agaclar.net

agaclar.net (https://www.agaclar.net/forum/)
-   Zeytin (https://www.agaclar.net/forum/zeytin/)
-   -   Zeytin (Olea) (https://www.agaclar.net/forum/zeytin/727.htm)

Yarkin 03-11-2010 08:52

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Zeytinlibahçe (Mesaj 711956)
Sn interbekir selamlar

Genelde seralarda kullanılan polyetylene naylonlarla yapılan malçlama, yabani otların çıkmasını engelliyecektir fakat yazın açık arazilerde özellikle öğle saatlerinde hava sıcaklığının kırk derecelere yaklaştığı düşünülürse siyah renk naylonun toprak sıcaklığını bitkinin aleyhine olacak şekilde yükseltecektir. Patojenlere karşı solarizasyon uygulaması bu sebeple yapılır.

Tavsiyem samanla malç yapmanız olacak.

Tesekkürler. Meseleyi daha iyi anladigimi düsünüyorum. solarizasyon uygulamasınin ne oldugunu bilmiyordum. Assagidaki sayfadan ögrenmis oldum.
Sagolun varolun...

http://www.forumpaylas.net/ziraat-ta...ygulamasi.html

savagegarden 09-11-2010 20:39

iyi günler birşey öğrenmek istiyorum;20 yıl üzerinde iyi bakımlı bir edremit ve trilye ağacı ne kadar ürün verir acaba..saygılar

savagegarden 18-11-2010 15:47

evde veya küçük bir yerde zeytinyağı elde etmek için kullanabilecek bir makina varmıdır?kullanıp kalitesi hakkında bilgisi olan varmı?3-4 ton zeytini fabrikada değilde kendimiz yağını çıkarabilrmiyiz?saygılar

Halil Önen 20-11-2010 23:21

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi savagegarden (Mesaj 714254)
iyi günler birşey öğrenmek istiyorum;20 yıl üzerinde iyi bakımlı bir edremit ve trilye ağacı ne kadar ürün verir acaba..saygılar

Türkiye ortalaması 16.. 17 kğ/ ağaçtır. Diğer zeytin yetiştiren ülkelere göre çok düşük. Onlarda 40.. 50 kğ/ ağaca kadar çıkıyor.

Periyodiside önemli. Yani varlı_ yok yılı bizde daha şiddetli.

20 yaşında iyi bakımlı bir edremit _ var yılında_ bence 40 .. 50 kğ/ ağaç verebilir. Ortalama... Gemlik ise her yıl verimlidir.

Bu da değişebilir...
Ağacın iyi bakımı kadar,

iklim şartları, toprak yapısı da verimi etkiler. Sizin elinizde değildir. Karadeniz bölgesinde türkiye ortalaması 7.. 8 kğ/ağaçtır.

Ayrıca kültürel uygulamalar da verimi belirler.

Örneğin,
var yılında erken hasat periyodisiteyi azaltır. Erken hasat çiçek oluşumunu ve sürgün gelişimini _ gelecek yıl için_ teşvik eder. Geç hasatta periyodisite şiddetli olur.


İspanya ve İtalya gibi zeytin üretiçisi ülkelerde, aile tipi kontinü yaygındır. Aileler küçük kontinülerle kendi yağlarını kendileri çıkarır. Fazlalağını satar.

Eski usul yağ çıkarma ekonomik değildir. Çocukluğumdan bilirim...Zahmetlidir.

tunceromer 24-11-2010 02:34

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi savagegarden (Mesaj 716581)
evde veya küçük bir yerde zeytinyağı elde etmek için kullanabilecek bir makina varmıdır?kullanıp kalitesi hakkında bilgisi olan varmı?3-4 ton zeytini fabrikada değilde kendimiz yağını çıkarabilrmiyiz?saygılar

aşağıdaki adrese bak istersen
http://www.toreci.com.tr/bitkisel_ya...e/OliveOil.htm

savagegarden 24-11-2010 09:56

iyi günler.cevaplar için sağolun.geçengün zeytin araştırma enstitüsüne gttm.2 kitap aldım okumaya başladım.ayrıca toprak ve yaprak analizi için nasıl alınır önemi nedir onları öğrendim.sanırım yavaş yavaş bişeyler öğrenmeye başlıcam ama burada okuduklarım bana cesaret ve güç veriyor teşekkür ediyorum.saygılar..

Yarkin 30-11-2010 11:40

Dostlar, merhaba. 300 zeytin agacim var. Bu sene farkina vardik`ki, bende ve cevredeki herkes de, tavsan yüregi, manzanilla, gibi 35-40 agacim trilya (gemlik) degilmis. Tavsan yüregi neyse ama manzanillanin alicisi yok. En azindan Dikili bölgesinde istenmiyen ürün.
Ben bu kis agaclari asilamak istiyorum. Gövdeye degil, gövde den cikan 5-6 dal baslangiclarina göz asisi yapmayi düsündüm. Mevsim olarak subat ve mart 15`e kadar bosum. Bu zaman dilimi asi yapmamda bir mahsur varmi? Veya en iyisi hangi asiyi yapmaliyim? Asidan sonra 1 sene hic dal kesmeyi dusunmuyorum. 2 inci sene yarsini keserek 3 senede agaclarimi trilye`ye döndürürüm düsüncesi normalmidir?
Katkida bulunacak herkese simdiden tesekkürler...

seyyah53 01-12-2010 10:43

Bir soruda benden...

Bu bayram trakya gezimizde çanakkaleden bir abimin zeytin bahçesinden zeytin toplarken aynı zamanda 3-5 yaşlı aşılı zeytin ağaçlarından da 5-6 tane çelik aldım (üzerlerinde hala yaprakları var )

bu yaprakların yarısnı koparıp zeytinleri önceden ıslattığım toprağa batırdım üzerlerinide sera misali poşet torba ile (delikleri var) örttüm haftada bir toprağı ıslatıyorum..

soru-1;bu çeliklerin tutma şansı varmı?

soru-2;tutan çelikler aşılı zeytin kadar zeytin verirlermi?

şimdiden cevplayan **** yorum yapan dostlarıma teşekkürler...

HALİL ERDOĞAN 02-12-2010 19:39

[QUOTE=interbekir;721073]Dostlar, merhaba. 300 zeytin agacim var. Bu sene farkina vardik`ki, bende ve cevredeki herkes de, tavsan yüregi, manzanilla, gibi 35-40 agacim trilya (gemlik) degilmis. Tavsan yüregi neyse ama manzanillanin alicisi yok. En azindan Dikili bölgesinde istenmiyen ürün.
Ben bu kis agaclari asilamak istiyorum. Gövdeye degil, gövde den cikan 5-6 dal baslangiclarina göz asisi yapmayi düsündüm. Mevsim olarak subat ve mart 15`e kadar bosum. Bu zaman dilimi asi yapmamda bir mahsur varmi? Veya en iyisi hangi asiyi yapmaliyim?

Aşılama 15 Nisan ile 15 Mayıs gibi yapılır.Sıcak bölgelerde nisan a kaydırılmalı,Çoban aşısı yapmanız daha uygun olur.

mustafa2092 03-12-2010 15:11

merhabalar
bana dedemden ortalama 30 dönum arsa kaldı
şimdi dıyecegım sukı
ben zeytın dıkerek degerlendırmek ıstıyorum
köyun rakımı 700
yakınında adı guzel barajı ve buyuk menderes geçmekde ama buyuk menderes cok fazla yakın degl burada zeytın ıyı olurmu
ve ne tur dıkmemı önerırsınız zeytını
ayrıca 5 er metre ara ıle dıkmeyı dusunuyoruz sızce uygun olurmu ?

seyyah53 03-12-2010 22:23

Selamlar Mustafa...

Ben böle sorulara pek karışmam fakat naçizane sana bir arkadaş tavsiyesi...

30 dönüm az yer değil iyi bir toprak analizi,iyi bir çeşit ve iyi bir bakımla mükemmel bir tesis kurabilirsin kendin ekmek yersin hatta 15 -20 yıl sonra senden sonrakine çokda güzel bir miraz bırakmış olurusn ...

ha şimdi diyeceğim şuki ****** burdan üstatlardan arkadaşlardan fikir al ,fakat hiçbiri senin toprağını arazi yapını bilmez o yüzden madem denizlidesin bi hafta içi izmire git bornovada ege üniversitesinin hemen yanında zeytin araştırma geliştirm enstitüsü var ordan yetkililere danış çekinme sonuna kadar seninle ilgileneceklerdir...hatta giderken yanında birde toprak örneği götür orada **** bornova araştırma ve kontrol merkezinde tahlili yaptırabilirisn toprak analizine göre sana en uygun türü söyleyeceklerdir...

saygılarımla

mustafa2092 03-12-2010 22:40

önerını dusunecegım tesekur ederm :)
suan ögrencıyım pek fazla ılgılenemıyorum ama bu yaza kalmaz dıkecegım zeytın mutlaka :)

efeler 06-12-2010 01:05

Merhabalar. Ben de Aydın'da zeytin işine yeni başlayacağım. Silkeleme ve çırpma makinelerini kullanan arkadaşlara birşey danışmak istiyorum.

Aydın'daki dağlık bölgelerdeki ağaçların bu tip makinelerle zor silkelendiğini duydum. Meyveler tam dökülmüyor, dallarda kalanlar oluyormuş. Kullanan birini kardeşim seyretmiş.

Acaba bunu kullanan kişiler;

1- Vuruş gücü düşük makina kullanmış olabilirler mi?
2- Yoksa dağlık yöredeki, eski ağaçlar doğası gereği zor mu silkeleniyor?


Eğer zor silkelenmesi sözkonusu ise aklıma şu yöntem geliyor.

Önce silkeleme makinası ile olduğu kadar silkeleme yapılır. Uçlarda kalan, dökülmeyen meyveler ise taraklı çırpma makinasi düşürülür.

Siz ne dersiniz?

seyyah53 21-12-2010 18:47

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi seyyah53 (Mesaj 721499)
Bir soruda benden...

Bu bayram trakya gezimizde çanakkaleden bir abimin zeytin bahçesinden zeytin toplarken aynı zamanda 3-5 yaşlı aşılı zeytin ağaçlarından da 5-6 tane çelik aldım (üzerlerinde hala yaprakları var )

bu yaprakların yarısnı koparıp zeytinleri önceden ıslattığım toprağa batırdım üzerlerinide sera misali poşet torba ile (delikleri var) örttüm haftada bir toprağı ıslatıyorum..

soru-1;bu çeliklerin tutma şansı varmı?

soru-2;tutan çelikler aşılı zeytin kadar zeytin verirlermi?

şimdiden cevplayan **** yorum yapan dostlarıma teşekkürler...


Selam Dostlar...

Bir zeytin üstadı bana cevap yazabilirmi ...yoksa amerikayı yeniden keşfedicem...:)

Halil Önen 21-12-2010 21:13

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi seyyah53 (Mesaj 721499)
Bir soruda benden...

Bu bayram trakya gezimizde çanakkaleden bir abimin zeytin bahçesinden zeytin toplarken aynı zamanda 3-5 yaşlı aşılı zeytin ağaçlarından da 5-6 tane çelik aldım (üzerlerinde hala yaprakları var )

bu yaprakların yarısnı koparıp zeytinleri önceden ıslattığım toprağa batırdım üzerlerinide sera misali poşet torba ile (delikleri var) örttüm haftada bir toprağı ıslatıyorum..

soru-1;bu çeliklerin tutma şansı varmı?

soru-2;tutan çelikler aşılı zeytin kadar zeytin verirlermi?

şimdiden cevplayan **** yorum yapan dostlarıma teşekkürler...



Sn. seyyah53,


Damızlık ağaçdan bir yıllık ve odunlaşmış genç sürgünler, 20_30cm lik kesilir torf ve perlit gibi karışımlara dikilir.

Köklendiriciler kullanılır. Bir yıl sonra şaşırtılır. Sonraki yıllar _fidanlar_ toprağa dikilir.

Köklendirici kullanmazsanız çelik üretimi _ özellikle zeytinde_ çok fire verir.

Çelik alma ilkbahar ve sonbahar da, iki kez alınabilir. Yaprakları dipten kesilir. (Aşılama işleminde yaprakların 1/3 ü belki yarısı kesilir)


Ağaçlardan alınan sürgünlerden üretilen _ çekirdekten üretilene göre_ fidanlar daha erken üretime yatar.

Sizin yöntemle tutma şansı yok gibi. ( tutarsa beni utandırır):)

Şöyle yapsanız tutardı.

Zeytin ağacının kökünün toprakla birleştiği yerden, yumrunun (buralarda
bu yumruğa 'tosbağa' denir) üzerinden küçük bir balta ile ;

_ya da çektiğinizde ayrılır ve yanak oluşturur_ sürgün alırsanız tutar.

Genelde yumru aşının üzerinde oluştuğundan alınan sürgün aşı istemez.

Yumrunun altında, yani aşının altında olan sürgünler Ege de bazı yerlerde 'kelemçe' buralarda ' piç' denir. O aşı öncesi zeytindir, delicedir. Verimsizdir.

Kelemçe ya da piçlerden de _ kökten ayırma şeklinde_ alınan çelikler bir yerde köklendirilir ve aşılanır. Bu durmda köklendiricilere pek gerek kalmaz.

En iyi ve erken verime yatma yöntemi delicenin aşılanmasıdır. Deliceden aşılanan zeytin susuzluğa dayanıklı olur.

seyyah53 21-12-2010 21:49

Selam Halil Abi..

Bende tam senin sayfasını okudum bitirdim ...baktım sen burayı cevaplamıssın ...yanıtın için çok tşekkürler...

bulentaltay 22-12-2010 10:04

Herkese selam,
Üç sene önce Manavgat'ta başlayan oya ve palmiye yetiştirme girişimlerimize bu sene Aydın Söke'de zeytincilik ile devam etmeye karar verdik. 5 ay önce inşaatına başladığımız ekolojik sistem zeytinyağı fabrikamız bu sezona yetişti ve zeytin kabulune başladık. 40 dönüm kadar da bir zeytin bahçesi de alarak aynı zamanda yetiştirici olmanın da heyecanı içindeyiz.
Bulunduğumuz yörede çiftçinin en büyük sıkıntısı hasat maliyeti. Çiftçinin toplam maliyetin neredeyse % 50-60'ı hasat maliyeti.Halen daha en yaygın hasat sırık ile yapılan maalesef ve periodisite çok belirgin. Çiftçi ekonomik olarak zayıf olduğu için az sayıda işçi ile ürününü uzun bir sürede toplamakta ve zeytin fabrikaya geldiğinde ürünün büyük kısma 6-7 gün önce toplanmış ve çuvallarda ezilip kalitesi düşmüş durumda. Hala daha dip zeytinini, o gün topladığı taze zeytine karıştırıp o şekilde sıktırmaya çalışanlar çok. Hal böyle olunca zeytinyağının asitliği de yüksek olmakta ve ekonomik değeri düşmekte. Çiftçimiz kaliteden çok yağın miktarı ile ilgileniyor.
Sırf kaliteli yağ üretebilmek için biz fabrika olarak makinalı hasat, nakliye gibi işleri maliyetine üstlendik, en geç 6-8 saat içinde dalından makineye ulaştırıyoruz, 27-30 derecede sıkım yapıyoruz ve sonuçlar mükemmel. Hasat için bulabildiğimiz en son teknoloji hasat makineleri kulanmaktayız.
Kaliteye önem vermezsek ne iç ne de dış pazarda söz sahibi olamayız diye düşünüyorum.
herkese iyi hasatlar.
Bu arada zeytin yetiştiricilerimizden B5a kullanan arkadaşlar var mı? Sonuçları nasıl?

zeytunsever 03-01-2011 09:29

zeytin budaması
 
iyi günler http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=16187 adresine gönderdiğim resimlereki budamalar nasıl olmuş?

zeytunsever 03-01-2011 09:34

2 Eklenti(ler)
iyi günler. bu resimlerdeki budamalar hakkında ne düşünüyorsunuz?

Eklenti 187146
Eklenti 187147

thebe 03-01-2011 13:50

Genetik sahiplenme
 
Dünyada tarım alanında gidişe bakıldığında tohumların genetik analizleri, dayanıklı, daha verimli türler üretmek adına ilerleme göstermekte. Ülkemizde bu konuda ortaya çıkmış çok çalışma olmasa da, ithalatın getirdiği baskı ve devletin yönlendirmesi ile bir çok çiftçi genetik olarak düzeltmeler yapılmış tohumlar kullanmakta. Genetiği ile oynanmış tohum üretiminde her ne kadar İsrail'in adı çok geçse de, Fransa bu alanda öncü durumda. Amerika'da hibrid mısır tohumu dışında mısır ekmek bile yasak. Yani atadan kalma yöntemle yetiştirdiğiniz mısırın bir kısmını seneye tekrar ekmek için ayırma gibi bir yöntem kalmadı. Bu konuyu çok bilmeyen bazı mısır yetiştiricilerden, geçen yıl aldıkları mısır çok güzel olduğundan tekrar tohumu ektiklerinde koçanların boş veya seyrek çıkması ile ilgili şikayetler duyuyorum.
Yine İsrail üzerine yapılan bir spekülasyonda, ülkemiz genelindeki zeytin türlerinin gen analizlerini kayda almaya çalıştıklarını duyuyorum.
Aklıma buna bağlı olarak bir soru geldi: Acaba kendi türlerimizin genetik açılımlarının patentini kişi bazında satın alabilir miyiz?
Ülkemizde bulunan zeytin türlerinin genetik anlamda sahiplenmesini nasıl yapabiliriz?
Yani ileride başka ülkeler "Tamam, bunlar sizde yetişen türlerdir, ancak genetik sahiplenmesi bizde, dolayısı ile bu gen üzerinde hızlı büyüme, ağaç başına alınan zeytin miktarında artış, vb düzenlemeleri olan fidanları biz satacağız, devletiniz de bize izin verdi. Hatta yeni dikimlerde bu fidanları almak zorundasınız" diyebilirler mi?
Konu hakkındaki fikirleriniz merak ediyorum.
Dr.Behlül BAYDAR

Zeytinlibahçe 03-01-2011 15:08

Sn Zeytunsever

Sanırım Trilye cinsi, iyi bakmışsınız, gelişmeleri iyi gözüküyor.

Ben biraz daha yukarıdan taçlandırmayı tercih ediyorum. Ağaçlarınız henüz çok genç dolayısıyla kış öncesi, kasım ayında budanması biraz riskli.

zeytunsever 04-01-2011 09:24

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi zeytunsever (Mesaj 735315)
iyi günler. bu resimlerdeki budamalar hakkında ne düşünüyorsunuz?

Eklenti 187146
Eklenti 187147

sayın zeytinlibahçe teşekkürler.başka arkadaşlarda resimleri inceleyip fikir verseler memnun olurum. zeytin budama bölümünde de 5adet resim var.istişarede hayır vardır diye düşünüyorum. birde şumu çok merak ediyorum. budayma yaparken testere bir dalı keserken başka bir dala veya ana gövdeye çarpıp tırtıl halinde zeytinin kabuğunda çizikler oluşturuyor. budayan arkadaşlara nekadar da dikkat edin desende ondan bişey olmaz mantığı var. bordo bulamacı atınca oyaralar kapanır diyolar. doğru mu? birde bordo bulamacı soğuktan korumaz diyolar,mantara karşı korur diyolar,soğuktan korumaya faydası olmaz mı?saygılarımla.

zeytunsever 04-01-2011 09:46

5 Eklenti(ler)
iyi günler. bu sene şubat ayında ağaçların gövdelerinde resimdeki gibi çatlamalar oluştu. sizce bunun sebebi nedir? bu durumda ne yapmamız lazım?Eklenti 187284
Eklenti 187283

Halil Önen 04-01-2011 11:37

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi zeytunsever (Mesaj 735846)
iyi günler. bu sene şubat ayında ağaçların gövdelerinde resimdeki gibi çatlamalar oluştu. sizce bunun sebebi nedir? bu durumda ne yapmamız lazım?Eklenti 187284
Eklenti 187283

Soğuk vurmuş.

(Aradan bir yıl geçmiş, sorun çözülmüş görünüyor.)

Hastalık kapmasın diye bakırlı ilaç kullanılır. Bordo bulamacı gibi... Bordo bulamacı belki bir iki derece soğuğa dayanıklılığı arttırır. Ama soğuk vurmasına engel olamaz.

Soğuk vurduğunda dallar, nisan, mayıs aylarına kadar beklenir. Ağaçlara su yürüdüğünde vuruk etkisi _ genelde kalkar_ gözlenir ve kuruyan dallar budanır, ilaçlanır.

Ağaçların dibine malç yapılırsa soğuk vuruğu etkisi azalır.

Don olacağı gece _ bilinirse_ ağaçlara su spreylenir.

Saman yakılır, dumanı kuruma sağlar.

Yine don olacağı _ bilirse_ kaolin atılır.

Zeytin ağaçlarının kışın en soğuk rüzgarının aldığı yöne yaprağını dökmeyen sıra ağaçları dikilerek koruma sağlanır.

Zeytinlibahçe 04-01-2011 11:48

Sn Zeytunsever

Budama esnasında testerenin başka bir dala zarar vermesi kesinlikle doğru değil, Halil beyin belirttiği ardıç katranından sürün. Budamacılar bahçe sahiplerinin etraflarında dolaşmasını pek sevmezler.:)

Bordo bulamacının dondan koruduğuna dair yaygın bir inanış var fakat bunu doğrulayan hiç bir literatüre rastlamadım.

Donlardan sonra zarar gören ağaçlara bordo bulamacı, daha doğrusu bakırlı sistemik bir ilaç uygulanmasında fayda var. (biz lubicuper i tercih ediyoruz)

Ağaçlarınızdaki yarılmalar normal değil, dondandan sonramı ortaya çıktı? aynı şekilde ardıç katranı sürün.

MeyveliTepe 04-01-2011 12:44

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi zeytunsever (Mesaj 735846)
iyi günler. bu sene şubat ayında ağaçların gövdelerinde resimdeki gibi çatlamalar oluştu. sizce bunun sebebi nedir? bu durumda ne yapmamız lazım?Eklenti 187284
Eklenti 187283

Bu çatlamalar don zararı, yalnız bu kadar kalın dal ve gövdede olması bana biraz fazla göründü. Gövde böyleyse daha ince dallar ne oldu kimbilir.

Lilium 04-01-2011 12:56

1 Eklenti(ler)
Sayın Sn Zeytunsever, zeytinlerde ki durum don zararı, arkadaşlar güzelce açıklamışlar bende bir şeyler ekliyeyim, Tabi soru cevap şeklinde olsaydı daha iyi olurdu.
Bölgeniz sanırım soğuk olarak -7 veya altına düşüyor. Asıl sorum bahçeniniz toprak yapısı veya bahçenize bu çatlamalar olmadan önceki sonbaharda sürüm çapalama yapıp yeri kabarttınızmı? Ve o yıl ki yağış miktarı nasıldı?

Eklenti 187324

Resimdeki alka alka lekeler kuruma belirtileri hatta oradaki küçük çatlamalar bir önceki yılın don çatlamaları, alka alka lekeler bana kök sistemindeki bir rahatsızlığı var gibime geldi. Arazinizi üstte yazdığım gibi işleyip kabarttıysanız kışında çokça yağış aldıysa donla birlikte kılcal göklerin çürümesinden meydana gelen bir rahatsızlık gibime geldi. Ayrıca sulamalarınızı ne zamana kadar yaptınız gibi bir çok neden var.
Tüm gözlem ve bilgilere siz sahipsiniz.

zeytunsever 05-01-2011 07:47

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Lilium (Mesaj 735942)
Sayın Sn Zeytunsever, zeytinlerde ki durum don zararı, arkadaşlar güzelce açıklamışlar bende bir şeyler ekliyeyim, Tabi soru cevap şeklinde olsaydı daha iyi olurdu.
Bölgeniz sanırım soğuk olarak -7 veya altına düşüyor. Asıl sorum bahçeniniz toprak yapısı veya bahçenize bu çatlamalar olmadan önceki sonbaharda sürüm çapalama yapıp yeri kabarttınızmı? Ve o yıl ki yağış miktarı nasıldı?

Eklenti 187324

Resimdeki alka alka lekeler kuruma belirtileri hatta oradaki küçük çatlamalar bir önceki yılın don çatlamaları, alka alka lekeler bana kök sistemindeki bir rahatsızlığı var gibime geldi. Arazinizi üstte yazdığım gibi işleyip kabarttıysanız kışında çokça yağış aldıysa donla birlikte kılcal göklerin çürümesinden meydana gelen bir rahatsızlık gibime geldi. Ayrıca sulamalarınızı ne zamana kadar yaptınız gibi bir çok neden var.
Tüm gözlem ve bilgilere siz sahipsiniz.

ben adana -osmaniye bölgesindeyim. ağaçları 2006 şubt ayında diktik.arazimizi sürüp kabartmıştıkve kışın çokda yağış olmuştu. ama 2009 yazın hiç sulamadık.2010 yazıda sulamadık. bu yılda arazimizi sürdük,kurban bayramından sonra.her yıl zaten sonbaharda bu bölgede herkes sürer araziyi,bizde çapa ile sürdük.hatta bu yıl 03/ocak 2011 de en son tarladan budama artıklarını dalları dışarı çıkardık. hani toprak kasım ayında sürülü olduğundan sonrada yağmur yağmıştı,dalları mecburen dışarı traktörle taşıdık,bordo bulamacı attık,yani traktör depelentisi nedeni ile zeytin aralarının hepsi traktör izi nedeniyle toprak sıkıştı pekişti nerdeyse beton gibi oldu.bende tarlayı sürdürecektim 03/ocak 2011 de. ama baktım sabah bizim burda kırağı derler hava soğuk,arabanın camı buz tutmuş. korktum sürmedim. bazı çiftçilere sordum sür toprağı havalandır sıkışmasın dediler. bazılarıda sakın sürme soğuk havada zeytin arası sürülmez kılcal kökler zarar görür dediler. bende sürmedim. doğrumu yaptım yanlışmı bilmiyorum? şu an geceleri 2 derece filan oluyor.ama 30 aralık 2010 31 aralık 2010 da -1 veya-2 olmuş ki arabanın camlarında buz vardı.bende ilerleyen günlerde de - sıcaklık olurdiye sürmedim. doğrumu? yanlışmı yaptım. saygılarımla.

Lilium 05-01-2011 13:57

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi zeytunsever (Mesaj 735846)
iyi günler. bu sene şubat ayında ağaçların gövdelerinde resimdeki gibi çatlamalar oluştu. sizce bunun sebebi nedir? bu durumda ne yapmamız lazım?

Bu dediğiniz yılı yani şubat ayına kadar o sezonu iyi düşünün ne gibi işlemler yaptınız.
Sonbaharda toprak işlemesi yaptınızmı? ve o yıl ki yağış neydi? Toprağınız nasıl bir toprak, traktörle içene girdiğinizi söylüyorsunuz, yeri tabanlaştırmış olabilirsiniz, sonbaharda sürüm yaptıysanız toprağın altı taban üstü sürülmüş yağan yağmurları sürülü toprak emecek toprağın altı taban olmasından akıp gitmesi toprağın kuruması uzun zaman alacak, bu kaba çabur içerisinde olan kılcal köklerin çürümesine neden olacak.
Bunlar tabi ki, karşıdan bir tahmin, onun için diyorum ki, O sezon neler yaptınız bunu en iyi bilen sizsiniz. Yaptıklarınızı bir düşünün hatayı da bulacaksınız.

Buna benzer olayı ben de yaşadım, başıma geldiği için yazıyorum.

Sıkılmazsanız anlatayım;

Sanırım zeytinler üçüncü yılındaydılar, ve üçüncü yılına kadar aralarını traktörle işliyor kaz ayağı çektirerek ot mücalesi yapıyordum, her traktörle girişimde ya bir dalını kırıyor ya da bir yerlere zarar yapıyorlar. O neden le çapa makinesi almaya karar verdim ve aldım.
Meraklıyız hevesliyiz ya bahçeyi temiz tutacağım bir tane ot bırakmayacağım, ben o sene çapa makinesiyle yeri öyle bir işledimki 30-40cm toprağı bulgur gibi yaptım, ve kış geldi o yılda öylesine yağışlı gitti ki havalar, haftada bir yağmur, havalar bir kaç gün açmıştı bahçeye gittim bahçe dize kadar batıyordu.
Uzatmayayım yaz geldi, sanırım nisan mayıs aylarıydı, gövdelerdeki kuruma ve lekeler dikkatimi çekti, (Sizinki gibi) Ağaçların üzerlerine bakıyorum yapraklarında bir bozulma yok, fakat bu gövdelerinde oluşanın sebebini bulmalıydım, Ziraat mühendisi arkadaşımı alıp geldim, bu nedir dedim? öyle baktı böyle baktı, vallah nebileyim ya hiç bir şey anlayamadım. Eniştem, ziraat mühendisi onu da aldım gittim, ondan da ona benzer bir cevap alınca öfkeyle ulan sizi mühendis yapanı da sizide .. bir güzel fırçaladım.

Sonra bir arkadaşım, sen edremit zeytincilik araştırmaya bir sor dedi, sordum hiçbir netice yok. İzmir zeytincilik araştırmaya günlerce uğraşlardan sonra ulaştım, Durumu anlatıyorum ya böyle bir şey literatürlerde yok diyorlar, son baharda yaprak analizlerini getir analizlerini yapalım diyorlar. Ben sonbahara kadar bekliyemem ki, kafayı bozacağım, o gece sabaha kadar uyuyamadım düşündüm.
Ama yanlışı bulmuştum, güzel bir uykudan sonra rahatlamıştım.

Üstte yazdığım gibi "kışın bahçeye gittiğimde dize kadar batıyordu", Bu çamurun içinde duran üst saçak kılcal kökler ne olur çürür, çürürse ne olur, Ağacı besleyemez iletişimi sağlayamaz iletişimi sağlayan ne kabuk. Evet benim sorunum bu.

Şimdi ne yapmalıydım.

Havaların ısınmasıyla toprak iyice kuruduktan sonra biz burada tekli patlatma deriz toprağa 80-100 cm giren arkasında topuzu olan bir aletle yanlamasına enlemesine boylamasına bahçenin tabanını oynattık, bir sonraki kış gittiğimde bahçede neredeyse terlikle gez. Ve sorun bitmişti ağaçlar kendilerini toparladılar, bir daha da sonbaharda derin sürümler yapmadım, öyle bir şeylede karşılaşmadım.

zeytunsever 05-01-2011 15:49

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi zeytunsever (Mesaj 736433)
ben adana -osmaniye bölgesindeyim. ağaçları 2006 şubt ayında diktik.arazimizi sürüp kabartmıştıkve kışın çokda yağış olmuştu. ama 2009 yazın hiç sulamadık.2010 yazıda sulamadık. bu yılda arazimizi sürdük,kurban bayramından sonra.her yıl zaten sonbaharda bu bölgede herkes sürer araziyi,bizde çapa ile sürdük.hatta bu yıl 03/ocak 2011 de en son tarladan budama artıklarını dalları dışarı çıkardık. hani toprak kasım ayında sürülü olduğundan sonrada yağmur yağmıştı,dalları mecburen dışarı traktörle taşıdık,bordo bulamacı attık,yani traktör depelentisi nedeni ile zeytin aralarının hepsi traktör izi nedeniyle toprak sıkıştı pekişti nerdeyse beton gibi oldu.bende tarlayı sürdürecektim 03/ocak 2011 de. ama baktım sabah bizim burda kırağı derler hava soğuk,arabanın camı buz tutmuş. korktum sürmedim. bazı çiftçilere sordum sür toprağı havalandır sıkışmasın dediler. bazılarıda sakın sürme soğuk havada zeytin arası sürülmez kılcal kökler zarar görür dediler. bende sürmedim. doğrumu yaptım yanlışmı bilmiyorum? şu an geceleri 2 derece filan oluyor.ama 30 aralık 2010 31 aralık 2010 da -1 veya-2 olmuş ki arabanın camlarında buz vardı.bende ilerleyen günlerde de - sıcaklık olurdiye sürmedim. doğrumu? yanlışmı yaptım. saygılarımla.

öncelikle ilgilenip düşüncelerinizi paylaştığınız için çok teşekkürler sayın lilium.resimlerini yolladığım zeytinleri bu yıl budadık 1 hafta önce yeni bitti daha.budama artıklarını yani budanmış zeytin dallarını tarladan toplarken haliyle çok traktör depelentisi oldu. şu günlerde havalar gece 2 derece cıvarı. depelnti olduğu için toprak sertleşti. şu an sürmek mi doğru,sürmemek mi?bunu cevaplarsanız memnun ulurum. saygılarımla. birde massey 240 traktör o dediğiniz tekli patlatmayı çeker mi?şu an uygulanır mı?uygulama zamanı ,özel bir ayı var mı?


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 03:06.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)

Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025