![]() |
Sn.Mine Pakkaner;
Onceki mesajlarinizda bahsettiginiz zeytin silkme makinesini, agaca verdigi zarar bakimindan bir degerlendirirmisiniz. Sizin bu konuda tecrubeniz vardir muhakkak. Benim 1200 agaclik bir gemlik fidanligim var. Fidanlarin 3-4 yaslarinda. Bu makinayi kac yasindan sonra kullanmaya baslamaliyim. Agaca cok zarar veriyormu acaba. Tesekkurler simdiden. |
1 Eklenti(ler)
Alıntı:
Eklenti 8399 |
Teşekkür ederim Mine hanım
|
Alıntı:
Gemlik zeytininde sarsak dediğimiz dalı titreştirerek zeytini hasat eden makinaları öneririm. Çümkü malum sofralık zeytinin üzerinde minik bir darbe bile olması kaliteyi bozuyor. Bu yüzden sırıkla veya diğer adıyla çırpakla hasata göre de avantajı var. Aslında sistem aynı, dallı sallayıp, ürünü almak. Taraklı makine de çok güzel, üstelik dalı ve ağacı hiç titreştirmiyor, fiyatı da ekonomik. Makinelerin teleskobik sapı sayesinde eski usülle yetiştirilmiş yüksek taçlı ağaçların üst dallarını da hasat etmek mümkün. Ne zaman kullanbilirsiniz sorusuna gelince , bu ağacınızın büyüklüğüne bağlı, şu yaş dersem sizi yanıltırım. 4-5 yaşında güzel yetişmiş fidanlarda uygulama iyi sonuç verdi. |
Mine Hanim birsey daha sormak istiyorum. Anlatmis oldugunuz damlama sulama sistemi ile ilgili. Benim arazim 40 donum. Ilk fidanlari diktigimde fiskiye(yagmurlama) sistemi kurdum. Zeytinin yagmurlama sulamayi cok sevdigini duymustum. Bu yolla sulanan agaclar surekli yikandigi icin bazi zeytin zararlilari da agaca zarar veremiyomus.(bilmiyorum nekadar dogru) Ancak bu seferde cok fazla ot derdi basladi. Tarlada inanilmaz ot buyudu. Ot mucadelesi icinde surekli hortumlari toplayip,otlari temizleyip tekrar seriyorduk.
Daha sonra salma sulama yontemini denedik. Bu yontemde de toprak cok fazla yikandigi icin vazgectik. Simdi ise sistemi damlamaya cevirdik. Ancak bizim damlama sizin anlattiginiz gibi degil. Agacin dibinde kucuk bir fiskiye gibi. Benim arazim denize yakin oldugu icin duz ve kumlu bir yapisi var. Suyumda oldukca bol. Ben bu araziyi nasil sulamaliyim. Zeytine en cok hangi sulama tipini sever. Saygilarimla.. |
Sizin dıştan takma ayarlı damlatıcınız olduğunu düşünüyorum. Ben de onu kullanıyorum. Fotoğrafını yollarsanız bakarım. Zeytin için en uygun sulama yöntemini sormuşsunuz, damla sulamadır.
|
herkese merhabalar.....yaklasık 3 gunden berı zeytın konusunda bılgı almak ıcın ugrasmaktayım sureklı saolsun forumu bılen arkadaslar en ygun yere yonlendırme cabasındalar ve su ankı topıc buna uygun sanırım...
5 donumluk bır arazım var....verımlı tarım arazısı olmakla bırlıkte duz bır ova....sulama ımkanımda mevcut....100 adet mandalın agacımı kestırdım nedenıne gelecek olursam... agaclar turunctu...ve alım yapacak olanlar palmıye misalı agaclara işcı sokmaya cekındıler....uzerınde 7 ton mal vardı fakat 1100 ytl ye sattıgım ıcın ınsanların takdırını aldım....olurmu demeyın mandalın malesef can cekısmekte.... sımdı merak ettıklerım cok basıt....agacların yasıyla verım zamanın arasındakı paralellık...yanı 1 yasında dıkersem ne kadar bı zamanda verım alırım.... delıce yamac yerlerde dayanıklı oldugu ıcın tercıh edılmekteymış...benım arazım sulama ve ıklım bakımından cok uygun ziraatın dagıttıklarını alsam verım ii olurmu...en uygun olan gemlık oldugu solenıyo ne derece dogrudur...fıdanın yasıyla malıyetı arasındakı ılışkı nedır...sorularım surecektır... ilgılenen arkadasa sımdıden tesekkurler |
Alıntı:
her bölgede kendi iklimine ve toprağına uygun zeytin fidanının bölge tarım müdürlüklerine danışılarak dikilmesinin mantıklı olacağı. Üretici olarak kişisel düşüncem gemliği artık kendi orjin bölgesi dışında dikmemek en mantıklısı, ayrıca Türkiyenin her birçok bölgesine o kadar fazla gemlik dikimi yapıldıki kişisel düşüncem gemliğin sonu gelecekte madalinaya benzerse hiç şaşırmam:( Ziraatin dağıttıklarından biz aldık dikim yaptık hiç bir sorunla karşılaşmadık, deliceden aşıyla zeytin fidanını mantıklı bulmuyorum, bu yöntem eskiden fidanın zor bulunduğu yıllarda çok kullanılmıştı, günümüzde artık akıllı fidan bolca üretilmektedir, ayrıca delicede en büyük bir sorunda yetişmiş büyük zeytin bahçesinde ilerde don sorunu yaşadığınızda kökden değilde daldan üretilmiş delice ise yeniden dip dallar yetiştirip yeniden aşılamayla ağacı kazanmak hem daha uzun zaman hemde büyük emek almaktadır, başımıza geldiği için bu şekideki deliceden üretilmiş dondan kaybettiğimiz ağaçlarda aşıda tutturamadığımızdan kökleyip yerlerine akıllı fidan diktik. Nerden nereye geldik hiç aklımıza gelirmiydi sulu taban arazilerdeki mandalinaların köklenip yerine zeytin dikileceği ülkemin insanları ne hale getirildi bi o yana bi bu yana daldan dala sürükleniyor:eek: |
Yeşil zeytinde hangi cins zeytin türü uygundur acaba ?
|
Alıntı:
|
Alıntı:
|
İnkilap yayınevi'nden harika bir kitap çıkmış. Tamamiyle Türk işi (yazan Türk, fotoğraflayan Türk, basan Türk). Nefis fotoğraflar eşliğinde benim seviyemde bir zeytin sever için çok güzel bir kitap (Sanırım profesyonellere hitab etmez). "Her Yönüyle Zeytincilik", yazan Esat Bülbül fiyatı 20 ytl.
Link. |
Merhaba Mine hanım.İtalyada zeytin bağcelerine baktığımızda her tarafın yeşil çim sahadan oluştuğunu görüyoruz,bizde ise toprak işlenerek **** ilaçla mücadele yoluyla otlar yok ediliyor.Nasıl bir yöntem kullanarak İtalyada düzeni kendi ülkemizde kullanabilriz.Duyduğum kadarıyla çim kesme makineleriyle zeytinliklerinde otla mücadele ediyorlarmış.İyi günler.
|
Bu yeni yöntemi uzun süredir anlatıp çiftçimize kabullendirmeye çalışıyoruz. Dediğiniz gibi otlar biçiliyor. sıra araları tamamen yeşil alan, gerektiğinde ağaç taç iz düşümü işleniyor (gübreleme gibi).
|
Motorlu Tırpan uygun mu sizce misinalı olanlar,kullanan arkadaşlarım çok iyi diyorlar fakat kısa bir süre sonra tekrar büyüyorlarmış.Bilgim yok fakat italyadada gübreleme bizim gibimi yapılıyor acaba Mine hanım.
|
Motorlu tırpanların hem misinalı hem bıçaklı olanları var. Hepsi de uygun.
Yurt dışında gübrelemeyi fertigasyonla yani sulamayla yapıyorlar. Gerektiğinde yapraktan uygulama da yapıyorlar. |
Herkese Merhaba,
Forum'a bugün itibari ile üye oldum, oldukça faydalı bilgiler edindim. Emeği geçen herkese teşekkürler. Bu yıl içersinde Muğla-Yatağan ilçesinde 50 dönümlük arazide yağlık zeytin dikmeyi planlıyorum. Ayvalık türü zeytin Yatağan bölgesi için Uygun mu? bilginiz var mı? Okuduğum bir internet sayfasında Türkiyede ortalama bir zeytin ağacından ortalama 10 Kg zeytin alındığını, fakat komşumuz Yunanistanda bu oranın 50Kg, italyada 70 ve ispanyada 80 Kg civarlarında olduğunu yazıyordu. Bunu okuyunca şok olmuştum. Buden li büyük bir fark oluşmasının ana sebebi nedir? Yanlış tür seçimi? Yanlış budama? Yanlış gübreleme? yanlış silkeleme? **** hepsi mi :) ? Eskiden zeytin için 7x7 dikilmesi önerlirdi, fakat şimdi 5x5 dikim yapılarak (güney cephe için) daha çok ağac dikilmesi ağacların boylarının ve genişliğinin daha küçük tutulması öneriliyor. Bu doğru mu? Zeytin toplamak için kullanılan makinelerin ağaca zarar vermediği fakat bir yıl sonra çiceklerin uç vereceği noktaların zarar gördüğü için bir yıl sonra yok yılının ağır geçebileceği bahsedilmiş, sırıkla silkeleme ile karşılaştırıldığında aynı zararı mı veriyorlar yoksa el ile toplama ve sırıkla silkeleme arasında bir yerde mi kalıyor.(Yağlık zeytin için) Zeytinliklerden iyi verim alabilmek için her türlü iyi bakım yanında açan çiçeklerde döl tutma oranını yüksek tutmak çok önemlidir. Bunu sağlamanın bir yoluda başka çeşitlerin çiçe tozları vardır. Eğer Ayvalık tipi zeytin dikersem (üsteki sorumun cavabına göre bu tür de değişebilir) ne kadar oranda hangi başka tür zeytin ağacı dikmeliyim. Herkese kaliteli bol verimli günler |
Sayın Dgoker, bütün sorularınızın cevabı bu başlıkta mevcut. İlk mesajdan başlayarak okumanızı öneririm.
|
Merhaba,
Aslında bütün forumu okuduktan sonra 2. soru hariç diğerler kafamda tam netlik kazanamamıştı :( |
26 Nisan 2007 - 29 Nisan 2007 tarihleri arasında İzmir Kültürpark Fuar Alanında
heryıl düzenlenen Violive adında Zeytin Yağı ve Şarap konulu fuar olacak ilgilenenlerin bilgisine. |
Zeytin Yağı Kategorileri
1)Natürel yağlar (ing. Virgin olive oil): Bu tip zeytinyağı, zeytinin presde veya modern sistemlerde sıkılması ve çıkan yağın zeytin suyu (karasu/kızılsu) ile zeytin posasından (pirina) ayrılması ile elde edilir. Doğrudan ve başkaca hiç bir işlemden geçmeden yenebilir. 2)Rafine yağlar (ing. Olive oil or 'pure olive oil'): Bu tip zeytinyağı, lampant denilen yüksek asitli veya doğrudan yemeye uygun olmayan natürel zeytinyağlarının kimyasal yöntemle rafine edilmesiyle elde edilir. Rafinaj (ing. refinement) işlemi sonucunda, yağın asidi sıfıra indirgenir. Her hangi bir tadı ve kokusu kalmaz. 3)Pirina yağı (ing. Olive-pomace oil): Bu yağ, zeytinin sıkılıp zeytinyağının çıkarılmasından sonra, pirinada (ing. pomace) kalan %2-5 kadar zeytinyağı hegzan (hexane) gibi solventler kullanılarak çıkarılır. Ancak, buna kesinlikle zeytinyağı denmez. Daha çok kozmetik endüstrisinde kullanılan bir yağdır. Zeytin Yağı Tipleri 1) Sızma zeytinyağı (ing. Extra virgin olive oil): Bu zeytinyağı, en fazla %1 oleik asit içeriğine sahiptir. Natürel yağlar içerisinde en değerlisi ve en hafifi budur. Hafif meyvemsi bir tadı ve diğer olumlu özellikleri barındırır Salatalarda ve sofrada çiğ tüketim için mükemmeldir. 2) Natürel birinci zeytinyağı (ing. Virgin olive oil): Bu zeytinyağı, %1 ile %2 arasında oleik asit içerir. Bunun dışında, sızma ile aynı özelliklere sahiptir. 3) Natürel ikinci zeytinyağı (ing. Ordinary virgin olive oil): Bu zeytinyağında, serbest yağ asidi oranı %2-%3,3 arasındadır. Diğer özellikleri yukarıdakilerle benzerlik gösterir. Sızmada hafif olan meyvemsi tad, daha belirgindir. Diğer olumlu özelliklerin bazıları daha belirgindir. Tüketim şekli de yukarıdakiler gibidir. 4) Rafine zeytinyağı (ing. 'Pure' or Refined olive oil): Yukarıda anlatıldığı gibi, asit oranı %3,3'ün üzerinde olan natürel yağlara lampant denir. (Bu yağlar, eski zamanlarda kandillerde ışık elde etmek amacıyla kullanılırmış, lampant deyimi oradan geliyor.) Lampant kategorisindeki zeytinyağları rafine edilerek, asit oranı sıfıra indirgenir ve içerdiği her türlü koku ve tad yok edilir. Bu tip zeytinyağını da marketlerde bulabilirsiniz. Özellikle kızartmalar için uygundur. Yemeklerde de kullanılabilir. Ancak, salatalarda veya sofrada doğrudan tüketim için tavsiye edilmez. 5) Riviera tipi (ing. Olive oil): Bu tip zeytinyağı %60-85 rafine zeytinyağı ile %15-40 natürel zeytinyağının karıştırılması ile oluşturulan bir harmandır. Natürel zeytinyağının kendine has tadı ve kokusu ile rafine zeytinyağının hafifliği birleştirilerek tadı ve kokusu olan, natürele göre daha hafif bir yağ elde edilmiş olur. Asit oranı %1 veya %1,5 olabilir. Yemeklerde kullanıma uygundur. Ancak, tadı benzese bile besin değeri bakımından natürel yağlara yaklaşamaz Referans(www.bafayag.net) |
zeytin hasat makinaları
Alıntı:
http://www.zemsu.com/?lang=tr&show=p...&view=det&id=3 bu sitedeki haberler bölümünde kullanıcıların görüşlerini bulabilirsiniz. benimde size tavsiye edebileceğim bir makinedir. |
Alıntı:
Siteye yeni katıldım ve mesajınızı yeni gördüm. Öncelikle size tavsiye edeceğim linki izleyin. Burada gördüğünüz tüm hasat makinelerini arazide, çiftçi şartlarında birebir deneyerek gözlemledim. Özellikle agritec döner başlıklı çırpıcı oldukça yüksek performans göstermiştir. Hasat konusunda detay bir makaleyi siteye de yollayacağım Öncelikle sizin acil ve cevapsız kalan sorunuzu öne aldım. http://www.zemsu.com/?lang=tr&show=p...&view=det&id=3 |
Arkadaşlar bilgisayarımdaki bir dosyayı buraya nasıl ekleyebilirim.?
|
Alıntı:
Her konunun ayrı bir topiği var. Yazacağınız konu zeytinle ilgili ise; mesaj yazdığınız alan altında gelişmiş modu tıklayın ve açılan sayfada ataç işaretini tıklayıp eklemek istediğiniz dosyayı seçin ve onaylayın.Ben bu yöntemle yapıyorum. Öncelikle kendinizi tanıtıp, bazı kuralları okursanız daha kolay anlarsınız. Kolay gelsin, hoşgeldiniz. http://www.agaclar.net/forum/forumdisplay.php?f=82 |
teşekkür ederim aer. Şimdi oldu.
|
metin dosyaları..?
Alıntı:
|
tabii ki çok pahalı.
|
Alıntı:
|
ZEYTİNDE
MEKANİK HASAT Murat ÖZALTAŞ Zir. Mühendisi ZEYTİNDE HASAT 1. GİRİŞ Tüm zeytin yetiştiricisi ülkelerde olduğu gibi, Türkiye’de de zeytin üretim masrafları içerisinde hasat masrafları halen en yüksek paya sahiptir. Bu nedenle hasat, zeytin yetiştiriciliğindeki önemli sorunlardan biri olarak karşımıza çıkmaktadır. 1.1. Ülkemiz zeytin işletmelerinin bazı önemli özellikleri (Dizdaroğlu ve ark.,2003) Ülkemiz, alan ve ağaç sayısı bakımından, dünyada zeytin yetiştiriciliği yapan ülkeler arasında dördüncü sırada yer almaktadır. Ağaç sayısı: 95.000.000, Alan: 572.000 ha. Türkiye’nin toplam tarım alanlarının %2’sini zeytinlikler oluşturmaktadır. Bu zeytinlik alanların % 75’i meyilli ve yamaç, % 25’i ise düz arazilerde yer almaktadır. Ortalama plantasyon yoğunluğu 166 ağaç /ha'dır. Plantasyonlardaki ağaçların % 25’i yaşlı veya verimden düşmüş ağaçlardır. 1.2. Yetiştiricilikte ve Hasatta İşgücü Kullanımı Ege Bölgesinde, yağlık ve sofralık zeytin üretiminde girdi kullanımı ve masrafların analizine ilişkin veriler çizelge 1. de gösterilmiştir. Çizelge 1. Yağlık ve Sofralık üretimde bakım masraflarının oransal dağılımı (%) (Birleştirilmiş yıllar ortalaması) (Dizdaroğlu ve ark.,2003) Bakım işlemleri Yağlık Üretim Sofralık Üretim Budama ve artıkların toplanması 10,1 10,4 Toprak işleme 14,8 18,8 Sürüm (pulluk) 7,9 9,9 Ara çapa (kültivatör vb.) 2,0 4,3 Diskaro çekme 0,0 1,3 Çapalama ve dip temizleme (elle) 4,9 3,3 Gübreleme 6,2 5,9 İlaçlama 3,0 13,6 Sulama 1,4 14,5 Hasat ve nakliye 64,4 35,4 Bakım masrafları toplamı 100,0 1,4 Grafik 1. Yağlık üretimde yetiştirme işlemlerine göre bakım masraflarının dağılımı (Birleştirilmiş yıllar ortalaması) Grafik 2. Sofralık üretimde yetiştirme işlemlerine göre bakım masraflarının dağılımı (Birleştirilmiş yıllar ortalaması) Grafiklerden de anlaşılacağı gibi yetiştiricilik işlemleri içerisindeki en büyük payı hasat almaktadır. 2. EN UYGUN HASAT ZAMANININ BELİRLENMESİ 2.1. Zeytinin Değerlendirme Şekli ve Hasat Zamanı Optimum hasat zamanı, zeytinin değerlendirme amacına göre farklılıklar gösterir. Buna göre genel olarak zeytinin değerlendirme şekli ve hasat zamanı şöyledir: 2.2. Hasatta Olgunluk Kriterleri Yeşil Sofralık : Renk sarımsı yeşile döner Taneler normal iriliğe erişir. Doku sertliğini biraz kaybetmiştir. Siyah Sofralık : Çeşide has olgunluk rengini almıştır. Kararma kabuktan meyve etine geçmiştir. Taneler normal iriliğe erişmiştir. Yağlık : Ağaçta yeşil meyve kalmamıştır. Tüm meyveler karardığında yağ oranı maksimumdur. Kabuk etten kolayca ayrılır. Meyve iki parmak arasında sıkıldığında çekirdek kolayca ayerılır ve sap çukurundan meyve suyu çıkar. 3. GELENEKSEL HASAT YÖNTEMLERİ Hasat yöntemleri, bölge halkının sosyo-ekonomik koşulları, çeşit özellikleri, ağaç ölçüleri gibi faktörlere bağlı olarak farklılıklar gösterir. Mevcut uygulamalar genel olarak üçe ayrılır. 3.1 Yerden Toplama : Bu yöntemde; fizyolojik olarak olgunlaşan ve ağaç dibine dökülen zeytinler yerden elle toplanır. Bu yöntemle toplanan zeytinlerin sofralık değerleri düşüktür, daha ziyade yağa işlenirler. Fakat yağa bile işlense, yere düşerken oluşan yara bere ve çizikler yağın kalitesini düşürmektedir. 3.2 Doğrudan Ağaç Üzerinden Toplama : Kalite açısından hemen hemen en iyi toplama şeklidir. Olgunlaşan zeytinler elle sıyrılarak toplanır. Bu şekilde toplanan zeytinler hem sofralık hem yağlık olarak değerlendirme açısından kalite özelliklerini korurlar. 3.3 Sırıkla Silkerek Toplama : Bu yöntemde, olgunlaşan zeytinler sırıklar vasıtasıyla çırpılarak dökülür ve toplanır. Çevremizde görülen en yaygın hasat yöntemidir. Fakat hasat sırasında meyvenin ve ağacın göreceği zararlanma dan ötürü tavsiye edilmemektedir. 3.3 Geleneksel Hasat Yöntemlerinde Karşılaşılan Problemler • Meyvedeki Zararlanma : Sırıkla hasat sırasında vurma, çarpma ve darbelerden dolayı meyvede oluşan yaralanmalar, kayıplar. • Vejetatif Organlardaki zararlanma : Yine özellikle sırıklama ile hasatta dal, filiz ve gözlerde meydana gelen hasarlar nedeniyle bir sonraki yılın verimi negatif yönde etkilenmektedir. Periyodisite daha sert bir şekilde görülmektedir. Ayrıca çeşitli hastalıklar bir ağaçtan diğerine bulaşmaktadır. • İşgücü Teminindeki Zorluklar ve Maliyet : Kısa bir zaman dilimine sıkıştırılması gereken yoğun işçilik faaliyetlerinin hem maliyeti yüksek olmakta hem de işgücü temini zorlaşmaktadır. 4. ZEYTİN HASADININ MEKANİZASYONU 4.1. Mekanik Hasatta Kullanılan Küçük Alet ve Makineler Mekanik aletler : Esası bir süpürge ve tırmıktan ibaret olup, yerdeki zeytinleri toplayacak şekilde tertiplenmiştir. Değişik şekillerde dizayn edilenleri mevcuttur. Havalı Cihazlar : Bunlar ağacın dibindeki zeytinle beraber, aynı yoğunlukta ve daha aşağı yoğunluktaki parçaları emebilen, aspiratörlerdir. Bazıları meyveleri doğrudan ağaç üzerinden emerek toplayabilmektedir. Basit Çekme Aletleri : Bunlar el ile kullanılan taraklardır. Kullanımları yorucudur. Fakat bu aletler küçük boylu ağaçlardan oluşan işletmelerde yararlı olmaktadır. Hareketli Makineler : Elde veya sırtta taşınabilir dal sarsıcıları Pnömatik (Hava Kompresörlü) çırpıcılar. Elektrik enerjisi ile çalışan sıyırıcılar. Yukarıda bahsedilen tüm bu aletlerin etkinlikleri zayıf olmakla beraber, büyük makinelerin ulaşamadığı geleneksel zeytin bölgeleri için düşünülebilir. 4.2. Büyük Makineler Traktöre takılır Tipte Gövde ve Ana Dal Sarsıcıları : Bu makinelerde iki türlü sarsma hareketi vardır : Tek yönlü sarsma hareketi Çok yönlü sarsma hareketi Tam Teçhizatlı Hasat Makineleri : Mekanik hasadı gerçekleştirmek üzere üretilen makineler kullanıldıkça, hasatta insanın rolü gittikçe daha da azalmaktadır. Tam bir mekanizasyona ancak bir kişi tarafından sevk edilebilen, kullanılabilen ve zeytinleri toplayabilen bir makine ile erişilebilir. Bu makineler çok şematik olarak şöyledirler ; bir sarsıcı , yönlendirilebilen bir kol üzerinde yer almıştır. Toplayıcı bir traktörün önüne monte edilmiş ters bir şemsiye biçiminde ağaç gövdesi etrafına yerleştirilmiştir. Düşürülen meyveler, havalı bir kanalla traktörün arkasındaki bir kaba aktarılır. Makine tek bir kişi tarafından yönetilir. 4.3 Çeşitli Hasat Yöntemlerinin Karşılaştırılması Çalışma koşullarının zorlu, işgücünün pahalı ve temininin güç olması, ayrıca elde edilen ürünün kalitesi ve ağaç üzerinde olumsuz etkileri nedeniyle klasik hasat yöntemlerinin, zeytinciliğin bugünkü ihtiyaçlarına yeteri kadar cevap vermediği görülmektedir. Çizelge 2. : Çeşitli Hasat Yöntemlerinde Kütle İş Başarıları (Caran, 1994) HASAT YÖNTEMLERİ İŞ BAŞARISI (Kg/h-BİİG) El ile Hasat 19.6 Pnömatik Tarak 29.9 Pnömatik Çırpıcı 43.2 Pnömatik Sarsıcı *1* 45.5 Mekanik Çırpıcı 60.0 Sırıklama 62.5 Pnömatik Sarsıcı *2* 66.7 Küçük zeytinlikler ve büyük makine kullanımına uygun olmayan plantasyonlar için önerilebilecek pnömatik ve mekanik makinelerle işgücü verimliliği birkaç misli arttırılabilmektedir. Bununla birlikte kullanımlarının yorucu olması nedeniyle sınırlı ölçüde yayılmışlardır.Yapılan çalışmalarda meyveyi düşürme konusunda en uygun çözümün, gövde **** dalların sarsılmasıyla elde edileceği tespit edildi ve bu amaçla çeşitli tip ve yapıda sarsıcılar geliştirildi. Mekanik Hasadın Gerektirdiği Agronomik Koşullar : Hasatta mekanizasyonun başarılı olabilmesi için; Plantasyon yapısı, Taç hacmi, Taç yoğunluğu, Ağaç formu, Tane karakteristikleri, Olgunlaşma periyodu ve Olgunlaşma tarihi gibi faktörlerin bazı özellikler sergilemesi gerekir. Plantasyon Yapısı : Plantasyonun yoğunluğu ve arazinin eğimi, makinenin hareket yeteneğini sınırlamayacak yapıda olmalıdır. Taç Hacmi : Ağaç hacmi ve sarsıcı etkinliği arasında negatif bir korelasyon vardır. Sarsma hareketinin teorik incelemesi yapıldığında, sarsılan ağaç kütlesi ile sarsıcı kütle arasındaki ilişki rahatlıkla anlaşılmaktadır. Taç Yoğunluğu : Bu durum dalların **** gövdenin daha kısa sürede kavranması yanında vibrasyon süresince tanelerin daha serbest hareket etmesine olanak tanır. Ağaç Formunun Adaptasyonu : Ağaç formu ve hasat şekli arasında yakın bir ilişki vardır. Ağaç gövdesinin kolayca ve kısa sürede, sarsıcı makinenin pensi tarafından kavranabilmesi için ağaçların 80-100 cm.lik tek bir gövdeye sahip olması öngörülmektedir. Ayrıca vibrasyon süresini azaltma ve meyve dallarına kadar en az kayıpla iletimini sağlama açısından ağaçları en fazla 3-4 ana dal taşıması gerekir. Esnek dal ve sarkık yapı sarsıcı performansını düşürür. Tane Karakteristikleri : Vibrasyonda tane düşüm oranını belirleyen faktör R/P olarak gösterilen Kopma direnci / Tane ağırlığıdır. Bu nedenle seçiminde mümkün olduğu kadar düşük "R/P" oranına sahip olan çeşitler seçilmelidir. Diğer bir faktör ise tane sap uzunluğudur, vibrasyonun bir kısmı sap tarafından absorbe edilmektedir. Sonuç olarak iri tane ve kısa sap vibrasyona daha iyi cevap verir. Olgunlaşma Periyodu : Hasadı tek uygulama ile gerçekleştirebilmek için olgunlaşma periyodu kısa olan çeşitlerin seçilmesi gerekmektedir. Bu hasadın mekanizasyonunda karşılaşılan en büyük sorunlardandır. Çünkü çeşitlerin çoğu geniş bir olgunlaşma yelpazesine sahiptir. Bu özellik optimum hasat tarihinin belirlenmesini güçleştirmektedir. Olgunlaşma Tarihi : Bahçe tesis edilirken olgunlaşma tarihi konusunda farklılık gösteren çeşitler seçilmemelidir. Bahçe çeşit bakımından homojen bir yapıda olmalıdır. Sonuç olarak mekanik hasada uygun, ideal bir çeşidi tarif etmek gerekirse; 80-100 cm. uzunluğunda tek bir ana gövde, 3-4 ana dal, mümkün olduğu kadar iri taneler ve kısa sap, alternansa karşı daha az duyarlı ve kısa bir olgunlaşma periyodu önemli özelliklerdir. 4.3. TUTUNMA KUVVETİNİ AZALTICI KİMYASAL MADDE UYGULAMALARI Hasat makinelerinin etkinliğini arttırmak için tane tutum kuvvetini azaltıcı çeşitli kimyasal maddeler üzerinde ( Özellikle Etherel ve Alsol ) denemeler yapılmıştır. Söz konusu maddelerin şu özellikleri taşıması gerekir : Tek bir pülverizasyonda etkili olması Vejetatif sisteme zarar vermemesi Yağda kalıntı bırakmaması Pahalı olmaması Uygulamalarda önemli oranda yaprak dökülmeleri meydana gelmiş, ayrıca yağda toksik kalıntı Problemi ortaya çıkmıştır. Bu konu ile ilgili daha fazla çalışmalara ihtiyaç vardır. 5. TÜRKİYE ZEYTİNLİKLERİNİN MEKANİK HASAT AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ Türkiye zeytinliklerinin hasadın mekanizasyonu açısından büyük oranda yenilenmeye ihtiyaç duyduğunu söyleyebiliriz. Plantasyon ve işletmelerle ilgili genel tespitler şöyle sıralanabilir (Caran, 1989) . İşletmelerde zeytinle birlikte, karışık olarak bağ, incir, antepfıstığı ve tütün gibi diğer tarımsal ürünlere de yer verilmektedir. Bu karışık yetiştiricilik mekanizasyonla ilgili problemlere yol açmaktadır. Zeytinliklerin %25’i ovada , %75 ‘i dağlık-yamaç arazide ve parçalı durumdadır. Ortalama zeytin bahçesi büyüklüğü; Yağlık: 12,1 da, Sofralık: 11,7 da. (Dizdaroğlu ve Ark.,2003) Bölgelerde genellikle tek gövdeli yetiştiricilik hakimdir. Bu elverişli bir durumdur. Taç oldukça sıktır ve çoğunlukla budanmamıştır. Dallar çok sarkık durumdadır ve meyvelerin düşürülmesi açısından uygun değildir. Bu nedenle tüm bölgelerde mekanik hasada uygun budama şeklinin uygulanması gerekir. Yani 80-100 cm. lik tek bir gövde üzerinde maksimum 3-4 ana dal taşıyan, sarkık dalları elimine edilmiş, rijit-dikine gelişen bir yapı kazandırılmış ağaç formu benimsenmelidir. Sıra arası mesafeler genellikle uygun olmamakla birlikte, mekanik hasada uygun tesisler de mevcuttur. Özellikle büyük hacimli ve kütleli ağaçların sarsıcı ile hasadı için uygun tip ve güçte traktör temini sorun olmaktadır. Satın alma gücü düşük olan işletmelerin yüksek fiyatlı traktör ve iş makinelerini edinme şansı düşüktür. Bu durum üreticilerin bir araya gelmesini zorunlu kılmaktadır. SONUÇ Mekanik hasat konusunda mevcut plantasyonlar genellikle uygun koşullar sunmamakta ve hasat makinelerinin karlılığı uzun bir kullanım periyodu gerektirmektedir. Ancak zeytin yetiştiriciliğinin daha modern ve karlı olabilmesi için, zeytin yetiştiricilerinin işletmelerini ticari bir girişim olarak görmeleri, zeytini gerçek bir yatırım unsuru olarak düşünmeli ve teknolojik gelişim ritmini izlemeye çalışmaları gerekmektedir. Her şeyden önce bahçe tesis aşamasında, mekanizasyona uygun agronomik istekler göz önüne alınmalıdır. |
mesajda görünmeyen tablo ve grafikler için özür dilerim. Aynı zamanda siteye sadece resim değil metin dosyasını **** ikisini birlikte gönderebileceğimiz bir imkan olsaydı bu sorunu yaşamayacaktık. Saygılarımla.
|
http://www.ozanlar.com.tr/content.php?content=1 sitesindeki zeytin yağı makinesi ile ilgili görüşlerinizi bekliyorum arkadaşlar !
|
MAkineler
Alıntı:
Sizinde incelediğiniz gibi makine hakkında çok fazla detay bilgi göremiyoruz. Markası, modeli, teknik detaylar, güç, kapasite, ithal edildiği ülke ve en önemlisi FİYAT!!! Ancak Tarım fuarında sergileneceği belirtilmiş. Benzer tipte makinelerin ülkemize çeşitli amaçlarla akademik kullanım **** deneysel amaçlı getirildiğini biliyorum, ancak bunlarla ilgili yaşanan sıkıntıları da çok iyi biliyorum. Dünyada artık çok büyük kapasite ile çalışan zeytinyağı fabrikaları yerine küçük işletmelere ve çiftliklere hitap eden bu tür makinelerin kullanımı yaygınlaşmaktadır. Butik işletmeler dediğimiz bu çiftlikler kendi yağlarını sıkarak kendi markaları ile satışa sunmakta ve oldukça karlı olmaktadırlar. kesinlikle bu tür makineleri tavsiye ediyorum ANCAK...... Makineler konusunda ülkemiz her zaman bir "teknoloji çöplüğü" şeklinde istismar edilmiştir. Kullandığım deyim yanlış anlaşılmasın ama en iyi ifade şekli budur. Dünyada demode olmuş **** yeni ancak performansları kötü olan farklı sektörlerde bir çok makine ülkemize sokulmuş, hatta sokuşturulmuş ve üreticilerimiz mağdur edilmiştir. Teknolojiyi ve bu tür makineleri sonuna kadar destekliyorum ANCAK mutlaka bilinçli bir şekilde üreticinin bunları alması konusunda ısrarla uyarıyorum. Saygılarımla. |
Alıntı:
|
Mersin - Mut'taki arazime geçen sene Gemlik cinsi fidan dikmiştim. Keşke geçen sene agaclar.net sitesini fark etseydim... Herhalde Ayvalık dikerdim. Mine hanıma çok teşekkür ediyorum,bilgilerini burda paylaştıgı ve soruları cevapsız bırakmadığı için. Kolay gelsin, selamlar...
|
Sayın Malim;
Merak ettim neden Ayvalık dikerdiniz? gemlikle ilgili bir sorun mu yaşadınız..? |
Sayın muratozaltas;
Ayvalık dikerdim çünkü; üç-beş sene sonra meyveler toplanmaya başlayınca arz fazlası oluşacak, Gemlik İhraç malı olmadıgı için yurtiçi fiyatları düşecek, elimizdeki ürünleri yaglık yapacagız, Ayvalığın kalitesinde yağ alamayacagız. Bunlar Agaclar.net'ten daha dogrusu Sayın Mine Hanımın yazdıklarından benim çıkardıgım bi sonuç. Yanlış düşünüyorda olabilirim. Selamlar. Kolay gelsin. |
Türkiyede marketlerde satılan yağların etiketinde;
- Saf Ayvalık zeytini yağıdır, diye yazmaz. - Ülkemizde yağ sıkılırken, zeytin çeşitleri birbirinden ayrı sıkılmaz. -Gemlik siyah sofralık özelliğine sahip en kaliteli yerli çeşidimizdir ve dünya piyasalarında da kalitesini ıspatlamış bir çeşittir. ( Siyah sofralık zeytin ihracatında Dünya sıralamasında Türkiye 1. sıradadır.) -Ülkemizde arz fazlası diye bir sorun yoktur. Neden.? Ülkemizdekişibaşına yıllık ortalama zeytinyağı tüketimi 0,9 litredir. Yanıbaşımızdaki Yunanistanda ortalama yıllık kişibaşına zeytinyağı tüketimi 24 lt. dir. Sonuç: Eğeryıllık kişibaşına tüketimimizi sadece ve sadece 2 lt. çıkarabilirsek üretilen yağ ülkemizdeki ihtiyacı bile zor karşılar. Bu nedenlerden ötürü içiniz rahat olsun. Gemlik çeşidini dikmekle yanlış yapmadığınızı söylemek istiyorum ve sizi tebrik ediyorum. Hatta size ilginç bir ipucu vereyim. Son 5 yıldır Ayvalık zeyin çeşidinde yaşanan "meyvedeki şekil bozukluğu" konusunda bir bilginiz var mı..? iyiki gemlik çeşidi dikmişim, dedirtecek kadar büyük bir sorun bu. :)) Sygılarımla. |
Sayın muratozaltaş;
Allah razı olsun valla yüregimi serinlettiniz. İnşallah vatana millete hayırlı olur. Kolay gelsin Selamlar. |
Mersin yöresini de iyi biliyorum. Özellikle Mut ilçesinde 2 yıldır düzenlenen Zeytincilik Sempozyumuna katıldım. belediye Başkanı ve İlçe Tarım Müdürlüğü personeli zeytinciliğe gönül vermiş kişiler. rahatlıkla bağlantı kurabilirsiniz.
|
Forum saati Türkiye saatine göredir.
GMT +2. Şu an saat: 09:08. (Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.) |
Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025