Cam ve karton ambalajlar

[pria]

SADECE SÜTTEN DEĞİL AMBALAJDAN DA KORK


SADECE SÜTTEN DEĞİL AMBALAJDAN DA KORK

[Emre Kuzu]

Oda tv'nin şimdimi aklına gelmiş ambalaj konusu kaç senedir her yerde bu tür ambalajlarla satılıyor sütler ve hala oda tv zehirlenme diyor ve bu yayın kuruluşun ne kadar olaydan uzak olduğu süte siyaset karıştırdığı ortada, nereden vuralım diye düşünüyorlar her defasında çürütülüyorlar bunları görmek lazım.

[pria]

İLGINÇ KAMPANYA



Bu kampanyaların en ilgincini ise süt ve meyve sularının karton ambalajlarını üreten Tetra Pak firması yürütüyor. Tetra Pak "yeniden kazanma postası" adını verdiği kampanyayı sürdürebilmek için özel bir toplama sistemi geliştirmiş. Çevreye karşı duyarlı tüketicilerin gönüllü katılımının hedeflendiği kampanyada satınalma ve taşeronlara toplatma gibi yöntemler izlenmiyor. Caddelerde insanların kolaylıkla ulaşabileceği bazı noktalara konteynerler yerleştirilmiş, bunlarda toplanan kartonlar her gün boşaltılıyor. Şimdilik kampanya Istanbul, Ankara, Izmir, Adana, Bursa, Mersin olmak üzere sadece 6 ilde ve belediyelerle işbirliği içinde yürütülüyor.

Bu illerin dışında da Türkiye'nin neresinden olursa olsun kampanyaya katılmak mümkün. Bunun için de PTT ile anlaşma yapılmış. Kampanyaya katılmak isteyenlere özel hazırlanmış zarf gönderiliyor ve bu zarflar tüketici tarafından doldurulup ücreti alıcı tarafından ödenecek şekilde postalanıyor. Eğer miktarlar çok olursa Anadolu Kargo ile ücretsiz gönderilebiliyor.

Başlattıkları kampanyanın çok büyük ilgi gördüğünü söyleyen Tetra Pak Dış Ilişkiler ve Çevre Koruma Müdürü Zeynep Arabacıoğlu: "Doğrusu bu kadar büyük ilgi beklemiyorduk. Kumbaraları her gün boşalttığımız halde akşama kadar yine doluyor. Kampanya hakkında bilgi vermek üzere açtığımız yeniden kazanma telefon hattına rekor denecek düzeyde yoğun telefon alıyoruz" diyerek şaşkınlıkla karışık memnuniyetini dile getiriyor. Kampanyaya gösterilen bu yoğun ilginin altında ise toplanan karton kutulardan üretilecek olan mobilyaların yardıma muhtaç çocuklara hediye edileceğinin taahhüt edilmesi yatıyor. Hatta bu nedenle en fazla ilginin ilkokullardan geldiğini söylüyor Arabacıoğlu.

Toplanan kartonlar neden yeniden kağıda değil de mobilyaya dönüştürülüyor diye merak etmiş olabilirsiniz. Tetra Pak karton kutuları sadece kağıttan oluşmuyor. Hammaddesi içerisinde bir miktar plastik ve alüminyum var. Yeniden kağıda dönüştürmek için bu maddelerin ayrıştırılması gerekiyor. Ayrıca karton kutu miktarı fazla olmadığı için kağıt üreticileri pek uğraşmak istememişler.

Uygulayacakları mobilyaya dönüştürme sisteminin bir benzerinin Almanya'da olduğunu ifade eden Zeynep Arabacıoğlu, kendilerinin Kartal'da bir fabrika kurduklarını; ancak üretimin eylül ayında başlayacağını söylüyor. "Altı üstü kağıt canım işte " diyerek bu mobilyaların dayanıksız olacağını düşünebilirsiniz. Belki biraz şaşırtıcı; ama bu mobilyalar suya ve neme karşı diğerlerinden daha dayanıklı. Toplanan karton kutular çeşitli fiziksel ve kimyasal işlemlerden geçirilerek sunta plakalar haline getiriliyor.

Daha sonra bu plakalardan masa, sandalye, dolap gibi mobilyalar üretiliyor.

Çöplerinizi çöpe atmayın!


Okullar bu TetraPak kutuların geri dönüşümü için bir gayret gösteriyor mu acaba?
Yoksa öğrencilerin içtiği süt kutuları çöpe mi gidiyor?
İstense tüm boş kutular toplanabilir pekala..

[pria]

Orijinal Mesaj Sahibi Emre Kuzu

... bu yayın kuruluşun ne kadar olaydan uzak olduğu süte siyaset karıştırdığı ortada, nereden vuralım diye düşünüyorlar her defasında çürütülüyorlar bunları görmek lazım.

SÜTTE DOĞRU ÜRETİM, PAZARLAMA ve ÖRGÜTLENME POLİTİKALARI NE OLMALI
Prof.Dr.Mustafa Kaymakçı

SÜTTE DOĞRU ÜRETİM, PAZARLAMA ve ÖRGÜTLENME POLİTİKALARI NE OLMALI

OdaTv hakkında sanki biraz önyargılı gibi yazmışsınız..
OdaTv, ülkemizde korkmadan soran, sorgulayan, araştıran, yol gösteren, öneriler sunan nadir internet sitelerinden biridir bana göre..

Bakın, az önce sayın Mustafa Kaymakçı'nın yazısı yayınlanmış..
Neresinde siyaset var bu yazının?
Sayın profosörün yazısında çürütülecek, ard niyetli birşey bulabilir misiniz?

[Emre Kuzu]

Bugüne kadar neredeydiler, neredeydiniz diye sorarlar insana hükümet ne yapsa çarşı gibi herşeye karşı geliyorlar bir milyon yalan yanlış iddiaa türedi madem sağlıksız politikası yanlış Allah aşkına o zaman bu kadar büyük bir organizasyona girişilir mi? Bunu yapmadan önce değerledirilmedimi sanılıyor konusunda uzman insanlara sorulmadımı sanılıyor bir anda olan bir şey olarakmı düşünülüyor burada bu konu hakkında bir sürü karşıt şey paylaştınız amacınız ne? Burada herkesin hakkı var o çocuklara bir şey olacak olsa bu insanlardan sorulacak böyle bir yanlışın altına girmezler.

[pria]

Orijinal Mesaj Sahibi Emre Kuzu

... burada bu konu hakkında bir sürü karşıt şey paylaştınız amacınız ne? .

Sizi anlamak gerçekten zor...

Sırf OdaTV'den bir yazı alıntıladığım için demediğinizi bırakmadınız..
Oysa alıntıladığım yazıda ne bir çirkeflik, ne iktidarı vurma, ne akıl mantık dışı birşey vardı..
Yazar kısaca ''Gelelim şu süt ve meyve suyu kutularına. Bu kutuları her yıl daha fazla kullanıyoruz. Marketlerde cam şişede meyve suyu, süt bulmak neredeyse bir mucize. Depozito uygulaması unutuldu, çevreyi kirleten ambalajlar için cezai bir yaptırım ya da caydırıcı bir fiyatlandırma mekanizması yok. Bir milyarı geçen nüfusuna rağmen Çin bile süpermarketlerde naylon torbaları cüzi de olsa para karşılığı vererek bir duyarlılık oluşturmaya çalışırken Türkiye'de ambalaj ve çevre konusu “saldım naylon torbayı çayıra mevlam kayıra” anlayışıyla yönetiliyor. Şirketler ne derse o oluyor. Onlarca sosyal sorumluluk kampanyası yürüten bu firmaların internet sitelerinde geri dönüşümle ilgili bilgiler ya çok eski ya da eksik. Örneğin tetrapak kutularda, söz konusu geri dönüşümü yapabilecek teknolojiye sahip firmalar Türkiye'de var mı, varsa nerede çalışıyor belli değil. Bu yazıda sorduğum soruları aslında benim değil hükümetin firmalara sorması gerekir.'' diye yazmış..

Niye hoşunuza gitmiyor bu yazılanlar anlamak çok zor..
Yanlış mı yazılanlar?

''İleri demokrasi '' olan bir ülkede bunları dile getirmek suç mu?
Herkes herşeyi şak şak alkışlamak zorunda mı?
Kimse fikrini özgürce ifade etmesin mi?
En ufak bir olumsuzluk dile getirildiğinde niye insanlar yaftalanıyor?

''bir sürü karşıt şey paylaştınız'' diyorsunuz..
İnsanlar karşıt görüşte olamaz mı? Kusur mu bu, suç mu?
Herkes aynı telden çalmak zorunda mı sayın Emre Kuzu?
Benim amacım, bu süt konusunda her türlü şeyin her yönüyle konuşulmasıdır..Ambalaj kutularıda buna dahil..

Peki..sizin amacınız ne?
''ileri demokrasi'' değildir herhalde..Çünkü demokratik düşünebilmeyi beceren insan her fikre, karşıt dahi olsa hoşgörülüdür..O da sizde yok gördüğüm kadarıyla..

Kaldı ki, ODATV'den alıntıladığım her iki yazıyı okuma zahmetine katlandığınızı da sanmıyorum..Okumuş olsaydınız, en azından bazı hususların haklılığını dile getirebilir ve çalakalem kaba suçlamalara yönelmezdiniz..

[Emre Kuzu]

Anlamak istemeyenler için anlamak zordur haklısınız paketleme konusu şimdimi çark etti ben bunu anlamıyorum kaç senedir bu millet bu çocuklara bu paketlerde bu sütleri içirmiyor muydu devlet bedavaya verdi diyemi akıllarına gelmeye başladı bu konu farklı bir konudur bu başlığa uygun değildir. Bir şey paylaşırsınız olay biter ama sürekli ard arda bu sürdürülmüz bu karalama boyutuna döner hele birde bu başlıkta! Antidemokratik ve hoşgörüsüzüm öylemi bu düpedüz iftiradır yakıştıramadım size ben sadece size amacınızı sordum ve diğer yazdıklarımda o kişilere tepkiydi, şimdi burada hoşgörüsüz olan bu yazdığınızla siz olmuş oldunuz.

[kelebek çalısı]

Amacınız nedir sorusundan ben de rahatsızlık duyduğumu belirteyim. Ben de size sorabilir miyim o halde amacınız nedir? Madem siz sorunca normal olmalı, o halde ben sorunca da normal olmalı.

Süt veya meyva suyu v.b tetrapak kutularının geri dönüşümü konusunu dile getirmenin neresi sizi rahatsız etti anlayamadım. Herkes beğenisini, ve eleştirisini yapabiliyorsa, buyrun siz beğenmeyiniz, hakkınızdır. Fakat, eleştiren kalemlere de amacın nedir sorusunu yönelteceğiniz yerde objektif ve 'hoşgörülü' bakışınızı koruyunuz o halde.

Rahatsız olduğum için bunları yazmak zorunda kaldım. Yazdığım için daha da rahatsız oldum.

Beğen butonuna basmazsınız olur biter. İlla bir de beğenmedim butonu mu olsun yani?

[bahçehobi]

Yazarın "marketlerde cam şişe bulmak neredeyse mucize" abartısına inanmak güç. Türk Şişecam dünyanın 3. büyük firması ve bu firma laf veya köşe yazısı değil cam şişe üretiyor.

Ancak cam da masum değil.

1 cam şişe üretilirken aynı hacimde plastik ambalaja göre 7.3 kat daha fazla karbondioksit salımı gerçekleşir.

1 cam şişenin nakliyesinde aynı hacimde plastik şişeye kıyasla 1.8 kat daha fazla karbondioksit salımı gerçekleşir.

1 cam şişe geri dönüşümde aynı hacimde plastik şişeye göre 5.5 kat daha fazla karbondioksit salımı gerçekleşir.

1 cam şişe üretilirken 2.3 plastik şişenin üretiminde kullanılabilecek kadar petrol tüketilir.

Süt konusu siyasi bir mesele değil, ideolojik bir yönü de yok. Bu tartışmalar sonucunda en çok süt üreten köylü, süt firmaları, ve çocuklar olumsuz etkileniyor. Çocukların süt tüketmeleri çok önemli ve bu konuda sağ duyu gerekiyor.

[Emre Kuzu]

Geri dönüşüm, paketleme konusunun yeri burası değil bu başlığı kullanarak okul sütü projesini kullanarak bunları buralarda dillendirmek doğru değil ayrı bir başlık açılsın orada paylaşılsın istenildiği kadar ama bu konunun yeri burası değil ve ben bunda ısrar etmenin altında başka şeyler olduğunu düşünürüm. Şimdi amacım anlaşılmıştır farkındaysanız kimsenin kişiliğine hakaret etmedim..

[pria]

Orijinal Mesaj Sahibi bahçehobi

Ancak cam da masum değil.

.

Süt kutuları

UHT sütlerin konulduğu karton kutular, içten dışa doğru 4 farklı ana malzemenin birbirleriyle kaynaştırılmasından oluşmuştur. En içteki sütle temas eden saydam polietilen tabaka, bir cam malzeme güvenliği derecesinde yabancı madde (iyon vb.) geçişini engellemektedir. Bunun üstünde yer alan alüminyum tabaka ise bir metal kutu gibi sütü ışık, gaz ve başka madde geçişlerine karşı korumaktadır. Ambalajın şekillenmesini ve dik durmasını sağlamak amacıyla 3. kat olarak kullanılan ve ince-sert kağıttan (kraft kağıdı) oluşan karton kısmını; firmanın adı, ticari ve aydınlatıcı bilgilerini içeren normal kağıt bölüm (4. kat) tamamlamaktadır . Süt bu ambalajlar içinde 4-6 ay kadar korunabiliyor.

Bu arada gözünüzden kaçmamıştır. Süt kutusunda koruyucu olarak alüminyum kullanılmaktadır. Kutu sütler aylarca - rafta kaldığı için alüminyumun sütün içine geçme olasılığı iyice artmaktadır. Alüminyum yemek kaplarından sonra şimdi de başımıza bu alüminyum kartonlar ve alüminyum folyolar musallat olmuştur. Alüminyum günümüzde Alzheimer hastalığının temel nedenlerinden biri olarak gösterilmektedir

Prof. Dr. Ahmet Aydın
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Metabolizma ve Beslenme Bilim Dalı Öğretim Üyesi


http://www.sutplatformu.com/Haberler...t-Almayin.html

.................................................. .....


En sağlıklı ambalaj

Ambalaj malzemelerindeki gelişmeler ve malzeme bilimi çok hızlı bir şekilde gelişiyor, içine aldığı gıda maddesinin kimyasal yapısı ile en az ilişkiye geçen ambalaj en sağlıklısıdır. Günümüzde çok dayanıklı polimerler geliştirilmiş durumdadır ancak bahsi geçen malzemelerin maliyeti bunların yaygınlaşmasını engellemektedir. En iyisi, en ideali “her zaman ‘CAM AMBALAJ’"dır.
Dr. Memduh Sami TANER (Ph.D.)
Radyokimyager, Radyofarmasist

EkoYaşam

Sayın bahçehobi..Ayrıca şu cam şişelerin üretimi, taşınması ve geridönüşümündeki Co2 salınımları için verdiğiniz rakamların bilimsel kaynağını verebilir misiniz?

Hani..öyle rakamlar vermişsiniz ki, neredeyse cam şişeler aut, pet şişeler in diyesi geliyor insanın !!!..

[bahçehobi]

Bu konu doğrudan benim mesleğimle ilgili bilgiler, aynı zamanda çevreci bir sivil toplum örgütününde gönüllü üyesiyim. Benim yazdıklarımdan plastik ürünleri savunduğum ve daha sağlıklı olduklarını düşündüğüm sonucuna nasıl ulaştınız anlamadım. Benim yanıtım cam ürünlerin de sera etkisinde plastik ürünlerden daha masum olmadıkları ile ilgili. Plastik ürünlerin sağlıklı olup olmadıkları ile ilgili bir çok bilimsel yayın var dileyen açar okur. Bazı gerçekleri vurgulamakta yarar var; Süt için en uygun ambalajın cam gibi şeffaf bir ürün olmaması gerekiyor. Şeffaf şişelerde satılan sütlerin içeriğinde Vitamin B ve benzeri bir çok faydalı unsur ışıkla bozulur ve yararlı olmaktan çıkar. 10 dakika 100oC sıcaklıkta kaynatılan günlük çiğ sütün içeriği 140 derece sıcaklıkta bir kaç saniyede işlenen UHT sütünün besin değerinin çok gerisindedir.

Cam plastiğe göre ağırdır ve 1000oC sıcaklıkta işlenir. Bilgileri biryerlerden kopyalayarak burada yayınladığımız sürece doğruyu bulamayız, her konu hakkında olumlu-olumsuz birçok yazı bulabilirsiniz. Başta ülkemizdeki basın ve internet olmak üzere bilgi kirliliği günümüze damgasını vurmuş durumda. İnsanlar edindikleri temel bilgilerin önemli bir bölümünü televizyon, gazete olmadı wikipediadan öğrendikleri ve üzerine yeni bir ilave etmedikleri sürece bu böyle devam edecek.

Maalesef sağlıklı sütü nufusu 500 binden kalabalık kentlerde günlük dağıtmak çok güç. Büyük kentler çevresinde sağlıksız koşullarda üretilen, çöplerden toplanan artıklarla beslenen hayvanlardan elde edilen sütlerin dahi UHT sütünden daha sağlıklı olduğunu, en iyi yoğurdun toprakla mayalanacağını iddia edecek Profesörler ve bunu yayınlayacak kanallar gazeteler bu ülkede var, sırf medyada gözükmek uğruna. Söyledikleri doğrudur ancak uygulanabilir değildir. İstanbul da yoğurt mayalayacak sağlıklı günlük çiğ süt ve toprak bulursanız bunu başarabilirsiniz.

Bu başlığa başka bir yanıt yazmayacağım, ancak şunu söylemeliyim, büyük kentler çevresinde üretilen ve satılan çiğ sütler sağlıklı olmadıkları ve üretime uygun olmadıkları için süt fabrikaları tarafından satın alınmazlar.