![]() |
|
|
![]() |
|
![]() |
Dış Bağlantılar | Konu Araçları | Mod Seç |
![]() |
#1 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,892
|
Beslenme alışkanlığımızdaki basit değişikliklerin sağlığımıza katkıları
Bir haftadır başlığı açmak istiyorum ancak bir türlü fırsat bulamadım. En iyisi başlangıcı bir şekilde yapayım da daha sonra düzeltme, ekleme yaparız hep birlikte, yoksa bir kaç ay daha duracak kafamda. Başlık pek uzun geldi birden. Aşağıda dört kişinin farklı zamanlarda ve kısa aralıklarla yapılan tahlilleri var. Kısa zamanda olan bu önemli düşüşler sadece bir kaç beslenme alışkanlığındaki değişiklikle sağlandı. Neler olabilir acaba... ![]() |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,892
|
23 yıllık pratisyen hekimim ve geçişle birlikte 10 yıla yakındır aile hekimliği yapıyorum. Son sütundaki veriler bana ait ![]() Amacım her aklına gelenin ekrana çıktığı, bir şeyler söylediği ve kafaları karıştırdığı bu dönemde mesleki bilgi, deneyim ve son derece objektif verilerle mümkün olduğunca basit bir şekilde hayatınıza olumlu yönde katkı yapmak. O öyle dedi, şu bunu dedi, bu kesinlikle haklı, o tamamen yanlış gibi iddialı sonuçlara varmak niyetinde değilim ve bu tür yorumlar yapmak daha fazla uzmanlık, zaman, teknik donanım ve deneyim gerektirdiği için haddim de değil. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#3 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,892
|
Kısaca tanımlara değinirsek; Diyabet (şeker) hastalığı: Diyabet, vücudunuzunda pankreas adlı salgı bezinin yeterli miktarda insülin hormonu üretmemesi ya da ürettiği insulin hormonunun etkili bir şekilde kullanılamaması durumun da gelişen ve ömür boyu süren bir hastalıktır. Sonuç olarak kişi, yediği besinlerden kana geçen şekeri yani glukozu kullanamaz ve kan şekeri yükselir. Açlık kan şekeri: En az 10 saatlik açlık sonrası bakılan glukoz (şeker) seviyesi 100 ün (hatta son dönemde 90 mg/dl nin) altında olmalı. Tokluk kan şekeri: Şekerce zengin yemek sonrası ilk lokmanın ağza atılmasından iki saat sonra bakılan tokluk kan şekeri 140 ın altında olmalı. HbA1c: Yaklaşık iki üç aylık ortalama şeker düzeyini verir, hastalığın tanısını ve takibini yapmakta kullanılır, açlık ve tokluktan etkilenmez. Normal değeri 6 dır. İnsülin direnci: Pankreastan salgılanan ve amacı vücuttaki şekeri düşürmek olan insülin hormonunun vücut tarafından 'kaale alınmaması' dır. Tabi bu durum gün geçtikçe daha fazla insülin salgılanmasına ve zamanla şeker metabolizmasındaki bu bozulmanın şeker hastalığına dönüşmesine neden olacaktır. Bunun değerlendirilmesi Homa-Ir testiyle yapılır ve 2,5 un üzerinde olması yüksek kabul edilir. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#4 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,892
|
Amacımız elimizden geldiğince bu metabolizmanın bozulmasını engellemek. Bunun için de şeker içeren gıdaları (glisemik indeksi yüksek gıdaları) mümkün olduğunca az almamız gerek. Çok basit olarak ve biraz da işimize geldiği gibi değerlendirecek olursak hayatımızdan un ve şekeri çıkardığımızda şeker metabolizması bozulma riskini oldukça azaltmış oluruz. Excel listesindeki ilk üç kişi günlük beslenmelerinde oldukça çok tükettikleri un ve şekeri çıkararak veya oldukça azaltarak (çünkü evlerinde denetleme şansımız yok) bir - bir buçuk ay hatta iki hafta gibi çok kısa zamanlarda istenen ölçüm değerlerine indiler. Bu değerlerin normale inmesi pek çok kişi için bir şey ifade etmeyebilir. İnsanlar kağıt üzerinde inen değerlerden çok yaşamlarındaki değişiklikleri dikkate alacaklardır. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#5 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,892
|
Yukarıda yazdığım gibi, un ve şeker bomba. Bunların yanında pirinç pilavı ve hazır gıdaların tamamı da dinamit. Size sağdan soldan toparladığım ve fazla kafa karıştırmayan listeyi vereyim. Önce yiyebileceklerimiz, yanlarındaki sayı (yani glisemik indeksi) ne kadar düşükse bizim için o kadar iyi: SIFIRA YAKIN GIDALAR: Etler – Balıklar – Yumurta – Yoğurt ve ayran (Ev yapımı) – Süt SEBZELER: 1. Lahana (her türlüsü), karnabahar, brokoli- 15 2. Enginar, Kereviz- Patlıcan, biber (her türlüsü), kabak- 15 3. Salatalık, domates, marul, kıvırcık, kuru soğan, -15 4. Taze fasulye, bakla, börülce, ıspanak - Turp - Yer elması-15 5. Havuç-40 6. Börülce- 50 7. Kuru fasulye, bakla, barbunya, mercimek (her türlüsü), nohut -30 KURU YEMİŞLER: 1. Kavrulmamış Yer fıstığı- Ceviz- Kavrulmamış Fındık- Fıstık-15 2. Fındık ve çekirdekli siyah kuru üzüm-20 3. Kuru kayısı, mürdüm eriği-30 TAZE MEYVALAR: 1. Kiraz, vişne-22 2. Erik (her türlüsü), greyfurt-24 3. Şeftali-28 4. Elma, armut, şeftali, çilek, böğürtlen, karadut : 40 5. Portakal-45 6. Üzüm- 53 7. Muz-55 Şimdide mümkünse mutfağa dahi alınmayacak olanlar: 1. HER TÜRLÜ EKMEK, SİMİT, TOST, KURU VE YAŞ PASTALAR. 2. PİRİNÇ PİLAVI - MAKARNA, BÖREK. 3. ŞEKER, ÇİKOLATA VE HER TÜRLÜ TATLI. 4. REÇELLER, BAL, PEKMEZ. TATLANDIRICILAR. 6. ÜZERİNDE DİET YAZAN HER YİYECEK VE İÇİCEK. 7. TAZE SIKILMIŞ VE HAZIR MEYVA SULARI. 8. BÜTÜN ŞEKERLİ VE GAZLI İÇECEKLER. (KOLA, GAZOZ vs.) 9. PATATES, MISIR. TAVUK. HAZIR ÇORBALAR. 10. KARPUZ, KAVUN. 11. HER TÜRLÜ KIZARTMA. 12. SUCUK, SALAM, SOSİS, FÜME ET VE BALIK. 13. YEMEKLER PİŞİRİLİRKEN TERBİYE YAPILMIYACAK. 14. SÜT TOZU, KREMA |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#6 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 28-02-2015
Şehir: BURSA
Mesajlar: 1,294
|
un,şeker ve ürünlerini hayatınızdan çıkarıp fermente ürünleri tüketmeye başlayınca hastalıklarda bitiyor. barsaklar sağlamsa heryerin sağlamdır. özellikle kalın barsağı kombiyotik bakterilerle beslemek lazım. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#7 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 28-02-2015
Şehir: BURSA
Mesajlar: 1,294
|
yemek esnasında su tüketmeyin. yemekten yarım saat önce ve yemekten 1.5 saat sonra su tüketin. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#9 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-05-2015
Şehir: SAMSUN
Mesajlar: 303
|
Mutfağa sokmayacağımız gıdalar arasında BAL yazılmış. Burada bahs edilen sanırım sahte olan BAL değil mi? |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#10 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,892
|
Ve sizi en zorlayacak bölüme geldik: egzersiz .. Haftada en az 1,5 saat hızlı yürüyüş önerilen. Üç gün yarımşar saat çoğumuza uyar herhalde. Yürüyüş hızımızı şöyle ayarlayabiliriz: yanımızdakiyle zoraki konuşabilelim ancak kahkaha atamayalım. (Garip bir cümle oldu farkındayım ![]() Teorik olarak ne kadar bilirseniz bilin, size ne anlatılırsa anlatılsın, iş pratiğe dökülmeden tam yerine oturmuyor bilgiler. Bir kaç ay önce doktor arkadaşla konuşuyoruz, eşi hamile ve şeker ölçümleri hamileliğe bağlı yükselmeye başlamış. Sadece sabahları yapılan çok hafif üç-beş günlük yürüyüşler sonrası değerlerin düzeldiğini söyledi arkadaşım. Ne zaman konu açılsa kaplumbağa, fil örneğini verirler ya yatmayı sevenler; Hayvanların kalp atış hızı düştükçe ömürleri artıyor diye. Veya her gün yürüsem yarım saatten yılda şu kadar yapar 70 yılda şu kadar yapar, zaten spor insan ömrünü anca o kadar uzatıyormuş niye kendimi yorayım diye. ![]() Olay o kadar basit değil işte; düzenli egzersizin şeker metabolizmasına ve kalp-damar-dolaşım sistemine üstteki minik örnekte de görüldüğü gibi inanılmaz faydaları var. Yürüyüş sonrası alınan hazzın kattığı psikolojik katkıyı saymıyorum daha. Sonuç: 'işleyen demir ışıldar' |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#11 | ||
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,892
|
Alıntı:
Alıntı:
![]() |
||
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#12 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,892
|
Yarın sabah iki tane yumurtayı bol tereyağına kırıp üzerine sevdiğiniz peynir çeşidini rendeleyip ekmeksiz yavaş yavaş yedikten sonra öğleye doğru görüşelim. Katkısız ilavesiz çay - kahve serbest. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#13 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 28-02-2015
Şehir: BURSA
Mesajlar: 1,294
|
Alıntı:
un ve şekeri kullanan ve isteyen candida mikrobu siz değisiniz. bırakın unu ve şekeri bir daha istemezsiniz. bi kaç hafta stres yapar fakat dayanın. |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#15 |
Ağaç Dostu
|
Merhaba Sn TCM; güzel ve faydalı bir konu elinize sağlık ![]() Benim de naçizane birkaç sorum olacak; Kavaltıyı müsli ile geçiştirmek, tıbbın günahlarına girer mi? Su tüketimine yaz-kış ayarı yapılıyor mu? Çalışan insanların temposuna, çalışmayan insanların bütçesine bu reçeteler ne kadar uyar? Çocuklar sağlıklı beslenme-yaşam durumuna nasıl alıştırılabilir? Okul ve arkadaş faktörleri işin içine girdi mi, biz nasıl çıkarız işin içinden ![]() |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#16 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,892
|
Alıntı:
Listedeki ilk kişiye kağıda döküp verdim üstteki önerilen - yasaklanan gıdaları. Evde terör estirmiş adam, 'niye tavuk yapıyorsunuz, yasak demedi mi doktor' diye ![]() ![]() |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#17 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,892
|
Siz deneyin dediğimi, öğleye doğru görüşelim. Ekmeği akı garası derken 'gara gara' düşüncelere dalmış gördüm sizi. Üç gün deneyin bakalım nasıl hissedeceksiniz. Tartıya çıkın (aynı saat, aynı giysiyle), bu akşam ekmekle pilavı yiyip yemek sonrası nabzınızı ölçün yazın kenara, üç gün un-şeker ve pirinci tamamen kesin, sonuçta bakalım ne olacak kilo ve nabız açısından. Yemeklerden sonra 'şöööyle bir kestirsem iyi olacak, bir rehavet çöktü amanin' mi diyeceksiniz kendinizi dinç mi hissedeceksiniz. Üç beş gün dayanın arkadaşlar, nelere alışıyor insanoğlu. Üç gün içtiğiniz çaylara şeker koymayın, üç güncük yahu, dördüncü gün ne kadar şeker arayacaksınız çayda bir bakın. Bir ay sonra 'bu insanlar nasıl şekerli çay içiyor' demezseniz ben buradayım. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#18 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,892
|
Alıntı:
Sabah tereyağlı iki yumurta üzerine kaşar peyniri; maliyeti 2 tl. Bizim buranın kuru çökeleğiyle yaparsanız daha da düşer. Bugün evde yumurtalı pancar yapmış hanım, yanında kuru fasulye, ev yapımı yoğurt ve sirkesiz ev yapımı acı biber turşusu, hepsi bizim bahçeden, dışarıdan alsanız ne olacak. Akşama kilosun 10 t. ye çinekop alırsınız atarsınız fırına yanına kırmızı lahana-marul vs. karışık bir salata. Sabahları kaz yumurtası üzerine cheddar peyniri, öğle bordo şarabıyla marine edilmiş bonfile, akşamda kalkan balığı yeyin demedim ki ![]() Bu arada |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#19 |
Ağaç Dostu
|
Hipotiroid hastasıyım. Kilo veremiyordum. 1 yıl 2 aydır unlu ve şekerli yiyecekler yemiyorum. 1,5 yıldır haftada 3 kez aerobik/step/pilates yapıyorum. Sonuç olarak tüm vucudum 20'şer santim inceldi ve 15 kilo verdim. * Bir süre şekerli yiyecek yemediğinizde vücut şekeri unutuyor ve canınız artık şeker istemiyor. Hatta şekerli yiyecekler sizi bayıyor. * Ekmeksiz de doyuluyor. Kahvaltıda yumurta, öğle ve akşam yemeklerinde bol salata doymanızı sağlıyor. * Evinizde/yanınızda karnınız acıktığında yiyebileceğiniz yararlı yiyecekler bulundurun. (Kavrulmamış, tuzsuz ceviz, fındık, badem gibi) * Eve ekmek ve zararlı yiyecekler almayın. Olmayınca yiyemiyorsunuz. Gözünüzün önünde olunca muhakkak yiyorsunuz. ![]() * Unsuz, şekersiz beslenmeyi yaşam tarzı haline getirin. * Diyet ürünlerden uzak durun. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#20 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,892
|
@ sakagun, dediklerinize aynen katılıyorum. İşleme başlamadan önce kafada planlamak, beyine olayı kabul ettirmek lazım. 'Doyamam, yiyemem, bırakamam' la başlarsanız bir hafta sonra 'eski tas, eski hamam' olur. Millet nasıl doyuyor.. Listedeki genç kız, iki haftada üç kilo verdi ancak geri dönüşü çabuk olmuş, bugün yeğenine sordum ne yapıyor diye, bıraktı galiba dedi. Yaşam tarzını değiştirmek lazım, kilo vermek için değil, çocuklarınızın eleceği için, sağlığınız için. Kilo çok fazlaysa ve beslenme alışkanlığı çok kötüyse başlangıçta şeker düşmesine bağlı elde ayakta titreme, acıkma hissi, 'gözlerim döndü, bayılcak gibiyim' olabilir. Bu gibi durumlarda önerilen ilk tercih kavrulmamış işlemden geçmemiş badem, daha sonra ceviz, fındık, bulabilirseniz en hesaplısı fıstık. Birbiri arasında çok fark olacağını sanmıyorum, yani dediğim gibi olayı zorlaştırmamak lazım. 'İllede badem getirin bana' yerine uyacak ne varsa götürmeli. Benim favorim fındık+kuru çekirdekli üzüm. Fıstığın ise şöyle bir güzelliği var, diğerlerine göre hem hesaplı hem de tat olarak çiğ fıstığın çok albenisi olmadığı için daha az tüketiyorsunuz. Ancak kalori fazla oduğu için kilo vermeyi de amaçlayanlar kuruyemişleri hesalı tüketmeli. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#21 | ||
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,892
|
Alıntı:
Siz şimdi için de yaz gelsin bakarız. Alıntı:
Ancak iki haftadır yaylaya giderken içinden geçtiğimiz köyde ev ekmeği yapıp sattıklarını gördük, hafta sonları ince ince götürüyoruz kahvaltıda ailecek. Bu tip arızalar gelişmeleri durduruyor tabi. ![]() |
||
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#22 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,892
|
İlk mesajdaki 15 yaşındaki genç erkeğin nabzını saydık tesadüfen. 100 ün üzerinde ki normalde 60-80 bilemedin 90 olmalı. Kilo oldukça fazla. Dediklerimizi yaptı, 10 gün sonra denk geldi tekrar baktık 80 in altındaydı nabız. Ne zararlı, ne değil kendiniz karar verin. Her gün yemekten önce ve sonra günün belli saatlerinde nabzınızı ölçün yazın bir kenara, yemeklerden sonra da aynı işlemi tekrarlayın ve karşılaştırın. Kendi adıma; ev ekmeğini yedikten sonra nabzım % 20 artıyor. Buranın tereyağlı bol yağlı kebap ekmeği normaldir. Hafta sonları yayladan yorularak indiğimiz kimi günlerde nadir de olsa telefonla yaptırır evde çocuklarla yeriz kişi başı yarım ekmekten fazla düşer. İnanır mısınız yedikten sonra bir saat geçmeden daha yiyecek bir şeyler bakınırız hepimiz. Çünkü aynı örneği yukarıda da verdim, kedinin kuyruğunu yakalamaya çalışması gibidir olay. Yedikçe acıkır, acıktıkça da yersiniz... |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#24 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,892
|
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#25 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 28-02-2015
Şehir: BURSA
Mesajlar: 1,294
|
şekeri hayatınızdan çıkarınca doğal sütün ne kadar lezzetli olduğunu farkediyorsunuz. şimdilerde çok reklamı yapılan pancar şekerinden bisküit yapanların bile ürünleri size iğrenç geliyor. ben yemek aralarında tok karına simit ve büyük boy bisküit tüketen biriydim. şimdi şeker kullananları hor görüyorum. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#26 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 28-02-2015
Şehir: BURSA
Mesajlar: 1,294
|
sn. TCM, yasak olan tavuk market tavuğumu? |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#27 |
Ağaç Dostu
|
Yazdığınız kıymetli tavsiyelere uyulabilse keşke... Ancak ahir ömürde eziyete varan kısıtlamalara yer vermek gereklimi diyede düşünmeden olmuyor. Hatta kısıtlamaların gerekçeleri ne kadar süre geçerli acaba demeden de olmuyor ki yumurta ve tereyağ buna en güzel örnek... Kişi kendini, bünyesini iyi bilmeli önce diye düşünüyorum bu kısıtlamalara da ona göre karar vermeli. Şeker kullanmanın zararına kesin inandım bir yıl oldu çayı sıfır şeker içiyoruz evde. Sakatat en büyük zarar dediler yıllardır ama geleneksel beslenme içinde payı büyük, inanmadım hiç bu sabah daha yeni tavsiye, aman kelle paça yeyin eklemler çalışmaz sonra diye okudum gazetede. Ekmek yemeden doymuyorum mümkünatı yok neden keseyim onu. Uyarıları dikkate alarak beyazından uzak duruyorum ama börek yapmaya başladım köyde nasıl vazgeçeyim ondan. Akşam yemeğinde de ekmeğimi yerim ama yatma vaktine kadar değil kestirmek uzun dahi oturmam. Bekleyenler oluyor iki saat kadar nette briçde olurum ki değil uyuklamak dalmaya fırsat bulamazsınız. Mandalin zamanı geldi o büyük tehlike. Hele kinin başlasın ( Bodrumlular klimantine kinin der) kiloya yakınını yemeden olmuyor kış akşamları. Sadede gelde kilodan bahset derseniz yandım derim. On kilo fazlam var sigarayı bıraktığım 2004 senesinden beri...Bağcıkları bağlarken oflatıyor başka sıkıntım yok. Sizin yazdıklarınızı uygulayayım haftada 3 kilo vereceğimi de bilmekteyim ama ahir ömür işte... |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#28 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,892
|
Alıntı:
![]() Bu yazılanlar kimisine inandırıcı gelmeyebilir, ancak olay oldukça basit ve objektif. Karmaşık, zihin bulandırıcı hiç bir şey yok. Daha karışık şeylere cevap vermek için üstte yazdığım gibi zaman, tecrübe ve imkan lazım. Yani falanca çıkarılan ürün zararlı mı, market tavuğu zararlı mı, müsli zararlı mı, köy yumurtası ile çiftlik yumurtası arasında fark var mı, pastörize süt mü-sokak sütü mü vs. vs. Bunlara kesin cevap vermem için uzun zamandır bu iş üzerinde çalışıyor, deniyor olmam lazım ki imkansız. Kişilerin ağzına bakıp ta 'bakın şuna göre bu zararlı, falancaya göre şu faydalı' demem doğru olmaz. Geçenlerde çıktı aklıma gelmedi şimdi, üç otör dünyaya yalan söylemişler (kolestrol ilaçları konusunda mıydı) ve karşılığında ilaç firmasından para almışlar. Şartlar böyleyken biz önümüzdeki gördüğümüz gerçeklere bakalım. Mantıken cevaplar verebiliriz. Geçen düşündüm insanoğlunun elini sürerek yaptığı son ürünlerden tamamen zararsız hiç bir şey bulamadım. Yani hangi sektörde olursa olsun önce üretip sonra tükettiğimiz yapay ve sıfır zarar bir şey yok. (Siz bulduysanız tartışalım) Hal böyleyken çiftlikte üretilen tavuk ile köyde gezen dışarıda yemlenen tavuk bir olur mu? Ama biz de alıyoruz çiftlik tavuğunu, çabucak pişiyor, yumuşacık, ufak kemiklerini bile az zorlasanız mideye gönderebiliyorsunuz o kadar yumuşak. Şimdi marketlerde de var, şekli benziyor köy tavuğuna ama gerçek mi? Bu şekilde satan köyde tanıdıklarım da var, köy tavuğu ama çitin içinde fenni yem yiyor, ikametgahı köy ama... |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#29 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,892
|
@hosseda, 12 yıl kadar önce, sigara içiyorum günde üç dört..Öğrenciliğimden beri nabzımın (dakikadaki kalp atım sayısı) 60-70 olduğunu bilmem, 80-90, hafif vites yükselttim mi 110 - 120, baktım olacak gibi değil ilaç başladım, iki yıla kalmadı ilacın da etkisiyle kilom 3 rakamlı hanelere ulaştı; 101,5 boyum aynı kaldı 1.80 .. Yine baktım, yine olacak gibi değil, sigarayı, ilacı ve nereden aklıma girdiyse un ve şekeri bıraktım. Ama tek dayanamadığım bizim buranın 'lokma' sı. Tam üç aylar zamanı, hangi sokaktan geçsem lokma dağıtıyorlar. Yanında sert peynir... ama başka un yok. O zamanlar tv. lere çıkıp çok konuşan yok, eş-dost ne yapıyor, nasıl doyuyor diye tasalanmakta. Hanım kızgın 'ne yedirecem ben bu adama' diye kıvranmakta. Ben unu ve şekeri kestim, arada lokma kaçırıyoruz tabi denk geldikçe, patates kızartması azaltıldı ama bırakılmadı, pilav oldukça azaltıldı, bulgura da yer verilmeye başlandı vs. vs. altı ayı geçkin bir sürede; sigarayı bıraktım (bu bırakma 3,5 yıl sürdü halen günde bir ortam olursa sohbet vs. beş-altı içiyorum) ilacı bıraktım ve 90 kiloya düştüm. Yani her sigarayı bırakan kilo almıyor. Nabzım bir daha o seviyelere gelmedi (hala öyle) istirahat anında 60 ın dahi altına indiği oluyor. Ama gel zaman git zaman ortam, arkadaş, ev, hayat şartları, 'bir kereden bir şey olmaz' cılıklarımız ile yaz ortasında yine aynı kiloya geldim. Üstteki listenin en sağındaki tahlillerim tam o zamana ait. Ben yine aynı diyete başlayayım mı ne yapayım derken Ramazan geldi ve ikinci tahlil orucun yarısındaki tahlil ki tam una şekere fazla dikkat etmediğim döneme ait. Uzun süren açlığın vücuda faydaları... Yazın bahçe işleri hafiften diyet derken yaz sonu ben tartıda 94 ü gördüm ancak şu anlar 98-99 lardayım. Var mı bir yiğit tam kapasite tekrar başlayalım ![]() |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#30 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,892
|
@ hosseda; 'domuzdan ne kopardık kar' diye düşünelim. Bu yazılar sayesinde çayımı şekersiz içiyorum veya her öğünde sadece iki dilim ekmek yiyorum deseler fena mı olur. Her kalktığınız sabah 'yine mi tereyağlı yumurta' deyip bunun derdine düşüyorsanız bu iş yürümez, psikolojik olarak bozulursunuz zaten ![]() Ev yapımı sirke getirdi biri, sabahları yarım çay bardağı onu içiyorum. Yanında varsa kendi yaptığım yoğurttan bir kase, veya büyükçe bir elma kabuklarıyla veya uğraşırsam bir yumurta üzeri peynirli, hiç bir şey yoksa kuru üzüm-fıstık fındık benim kahvaltım. Ve bunları yerken gerçekten seviyorum. Yaz sonunda da devam edecektim olaya da tazesiydi, kurusuydu, turşusuydu acı biberler beni mahvetti ![]() |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
Konu Araçları | |
Mod Seç | |
|
|