12-10-2009, 13:23 | #1 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 04-07-2008
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 180
|
Kaz dağları / Evciler Köyü / Ayazma
|
12-10-2009, 13:24 | #2 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 04-07-2008
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 180
|
|
12-10-2009, 13:26 | #3 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 04-07-2008
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 180
|
Ve son fotoğraflar
|
12-10-2009, 16:39 | #5 |
Ağaç Dostu
|
Her birine büyülenerek baktım. Muhteşem manzaralar, muhteşem görüntüler (bir kaç tanesi tam yarışmalık fotoğraf). Gitmeyi çok isteyip, bir türlü denk getiremediğim yerlerden biri. İşte paylaşımın gücü, sayende gitmiş kadar oldum. |
13-10-2009, 09:59 | #8 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 04-07-2008
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 180
|
Rica ederim. Derya beyden duyduğum kadarıyla bu bölge yoğunlukla yazın ve günübirlik ziyaret ediliyormuş. Bence her mevsim farklı güzel bir hal alacaktır. Doğa gezintisi planlayacaklara tavsiye ederim. |
13-10-2009, 11:52 | #9 |
Ağaç Dostu
|
Sevgili kömür ömrünüze bereket... Ayazma Mesire Yeri'ne gittiğimde Evciler Köyü Alabalık tesislerine balık yemek üzere uğramıştık. (Havuzdan çıkarılan balıkların kafasına sopayla vuruluyordu, keyfim kaçmıştı) . Ayazma'ya Bayramiç'ten gidiliyor. 30 km kadar uzaklıkta. Sanırım Evciler Köyü daha yakın. Yolu çok güzel... Yol boyunca resmen yeşilin türlü çeşidini görüyorsunuz. Her türlü meyva, sedir, çam ağaçları arasında kıvrıla büküle gidiyor yol... Türlü çeşit meyvaları dallarından toplayabilir (Sahiplerinden izin alınarak elbette.) O enfes kirazlardan satın alabilir, yol boyunda rastladığınız çeşmelerde soğuk soğuk yıkayabilirsiniz) Orman içindeki Mesire yerine geldiğinizde yine inanılmaz bir güzelliğin içinde buluveriyorsunuz kendinizi. Neredeyse asırlık olan ağaçları gökyüzüne uzanmış, Güneş ışınları sızacak yer bulamıyor; irili ufaklı çağlayanlar, kaynak sular... İklim derhal değişiyor. Ağustos'un ortasında hırka-yelek giyme gereği duyuyorsunuz. Hemen az ilerde başlayan, derin bir yar içinde kalan kanyon oldukça yumuşak başlı ama çekicidir... Tam amatörlere göre yani... Bizim gittiğimiz mevsimde dere sakindi elbette. Yoksa yağışlarda, karların eridiği aylarda böyle uysal olduğunu hiç sanmıyorum... Zaten kanyondaki taşlardan, bitki köklerinden, yar dibindeki erozyon izlerinden suyun nereye kadar çıkabildiğini anlıyorsunuz. Neyse, kanyona daldığınızda ha burasını da göreyim, ha burasını da geçeyim derken kamptakilerin sizi merak edip aramaya çıkabileceği aklınıza bile gelmiyor. Çünkü ne de olsa vahşi bir ortam var. Güzellik ürkütür mü insanı?... İşte Ayazma'nın insanı ürküten vahşi bir güzelliği var. Her yıl, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ)- Bayramiç Belediyesi katkılarıyla haftalık dönemler olarak "Kazdağları Çevre Eğitim Kursu" düzenleniyor. Meraklısı kaçırmasın derim... Ayrıca Geleneksel olarak her yıl (bu yıl 16. sı yapıldı) İda (Kazdağı) Kültür ve Sanat Etkinlikleri düzenleniyor... Evciler Köyü de mekan olarak bu etkinlik kapsamı içinde elbette... |
28-02-2010, 18:33 | #10 |
Ağaç Dostu
|
Merhaba Sn. kömür, Güzel anlatımınız ve harika fotoğraflarınızla karşılaşınca bölgeyi tekrar gezmiş kadar heyecanlandım. İzniniz olursa, birşeyler eklemek isterim. Kazdağı bölgesi yani Edremit Körfezinin Güneyi ve Kuzeyi ayrı ayrı güzelliklere sahiptir. Kuzey tarafı yani Bayramiç, Çan ve Biga Kalkım tarafı bana daha heyecan verici geliyor. Bayramiç baraj Gölünün ucu olan EvcilerAyazma bu güzelliklerden sadece ikisi. Ayazmaya gelmeden 500 m önce sağdaki ormanyolundan yukarı gidilnce Alabalık Kooperatifine varılır. Ayazma kadar Ağaçlık olan bu yerde Alabalıklar ve doğa ile başbaşa kalırsınız. Bu kadar değişik ot ve kekiği hiç bir yerde bulamazsınız. Tabi rakı da bulunur.(biraz reklam gibi oldu ama eğer giderseniz bana hak vereceksiniz) Dönüşte ne kadar içerseniz için bir türlü sarhoş olamadığınızı fark ediyorsunuz. Bunun sebebi de hem oksijen hem su. Ne kadar yerseniz yiyin, suyu içince sanki yememiş gibi yine karnınız acıkıyor. Tek kötü tarafı yiyeceğiniz balıkların gözlerinizin önünde kafalarına tokmakla vurulup öldürülmeleri. Dönerken, Evcilerden sağa sapar, Külcüler yolundan dönerseniz orada da ayrı güzellikler ile karşılaşırsınız. Yıkık esdki bir Ilıcası vardır ama suyu muhteşemdir. Etraftaki Ağaçların yaşından da buranın ne kadar eski bir yerleşim yeri olduğu hakkında tahminde bulunabilirsiniz. Aynı yoldan sola devam edince gölün ucundan diğer tarafa geçmiş olursunuz. Bir müddet Ormanın içinden giderseniz Evciler sapağına çıkarsınız. Ama düz devam ederseniz Elmaları ile ünlü Karaköy, Kurşunlu ve Saraycık'a kadar çıkabilirsiniz. Evcilerden dönüşte, sola saparsanız Çavuşlu, Beşik, Serhat, köylerine ulaşırsınız. Serhat Köyünden orman yoluna yani Güneye dönerseniz, Altınoluğun köyü olan Doyran köyüne inebilirsiniz. Yol biraz bozuk olmakla birlikte, Yazın araçlar geçebiliyorlar. Böylelikle 85 km olan Bayramiç-Ezine-Ayvacık-Küçükkuyu- Altınoluk yolunu yaklaşık 50 km kadar kısaltabiliyorsunuz. Ancak, ilk seyahatiniz ise yolu bilen biri ile gitmenizi tavsiye ederim. Saygılar |
22-03-2010, 15:43 | #11 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 23-06-2009
Şehir: Ankara
Mesajlar: 5
|
Ellerinize sağlık.Muhteşem görüntüler.Arkadaşlarında dedikleri gibi umarım bu alanlar korunur. |
|
|