Sevgili Sebahattin;
Tevazu göstermiyorum. Gerçekten, satınalmadan dikime çok büyük emek harcıyorum. özellikle Çiçekli çalı ve ağaçların bir bölümünü, taaa! İstanbul' dan taşıyorum. Dikim aşamasından sonrada, senede birkaç kez bakım için İstanbul-Samsun (Çarşamba-Kızılot Köyü) yolculuğu yapıyorum.
Burada kaldığım sürece rutin işler, keyifli oluyor.
Koru çiçeği ile ilk kez tanışıyorum. Aslında otsu bitkiler, Sevgili Eşim' in hobisi. Ben onun adına, dikim ve bakım aşamalarında bu bitkilerle uğraşırken keyif alıyorum. Bu çiçeği bu yıl gözlemleyeceğim. Dilerim, gelecek yıllar için, vazgeçemeyeceğimiz bir bitki olur.
Bu arada, bahçemi ziyaretinizden çok mutlu olduğumu söyleyeyim.:)
Sevgi ve selamlar.

koru çiçeğini ben de ilk gören ve de çok beğenenlerdenim, paylaştığını için teşekkürler,
bahçeniizn geniş olması çok çok güzel, almaktan arttırmaktan ekmekten korkmayarak ekmek çok güzeldir eminim, darısı olmayanların başına,
elelrinize emeklerinze sağlık..

Sevgili Hüzün;
Bahçemin büyüklüğü tabiiki avantaj. Ben de bunu kullanıyorum. Köyde bir bahçe oluşunun, büyüklük konusunda etkileri var. Böyle bir bahçe, oturduğuınuz yere yakın bir yerde olsa, daha müthiş olur. Ama buna da şükür.;) Allah, isteyen herkese, istediği yerde vve büyüklükte bir bahçe versin!
Bu arada sizin bahçenin çiçekleri arasında bir çiçek gördüm ki; değil bahçeye, dünyaya değişmezsiniz değil mi?;)

Üç ay önce hiç yoktu! Şimdi üç tane oldu.
 

Dün, Eşim İstanbul' dan sürpriz bir kargo gönderdi.
Bir aile dostumuz, birkaç ay önce yazlıktaki bahçeleri için, Bauhaus' tan aldıkları iki adet Çin orijinli Ağaç Şakayığı' nı, o zamandan beri, balkonlarında tuttuktan sonra, yazlığa bu sene gidemeyecekleri için bize vermeyi uygun bulmuşlar.
Eşim alır almaz muazzam bir kargo paketi hazırlayarak bana iletti. Çok sevindim. Ancak, biraz hırpalanmışlar. Yinede sağlar yaa!:)
Bu çin orijinlilerde bir değişik yapraklı. bu seneden geçtim. Bakalım seneye nasıl bir çiçekle karşılaşacağım. Bize verenlerin söylediğine göre, biri bordo, diğeri krem renkli çiçek açıyormuş.(Üzerindeki sertifikadaki resimler öyle imiş.) Onları kaybetmişler.
Neyse halim? Çıksın falim. Olacak yani. Tabii, sakata gelmemişlerse.
Sevgili Kiraz arkadaşımızın gönderdiği ile birlikte, şimdi üç Şakayığım oldu.:D

Eklenti 146389

Eklenti 146390

Eklenti 146391

Sayın Orhan Özbilgiç, İstanbul'da olduğum sıralar site arkadaşlarımın bahçelerinde daha rahat dolaşabiliyorum. Manyas'da olduğum vakit bu dolaşmalara vakit bulmak çok zor oluyor, malum bahçe işleri bir türlü bitmek bilmiyor.

Bugün de sizin bahçenizde cirit attım, doya doya dolaştım.
Kış sizin bahçede de hasar yapmış, ama çabuk toparlanacak gibi. Benim bahçemdeki bitkilerde hasar çok.

Koru çiçeği bana da enteresan geldi, mor mavi renkleri bahçede seviyorum, güle güle büyütün.

Uzakta olup da bahçe ile uğraşmanın zorluğunu ben de biliyorum ama yine de bahçe olayı büyük şans. Siz de sevdikleriniz ile doya doya tadını çıkartırsınız inşallah.
Kolay gelsin.

Sevgili Güler Hanım;
Sizi çok iyi anlıyor ve şahsen ''nazar değmesin!'' diyorum. Bırakalım bahçenizin uzaklığı ve büyüklüğünü, sitedeki konumunuz gereği, çok sayıda üyemizle diyaloğa girme zorunluluğunuz da var.;) Zaten, başlıbaşına bu yazışmalara zaman yetmez. Bu nedenle, birçok arkadaşımızın sizi hoşgöreceklerinden eminim.
İyi dileklerinize teşekkürederim. Sağlıkla kalın.

Bugün yurt dışında çalışan bir komşumun bahçesinde, iki çiçek açmış bir Ağaç Şakayığı gördüm. Ayrıca bir çiçek te tohuma dönüşmüş.
Sanki bu benimkilerden farklı bir yapıda. yaprakları biraz daha değişik gibi:confused:
O tohum kapsülünü unutmazsam, kuruyunca alırım. Hoş! Tohumdan yetişip yetişmediğinide henüz araştırmadım ya!;)
Yetişmiyorsa da, sağlık olsun!

Eklenti 146449

Eklenti 146450

Eklenti 146451

Sevgili Orhan bey, maaşallah bahçenizin neşesi yerine gelmiş. Şakayıklarınızı güle, güle büyütün. Bu güne kadar görmediğim kara leke, bu yıl benim bahçeye de uğradı maalesef.

Kolaylıklar diliyorum, sevgiler, saygılar...

Orhan bey bahçeniz kendine gelmiş her şey çok güzel.Bende koru çiçeğinizi çok beğendim çok güzelmiş.

Orhan Bey zaten sarmaşık güllerimiz birbirine benziyorlar.
Paşa sakalım maalesef artık yok, Bahçemde anlatmıştım, komşular Enez'e gidişimiz gecikince iyilik olsun diye bahçemi temizlerken paşasakalını da köklemişler.Ama tekrar ekmeyi düşünüyorum. Dilerim sizinkiler de bu yıl açarlar.

Orhan bey merhaba, bahçeniz ve eviniz çok güzel. Dilerim sağlıkla, mutlulukla keyfini çıkarırsınız.

Bir öneride bulunmak istiyorum.

Ben sizin yerinizde olsam, ibrelileri ( leylandi, sedir...) bahçenin kenarlarına, çit yakınlarına ekerdim. Ortalara da meyveleri ekerdim. Evin yakınlarına da çalı türü ,çekleri.

İbreliler hem çok büyüyor hemde büyüyünce yakınlarında başka ağaçlar büyüyemiyor.
Sanırım yaprakları yakıyor.

Zafer Bey, sağolun.
Ben henüz ilaçlayamadım. Malum, bugünlerde yurdumuz geneli hergün yağışlı. Dilerim diğer güllere ve bitkilere bulaşmadan önlem alırız.:(

Teşekkürederim, dağ çiği.
İnşaallah, Koru çiçeğinden bolca tohum elde ederim de, sizlere dağıtma keyfini yaşarım.:)

Vildan Hanım,
Paşa Sakalı' nızın akibetine çok üzüldüm.:( Maşallah, komşularınızda, deyim yerindeyse; ''Kaş yapayım derken, göz çıkarmışlar!''
Eğer fidan bulamazsanız. Size aralık ayında tohum gönderirim. Benimkiler açmasalar bile, İstanbul' da oturduğum sokakta, komşu apartmanın bahçesinde var. Oradan tohum alabilirim.

Sevgili agozce;
Bahçem ve evimle ilgili görüşlerinize teşekkürederim.
Aslında, büyüdüğünde bahçemde gerek gölgesi ile, gerekse dökülen yaprakları ile, pek zarar verecek konumda ağaç yok! Sanırım fotoğraflarda göz aldanıyor.
Yaklaşık 1600 metre karelik avlumun, sağ ve sol yan ve arka bölümünü meyvelere ayırdım.
1000 metre karelik ön cepheyi de, park ve süs bitkilerine ayırdım.
Ortada sayılabilecek, iki limon selvi, sağ lobta, bir manolya.
Sol lobta da; bir alacalı leylandi ve yine soliter olarak bir Himalaya Sedirim var.

Yani, toplam beş adet, büyüdüğünde boyları 10 metreyi geçecek ağaç var. Kısacası 200 metrekareye bir ağaç düşüyor.;) Olduça ideal bir rakam. Ayrıca, limon selviler, her yaşta küçültülüp şekillendirilebiliyor.
Yine ortalarda görülen, Boulevard' ların boyları en fazla 3-3.5 metreye kadar, Libocedrus Variegata' ların boyuda 5-6 metreye kadar uzayabiliyor. O da 10-15 senede.


Resimlerde görülen iki limon selvi, ön kapı ve duvara 2,5-3 metre mesafede. Leylandiler, sağ yanda kenarda.

Bu arada gönderdiğiniz tohumlar hala tüp ve saksılarda. Hiç açıp bakmıyorum. Birden sürpriz yapsınlar istiyorum.
Sevgiyle kalın.

Eklenti 146585

Eklenti 146586

Eklenti 146587

Bu seneki sert kış ve ilkbaharın geç donları, yörenin bahçelerindeki meyveleri çok hırpaladı.
İncirlerin, narların, narenciyenin, şeftalilerin kuruduğu kıştan sonra da, geç donlar tüm meyveleri yaktı!
Bazı ağaçlar yeniden çiçeklenmeye başladılar. Nitekim çiçeklerini tam açamadan, donan vişne verebildiği, 8-10 meyve nohut kadar olmuşken, şimdide, 3 tane çiçek açtı.:p
Bakalım meyveye dönüşecek mi?

Eklenti 147003

Eklenti 147004

Ellerinize sağlik Orhan bey, koru çiçeğiniz çok değişikmiş, vişne ağacınız kaç yıllık, ekildikten sonra ne kadar sonra meyva veriyor.

Fatoş Hanım;
Koru Çiçeği benim de ilk defa gördüğüm bir çiçek. Bu yaz onu yakından gözlemleyeceğim. Eğer, hoşlanırsam, gelecek yıllarda da dikmeye devam ederim.
Bahçeme ilk fidanları, 2008 Mart ortasında dikmeye başladım. Vişne de o günlerde dikilenlerden. Diktiğimde, yaklaşık 1 cm. çapında bir gövdesi, 120-130 cm. de boyu vardı. o yaz meyve vermedi.
Geçen yaz 20-25 tane vişne verdi.
Bu yıl üzerinde, 10-15 tane ancak var. Çünkü çiçekleri nisan başlarında, üç sabah üst üste yağan krağı da donmuştu.
Şu an gövde kalınlığı, 5-6 cm. boyu 3 metre civarında.;)

Orhan Bey verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim, vişne ağacını çok seviyorum , bahçeye dikmek istiyorum,reçeli ve suyu çok güzel oluyor.

Geçen sene, Karagözlü Suzan(Thunbergia alata)Samaşığı' nı yetiştirme konusunda güçlüklerle karşılaşmıştık.
Oysa o kadar arsızmış ki!;)
Bu sene, dökülen tohumlardan kendiliğinden çıkan onlarca, hatta daha fazla var.
Birkaç öbeği, toprağı ile birlikte kürekle alıp, meyvesiz ağaç diplerine taşıyacağım.:)

Eklenti 147694

Eklenti 147695

Ben malesef çimlendiremedim orhan abi.

Sevim hanım çok kolay çimlenen bir tohumdu suzanlar, ektiğiniz toprağı belli bir yere boşaltın onlar bir yolunu bulup çimlenirler.

Orhan bey, bahçe güzelleşmeye başlamış bile.
Hep böyle dümdüz uzanan bir bahçe istemiştim ama olmadı, çimler ne güzel durur bu bahçede, aralarına da mevsimlikleri ekersiniz.

Bu kış hepimiz az ve ya çok zarar gördük, ne yapalım, giden gider, kalan sağlar bizimdir :)

Sevim Hanım;
Adalet Hanım' ın önerisi çok mantıklı. Ama eğer yinede başarılı olmazsa, size bu yaz sonunda bolca tohum göndereyim. İki hatta üç ayrı grup halinde, farklı yerlere ekin. Bir de öyle deneyin.;)

Orhan Bey, şakayıklarınıza çok sevindim, gönülden bir şey isteyince olur işte. Üçünü de yakın mı diktiniz. Sanırım çiçeklenmeleri farklı zamanlarda, beraber güzel dururlar gibi .

Adalet Hanım;
Çim çok hoş durur gerçekten. Ancak, bizim buralarda o kadar çok yabani ot türevleri var ki, rüzgarla gelen, kuşların taşıdığı, sabah ve akşam düşen çiğde( buralarda çise derler.) ayakkabılarımıza bulaşan çamur ve otlarla taşıdıklarımız, derken; birkaç yılda çimler yerel zemin bitkileri ile yer değiştiriyor. Gerçi bu haliylede güzel.;)
Bende aynen sizin dediğiniiz gibi yapmaya başladım. Aralara çeşitli mevsimlikler dikeceğim. Bazıları tohumdan direkt toprağa, bazıları satın alınmış hazır çiçekli, bazılarıda sizlerin göndermiş olduğu tohumlardan yetiştirebildiğim bitkilerden oluşacak.
Bakalım, geçen seneden daha renkli bir bahçem olacak ümidindeyim.:confused:

Sevgili Kiraz;
Sevindiğize dair hiç bir kuşkum yok. Sağolun.
Evet. Bende aynı şeyi düşündüm. Birbirlerine yakın diktim. Bir dik üçgenin köşelerine gibi.;)
Sol baştaki, iki kazığın dibinde sizin gönderdiğiniz. Duba taşının dibinde biri. Ondan 1,5 metre kadar beride, sağ başta da diğer Çin Şakayığı.

Araların belledim. Yaz boyu çiçekli kalar, Aster ve Zinnia fideliyeceğim.

Eklenti 147720

Çok teşekkür ederim orhan abi, alet hanım göndermişti geçen yıl olmadı bundan iki hafta önce ektim hala ses seda yok.

Galiba, bu yaz boyu bu itoş ile beraber olacağız. Sokakta, boynuna bağlı yaklaşık 1 metre uzunluğunda zincirle, yaşamaya çalışan bu vatandaşı tavlamam için yarım ekmek yetti.;)
Bahçeye alıp, boynundaki zinciri pense ve kerpeten yardımıyla kesmeme hiç ses çıkarmadı. İki gündür de, bahçeden hiç ayrılmıyor. İyice sahiplendi. Eeee! Karnı tıka basa doyuyor, tabii.:dilli:

Eklenti 148197

Eklenti 148198

Kasım ayında hazırladığım 5 adet kuş yuvasını, nihayet, bugün astım. Üç tanesini, Acem Borusu sardıracağım, kuru çam dalına; iki tanesini, Selluka nın sarılacağı,düzeneğe taktım.
Bakalım kuşlar, bu yuvaları sahiplenecekler mi?:p

Eklenti 148202

Eklenti 148203

Bu çiçekler, Trabzon Hurması çiçekleri!;)
Goncası ve açmış hali..

Eklenti 148207

Eklenti 148206