![]() |
|
![]() |
#1261 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 25-10-2013
Şehir: ADANA
Mesajlar: 177
|
Alıntı:
Bu mesajı sizi kastederek yazmadım. Dişteki domates örneği size ait olduğu için gerçekten de öyle anlaşılmış. Hoşuma gittiği için o örneği kullandım. Bu sayfayı en başından inceleyince de, özellikle de kişiselleşmiş tartışmalara katılmanın, konuyu uzatmak dışında bir yararı olmadığını yine sizden öğrendim. Saygı ve sevgilerimle.. |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1262 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 25-10-2013
Şehir: ADANA
Mesajlar: 177
|
Zaten domates değil maydanozmuş. Çok güldüm kendime. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1263 | ||
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
En iğrendiğim yaratık olan solucandan gübre yapmaya çalışanları görüyor ama yine de tenkit etmiyorum. Neden mi ? Burası bir sanal ortam. Sözler, laflar, yazılanlar hiç ama hiç düşünemediğiniz noktalara çekilebiliyor. Karşınızdakinden hiç beklemediğiniz son derece gereksiz tepkiler, alınganlıklar, hırçınlıklar alabiliyorsunuz. Bir zayıf anınıza gelip siz de bu yola girebiliyorsunuz. Ben sırf böyle bir nedenle Geziler, Gezilecek Yerler, Türkiye'de önemli doğa alanları başlığı altında açtığım Nemrut dağı sayfasına yüklediğim bilgi, gözlem, izlenim ve deneyimlerim ile yüklediğim tüm resimleri sildiğimi biliyorum. 1995 yılı başında henüz internet hizmeti Türkiye'de kamuya açılmamış iken, ben bu hizmeti sağlayan ve o tarihte çalıştığım kuruluşun network'ünden bağlanıp internet kullanıyordum. Daha internet Türkiye'de yok iken 1991 yılında evime bilgisayar alıp kullanmaya başlamıştım. 1998 de henüz türkçe portallar oluşup kurulmadan önce; de ve au uzantılı yabancı sitelerde moderatörlük ve hatta ownerlik, outlook exspress üzerinden hizmet veren news guruplarda yöneticilik yapmıştım. Dolayısı ile sanal alemin Türkiye'de ki ilklerinden biriyimdir dersem pek yanlış olmaz. Bu ortamı ve ve bu ortamın yarattığı ilişki ve değer yargılarını çok iyi tanıyıp bilen bilen bir forum üyesi olarak, özellikle ve dikkatle ve de sıklıkla kullandığım SAYIN kelimesi bana hiç itici gelmiyor. Hatta bu forumda sayın kelimesi sıklıkla kullanılıyor ise, buna yol açanların başında da değilse bile destekleyenlerin başında kendimi görüyorum. Ben ve benim gibi düşünen yaşı artık kemale ermiş üyelerimiz bu hitap tarzını bu forumda benimsemiş olduklarını hissediyorum. Karşımdaki kişiyi önemseyip değer verdiğimde ve o kişiye bir cevap yazdığımda Sayın kelimesinin kullanmamanın bir nezaketsizlik olduğunu düşünüyorum. Siz her hangi bir davet, düğün, nişan davetiyenizi katılmasını arzuladığınız kişilere, zarfın üzerine sayın ibaresi yazmadan gönderirseniz, bana göre en hafif tabirle nezaketsizlik etmiş olursunuz gibime geliyor. Foruma; kavga etmeye, birikmiş olumsuz enerjilerimizi boşaltmaya, ortalığı karıştırmaya gelmediğimizin, bir takım ortak ideallerin çatısı altında, sevginin, saygının, hoşgörü ve anlayışın ön planda tutulduğunun da bir göstergesi olarak; sayın, saygı değer, değerli, kıymetli gibi hitaplarla başlayan ve başlayacak olan olası yazışmalar umarım sizi eskisi kadar rahatsız etmez diye düşünüyorum. Alıntı:
Ben ve benim gibi Dinazorların Hey kanka, caniko, tertip, hemşo, canısı, kurban, eleman gibi hitap tarzlarından özellikle kaçındığımızı düşünüyorum. Ben kamu görevinde iken odacıma Ahmet efendi değil, Ahmet bey diye hitap etmeyi benimsemiş ve çevreme de bunu kabul ettirmeye çalışan bir forum üyesi olarak, SAYIN kelimesinden hiç ama hiç rahatsız olmadığımı bir kere daha vurgulamak isterim. Saygılarımla. Düzenleyen s.serdar : 29-11-2013 saat 14:11 |
||
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1264 |
Moderatör
|
Çalışma hayatında pekçok kişiye, makamlara yazı yazdığımdan ben de sayın kelimesini hiç yadırgamadan çok kullanırım. agaclar.net'e üye olduktan bir müddet sonra buradaki çoğu arkadaşın benden yaşça küçük olduğunu gördüğümden yerine göre sevgili, yerine göre sayın ibaresini kullanırım. Burada kimseye abla, veya abi gibi hitaplarda bulunmam ama bana abla demelerinden, hele küçük üyelerin teyze demelerinden de rahatsızlık duymam. Sayın kelimesi hem nazik bir hitap tarzıdır hem de aradaki mesafeyi korur, sen tabirinden de rahatsızlık duyarım. Burada yazıştığım ve çok samimi olduğum bir iki kişiden başkasına sen diye hitap etmemişimdir. Belki de bu bir alışkanlık da olabilir. (Oğlum da aynen sizin gibi çok erken yaşlarda internetle tanıştı, daha Türkiye'de internet başlamamıştı, sanırım yurt dışı kanalları üzerinden bu işi yürütüyordu, ama sizin gibi moderatörlük filan yaptığı yoktu tabii. Onun o zamanki bağımlılığı beni bilgisayardan adeta nefret ettirmişti, işte bu yüzden şimdi bana hiç yardımcı olmaz " sen treni kaçırdın" der.) Forumda bir aile ortamı içinde olmuş da olsak, ben de birbirimize karşı saygılı hitaplar kullanmaktan yanayım. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1265 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Bu da bir diksiyon eğitmeninin dipnotu olsun... ![]() Saygılar, selamlar... |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1266 |
Ağaç Dostu
|
Sevgili loveforlife; Öğrenmenin yaşı olmadığını savunanlardanım, bu gün sizden "yeni bir şey" öğrendim ve bu çok değerli bir "şey". Doğru yazım kuralları ne kadar önemli ise doğru "diksiyon" da o denli önemli benim için. Dilerim ki "Diksiyon" konusunda bizlere yardımcı olabileceğiniz bir başlık açarsınız, sizden öğreneceğimiz pek çok şey vardır. Vaktiniz olduğunda bunu bir düşünün ![]() Bir de soru; "Bazen" - "Bazan" doğru yazılışı ve söylenişi, bu konuya da bir açıklama yazarsanız çok sevinirim. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1267 |
Ağaç Dostu
|
Türkçeyi doğru kullanabilmenin ve yazabilmenin olmasa olmaz şartlarından birisinin de, kitap okumak olduğuna inanırım. Gençleri hep az kitap okudukları için eleştirmişliğim çoktur. Kitap pahalı diyenlere de kütüphaneler ne güne duruyor! Kütüphaneye öğretmen ödev verdi diye gidilmez. Boş kaldıkça kafanızı lütfen kütüphanelerin birinde içeri sokunuz dedim. Türkiyenin en büyük kütüphanelerinin den biri olan Milli Kütüphane'nin internet sitesindeki bu sayfayı ve Yöneticilerin resimlerini ve mail adreslerini görünce bu söylediklerimin tümünü geri alıyorum. Aman artık önünden bile geçmeyin diyorum. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1268 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 26-11-2013
Şehir: ANKARA
Mesajlar: 1
|
''Diline sahip çıkmayan millet yok olmaya mahkumdur.'' (Allah korusun) |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1269 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 15-07-2012
Şehir: Ankara/Morgantown
Mesajlar: 2,797
|
Siklikla gordugum bir yazim yanlisi turu var. C harfi ç yapilarak kelime yaziliyor. Yoresel agizdan kaynaklanan birsey gibi de durmuyor. Nedenini bilen varsa bilgilendirebilir mi? Ornek: cevap yerine çevap geciktim yerine geçiktim |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1270 |
Ağaç Dostu
|
Dilin doğru kullanılması konusunda çok hassas olduğumdan mıdır bilmiyorum ama aynı konu beni de çok rahatsız ediyor. Bu işin eğitimini de veriyor olmama rağmen bir açıklama bulamıyorum. Özellikle bazı üyelerin ısrarla bu hatayı yaptığını üzülerek ve hayretler içinde görmekteyim. Sıçak, çümle, inçi, vb... Bunlar ne ola ki? |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1271 |
Moderatör
|
Sevgili loveforlife, diksiyon hocası olduğunuz için size danışmakta fayda görüyorum. TV.de izlediğim dizilerde sık sık rastladığım bir cümle oluyor. -Tabii ki hayır. Örneğin: Sen ona aşıksın galiba - Tabii ki hayır. Buradan ona aşık olmadığı çıkıyor ama tabii ki olumluluk belirten bir kelime olarak kullanılmaz mı daha ziyade? Burada katiyyen kelimesinin kullanılması daha doğru olmaz mı? |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1272 |
Ağaç Dostu
|
Sanırım Türkçe'nin yazıldığı gibi okunan bir dil olarak algılanmasından kaynaklanıyor olabilir. Diğer bir ifade ile ağzımızdan çıkan kelimeyi, gramerini bilmeden yazıya dönüştürmeye kalkmanın bir sonucu da olabilir diye düşünüyorum. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1273 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 06-06-2010
Şehir: Adana
Mesajlar: 4,815
|
Alıntı:
![]() |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1275 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
|
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1276 |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 9,007
|
Örneğin: Sen ona aşıksın galiba Yanıt 1: - Tabii ki hayır. Yanıt 2: - Katiyyen. İki yanıt arasında anlam farkı yok mudur? |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1277 |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 9,007
|
"şiddetle tavsiye ediyorum!" söylemi Türkçeye "strongly recommended" söyleminden gelen bir anlam. Aslında tam karşılığı "kuvvetle tavsiye edilen" şeklinde. Bu anlama gelen bir deyim sanırım Türkçede yok, ifade gereksinimi sebebiyle söylenir olmuş. "Şiddet" sözcüğünün "kuvvet" yerine kullanılması tartışılır tabii, çünkü "şiddet", "kuvvet"in kapsadığı biçimlerden sadece birisi. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1278 |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 9,007
|
Bir soru da ben sorayım. Son yıllarda Türkçeye yeni bir zaman ilave edildi ve kulağımı fena halde tırmalıyor. İngilizcede normalde çok az kullanılan "future continous" diye bir zaman var. Özetle, gelecekte devam ediyor (süreklilik anlamında) olan fiiller için kullanılır. Şimdi sanki bir moda gibi olur olmaz her şey için "yapıyor olacağım", "ediyor olacağım" kalıbıyla cümleler kuruluyor (çokça pazarlama ağzı gibi). Ne dersiniz? |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1279 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 15-07-2012
Şehir: Ankara/Morgantown
Mesajlar: 2,797
|
Dediginiz gibi bu zamanin kullanildigini hic gormedim (esimden de duymam-duymam demeyeyim de cok cok az kullanir). Soyle olabilir: Ogrenci: Onumuzdeki hafta Sali gunu musait misiniz? Hoca: I'll be traveling between Monday and Wednesday (Pazartesi-Carsamba arasi yolda olacagim) Ama Turkce edebiyata iyi giderdi (simdi aklima gelmiyor ama ornekleri vardir herhalde). Ornegin Ahmet Hasim'den ozur dileyerek soyle yapabiliriz: Agir agir cikacaksin bu merdivenlerden, Eteklerinde gunes rengi bir yigin yaprak Ve bir zaman bakiyor olacaksin semaya aglayarak... Alıntı:
|
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1280 |
Moderatör
|
Cevaplar çok güzel, teşekkür ederim. (Bilgileniyorum) Zamanımızda gençlerin çok kullandığı bir cümle var (gerçi bunu C.Sıtkı Tarancı da bir şiirinde kullanmış); korkunç güzel. Ben kullanmam, ama düşünceleriniz nedir? |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1281 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 06-06-2010
Şehir: Adana
Mesajlar: 4,815
|
Dilimizin doğru kullanılmasının kesinlikle arkasındayım ama sn birnefestoprak'ın dediği gibi, bunlar edebiyatta kullanıldığında güzel şeyler ortaya çıkabildiği gibi dilin zenginliğini de artırır diye düşünüyorum. Güler hanımın verdiği "korkunç güzel" örneği günlük kullanımda kulağı tırmalayabilir ama bu ve benzer hatalar yerinde ve bilinçli ve/veya edebi yapıldığında bence dilimize birşey kaybettirmez, kazandırır. Bu yine iyisi, ben daha kötü örnekler de biliyorum gençlerce kullanılan, örneğin "Manyak güzel", ne demekse... ![]() Belki bu örnekler yüzünden dilimizin günlük kullanımı deforme olmaya başlar tezini savunan çıkacaktır, fakat dilimizi doğru kullanmaya çalışmak ile dilimizin zenginleşmesine karşı olmak arasında bazen ince bir çizgi olduğunu da unutmamak gerekiyor. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1282 | |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 9,007
|
Alıntı:
Kulaklarımı tırmalayanlar aşağıdaki gibi kullanımlar. Soru: Geçen senenin satış rakamlarını ne zaman vereceksiniz? Yanıt: Geçen senenin satış rakamlarını gelecek ay veriyor olacağım. |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1283 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Dilimiz kazanmıyor, ne acıdır ki kaybediyor! Bir dilin zenginliği; 1. Söz sayısına, 2. Çağdaş bilim, teknik ve sanat kavramlarını eksiksiz olarak anlatabilmesine, 3. Gelecekte yaşanacak bilimsel gelişmeleri, icatları, yenilik ve aygıtların anlam ve kavramlarını adlandırıp anlatmak için gereken sözcükleri kolayca üretebilmesine bağlıdır. Türkçe; köke ek alan, sondan eklemeli köklü bir dildir. Sondan ekleme yaparak tek bir kökten 60-70 kelime türetilebilir. (Bir deneyelim bakalım kaç kelimede takılıp kalıyoruz ![]() Peki kaç kelimeyi kullanıyoruz günlük hayatta? Yapılan araştırmalar gösteriyor ki, kültür seviyesi en yüksek seviyede olanlar dahi ortalama 300-400 kelimenin üzerine çıkamıyor! ![]() Şimdi böyle uydurma ve doğru olmayan kelimelerle mi kurtaracağız dilimizi? |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1284 |
Ağaç Dostu
|
Kutular vardır iç içe; büyükten küçüğe, Her büyük, bir küçüğünü barındırır içinde, Açtıkça sıradaki kutuyu daha küçüğü çıkar içinde… Ve sonunda ulaşırsın en küçüğüne. Dilimizi de böyle küçülttük işte, Yüz binlerce kelimeyi eleyip, Üç yüz, beş yüz kelimelik dil haline getirdik böyle. Üstelik tüm bu katliamı izleyip, Yere dökülen un sesi kadar tepki vermedik bile… Vay benim çilekeş dilim, seni kullanmaya kullanmaya Ne hale gelmişsin meğerse!... |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1286 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 06-06-2010
Şehir: Adana
Mesajlar: 4,815
|
Alıntı:
![]() |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1287 |
/
Giriş Tarihi: 09-12-2013
Şehir: Yalova
Mesajlar: 2
|
ben yıllarca köyde kalmışim vergimi vermişi,m istediğim gbi konuşurum aksan düşmanı olmayın |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1288 |
agaclar.net
|
Konuşulana laf edildiğini nerede okudunuz? |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1289 |
Ağaç Dostu
|
Özellikle Türkçenin doğru kullanımının konuşulduğu bir başlıkta olduğu için çok dikkatimi çekti, mesajınızdaki yazım hatalarının farkında mısınız ? |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#1290 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 12-01-2013
Şehir: istanbul
Mesajlar: 656
|
Alıntı:
Ingilizceden ceviriler yuzunden garip kaliplar ve kullanimlar giriyor hayatimiza. Biz "ama bu haksizlik" derdik simdiki cocuklar "ama bu hic adil degil" diyorlar. |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
Konu Araçları | |
Mod Seç | |
|
|