|
merhaba, ben iiletinizi görmekte geç kalmışım ama sizin bahçenize neredeyse birebir benzeyen Ankara Gölbaşın'da, ortasından düşük debili bir dere geçen ama son yıllarda etrafında hobi bahçesi yerleşimleri çok olduğu için derenin suyunu kapatıp çekmeleri yüzünden derede suyu olmayan 5 dönüm bir bahçem var. 12 yıllık tecrübemi aktarayım. google görüntünüz bizim bahçenin neredeyse aynısı. iklim de öyle. biz de bu kısmın çevreye göre daha ılıman olacağını varsaymıştık ancak zaman içinde aksine boğaz oluşturarak soğuk rüzgarları daha yönlendirdiğini ve ortadaki suyun etkisiyle yamaçlardan daha soğuk olduğunu gördük.
siz ne yazık ki bitkilerinizi dikmişsiniz ve bizim yaptığımız hataların aynısını yapmışsınız. ağaç cinslerinizi okurken (ziraat 900, napolyon, hünnap, şeftali nektarin...) acı bir gülümseme oldu içimde. kendiniz de göreceksiniz ki bunlar oralara uygun değil. biz ceviz de yapamadık, sürekli filizleri kavruldu büyümedi gitti. bu arazi siz her ne kadar diktiğiniz mevsim itibariyle taban suyunu görememiş olsanız da uydu görüntüsünden rahatça anlaşılacağı üzere taban suyu yüksek bir arazi. böyle arazilerin kötü yanı kışın suyun yükselerek ağaçların kılcal köklerini boğması ancak yazın suyun fazla çekilmesi nedeniyle ağacın besin alacak kılcallarının kalmaması. bu yüzden ağaçlar bir hayli büyüyüp bu sarmaldan etkilenmeyecek kadar kök yapana kadar hiçbir verim beklemeyin ve ağaç kaybetmeye hazır olun. ben bahçemi sıfırdan yapsaydım ne yapardım onu söyleyeyim. hemen bahçenin etrafına rüzgar kırıcı olacak şekilde hızlı büyüyen söğüt ve kavak gibi koruyucu ağaçlar dikerdim. (biz bunları yapana kadar ağaçları koruyamadık) ve bunların arasına da servi. serviler yavaş büyüyor ama rüzgar kırıcı olarak daha etkililer. ancak sakın duvar gibi soğuk havanın paketler halinde kalmasına sebep olacak yapılar yapmayın. yani soğuk hava akımı ağaçlarla yavaşlamalı ancak hareketi, sıcak hava akımlarıyla değişimi kesilecek şekilde sabitlenmemeli. ikincisi biz bunu başta bilmiyorduk ama diktiğiniz bitkilerin aşılandığı anaçlar suya dayanıklı tür olmalı. internette bu şekilde aratınca böyle anaçlara aşılanmış bitkiler olduğunu gördük ve ancak o zaman nektarin vs alabildik. ve asla ama asla erkenci tür dikmeyin. bizim bahçemizde sırf yeşillik yapan meyve ağaçları oldu. bizde dikenli bir böğürtlen var, meyve almaya doyamadık. haliyle toplaması çok çok zahmetli. dikensiz tür 7 yıldır dizimin boyunu geçmedi. 3-5 böğürtleni oluyor. iklime uyum çok önemli. en iyi meyve aldığımız ağacımız mürdüm eriği. erkenci olmayan erikler hem iklim hem su bakımından bu topraklara uyabiliyor. bir de iç anadolunun jeolojik yapısı gereği bu topraklar biraz kireçli topraklar. erik onu da tolere ediyor. bu arada ticari amaçlı meyve dikimi için 5 dönüm bile çok çok azdır. elde edeceğiniz (satıp para kazandığınızı varsayarsak) para sizin edeceğiniz masrafı bile karşılamaz. hobi olarak yine de yapın ama.
|