agaclar.net

Geri Dön   agaclar.net > Bonsai > Yeni başlayanlar için yardım
(https)




Beğeni Düzeni48Beğeniler

Cevapla
 
Bookmark and Share Dış Bağlantılar Konu Araçları Mod Seç
Eski 30-10-2007, 23:48   #1
Ağaç Dostu
 
karaselvi's Avatar
 
Giriş Tarihi: 06-09-2007
Şehir: denizli
Mesajlar: 464
Galeri: 12
Merhaba
İki tarafada haksızsınız diyemem. Başından beri benimde kafamı karıştıran bir konu bu.
Bence ortayı bulmak lazım bitkiler doğadada saksıdada buldukları besinlere göre büyür. Doğada aynı bitkinin devasa boyutlarınıda Çalı gibi kalmışlarınıda görmek mümkün. Şimdi kısa ağaçlar açımı çekiyor. Bazı ağaçlarında uzamaları da gölgede kalmamak içindir. Saksıya dikilen ağaçla çicek aynıdır. Çünkü ikiside bahçede olsa daha büyük olacaklardı. Ama saksıdaki çiceklere baktığımızda cabcanlı yapraklarından ve rengarenk çiceklerinden anlıyoruzki onlar mutlular. Annem menekselerini susuz bırakmaz. Mevsime göre güneşlerini ayarlar ve çok mutlular gerçekten doğasever biri bunu hissedebilir. Daha büyük olabilme ihtimalı hiçbir canlıya acı vermez. Ağaçlarında saksıdaki çiceklerden farkı yok bence. Onlarda gayet mutlular. Onlarında onları susuz gübresiz ve sevgisiz ilgisiz bırakmayan güneşlerini ayarlayan bir sahipleri(dadiları) var küçük kalmalarında bir mahsur görülemez japonlar kısa diye acımı çekiyorlar onlarında ırkları tabiata göre o şekli almış.......
Amma velekin bonsaiye büyük yaralar açmak kabuklarını soymak gövdelerini oymak benimde içime sinmış degil acı Çekmediklerini söyleyemem. Ağaçların sinirleri vardır acı çekerlerde deyemem. Bu bizi çok rahatsız ediyorsa bunlarsızda bonsai olur. Hemde çok güzel olur. Ben böle yapıyorum. Saten uzmanlaşmış olanlar harıcınde herkez bunları yapamaz.
Yav tel dediğin şey ne kadar duruyorki zaten dalda şekil alınca çıkarılıyor yara yok bere yok sadece dala yön veriyor. Benim ayağım da küçükken yamukmuş alcıyla düzeltmişler öle kalsa dahamı iyidi. Ha dalda tel ha ayakta alçı mantık aynı. Bu zaten tartışılmaz.
Küçük saksı meselesine gelince ; bir ağaç niye kök salar besinlere ulaşmak için ikincisi rüzgarda yıkılmamak için. Saksıdaki bonsainin toprağın en idealı seçilip gerekli zamanlarda besinleri veriliyor uzaklara kök salma ihtiyacı yok zaten. Rüzgarda görmüyorki kazık kökü olsun.

Formu başından beri takib ediyorum. Sonunda konuyu kafama böyle oturttum da kurtuldum. Tek dikkat çeken ağaca yara açılması oda olmasada olur yani. Bütün bonsailerde derin yaralarmı var ki.
Tüm canlıların yaratılış amacı insana hizmettir. Çicek acıyorsa insan içindir. yoksa arıların güzelliklerini çokmu taktığını sanıyorsunuz. Onlarda insana bal yapmak için uğrar çiceğe. Zaten bu bilimin ispatladığı bir konu. Bu dünyanın tek meyvesi insandır. Diğerleri yapraklar ve dallardır. Ve bu tesadüflerin eseri değildir.
konuyu kapatıyorum.(kendi kafamda ****** isteyen devam edebilir.)

karaselvi Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-11-2007, 15:09   #2
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 06-04-2005
Şehir: Ankara
Mesajlar: 132
Galeri: 24
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi karaselvi3 Mesajı Göster
Merhaba
İki tarafada haksızsınız diyemem. Başından beri benimde kafamı karıştıran bir konu bu.
Bence ortayı bulmak lazım bitkiler doğadada saksıdada buldukları besinlere göre büyür. Doğada aynı bitkinin devasa boyutlarınıda Çalı gibi kalmışlarınıda görmek mümkün. Şimdi kısa ağaçlar açımı çekiyor. Bazı ağaçlarında uzamaları da gölgede kalmamak içindir. Saksıya dikilen ağaçla çicek aynıdır. Çünkü ikiside bahçede olsa daha büyük olacaklardı. Ama saksıdaki çiceklere baktığımızda cabcanlı yapraklarından ve rengarenk çiceklerinden anlıyoruzki onlar mutlular. Annem menekselerini susuz bırakmaz. Mevsime göre güneşlerini ayarlar ve çok mutlular gerçekten doğasever biri bunu hissedebilir. Daha büyük olabilme ihtimalı hiçbir canlıya acı vermez. Ağaçlarında saksıdaki çiceklerden farkı yok bence. Onlarda gayet mutlular. Onlarında onları susuz gübresiz ve sevgisiz ilgisiz bırakmayan güneşlerini ayarlayan bir sahipleri(dadiları) var küçük kalmalarında bir mahsur görülemez japonlar kısa diye acımı çekiyorlar onlarında ırkları tabiata göre o şekli almış.......
Amma velekin bonsaiye büyük yaralar açmak kabuklarını soymak gövdelerini oymak benimde içime sinmış degil acı Çekmediklerini söyleyemem. Ağaçların sinirleri vardır acı çekerlerde deyemem. Bu bizi çok rahatsız ediyorsa bunlarsızda bonsai olur. Hemde çok güzel olur. Ben böle yapıyorum. Saten uzmanlaşmış olanlar harıcınde herkez bunları yapamaz.
Yav tel dediğin şey ne kadar duruyorki zaten dalda şekil alınca çıkarılıyor yara yok bere yok sadece dala yön veriyor. Benim ayağım da küçükken yamukmuş alcıyla düzeltmişler öle kalsa dahamı iyidi. Ha dalda tel ha ayakta alçı mantık aynı. Bu zaten tartışılmaz.
Küçük saksı meselesine gelince ; bir ağaç niye kök salar besinlere ulaşmak için ikincisi rüzgarda yıkılmamak için. Saksıdaki bonsainin toprağın en idealı seçilip gerekli zamanlarda besinleri veriliyor uzaklara kök salma ihtiyacı yok zaten. Rüzgarda görmüyorki kazık kökü olsun.

Formu başından beri takib ediyorum. Sonunda konuyu kafama böyle oturttum da kurtuldum. Tek dikkat çeken ağaca yara açılması oda olmasada olur yani. Bütün bonsailerde derin yaralarmı var ki.
Tüm canlıların yaratılış amacı insana hizmettir. Çicek acıyorsa insan içindir. yoksa arıların güzelliklerini çokmu taktığını sanıyorsunuz. Onlarda insana bal yapmak için uğrar çiceğe. Zaten bu bilimin ispatladığı bir konu. Bu dünyanın tek meyvesi insandır. Diğerleri yapraklar ve dallardır. Ve bu tesadüflerin eseri değildir.
konuyu kapatıyorum.(kendi kafamda ****** isteyen devam edebilir.)

İşte doğaya böyle bakarsak bir mavi balinanın da penguenin de bir bonsainin de insana hizmet ettiğini düşünürüz ki bu yanlıştır.. Bu dünyanın tek meyvesinin de insan olduğu yine insani bir bencilliktir. Bu söyleminiz biraz dini imgeler taşıyor gibi de görünse, yaradılanı yaradan dan ötürü severiz kavramına çok uzakta kalmış..

Değerli bonsaiciler..
Ben fikrimi söyledim, kimi destek verdi, kimi uslubu farklı buldu. Kimi ben yapmayacağım vazgeçtim dedi.. Özetle yalnızca bonsai felsefesini haklı bulanlar yok, bulmayanlarda var.. Zaten bu dünyada da sürüp gelen bir tartışma..Bir dostum şöyle yazmış.."Kürtaj'da çok kötü bir olay, büyüyecek vatana faydalı bir insan olabilecekken öldürülüyor". Ben de ona şunu yazdım
"Büyüyecek vatana faydalı bir ağaç olabilecekken saksıda yetiştiriliyor"
Aradaki farkı anlamak biraz duygusal, biraz daha her yaradılana daha fazla saygıyı gerektiriyor.

Hepinize iyi günler..

Dev Sekoya Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 03-04-2009, 09:20   #3
Ağaçsever
 
belki's Avatar
 
Giriş Tarihi: 24-10-2008
Şehir: TRABZON
Mesajlar: 50
Sayın karaselvi3 telleme hakkında ben de sizin düşüncenize yakın bir örnek buldum. Diş teli kullanıyorum. İlk takıldıkları zaman ağzımın içini yara yapmışlardı yani acı çekmiştim baya. Sadece ilk takıldığı zamanda değil tellere ilave takılan lastikler çene ağrısı bile yapıyor zaman zaman.
Bu örneği niye verdiğimi düşünüyorsanız hemen cevaplıyayım: Bu konuda bitkilerle en rahat empatiyi ben kurabilirim.

Tellerden duyduğum acıdan bahsettim, çünkü benim acı algılayıcı sinir sistemim var...(1) Acıya katlanıyorum çünkü sonuç güzel olacak...(2) Tel takmasaydım, sadece 2 dişim yamuk olacaktı...(3)

Bitkilerin kanıtlanmış sinir sistemleri, acı algılayıcıları yok...(1) Telleme bitkiye şekil vermek için yapılır. Bu normal ağaçlara da yapılır [ parklarda ki ağaçlara dikkat edin, ben gördüm.Dalları telle sarmıyorlar ama telle bir yere bağlıyorlar.]...(2) Bonsai ye bunu uygulamazsak görsel bir fark olacak...(3)

Şunu da belirtmeliyim ki bitkilere algısız varlıklarmış gibi bakamayız. İnsanlar enerjileriyle cansız varlıkları etkiliyorlar. Bence; canlı ve enerjiye sahip bir bitki hem etkilenir hem de bizi etkiliyebilir.

Bu işi geliştiren Japonlar ki doğaya çok duyarlı insanlar. Bu yüzden bence bonsai ağaca acı çektirmiyor. Çektirse yapmazlarmış gibi geliyor bana.

Yine de tatmin olmayan arkadaşlar:
Babam da bonsaiye sıcak bakmıyor. Ona göre ağaç doğada olur, meyve verir, gölgesinde dinlenilir. O ağaç dikmeye devam edecek, ben de babama yardım etmeye. Aldığım bonsaiye çok iyi bakmaya çalışacağım, hazır bir bonsai, yeri gelince budayacağım, telleyeceğim de.
Bonsaiye karşı olanlar sanat karşıtı olmadığı gibi bonsaiseverler de cani insanlar değil.

Şunu da eklemek isterim ki: Doğa hiç birimizin oyun alanı değil. Bonsai de oyuncak değil. Belki kızacaksınız ama; özgülüklerine düşkün hayvanları nasıl evcilleştirmişsek bence bonsai de bitki evcilleştirmesi oluyor bir yerde.

belki Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Cevapla


Gönderme Kuralları
Yeni konu gönderemezsiniz
Konulara yanıt veremezsiniz
Ek dosya yükleyemezsiniz
Kendi gönderilerinizi düzenleyemezsiniz

BB code Açık
Smilies Açık
[IMG] Kodu Açık
HTML Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 10:49.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)


Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025