010
Şehir: Adana
Mesajlar: 4,815
Sn bonsaisan,

Ben bunun göreceli bir kavram olduğunu düşünmüyorum.
Bonsaide kurallar bölgeden bölgeye hafif farklılıklar gösterebilir (radikal değil) ve buna bir açıdan göreceli diyebilirsiniz ancak Tekin bey bu başlığı açarken ve "bonsai nasıl olmalı" derken sanırım "bonsaide kurallar ne olmalı" değil "bir bonsai nasıl görünmeli, ne his vermeli", "ne zaman bonsai saksısına almaya elverişli" vs. demek istedi. En azından ben böyle algıladım.

Hangi kurallara uyarsanız uyun, ister Japonya, ister Avrupa ister Amerika, hiçbirinde gövde ile aynı kalınlıkta veya daha kalın bir dalın kabul göreceğini, henüz odunumsu yapıya kavuşmamış bir fidanın bonsai saksısına konulup bonsai olarak adlandırılabileceğini, üçgen estetiğine/kuralına uymayan bir bonsainin bir yarışmada değerlendirmeye alınabilceğini, yani doğal ve gerçek bir ağaç hissi vermeyen bir bitkinin bonsai olarak adlandırılabileceğini sanmıyorum. Bir ritmi, melodisi, notası olmayan sese türü ne olursa olsun müzik diyemeyeceğimiz sadece ses veya gürültü olarak adlandıracağımız gibi.

Not: Kendine has çalışmaları olan Walter Pall'un bile böyle ağaçlara bonsai diyeceğini sanmam ya da bu tür bonsaileri olduğunu ben görmedim.


Düzenleyen Sakaki : 21-05-2012 saat 13:52 Neden: ek
Sakaki Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 21-05-2012, 15:00   #7
Ağaç Dostu
 
bonsaisan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 25-10-2005
Şehir: İzmir
Mesajlar: 2,793
Galeri: 18
Sayın sakaki

Tekin beyin demek istediği ben de anladım.
Lakin ben yazımın içerisinde aşağıda belirtiğiniz bir konu ya değinmedim.

Alıntı:
Hangi kurallara uyarsanız uyun, ister Japonya, ister Avrupa ister Amerika, hiçbirinde gövde ile aynı kalınlıkta veya daha kalın bir dalın kabul göreceğini, henüz odunumsu yapıya kavuşmamış bir fidanın bonsai saksısına konulup bonsai olarak adlandırılabileceğini, üçgen estetiğine/kuralına uymayan bir bonsainin bir yarışmada değerlendirmeye alınabilceğini, yani doğal ve gerçek bir ağaç hissi vermeyen bir bitkinin bonsai olarak adlandırılabileceğini sanmıyorum. Bir ritmi, melodisi, notası olmayan sese türü ne olursa olsun müzik diyemeyeceğimiz sadece ses veya gürültü olarak adlandıracağımız gibi.
Ve yazımın sonuna da şu kelimeleri ekledim.
Alıntı:
Bu bağlamda Bonsai nasıl olmalıdır? Sorusu değişime açık ve yukarıda yer alan durumlardan ötürü farklı yorumlana bilir.
Saygılar.

bonsaisan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 21-05-2012, 15:49   #8
Ağaç Dostu
 
Sakaki's Avatar
 
Giriş Tarihi: 06-06-2010
Şehir: Adana
Mesajlar: 4,815
Alıntı:
1970 ve 80 yıllarda bu yüzden Japon ya da ki Bonsai ustaları bir araya gelerek bir takım kural ve sunum şekilleri ile tarzları bir kurala bağlamışlar .
Bu kuralar ve referanslar üzerinde değerlendirme ve kesinlikler oluşturmaya çalışmışlardır.

Ve inanıyorum ki belkide yıllar sonra tüm dünya da ki bonsai konusunda yetkin ustalar bir araya yine gelerek farklı ve değişik kural ve sunumlar içeren yeni kural ve düşünceleri ortak noktada birleştirmeye çalışaçaklardır.
Yazınız genelinde o havayı hissetsem de özellkle yukarıdaki bu cümlelerinizden kurallar ve tarzlar hakkında konuştuğunuz izlenimine kapıldım.

Eğer demek istediğiniz bu değilse, o zaman siz de oranlama, görünüm, verdiği his, gerçek bir ağaca benzeyip benzememesi vs. hakkında yorum yapıyorsunuz demektir ki o halde size göre bu oranlar, hisler, görüntü algısı vs. kişiden kişiye, bölgeden bölgeye değişiyor mu veya zaman içinde değişebilecek mi?

Açıkcası ben bu yorumunuzu pek anlamadım.
Bir bonsai gerçek ağaca benziyordur veya benzemiyordur, bunun neresi değişkenlik gösterebilir veya görecelidir? Yani Alinin fidan dediğine veya otsu gövde dediğine Veli ağaç veya odunsu gövde diyebilir mi?

Diyelim ki ben üzerinde çok dalı bulunan bir fidanı aldım, telleyerek şekil verdim, dalları kurallara uygun budayarak görseli oluşturdum ve bonsai saksısına koydum. Şimdi bu kimine göre ağaç, kimine göre fidan veya kimi ülkede bonsai olarak yorumlanabilir mi? İşte burayı ben anlayamadım.

Saygılarımla

Özgür Tosun ve vourla beğendi.
Sakaki Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 21-05-2012, 16:24   #9
Ağaç Dostu
 
bonsaisan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 25-10-2005
Şehir: İzmir
Mesajlar: 2,793
Galeri: 18
Sayın sakaki

Sizin takıldığınız konu ağaçların gövde kalınlıklarırı ile görsel olarak izleyiciye bir ağaç hissi verip vermemesi konusu.
Ya da bir bitkinin bonsai olması için gövde kalınlığının heybetli görünmesi.


Benim bahsetmeye çalıştığım konu ise Bonsai de bir takım şeylerin göreçeli olması konusu.

Ya da değişime uğraması.

Yazımda belirtiğim üzere Bonsai Kültürünü benimsiyen ülkeler de Bonsai boyutsal şekli de değişim gösteriyor.

Avrupa ve Amerika da yaygın olarak bonsai tabir edilen çalışmaların geneli 40 cm ve üzeri ağaçlardan oluşmakda.

Japonya da ise 20 cm ve daha ufak ağaçlar daha çok rağbet gören çalışmlar.

Ama bu japonyada büyük boy ağaç çalışılmıyor anlamı taşımıyor.
Zaten temelerini onlar attıklarına göre ve Çİn de doğmuş olmasına rağmen Dünya literatürüne japonca ismi ile girmiş olan Bonsai Çİnde ki ismi vietnamda ki adı Tayvanda daki adı ile anılmıyor.
Japonca Bonsai olarak biliniyor.

Ama bir çok ASya ülkesinde ise çalışılan bir konu.

Kısaca Minyatür ağaçlar ve minyatür manzaralar.

İşde bu sebebden dolayıdır ki kime göre bonsai kime göre bonsai değil.

Bonsai nedir? Neye Bonsai deniyor?Bir Bonsai nasıl olmalı.
Bir bitkinin bonsai sıfatı taşıması için neler gerekli.
Ve bu "neler" "nasılar" ne şekilde olmalı?

Size japon ya dan iki farklı çalışma.Olayı örnekliyelim.
Biri masculine ama nayif ve sade diğeri ise feminine süslü ama narin


Aşağıda iki farklı video var.

İkisinde de iki faklı Bonsai çalışması var.
İzleyelim ve göreceli kavramını görelim.
Bizler için hangisi BONSAİ ya da değil.
How to Make Your Own Bonsai #1 /

http://www.youtube.com/watch?v=ZEeie...feature=relmfu

bonsaisan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 21-05-2012, 16:54   #10
Ağaç Dostu
 
Sakaki's Avatar
 
Giriş Tarihi: 06-06-2010
Şehir: Adana
Mesajlar: 4,815
Sn bonsaisan,


Konuyu farklı bir yere çekmeye çalışıyor veya beni farklı ve yanlış şey ifade ettiğim ithamı ile karşı karşıya bırakıyorsunuz.
Benim karşı olduğum şey mame'ler, keishi'ler veya shito'lar değil ki!?
Ayrıca ben "gövdesi kalın olmalı" veya "ben kafayı gövde kalınlığına taktım" gibi bir ifadede veya imada da bulunmadım. Nereden böyle bir kanıya veya düşünceye kapıldığınızı anlamadım.
Bakın yukarıdaki 3 postumdan alıntılar yapıyorum:


Alıntı: Mesaj no. 3:

Gerçek bir ağacın gövde, dal, dalcık, yaprak boyutu oranlarına (tam olmasa da çok yakın) olmalı.


Alıntı: Mesaj no. 6:

"bonsaide kurallar ne olmalı" değil "bir bonsai nasıl görünmeli, ne his vermeli", "ne zaman bonsai saksısına almaya elverişli" vs. demek istedi. En azından ben böyle algıladım.

Hangi kurallara uyarsanız uyun, ister Japonya, ister Avrupa ister Amerika, hiçbirinde gövde ile aynı kalınlıkta veya daha kalın bir dalın kabul göreceğini, henüz odunumsu yapıya kavuşmamış bir fidanın bonsai saksısına konulup bonsai olarak adlandırılabileceğini, üçgen estetiğine/kuralına uymayan bir bonsainin bir yarışmada değerlendirmeye alınabilceğini, yani doğal ve gerçek bir ağaç hissi vermeyen bir bitkinin bonsai olarak adlandırılabileceğini sanmıyorum



Alıntı: Mesaj no. 8:

Eğer demek istediğiniz bu değilse, o zaman siz de oranlama, görünüm, verdiği his, gerçek bir ağaca benzeyip benzememesi vs. hakkında yorum yapıyorsunuz demektir ki o halde size göre bu oranlar, hisler, görüntü algısı vs. kişiden kişiye, bölgeden bölgeye değişiyor mu veya zaman içinde değişebilecek mi?
Yani Alinin fidan dediğine veya otsu gövde dediğine Veli ağaç veya odunsu gövde diyebilir mi?



Gördüğünüz gibi ben hiçbir zaman "Gövdesi kalın olmalı" diye bir ifade veya ima kullanmadım.
Ben oranlamadan bahsediyorum, siz ise sanki ben mame, keishi veya shito çalışmalarına karşıymışım gibi bir yöne çekiyorsunuz konuyu.


Benim de mame ve shohin adaylarım var ve bu bambaşka bir konu.

Ayrıca japonların ve çinlilerin genelde mini, Avrupalıların ise genelde orta ve büyük boy bonsailerle ilgilendiği genellemesini nasıl yaptınız, nerden bu bilgiye ulaştınız?
Benim gördüğüm en büyük bonsai örnekleri Japonya ve Çin'de.

Dileyen orta ve büyük boy çalışır dileyen mame, dileyen daha süper mini boy bonsai çalışır, benim tartıştığım konu bu değil ki.
Eğer ağacınızın gövdesi odunsu görünüme sahip ama ince ise, ağacın boyunu da ve dallarını da buna göre ince ve kısa tutar, yapraklarını da yeterince küçültür ve süper veya ultra mini dersiniz ve bunu da dilediğiniz kategoriye sokarsınız. Ama ağacın gövdesi ince ve odunsu değilse (fidan misali) o zaman boyunu uzun, dalları aynı keza uzun, yaprakları büyük büyük bir çalışmaya da boyut olarak kategorisi ne olursa olsun bonsai diyemezsiniz.

Benim argümanım bu lütfen farklı yere çekmeyiniz.

NOT: Ayrıca youtube'daki her videoyu güvenilir bir literatür veya referans olarak kabul edemeyiz, youtube'da reklam amaçlı bir çok yanlış ve hatalı yönlendirici video da mevcut.

Bu başlık altında haddimden fazla yer işgal ettiğime inanıyor ve sözü diğer arkadaşlara bırakıyorum.

Saygılarımla.

Harun Parlak beğendi.

Düzenleyen Sakaki : 21-05-2012 saat 17:15 Neden: yazım hatası
Sakaki Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 21-05-2012, 22:06   #11
Ağaç Dostu
 
Harun Parlak's Avatar
 
Giriş Tarihi: 19-01-2007
Şehir: İstanbul Sarıyer
Mesajlar: 4,272
Galeri: 22
Bonsai bana göre. Hangi tarz olursa olsun bakıldığında bakan kişiyi hayallere daldıracak şekilde doğaya sürüklemeli.

Harun Parlak Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 21-05-2012, 22:17   #12
Kaybettik, Allah rahmet eylesin
 
memet's Avatar
 
Giriş Tarihi: 18-02-2006
Şehir: İzmir
Mesajlar: 13,948
Galeri: 11
Kakuro Uzo, Kabuki tiyatrosunun kulisinde kıskançlık sonucu primadonnayı öldürür.
Katil cesetle yüzleştiğinde. Maktülün ruhununun yasımanı kendinde görür , suçunu gizlemek için primadonnanın yerine kadın rolünde sahneye çıkar. Cinayetin ona yansıyan yüzü, ömrünün geri kalanında, kadın olarak saklanmaktır.

Her yaptığımız bize kendimizi göstren bir aynadır.

Üstad Kimura bonsailerinden sözederken onlara ruhumu yansıtıyorum bunlar bonsai değil benim ruhumun tezahürü, yansımasıdır diyor.

Üstad Kyuzo Murata Kendinden üç yüz yıl kadar yaşlı olan bonsisinin yanında poz verirken gururlu bir gülüş yok yüzünde, ağaca doğru hafifçe eğilmiş ve bu onuru ona sunduğu için teşekkür ettiği bir alçakgönüllülük var.

Bir bonsai ruhumuzu yıkamak için kendimize seçtiğimiz yol gibi olmalıdır.

Aceleyle saksılara yerleştirilen genç dallar aceleyle varmak istediğimiz yerin aslında olmadığını bize işaret ediyor.

Bonsai vardığımız yer değildir. Yürüdüğümüz yoldur. Bir yere varmaycaksak koşmamız anlamsızdır.

Bonsai ruhumuza nasıl şekil veriyorsak öyle olmalıdır. Yürüdüğümüz yolda dağarcığımıza doldurduklarımız, ağaca yansımalıdır.

Bonsai ağaçtır, ağaçmış gibi saksılanmış fidan değildir. Fidan bize kendisiyle birlikte yürümemiz için sunulan seçenektir. Başlangıçtır sadece.

Bonsaide değil, fidanda kendimi görüyorsak bu ruhumuzun böyle yansıyor olmasındandır.

Yaşam yürüdüğümüz yolda bize seçenekler sunar bunların bazılarını görürüz ulaşamayız bazılarını görmeyiz . Bazıları bize sunulur geri çeviririz.

Bonsai bütün bunlarla bir ağaç aracılığıyla yüzleşmemizdir.

Bazı şeyleri görürüz bazılarını gördüğümüzü sanırız. Yaşam bunların özetidir. gördüğümüz şeyler ve gördüğümüzü sandığımız şeyler.

Bonsaiye hepsini yansıtırız.

Gördüklerimizden tecrübe edinir onları ağaca aktarırız, gördüğümüzü sandığımız şeylerden hatalarımızı sürekli devşirir yanılgılarımzı yansıtırız.

Bazı yanılgılarımzı düzeltebiliriz. Bazı fiadanları bonsai yapamayız.

memet Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 22-05-2012, 14:03   #13
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 08-06-2006
Şehir: Melbourne Australia
Mesajlar: 4,550
Galeri: 232
Mehmedin yazdiklarina katilmamak elde degil.

Bir bonsai nasil olmali? diye basliyan konu, aslinda bonsai ile ugrasan ve bu ugrasi devam ettirmek isteyen herkesin ilgi alani icerisindedir. Bir sekilde bu ilgi alani icerisdeki daha cozulmemis ve soru isareti gibi duran nicinlere cevap bulmadir "Bir bonsai nasil olamali?" basligi.

Biliyorsunuz bonsaiyi diger sanatlardan ayiran bir ozelligi var, bonsai uzerindeki calismalar surekli ve sonsuzdur yani hic bitmez, bir heylel ve ya resim gibi onu bitirip tamam bitirdim diyemezsiniz, o yuzden saksidaki agacinizla(bonsai) surekli ilgilenmek durumundasiniz, bu da sizin ve agaciniz arasinda guclu bir dostluk bagi olusturuyor. Saksidaki agaciniz bonsai kurallari goz onune alinip sistemli bir calismadan sonra saksiya gecirilms ve ayni sistemli bir sekilde calismalara devam ediliyorsa, baktiginiz zaman agaciniz sizin onu selamladiginiz gibi o da sizi selamliyor ve bunu yureginizde duyuyorsaniz, saksidaki agaciniza bakanlarin da yuregi hizla atacagindan saksidaki agaciniz yerinde olan bir agac oldugunu dusunebilirsiniz.

Her saksidaki agac bonsai degildir, her ne kadar da kelime anlami tabaktaki bitki olsa da ondan oteye anlamlar yukludur bonsaiye.

Bonsaide bitki yetistirme bilgisi ve denneyimi gereklidir ama bonsai icin yeterli degildir. Bu bilgilerin yani sira, bonsai kurallari ve en onemlisi bir sanat yaraticiligi olmali ki estetik de one ciksin, bir kiside bunlar varsa zaten saksiya dikilecegi her agacta bir guzellik olacaktir.

Ulkeden ulkeye, hatta ayni ulkenin degisik bolgelerinde de bonsai degiskenlig gosterebilir, bunu hem saksilarda hem de agaclarda gormek mumkundur ve cesitlilik ne olursa olsun bonsainin ruhunu estetigini hep yansitiyor.

Bonsaide kisi agacini sekillendirirken aslinda farkinda olmadan kendini sekillendiriyor ve bir zaman sonra da agaci(ve ya agaclari) ile birlikte olumlu yonde kendisinin de degistigini fark ediyor. Uzak doguda bonsai nin gecmisi cok eski, batidaki gecmisi ise cok yeni. O yuzden bati insani bonsaiyi daha uzakdogu insani gibi algilayamiyor, onlar gibi algilamak icin mutlaka daha uzun bir zaman bonsai ile ic ice olmamiz gerekiyor. Ornegin onlar icin bonsai sadce saksidaki agac degildir. Agaci olusturan ucgenin en yuksek zirvesi cenneti, ortadaki nokta insani, en asagidaki nokta da yerkureyi, topragi simgeliyor oyle algiliyorlar.

Daha 3-4 yil oncesine kadar, agacimi fidanimi nasil korurum nasil bakarim yaklasimindaydi Turkiyedeki bonsai, simdi "saksidaki agac nasil olmali" noktasindasiniz, bence bu muthis bir gelismedir. Bunun yaninda az da olsa sergiler, toplantilar, atolye calismalari, yeni ama azimli arkadaslarin calismalari ile ortaya cikan bonsailer, insanin bonsai adina sevic duymasini sagliyor.

Hepinizin dilediginiz agaclari, bonsai saksilarinda olacagina ben inaniyorum.

Ali H. ALI Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 22-05-2012, 22:33   #14
Ağaç Dostu
 
Harun Parlak's Avatar
 
Giriş Tarihi: 19-01-2007
Şehir: İstanbul Sarıyer
Mesajlar: 4,272
Galeri: 22
Öncelikle Bu başlığın adını Bonsai nasıl olmalı yerine Bonsai saksısında nasıl görünmeli diye yazmalıydım Özür dlerim başlık yalnış olmuş.


Bonsai saksısına yerleştiğinde her şeyi ile doğal ve gerçeğine yakın durmalı diye yukarıda da yazmıştım.
Dün sergiye 8-9 yaşlarında 2 çocuk geldi. Çocukların biri dedi ki bunlar gerçek. Diğer çocuk Hayır gerçek gibi diye söyledi. Bu da beni mutlu etti.

Gelelim felsefe anlamına. Öncelik le Çinlilire ve Japonları saygı ile teşekkürlerimi belirtmek isterim ki. Bu sanatı binlerce yıldır sürdürüp bizlere kadar taşıdıkları için.

Bonsai Çinliler ve japonlar için ne anlam ifade ettiği benim için çok ta önemli değil.

Benim için bonsai ne anlama geliyor. Bonsai benim için Doğa ile aramdaki bir köprü Doğayı anlamamı sevmemi hayat mücadelesini her türlü zorlu şartlara uyum sağlarken uğradığı değişikliklerle hayatın akışını.
Ben makasımı telimi alıp yanına gittiğimde isteklerime cevap vermesi ne istediğimi bilmediğimde bana ders verircesine cevap vermeyerek hat ta ters cevap vererek yolu bu değil doğru yolu bul gel dercesine beni doğadaki o şartlara nasıl mücadele edileceğini araştırmaya zorlaması.

Kısacası biz ikimiz biriz ben onu eğitirken o da beni kesinlikle eğitiyor. Rüzgara karşı nasıl bir savunmada yıldırım düşmelerine karşı nasıl dirnç sağladığını ışık artı ve eksilerinde neler olacağını uçurumlarda nasıl ayakta kalacağını biz insanlar doyumsuz olmamıza rağmen.

Onun bir avuç toprakta dahi yıllar boyu yaşamını sürdürmesi bzim bir günde yaşadığımızı onun 1 yılda yaşadığını örnek biz insanlar günde üç kez beslenir bir kez uyuruz ağaçlar ise yılda 3 kez beslenip bir kez uyuyor.

Kısacası doğa ile daha iç içe olmamı sağlıyor bizim de zor şartlar da nasıl mücadele edeceğimizi de gösteriyor.
Eğer bize bu anlattıklarını anlamayacak olursak gerçekten bonsaide de çok başarılı olunacağını da sanmıyorum. Aslını tanımaz isek taklitini yapamayız diye düşünüyorum.

Harun Parlak Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Cevapla


Gönderme Kuralları
Yeni konu gönderemezsiniz
Konulara yanıt veremezsiniz
Ek dosya yükleyemezsiniz
Kendi gönderilerinizi düzenleyemezsiniz

BB code Açık
Smilies Açık
[IMG] Kodu Açık
HTML Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 23:45.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)


Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2024